Connect with us

ŞİRKETLER

Coinoxs Kurucusu Can Azizoğlu: Web3’e geçiş süreci büyük değişimlere kapı aralıyor!

Web3 teknolojileri kamuoyunun gündemini meşgul ederken, alandaki yenilikçi uygulamaların geleceği ne yönde etkileyeceği de oldukça merak ediliyor. Araştırmacılar Web2’den Web3’e geçişle birlikte dünyayı büyük değişimlerin beklediğini dile getiriyor. Peki bu değişim süreci insanlığı nereye taşıyor? Coinoxs Kurucusu Can Azizoğlu konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Yayınlanma:

|

İletişim teknolojileri alanında yaşanan gelişmeler internetin izlediği yol haritasını şekillendirmeye devam ediyor. Mevcut konjonktürde yürütülen vizyoner çalışmalar Web2’den Web3’e geçiş sürecini daha da hızlandırdığı görülüyor. Peki bu geçiş döneminin tamamlanmasıyla birlikte dünyamızı ne gibi değişiklikler bekliyor? Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Coinoxs Kurucusu Can Azizoğlu görüşlerini ekosistemle paylaştı.

“Önümüzdeki yıllarda, insanlığın izleyeceği gelişim yolculuğunda Web3 teknolojilerinin lokomotif işlevi görmesini bekliyoruz. Geçtiğimiz dönemde başlayan ve özellikle iletişim dünyasında büyük değişimlere kapı aralayan Web2 dominasyonunun yavaşlamasıyla Web3 teknolojilerine geçişin de önemli ölçüde hızlandığını görüyoruz. Bu süreç hem internetin farklı alanlarında hem de kullanıcıların etkileşim kurma biçimlerinde ciddi bir dönüşüm potansiyelini beraberinde getiriyor. Dolayısıyla inovasyonun Web3’ün yayılımıyla beraber kendini daha fazla hissettireceğini değerlendiriyoruz. Böylelikle kısa bir süre içerisinde büyük değişimler yaşanması için sağlıklı bir zemin oluşturabiliriz.

Tekil kullanıcıların güvenlik ve gizlilik politikalarına ilişkin endişeleri azalabilir

Web3’le birlikte merkeziyetçilik anlayışının ötesine geçilerek, alandaki teknik mimariden farklı bir yaklaşımla ve özellikle merkezi olmayan teknolojilerin kullanımıyla dünyanın dört bir yanındaki kullanıcıları daha güçlü hâle getirebiliriz. Bu sayede, şahsi verileri üzerinde daha fazla hakimiyet elde etme imkânı bulacak kullanıcıların, güvenlik ve gizlilik politikalarına ilişkin endişeleri de önemli ölçüde azalabilir. Bununla birlikte, daha kapsamlı bir kullanıcı deneyimi elde edecek kullanıcıların, kişiselleştirişmiş ve mevcut bağlama duyarlı uygulamalar aracılığıyla kullanıcı deneyimlerini iyileştirebiliriz.

Web3’le güvenilirlik ve şeffaflık daha ulaşılabilir

Web3 ekosistemindeki paydaşların sıklıkla altını çizdiği blockchain tabanlı teknolojiler hem veri özelindeki sorunlara hem de dijital platformlardaki işlemlere şeffaflık ve değişmezlik fırsatları getiriyor. Böylelikle, kullanıcı güveninin artmasına paralel olarak verinin ön planda olduğu birçok sektörde yeni iş fırsatlarının doğduğuna şahitlik edebiliriz.

Yeni pazarlar, yeni gelir alanları

Kişisel verilerin dışında dijital varlıklar üzerindeki kullanıcı kontrolünü de destekleyen Web3, kullanıcıların potansiyel olarak kendi verileri aracılığıyla gelir elde edebilecekleri ve merkeziyetsiz pazarlara katılabilecekleri yeni alanlar yaratabilir. Özellikle verilerin birden fazla platform ve uygulama arasında daha sistemli bir biçimde paylaşılabildiği bir atmosfer inşa edilmesiyle bu alanların daha da genişleyeceği göz önünde bulundurulabilir.

Kitlesel fonlamada yeni dönem

Web3’le birlikte şeffaflık ve güvenlik adımlarının yaşayacağı potansiyel dönüşüm, kitlesel fonlama noktasında yeni bir dönemin kapısını aralayabilir. Akıllı sözleşmelerin Web3 platformları sayesinde yaygınlaşması kitle fonlama sürecini daha kolay hâle getirebilir, süreçleri otomatize edebilir. Aracılara duyulan ihtiyacın azalmasıyla birlikte, kullanıcıların kendi talepleri doğrultusunda fonların belirli amaçlara yönelik olarak tahsis edilmesi sağlanabilir.

