Connect with us

BANKA ANALİZLERİ

YILIN İLK YARISINDA İŞBANK RAKİPSİZ LİDER AKBANK SONUNCU SIRADAN KURTULAMIYOR

Erol TAŞDELEN her çeyrek olduğu gibi “DÖRT BÜYÜKLER” olarak bilinen Kamu Bankaları dışında sektörün amiral gemileri olan İŞBANK, GARANTİ BBVA, YAPI KREDİ ve AKBANK’ı mercek altına aldı. Bu bankaların yılın ilk yarı performans gelişmelerini inceledi. Son yıllarda olduğu gibi İŞBANK lider konumunu korurken; ana ürünlerde AKBANK dördüncü sıraya yerleşti ve rekabetin gerisine düştü. Son yıllarda çıkan sonuçlar uzun yıllar yönetimde olan AKBANK Üst Yönetim koltuklarını da sallanmaya başladığının göstergesi niteliğinde. AKBANK mevcut yönetici kadronun yola çıkarken kullandıkları “Lider Banka” hedefinin oldukça gerisinde kaldığı görülüyor. GARANTİ BBVA ve YAPI KREDİ Üst Yönetim değişikliğinin meyvelerini almaya başladı.

Yayınlanma:

|

DÖRT BÜYÜKLER diye bilinen İŞBANK, GARANTİ BBVA, YAPI KREDİ ve AKBANK aynı zamanda sektörün Kamu bankaları dışında piyasa stratejisini belirleyen ana bankalar. 2022 yılı bankacılık sektörü açısında çok sıkıntılı başladı. Zira, Kur Korumalı Hesaplar; İhracat Bedellerinin önce %25’i sonra %40’ının Merkez Bankasına satışı; Dövizli çeklerin döviz olarak ödeme yasağı; Ticari Kredilerde artan ve sık sık değişen karşılıklar; Müşterilere FX ekranlarının kapatılması; Dövizli işlemlerin 10:00-16:00 arası yapılmaya başlanması, Bankalara Döviz talebini kısıcı baskıların artması; beklenmeyen ve ani uygulama değişikliklerinin yürürlüğe girmesi sektöre hareketli günler yaşatıyor. Bir taraftan sektöre %20 olan kurumsal gelir verginin %25’e çıkarılması; diğer taraftan enflasyon muhasebesinin 2023’e ertelenmesi; belirsizliği de beraberinde getirirken enflasyon oranlarının üç haneye doğru gidişi sektördeki kar artış sevincini de boğmuş durumda.

2022 İLK YARISINDA BANKACILIK SEKTÖRÜ NE YAPTI?

Bankacılık sektörü 2022 ilk yarısında büyümeye devam etti. 2021 sonundaki 9,2 trilyon TL’lik Aktiflerini 2022 ilk yarısında %27 büyüterek 11,7 trilyon TL üzerine çıkarmayı başardı. Sektör 4,9 trilyon TL olan Nakdi Kredilerini %28 büyüterek 6,2 trilyona taşırken; 160 milyar TL’lik Kredi Takip oranını da 161 milyar TL seviyesine yükseldi. İlk çeyrekte takip  hacmi 163 milyar TL idi. Yakın izlemedeki kredi miktarı önceki yıla göre yüzde 43 artarak 596 milyar TL oldu.  Yapılandırılan krediler ile birlikte sektöre Sorunlu Kredi hacminin 757 milyar TL seviyesine yükselmesi ise sektör açısından ciddi tehdit olarak ortada duruyor. Zira, yüzdürülen krediler hariç toplam nakdi kredilerin %12’lik kısmı aslında sorunlu kredi statüsünde. 258 milyar TL olan Beklenen Zarar Karşılıklarının 284 milyar TL seviyesine çıktı. Kısaca Bankacılık sektöründe herkes karlılığı konuşuyor ama detaylarda ciddi sorunları var.

