GÜNCEL
İş Yerinde Herkesin Yaptığı 4 Hata

Yayınlanma:
1 yıl önce|
Yazan:
BankaVitrini
İş yerinde hata yapmak utanç verici ve rahatsız edici olabilir, özellikle de işe yeni başladığınızda veya ekipteki yeni kişi olduğunuzda. Ancak gerçek şu ki, herkes hata yapar ve bunlar sürekli gelişim için gereklidir. Bir hata yaptığımızda, bunu saklamak veya göz ardı etmek yerine, öğrenmek ve becerilerimizi geliştirmek için bir fırsat olarak kullanabiliriz.
Elbette tüm hatalar aynı değildir. İş yerinde yapabileceğiniz birkaç farklı hata türü vardır. Bu hatalardan ders çıkarma yaklaşımınız, gelişim çizginizi belirleyecektir.
İşte iş yerinde karşılaşabileceğiniz dört hata türü ve her birinden nasıl ders çıkaracağınız.
1) Sonradan fark edilen hatalar
Bazen bir şeyi amaçladığımız gibi yapsak da daha sonra bir noktada hata yaptığımızı fark ederiz. Örneğin, önemli bir müşterinize bir soru sorduktan sonra patronunuzun cevabı zaten bildiğini ve bu soruyu ona sormanızı tercih edeceğini öğrenebilirsiniz.
Sonradan fark edilen hatalardan ders çıkarmak
Sonradan fark edilen hatalar, genellikle siz elinizden gelenin en iyisini yaparak çalışırken meydana gelir. İnsanlar bir hata yaptıklarını fark ettiklerinde genellikle ilk tepkileri utanmak, hatayı görmezden gelmek veya sorumluluğu reddetmeye çalışmak olur.
Duygularınızın sizi yönlendirmesine izin vermek yerine, durun, nefes alın ve durumu nasıl ele almak istediğinizi gerçekten düşünün. Neler öğrenebileceğinizi ve neleri değiştirebileceğinizi düşünmek ve belirlemek için biraz zaman ayırın. Böylelikle gelişme olasılığınızı artıracak, aynı hatayı tekrar yapma olasılığınızı ise azaltacaksınız.
Kendinize şu soruları sorabilir veya başkalarıyla tartışabilirsiniz:
- Bu hataya ne yol açtı?
- Çıkarabileceğim dersler neler?
- Bu hatayı tekrarlamamak için ileride neleri değiştirebilirim?
- Bir sıkıntıya veya zarara neden olduysam, bunu onarmamın veya hafifletmemin bir yolu var mı?
Hatanız üzerine düşünmek, gelecekte neleri değiştirmeniz ve farklı yapmanız gerektiğini belirlemenize yardımcı olur. Ayrıca yeni teknikler araştırabilir, zorlandığınız alanda uzmanlığı olan yetenekli kişileri gözlemleyebilir, planlı pratikler yapabilir, koçlardan veya mentorlardan rehberlik isteyebilirsiniz.
Uzman tavsiyesi: Farkında olmayabileceğiniz hataları ortaya çıkarmak için geribildirim isteyin.
Hataları önceden öngörebilmeniz mümkün olmasa da yöneticinizden ve ekip arkadaşlarınızdan düzenli olarak geribildirim isteyerek farkında olmayabileceğiniz hatalarınızı öğrenebilirsiniz. Bu kişilerin sunacağı rehberlik ve bakış açısı, güçlü yönleriniz ve zorlandığınız alanlar hakkında yeni içgörüler edinmenize yardımcı olacak ve daha hızlı öğrenmenizi sağlayacaktır. Geribildirim istemek aynı zamanda size ve diğer kişilere sürekli öğrenmek ve gelişmek istediğinizi hatırlatacaktır.
Ekibinize şu gibi sorular sorabilirsiniz:
- Çalışma yaklaşımımda neleri geliştirebilirim?
- Toplantıda nasıl daha iyi katılım gösterebileceğimi öğrenmem için beni gözlemler misiniz?
- Ekiple iletişimimde neleri iyileştirebilirim?
2) Dikkatsizlik hataları
