Connect with us

GÜNDEM

Jenerasyonlar Arası Çatışma Manifestosu

Yayınlanma:

|

M.Ö. 500’lü yıllarda İzmir Efes’te yaşamış ünlü Yunan filozof Herakleitos’un bir özdeyişiyle girişi yapayım: Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir.

Ben 35 yaşındayım. Y kuşağına mensubum. Evimize ilk bilgisayar 1996 yılında, ben daha altı yaşındayken alındı. O zaman bile, bundan yaklaşık 30 yıl önce, bilgisayar kullanabilene ilah gözüyle bakılıyordu. Bugün hazırlanan özgeçmişlerde neredeyse otomatik olarak “beliren” Microsoft Office programları o zamanlar yeniydi ve herkes için kapalı kutuydu. Günümüzde, en azından basit düzeyde Word, Excel vs. kullanamayan kişiler artık adam yerine bile konmuyor. Randy Smith’in 1989 yılında çektiği 107 dakikalık “Microsoft Word Tutorial” başlıklı video dünyanın en sıkıcı videosu seçilmiş, insanlar uyumalarına yardımcı olması için dinliyor (izlemiyor bile). X jenerasyonu için bu bir sorun değildi. Y için sorun. Z için ise gülünç…

Değişen sadece teknoloji değil. Aynı zamanda insanların tavır ve davranışları. Ben sosyolog değilim ama, her yeni jenerasyonun kendi alt kültürünü oluşturduğunu ve bunun gerek üst gerekse alt jenerasyonlar tarafından benimsenmediğini düşünüyorum. Bu benimsenmeme durumu X ile Y jenerasyonları arasında had safhada. Y ile Z arasında ise çok daha az. Benimsenmeyince, ortaya hazımsızlık çıkıyor. “Ben ondan çok daha tecrübeliyim. Nasıl onun kadar iyi yapamam?!” düşüncesi kişiyi için için yemeye, çürütmeye başlıyor. Doğal olarak, bu hazımsızlık karşı tarafa yansıtılıyor. En ufak söz batmaya başlıyor. Nerede ve hangi sektörde çalışırsanız çalışın, eğer üstlerinizle aranızda jenerasyon farkı varsa, çok büyük bir ihtimalle aynı dili konuşmuyorsunuz. Aynı dili konuşmamanın sonuçları var. Ama geri adım atmak yok.

Gündelik iş hayatından farazi bir örnek vereyim:

Varsayalım ki bir şirkete mutat işlerde çalışanlara yardımcı olacak bir program satın alınacak. Bu programın satın alınması için koca bir ekibe sayfalarca rapor yazdırılıyor. Ekip kullanılan yöntemlerin matematiksel boyutu gibi son derece teknik, kafa karıştırıcı detaylarla boğuşturuluyor. İşin vahim tarafı, raporu okuyacak kişinin konuyla ilgisi alakası yok. Biri isyan edip de “Biz bu gereksiz detaylarla neden uğraşıyoruz?” dediği anda, savunma hazır: “Ben öğrenin diye yapıyorum”.

Açık konuşayım: Bilgi çağındayız, bilgi alışverişi artık neredeyse bedava, bilgiye erişim geçmişte hiç olmadığı kadar kolay. Sadece öğrenmeyi istemeniz yeterli. Neredeyse doğduğu andan itibaren eline akıllı telefon tutuşturulan, interneti hayatının bir parçası haline getirmiş bir nesle korkutarak, sindirerek, stres altına sokarak bir şey öğretmeye çalışmak en hafif tabiriyle faydasız bir eylemdir.

Peki sonuç ne? Programın satın alınıp alınmayacağı hâlâ belirsiz. Canından bezmiş bir ekip. Şikayetin bini bir para. “Bak dikkat et, piyasa kan ağlıyor, uyum sağla” tarzında ölümü gösterip sıtmaya razı etmeye çalışan üstü kapalı tehditler.

Burada bir parantez açayım: (Hayır, mesele para değil. Programın aylık kullanım ücreti dışarıda bir öğle yemeği parası. Mesele veri güvenliği gibi de değil. Neticede binlerce kurum tarafından kullanılıyor. Mesele, karar veren mekanizma ile kararı uygulayacak kişiler arasındaki jenerasyon farkı. Bir tarafın işi sürekli sündürmesi, diğer tarafın ise sonuç odaklı düşünmesi. Bir tarafın gelişime kapalı olması. Diğer tarafın ise algı kapılarının ardına kadar açık olması…)

Tecrübenin asla aşağıya üstünlük kurmak için kullanılmaması gerekir. Tersine, olası hataları engellemek ve verimliliği arttırmak için bir katalizör olmalı. Aksi taktirde sorunlar kördüğüm olur. İletişim kopar. Diplomasinin bittiği yerde ise savaş başlar.

