BANKA HABERLERİ
Yarın enflasyon verileri olumlu sürpriz yapabilir. Son çeyrekte faiz indirimi?
Yayınlanma:
3 hafta önce|
Yazan:
BankaVitriniTüm ulusumuzun Zafer Bayramı’nı bir kez daha tebrik ederek güne başlayalım. Uzun hafta sonu tatili öncesinde, ABD’de Cuma günü açıklanan ve FED’in favori enflasyon göstergesi olan kişisel tüketim harcamaları (PCE) verisi (enflasyonu) Temmuz ayında yıllık bazda manşet %2,5; çekirdek ise %2,6 artış kaydetti. Veri, piyasa beklentilerinin bir tık da olsa altında gerçekleşirken, piyasa yansıması da olumlu oldu.
Başkan Powell’ın Jackson Hole sempozyumunda faiz indirim noktasında net bir şekilde vermiş olduğu mesaj ardından piyasaları memnun edecek PCE verisine rağmen vadeli faiz kontratlarında kayda değer bir değişim göremedik. Bu minvalde, 18 Eylül olağan FED faiz toplantısına yönelik 25 baz puan faiz indirimine %70 ihtimal tanınırken, yılın son üç toplantısına yönelik beklenti ise 100 baz puan olarak geçerliliğini koruyor (7 Kasım 50 baz puan, 18 Aralık 25 baz puan). Hazır ABD verilerinden söz etmişken, Perşembe günü ABD’de açıklanan büyüme verileri hanehalkı tüketimi önderliğinde piyasa beklentisinin hafif de olsa üzerinde sonuçlandı. Büyüme verisi ABD için resesyon riskinin yok denecek kadar az olduğuna ışık tutarken, enflasyonun düşmesi, ekonominin ise büyümeye devam etmesi, Eylül toplantısına yönelik 25 baz puan faiz indirim ihtimalini destekler mahiyette yorumluyoruz.
Büyüme ve PCE verileri sonrası haftanın son iş gününü ABD borsaları yükselişle tamamladı. Bir adım geriye gidersek, Çarşamba akşamı, yapay zekânın (AI) bayrak taşıyıcısı Nvidia finansalları güçlü gelmesine rağmen yatırımcıların pek de mutlu olmadığını görmüştük. Nvidia, hisse senetlerini yukarıya taşıyan teknoloji treninin adeta lokomotifini temsil ettiğinden önemle takip edildi. Takdir edeceğiniz üzere, AI cephesi başlı başına yeni bir hikâye ve buna bağlı büyük beklentilerin de olduğu trilyonlarca dolarlık şirketlerin genelini temsil ediyor. Acaba bu ‘yenilik’ şirket finansallarına hak ettiği kadar yansıyor mu? Nvidia haftanın son iş gününü yükselişle tamamlasa da, hafta genelinde %7,8 geriledi. Öte yandan, teknoloji hisselerinin işlem gördüğü Nasdaq endeksi 2024 performansının %18 artış yönünde olduğunu not etmiş olalım.
Doların altı para birimine göre değerini gösteren sepet kur DXY, son dönemde kaydettiği keskin değer kayıplarının bir kısmını geride bıraktığımız hafta telafi ettiğini gördük. EURUSD paritesi 1,12 seviyesine test ederek son bir yılın en yükseği ve 1,1270 seviyesindeki teknik hedefimize yaklaşması ardından kâr satışlarına boyun eğerek 1,1050 seviyesinden haftayı tamamladı. Benzer bir şekilde kraliyet aslanı Sterlin, dolar karşısında 1,3265 seviyesini test ederek son 2,5 yılın zirvesine yükseldikten sonra 1,3130 seviyesine geriledi. Kıymetli madenler cephesinde ise sarı metal hafta içi 2,530 dolar seviyesini bir kez daha test ederek tüm zamanların zirvesini yoklaması ardından 2,503 dolardan haftayı tamamlarken, direnişin parası bitcoin ise bir kez daha 65bin dolar seviyesinden dolara karşı duramayarak 60bin doların altına geriledi.
Kalabalık lafları bir kenara bırakırsak, genel tema olarak dolar zayıflığının ve risk iştahının devam etmesini bekliyoruz. 18 Eylül FED toplantısına kadar bu tarz hareketlerin devam edebileceğini göz ardı etmeyelim. Lâkin, hedeflerimizde bir değişiklik yapmayı da düşünmüyoruz: uzun bir süre önce hedef olarak belirlediğimiz 2,550 dolar seviyesinin kıyısına gelmesi ardından dinlenmeye geçse de, altın için orta uzun vadede 3,000 dolar seviyesini hedeflemeye devam ediyoruz. Hatta, dolarda cephesinde kısa soluklu olarak gördüğümüz rallinin dolar aleyhine yeni pozisyonlara zemin hazırlayacağını düşünüyoruz. Hisse senetleri cephesinde oluşan baloncukların törpülenmesine olanak tanıyan ve Ağustos başı tanıklık ettiğimiz Kara Pazartesi ardından ABD hisse senetlerine yönelik yukarı yönlü beklentimizin de devam ettiğini itiraf edelim. En büyük 500 şirketin işlem gördüğü S&P500 endeksinin 2024 performansı +%18,42.
