Connect with us

EKONOMİ

Sosyal medyada paylaşmaktan kaçınmanız gereken 10 konu ve nedenleri

Yayınlanma:

|

Hayatınızdan ayrıntıları yayımlamak için sıkça sosyal medya kullanıyor musunuz? Bu alışkanlık, gizliliğinizi ve güvenliğinizi neden riske atabilir?

Her gün yüz milyonlarca kişi favori sosyal medya sitelerine giriş yapıyor. Alışveriş yapıyor, fotoğraf ve haber paylaşıyor, gönderi ve yorumları beğeniyor, özel mesajlar gönderiyor ve çok daha fazlası… Aslında Kuzey ve Batı Avrupa’nın, nüfusunun yaklaşık %84’ü ile dünyadaki en yüksek sosyal medya penetrasyon oranlarına sahip olduğu tahmin ediliyor.

Ancak bu siteleri kullanımımız da sorunlu. Aşırı paylaşım giderek büyüyen bir sorun. En azından arkadaşlarınızı ve ailenizi rahatsız edebilir. En kötüsü de kimlik dolandırıcılığına yol açabilir, siber suçluların parolanızı ele geçirmesini sağlayabilir ve hatta kişisel bilgilerinizi ve eşyalarınızı hırsızlık riskiyle karşı karşıya bırakabilir.

Kendinizi gizlilik konusunda oldukça bilgili olarak görseniz bile, platform sahipleri web sitelerini ve uygulamalarını sık sık güncelliyor ve bu da sürekli tetikte olmayı gerekli kılıyor. Bunu akılda tutarak, sosyal medyada en iyisinin hiç paylaşmamak olacağı birkaç konuyu ve bunu yapmanın neden sizin, arkadaşlarınızın ve ailenizin fiziksel ve dijital güvenliğini riske atabileceğini konuşalım.

Kendinize saklamanız gereken 10 şey

1Kişisel olarak tanımlanabilir bilgiler (PII)

Dolandırıcılar, dolandırmak için bir kimlik oluşturmak üzere bir araya getirebilecekleri sizinle ilgili küçük bilgi parçalarını her zaman ararlar. Bu bilgileri sizin adınıza kredi başvurusunda bulunmak veya çevrimiçi hesaplar açmak için kullanabilirler. Ya da daha kötüsü, hesabınızı tamamen ele geçirmek için parolalarınızı ve/veya akılda kalıcı sorularınızı kırmak için kullanabilirler. Evcil hayvanınızın adı veya doğum tarihiniz gibi zararsız bir şey bile gizli tutulmalıdır.

2Seyahat planları

Yaklaşan bir tatil için heyecanlı olduğunuzu belirten bir fotoğraf veya güncelleme yayımlamak kulağa oldukça zararsız gelebilir. Ancak bu, hesabınızı izleyen birine mülkünüzün o süre zarfında gözetimsiz bırakılacağı anlamına gelebilir. Her şeyi belirsiz tutmak en iyisidir; tatilinizin tarihini paylaşmak yok! Aynı nedenle tatil fotoğraflarını da eve döndükten sonra yayımlamak çok daha iyidir.

3. Konum verileri

Daha önce de belirtildiği gibi, siber suçlar ile fiziksel suçların örtüştüğü bir nokta vardır. Ve bu nokta genellikle sosyal medyadır. Bir suçlu, bir bireyin evde yalnız olacağını veya uzak bir bölgede yürüyeceğini ya da mülkünün boş olacağını biliyorsa, bundan sonra neler olabileceğini tahmin edebilirsiniz. Konum verilerinizi mümkün olduğunca gizli tutun. Ayrıca bazı sosyal medya platformları, paylaşımların konumunu otomatik olarak etiketleyebilir. Aile etkinliklerini veya arkadaşlarınızın konumlarını paylaşmak, sizin veya onların nerede yaşadığını, çalıştığını veya zaman geçirdiğini istemeden ifşa edebilir.

