Connect with us

BANKA HABERLERİ

MÜŞTERİLERİ SUÇLAYAN BANKALARDA GÜVENLİK AÇIĞI BÜYÜK

Yayınlanma:

|

Son yıllarda Dijital Bankacılık yeni dolandırıcılık yöntemleri de hayatımızın merkezine yerleştirmiş durumda. Bankalar ve Telefon Operatörleri baş aktör oyuncu olmalarına rağmen hiç bir sorumlulıuğu kabul etmeyip; “sorumluluğun müşterilerde oluğunu kendileri açısında bir sorumluluk ve güvenlik açığı olmadığını” vurguluyorlar. Mahkemelere gönderdikleri yazılar da bu yönde konusunda uzman olmayan mahkeme heyetleri de mağlesef Bankaları Resmi kurum olarak gördükleri için yazılan cevaplara itibar edip müşterilere yeni mağduriyetler yaratıyor. Zira, Müşteri, Banka, Telefon Operatörleri üçgeninda güvenlik protokollerinin müşteri tarafından kırıldığı suçlaması da ne mantıki ne de hayatın olağan akışına uygun değil.

Mahkemeler dolandırıcılıkta Bankalardan 2 net cevap almalı:

1- Müşterinin bağlandığı Mobil veya HI-FI bağlantısı ve müşterinin IP numarası mı?

2- “Gönderdim” dediği SMS müşterinin kullandığı telefonun IMEI’e gittiğini kanıtla! Bunları kanıtlayamayan banka sorumlu tutmalı!

BDDK Bankalara Mobil uygulamalarındaki Güvenliğin sağlanamsı yönünde tebliğ ve yönetmelikler yayınlamasına rağmen bunun tam olarak sağlayıp sağlanamadığı yönünde kontrol ve denetim ile bu sonuçların kamuoyu ile paylaşımı yapılmamaktadır.

Bankaların Ön Kredi, Hazır Kredi gibi isimlendirdikleri kullanıma hazır kredi limitleri hemen iptal edilmelidir. Müşterinin onayı olmadan hazır limiti sistemde tutup dolandırıcıların kullanma sunmanın sorumsuzluğu olmamalı.

Daha önce sube müdürlüğü yaptığım ve 8 yıldır çalışmadığım hasebmın dahi olmadığı müşteri numarama tanımlı 60.000 TL limiti iptal ettirmek için 2 aydır uğraşıyorum; iptali bir kenara bıraktım gelri beyanı 0(sıfır) olmasına rağmen limit 250.000 TL olarak güncellendi. Şı an birisi hesaplarıma girse bu parayı alıp gidecek. Çıldırmamak elde değil. BDDK bazı bankaların Dijital Bankacılık izinlerini acil gözden geçirip kuralları sertleştirmeli.

Asıl Dijital Güvenlik açığı BEYAN ile hesap açılan Elektronik Para ve Ödeme Hizmetleri firmalarında. Mahkemeler hesap sahibini sorunca kimlik gibi belge yok BASİT USULDE DOĞRULAMA diye hesap sahibi İSİM, TCKN bildiriyorlar. Belki adınıza dolandırıcılar hesap açtı haberiniz yok! Bu ayrı rezillik…

Bankalar açıkça dolandırıcılık olayını çarpıtıyor. Kendi sistem güvenliğini sağlayamayıp, müşterileri suçluyorlar. Önce senin mobil uygulamanın öyle bir yapısı olacak ki dışardan 3. kişiler müdahale edemeyecek! Sen önce bunu sağla, sonra müşteriyi suçla!

Banka şube anahtarları çalınsa, şube alarmını da etkisiz hale getirip gecenin bir vakti bankayı soysa; banka, “anahtar çalınmış, sorumluluğumuz yok” mu diyecek! Bankalar kabul etmiyor ama Sanal ortamda da olan bu! Sistemine girenin gerçek müşteri olmadığını SEN tespit edeceksin!