Peki çözüm nedir? Kesinlikle tepki gösterip alt jenerasyonla çalışmamak değil. Bunun çözümü, günümüz dünyasının onların dünyası olduğunu kabullenmek ve mümkün olduğu kadar kenara çekilmek. Ayak uyduramayan kabullenmek zorunda. Kabullenmeyip çatışan, savaşı kaybedecek. Yeniliğin önünde duramayacak. Peki ne yapmalılar? Çok basit: Yolumuza ışık olmalılar. Bu piyasada öyle muazzam insanlar tanıdım ki, ufkumu genişletmek için onların omuzlarına tırmanmam yeterli oldu. Hasan Ersel bunlardan biriydi. Ahmet Burak Emel bir diğeri. Hakan Eken ise bir diğeri.

Tabii danışmanlık, nasihat, ışık derken fazla da abartmamak lazım. Sözü Muazzez İlmiye Çığ’a bırakalım: Sümer tabletlerinde “Bu gençlik nereye gidiyor?” yazısını gördüğümden beri, gençleri sorgulamıyorum.

Dünya tarihinde yalnızca bir avuç insan devir açıp devir kapamaya muktedir olabildi. Ama devir açıp devir kapayan bir şey daha var ki, çok daha kudretli: Zaman. Zaman, Y ve Z jenerasyonunun zamanı.

Noktayı Benjamin Franklin koysun: Değişmeye devam etmediğiniz an, bittiğinizin resmidir!

Barış Yalın Uzunlu-HBR

Okumaya devam et

GÜNCEL

FİNANSAL ORANLAR NE ANLAMA GELİR?

Yayınlanma:

|

Yazan:

Finansal oranlar, bir işletmenin finansal durumunu, performansını ve risk düzeyini analiz etmek için kullanılan sayısal göstergelerdir. Genellikle bilanço, gelir tablosu ve nakit akım tablosu gibi mali tablolardan elde edilen verilerle hesaplanırlar.

Aşağıda başlıca finansal oran grupları ve ne gösterdikleri özetlenmiştir:

1. Likidite Oranları

Şirketin kısa vadeli borçlarını ödeme gücünü gösterir.

  • Cari Oran = Dönen Varlıklar / Kısa Vadeli Borçlar

    Kısa vadeli borçları ödeme kapasitesini gösterir. 1,5 – 2 arası sağlıklıdır.

  • Asit-Test Oranı (Likidite Oranı) = (Dönen Varlıklar – Stoklar) / Kısa Vadeli Borçlar

    Stokların elden çıkarılamama riskini dikkate alarak daha temkinli bir değerlendirme yapar.

2. Finansal Kaldıraç Oranları

Şirketin borçla ne kadar çalıştığını ve borç riskini ölçer.

  • Borç/Özsermaye Oranı = Toplam Borç / Özsermaye

    Şirketin finansman yapısındaki risk düzeyini gösterir.

  • Finansal Kaldıraç Oranı = Toplam Varlıklar / Özsermaye

    Yüksek olması, borçla büyümenin göstergesidir; risklidir ama getiri potansiyeli de taşır.

3. Kârlılık Oranları

Şirketin gelir üretme başarısını gösterir.

  • Brüt Kâr Marjı = Brüt Kâr / Net Satışlar

    Üretim ve satış sürecindeki kârlılığı yansıtır.

  • Net Kâr Marjı = Net Kâr / Net Satışlar

    Tüm giderlerden sonra kalan kârı gösterir.

  • Özsermaye Karlılığı (ROE) = Net Kâr / Özsermaye

    Ortakların yatırdığı sermayeden ne kadar getiri sağlandığını gösterir.

4. Faaliyet Oranları

Varlıkların ne kadar verimli kullanıldığını gösterir.

  • Stok Devir Hızı = Satılan Malın Maliyeti / Ortalama Stok

    Stokların ne kadar sürede satıldığını gösterir.

  • Alacak Devir Hızı = Net Satışlar / Ortalama Ticari Alacaklar

    Alacakların ne hızla tahsil edildiğini gösterir.

