Connect with us

BANKA HABERLERİ

Yeni ‘Ekonomi Paketi’nden bol bol vergi çıktı

Yayınlanma:

|

Bakanların günlerdir dile getirdiği ekonomide reform paketinin içeriği ortaya çıktı. Mart ayının ikinci haftasında getirilmesi planlanan pakette, maliye, çalışma ve adalet bakanlıklarını ilgilendiren maddelerin varlığı dikkat çekti. Ayrıca son aylarda ciddi vergi kaçağına yol açan akaryakıt istasyonlarına ciddi tedbirler getiriliyor. Bu kapsamda EPDK’nın alanına giren, petrol, doğalgaz, LPG alanlarında yaşanan aksaklıkları giderici düzenlemeler bulunuyor.

Paket ile 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Hakkındaki Kanuna yeni eklemeler yapılacak. 6183 sayılı Kanunun 85-90-97’inci maddeleri yeniden düzenleniyor. Yine maddeyle, menkul ve gayrimenkul malların elektronik ortamda satışına imkan getiriliyor.

İşletme karlarından vergi alınacak

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununa geçici 91’inci maddeden sonra, yeni geçici madde getiriliyor. Geçici madde ile işletmelerin 2020, 2021 ve 2022 yılı kazançlarına vergi tevkifatı (kesintisi) getiriliyor. Madde ile gelecek dönemlerde ortaklara yapılacak kar dağıtımı veya ana merkeze aktarılan tutar üzerinden yapılacak tevkifata mahsuben kurum kazancı üzerinden önceden vergi alınacak. Böylece fiili kar dağıtımı veya dar mükellef kurumlar için ana merkeze aktarımı olmayan durumlarda kurum kazancının belli bir oranı üzerinden vergilendirilecek.

İkinci el oto satışına binde 5 noter harcı

Harçlar Kanuna getirilen düzenleme ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 20’nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi kapsamında, tescil edilmiş araçların ilk tescilinden sonraki birinci satış ve devir işlemlerinde alım satım bedeli üzerinden binde 5 harç getiriliyor. Ayrıca, noterler tarafından gerçekleştirilen tescil edilmiş araçların (2. el araçların) satış ve devir işlemlerine ilişkin harç istisnasının, tescil edilmiş araçların ilk tescilinden sonraki birinci satış ve devir işlemlerinde kaldırılıyor.

Konsinye ürüne peşin ÖTV getiriliyor

4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunun 3’üncü maddesinin birinci fıkrasının d bendinde ekli (III) sayılı liste kapsamındaki malların komisyoncular vasıtasıyla veya konsinyasyon suretiyle satışında imalatçı tarafından bu malların komisyoncuya veya konsinyi işletmelere verildiği anda vergilendirilmesi getiriliyor.

VUK’ta Maliye’ye yeni yetki

213 sayılı Vergi Usul Kanununun (VUK) 231’inci maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendine madde ekleniyor. Buna göre mal veya hizmetin nev’i, miktarı, fiyatı, tutarı, satışın yapılma şekli, faaliyet konusu, sektör veya mükellefiyet türünü ayrı ayrı veya birlikte dikkate alarak, 7 günlük fatura düzenleme süresini indirme ya da faturanın malın teslim edildiği veya hizmetin yapıldığı anda düzenlenmesi zorunluluğu getirme konusunda yetki veriliyor.

Teklif ile özel usulsüzlük maddesinde de yeni düzenleme getiriliyor. Buna göre, Kanunun mükerrer 257’nci maddesinin birinci fıkrasının (8) numaralı bendi uyarınca getirilen zorunluluklara uymayanlara bu fıkranın (1) numaralı bendinde yer alan tutarın 10 katından az olmamak üzere bir önceki hesap dönemine ait brüt satışlar toplamının yüzde 2’si tutarında özel usulsüzlük cezası kesilecek.

Akaryakıt sistemini silenlerin cezası ağırlaştırılıyor

213 sayılı Kanunun 359’uncu maddesine (c) fıkrasından sonra “Hazine ve Maliye Bakanlığınca yetkilendirilmediği halde, ödeme kaydedici cihaz mührünü kaldıran, donanım veya yazılımını değiştiren veya yetkilendirilmiş olsun ya da olmasın ödeme kaydedici cihazın hafıza birimlerine, elektronik devre elemanlarına veya harici donanım veya yazılımlarla olan bağlantı sistemine müdahale edenlerin cezası ağırlaştırılıyor. Bu kapsamda gerçekleştirilen satışlara ait mali belge veya bilgilerin cihazda kayıt altına alınmasını engelleyen, cihazda kayıt altına alınan bilgileri değiştiren veya silen, ödeme kaydedici cihaz veya bağlantılı diğer donanım ve sistemler tarafından Hazine ve Maliye Bakanlığı veya diğer kamu kurum ve kuruluşlarına elektronik ortamda iletilmesi gereken belge, bilgi veya verilerin iletilmesini önleyen veya bunların gerçeğe uygun olmayan şekilde iletilmesine sebebiyet verenler üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacak.