Sektör 5,3 trilyon TL olan Mevduatını 6,7 trilyon TL seviyesine çıkarırken; Vadesiz Mevduat ortalamasını da %37 seviyesine kadar çıkardı. 2021 ilk yarısında 33,8 milyar TL Net Karlılık yakalayan sektör 2022 ilk yarısında %400 artış ile 169,1 milyar TL Net Karlılığı yakaladı. Sektör 2021 yılında yıllık 92,9 milyar TL Net kar yaptığı dikkate alındığında kar artışı beklenenin üzerinde yer aldı. Kar artışında Devlet Tahvillerinin getiri katsayısı yüksek oldu. Sektör 2021 ilk yarısında  21 milyar TL Net Kambiyo Zararı yaparken; 2022 ilk yarısında 32,1 milyar TL Net Kambiyo karlılığı sağladı. Kamu banka karlarının artmasında ciddi destek verdi. KKM hesaplarında mevduat faizin sabitlenmesi sürecinden en fazla karlı çıkan bankalar oldu. Zira, KKM hesap faizleri sabitlenmese faiz oranları en az %10 daha fazla olacaktı ki KKM hesaplar 1,3 trilyon TL’ye yaklaşmış durumda ve toplam ticari ve gerçek kişilere ait vadeli mevduatın üçte birine yaklaşmış durumda. Kamu otoritesi KKM hesaplarında faizi sabitlemekle bankalara aylık 10 milyar TL sadece bu şekilde kar desteği vermiş oldu. Ama görünen o ki kamu ile bankalar arasındaki cicim ayları sonuna gelmek üzere. Özellikler KKM’lere ana geliri vergiler olan Hazineden ödenen kur farkına Ekonomistlerden ve Vergi Uzmanlarından ciddi eleştiriler var.

DÖRT BÜYÜKLER NE YAPTI?

Kısa özetten sonra bu değerlendirdiğimiz sektörün kamu bankaları dışında amiral gemileri konumdaki dört bankanın ( AKBANK, GARANTİ BBVA, İŞBANK, YAPI KREDİ )  2022 ilk yarıda  açıkladıkları ve KAP’a bildikleri faaliyet raporları; mali veriler ve bilanço dipnotlarına göre karşılaştırmalı verilerine yakından bakalım.

Değerlendirmeye alınan dört büyük banka yılın ilk yarısında 4 trilyon TL’ye yakın Aktif Büyüklüğü ile sektörün %34’lük; 2,2 trilyon TL nakdi kredi hacmi ile sektörün %35’lik kısmını; 2,5 trilyon TL’lik mevduat hacmi ile sektörün %36’lık kısmını oluştururken 84,4 milyar TL’lik Net Kar ile sektör Net Karlılığının %50’lük kısmını oluşturuyor. Önemleri de buradan geliyor.

 AKTİF BÜYÜKLÜKTE İŞBANK açık ara lider

2022 ilk yarısında dört büyükler arasında geçmiş yıllarda olduğu gibi İŞBANK Aktif Büyüklükte açık ara liderliği devam ediyor ve 1 trilyon 145 milyar TL büyüklüğe ulaşmış durumda. İŞBANK Aktif büyüklüğünü 219 milyar TL büyütürken en yakın rakibi olan Garanti Bankası 981 milyar TL Aktif Büyüklüğe sahip. YAPI KREDİ BANKASI 930 milyar TL Aktif büyüklüğe ulaşırken; dört büyükler arasında 922 milyar TL büyüklük ile AKBANK geçmiş yıllardaki dördüncü sıradaki yerinden kurtulamadı.  Genel Müdür Hakan BİNBAŞGİL üst yönetime bunu çeşitli mazeretler ile sunsa da bankada ciddi büyüme sorunu olduğu açık; sık sık banka içi seferberlik başlatılsa da rekabetin gerisinde kalmış durumda.

Toplam Nakdi Kredilerde İŞBANK liderliğe devam etti

İŞBANK 652 milyar TL’yi aşan nakdi kredi hacmi ile ilk sıradaki yerini korurken; 2022 ilk yarısında GARANTİ BBVA 553 milyar TL; YAPI KREDİ 512 milyar TL Kredi hacmine ulaşmış durumda. Dört büyükler arasında en az nakdi kredi hacmine sahip banka ise 466 milyar TL ile AKBANK oldu.