4. Pahalı alımlar

Seyahat planlarına benzer şekilde, pahalı mücevherlerin veya gösterişli yeni bir arabanın fotoğraflarını paylaşmak arkadaşlarınız arasında kıskançlık uyandırabilir. Ancak hesabınızı karanlık planlarla izleyen birileri varsa, bu sizi gasp veya hırsızlık için potansiyel bir hedef olarak işaretleyebilir. Yeni satın alımlar veya hediyeler hakkında bilgi paylaşma konusunda ihtiyatlı olmaya çalışın.

5. Çocuk fotoğrafları

Bazı ebeveynler çocuklarının fotoğraflarını paylaşmayı sever. Ancak çocuklarınız rıza gösterecek yaşta mı? Size durmanızı söyleyecek yaşa geldiklerinde, çıplak bebeklik ya da salyaları akan bebeklik fotoğraflarının internetin her yerine yapıştırılmasından hoşlanmayabilirler. İnternette çocuk fotoğrafları arayan daha kötü niyetli tiplerden bahsetmiyoruz bile. Ayrıca başka birinin çocuklarının görüntüsünü yayımlamayı düşünüyorsanız, her zaman önce onların onayını alın. Bunu yapmayarak yasaları çiğniyor olabilirsiniz.

6. İşle ilgili şikayetler

Pahalı bir mücevherin çalınmasından daha kötü ne olabilir? Belki de işinizi kaybetmek? Bu nedenle, işle ilgili tartışmalı durumlar hakkında ketum davranmak önemlidir. Eğer içinizi dökmek istiyorsanız bunu bir iş arkadaşınızla, daha iyisi arkadaşınızla çevrimdışı olarak yapın. İK veya hoşnutsuz bir iş arkadaşınız iş yeriniz, iş arkadaşlarınız ve/veya patronunuz hakkında şikayet ettiğinizi fark ederse başınız derde girebilir.

7. Finansal detaylar

PII örneğine benzer şekilde, finansal bilgilerinizi gizli tutmanız faydalı olacaktır. Yani kredi veya banka kartı bilgilerinizi paylaşmayın. Görüntü çok bulanık veya görülemeyecek kadar uzakta görünse bile, dolandırıcılara bu görüntüyü ele geçirme ve hesabınızdaki diğer kişisel bilgilerle birleştirerek kimlik dolandırıcılığı yapma şansı vermek için yeterli olabilir.

8. Aile ve arkadaşların kişisel bilgileri

Sosyal medyada paylaşılan bilgiler genellikle kalıcıdır ve herkes kişisel bilgilerinin veya hayatlarındaki ayrıntıların çevrimiçi olarak paylaşılmasından rahatsız olabilir. Ayrıca arkadaşlarınızın ve ailenizin çevrimiçi ortamda dolandırılması riskini almak istemezsiniz. Bu nedenle onların kişisel bilgilerini kendi kişisel bilgileriniz gibi kilit altında tutun.

9. Sosyal medya eşantiyonları

Sosyal medya siteleri ödül çekilişleri ve ücretsiz eşantiyonlarla dolup taşıyor. Bunlar genellikle kullanıcıların kişisel bilgilerini ele geçirmek ve hatta gizli kötü amaçlı yazılımları yaymak için kötü bir şekilde gizlenmiş girişimlerdir. Herhangi bir çevrimiçi formu doldurmadan ve hediye bağlantılarını paylaşmadan önce iki kez düşünün. Gerçek olamayacak kadar iyi görünüyorlarsa genellikle öyledirler.

10. Özel görüşmeler

Hesabınız nispeten kilitli olsa bile sosyal medya doğası gereği kamuya açık bir forumdur. Bu nedenle ayrıcalıklı bilgilerin paylaşılacağı bir yer değildir. Eğer konu iş yerinizle ilgiliyse, paylaşmamanız daha da önemlidir. Ancak arkadaş grubunuz veya ailenizle ilgili nispeten sıradan bir haber olsa bile kamuoyuna duyurulması halinde gereksiz sıkıntı ve kırgınlığa neden olabileceğinden paylaşmadan önce bir kez daha düşünmelisiniz.

Güvende kalmak için bazı ipuçları

Peki yukarıdaki örneklerde olduğu gibi aşırı paylaşımdan nasıl kaçınabilirsiniz? Aşağıdakilere birlikte göz atalım.