Akaryakıt kaçakçısına 5 yıl hapis

5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa ekleme yapılıyor. Buna göre Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunca (EPDK) lisans verilen akaryakıt dağıtıcısı ve bayisi gibi firmalardan; kayıt dışılığa sebep olacak şekilde belgesiz olarak akaryakıt alım satımı yapanlar, sattıkları akaryakıtların belgelerini başka firmalar veya kişiler adına düzenleyenler ile bu belgeleri kullananlar, mahiyet veya miktar itibarıyla gerçek durumu yansıtmayan belgeleri düzenleyenler veya kullananların fiilleri kaçakçılık suçları kapsamına alınıyor. Böylece gerçek durumu mahiyet veya miktar itibarıyla yansıtmayacak şekilde belge düzenlediği veya kullandığı tespit edilenler iki yıldan beş yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılacak.

Akaryakıtçının vergi borcu olmayacak

5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu kapsamında enerji alanında belirli işlemlerde ve her yılın belirli ayında lisans sahiplerinin vergi dairesine borcu bulunmadığına ilişkin belge ibrazı zorunluluğu getiriliyor. Ayrıca yapılan düzenleme ile EPDK’ya lisans sahipleri için teknoloji, kalite, güvenlik, hizmet ve teşebbüsün sürdürülebilirliğine yönelik teknik ve ekonomik kriterler ve özel şartlar belirleme yetkisi veriliyor. Yine, dağıtıcılar, herhangi bir dağıtıcıdan aldığı akaryakıtı başka bir dağıtıcıya satamayacakları da düzenleniyor.

6183 sayılı Kanunun 22/A maddesi kapsamında vadesi geçmiş borcu bulunmamasına ilişkin koşulu sağlayamayan lisans sahiplerinin lisans kapsamındaki faaliyeti Kurum tarafından bir ay süreyle geçici olarak durdurulacak. Bu süre içinde söz konusu tesis için başka bir gerçek veya tüzel kişiye de lisans verilmeyecek.

Akaryakıt lisansı zorlaştırılıyor

5015 sayılı Kanunun 20’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan (e) bendde değişiklik yapılarak, lisansı iptal olanlara yeniden lisans verilmeyecek. Lisans sahibinin tüzel kişi olması durumunda söz konusu iptale konu fiilin işlendiği tarih itibarıyla yüzde 10’dan fazla paya sahip ortaklar ile görevden ayrılmış olan veya halen görevde bulunan yönetim kurulu başkan ve üyelerine, temsil ve ilzama yetkili olanlara lisans verilmeyecek. Bu kişiler lisans başvurusu yapan tüzel kişiliklerde doğrudan pay sahibi olamayacak.

Akaryakıt kaçakçısının işi durdurulacak

Kaçakçılık fiillerinin işlendiği tespit edilen rafineri hariç her türlü tesiste lisansa tabi tüm faaliyetler kovuşturmaya yer olmadığına dair karar veya mahkeme kararı kesinleşinceye kadar EPDK tarafından geçici olarak durdurulacak. Bu süre içinde söz konusu tesis için başka bir gerçek veya tüzel kişiye de lisans verilmeyecek. Kesinleşmiş mahkeme kararına göre lisans sahiplerinin lisansı iptal edilecek.

Dağıtıcılar arası akaryakıt ticaretine ilişkin hükümlere aykırı davrandığı tespit edilen dağıtıcının lisans kapsamındaki faaliyeti EPDK tarafından bir ay süreyle geçici olarak durdurulacak. Bu süre içinde söz konusu tesis için başka bir gerçek veya tüzel kişiye de lisans verilmeyecek.

TCDD’nin serbestleşmesi süresi 2023’e uzatılıyor

6461 sayılı Türkiye Demiryolu Ulaştırmasının Serbestleştirilmesi Hakkında Kanunun geçici 3’üncü maddesinde 2020 sonuna kadar uzatılan TCDD’nin finansman açığının, Hazine tarafından desteklenmesi süresi, 2023 yılı sonuna kadar uzatılıyor. Bu sürenin uzatılması hususunda Cumhurbaşkanına yetki veriliyor.