GAYRİ NAKDİ Kredilerde İŞBANK liderliğini korudu

GAYRİ NAKDİ Kredilerde bankalar arasında fark çok fazla. Son yıllarda olduğu gibi İŞBANK ulaştığı 223 milyar TL hacim ile liderliğini korurken; YAPI KREDİ 57,6 milyar TL’lik artış ile en yüksek artış hacmine ulaştı ve İŞBANK ile arayı kapatarak 518 milyar TL hacim ulaştı. GARANTİ BBVA 173 milyar TL hacme ulaşmasına rağmen  öndeki rakiplerden uzak kalırken; AKBANK 121 milyar TL’lik hacmi iler rekabetin oldukça gerisinde kalmış durumda. Gayri Nakdi Kredilerin önemli bir kısmının Teminat Mektubu ve Akreditif Krediler olduğu dikkate alındığında Dış Ticaret işlemlerinde de rekabetten uzak kalmış durumda. Zira, AKREDİTİF Kredilerde İŞBANK 59,8 milyar TL; YAPI ve KREDİ 33,8 milyar TL; GARANTİ BBVA 32,1 milyar TL hacme sahipken AKBANK’ta hacmi sadece 20,5 milyar TL düzeyinde ve rekabetin oldukça gerisinde kalmış durumda.

MEVDUAT sıralamada İŞBANK arayı açmaya devam etti

Dört büyüklerin Mevduat hacim sıralamasında 737 milyar TL hacmi geçen İŞBANK ilk sıradaki yerini korudu. GARANTİ BBVA 658 milyar TL Mevduat hacmine ulaşırken; AKBANK 581 milyar TL ile üçüncü sırada yer aldı. YAPI KREDİ mevduat hacmi ise 497 milyar TL hacme ulaştı. AKBANK Hacimsel ve yüzdesel gelişimde en fazla artış gösteren banka oldu.

 Net Karlılıkta da İŞBANK lider

2022 yılı bankacılık sektöründe tarihinde görülmemiş kar rekorları ile geçiyor. Fakat enflasyon oranındaki yükseliş ve TL’deki değer kaybı dikkate alındığında bilançodaki rakamlardan fazla memnun oldukları söylenemez.

Net Karlılıkta 2021 ilk yarısında 4 milyar 49 milyon TL kar yapan İŞBANK 2022 ilk yarısında 22 milyar 972 milyon Net karlılık ile en fazla kar yapan ve en fazla kar artışı yapan banka oldu. Geçmiş yıllarda sürekli en karlı banka olan GARANTİ BBVA 21 milyar 96 milyon TL Net Karlılık ile üçüncü sırada yer aldı. AKBANK 21 milyar 157 milyon TL kar ederken; YAPI KREDİ 19 milyar 180 milyon TL kar yaptı. 2022 ilk yarısında karlılığını en fazla artıran banak ise İŞBANK oldu.

AKBANK Üst Yönetim Giderlerinde lider

Dört banka içinde yılın ilk yarısında Üst Yönetime 83 milyon TL ile AKBANK en fazla ödeme yapan banka oldu. AKBANK üst yönetim giderleri de geçmiş yıl aynı döneme göre %65 artış gösterdi. GARANTİ BBVA 62,2 milyon TL ödeme yaptı. İŞBANK 50,7 milyon TL ödeme yaparken; YAPI KREDİ rekabete göre düşük kalarak 23,2 milyon TL ödeme yaparken aynı zamanda üst yönetim giderlerinde tasarruf yaparak  %12’lik kesinti yapan tek banka oldu. Banka üst yönetim ödemeleri son yıllarda özellikle BDDK’nın da yakından takip ettiği giderler içinde yer aldığı biliniyor.