Bazen iyi bildiğimiz ve önceden hata yapıp ders çıkardığımız bir görevde dahi dikkatsiz davranıp aynı hataya düşebiliriz. Örneğin, finans ekibinden son müşteri teklifinizdeki fiyatlandırmayı onaylamasını istemeyi yine unuttunuz diyelim. Şimdi teklifi iptal etmeniz ve müşteriyi kaybetme riskini almanız gerekecek.
Dikkatsizlik hatalarından ders çıkarmak
Dikkatsizlik hataları tükenmişlik, aynı anda birden fazla görevle uğraşmak veya acele etmek gibi çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilir. Yaptığınız hataları hızlı bir şekilde düzeltmek önemli olsa da hatanın tekrarlanmasını önlemek için gerekli ayarlamaları yapabilmeniz için kök nedenini, yani hataya yol açan sistemi veya alışkanlığı belirlemek de hayati önem taşır.
Hatanızın temel nedenini belirlemek için kendinize şu gibi sorular sorun:
- Sürece bir adım eklemeli veya süreçteki bir adımı değiştirmeli miyim?
- Hatamdan öğrendiklerim ışığında şablon belgeyi geliştirebilir miyim?
- İstediğim davranış biçimi alışkanlık haline gelene kadar her sabah veya belirli toplantılardan önce düzenli bir hatırlatma ayarlamalı mıyım?
Örneğin, teklifinizde yaptığınız hata üzerine düşündüğünüzde, bilgisayar ekranınızda birkaç pencerenin açık olduğunu ve aynı anda birden fazla görevi tamamlamaya çalıştığınızı fark edebilirsiniz. Sonuç olarak, dikkatiniz dağıldı ve çalışmanızı onaylamaları için finans ekibine e-posta göndermeyi unuttunuz. Bundan sonrası için sadece tek bir görevle uğraşmak ve daha iyi konsantre olmak için bir hatırlatıcı ayarlayabilirsiniz. Daha da iyisi, teklif sunmadan önce geçmeniz gereken onay sürecini özetleyen bir kontrol listesi hazırlayabilirsiniz.
Neyi değiştirmeniz gerektiğini belirlemek amacıyla bir hata üzerine düşünmek, hatanızı sürekli kafanızda döndürüp durmaktan farklıdır ki bu genellikle faydasızdır. Neyi farklı yapacağınızı belirledikten sonra buna göre plan yapıp yolunuza devam edebilirsiniz.
Uzman tavsiyesi: Dikkatsizlik hatalarınızı paylaşın.
Hatalı bir sistem veya süreç nedeniyle dikkatsizlik hatası yaptıysanız, ekibinizdeki diğer kişilerin de aynı hataya düşme ihtimali vardır. Dolayısıyla, hata yaptığınız için biraz utanıyor olsanız dahi edindiğiniz değerli içgörüleri paylaşmanız önemlidir.
Elbette kendiniz de bir çözüm üretebilirsiniz. Ancak, ekip arkadaşlarınızla birlikte daha etkili olabilirsiniz. Örneğin, LinkedIn’deki üst düzey liderlerin haftalık toplantılarında bir önceki hafta öğrenilen derslerin paylaşıldığı bir bölüm vardır.
3) Acemilik hataları
Acemilik hataları, kendimizi mevcut yeteneklerimizin ötesine taşırken yaptığımız hatalardır. Gelişmek için bildiklerimizin sınırlarını aşmamız gerekir ve bu da hatalar yapmamıza neden olabilir. Yeni zorlukların üstesinden gelirken veya yeni yaklaşımlar denerken, bazı şeyleri yanlış yapmamız kaçınılmazdır. Başka türlüsü mümkün değildir.
Örneğin, bir proje güncellemesi sunacağınız bir müşteri toplantısına hazırlandığınızı varsayalım. Geçmişte müşterilerinizden slaytlarınızın çok metin ağırlıklı ve takip etmesi zor olduğuna dair geribildirimler aldınız. Bu nedenle alternatif yaklaşımlar denemek istiyorsunuz. Bazı slaytlarda sadece büyük bir görsel kullanmaya karar veriyorsunuz, bazılarında ise daha büyük bir yazı tipi ve daha az sözcük kullanmayı deniyorsunuz. Başka bir bölüm için projektörü kapatmayı ve görseller olmadan bir hikâye anlatmayı deniyorsunuz. Toplantıdan sonra, denediğiniz bazı yöntemlerin etkili olmasına rağmen sunumun diğer bölümlerinin başarısız olduğuna dair geribildirim alabilirsiniz.