YİD’e yeni düzenleme

3996 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanuna geçici madde ekleniyor. Maddenin gerekçesinde “Covid-19 salgının ilk kez 11 Mart 2020 tarihinde ülkemizde görülmeye başlaması ile birlikte, salgınla mücadele kapsamında pek çok idari tedbir alınmıştır. Bu tedbirler ve küresel olarak içinde bulunulan finansal koşullar dolayısıyla, ihale kararı alınarak ihalesi yapılmış, ancak henüz uygulama sözleşmeleri imzalanmamış yap-işlet-devret projelerinin finansman temini aşamasında aksaklıkların meydana geldiği, özel sektörün finansman temin ederken zorlandığı görülmektedir. Bu durumda, içinde bulunulan mücbir sebep dolayısıyla, yabancı kreditörlerin özel bütçeli idarelerin harcama ve gelirlerinin birbirini karşılayamayacağı ve idarenin yükümlülüklerini ifa etmekte yetersiz kalabileceği konusunda tereddüt yaşadığı görülmüştür. Özellikle Hazine ve Maliye Bakanlığının borç üstleniminden faydalanamayan ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına bağlı özel bütçeli idarelerce yürütülen yap-işlet-devret projelerinde, genel bütçe kapsamındaki kamu idaresi olan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının, yabancı kreditörlerce sağlanan finansman için ilave teminat sağlayabilmesini teminen, projeyi yürüten özel bütçe kapsamındaki kuruluşların borç üstlenim anlaşmasından kaynaklanan yükümlülükleri ile sınırlı olmak üzere, 4749 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi ile 8/A maddesinde yer alan hükümlere tabi olmaksızın, borç üstlenim anlaşmasına taraf olması öngörülmektedir” deniliyor.

Geçici iş göremezlik ödeme süresi 12 aya çıkıyor

5510 sayılı kanunla düzenlenen geçici iş göremezlik ödeneği hesaplanırken, ödeneğe esas kazanç sigortalının son 3 aydaki ortalama kazancına göre belirleniyordu. Sahte sigortalılık yapılarak ve ödeneğe esas kazanç ilgili üç aylık dönemde daha yüksek gösterilerek yüksek geçici iş göremezlik ödenekleri alınıyordu. Getirilen düzenleme ile hastalık ve analık sigortasından ödenecek olan geçici iş göremezlik ödeneğine esas günlük kazancın hesabında dikkate alınan üç aylık dönemin 12 aya çıkarılması ve belirli bir prim ödeme gün sayısı şartını sağlamayan sigortalılara ödenek tutarında üst limit belirlenmesi suretiyle fazla ödenek ödemesi engellenecek.

Ayrıca, prim teşviki, destek ve indirimlerinden yararlanılabileceği halde yararlanılmayan ay/dönemler için geriye yönelik prim teşviki, destek ve indirimlerden yararlanılamayacak. Yararlanılmış olan prim teşviki, destek ve indirimler başka bir prim teşviki, destek ve indirim ile değiştirilemeyecek. Böylece Hazine üzerinde geriye yönelik teşvik uygulaması kaldırılarak yükü düşürülecek.

Tarım borçlularına 2022’ye kadar süre

6824 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanuna geçici madde ekleniyor. Buna göre, Tarım Kredi Kooperatifleri tarafından kullandırılan tarımsal kredi alacaklarından 2020 sonu itibarıyla tasfiye olunacak alacaklar hesabına aktarılan borçlular, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi izleyen üçüncü ayın sonuna kadar kooperatife başvuruda bulunulması kaydıyla bu Kanunun 1 inci maddesinden, ikinci ve üçüncü fıkralarda belirtilen hükümler de dikkate alınmak suretiyle yararlandırılacak. Bu madde kapsamında yapılandırılacak kredi borçlarının yapılandırılmasında, “Yapılandırmaya esas tutarın; defaten ödenmesi halinde borcun tamamı, taksitlendirilmesi halinde ise peşinata tekabül eden yüzde 30’u 2021 yılının Ekim ayı sonuna kadar, kalan tutarı ise 2022 yılının Ekim ayından başlamak üzere her yıl tekabül ettiği ayda üç eşit taksitte ödenir” düzenlemesi getiriliyor.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