Türkiye cephesinde ise uzunca bir süredir satış baskısına maruz kalan hisse senetlerinde son günlerde anlamlı oranda tepki alımları dikkatimizden kaçmadı. BİST100 endeksi beş haftalık düşüş trendine son vererek hafta genelini (son üç günde peşpeşe yükselişle) %1,7 oranında artışla tamamladı. 23 Ağustos ile biten haftada, yabancı yatırımcı, dört haftalık kesintisiz satışlar ardından 66 milyon dolar büyüklüğünde hisse senedi almış. Döviz piyasasında geçen hafta hissedilen yükseliş baskısının ise azaldığını not edelim. Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek’in istifa dedikodularının tetiklediği süreç TCMB’ye rezerv kaybettirdi. Analitik bilançoya göre son yedi iş gününde net pozisyon 6 milyar dolar kötüleşirken, swap ve kamu dövizleri hâriç net rezervler +13,5 milyar dolar seviyesine geriledi. Yakın dönemin zirvesinin 2 Ağustos günü +21 milyar dolar ile test edildiğinin altını çizelim. CDS risk primi ise hafifçe yükselerek 274 baz puan seviyesine geldi.
TCMB’nin geçen haftta yayınladığı PPK notlarında şahince duruşun korunmaya devam ettiğini görürken, faiz indirimi anlamına gelebilecek ifadelerden de uzak durulduğunun görüyoruz. Bu minvalde, hafta sonu, İstanbul Ticaret Odası (İTO), İstanbul bölgesi için Ağustos ayı enflasyon verilerini yayımladı. Aylık artış oranı %1,73 seviyesinde gerçekleşirken, yıllık gerçekleşme %61,57 ile son 14 ayın en düşük seviyesinde oluştu. İTO ile TÜİK verileri arasında her ne kadar azalsa da ciddi bir korelasyonun var olduğundan hareketle, yarın açıklanacak TÜFE enflasyonunun %1 seviyesine oldukça yakın gelebileceğini (yıllık manşet TÜFE enflasyonun ise %61,8 seviyesinden %50’ye gerileyeceğini) düşünüyoruz. Böyle bir gerçekleşme, faiz indirim beklentilerini de yeniden artıracağını düşünüyoruz. Hazır yeri gelmişken, reel sektördeki gidişata kayıtsız kalmasını beklemediğimiz TCMB’den yılın son çeyreğinde bebek adımları ile de olsa faiz indirimi bekliyoruz.
Türk mali piyasaları uzun hafta sonu tatiline girmeden önce, USDTRY kurunda bebek adımları ile de olsa yükseliş isteğinin devam ettiğini gördük. Çarşamba ve Perşembe günü grafiklerde 34,55 seviyesine varan eşleşmeleri görsek de, haftanın 34,10 seviyelerinden tamamlandığını not edelim. Son dönemlerde ise artan DTH rakamları dikkatimizden kaçmadı. 23 Ağustos ile biten haftada yurtiçi yerleşiklerin yabancı para mevduatları 3,4 milyar dolar artışla 172,4 milyar dolar seviyesine yükseldi. TCMB, bu bağlamda makro ihtiyati çerçeveye ilişkin bir basın duyurusu yayımlayarak rahatsızlığını dile getirmek suretiyle TL payı yüksek olan bankaları ödüllendirirken, olmayanı ise cezalandırmış. Bu adımın sonucunda TL mevduat faizlerinin bir miktar yükselmesini bekliyoruz. Türk Lirası referans faiz oranının ise haftayı %52,52 seviyesinden ve faiz koridorunun tepesinden tamamladığını not edelim. BDDK verisine göre KKM bakiyesinin 1,6 milyar dolar azaldığı 23 Ağustos haftasında, TL mevduatın toplam mevduat havuzundaki payı %52,7’den %52,4 seviyesine geriledi.
Yeni gün, hafta ve ay başlangıcında, Asya piyasalarında satıcılı bir seyrin hâkim olduğunu görüyoruz. Küresel olarak doların bir miktar güçlenmesi, YEN’in de değer kaybetmesine neden olurken, Japon ihracatçılarının hisselerini yükseltti. Asya piyasalarının gösterge endeksi Nikkei225 yatay bir seyir izlerken, Kore borsası Hang Seng %1,7 ; Şangay borsası ise %1 düştü. Bugün ABD piyasaları resmî tatil nedeniyle kapalı konumda olacak. Mali piyasaları gündeminde bugün Türkiye cephesinde yılın 2. çeyrek dönemine ilişkin GSYH büyümesi açıklanacak. Yıllık bazda %3,2 büyüme bekleniyor. Ayrıca, büyümenin öncü göstergesi olan imalat sanayi PMI endeksi de yakından takip edilecek. Dışarıda da benzer bir şekilde Almanya ve EURO bölgesi için PMI rakamları takip edilebilir.