Acemilik hatalarından ders çıkarmak
Acemice hatalar yaptığınızda kendinizi rahatsız hissedebilirsiniz. Ancak bunları hiç yapmamanız genellikle daha kötüdür. Konfor alanınızın dışına hiç çıkmazsanız ilerlememe veya geride kalma riskiyle karşı karşıya kalabilirsiniz.
Diğer hatalarda olduğu gibi, bir acemilik hatası yapmış olmanız gelişmeniz için yeterli değildir. Hatanın üzerine düşünmeniz, neleri değiştirmeniz gerektiğini belirlemeniz ve buna göre ayarlamalar yaparak tekrar denemeniz gerekir.
Acemilik hatalarından ders çıkarmak için kendinize şu gibi sorular sorabilirsiniz:
- Hangi becerimi geliştirmeye çalışıyorum?
- Nasıl bir strateji deneyebilirim? Bunun beni geliştirip geliştirmeyeceğini nasıl test edebilirim?
- Fikir ve geribildirim kaynağı ne ya da kim olabilir?
- Sürecim ne kadar iyi işliyor? Denemek istediğim farklı bir öğrenme süreci var mı?
Yeni bir alanda uzmanlık kazanırken, yakın gelişim alanınızda kalmayı hedefleyin. Bu, halihazırda ustalaştığınızdan biraz daha ileri bir zorluk seviyesidir, ancak iyileştirme girişimlerinizin etkisiz kalacağı veya önemli zarara neden olabileceği kadar ileri değildir. Sürekli deneyip başarısız oluyorsanız, zorluk seviyesini azaltabilir veya görevi daha küçük parçalara ayırabilirsiniz.
Uzman tavsiyesi: Düşük riskli ortamlarda acemilik hataları yapın.
Acemilik hataları değerli öğrenme fırsatları sunsa da kendinizi yüksek riskli durumlara sokmaktan kaçının. Potansiyel zararın minimum olduğu durumlarda deneme yapmak en iyisidir.
Beyoncé, Sara Blakely, Tom Brady, Steph Curry ve Lady Gaga gibi elit sanatçılar, halihazırda ustalaşmış oldukları becerilerin ötesine geçmek çalışırlar. Ancak bu kişilerin halka açık bir performans veya yarışma sırasında önlenebilir hatalar yaptıklarını görme olasılığınız çok azdır. Konuşmacılar, performans sanatçıları ve sporcular perdenin arkasındayken yeni yaklaşımlar deneyebilirler, ancak milyonlarca insanın önünde olduklarında en iyi sonucu veren şeyi yaparlar.
Gelişme sürecinizi de aynı şekilde düşünün. Yukarıdaki sunum örneğini ele alalım. Yeni slaytlarınızı gerçek sunum sırasında test etmek yerine, geribildirimlerini almak için slaytları önceden bir iş arkadaşınıza gösterin. Yeni yaklaşımlarınızdan hangilerinin işe yarayıp hangilerinin yaramadığı konusunda görüşlerini alabilirsiniz. Böylece önemli bir müşterinin önünde hata yapmaktan kaçınabilirsiniz.
4) Ağır sonuçları olan hatalar
Bir şirketin kritik bir projeyi kaybetmesine neden olan bir teslim tarihini kaçırmak veya dergi kapağınızda göze batan bir yazım hatası yapmak oldukça görünür olan ve ağır sonuçları olan hatalardır. Dolayısıyla bu tür hatalardan kaçınmamız gerekir.
Ağır sonuçları olan hatalardan ders çıkarmak
Bazen, yeni bir şey deneyip gelişmeye çalışırken ağır sonuçları olan hatalar yapılabilir. Ancak çoğu zaman, sadece karmaşık ve hızla değişen bir dünyada yaşayan insanlar olduğumuz için meydana gelirler.
Peki, ağır sonuçları olan bir hata yaptığınızda ne yapmalısınız? Herkesin hata yapabileceği anlayışına sahip sağlıklı bir kültürde çalışıyorsanız, hatanızı ekibinize veya patronunuza söylemelisiniz, özellikle de bunu keşfeden ilk kişi sizseniz. Sorumluluğu üstlenmek özgüven işaretidir ve ayrıca öğrenme ve ilerleme isteğini gösterir.