JCR Kredi Derecelendirme Rapor Zorunluluğunda yeni düzenleme

Yayınlanma:

|

Yazan:

JCR-ER kredi derecelendirme notu raporu alma zorunluluğu 17.04.2025 tarihli BDDK kararına göre 500 Milyon TL den 750 Milyon TL ye yükseltildi…

 

Bu resim için alternatif metin açıklaması yok

Okumaya devam et

Ali Coşkun

Finansman Giderlerinin Muhasebeleştirilmesi

Finansman Giderlerinin Muhasebeleştirilmesi, bir işletmenin borçlanma yoluyla sağladığı kaynaklar (kredi, tahvil, leasing vb.) karşılığında katlandığı faiz, kur farkı, kredi komisyonu gibi giderlerin muhasebe kayıtlarına alınması sürecidir.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Firmalar, faaliyetlerini finanse etmek, yatırım yapmak, işletme sermayesi ihtiyacını karşılamak amacıyla sıklıkla bankalardan kredi kullanmaktadır. Kredileri, gerek kısa vadeli işletme kredileri gerekse uzun vadeli yatırım kredileri şeklinde olabilir. Ancak kredi kullanımı beraberinde önemli bir maliyet unsuru olan finansman giderlerini de getirmektedir.

Bu giderlerin muhasebeleştirilmesi, firmanın faaliyet yapısına, kredinin kullanım amacına ve muhasebe politikasına göre farklılık gösterebilir.

Finansman gideri; kullanılan krediye ilişkin faiz, komisyon, kur farkı ve benzeri maliyetleri kapsar.

Bu tür giderlerin sınıflandırılması ve doğru şekilde kaydedilmesi, hem vergi açısından hem de mali analizler açısından büyük önem taşır.

1. Finansman Giderinin Direkt Gider Yazılması (780/300-381)

Eğer kullanılan kredi işletmenin genel finansman ihtiyacını karşılamaya yönelikse faaliyet giderlerini finanse ediyorsa, finansman gideri oluştuğu dönemde doğrudan giderleştirilir.

Burada önemli olan giderin dönemsellik ilkesine göre doğru döneme kaydedilmesidir. Örneğin faiz tahakkuku yıl sonunda yapılmışsa bu gider ilgili yılın gelir tablosunda yer almalıdır.

2. Finansman Giderinin Stoklarda Aktifleştirilmesi (150-151-152/300 veya 381)

Üretim yapan firmalarda kredi genellikle hammadde alımı ya da stok finansmanı için kullanılır. Bu gibi durumlarda finansman gideri doğrudan satılacak malın maliyetiyle ilişkilendirilebilir. Bu yönteme maliyetleştirme denir.

Bu durumda finansman gideri, İlk Madde ve Malzeme, Yarı Mamuller ya da Mamuller hesaplarına dağıtılır.

Bu yöntem, özellikle stokların maliyetinin doğru hesaplanması gereken sektörlerde (inşaat, üretim) tercih edilir. Aynı zamanda stoklar satıldığında bu maliyetler SMM’i olarak gelir tablosuna yansır.

3. Gelecek Aylara Ait Giderler Hesabına Atılması
(180-102, 780-180)

Bazen krediye ilişkin faiz gideri peşin olarak ödenebilir. Peşin ödemeler, muhasebenin dönemsellik ilkesi gereğince ödendiği dönemde değil ilgili oldukları dönemlerde giderleştirilmelidir.

Bu kayıt, her ay ilgili tutarın 780 no’lu hesaba aktarılması şeklinde düzenli olarak yapılır. Bu sayede giderler dönemine uygun olarak gelir tablosuna yansır.

4. Alternatif Uygulamalar

Bir fabrika binası yapımı için kredi kullanılmışsa ve faizler bina tamamlanıncaya kadar ödenmişse bu faizler bina maliyetine dahil edilebilir.

📌Kredinin kullanım amacı belli olmalı.
📌Faiz ve kur farkları gibi giderlerin dönemsel ayrımı dikkatle yapılmalı.
📌Maliyetleştirme yapılacaksa, giderlerin gerçekten stok ya da yatırım süreciyle ilişkili olduğu kanıtlanmalı.

Bankalar mali analizde finansman giderine büyük önem verirler. Toplam finansman giderini bilmek isterler.

🔥Tamamı direkt gider yazılan finansman gideri, gelir tablosunda bellidir.

🔥Makyajlama kapsamında 180-280’de yer alan kredi faizleri, özkaynaklardan karşılıklı düşülür.