Banka genel performansları

Dört büyük bankanın yıl içindeki hacimsel büyüklükleri, hacimsel gelişme performansları, profesyonel yönetim yapısı, İK Yönetim stratejisi, personel memnuniyeti, müşteri hizmet kalitesi, gelen şikayetlere çözüm odaklı hızlı geri dönüşleri dikkate alındığında dört banka arasında bir sıralama yapılır ise en başarılı Banka İŞBANK, sonra sırası ile GARANTİ BBVA, YAPI KREDİ ve AKBANK olarak kendini göstermekte.

Özellikle AKBANK’ın genel sıralamada son yıllarda dördüncü sıra yer alması banka üst yönetiminde kan değişikliği beklentisinin artmasına neden oluyor. Zira, Hakan BİNBAŞGİL liderliğindeki üst yönetim özellikle son 5 yılda beklentilerin altında performans göstererek rekabetin oldukça gerisine düşmüş durumda. Mevcut yönetim 1000 şube ve “dört büyüklerden ilk sıraya alan lider banka” parolası ile yola çıkarken 2022’de gelinen noktada hedeflerin oldukça gerisinde kalmış durumda.  Yılın kalan süresinde üst yönetimin aldığı aksiyon planların beklenen sonucu verip vermeyeceği, üst yönetimin bankacılık kariyerini de belirlemiş olacak. Son 5 yılda YAPI KREDİ ve GARANTİ BBVA Üst yönetimde ciddi değişikliğine gitmiş; İŞBANK Genel Müdür değişikliğine gitmiş ve bu değişiklikler bankaların dinamik yapısını artırırken AKBANK bu değişimde yeni sürece eski kadro ile girmeyi tercih etmişti. AKBANK geçmiş yıllarda Üst Yönetimden kilit yöneticilerin önemli bir kısmını rekabete kaptırmaya da engel olamamıştı. AKBANK aynı zamanda eski İK Yöneticisini Bireyselden sorumlu GMY yapma gibi stratejik hatalar yapan banka olarak da dikkat çekmekte; üst yönetimde deneyim ve liyakatın sorgulandığı banka konumuna gelmiş durumda. Bu nedenle çıkan rakamsal sonuçlar da uzmanları şaşırtmamakta.

Erol TAŞDELEN – Ekonomist    www.banakvitrini.com

AKBANK, GARANTİ BBVA, İŞBANK, YKB 2022 İLK ÇEYREK CEO PERFORMANSLARI – BankaVitrini

AKBANK, GARANTİ BBVA, İŞBANK, YKB 2021 CEO PERFORMANSLARI – BankaVitrini

Banka CEO’larının 2020 ilk yarı Performansı – BankaVitrini

 

Okumaya devam et

BANKA ANALİZLERİ

KREDİ KART KISITLAMALARINA VATANDAŞ DA FİRMALAR DA TEPKİLİ

Bankalar kredi kartlarında bir dizi yeni düzenlemeyi hayata geçirdi. Seçim sonrasında ise yeni kısıtlamalar gelmesi bekleniyor. Ay sonunu kartla getiren vatandaş da ticarette kredi kartı kullanan şirketler de rahatsız. kredi kartları Tüketiciler kredi kartı kullanmadan ay sonunu getirmenin mümkün olmayacağını söylüyor.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Türkiye’de bir süredir konuşulan kredi kartlarına kısıtlama getirilmesine ilişkin ilk adım geçen hafta bankalardan geldi. 31 Mart seçimlerinden sonra ekonomi yönetiminin de enflasyonla mücadele kapsamında yeni kısıtlamaları yürürlüğe koyması bekleniyor. Ancak kart kullanımı konusundaki kısıtlamalara hem tüketiciler hem de şirket sahipleri tepkili.

DW Türkçe’ye konuşan tüketiciler kredi kartı kullanmadan ay sonunu getirmenin mümkün olmayacağını söylerken, şirket sahipleri ise kredi kartlarının yalnızca alışverişlerde değil mal ticaretinde de kullanıldığına işaret ederek, iş hayatının ciddi zarar göreceğine dikkat çekiyor.