Emre Değirmencioğlu
İlginizi Çekebilir
BANKA HABERLERİ
Erol TAŞDELEN yazdı: BANKA DOLANDIRICILIĞINDA GÜVENLİK AÇIĞI BÜYÜK, MAĞDURLAR ÇARESİZ
Yayınlanma:
6 saat önce|
19/09/2024Yazan:
Erol TaşdelenSİBER DOLANDIRICILIK VAKALARINDA TARAFLAR
Sık yazdığım ve yazmaya da devam edeceğim bir konu Siber Dolandırıcılık. Bilginiz dışında bir anda kendinizi nasıl dolandırıcı olarak yargı karşısında bulabileceğinizi daha önce detaylı yazmıştım. Bankacı Bilirkişisi olarak yüzlerce benzer dosyaya “Bilirkişi Raporu” hazırlamış biri olarak bazı tespitlerimi Kamuoyu, BDDK, Adalet Bakanlığı, Emniyet Müdürlüğünün Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü gibi ilgili birimler ile Sosyal Sorumluluk gereği tecrübelerimi paylaşmaya devam ediyorum.
BANKA HESAP VE KART ŞİFRESİNİ ÜÇÜNCÜ KİŞİLER İLE PAYLAŞANLAR
Siber dolandırıcılık ağırlıklı Kredi Kart ve Banka hesapları üzerinden Mobil Bankacılık üzerinden oluyor. Normal hırsızlıktan hiç farkı olmaması lazım aslında. Biri girmiş evinizden paranızı çalmış, bankadaki hesabınıza girmiş paranızı çalmış hepsi aynı. Burada daha vahimi olmayan paralarını da çalınıyor üste bir de borçlu çıkıp kullanmadığınız kredileri ödemek zorunda kalıyorsunuz. Davalar da “başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama, hırsızlık” olarak açılıyor. Başta şunu belirtmem gerekiyor ki banka hesap ve kart güvenliğinin sağlanmasında birinci sorumlu müşterinin kendisi. Banka müşterisi olarak başkasına kartınızı ve şifresini vererek hesabınızdan para çekildikten sonra “ben dolandırdım” demenin bir faydası yok. Sorumluluk tamamen size ait ve size ait olan bir bilgiyi ve kartı 3. kişiler ile paylaşmışsınız çünkü. Olur mu öyle şey demeyin, davaların nerede ise yarısı bu şekilde.
Hikaye çoğunda aynı. Genelde tanıdık birileri, “Cezaevinden çıktım banka hesaplarımda kısıt var, haciz var” denilerek veya “asker arkadaşlarından memleketten para gelecek diye ATM kartının istenmesi” şeklinde hesabının kullanılması ve ATM’den çekilmesi için kart ve şifreyi gönüllü olarak verilmesi. Bankayı ya da başkasını suçlamak yersiz. Sadece “güveni kötüye kullanmaktan” dava açılıyor. Ama iş burada bitmiyor. İyi niyet gibi gözüken bu taleplerde genelde verilen hesap üzerinden piyasa dolandırıcılığı yapılıyor ve dava -hesap sahibi siz olduğunuz için- size açılıyor. Mahkemede her ne kadar bunu dile getirseniz de kanıtlanmak çok zor. Zira, Banka ATM görüntüleri ile paranın çekilmesinin başka kişiler tarafından yapılması gerekiyor ki çoğunda ATM kameraları ya arızalı ya da silinmiş oluyor.
Çözüm: ATM kartı ve şifreleri 3. Kişiler ile paylaşmayın.
CÜZDANIMI ÇALDIRDI KART ŞİFRESİ DE İÇİNDEYDİ
Bu da çok rastlanan bir durum. Cüzdanı veya kartlarını çaldıranların ilk işi bankaya ulaşıp kartı iptal ettirmek yerine bunu ihmal ediyorlar. Geçen sürede yine aynı şekilde hesap ve kartlar kullanılmış oluyor. Geçmiş olsun!
Çözüm: Kayıp kartları zaman kaybetmeden bankaya bildirmek ve kullanıma kapama.
HESAP VE KARTINI KİRAYA VERENLER
Bu grup genelde saf masum hiçbir şeyden haberi yokmuş gibi “salak rolüne” bürünürler. Genelde mazeret de “çok paraya ihtiyacım vardı, kahvede tanıştığım ve soyadını bilmediğim biri hesabımı kullanmak şartıyla aydan aya ödeme yapacağını belirmesi üzerine hesap ve kart bilgilerini verdiğini” belirtir. “Hesaptan dolandırıcılık yapıldığını bilmediğini” belirterek de olaydan sıyrılmaya çalışır. Hukuk önünde dolandırıcılar kadar hesabını kullanmaya verenlerde direkt sorumludur haberiniz olsun, dolandırıcılara ulaşmak için iz kaydı bulunamayabilir ama sizin belgeleriniz dava dosyalarına yeterince girer. “Kiralık Hesap” diye bir uygulama bulunmadığı gibi banka sözleşmelerinde hesap ve kart şifresinin kullanıcı sorumluluğunda olduğunu taahhüt edersiniz zaten. “Hesabı, kartı kiraya verdim” demek sizi kurtarmaz.