Patronunuz veya ekip arkadaşlarınız sonraki adımları düşünmenize yardımcı olabilir veya gerekirse sürece dahil olabilir. Tanım gereği, hatanızın sonuçları önemlidir. Bu nedenle çıkarılan dersleri ve ileride nelerin değiştirileceğini belirlemek adına yardım istemeniz önemlidir. Birlikte şunları keşfedebilirsiniz:
- Ne yanlış gitti? Bu hataya ne yol açtı?
- Verilen zarar nedir? Zararı nasıl onarabilir veya azaltabiliriz?
- Gelecekte aynı hatalardan kaçınmak için sistemlerimizi ve süreçlerimizi nasıl değiştirebiliriz?
- Çıkardığımız dersleri şirketteki diğer kişilerin de faydalanması için paylaşmalı mıyız?
Hatanızı söylemekten çekinerek gizlemeyi tercih etmeniz sonradan çok daha kötü sonuçlara yol açabilir. En iyi ihtimalle, bu bilgiyi saklamak stres yaratacak ve zehirli bir kültürü devam ettirecektir. Şeffaflığı teşvik etme çabalarınız başarısız olursa, çalışanlarını başarısızlıktan ders çıkarmaya teşvik eden başka bir kuruluşta iş aramayı düşünün.
Uzman tavsiyesi: Bütün hataları ağır sonuçları olan hatalarla denk tutmayın.
Ne zaman gelişmeye odaklanacağınızı ve ne zaman temkinli davranıp uygulamaya odaklanacağınızı belirlemeniz önemlidir. Böylelikle ağır sonuçları olan hatalardan kaçınabilir, acemilik hatalarından ders çıkararak gelişebilirsiniz.
Ancak burada önemli olan, her türden hatanın ağır sonuçları olduğunu düşünmekten kaçınmaktır. Yeni ve zorlu görevler üstlenebileceğimiz zamanları ve alanları belirlemek yerine iş arkadaşlarımızın mümkün olduğunca tüm hatalardan kaçınmamızı istediklerine inanırsak fazla muhafazakâr davranabiliriz.
İş arkadaşlarınızla ne zaman güvenli davranacağınızı ve ne zaman yeni meydan okumalar üzerine çalışacağınızı açıkça tartışabilirsiniz. Bunu yapmanız kafanızın daha net olmasını, iş arkadaşlarınızla daha uyumlu çalışmanızı ve ilerlemenizi sağlarken kaygınızı da azaltır. Patronunuza bir sonraki ekip toplantınızda aşağıdaki soruları tartışmaya açık olup olmadıklarını sorabilirsiniz:
- Ne zaman risklerden kaçınmak, ne zaman iyi bildiğimiz yöntemleri takip etmek istiyoruz?
- Ne zaman gelişmeye çalışmak ve risk almak istiyoruz?
- Bunları yapmak için birbirimize nasıl yardım edebiliriz?
. . .
Hata yapmak yalnız hissetmenize neden olabilir. Geri çekilme ve içinize kapanma dürtüsü hissedebilirsiniz. Ancak hatalar çoğu zaman sosyal bir sistem içinde meydana gelir. Düşünmek ve öğrenmek de kolektif bir süreç olmalıdır. Birden fazla beyin tek bir beyinden daha iyi öğrenir ve performans gösterir. Farklı insanlar olayları farklı algılayabilir ve daha çeşitli bilgi, beceri ve düşünme biçimleriyle katkıda bulunabilir. İşte bu nedenle, hatalarınıza farklı bir bakış açısı getirebilecek kişilerle işbirliği yapmak çok önemlidir.
Öğrenmek ve gelişmek adına hatalardan ders çıkarma niyetinizi iş arkadaşlarınızla paylaşın. Sadece çalışmak için değil, aynı zamanda birbirinizin gelişimini desteklemek için işbirliği yapmayı teklif edin. Bu işbirliğinin ve hatalara yaklaşımınızın nasıl olacağı konusunda ortak bir anlayışa ulaşmaya çalışın.
HBR
İlginizi Çekebilir
EKONOMİ
Geleceğin Uzun Tarihi: Hayaller, Teknoloji ve Gerçeklik Arasında Bir Yolculuk