  • Paylaşım yaparken ne paylaştığınıza dikkat edin: Her zaman (profiliniz kısıtlı olsa bile) yanınızda oturan birine internette paylaştığınız bilgilerin aynısını söylemenin sizi rahatlatıp rahatlatmayacağını düşünün.
  • Arkadaş listenizi sık sık gözden geçirin: Tanımadığınız veya gönderilerinizi görmesini istemediğiniz kişileri listenizden çıkarmak faydalı bir alışkanlık olacaktır.
  • Arkadaş listenizi ve gönderilerinizi kimlerin görüntüleyebileceğini kısıtlayın: Bu, birisinin paylaştığınız herhangi bir bilgiyi kötü amaçlarla kullanma olasılığını azaltmaya yardımcı olacaktır.
  • Fotoğraf erişimini kısıtlayın: Bunlar ideal olarak sadece bilinen arkadaşlar ve onaylı aile üyeleri tarafından görüntülenebilmelidir.
  • İki faktörlü kimlik doğrulamayı (2FA) açın ve güçlü, benzersiz parolalar kullanın: Bu, parolalarınızı tahmin etmeyi veya kırmayı başarsalar bile birinin hesabınızı ele geçirme olasılığını azaltacaktır.

Sosyal medyayı bu kadar eğlenceli yapan şey gönderilerimizi arkadaşlarımızla, ailemizle ve bağlantılarımızla paylaşmaktır. Ancak bu, aynı zamanda potansiyel bir risk kaynağıdır. Sosyal medya platformlarını kullanırken dikkatli davranarak oluşabilecek sorunlardan uzak durun.

Phil Muncaster

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

“Nasıl Yatırım Yapılır?” – Kitap Özeti

Yayınlanma:

|

Yazan:

Kitap Künyesi

  • Kitap Adı: Nasıl Yatırım Yapılır?

  • Alt Başlık: Kişisel Yatırımın Cesur ve Yeni Dünyasına Yolculuk

  • Yazarlar:

    • Peter Stanyer

    • Masood Javaid

    • Stephen Satchell

  • Çevirmen: S. Cem Çiloğlu

  • Yayınevi: The Economist Books / Türkçe baskı: Epsilon yayınevi

  • Dil: Türkçe (Orijinal dil: İngilizce)

  • Kapsam: Yatırımın temellerinden başlayarak kişisel finans, portföy yönetimi, risk dağılımı ve yeni nesil yatırım araçlarına kadar geniş bir perspektif sunar.

  • Hedef Kitle: Yatırıma yeni başlayacak bireyler, kişisel finansına yön vermek isteyenler ve stratejik portföy oluşturmak isteyen yatırımcılar.

İçerik Özeti

  • Yatırımın Temel İlkeleri

  • Risk ve Getiri Dengesi

  • Portföy Teorisi

  • Fon Seçimi ve Dağılımı

  • Alternatif Yatırım Araçları (ETF’ler, tahviller, emtialar, kripto varlıklar)

  • Yatırım Psikolojisi ve Karar Alma Süreçleri

  • Güncel Piyasa Gelişmeleri ve Etkileri

“Nasıl Yatırım Yapılır?” – Kitap Özeti

1. Yatırımın Temelleri

Kitap, yatırımın amacını net şekilde tanımlayarak başlar: paranın zaman içindeki değerini korumak ve artırmak. Yatırımcılar için temel kavramlar olan risk, getiri, zaman ufku, likidite gibi konular ele alınır.

📌 Ana fikir: Her yatırım bir risk içerir; önemli olan bu riski bilinçli şekilde yönetebilmektir.

2. Portföy Oluşturma ve Risk Dağılımı (Diversifikasyon)

Yazarlar, yatırımcılara tüm yumurtaları aynı sepete koymamaları gerektiğini anlatır. Portföy oluştururken farklı varlık türleri arasında dağılım yapmanın önemi vurgulanır: hisse senetleri, tahviller, nakit, emtialar, alternatif yatırımlar gibi.

📌 Ana fikir: Sağlam bir yatırım stratejisi; çeşitlendirme, maliyet bilinci ve hedefe uygunlukla mümkündür.

3. Varlık Sınıfları ve Araçlar

Bu bölümde yatırım yapılabilecek başlıca varlıklar detaylı şekilde anlatılır:

  • Hisse senetleri: Uzun vadede büyüme sağlayan ama dalgalı ürünlerdir.