Çözüm: Banka hesap ve kart ve şifreleri kimse ile paylaşmayın.
TELEFON OPERATÖRLERİ
Özellikle mobil dolandırıcılıklarında Telefon Operatör servisleri olayın tam merkezinde olmasına rağmen hiçbiri sorumluluk kabul etmiyor. Aslında operatör firmaları güvenlik önlemlerini artırdı ama ikiz kart çoğaltma, kart kullanıcısının kartı aktifleştirmede hala güvenlik açıkları var. Bankadan gelen mesajların telefon numarasına ulaşması yetmiyor, o hattın takılı olduğu Telefonun kimlik numarası olan-IMEI telefona gitmesi esas olmalı. Dolayısı ile sizin kart kopyalansa bile başka bir telefondan işlem yapılmasının önü alınması gerekiyor. Bankanın gönderdiği mesajların operatör telefon numarasına ulaştığını teyit ediyor fakat müşterinin kullandığı operatörün de onayladığı IMEI telefonuna bağlı numaraya gönderildiğini teyit edemiyor. Operatörlerin kart taşıma aşamasında da ciddi güvenlik açıkları söz konusu. Yetkili servis dışında telefonunuzu rastgele servislere vermemeniz, yetkili de olsan telefon tamiratlarında sim kartı telefonda bırakılmamasını öneririm.
Çözüm: BDDK, Türkiye Bankalar Birliği-TBB, Adalet Bakanlığı, Emniyet Siber Suçlar Müdürlüğü, Telefon Operatörler ortak bir Çalıştay yaparak ortak güvenlik ağı oluşturmaları bu sorunu ortadan kaldırır, başka da çözüm yok!
BANKALARIN SORUMLULUĞU VE GÜVENLİK AÇIĞI
Bankalar kabul etmese de ciddi güvenlik açığı var. Bir defa şu “Hazır kredi, hazır limit” rezilliğine son verilmesi gerekiyor. Müşteriden yazılı, sözlü izin almadan, hazır kredi olmamalı. Hazır kredi pimi çekilmemiş bomba gibi. Zira, hesabınıza girilse bile hesabınızdaki para boşaltılır, fakat hazır limitini var ise gecenin bir yarısında bu krediler kullandırılıyor, hazır kredi kart limiti artırılıp hesap boşaltılıyor, para transferleri yapılıyor, ATM’lerden kartsız olarak QR kodla çekiliyor, ruhunuz bile duymuyor. Bu tam rezillik, öyle davalar var ki hiç hesabı olmayan bankada adına hesap açılmış, krediler kullanılmış çekilmiş; banka krediniz ödenmiyor diye arayıp borcun gecikmeye düştüğünde müşterinin haberi oluyor. Bir Banka CEO’su, BDDK üyeleri, TCMB çalışanları, TBB üyeleri bu durumda kalsa kendini nasıl hisseder acaba? Biraz Empati lütfen! Vahim bir durum!
Bankalar genelde “müşteriye mesaj gönderdik” diyerek aradan sıyrılıyor fakat müşterinin kayıtlı IMEI telefonuna gönderdiğini teyit edemiyorlar. Bankalar açısında da asıl sorun bu zaten, bunu önleseler dolandırıcılıkların da önünü alacaklar. Bazı bankalarda dolandırıcılıkların artma nedeni tamamen bu durum.
Çözüm: Bankalar için kayıtlı telefon numarasına bilgilendirici ve onay mesajı göndermek yetmez, müşterinin kullandığı IMEI telefonuna gönderilmesi için altyapısı düzenlenmeli. Kredi kullanımları gece engellenmeli, müşteri aranmadan kullanım yapılmamalı.
SONUÇ: Siber Dolandırıcılık olayları hızla arttı. Cep telefona ve Bilgisayara gönderilen program ve linkler ile virüslü oyunlar ile müşteri bilgileri şifreleri ele geçirilmesi zor değil, o nedenle yukarıdaki tedbirlerin acil almaması halinde mağdurlar artarak hızlanacaktır. Yukarıda da belirttiğim gibi, tek çözüm var; BDDK, Türkiye Bankalar Birliği-TBB, Adalet Bakanlığı, Emniyet Siber Suçlar Müdürlüğü, Telefon Operatörler ortak bir Çalıştay yaparak ortak güvenlik ağı oluşturmaları bu sorunu ortadan kaldırır, başka da çözüm yok! Hazır limitler müşteri istemediği sürece açılmamalı, açık olan limitler iptal edilmeli. Ortomatik kredi kullanım engellenmeli, telefon ile teyit alınmalı. Banka, operatör, müşteri arasında güvenlik ağı sağlanmadan siber dolandırıcılıkların önü alınmaz; başta bankalar ve telefon operatörleri seyretmek yerine kendi üzerine düşen görevi yapmalı. Daha önemlisi; Müşteri dolandırıldığını; para transferi yapıldığını fark edip bankayı aradığında “bir şey yapamayız, mahkeme kararı getir” gibi bir uygulama kabul edilemez. “Şikayetlerde Ön bloke sistemi “açıl uygulamaya konmalı.