İlk adım bankalardan geldi

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) Resmî Gazete’de dün yayımlanan kararına göre kredi kartlarından yapılan nakit avans işlemleri ve kredili mevduat hesaplarında uygulanacak aylık azami akdi faiz oranı yüzde 4,42’den yüzde 5’e yükseldi.

Bankalar da 12 Mart’ta kredi kartı kullanımına ilişkin bir dizi kısıtlamayı yürürlüğe soktu. Bu kapsamda kredi kartına nakit avansta taksit sınırı 12’den 3’e indirilirken, nakit avansta limit oranları düşürüldü. İlk müşterilere verilen faizsiz kredilerin vadesi 6 aydan 3 aya indirilirken, ihtiyaç ve kredi faizlerinde yıllık faiz oranı da artırıldı. Bankaların düzenlemesi şimdilik kredi kartı ile taksitli alışverişleri kapsamıyor.

DW Türkçe’ye konuşan Tüketici Örgütleri Konfederasyonu (TÖK) Fuat Engin, bankaların hükümetten herhangi resmi bir talimat olmaksızın kendilerini korumak için tüketici haklarını ihlal ettiğini savunuyor.

Fuat Engin: Tek çaremizi elimizden alıyorlar

Türkiye’deki tüketicilerin zaten dünyanın en yüksek dolaylı vergilerini ödediğine dikkat çeken Engin, “Çok kazanandan çok, az kazanandan az alınması gereken vergiler tamamen tüketicinin sırtına yüklenmiş durumda. Akaryakıta her gün zam geliyor ve bu da dolaylı olarak bütün ürünlere zam olarak yansıyor. Bu konuda vatandaşın tek çaresi kredi kartıyla geleceğe borçlanarak ihtiyaçlarını karşılaması. Şimdi bunu da elimizden alıyorlar” diye konuşuyor.

Seçimden sonra getirilmesi beklenen yeni düzenlemelerle hem kredi kartı kullanımının daha da zorlaşacağını hem de yeni bir zam dalgası yaşanacağını dile getiren TÖK Başkanı, “Bunca yükü tüketicilerin nasıl kaldıracağını açıkçası bilemiyorum. Bu bizim için artık bir zulme dönüştü” diyor.

Kart borcundan takibe düşen kişi sayısı 1,4 milyonu aştı

Ülke çapında 11 dernek ve 3 federasyonun çatı örgütü olan Tüketici Örgütleri Konfederasyonunun (TÖK) hazırladığı “Tüketicinin Korunması Alanında Finansal Tüketici İşlemleri Raporu”na göre, 2023 yılında krediler ve kredi kartlarından kaynaklı icra takipleri önceki yıllara göre ciddi bir artış gösterdi.

Raporda, Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Risk Merkezi tarafından açıklanan verilere göre bireysel kredi veya bireysel kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe alınmış kişi sayısının bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 45 artışla 1,4 milyonu bulduğuna dikkat çekildi.

Türkiye’de kredi kartsız yaşam mümkün mü?

Takibe düşme oranının 2006 yılından bu yana en yüksek seviyeye çıktığına işaret eden TÖK Başkanı Fuat Engin, “Bu nedenle sosyal patlamaların artan oranda yaşandığı gerçeği yanında, konut satış ve kiralardaki orantısız artışların yarattığı sorunlardan dolayı tüketicinin yaşamı alt üst oldu” diye konuşuyor.

Şirketler de kaygılı

Kredi kartı düzenlemeleri yalnızca tüketicilerin değil, şirket sahiplerinin de tepkisine neden oluyor.

Türkiye’nin en büyük yaklaşık 200 markasını temsil eden Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, DW Türkçe’ye yaptığı açıklamada, enflasyonu düşürmek için yalnızca tüketimi kısmanın yeterli olmadığını, fiyatların düşmesi için üretimin teşvik edilmesi gerektiğini söylüyor.