Yayınlanma:
9 saat önce|
29/06/2025Yazan:
Erol Taşdelen
İnsanlık tarihi, geçmişin izlerini taşırken geleceğe dair umutlar, korkular ve öngörülerle şekillenmiştir. Teknoloji ilerledikçe bu gelecek tahayyülleri daha somut, daha ulaşılabilir ve bir o kadar da kontrol edilebilir hale geldi. Nicole Kobie’nin kaleme aldığı “The Long History of the Future” (Geleceğin Uzun Tarihi), tam da bu noktada devreye giriyor: Geleceğin ne olduğuna, kim tarafından kurgulandığına ve nasıl yönlendirildiğine ışık tutuyor.
Gelecek Fikri Yeni Değil, Ama Daha Güçlü
Kobie, geleceğe dair düşünmenin yeni bir refleks olmadığını vurguluyor. Antik çağlardan bugüne kehanetler, ütopyalar, distopyalar ve bilimkurgu eserleri aracılığıyla insanlar kendi zamanlarını aşan kurgular üretmişlerdir. Ancak asıl dikkat çekici olan, bu kurguların bireylerin değil; hükümetlerin, şirketlerin ve teknoloji elitlerinin elinde birer araç haline gelmesidir.
Silikon Vadisi’nin “Geleceği” Satın Alması
Günümüzde geleceği tanımlayan en güçlü aktörler teknoloji şirketleri. Silikon Vadisi merkezli bu yapılar, yalnızca yeni teknolojiler üretmekle kalmıyor; bu teknolojilerin hayal ettirdiği geleceği de pazarlıyor. Nicole Kobie’ye göre bu “gelecek satışı”, kapitalist sistemin en sofistike manipülasyonlarından biri. Çünkü artık insanlar, daha iyi bir geleceği hayal etmek yerine, sunulan vizyonlara razı olmayı tercih ediyor.
Bilimkurgu ve Politik Gerçeklik
Kobie, bilimkurgu edebiyatının ve filmlerinin yalnızca eğlence değil, politik bir arka plana sahip olduğunu savunuyor. 1984, Brave New World, Black Mirror gibi eserler birer uyarı değil, zamanla “olası senaryolara” dönüşüyor. Bu da gelecek tahayyüllerinin aslında günümüz karar vericileri tarafından birer araç olarak nasıl kullanıldığını ortaya koyuyor.
Teknoloji Tarafsız Değildir
Yazar, teknolojinin asla tarafsız olmadığını açıkça ifade ediyor. Hangi teknolojinin geliştirileceği, kimler için geliştirileceği ve hangi ihtiyaçlara cevap vereceği tamamen ideolojik kararlarla belirleniyor. Yapay zeka, gözetim sistemleri, uzay yolculukları veya dijital ekonomi: Hepsi birer gelecek inşasıdır. Ancak bu gelecek, herkes için eşit derecede ulaşılabilir değil.
Hayal Edilen Gelecek mi, Dayatılan Gelecek mi?
Kitabın temel sorusu şu: Gelecek gerçekten insanlığın ortak aklıyla mı belirleniyor, yoksa güçlülerin çıkarına göre mi kurgulanıyor?
Nicole Kobie’nin cevabı net: Bugün bize “ilerleme” adı altında sunulan çoğu şey, belirli çevrelerin çıkarlarına hizmet eden bir gelecek tasarımıdır. Bu tasarım, medya yoluyla yaygınlaştırılır, teknolojiyle pazarlanır ve politikalarla meşrulaştırılır.
Geleceği Kimin İçin Tasarlıyoruz?
“Geleceğin Uzun Tarihi”, sadece teknolojiye veya inovasyona değil, bu olguların arkasındaki güç ilişkilerine dikkat çeken önemli bir eser. Nicole Kobie, okura şu çağrıyı yapıyor:
“Geleceği başkalarının kurgulamasına izin vermeyin.”
Çünkü bir toplumun geleceği, ancak kolektif akıl ve etik bir vizyonla kurgulandığında adil ve sürdürülebilir olabilir. Aksi halde geleceğimiz, geçmişin hatalarına benzeyen ama daha sofistike bir kabusa dönüşebilir.