Diğer taraftan konuyu dağıtmamak için girmedim, Elektronik Para ve Ödeme Hizmetleri firmalarının Dijital Güvenliği tam anlamı ile sağlamadığını, gerçek dışı kimlik bilgiler ile açılan hesapları gerçekmiş gibi “Basit Usulde Kimlik” diye mahkemeyi sunduğu rezilliği daha önce kanıtlarıyla yazmıştım, buna rağmen bir tedbir halen alınmadı.
Bilmem hala farkında değil misiniz, olay Dijital Soyguna dönüşmüş durumda, olayın merkezindeki kurumlar ilgileri yokmuş gibi pozisyon alıp halkın soyulmasına seyirci kalıyor. Durum bu kadar vahim!
Erol TAŞDELEN – Ekonomist, Bankacılık Bilirkişisi www.bankavitrini.com
*********
EK OKUMALAR:
Dijital bankacılıkta siber tehditlerden kurtulmanın formülleri
BANKA HABERLERİ
TCMB FAİZİ %50’DE SABİT BIRAKTI
Yayınlanma:
11 saat önce|
19/09/2024Yazan:
BankaVitriniTCMB gösterge faizi %50’de sabit bıraktı. Açıklamasında “Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası araçları etkili şekilde kullanılacaktır” ifadesi dikkat çekti.
Bankadan yapılan açıklamada aşağıdaki ifadeler yer aldı:
Para Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 50’de sabit tutulmasına karar vermiştir.
Ağustos ayında aylık enflasyona dair göstergeler bir bütün olarak incelendiğinde, ana eğilimin belirgin bir değişim sergilemediği değerlendirilmiştir. Üçüncü çeyreğe ilişkin göstergeler yurt içi talebin yavaşlamaya devam ederek enflasyonist etkisinin azaldığını teyit etmektedir. Temel mal enflasyonu sınırlı bir artışla düşük seyretmeye devam ederken, hizmet enflasyonundaki iyileşmenin son çeyrekte gerçekleşmesi beklenmektedir. Kurul, enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarının dezenflasyon süreci açısından risk unsuru olmaya devam ettiğini kaydetmiştir.
Para politikasındaki kararlı duruş; yurt içi talepte dengelenme, Türk lirasında reel değerlenme ve enflasyon beklentilerinde düzelme vasıtası ile aylık enflasyonun ana eğilimini düşürecek ve dezenflasyon sürecini güçlendirecektir. Kurul, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermekle birlikte, enflasyon üzerindeki yukarı yönlü risklere karşı ihtiyatlı duruşunu yinelemiştir. Aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşu sürdürülecektir.
Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası araçları etkili şekilde kullanılacaktır.
Kredi ve mevduat piyasalarında öngörülenin dışında gelişmeler olması durumunda parasal aktarım mekanizması ilave makroihtiyati adımlarla desteklenecektir. Likidite koşulları muhtemel gelişmeler göz önünde bulundurularak yakından izlenmektedir. Sterilizasyon araçları etkili şekilde kullanılmaya devam edilecektir.
Kurul, politika kararlarını parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de dikkate alarak, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirleyecektir.
Enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergeler yakından takip edilecek ve Kurul, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanacaktır.
Kurul, kararlarını öngörülebilir, veri odaklı ve şeffaf bir çerçevede alacaktır.
ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA
FED gevşemeye ‘jumbo’ faiz indirimiyle başlarken iletişim ise zayıf kaldı..
Yayınlanma:
16 saat önce|
19/09/2024Yazan:
BankaVitriniABD Merkez Bankası (FED), dün akşam sonuçlanan iki günlük olağan faiz toplantısı ardından politika faiz oranını %5,25 – 5,50 bandından 50 baz puan indirimle %4,75 – 5,00 bandına çekti. FED, 2022’de 40 yılın en yüksek seviyesine çıkan enflasyondaki yükselişi kontrol altına almak amacıyla 18 aylık faiz artırım kampanyasını sonlandırdığı geçen Temmuz ayından bu yana politika faizini %5,25 – %5,50 aralığında tutuyordu. FED’in en son faiz indirimine Mart 2020’de (pandemi) soyunduğunu düşünürsek, karar tam olarak 4,5 yıl sonra gelmiş oldu. FED’in agesif bir adım atarak 50 baz puan faiz indirime tercihi, enflasyondan ziyade işgücü piyasasının sağlığına ilişkin artan endişelerin ardından geldiğini not edelim. Basın toplantısında, enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde %2 hedefine yaklaştığına dair güvenin arttığına işaret eden Başkan Powell, FED’in işgücü piyasasındaki riskleri dengeleyerek fiyat istikrarını korumayı amaçladığına da vurgu yaptı.