Sinan Öncel: Üretime radikal teşvikler verilmeli

Üretici şirketlerin ham madde maliyetlerinde çok büyük artışlar yaşandığını ve yaşanmaya devam ettiğini dile getiren Sinan Öncel, “Biz dünyanın belki en yüksek ham madde koruma duvarlarıyla çevrilmiş vaziyetteyiz. Referans fiyat ve gümrük vergileriyle beraber ara mal ve ham maddede çok yüksek vergiler ödüyoruz. Bu yüzden hükümetten ham madde fabrika yatırımlarını daha fazla teşvik etmesini bekliyoruz” şeklinde konuşuyor.

Öncel, üreticilere radikal teşvikler verilmeden hammadde maliyetlerinin düşürülemeyeceğini, dolayısıyla ürün fiyatlarının da yüksek kalmaya devam edeceğini kaydediyor.

“Şirketler de artık çek yerine kredi kartı kullanıyor”

Kredi kartı kısıtlamalarının özellikle perakende sektörünü çok olumsuz etkileyeceğini, ancak sorunun daha derin olduğunu ifade eden Sinan Öncel, şöyle konuşuyor:

“Kredi kartını sadece mağazadan ceket alırken kullanmıyorsunuz. Ticari işletmeler, özellikle KOBİ düzeyindeki ticari işletmeler artık çek yerine kredi kartı kullanıyorlar. Yani sadece 3-5 bin liralık alışverişler değil, milyon liralık mal ticaretleri kredi kartıyla yapılıyor. Çünkü kredi kartı ödeme garantisi getiriyor. İşletmeler artık toptan satışlarını kredi kartıyla yapıyor. Bu yüzden kredi kartlarındaki kısıtlamalar sadece alışverişi değil, ticari hayatı da olumsuz etkileyecek.”

Tüketici kredileri ve kart harcamaları artıyor

Öte yandan hükümetin ve bankaların kredi kullanımını azaltma amacı taşıyan adımlarına rağmen, tüketici kredilerine talep her geçen gün artmaya devam ediyor.

Merkez Bankası verilerine göre, kur etkisinden arındırılmış 13 haftalık yıllıklandırılmış kredi büyümesi 16 Şubat haftası itibarıyla yüzde 28’e ulaştı. Tüketici kredilerindeki büyüme ise yüzde 24,74 ile Ağustos ayından bu yana en hızlı büyüme oldu.

Ticari kredi büyümesi de aynı dönemde yüzde 16,43 olarak kaydedildi. Sektörün kredi hacmi 16 Şubat itibarıyla 43 milyar 179 milyon lira artış gösterdi. Aynı dönemde, toplam kredi hacmi 12 trilyon 8 milyar 987 milyon TL’den 12 trilyon 52 milyar 166 milyon TL’ye çıktı.

Aynı şekilde, bireysel kredi kartı harcamalarında da artış devam ediyor. Merkez Bankası verilerine göre, banka kartı ve kredi kartı işlemleri tutarı 1 Mart ile biten haftada önceki haftaya göre yüzde 15 artışla 262,6 milyar TL seviyesine yükselerek rekor kırdı. Bu işlemlerden ayrı olarak açıklanan internet üzerinden kredi kartı ile yapılan alışverişler de haftalık 15,6 milyar TL artış ile 83,4 milyar TL’ye yükselerek rekor kaydetti.

Peki seçim sonrası dönemde, kredi kartı kullanımına ilişkin yeni kısıtlamalar gelecek mi?

Evren Bolgün: Mutlaka yeni kısıtlamalar gelecek

DW Türkçe’ye konuşan Prof. Dr. Evren Bolgün, bu soruya “Bu kısıtlamalar burada bitmeyecek, mutlaka devam edecek” yanıtını veriyor.

Merkez Bankası’nın son birkaç aydır faiz artışlarını kredi kart faizlerine yansıtmadığına işaret eden Prof. Bolgün, “Böyle olunca bankalar da Şubat ve Mart döneminde kredi kartı limitlerinde bonkörce artışlar yaptılar. Aslında Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK) resmi yönetmeliğine göre, bir kişi kartını aldığı ilk yıl aylık gelirinin iki katından, sonraki yıllarda ise dört katından fazla kredi kartı limitine sahip olamaz. Ancak uzun süredir bunun çok üstünde limitler var. Çünkü hükümet büyümek için tüketime göz yumdu” diye konuşuyor.