Dolandırıcı şubeye girse hesap sahibinin çalıntı kimliğini uzatım hesaptaki paraları alsa, üzerinde kredi çekse banka zararı karşılar mı? Kesinlikle karşılar! Gerçek müşterin olup olmadığını anlamamışsın, aynı işlem sanal ortamda olunca niçin karşılanmıyor?

Soyguncu müşterinin kafasına silah dayayıp banka şubesine girse ve gişe ödemeyi yapıp tüm hesabını boşaltsa banka zararı karşılar mı? Karşılar! Müşteriye sen çektin diyemez! Bu iş sanal ortamda olunca; üstüne bankanın oluşturduğu hazır krediyi çekip alınca niçin ödenmiyor?

MİLLİ GÜVENLİK SORUNU BU!

İnsanların tüm kimlik ve iletişim bilgileri çalınmışken, Herkesin sesi Yapay Zeka ile bire bir benzetilirken, Bankalar ve operatörler, “müşteri verilerini koruyamamış dolandırılmış” diyemez. Hizmet sunan DİJİTAL GÜVENLİĞİ de kaynağında, Bankada sağlamalı!

Bankalar, bilgi sistemlerini siber saldırılardan korumalı, güvenlik duvarları ve izleme sistemleri kullanması, şüpheli ağ bağlantılarını tespiti dahil yasal zorunluluktur:

Tebliğ ver denetim ve sorumluluk yükleme yok

BDDK‘nın 15.03.2020 tarihinde 31069 RG’de BANKALARIN BİLGİ SİSTEMLERİ VE ELEKTRONİK BANKACILIK HİZMETLERİ HAKKINDA YÖNETMELİK Dijitalde Bankacılıkta GÜVENLİ Hizmet vermeyi emrederken, bankaların dolandırıcılık işlemlerinde müşteriyi suçlayıcı savunmasının yasal dayanağı yok!

Resim

Bankalar ve Operatörler, konuyu çarpıtıyor: Bankacılıkta, Dijital Güvenliği hizmet alan değil, hizmet veren sağlamalı. Müşterinin kullanmadığı krediler müşterinin değil, bankaların parası olarak kabul edilmeli! Yok öyle, “evim soyuluyor ama karışmam” diyerek kenara çekilmek!

Bankalardaki DİJİTAL BANKACILIK altyapısını kurup gerekli güvenlik önlemlerini alamayan bankaların CEO ve Yönetim Kurulları, IT ekibi yargılanmadan, bankalara tüm mağduriyetler faizi ile ödettirilmeden, telefon Operatörlerindeki açık nedeni ile aynı yaptırımlar bunlara da uygulamadan bu soygun bitmez!

Saldırı Tespit ve Önleme Sistemleri (IDS/IPS);  DDoS Koruma Oluşacak zararları Bankalar karşılamalı!

Bankalar-Telefon Operatörleri-Müşteri Bu üçgende herkes olay mahalinde ama herkes “bu dolandırıcılıkta benim rolüm yok” diye birbirini suçluyor! “Siz dolandırdınız” demiyoruz zaten, “bu üçgende dolandırıcıların içeri sızmasını sağlayan deliği kim açıyor?” diye soruyoruz!

e-devletten hesabınız olan bankaları görebiliyorsunuz. Tavsiyem aktif çalışmadığınız bankalardaki hesapları kapatıp; hazır kredi limitlerinin iptal edilmesi ve çağrı merkezine yeni hesap ve yeni hazır kredi limit istediğinizi özellikler belirtilmesi.

MÜŞTERİ DAVRANIŞI” diye bir şey var. MÜŞTERİNİ TANI kavramı bankaları da bağlıyor. Kaç müşteri gecenin 3-4’ünde kredi kullanır. Bankalar mesai sonrası dijital da olsa kredi kullandırımını durdurmalılar. Gündüz olsa telefonu blokeli olan müşteri fark eder gece 3-4’de banka CEO’su dolandırılsa ruhu duymaz. Tekrarlıyorum, Bankalar müşteri onayı olmadan, Hazır Limit ve limit artışı rezilliğine son vermeli!