Ali Coşkun
Türkiye Bankacılık Sektöründe KMO Gerçeği: 2018-2025 Arası Dönüşüm
Yayınlanma:
11 saat önce|
29/06/2025Yazan:
Ali Coşkun
KMO Nedir?
Kredi-Mevduat Oranı (KMO), bankaların topladıkları mevduatın ne kadarını kredi olarak kullandırdığını gösteren temel bir göstergedir:
KMO = Toplam Krediler / Toplam Mevduatlar
Finansal istikrar açısından bu oran, hem bankaların risk düzeyini hem de kredi politikalarının sürdürülebilirliğini izlemek için kritik önemdedir.
2018-2020: Aşırı Kredi Genişlemesi
Bu dönemde KMO oranı %115-120 seviyelerindeydi. Yani bankalar her 100 TL mevduata karşılık 115-120 TL kredi veriyordu. Bu durum:
-
Sistemin kendi kaynağının ötesinde kredi genişlemesi yaşadığını,
-
Kredi finansmanının bir bölümünün dış kaynaklar veya özkaynaklarla karşılandığını gösteriyordu.
Ancak yüksek KMO:
-
Likidite riskini artırıyor,
-
Dış şoklara karşı kırılganlığı büyütüyordu.
2021 Sonrası: Politikada Sıkılaşma ve Yeni Dönem
2021’den itibaren TCMB’nin uygulamaya koyduğu politikalar sektörü dönüştürmeye başladı:
-
Aktif rasyosu düzenlemesi
-
Makroihtiyati tedbirler
-
Kur korumalı mevduat uygulaması
-
TL’yi destekleyici adımlar
Bu düzenlemeler sonucunda:
-
Bankaların kredi verme iştahı azaldı,
-
Mevduat toplama motivasyonu arttı.
2023-2025: KMO Geriliyor
Bu politikalar sonucunda:
-
2023 itibarıyla KMO %90’ın altına geriledi.
-
2024 ve 2025’in ilk yarısında oran %80-90 aralığında seyrediyor.
Artık bankalar her 100 TL mevduata karşılık yalnızca 80-90 TL kredi kullandırıyor.
Bu durum, sistemin:
-
Daha temkinli ve kontrollü çalıştığını,
-
Likidite açısından daha güçlü konuma geldiğini göstermektedir.
Ancak Sorunlar da Var: Krediye Erişim Zorlaştı
Düşen KMO’nun bazı olumsuz yansımaları da oldu:
-
KOBİ’ler başta olmak üzere reel sektör krediye ulaşmakta zorlandı.
-
Bu durum, konkordato ve iflaslarda artışa neden oldu.
Ne Yapılmalı?
Bu süreçte atılması gereken adımlar:
-
Uzun vadeli, TL bazlı, istikrarlı mevduat yapısı oluşturulmalı.
-
Bankaların kaynak yapısı çeşitlendirilerek dışa bağımlılık azaltılmalı.
-
Tasarruflar artırılmalı, sermaye piyasaları derinleştirilmeli.
-
Krediye erişimi kolaylaştıracak, yenilikçi finansman araçları geliştirilmeli.
Devletin Rolü: KMO ve Dolaylı Borçlanma
KMO’nun düşürülmesiyle birlikte:
-
Bankalar daha az kredi verirken,
-
Krediye verilmeyen kaynaklar devlet tahvillerine yönlendirildi.
Bu sayede:
-
Hazine, risksiz ve ucuz borçlanma imkânı buldu.
-
Ancak bankalar faiz riski taşıyan menkul kıymetleri bilançolarında tutmak zorunda kaldı.
KMO’daki düşüş, finansal istikrar için olumlu olsa da, reel sektöre verilen desteğin azalması, ekonomik büyümeyi sınırlandırmaktadır. Bu ikilem, Türkiye’nin kredi sistemi ile tasarruf yapısı arasındaki dengesizliğin yeniden yapılandırılmasını zorunlu kılmaktadır.
Dezenflasyon sürecinde piyasadaki talebi azaltmak, kamu finansmanını sağlamak ve TL’ye geçişi desteklemek amacıyla uygulandı.
Ali COŞKUN-Finans Danışmanı
0 530 787 84 39
[email protected]