“Taksit sayısı düşürülür, temel gıdada KDV artırılır”

Seçim sonrasında başta elektronik ürünler olmak üzere ithal ürünlerde kredi kartı kullanımının tamamen kaldırılabileceğini ya da taksit imkanına son verilebileceğini ifade eden Evren Bolgün, şu görüşleri dile getiriyor:

“Mobilya ve beyaz eşyada da taksit sınırını üçe çekebilirler. En kritik düzenleme ise bahsettiğim kart limitlerinin aşağıya çekilmesi olur. Kredi kartlarına bu tür yeni sınırlar getirilirse, şirketlerin cirosu da vatandaşların harcaması da yarı yarıya düşer. Ayrıca KDV oranlarında, örneğin temel gıda maddelerinde Şubat 2022’de Cumhurbaşkanlığı kararıyla yüzde 1’e indirilen KDV oranı tekrar yüzde 8’e çıkarılabilir.”

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

TCMB adımları ile türbülans durdu; ilacın yan etkileri borsayı vurdu

Yayınlanma:

|

Yazan:

  • Türk mali piyasaları dünkü günü de tatsız bir seyir izleyerek tamamladı. Aklınıza ilk etapta müteakip cümlenin döviz piyasası ile ilgili olabileceği gelebilir lâkin bu sefer mevzuu farklı. Hatırlanacağı üzere, geçen hafta TCMB’nin net döviz pozisyonunda görülen hızlı erime yurtiçi yerleşiklerin paniğe kapılmasına neden olmuş, seçimlere günler kala erkene çekilen döviz talebi ile USDTRY kurunun artış hızı ivme kazanınca, TCMB proaktif davranarak sert önlemler almıştı.
  • Döviz kurunun enflasyondan daha sürati bir yükseliş kaydetmesinin dezenflasyonist süreci sekteye uğratacağı beklentisi ile otorite almış olduğu proaktif ve sert önlemler döviz piyasasında son günlerde suların durulmasına ya da türbülansın ciddi mânâda azalmasına neden olurken, bu sefer de ilacı yan etkileri baş göstermeye başladı. TCMB aslında, faiz artırmadan piyasa faizlerini yukarı itecek düzeyde almış olduğu miktarsal sıkılaştırma önlemleri ile kredi faizlerinin süratle yükselmesine neden olurken, hisse senetleri dün sert bir satış baskısı ile karşı karşıya kaldı.
  • Tıptan basit bir örnek vermek gerekirse, doktorun yazdığı reçete vücudun bir bölgesindeki hastalığı tedavi etmeye çalışırken, başka bir yerde sorun yaratması gibi… BİST100 ana endeksi dün günü %1,8 oranında düşüşle tamamlarken, TCMB, bankacılık sistemindeki TL likiditeyi sıkılaştıracak, mevduat faizlerinde yukarı etki yaratacak yeni zorunlu karşılık adımları açıklaması ardından BIST Bankacılık endeksi de %4’e yakın geriledi. Interbank ile Kapalıçarşı arasında açılan makas geçen haftaya oranla azalan tansiyonla daralırken, dün interbank piyasasında USDTRY kuru gün boyu 32,10 seviyesinden işlem gördü; Çarşı’da da ise satış kuru 32,5 seviyelerine geldiğini, vadede TL uzlaşmalı NFD hacminin ise düştüğünü not edelim.
  • Öte yandan, Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşu Fitch, Türkiye’nin notunu yükseltmesinin ardından dün telekonferans düzenledi. Fitch, politika faizinin Mart ayından sonra %50 seviyesine çıkacağını ve yılı %45 seviyesine inerek tamamlayacağını öngördü. USDTRY yıl sonu kur beklentisi ise bizim öngörümüz olan 40 seviyesine yakın, 38 seviyesinde ve otoritenin reel değerlenme söylemi ile örtüşüyor. Dış finansman zorlukları ve yüksek enflasyon, Türkiye’nin not artırımını engelleyen temel faktörler arasında görülüyor. TCMB rezervlerinin düzeyi ve bileşimi (swaplara olan bağımlılık) gelecekte önemli olacağı not edilmiş. Türkiye 2024’te %57,7 enflasyonla %2,8 büyüyeceği tahmin ediliyor. Seçim sonrası ekonomi politikalarında temel senaryolarda önemli bir değişiklik beklenmiyor.