Hatırlatma yapmak gerekirse, FED’in TCMB’de farklı olarak fiyat istikrarının yanı sıra azami istihdamı tesis etmek görevi de bıulunuyor. FED’in pandemi döneminde işletmeleri ve hâliyle insanı yaşatmak için para musluklarını sonuna kadar açıp faiz oranlarını da hızlıca sıfırlaması ardından enflasyon 40 yılın zirvesi çıkarak adeta patlamış, FED’de fiyat istikrarı tekrar tesis etmek adına faiz oranlarını ciddi oranda yukarı çekmiş ve dahası da 14 aydır da yüksek seviyede tutmuştu. Lâkin, her ilacın şifa etkisi kadar yan etkisinin de olduğunu düşünürsek, yüksek faiz oranları FED’in favori enflasyon göstergesi olan kişisel tüketim harcamaları (PCE) enflasyonunu yıllık bazda %2,5 seviyesine kadar getirerek uzun vadeli enflasyon hedefi olan %2,0 seviyesine yaklaştığını teyit ederken, bu sefer de istihdam piyasaları ‘arıza’ çıkarmaya başladı. Şöyle ki, açık işgücü sayısı (JOLTS) neredeyse son 4 yılın en düşük seviyesine gerileyerek alarm zilini çaldı.
İstihdam ve enflasyon verileri birlikte ele alınırsa, FED’in dün akşam almış olduğu kararın arkasında enflasyonun güven vermesinden ziyade istihdama yönelik endişeleri payının çok da fazla olduğunu düşünüyoruz. 25 ile 50 baz puan arasında zigzag çizen piyasaların da sonunda istediğini aldığını not etmemiz gerekiyor. FED’in her ne kadar son zamanlarda doğru iletişimi yapmakta zorlandığını görsek de, nihayetinde doğru politika tercihini yaptığını düşünüyoruz. Karar ile birlikte yayınlanan projeksiyonlar da üyelerin enflasyon beklentileri aşağı yönde, işsizlik oranı ise yukarı yönde güncellediklerini gördük. Yılın geri kalan iki toplantısında FED’in faiz oranlarını toplam 50 baz puan daha düşürmeyi planladığını, 2025’te bir tam puan daha indirerek, 2026’da %2,75 – %3,00 aralığına çekmeyi planladığını görüyoruz.
Gelelim kararın piyasa yansımasına. Kararın piyasa beklentisi ile örtüşmesi sonrası ilk nazarda ABD Doları küresel bazda değer kaybetti. Bu minvalde, yakın dönemin zirvesini olan 1,12 seviyesini EURUSD paritesi bir kez daha test ederken, sterlin dolar karşısında 1,33 seviyesine gelerek son iki buçuk yılın en yüksek seviyesini test etti. Altının ons fiyatı 2,600 dolar seviyesine dayanarak tüm zamanların zirvesine yükselirken, rallide oldukça geride kalan ve son günlerde yeniden ön plana çıkardığımız gümüş 31 dolar seviyesinde bulunan kritik direncini bir kez daha zorladı. Rallide geride kalan bir diğer favori enstrümanımız olan direnişin parası bitcoin ise bir kez daha 62bin dolar seviyesine aşarak ön plana çıktı. Ara ara kâr satışlarına görülecek olsa da, uzun bir süredir bültenimizde yer verdiğimiz üzere dolar zayıflığının bundan sonrası için ana tema olmaya devam edeceğini düşünüyoruz.
Piyasaların karar ardından ilk nazarda yukarıda da görüleceği üzere psikolojisi dolar sat ne bulursan al yönünde oldu. Doların piyasa kuru olan DXY son 14 ayın en düşük seviyesine gerilerken, piyasaların kılavuz kargası 10 yıllık ABD tahvil faizleri de hafif de olsa geriledi. Lâkin, Başkan Powell’ın faiz indirim kararı ardından düzenlediği basın toplantısında verdiği mesajları ile kazanımların pek de korunamadığını gördük. Powell, FED’in acelesi olmadığının altını çizerken bundan sonraki adımların 50 baz puan indirim şeklinde olmayabileceğine vurgu yapması ve bu bağlamda veri odaklı çizgilerini koruyarak her toplantıda ayrı ayrı değerlendirme yapacaklarını belirtmesi, piyasaları bir nebze de olsun üzdü. Bu sabah itibariyle, vadeli faiz kontratları, yılın son iki toplantısına yönelik toplam 75 baz puan faiz indirimi öngördüklerini (7 Kasım 50 baz puan, 18 Aralık 25 baz puan) hazır yeri gelmişken not edelim.