5. Piyasa Oranları (Halka açık şirketler için)

Şirketin piyasa değeriyle finansal durumu arasındaki ilişkiyi verir.

  • F/K Oranı (Fiyat / Kazanç) = Hisse Fiyatı / Hisse Başına Kâr

    Hissenin kârlılığına göre pahalı mı, ucuz mu olduğunu gösterir.

  • PD/DD Oranı = Piyasa Değeri / Defter Değeri

    Şirketin piyasa değeri ile defter değeri arasındaki farkı gösterir.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

DOLANDIRICILIK OLAYLARI NİÇİN AYNI BANKALARDA YOĞUNLAŞIYOR?

Yayınlanma:

|

Dolandırıcılık olaylarının bazı bankalarda yoğunlaşmasının birkaç temel nedeni vardır. Bu durum, hem bankaların iç yapısıyla hem de müşteriye sundukları hizmet kalitesiyle doğrudan ilişkilidir:

1. Zayıf İç Kontroller ve Güvenlik Altyapısı

  • Bazı bankaların siber güvenlik altyapıları yetersiz olabilir.

  • Çok faktörlü kimlik doğrulama, sahtecilik tespiti ve risk analizi sistemleri yeterince gelişmemiş olabilir.

  • Personel hatalarını veya içerden yapılan dolandırıcılıkları önleyici mekanizmalar (örneğin görevler ayrılığı, anlık izleme sistemleri) eksik olabilir.

2. Müşteri Segmenti ve Hedef Kitlenin Zafiyetleri

  • Bu bankalar, genellikle dijital okuryazarlık seviyesi düşük müşteri gruplarına hitap ediyor olabilir.

  • Özellikle yaşlılar, kırsal bölgelerdeki kullanıcılar ya da ilk kez dijital bankacılık kullananlar daha kolay hedef haline gelir.

3. Ucuzluk ve Erişilebilirlik Üzerine Kurulu Hizmet Modeli

  • Bazı bankalar maliyet düşürmek için daha çok dijital, çağrı merkezi tabanlı, şubesiz hizmet verir.

  • Bu durum, müşterinin yüz yüze destek alma şansını azaltır ve dolandırıcıların “müşteri temsilcisi taklidi” yaparak tuzak kurmalarını kolaylaştırır.

4. Reaktif Değil, Proaktif Olmayan Kriz Yönetimi

  • Dolandırıcılık olayları yaşandıktan sonra yetersiz açıklamalar, geciken müdahaleler müşteri güvenini zedeler ve suçluların yöntemlerini tekrarlamasına olanak sağlar.

  • Aynı banka benzer olaylara tekrar maruz kalır çünkü gerekli dersler alınmaz.

5. Kötü Şöhretin Dolandırıcılar Arasında Yayılması

  • Dolandırıcılar arasında “hangi banka kolay hedef” şeklinde bir network bilgisi dolaşır.

  • Yani bir bankanın sistemsel zafiyet gösterdiği bilindiğinde, suç örgütleri bu bankaya odaklanır.

Dolandırıcılık olaylarının aynı bankalarda yoğunlaşması; teknolojik altyapı, müşteri profili, kurum kültürü ve önleyici tedbirlerin niteliğiyle doğrudan ilişkilidir. Bu bankalar genellikle “ucuz hizmet” sunmakla övünse de, bu durum bazı temel güvenlik standartlarından ödün verdiklerinin bir işareti olabilir.

www.bankavitrini.com

Okumaya devam et

ChatGPT

TRUMP’UN GÖÇMEN YASASI NELERİ KAPSIYOR?

Yayınlanma:

|

Yazan:

Donald Trump’un ikinci başkanlık döneminde uygulamaya koyduğu yeni göçmen politikaları, ABD tarihindeki en kapsamlı ve tartışmalı önlemler arasında yer alıyor. Bu politikalar, yasa dışı göçmenlerin sınır dışı edilmesini hızlandırmayı, anayasal hakları kısıtlamayı ve göçmenlik sistemini köklü şekilde yeniden şekillendirmeyi hedefliyor. İşte ana başlıklar:

🛂 1. Toplu Sınır Dışı ve “Project Homecoming” Programı

Trump yönetimi, Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza (ICE) teşkilatına 20.000 yeni memur alımı talimatı verdi; bu, mevcut personel sayısının üç katından fazla bir artış anlamına geliyor. Ayrıca, “Project Homecoming” adlı programla, yasa dışı göçmenlere gönüllü olarak ABD’den ayrılmaları halinde 1.000 dolar ve ücretsiz uçak bileti teklif ediliyor. Bu program, sınır dışı işlemlerinin maliyetini azaltmayı amaçlasa da, eleştirmenler bunun hukuki süreçleri karmaşıklaştırabileceğini ve sığınma hakkı olan kişilerin haklarını zedeleyebileceğini belirtiyor.