Türkiye’de mobilde “ikiz kart” terimi, genellikle bir SIM kartın klonlanmış bir kopyasını ifade eder. İkiz kart, aynı telefon numarasını ve aynı ağ bilgilerini paylaşan iki ayrı SIM kart anlamına gelir. Bu tür kartlar, kullanıcıların iki farklı cihazda aynı telefon numarasını kullanmasına olanak tanır. Örneğin, bir kişi hem bir cep telefonunda hem de bir tablet veya başka bir mobil cihazda aynı numarayla arama yapabilir ve alabilir. İkiz kartlar, özellikle iş dünyasında, birden fazla cihazla aynı numarayı kullanmak isteyenler için popüler olabilir. Ancak, güvenlik açısından dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır çünkü yetkisiz klonlama durumlarında bu tür kartlar dolandırıcılık faaliyetlerine de yol açabilir. Bununla birlikte, Türkiye’deki operatörler bu hizmeti genellikle “ikiz kart” adıyla değil, “Çift SIM” veya “Multi SIM” gibi isimlerle sunabilir.

Banka dolandırıcılık olaylarında banka “biz bilgilendirici mesaj ve şifre” gönderdik diye mahkemelere yazı yazıp aradan sıyrılıyor ya o zaman müşterisinin kullandığı o hattın takılı olduğu Telefonun Kimlik Numarası olan-IMEI telefona gönderdiğini kanıtlasın kanıtlayabiliyorsa! Kanıtlayamaz, sorun da bu zaten bunu kanıtlayamayan tüm zararları banka karşılamalı.

Bankalar kayıtlı numaraya mesaj gönderiyorlar; operatörler de o mesajları teyit ediyor ama gönderdikleri numara size ait olmasına ikiz kart numarasına gidiyor; operatörlerde de ciddi güvenlik açığı var. Şu ana kadar operatörler hiç ceza almadı almalı mı kesinlikle. Numara güvenliğinden onlar da sorumlu. O nedenle, bankalar+operatörler+bddk+adalet bakanlığı+emniyet siber suçlar bir araya gelip çözüm üretmeliler… Tek çözüm de IMEI+kart eşitlenmesi.

Para akatarılan kişiler de mağdur olabilir

Dolandırıcılıkta bir sıkıntı da Havale/EFT yapılan hesaplar. Genelde “hesabımı kiraya verdim” diyenler. Hesap hareketlerinden kime gittiği belli. Müşteri bankaya bunu bildirdiğinde “git mahkeme kararı getir” dememeli. POS’larda olduğu gibi “şüpheli işlem “diye ön bloke konmalı. BDDK’nın bu yönde bir düzenleme yapması şart!

Yine başa dönüyorum. Bankalar Mobil uygulamalarındaki güvenliği tam sağlamalı. Mobile giren müşterinin gerçek müşteri olmadığını banka yakalamalı. Bunu yapamayıp müşteriyi suçlamak tam vicdansızlık, akıl tutulması.

BDDK ve Yargı Bankalaırn en azından aşağıdaki güvenlik tedbirlerinin alınamsını zorunlu hale getimeli, bunu sağlayamayan bankaların Dijital Banka izinleri askıya alınmalı, yok öyle “sorumluluğum yok, müşteri güvenliği sağlayamamış” diyerek kenara çekilmek:

  1. Anti-Keylogging: Keylogging, kötü amaçlı yazılımların klavye girdilerini kaydetmesi ve bu yolla hassas bilgilere erişmesi anlamına gelir. Anti-keylogging özellikleri, bu tür saldırılara karşı koruma sağlayarak yazılımın kullanıcı bilgilerini gizli tutmasına yardımcı olur.
  2. Anti-Injection: Kod enjeksiyonu saldırılarına karşı koruma sağlar. Bu tür saldırılarda, sisteme kötü amaçlı kodlar yerleştirilerek veri çalınması veya kontrolün ele geçirilmesi amaçlanır. Anti-injection önlemleri, yalnızca güvenli ve doğrulanmış kodların çalıştırılmasını sağlar.
  3. Anti-Debugging ve Anti-Emulation: Anti-debugging, yazılımın kodlarının analiz edilmesini ve incelenmesini zorlaştıran bir güvenlik önlemidir. Anti-emulation ise yazılımın bir simülatör veya sanal ortamda çalıştırılmasını önlemeye çalışır, çünkü sanal ortamlarda saldırganlar yazılımın davranışlarını gözlemleyebilir.
  4. Device-Binding: Bu özellik, uygulamanın yalnızca belirli bir cihazda çalışmasını sağlar. Uygulama, cihazın benzersiz kimlik bilgilerini doğrulayıp, yetkisiz erişimi önleyerek güvenlik sağlar.
  5. Anti-Malware: Zararlı yazılımlara karşı koruma sağlar. Anti-malware önlemleri, sisteme giren kötü amaçlı yazılımların algılanmasını ve engellenmesini sağlar.
  6. Jailbreaking Kontrolleri: Jailbreaking, özellikle iOS cihazlarda sistem kısıtlamalarının kaldırılması işlemidir. Jailbroken cihazlar güvenlik risklerini artırdığı için, bu kontroller uygulamanın güvenliği sağlamak amacıyla yalnızca güvenli ortamlarda çalışmasına izin verir.

Kurumsal kimliğe bürünmüş bankalar ve Telefon Operatörleri; mahkemeler dahil yanlış ve yanlı bilgiler ile mağduriyetler yaratmayı ısrarla sürdürsün; biz de ısrarla uzmanı olduğumzu Bankacılık konusunda hiç bir mağdur kalmayana kadar yazmaya devam edeceğiz.

Erol TAŞDELEN -Ekonomist, Adalet Bakanlığı-İzmir Bölge Bankacı Bilirkişisi

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

Garanti BBVA, sürdürülebilirlik temalı sendikasyon kredisini yeniledi

Yayınlanma:

|

Yazan:

Garanti BBVA, uluslararası piyasalardan sağladığı sürdürülebilirlik temalı sendikasyon kredisini yenilediğini duyurdu.

Garanti BBVA, yurtdışı borçlanma programı kapsamında, bu yıl ilk kez Sürdürülebilir Borç Finansmanı Çerçevesi ile uyumlu 367 gün vadeli sendikasyon kredisi sağladı. 244 milyon ABD doları ve 162 milyon 400 bin euro olmak üzere iki dilimden oluşan ve yoğun talep gören kredinin anlaşması, 21 ülkeden 43 bankanın katılımıyla imzalandı. Sendikasyon kredisinin, yüzde 100 yenileme oranı ve toplam maliyeti sırasıyla SOFR +%1,75 ve Euribor +%1,5 olarak gerçekleşti.

Konuya ilişkin görüşlerini paylaşan Garanti BBVA Genel Müdürü Mahmut Akten, “Sürdürülebilir finans alanında öncü bir banka olarak, yurtdışı borçlanma programı kapsamında uluslararası piyasalardan sağladığımız kaynaklara bir yenisini daha eklemenin mutluluğunu yaşıyoruz. 2020 yılında dünyada bir ilki gerçekleştirerek başlattığımız sürdürülebilirlik kriterlerine endeksli sendikasyon kredisi yapısını başarıyla sürdürüyoruz. Sendikasyon anlaşmamız, işlem gelirlerinin BBVA grubuyla belirlemiş olduğumuz sürdürülebilir faaliyetlerin finansmanı standardımıza uygun şekilde kullanılmasını içeriyor. Sendikasyonumuz gerek katılan banka sayısı gerekse katılım tutarları bakımından yoğun talep gördü. Böylece hem uluslararası piyasalardan sağlanan kaynaklarla ülkemizin dış ticaret işlemlerine destek olmaya hem de iklim kriziyle mücadele ve kapsayıcı büyümeye dönük projelere finansman sağlamayı sürdürüyoruz. Garanti BBVA olarak, uluslararası piyasalardaki itibarımız ve finansal yapımızın gücüyle sürdürülebilir kalkınmayı desteklemek ve ülke ekonomisine katkıda bulunmak için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