Bankalar stoklara atılan finansman giderlerini nasıl görebilir?

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

Merkez Bankaları Neden Altına Yöneldi?

Yayınlanma:

|

Bir zamanlar pek çok kişi tarafından karşıt yorum olarak reddedilen şey, şimdi dünya çapında ana akım medya tarafından yankılanıyor: doların küresel rezerv para birimi olarak rolü artık sorgulanmıyor.

Yıllarca, Batı’nın finansal savaşa aşırı bağımlılığının artan tehlikelerini belgeledim:

  • Yaptırım
  • Rezerv dondurmaları
  • SWIFT’in silahlandırılması

Bunlar diplomasinin stratejik araçları değildi. Bunlar daha derin bir şeyin ilk işaretleriydi: çaresizlik, kırılganlık ve çökmekte olan bir dünya düzeni.

Sadece geçen yıl, ABD doları, rekor merkez bankası altın alımının etkisiyle altın karşısında satın alma gücünün %35’inden fazlasını kaybetti. Bu bir trend değil, bir sinyal.

Bu arada, BRICS ülkeleri, geleneksel Batılı müttefikler arasındaki çatlaklar genişlese bile, daha koordineli hale geliyor.

Avrupa ve Asya’da liderler, artık istikrarlı hissetmeyen bir sisteme maruz kalmalarını yeniden değerlendiriyorlar.

Giderek artan bir şekilde, uluslar gerçek egemenliğin tek bir ilkeyle başladığını kabul ediyorlar: sıfır karşı taraf riski. Bu yol doğrudan altına çıkar.

Bu gelişmeler münferit değil, daha derin bir parasal kırılmanın belirtileri.

Güvenin buharlaşmasıyla, altın artık sadece bir riskten korunma değil. Yeni bir sistemin temeli haline geliyor.

Bu nedenle VON GREYERZ’in Ortağı Matthew Piepenburg ile yaptığım son görüşme daha önemli bir zamanda gerçekleşemezdi.

Altın, borç, BRICS’in yeniden düzenlenmesi ve ABD Hazine tahvillerine olan güvenin çözülmesi konusundaki bakış açısı, kafa karışıklığıyla gölgelenmiş bir dünyada nadir görülen bir netlik sundu ve birçok kişinin daha yeni anlamaya başladığı şeyi ortaya çıkardı.

Hadi onu parçalayalım.

Hazine Piyasasının Güvenli Liman Statüsü Aşınıyor ve Altın Sığınak Oluyor

Onlarca yıldır ABD Hazine tahvilleri, yatırımcılar ve kurumlar tarafından nihai güvenli liman olarak görülen küresel finansın temel taşı olarak işlev gördü. Bu anlatı şimdi yıpranıyor.

“Bir likidite krizi var,” dedi Piepenburg bana. “Bu sistemi devam ettirmek için yeterli gres yok.”

ABD devlet tahvilleri, oynaklık dönemlerinde istikrar sağlamak yerine, daha çok riskli varlıklar gibi davranmaya başladı. Son piyasa kargaşasında, getiriler tipik olarak düşecekleri zaman yükseldi ve sistemin artan kırılganlığını vurguladı.

“Stres zamanlarında getiriler aslında düşmüyor, yükseliyor “dedi. ” “ABD Hazinesi neden artık güvenli bir liman gibi davranmıyor?”

Cevabın, Amerikan ekonomisini gömen borçta yattığını söylüyor.

37 trilyon doların üzerinde federal borç ve hanehalkı, kurumsal ve uzun vadeli hak yükümlülükleri dahil edildiğinde 100 trilyon dolardan fazla olan sistem, kendi vaatlerinin ağırlığı altında eziliyor.

Piepenburg, “Noel Baba, bu kadar borcun altına gömüldüğünüzde bir likidite krizini çözemez” diye uyardı. “Bazuka parası olmadan, para biriminin değerini düşürmeden bu borç çarklarını döndürmeye yetecek kadar gres yok.”

Bu nedenle, altının dünyanın dört bir yanındaki merkez bankaları tarafından bir riskten korunma olarak değil, temel bir rezerv varlığı olarak sessizce yeniden paraya çevrildiğini de sözlerine ekledi.

“Altın artık Tier 1 bir varlık. Merkez bankaları net bir şekilde yerleşiyor. Hazine tahvillerinden uzaklaşıyorlar” dedi. “Bu zengin olmakla ilgili değil. Mesele fakirleşmemek.”