“Tüm dünyadaki kullanıcılar için daha verimli bir atmosfer yaratabiliriz”

Tüm bunların ışığında, bu gelişmelerin etkilerini ve potansiyelini halihazırda tam olarak göremediğimizi söylemek mümkün. Bu kapsamda, Web3’e geçiş serüveninin devam eden ve zaman isteyen bir süreç olduğunu vurgulamak gerekiyor. İlerleyen süreçte, ekosistemdeki paydaşların özverili çalışmalarıyla, Web3 vizyonunun daha iyi anlaşılacağını ve yansıtılacağını düşünüyoruz. Sektördeki paydaşlar olarak; yeni teknolojiler, uygulamalar ve standartlar geliştirilmeye devam ettikçe, tüm dünyadaki kullanıcılar için daha verimli bir atmosfer yaratabiliriz.

Biz, Coinoxs olarak sahip olduğumuz vizyonla bu geçiş sürecinin önemli bir aktörü olma yolunda kaynaklarımızı seferber etmeyi sürdürecek, yenilikçi adımlar atmaya devam edeceğiz.”

Global PR, Sosyal Medya ve Dijital Pazarlama Ajansı – Walther Kranz

Okumaya devam et

GÜNCEL

31 Yıllık AKSON GRUP Şirketleri Konkordato aldı

Yayınlanma:

|

Yazan:

İstanbul merkezli ve 31 yıllık geçmişe sahip olan AKSON GRUP, içerisinde yer alan 5 şirketiyle birlikte konkordato sürecine girdi. Başta İstanbul olmak üzere birçok şehirde nitelikli konut ve yatırım projelerine imza atan grup, inşaat sektöründe köklü geçmişiyle biliniyordu.

Gruba ait konkordato kararı, Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verildi. Mahkeme, daha önce 3 ay olarak verilen geçici mühlet süresini 07 Temmuz 2025 tarihi itibarıyla 2 ay süreyle uzattı. Yeni duruşma tarihi ise 03 Eylül 2025 saat 14:00 olarak ilan edildi.

Konkordato Alan Şirketler

AKSON GRUP bünyesinde konkordatoya başvuran şirketler şunlardır:

  1. ASOY İNŞAAT A.Ş.

  2. SULKAR İNŞAAT YATIRIM SANAYİ A.Ş.

  3. MUFA İNŞAAT VE SANAYİ A.Ş.

  4. ASOY GIDA A.Ş.

  5. ASAK ARAÇ KİRALAMA A.Ş.

Grup şirketlerinin tamamı İstanbul Ticaret Sicili’ne kayıtlı olup, faaliyet alanları inşaattan gıdaya, araç kiralamaya kadar geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır.

900 Kişilik İstihdam Tehlikede

AKSON GRUP’un konkordato ilanı, sadece sektör değil, aynı zamanda istihdam açısından da ciddi bir etki yaratma potansiyeli taşıyor. Grubun yaklaşık 900 çalışanı bulunuyor. Ayrıca grup bugüne kadar 31 farklı projeyi tamamlamış, sektörde güvenilir bir müteahhitlik geçmişiyle öne çıkmıştı.

Özellikle KİPTAŞ projelerinde yer alması, grubun kamu ihalelerinde de aktif olduğunu gösteriyor. Bu durum, konkordato kararının kamuyla çalışan diğer taşeron ve tedarikçi firmaları da dolaylı olarak etkileme riskini beraberinde getiriyor.

Mahkeme ve Komiser Heyeti Bilgileri

Konkordato Kararı Veren Mahkeme:
T.C. Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2025/315
Geçici Mühlet Süresi: 2 ay (07.07.2025 – 07.09.2025)
Duruşma Tarihi: 03 Eylül 2025 – Saat: 14:00

Konkordato Komiser Heyeti:

  • Hukukçu Harika ALPARSLAN

  • Finans Uzmanı Figen MENGİ

  • SMMM Deniz AKKAYA MAR

Komiser heyeti, şirketlerin mali durumu, ödeme planları ve alacaklılara sunulacak yapılandırma süreçlerini denetlemekle yükümlü.

Neden Konkordato?

AKSON GRUP’un konkordato ilan etmesinin arka planında yüksek finansman maliyetleri, ertelenen tahsilatlar, bitirilemeyen projeler ve girdilerdeki yüksek maliyet artışları yer alıyor olabilir. Sektördeki genel durgunluk ve finansmana erişimde yaşanan zorluklar, birçok büyük grubu benzer adımlar atmaya zorluyor.

Sonuç ve Beklentiler

Konkordato süreci, her ne kadar iflas değil, toparlanma şansı sunan bir yasal mekanizma olsa da, bu sürecin yönetimi büyük önem taşıyor. Mahkeme tarafından görevlendirilen uzman heyetin raporları, şirketlerin geleceği ve alacaklıların durumu üzerinde belirleyici olacak.