Powell’ın basın toplantısı sırasında verdiği mesajlar sonrası bu kadar büyük bir beklentinin fiyatlandığı gecede kâr satışları da gecikmedi. Piyasanın hevesi bir nebze de olsa kursağında ‘şimdilik’ kalsa da, risk iştahının yeniden artacağını ve yukarıda değindiğimiz üzere dolar zayıflığının bundan sonrası için ana tema olacağını düşünüyoruz. Bu minvalde, 31 dolar üzerinde haftalık kapanış durumunda gümüş alacağız. Çok uzun süredir var olan altın uzun pozisyonlarımız korumaya devam edeceğiz. Her düşüşte yatırımcı kimliğimiz ile bitcoin biriktirmeye, 69bin dolar üzerinde haftalık kapanış durumunda ise pozisyon artırımına gideceğiz.
Türk mali piyasalarında ise TCMB’nin swap ve kamu dövizleri hâriç net döviz pozisyonu 16 ve 17 Eylül tarihinde 1,1 milyar; son on iş gününde ise 13,4 milyar dolar iyileşme kaydetti. Böylelikle, swap ve kamu dövizleri hariç net yabancı para pozisyonu +21,2 milyar dolar seviyesine yükselirken, kamu dövizlerini de dâhil manşet rakamın +29 milyar dolar seviyesine yükselerek son yılların en kuvvetli seviyesine geldi. Kurun son iki haftadır psikolojik 34 seviyesinin etrafında dar bir bantta hareket ederken TCMB’nin döviz alımlarının ivme kazanması ve karşılığında piyasalara verdiği TL miktarının artmasına paralel yaşanan likidite bolluğu ile TL referans faiz oranı (piyasada belirlenen faiz) TCMB’nin faiz koridorunun alt bandı olan %47 seviyesine kadar gevşedi. BIST100 endeksi dün günü yatay tamamlarken, bankacılık hisseleri günü %1 yükselişle tamamladı. CDS risk priminin ise 257 baz puana kadar gerilediğini not etmiş olalım.
FED kararı ardından ABD borsaları diğer enstrümanlarda olduğu üzere kazanımlarını koruyamayarak geceyi kâr satışlarına boyun eğer hafif de olsa ekside tamamladı. Bu sabah pasifiğin diğer ucunda ise güzel bir başlangıç olduğunu görüyoruz. FED’in faiz indirimi sonrası JPY değer kaybederken, ihracat odaklı şirketlere paralel gösterge endeks Tokyo borsası %2,5 yükselişle ön plana çıktı. Asya genelinde hâkim rengin yeşil olduğunun altını kalınca çizelim. ABD borsalarının dün akşam Powell sonrası kâr satışların yönelmesi ardından bu sabah ABD borsalarının vadeli işlemlerinde sert bir yükseliş görüyoruz. Nasdaq vadeli %1,4 yukarıda işlem görerek önde koşuyor. Bu iyimserliğin Avrupa borsalarına ve Borsa İstanbul’a da sirayet etmesini bekliyoruz.
FED sonrası gözler içeride TCMB, dışarıda ise İngiltere Merkez Bankası’nın olağan faiz toplantısını takip edecek. İngiltere tarafında özellikle enflasyon rakamlarının Ağustos ayında hizmet enflasyonunun yükseldiğini göstermesinin ardından faiz oranlarını %5’te sabit tutması beklenirken, Başkan Bailey’nin bir sonraki toplantıya yönelik faiz indirim sinyali vermesini bekliyoruz. TCMB’nin aylık olağan Para Politikası Kurulu toplantısının kararı ise KKTC saati ile 14:00 açıklanacak. Faiz oranlarının sabit tutulmasına kesin gözüyle bakılırken, karar metnine serpiştirilecek mesajlar ve son günlerde gerileyen piyasa faizlerine paralel sterilizasyon adımları dikkatle takip edilecektir.
FED
Emre Değirmencioğlu
FARK YARATANLAR
FARK YARATANLAR
KATEGORİ
- ALTIN – DÖVİZ – KRIPTO PARA (667)
- BANKA ANALİZLERİ (140)
- BANKA HABERLERİ (2.695)
- BASINDA BİZ (55)
- BORSA (333)
- CEO PERFORMANSLARI (25)
- EKONOMİ (2.639)
- GÜNCEL (2.114)
- GÜNDEM (2.874)
- RÖPORTAJLAR (43)
- SİGORTA (117)
- ŞİRKETLER (1.733)
- SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK (346)
- VİDEO Vitrini (19)
- YAZARLAR (719)
- Arif Öztan (7)
- Ayşe Muzaffer Sunguroğlu (5)
- Dr. Abbas Karakaya (56)
- Erden Armağan Er (45)
- Erol Taşdelen (392)
- Gizem Taşdelen (4)
- Gülbeyaz Gergün (39)
- Kemal Emirhan Mendi (1)
- Murat Şenol (25)
- Mustafa Akpınar (16)
- Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz (70)
- Serhat Can (6)
- Süleyman Çembertaş (8)
- Tungay Dere (17)
- Uğur Durak (33)
YAZARLAR
Erol TAŞDELEN yazdı: BANKA DOLANDIRICILIĞINDA GÜVENLİK AÇIĞI BÜYÜK, MAĞDURLAR ÇARESİZ
Fabrikada patlama: Oba Makarna’nın sahibi ve yöneticileri gözaltında
TCMB FAİZİ %50’DE SABİT BIRAKTI
Kamikaze dron AZAT göreve hazır
Markalar elektrikli araç çalışmalarına neden ara verdi
FED gevşemeye ‘jumbo’ faiz indirimiyle başlarken iletişim ise zayıf kaldı..