Sorunlarınızdan şikayet etmeyin. İnsanların %80′ i ilgilenmez, geri kalan %20’si de bunları hak ettiğinizi düşünür. (Mark Twain )
Ama bir kapı var. İsterseniz günde milyon kere çalın . Niye geldin demez.
Sen böyle yaptın, şöyle yaptın demez. Hoşgeldin der.
Öyle randevu falan almana gerek yok, sen ne zaman istersen açıktır o kapı.
Aracıya gerek yok, direk seninle muhatap olur . Şarlatanları araya sokmana gerek yok, dilekçeye gerek yok. Programı her zaman sizin geleceğiniz güne hazır.
Müsaitmisin demene gerek yok.
Edeple ben geldim demen yeterli.
Bazen hemen yerine getirmez isteklerini.
Bazen hemen yerine getirir.
Bekletir …. Yıllarca beklersin belki
Çünkü senin için doğru olan budur.
Doğru zamanı , senin pişmeni bekler, çömlek misali , sertleşmeni bekler . Bazen biz sabredemeyiz ve çatlarız.
Ben yıllarca bekledim mesela; sabır çatladı, gönül küstü…
Beni duymuyor bile dediğim zamanlar oldu. Bırakmayı düşündüm o kapıyı. Sonra sabah göğsümde bir rahatlık olurdu. (Devam et hem kendi yoluna, hemde bana gelmeyi ihmal etme )
Bambu ağacı gibi,
Uzakdoğuda bizzat yerinde görmüştüm.
Ekersin toprağa. Sularsın, bakarsın, ilgilenirsin her gün ama…
Santim büyümez. Beklersin büyümez.
Yıllar geçer ….
1, 2, 3, 4, 5 ✔️
5 yılın sonunda bir fışkırır topraktan.
Tüm emeklerin, emeğin ile birlikte …
Devasa bir ağaç olur.
Sonra; yıllar sonra fışkırdı.
Ben bu kadar istemedim ki senden dedim.
Benim planım buydu sana dedi.
Ben ümidimi kesmiştim senden, özür dilerim, sen olmasan savrulup giderdim dedim …
Senin yardımın olmasa yok olur giderdim dedim ….
Seni seviyorum ❤️ dedi ….
Benden hiç bir zaman ümit kesme dedi. Yeterki doğru ol …
Kimseye boyun eğme, kimseden korkma ben varım. Ben varken kimse sana zarar veremez dedi ….
Veremedi kimse zarar …
Çok uğraştılar ama veremediler …
Kısacası dostlar;
O kapıyı unutmayın, sabredin, doğru olun. Yeterki doğru olun.
Eğilmeyin, korkmayın.
Size sizden başka kimse zarar veremez.
Çalışın, dik duruşunuzun altını doldurun. Altını doldurmazsanız boş bir kibir olur o direniş.
Mustafa AKPINAR
FARK YARATANLAR
FARK YARATANLAR
KATEGORİ
- ALTIN – DÖVİZ – KRIPTO PARA (849)
- BANKA ANALİZLERİ (140)
- BANKA HABERLERİ (3.145)
- BASINDA BİZ (60)
- BORSA (453)
- CEO PERFORMANSLARI (36)
- EKONOMİ (2.855)
- GÜNCEL (3.248)
- GÜNDEM (3.207)
- RÖPORTAJLAR (48)
- SİGORTA (133)
- ŞİRKETLER (2.258)
- SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK (479)
- VİDEO Vitrini (19)
- YAZARLAR (1.067)
- Ali Coşkun (26)
- Arif Öztan (7)
- Ayşe Muzaffer Sunguroğlu (7)
- ChatGPT (26)
- Dr. Abbas Karakaya (65)
- Erden Armağan Er (45)
- Erol Taşdelen (573)
- Gizem Taşdelen (7)
- Gülbeyaz Gergün (64)
- Kemal Emirhan Mendi (1)
- Murat Şenol (26)
- Mustafa Akpınar (42)
- Onur ÇELİK (36)
- Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz (80)
- Serhat Can (8)
- Süleyman Çembertaş (16)
- Tungay Dere (18)
- Uğur Durak (33)
- Zuhal KARABULUT (5)
YAZARLAR