DENİZBANK’TA HAKAN ATEŞ DÖNEMİ BİTİYOR

Yayınlanma:

|

Yazan:

GazeteVar’ın haberine göre bugün DenizBank’ta yönetim kurulu gündem dışı toplanmış, bankanın tüm üst düzey yöneticilerinin Yönetim Kurulu toplantısına katılması istenmişti.

Gazetevar’ın daha önceki özel haberinde ise DenizBank’ta, Recep Baştuğ’un genel müdürlüğünün kesinleştiği belirtilmişti.

DENİZBANK ve Hakan ATEŞ, “Emirates CEO arayışında” diye yazan kişiyi mahkemeye vermişti. Bu değişiklikten sonra Banka ve Hakan ATEŞ’in açtıkları davada nasıl bir düzeltme yapacakları ise merak konusu oldu.

Diğer taraftan bankalar arası transfer iddiaları yayılırken; Recep Baştuğ’un ismi YAPI KREDİ Bankası Genel Müdürlüğü görevi için de geçmeye başladı.

Hakan ATEŞ’in DENİBANK Genel Müdürlüğü Görevinden ayrılacağını Bloomberg de aşağıdaki şekilde haberleştirdi.

BLOOMBERG: Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş İstifa Etmeyi Planlıyor

Hakan Ateş, BAE borç verenin CEO’su Emirates NBD PJSC‘ın Türkiye birimi Denizbank A.Ş., konuya aşina olan kişilere göre, üst düzey yöneticilere yakında görevinden istifa etmeyi planladığını söyledi.

1997 yılından bu yana bankanın başında olan 65 yaşındaki Ateş, Denizbank’ın önemli genişlemeler ve 2019 yılında Emirates NBD tarafından satın alınması yoluyla Denizbank’a yön vermesiyle tanınıyor. İnsanlar, ayrılışının ve potansiyel halefinin kesin zamanlamasının belirsizliğini koruduğunu söyledi.

Denizbank yorum yapmaktan kaçındı.

Ateş, geçen ay Türkiye’deki ünlü futbolcuları hedef alan bir saadet zincirinde rol aldığı iddiasıyla suçlandı. Ancak, mahkeme iddia edilen dolandırıcılığın mağduru ve şüphelilerin ne kadar menfaat sağladığı da dahil olmak üzere bilgi eksikliği nedeniyle savcılığa iddianame hazırlandı. Savcı iddianamede değişiklik yapabileceği gibi kovuşturmanın düşürülmesine de karar verebilir.

 

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

QNB Türkiye, Türkiye ekonomisine 650 milyon dolar kaynak sağladı

QNB Türkiye Genel Müdürü Ömür Tan, “QNB Türkiye, 2019’daki 3 senelik sendikasyon kredisinin ardından kendi belirlediği vade çıtasını yenileyerek, sektördeki öncü rolünü pekiştirdi” dedi

Yayınlanma:

|

Yazan:

QNB Türkiye, yenilediği sendikasyon kredisiyle Türkiye ekonomisine 650 milyon dolar kaynak sağladı.

Bankadan yapılan açıklamaya göre, QNB Türkiye, sürdürülebilirlik bağlantılı sendikasyon kredisiyle önemli bir başarıya imza attı. 650 milyon dolar değerinde sürdürülebilirlik bağlantılı sendikasyon kredisi temin eden banka, 3 yıl vadeli dilimle yaptığı borçlanmayla Türk Bankaları Sendikasyon kredisi piyasasında son 5 yılda 3 yıl vadeli kaynak temin etti.