Maliye sahte fatura kesenleri kıskaca aldı: 3 milyar TL’lik tespit
FED 4 YIL SONRA FAİZ İNDİRDİ
Akbank Mobil’den KOBİ’lere yönelik yeni hizmet
Orta Vadeli Program’ın nicel göstergeleri
KONKORDATO NİÇİN ALINIR, NELER YAŞANIR, SUİSTİMAL VAR MI?
TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK ÖZEL BANKALAR HANGİLERİ
Barış SOYDAN: Konkordato dalgası, Buzdağının henüz ucunu gördük
Evinizde Güneş Enerjisi Sistemlerini Nasıl Kullanırsınız?
Konkordato ve zombi şirketler: Turpun büyüğü heybede
ENFLASYON DÜZELMESİ YAPILDIĞINDA FİRMALAR CİDDİ ZARAR YAPIYOR
BDDK, Bankaların Sürdürülebilirlik Faaliyetlerine İlişkin Bulguları Değerlendirdi
AYNA GÖNÜLLÜLERİNDEN ÖĞRENCİLERE DESTEK
KURUM KÜLTÜRÜNÜ YÖNETMEK
KÜRESELLEŞMENİN HEDEFLEME MALİYET YÖNTEMİYLE HEDEFE KOYDUĞU KOBİLERİMİZ
- ABD'de haftalık işsizlik başvuruları verileri açıklandı 19/09/2024
- Faiz indirimi ne zaman gelir? Ekonomistler CNN TÜRK'te yanıtladı 19/09/2024
- Doğal gazda tedarik yelpazesi genişliyor: BOTAŞ ile Total 10 yıllık LNG anlaşması imzaladı! 19/09/2024
- SON DAKİKA | Merkez Bankası rezerv miktarını açıkladı 19/09/2024
- Emlak Konut GYO 1.1 milyar TL’lik ihale gerçekleştirdi 19/09/2024
- Şimşek: Bu yıl sonu enflasyonu 42 - 41,5 ile bitirmeyi umuyoruz 19/09/2024
- Güney Afrika 4 yıl sonra faiz indirdi 19/09/2024
- ABD'de istihdamda güçlü sinyal 19/09/2024
- Ticari kredilerde yedi ayın en düşük büyümesi 19/09/2024
- Turkven, Türkiye'de üç sektöre ilgi duyuyor 19/09/2024
- Swap hariç net rezervde 9 milyar dolarlık artış 19/09/2024
ALTIN – DÖVİZ
BORSA
KRIPTO PARA PİYASASI
Popüler
-
GÜNDEM3 yıl önce
Sedat Peker’in bahsettiği otel: Günlüğü 106 bin TL
-
GÜNCEL1 yıl önce
Zara Ve Mango’ya Üretim Yapın Tekstil Devi Konkordato Talep Etti
-
BANKA HABERLERİ1 yıl önce
TCMB Başkanı için ismi geçen GAYE ERKAN First Republic Bank’tan ayrılma süreci
-
BANKA HABERLERİ3 yıl önce
HSBC terbiyesizliği : “Sabancı alana “AKBANK bedava”
-
BANKA HABERLERİ3 yıl önce
AKBANK çöktü : Dijital Bankacılık sorumlusu GMY CİVELEK ortada yok!
-
BANKA ANALİZLERİ2 yıl önce
YILIN İLK YARISINDA İŞBANK RAKİPSİZ LİDER AKBANK SONUNCU SIRADAN KURTULAMIYOR
-
GÜNDEM9 ay önce
Bankacılığı bırakıp eskortluk yapmaya başladı: Haftalık kazancı dudak uçuklattı
-
BANKA HABERLERİ4 yıl önce
AKBANK : Tekaüt Sandığı Vakfı (Sandık) SGK devri için hazırlıklar tamam
-
BANKA HABERLERİ2 yıl önce
AKBANK ÖZEL FİRMAYA 22.000 LİRA MAAŞ PROMOSYONU VERDİ
-
GÜNCEL2 yıl önce
Eskişehir’de zimmetine 9 milyon lira geçiren banka müdürü tutuklandı