Geleceğin Uzun Tarihi: Hayaller, Teknoloji ve Gerçeklik Arasında Bir Yolculuk

Türkiye Bankacılık Sektöründe KMO Gerçeği: 2018-2025 Arası Dönüşüm

Sabır Bambu Gibidir…

Pasif Gelir Nedir, Nasıl Yaratılır, Faydası Nedir?

Emekli Bankacı Ne Yapar? Sandığınızdan Çok Daha Fazlası…

Yaşayan Ölüler Aramızda: Finansal Zombi Krizi

Kriptoya MASAK Denetim Freni!

Dolandırıcılık Davasında Şok Rapor: Banka Kusurlu!

DENİZBANK: Bir GMY istifası daha!

İsrail İran’a Neden Saldırdı?

Firma Finans Bilinci Neden Stratejik Bir Güçtür?

Finansın En Önemli 10 Formülü ve Önemi

Firmanızı Kurtaracak Bilmeniz Gereken 10 Finansal Formül

SÖZCÜ: Bankalar 12 milyarlık borç sattı
- EVDE BAKIM MAAŞ ZAMMI: Evde Bakım Maaş Zammı Olacak Mı? Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Evde Bakım Maaşı Ne Kadar? 29/06/2025
- Magnum Porche Taycan Çekilişi: Magnum çekilişi ne zaman? 1. dönem Magnum Porche Taycan çekiliş tarihi ne? Magnum çekiliş sonuçları ne zaman açıklanacak? 29/06/2025
- Bakan Işıkhan: Çözülemez denilen sorunları çözdük 29/06/2025
- TEMMUZ AYI KİRA ARTIŞ ORANI 2025: Kira zammı (TEFE-ÜFE) ne zaman açıklanacak? Ev sahipleri ve kiracılar için kritik tarih! 29/06/2025
- Memur ve emeklinin gözü perşembe gününde: Ne kadar zam öngörülüyor? 29/06/2025
- ENFLASYON NE ZAMAN AÇIKLANACAK? Haziran ayı enflasyon verileri beklentisi ne? Gözler TÜİK'te! 29/06/2025
- Petrol fiyatları düşecek mi? Yeni tahmin... 29/06/2025
- Borsa İstanbul yılın ilk yarısında yatırımcısını üzdü 29/06/2025
- Ekonomiyi yoğun bir ikinci yarı bekliyor 29/06/2025
- ABD'de vergi indirimi tasarısı kabul edildi 29/06/2025
- Şimşek: Yapay zekayla mali disiplini daha da güçlendireceğiz 29/06/2025
- Trump'tan 'Netanyahu'nun yolsuzluk davasını düşürün' ısrarı 29/06/2025
- Fahiş fiyat artışına 114,7 milyon lira ceza 29/06/2025
- Çin'den tarife anlaşması uyarısı 29/06/2025
ALTIN – DÖVİZ
BORSA
KRIPTO PARA PİYASASI
Popüler
-
GÜNDEM4 yıl önce
Sedat Peker’in bahsettiği otel: Günlüğü 106 bin TL
-
GÜNCEL2 yıl önce
Zara Ve Mango’ya Üretim Yapın Tekstil Devi Konkordato Talep Etti
-
BANKA HABERLERİ2 yıl önce
TCMB Başkanı için ismi geçen GAYE ERKAN First Republic Bank’tan ayrılma süreci
-
BANKA HABERLERİ4 yıl önce
AKBANK çöktü : Dijital Bankacılık sorumlusu GMY CİVELEK ortada yok!
-
BANKA HABERLERİ4 yıl önce
HSBC terbiyesizliği : “Sabancı alana “AKBANK bedava”
-
BANKA ANALİZLERİ3 yıl önce
YILIN İLK YARISINDA İŞBANK RAKİPSİZ LİDER AKBANK SONUNCU SIRADAN KURTULAMIYOR
-
GÜNDEM2 yıl önce
Bankacılığı bırakıp eskortluk yapmaya başladı: Haftalık kazancı dudak uçuklattı