Bankanın yeni sendikasyon kredisine vadesi gelen kredi tutarının 2 katını aşan, 1 milyar dolardan fazla yatırımcı talebi geldi. Talep sonrası Banka, sendikasyon kredisini 650 milyon dolar karşılığı tutarla yüzde 130 yeniledi.

Sendikasyon, bir yıl vadede 246 milyon, iki yılda 300 milyon ve üç yılda 103 milyon dolara karşılık gelecek 6 dilimden oluşuyor.

Sendikasyon işleminde toplam maliyetler, bir yıllık dolar dilim için yıllık SOFR+ yüzde 1,75, iki yıllık dolar dilim için yıllık SOFR+ yüzde 2,25 ve üç yıllık dolar dilim için ise yıllık SOFR+ yüzde 2,35 gerçekleşti.

Ayrıca bir yıllık avro dilim için yıllık Euribor+ yüzde 1,50, iki yıllık avro dilim için yıllık Euribor+ yüzde 2 ve üç yıllık avro dilim için yıllık Euribor+ yüzde 2,10 gerçekleşti.

Sendikasyonda, 28 ülkeden 64 bankanın katılımının yanı sıra 4 yeni ülke ve 21 yeni bankanın bulunması dikkati çekti. Sendikasyon işleminin koordinatörlüğünü Mizuho Bank ve Abu Dhabi Commercial Bank paylaşırken, sürdürülebilirlik koordinatörlüğü rolünü ise Standard Chartered Bank ve Mizuho Bank üstlendi.

Borçlanmada kullanılan sürdürülebilirlik taahhütleri arasında Türkiye’yi etkileyen 6 Şubat depremleri nedeniyle hasar gören bölgelere kullandırılan krediler ve QNB Sürdürülebilir Finansman Çerçevesi’ne uygun olarak kullandırılan Yeşil Krediler yer alıyor.

– ‘Türkiye sendikasyon piyasasındaki öncü rolümüzü ortaya koyduk’

Açıklamada görüşlerine yer verilen QNB Türkiye Genel Müdürü Ömür Tan, Türk bankacılık sektöründe geçen 5 yılda sadece 3 yıl vadeli sendikasyon kredisi sağladıklarını belirterek, sendikasyon kredisine gelen yüksek talebin hem Türkiye’ye hem QNB Türkiye’ye duyulan güçlü güvenin kanıtı olduğunu aktardı.

Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınmasına banka olarak sağladıkları katkıya dikkati çeken Tan, ‘Sürdürülebilirlik bağlantılı gerçekleşen yeni sendikasyon borçlanmamızın 3 yıla kadar yayılan vadesiyle Türkiye sendikasyon piyasasındaki öncü rolümüzü ve yatırımcılarımızın hem ülkemize hem de bankamıza duyduğu güveni bir kez daha ortaya koyduk. Son 5 yılda gerçekleşen sendikasyon kredileri arasında 3 seneye kadar borçlanan tek Türk bankası olan QNB Türkiye, 2019’daki 3 senelik sendikasyon kredisinin ardından kendi belirlediği vade çıtasını yenileyerek, sektördeki öncü rolünü pekiştirdi.’ ifadelerini kullandı.

Tan, başarılarının uluslararası finansal piyasalardaki yansıması olarak gördüükleri sendikasyonda 21 yeni bankanın yer almasının gururunu yaşadıklarını kaydederek, ‘Gerek deprem bölgesine sağladığımız krediler gerekse Yeşil Krediler kapsamında reel sektörün yeşil ve sosyal dönüşümü için verdiğimiz destek sendikasyon kredimizin odağında yer alıyor. Yeni sendikasyon kredimiz aracılığıyla, Türkiye ekonomisinin gelişimi ve dış ticaretin güçlenmesi hedeflerine ulaşmak için çalışmaya ve ekonomik kalkınmaya katkı sunmaya devam edeceğiz.’ açıklamasını yaptı.

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.