  • Tahviller: Daha düşük riskli, ama sınırlı getirili.

  • Nakit ve mevduat: Güvenli ama enflasyona karşı kırılgan.

  • Alternatif yatırım araçları: Gayrimenkul, hedge fonları, özel sermaye ve son zamanlarda kripto varlıklar gibi yeni trendler.

📌 Ana fikir: Her varlık sınıfının risk-profili farklıdır ve yatırımcının hedeflerine göre seçilmelidir.

4. Zaman ve Psikoloji Faktörü

Yatırımcıların en büyük düşmanlarından biri kendileridir. Korku, açgözlülük, sürü psikolojisi gibi duygusal faktörlerin yatırım kararlarını nasıl etkilediği anlatılır. Piyasa zamanlamasının zor olduğu, uzun vadeli düşünmenin önemi vurgulanır.

📌 Ana fikir: Duygusal kararlar yerine disiplinli bir yatırım stratejisi başarı getirir.

5. Yatırım Stratejileri ve Yaklaşımlar

Pasif ve aktif yatırım farkı, endeks fonlarının avantajları, değer ve büyüme yatırımcılığı gibi farklı yatırım stratejileri açıklanır. Ayrıca, yaşa ve gelir seviyesine göre yatırım stratejileri örneklenir.

📌 Ana fikir: Herkesin yatırım stratejisi kişisel durumuna, hedeflerine ve risk toleransına uygun olmalıdır.

6. Geleceğe Hazırlık ve Yeni Trendler

Kitabın son bölümleri geleceğin yatırım dünyasına odaklanır. ESG (çevresel, sosyal ve yönetişim kriterleri), yapay zeka destekli algoritmalar, robo-danışmanlar, fintech’ler gibi konular ele alınır.

📌 Ana fikir: Yatırım dünyası hızla değişiyor; bilgiye açık ve adapte olabilen yatırımcılar öne çıkacak.

Genel Değerlendirme

Bu kitap, yatırım dünyasına giriş yapmak isteyenler için bilimsel temellere dayalı, pratik ve anlaşılır bir kılavuzdur. Hem yeni başlayanlar hem de stratejisini geliştirmek isteyen yatırımcılar için değerli bilgiler sunar.

Okumaya devam et

EKONOMİ

HÜRMÜZ BOĞAZI KAPANIRSA NE OLUR?

Yayınlanma:

|

Yazan:

Dünya enerji güvenliğinin kalbinde yer alan Hürmüz Boğazı, küresel ticaretin ve petrol taşımacılığının en kritik geçitlerinden biridir. Ancak bu boğazın geçici dahi olsa kapanması, sadece bölgeyi değil, tüm dünya ekonomisini derinden etkileyebilecek bir kriz senaryosudur. Bu yazıda, Hürmüz Boğazı’nın önemi ve kapanmasının olası sonuçları detaylı bir şekilde incelenmektedir.

HÜRMÜZ BOĞAZI’NIN STRATEJİK ÖNEMİ

Hürmüz Boğazı, İran ile Umman arasında yer alır ve Basra Körfezi’ni Umman Denizi’ne bağlar.
Bu dar geçit, dünyanın en büyük petrol üreticilerinden olan Suudi Arabistan, Irak, Kuveyt, İran, BAE ve Katar’ın deniz yoluyla petrol ve doğalgaz ihracatında tek çıkış kapısı niteliğindedir.

  • Günlük yaklaşık 17-20 milyon varil petrol bu boğazdan taşınmaktadır.

  • Bu miktar, küresel petrol ticaretinin yaklaşık %20’sine denk gelir.

  • Ayrıca Katar’ın sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ihracatının da büyük bölümü bu yoldan geçer.

ENERJİ VE EKONOMİK SONUÇLARI

1. Petrol Fiyatlarında Şok Artış

Hürmüz Boğazı’nın kapanması, arz şokuna yol açar.

  • Petrol fiyatları birkaç gün içinde 150-200 dolar/varil seviyelerine çıkabilir.

  • Enerji ithalatçısı ülkelerde enflasyonist baskılar oluşur.