  • Dün haber akışında, Hazine’nin 6 yıl vadeli EUR tahvil için bankaları yetkilendirdiğini gördük. Kuvvetle muhtemel, Fitch’in not artırımının getirdiği iyimser havanın ve CDS risk priminin 300 baz puanın hemen üzerinde salınmasının getirdiği olumlu piyasa koşullarından faydalanılmak isteniyor. İhracın bugün sonuçlanması bekleniyor.
  • Dönmeli biraz da yurtdışı piyasalara. Avrupa ve ABD merkez bankalarının Haziran ayında faiz indirimine başlayacağı yönünde yeşeren beklentilerin üzerine FED’in de bilanço daraltmasını sonlandıracağı beklentisi ile Bitcoin 74bin dolar seviyesinin eteğine kadar gelerek tüm zamanları zirvesinde işlem görmeye devam ediyor. Kasım 2021’de 69bin dolar seviyesini test eden ve pandemi döneminde spekülatif bir yükseliş kaydeden Bitcoin’in, bu sefer ETF yardımı ile arkasına kurumsal yatırımcıları da alarak dolu dizgin yükselişine devam ettiğini görüyoruz. 42bin seviyesini ilk hedef seviye olarak gösterip yükselişin işaret fişeğini çok önce yaktığımız Bitcoin cephesinde yakın hedef olarak 75bin seviyesini takip ediyoruz. Bir diğer önemle takip ettiğimiz enstrüman olan altında ise, teknik bir bakış açısıyla, geçen hafta kaydettiği tarihi haftalık kapanış ardından ciddi bir yükseliş potansiyeli barındırdığının altını bir kez daha çizelim. Yukarıda 2,550 dolar/ons seviyesini hedeflemeye devam edeceğiz.
  • Yeni gün başlangıcında, Asya borsaları, yedi ayın zirvesine yakın yatay seyrederken, Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) gelecek hafta itibariyle negatif faizi sonlandırabileceği beklentileri YEN’in değer kazanmasını ve Japon devlet tahvil getirilerinin yükselmesine neden oldu. Gözler bugün ABD’de açıklanacak perakende satış istatistikleri ve üretici enflasyonunda olacak. Veriler, FED’in gelecek hafta gerçekleştireceği para politikası toplantısında faiz indirimlerine ne kadar erken başlayabileceğine yönelik ipuçları sağlayacak. Türkiye cephesinde ise konut satış verileri ile her hafta Perşembe günü takip ettiğimiz haftalık TCMB ve BDDK bültenleri de önem arz edecek. USDTRY kuru günü interbankta 32,13 seviyesinden başlarken genel hatları ile ‘tatsız’ havanın korunmasını bekliyoruz.

Emre Değirmencioğlu

Okumaya devam et

BANKA ANALİZLERİ

Sakarya’da banka ATM’lerine saldırdılar

Yayınlanma:

|

Yazan:

Sakarya’nın Adapazarı ilçesinde iki bankaya ait bankamatiklerin ekranları, kimliği belirsiz kişiler tarafından parçalandı.

Olay, Adapazarı ilçesi Gar Meydanı üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, kimliği henüz belirlenemeyen kişi ya da kişiler, meydan üzerinde bulunan ve aralarında yaklaşık 15 metre mesafe olan iki farklı bankaya ait bankamatiklerin ekranlarına saldırdı. Zarar gören bankamatikler hizmet veremez hale gelirken, polis konuya ilişkin çalışma başlattı.

Okumaya devam et

KATEGORİ

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

KRIPTO PARA PİYASASI

BORSA

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKAVİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKAVİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKAVİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.