⚖️ 2. Habeas Corpus Hakkının Askıya Alınması Gündemde

Beyaz Saray danışmanı Stephen Miller, anayasal bir hak olan habeas corpus’un (kişinin mahkemeye başvurarak tutukluluğunun yasallığını sorgulama hakkı) yasa dışı göçmenler için askıya alınabileceğini açıkladı. Miller, mevcut göçmen akışını “istila” olarak nitelendirerek bu adımı savundu. Ancak hukuk uzmanları, bu tür bir uygulamanın yalnızca Kongre onayıyla mümkün olabileceğini ve ciddi anayasal sorunlar doğurabileceğini belirtiyor.

🧒 3. Doğumla Vatandaşlık Hakkının Kaldırılması

Trump, 14. Değişiklik’teki vatandaşlık maddesini yeniden yorumlayarak, yasa dışı veya geçici statüdeki göçmenlerin ABD’de doğan çocuklarına vatandaşlık verilmesini engelleyen bir başkanlık kararnamesi imzaladı. Bu karar, birçok eyalet ve sivil toplum kuruluşu tarafından anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle dava edildi ve şu anda federal mahkemelerde askıya alınmış durumda.

🚨 4. Guantanamo’da 30.000 Kişilik Göçmen Gözaltı Merkezi

Trump, Küba’daki Guantanamo Üssü’nde 30.000 kişilik bir göçmen gözaltı merkezi kurulması için talimat verdi. Bu merkezde, “yüksek riskli” göçmenlerin süresiz olarak tutulması planlanıyor. Ancak bu plan, hem hukuki hem de insani açıdan ciddi eleştirilere maruz kaldı. Uzmanlar, bu tür bir uygulamanın yasal haklara erişimi kısıtlayabileceğini ve uluslararası insan hakları standartlarını ihlal edebileceğini belirtiyor.

🧾 5. Laken Riley Yasası ve Federal Yetki Genişlemesi

Trump’ın imzaladığı Laken Riley Yasası, hırsızlık, saldırı gibi suçlarla itham edilen yasa dışı göçmenlerin tutuklu yargılanmasını zorunlu kılıyor. Ayrıca, eyaletlere federal hükümeti göçmenlik yasalarını uygulamamakla suçlayarak dava açma hakkı tanıyor. Bu yasa, ICE’nin yetkilerini genişleterek daha agresif bir sınır dışı politikasının önünü açıyor.

📉 6. Sığınma ve Yasal Giriş Programlarının Kaldırılması

Trump yönetimi, CBP One uygulamasını kapatarak sığınma başvurularını neredeyse tamamen durdurdu. Ayrıca, Küba, Haiti, Nikaragua ve Venezuela vatandaşlarına yönelik insani giriş programlarını da sonlandırdı. Bu adımlar, sınırdaki insani krizleri derinleştirirken, yasal yollarla giriş yapmaya çalışan göçmenleri de mağdur ediyor.

🧑‍⚖️ 7. Hukuki ve Toplumsal Tepkiler

Trump’ın göçmenlik politikaları, birçok federal mahkeme tarafından anayasaya aykırı bulunarak askıya alındı. Özellikle sığınma hakkının kısıtlanması, doğumla vatandaşlık hakkının kaldırılması ve Guantanamo planı gibi uygulamalar, ciddi hukuki engellerle karşılaştı. Ayrıca, birçok eyalet ve sivil toplum kuruluşu, bu politikaların insan haklarına aykırı olduğunu belirterek dava açtı.

📌 Sonuç

Trump’ın yeni göçmen politikaları, ABD’deki göçmenler için ciddi hukuki ve insani riskler barındırıyor. Bu politikalar, anayasal hakların sınırlandırılması, sığınma yollarının kapatılması ve geniş çaplı sınır dışı işlemleriyle dikkat çekiyor. Ancak, bu uygulamalar hem iç hukukta hem de uluslararası alanda ciddi tartışmalara ve hukuki mücadelelere yol açıyor.

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.