AKSON GRUP’un bu süreci şeffaf, planlı ve alacaklılarla uzlaşı içinde yönetmesi halinde, yeniden yapılandırılmış bir şekilde faaliyetlerine devam etmesi mümkün olabilir. Ancak bu süreç, şirketin güvenilirliğini ve sektördeki pozisyonunu ciddi şekilde test edecek.


📌 Resmi İlan ve Detaylar:
Resmi İlan için tıklayınız

Okumaya devam et

GÜNCEL

Squid Game Dizisinden Şirket Hayatına 13 Kritik Ders

Yayınlanma:

|

Yazan:

Netflix’in global fenomene dönüşen dizisi Squid Game, sadece bir hayatta kalma yarışması değil, aynı zamanda modern iş hayatı, finansal sistemler ve insan doğası üzerine güçlü metaforlar barındırıyor. Dizi, bir oyun üzerinden sistemin acımasız yüzünü gösterirken, çalışanlar ve yöneticiler için de önemli dersler içeriyor.

ÇALIŞANLAR İÇİN 7 HAYATİ DERS

1. Sistem Sorgulanmalı

Karakterlerin büyük kısmı, sistemin onları sürüklediği borç ve çaresizlik girdabında kayboluyor. Şirket çalışanları da kurumsal düzenin içinde ezilmeden önce, bu sistemin kendilerine nasıl hizmet ettiğini sorgulamalı.

2. Finansal Okuryazarlık Şart

Dizide birçok karakterin borç batağına düşmesi, temel finansal okuryazarlık eksikliğini gözler önüne seriyor. Gelir-gider yönetimi, borç kontrolü ve tasarruf alışkanlığı, iş hayatında ayakta kalmanın anahtarı.

3. Takım Ruhu ve Bireysellik Dengesi

Oyunların bazılarında ekip çalışması, bazılarında bireysel yetenek öne çıkıyor. Çalışanlar da iş hayatında bu iki beceri arasında denge kurmalı.

4. İtibar, Pozisyondan Değerlidir

Kazanmak uğruna etik dışı davranışlarda bulunan karakterler, insanlıklarını kaybediyor. Kurumsal hayatta da pozisyon değil, etik duruş uzun vadede kazandırır.

5. Başarı Tanımı Gözden Geçirilmeli

Para ve mevki, başarıyı tek başına tanımlayamaz. Anlamlı bir iş, aidiyet hissi ve kişisel gelişim de başarının parçasıdır.

6. Belirsizlik Altında Karar Alma Becerisi Geliştirilmeli

Dizide karakterler bilinmezlikle dolu kararlar alırken zorluk yaşıyor. Çalışanlar da stres altında sağlıklı karar verme yetilerini geliştirmeli.

7. Her Zaman Bir Seçeneğiniz Vardır

Oyunculara oyundan çıkma hakkı verilmesi gibi, iş hayatında da sizi yıpratan ortamlardan çıkmak bir tercihtir. Alternatifler her zaman mevcuttur.

YÖNETİCİLER İÇİN 6 STRATEJİK DERS

1. Korku ile Değil, Saygı ile Yönetin

Dizide organizatörler korku ile düzen kuruyor ama bu sistem sürdürülemiyor. Kurumlarda da çalışanı korkutarak değil, güven vererek liderlik yapılmalı.

2. Adaletli Rekabet Kültürü Oluşturun

Adaletsiz rekabet, çalışanlar arasında yıkıcı bir etki yaratır. Terfi ve ödüllendirme sistemleri şeffaf ve liyakate dayalı olmalıdır.

3. Kriz Anlarında Gerçek Liderlik Ortaya Çıkar

Dizide kriz anlarında kim gerçek lider kim değil açıkça görülüyor. Yöneticiler de zor zamanlarda çalışanlarının yanında olmalı, yol göstermelidir.

4. Çalışanlar Rakip Değil, Ortağınızdır

Karakterler birbirine karşı oynatıldığında güven duygusu kaybolur. İş hayatında da çalışanlar arasında rekabet yerine iş birliği teşvik edilmelidir.

5. Empatiyi Elden Bırakmayın

Merhametli ve anlayışlı karakterlerin dizi boyunca öne çıkması, empati yetisinin liderlikteki önemini gösteriyor. Yöneticiler sadece yön veren değil, dinleyen ve anlayan olmalıdır.

6. Sahaya İnmeden Lider Olunmaz

Organizatörlerin uzaktan izleyici olması, onları lider değil kontrolör yapar. Günümüz yöneticileri ise sahada olmalı, çalışanlarıyla aynı havayı solumalıdır.