  • Üretim maliyetleri artar, ekonomiler yavaşlar, stagflasyon riski doğar.

2. Küresel Tedarik Zincirinin Bozulması

  • Asya, Avrupa ve ABD’ye enerji taşıyan petrol tankerleri seferlerini durdurmak zorunda kalır.

  • Enerjiye bağımlı endüstriler (otomotiv, plastik, gübre vb.) ağır darbe alır.

  • Alternatif boru hatları kapasite olarak yetersizdir.

JEOPOLİTİK VE ASKERİ SONUÇLARI

1. ABD-İran Gerilimi Zirveye Çıkar

İran’ın boğazı kapatma tehdidi veya fiilî kapatma girişimi, ABD ve müttefiklerinin askerî karşılık verme ihtimalini doğurur.
Bölgedeki ABD Donanması’nın varlığı bu senaryo için hazırdır.

2. İsrail, Suudi Arabistan ve Körfez Ülkeleri Tetikte Olur

İran’ın bu hamlesi bölge ülkeleri tarafından ulusal güvenlik tehdidi olarak değerlendirilir.
Silahlanma hızlanır, bölgesel çatışma riski artar.

3. Askerî Müdahale ve Savaş Riski

Deniz yolunun açık tutulması için ABD önderliğinde çok uluslu bir askerî müdahale gündeme gelebilir.
Bu durum petrol bölgelerinde bombalamalara, deniz trafiğinin askıya alınmasına neden olabilir.

Irak Dışişleri Bakanı'ndan “Hürmüz Boğazı kapanırsa küresel enerji  piyasasında kriz çıkar” uyarısı

ALTERNATİF ENERJİ ROTALARI VAR MI?

  • Suudi Arabistan ve BAE, bazı petrolünü Hürmüz dışındaki boru hatlarıyla taşıyabilir.
    Ancak bu yolların kapasitesi sınırlı ve tüm ihracatı karşılamaktan uzaktır.

  • Katar LNG’si içinse alternatif güzergâh neredeyse yoktur.

TÜRKİYE’YE ETKİSİ NE OLUR?

  • Türkiye enerji ithalatının büyük kısmını bu bölgelerden sağlamaktadır.

  • Fiyatlar arttığında Türkiye’nin enerji faturası büyür → cari açık artar.

  • Bu durum TL üzerinde baskı oluşturur, enflasyon hızlanır.

Hürmüz Boğazı’nın kapanması, sadece bölgesel değil, küresel bir kriz anlamına gelir. Petrol ve gaz piyasasında arz şoku yaratır, küresel ekonomiyi durma noktasına getirebilir. Jeopolitik gerilimlerin zirveye çıktığı bir ortamda bu boğazın güvenliği, dünya düzeni açısından kırılma noktasıdır.

www.bankavitrini.com

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Limonlar Kredi Aldığında: Asimetrik Bilginin Finansal Sistemdeki Yankısı

Yayınlanma:

|

Yazan:

Bankaların kredi sistemlerinde giderek daha sık karşılaştığımız bir tablo var: Gerçek kredi değerliliği taşımayan birey veya işletmelere, sistemsel boşluklar nedeniyle kredi limitleri açılıyor. Kredi puanı iyi görünüyor, limit mevcut—ama geri ödeme kabiliyeti yok. Neye benziyor, biliyor musunuz? George Akerlof’un 1970’te yazdığı kendisine Nobel iktisat ödülü aldıran “limon piyasası”na.

Asimetrik Bilgi Sorunu:

Akerlof’un teorisinde, alıcı ve satıcı arasındaki bilgi dengesizliği nedeniyle kaliteli ürünler (iyi arabalar) piyasadan çekilir, yerine “limonlar” (kötü arabalar) kalır. Bugünün kredi sisteminde ise:

  • Banka, müşterinin gerçek riskini göremiyor (ya da görmek istemiyor).
  • Müşteri, sistemin sunduğu limitlere ulaşıyor, kredi kullanıyor.
  • Böylece finansal piyasada “limon” krediler çoğalıyor: riskli, sürdürülemez, görünürde aktif.

Sonuç Ne Olur?