BRICS’in Yükselişi ve Globalde Dolardan Uzaklaşma

Politika çevrelerinde uzun süredir tartışılan dolarsızlaşma eğilimi, ABD’nin Rusya’ya yönelik yaptırımlarının ardından gözlemlenebilir bir gerçeklik haline geldi. Jeopolitik güç iddiası olarak başlayan şey, çok kutuplu bir finansal yeniden düzenlemeyi hızlandırdı.

Piepenburg, “2022’de ABD dolarının silahlandırılmasından bu yana, 45 ülke artık bunun dışında ticaret yapıyor” dedi. “Otuz ülke fiziki altınlarını ülkelerine geri gönderdi. Bu bir tesadüf değil, bir tepki.”

ABD’nin Rus merkez bankası varlıklarını dondurmasıyla meydana gelen kritik değişime işaret etti. Birçok hükümet için bu eylem, doların tarafsız bir küresel rezerv olduğu yanılsamasını paramparça etti. “Dünya rezerv para birimini silahlandırdığınızda,” dedi, “bağlı olduğu güveni baltalıyorsunuz.”

Bu değişim hiçbir yerde BRICS ülkeleri, Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’dan daha belirgin değildir.

BRICS para birimi söylentileri dünya çapında dolaşırken, Piepenburg grubun gerçek niyetini açıkladı: “Birbirlerinin fiat para birimlerine de güvenmiyorlar ama altına güveniyorlar.”

BRICS’in planının tek bir para birimi başlatmak olmadığını, bunun yerine %40’ı altınla ve %60’ı emanette tutulan yerel para birimleriyle desteklenen bir ödeme sistemi kullanmak olduğunu belirtti.

“Bu, doları bir gecede değiştirmekle ilgili değil” dedi. “Ama bu, ondan kesin bir uzaklaşma.”

Fort Knox: Sistemi Açığa Çıkaran Tabu

Altının yeniden dirilişiyle ilgili hiçbir tartışma, Amerika’nın kendi rezervlerini ele almadan tamamlanmış sayılmaz.

Amerika Birleşik Devletleri, büyük ölçüde Fort Knox’ta depolanan 8.100 tondan fazla altın tuttuğunu iddia ediyor.

Eski Hazine Bakanı Steve Mnuchin, 2017’de Fort Knox’ta

Yine de, altmış yılı aşkın bir süredir tam ve bağımsız bir denetim yapılmamıştır. Şimdi, şeffaflık çağrıları ivme kazanıyor. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump ve Elon Musk, Fort Knox’un canlı yayınlanan bir denetimi fikrini ortaya attılar.

Ancak Piepenburg’a göre şeffaflık riskler taşıyor. “Ne istediğine dikkat et,” dedi. “Kaç mermim olduğunu bilmeden savaşa girmezdim. Ve orada ne olduğunu bilmeden elimi göstermek istemezdim.”

ABD’nin altın varlıklarında iddia ettiği kadar baskın olmayabileceğine inanıyor ve Çin’in rezervlerinin çok az rapor edildiğinden şüpheleniyor.

“Çin’in Dünya Altın Konseyi’nin söylediğinden en az on kat daha fazla altına sahip olduğundan oldukça eminim” dedi. “Ve muhtemelen en iyi saklanan bir sırrı saklamadığımız sürece Amerika Birleşik Devletleri’nden daha fazla.”

Söz konusu olan optikten daha fazlasıdır. Piepenburg, “Altın nihai BS dedektörüdür” dedi. “Bu, sisteme tutulan bir ayna ve bu yüzden bunun hakkında konuşmak istemiyorlar. Çünkü her şey erirken, değerini koruyor.”

Bir Hesaplaşma Anı

ABD dolarının sonunu görmüyoruz, ancak tartışmasız üstünlüğünün sona ermesini tanık oluyoruz.

Petro-dolar çerçevesi çatırdıyor. Altın, stratejik bir rezerv varlık olarak sessizce yeniden kullanılıyor. Ve bir zamanlar küresel piyasaların dokunulmaz köşe taşı olan ABD Hazineleri, bir zamanlar onlara bağımlı olan kurumlar tarafından yeniden değerlendiriliyor.

Çıkarımlar derindir. Merkez bankaları artık ne yaptıkları konusunda sessiz kalmıyorlar… Hızla ve kasıtlı olarak altına doğru ilerliyorlar.

Asıl soru, altının yükselip yükselmeyeceği değil, halkın hareketi neyin yönlendirdiğini kavrayıp anlamayacağıdır.

Tyler Durden 

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.