Oyun Değil, Gerçek Hayat

“Squid Game”, modern kapitalist sistemin aşırılıklarını distopik bir evrende kurgularken, hem çalışanlara hem de yöneticilere güçlü mesajlar veriyor.
Bu diziyi sadece bir kurgu değil, kurumsal hayatın aynası olarak okumak; iş dünyasının insan merkezli, adaletli ve sürdürülebilir bir yapıya evrilmesi açısından kıymetli bir fırsattır.

www.bankavitrini.com

Okumaya devam et

EKONOMİ

Yerli Turist Nerede? Tatil Cennetleri Neden Boş Kaldı?

Yayınlanma:

|

2025 yılına güçlü bir başlangıç yapan Türk turizm sektörü, yaz aylarına yaklaşıldığında farklı bir tabloyla karşılaştı. Özellikle Haziran ayında, sahil bölgelerinin beklenenden daha düşük doluluk oranlarına sahip olması, sektör temsilcileri arasında ciddi bir sorgulama sürecini başlattı: Yerli turist nereye kayboldu?

Yerli Turist Tatil Davranışları Değişti

Pandemi sonrası toparlanma sürecini hızla tamamlayan Türkiye turizmi, yabancı turist açısından 2025’te rekor kırmaya hazırlanırken, yerli turistte belirgin bir geri çekilme gözlemlendi.

İşte bu tercihi etkileyen başlıca nedenler:

1. Yüksek Fiyatlar, Düşen Talep

Antalya, Bodrum, Çeşme gibi gözde bölgelerde şezlong kiraları 2.000–3.000 TL, tam günlük beach kullanımları 10.000 TL’ye kadar çıktı. Bu durum, asgari ücretle geçinen ya da orta gelir grubundaki vatandaş için “tatil” kavramını lüks haline getirdi.

2. Yunan Adalarına Yöneliş

Yerli turistin dikkat çeken yeni tercihi Yunan adaları oldu. Feribotla ulaşımın kolaylaşması, Schengen vizesi sürecinin hızlandırılması ve fiyatların Türkiye’ye kıyasla daha uygun olması; Kos, Midilli, Rodos gibi adaları cazip kıldı.

3. Sosyal Medya ve “Pahalı Türkiye” Algısı

Sosyal medyada yayılan “1 lahmacun 600 TL” türü paylaşımlar, tatilcilikte moral bozucu bir etki yarattı. Bu içerikler, yerli turistin Türkiye içinde tatile yönelmesini psikolojik olarak da engelledi.

4. Sınavlar ve Takvim Uyumsuzluğu

Haziran ayında üniversite sınavlarının yapılmış olması ve okulların henüz kapanmamış olması nedeniyle ailelerin büyük bölümü tatil planlarını Temmuz ayına erteledi. Bu da özellikle Haziran doluluk oranlarını düşürdü.

Rakamlarla Durumun Özeti

  • Ege ve Akdeniz kıyılarında Haziran doluluk oranı %50’nin altına geriledi.

  • Aynı dönemde Yunan adalarına yapılan seyahatlerde %40’tan fazla artış yaşandı.

  • Yerli turistin çoğu, daha uygun fiyatlı kamp, karavan ve günübirlik doğa aktivitelerini tercih etti.

Nereye Gitti Bu Tatilciler?

Yerli turistler Haziran ayında aşağıdaki destinasyonları tercih etti:

  • Kos, Midilli, Rodos

  • Kaz Dağları, Amasra, Gökçeada

  • Kamp ve karavan alanları (Bolu, Sapanca, Eğirdir gibi yerler)

  • Günübirlik doğa gezileri, yayla turizmi

Sektör Ne Yapmalı?

  • Fiyat politikaları gözden geçirilmeli. Yüksek sezon olsa da yerli turistin bütçesine hitap eden seçenekler artırılmalı.

  • Erken rezervasyon sistemleri yaygınlaştırılmalı.

  • Kültür ve doğa turizmine yatırım yapılmalı. Sahil dışındaki güzergâhlar tanıtılmalı.

  • Yerli turiste özel paketler (ulaşım+dahil her şey) oluşturulmalı.

  • Yeme-içme sektöründe şeffaflık ve denetim artırılmalı.

Türkiye 2025’te turizmde dünyada ilk 4’e oynarken, iç pazarda yerli turistin kaybı göz ardı edilmemeli. Yüksek fiyatlar, algı yönetimi eksikliği, planlama sorunları ve rekabet avantajı sunan komşu destinasyonlar, Haziran ayını “boş sahiller ayı” haline getirdi. Bu tablo, 2025 yaz sezonunun tamamı için bir uyarı niteliği taşıyor.

Erol TAŞDELEN – Ekonomist   www.bankavitrini.com

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.