  • Gerçek değerliliğe sahip kullanıcılar daha pahalı krediye ulaşır.
  • Sistem, kendi içindeki çürüklüğü fark edemez.
  • Uzun vadede bu asimetrik bilgi, toplu bir güven krizine dönüşür. Tıpkı Akerlof’un uyardığı gibi…
  • Finansal sistemler gelişiyor, algoritmalar daha sofistike hale geliyor—ama hâlâ “insanı” göremeyen modellerle çalışıyoruz. Kredi vermek sadece matematik değil; güvenin, bağlamın ve davranışsal içgörünün birleşimidir.
  • “Kredi sadece bir limit değil, bir güven oyudur.”

Kredi sistemleri giderek daha sofistike hale geliyor. Algoritmalar, puanlama sistemleri, dijitalleştirilmiş değerlendirme modelleri… Peki ama hâlâ “insanı” göremeyen bu sistemler gerçekten güvenli mi?

George Akerlof, 1970’te “limon piyasası” teorisini ortaya attığında otomobil piyasasını örnek gösteriyordu. Bugün ise aynı teoriyi bizzat kredi piyasasının içinde yaşıyoruz: asimetrik bilgi, yani tarafların eşit derecede bilgi sahibi olmaması, sistemi yavaş yavaş çürütüyor.

Gözlemlerimden İki Sessiz Hikâye

Firma kârlı göründü, konkordatoya girdi. Bir yıl önce denetimini yaptığım bir firmayla denetim sırasında yaşadığımız bir anlaşmazlık yüzünden yollarımız ayrılmıştı. Geçtiğimiz günlerde konkordato ilan ettiklerini öğrendim. İlginçtir: Banka kredileri denetim sonrası son bir yılda ciddi oranda artmıştı. Bilanço ise temizdi—görünürde. Ama içini bilen biri olarak şunu söylemeliyim: stoklar şişirilmişti. Sayım tutanakları arasındaki fark 3 milyon dolar kadardı.

Stoklar yalansa, bilanço da yalandır. En kolay oynanan kalem de budur çünkü. “Stoklarda 3 milyon dolarlık yapay bir değerleme vardı—bu, bilanço üzerinde kar gibi görünse de gerçekte zarardı.” Bankalar ne yaptı? Kağıt üstündeki görüntüye bakıp kredi verdiler. Mali analizlerin yapamadığı tek şey stok denetimidir, stoklarda ne yazıyorsa kabul edilir. Şu sorularla meşgul olduklarını da hiç zannetmiyorum: Stok sayım tutanak raporu mevcut stoklarla karşılaştırıldı mı? Stok sayım tutanağını kim hazırlamış? Bağımsız denetim mi yoksa şirket personeli mi? Firma son yıllarda matrah artırmış mı? Tedarikçi bakiye hareketleri stok değer hareketleriyle uyumlu mu? Stoklarda dikkat çekici bir durum var mı? Hammadde stoğu mamül stoğundan fazla mı? Şirket ERP sisteminden stok değerleme raporu alındı mı? Sorular çoğaltılabilir.

Çalışanlarına maaşlarını ödemeyen firma, kredi kullanıyor.

Geçenlerde eski bir öğrencim aradı: Çalıştığı firma 3 aydır maaş ödemiyormuş ama aynı zamanda bankalardan kredi kullanmaya devam ediyormuş. Hatta patronunun yeni bir konut satın aldığını duymuş. Bana sorduğu soruya gelirsek: “İş davası açarsam banka hesaplarına bloke konulur mu?

Banka sistemleri SGK kayıtlarını kontrol etse, firmanın 3 aydır sigorta ödemediğini görecekti. Ama görmedi. Çünkü sistem, sadece rakama ve geçmiş skora bakıyor—insan hikâyesine değil.

Sonuç: Algoritmalar Belki Zekidir, Ama Kördür

Bugünün kredi algoritmaları geçmiş veriye dayanır, davranışı anlamaz, öyküyü okumaz. Böylece sistem, Akerlof’un tarif ettiği gibi, limonlarla doluyor: Gerçekte riskli olan ama kâğıt üstünde sorunsuz gözüken kredilerle. Sonuç? Gerçekten sağlıklı, krediye erişimi hak eden işletmeler bu gölgelerin altında kalıyor.

Serhat CAN

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.