Connect with us

BANKA HABERLERİ

Bali: Türkiye’ye avantaj sağlayan 4 çıpadaki tahribatı tamir etmeliyiz

Yayınlanma:

|

Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, Bloomberg HT yayınında bankacılık ve ekonomi gündeminde öne çıkan konuları değerlendirdi. Bali, geçmişte Türkiye’ye önemli avantaj sağlayan 4 çıpadaki tahribatın tamir edilmesi gerektiğini belirtti. Bali, “Geçmişte bizi koruyan birçok özelliğimiz vardı. Reytingimizin gerektirdiği risk primlerinden daha düşük risk primimiz vardı. Global krizlerden iskontolu etkileniyorduk. Bütün bunları sağlayan dört şey vardı: Mali disiplin, AB tanımlı borç stokunun GSYH’ye oranının yönetilebilir olması, tek haneli enflasyon ve sağlam bankacılık sistemi. Bu dört unsurda oluşan bazı tahribatları tamir etmeliyiz. Çare budur” diye konuştu.

Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, Türkiye’nin geçmişte koruma sağlayan dört önemli unsuru olduğunu, bu dönemde de bu unsurlarda yaşanan tahribatın tamir edilmesi gerektiğini belirtti.

Bloomberg HT yayınına katılan Bali, “Geçmişte bizi koruyan dört özelliğimiz vardı: Mali disiplin, AB tanımlı borç stokunun GSYH’ye oranının yönetilebilir olması, tek haneli enflasyon ve sağlam bankacılık sistemi. Bu dört unsurda oluşan bazı tahribatları tamir etmeliyiz. Çare budur.” diye konuştu.

Bali’nin açıklamalarında öne çıkan ifadeler şunlar oldu:

Kasım’daki sıkıntılı günlerden sonra yeni dönemde parasal politikalarda normalleşme ve sadeleşme gördük. Para politikasında atılan adımlarla söylem uyumlu. Piyasalarda bunun olumlu tepkisini de gördük. Dün atılan zorunlu karşılık adımları da bu politikaların devamlılığı açısından önemliydi. Ama bence piyasalar bunu daha olumlu fiyatlamalıydı.

Zorunlu karşılık adımını parasal sıkılaşmaya paralel ama plase edilen kaynağı azalttığınız için kredi tarafına da müdahale eden bir hamle olaral yorumladım. Parasal politika setinin içinde değerlendiriyorum. Bence bu tutarlı bir adımdı.

Kasım sonrası gerçek kişiler Döviz satmaya başladı

Politika setinin doğal sorumlu bir parçası olarak hareket etmeliyiz. Bu koordinasyonunun TCMB Başkanı ve Bakan Elvan ile olduğunu düşünüyoruz. Ciddi sorunlarımız var. Buna karşı hızlı çözümlere ihtiyacımız var. Yılın ikinci yarısındaki performansı önemli buluyorum.

Bizim banka döviz mevduatları açısından iyi bir örneklemdir. Daha önce de söyledim. 7,05-6,75 arasında döviz alımlarının yüzde 50’si yapıldı. Kasım sonrasında gerçek kişiler döviz satmaya başladı. Tüzel kişilerin döviz alımlarında da yataylaşma görülüyor.

Ödemeler dengesi verilerine baktığınızda net hata noksanda 5 milyar dolarlık giriş var, bunun normalleşmeyle ilişkili olduğunu düşünüyorum.

Faizin çok sayıda yan etkisi var

Parasal sıkılaştırma üzerine kurduğumuz bu yapıda faizin tek başına bütün sorunları çözecek sihirli bir enstrüman olduğunu düşünmüyorum. Aslında epey bir yan etkisi var. Bizim faizi istediğimiz gibi bir algı vardır ama hiç de öyle değil. Mevduatlar bizim kaynaklarımızın yüzde 64’ünü oluşturuyor. Kredilere bu maliyetleri yansıtmamız zaman alıyor. Bankacılarla sanayiciler arasında bu konuda bir çıkar çatışması yoktur. Faizi kemoterapiye benzetmiştim. Keşke bunu alma gereği doğmasa da finansal istikrar içinde işleri yapabilsek.

Faizde baz senaryomuz şu. Bu yılın biraz katılaşan bir enflasyon trendi var. 2. çeyrekte 100-150 baz puan gittikten sonra parasal sıkılaşmanın ve düşük kurun etkileriyle yılın ikinci yarısında geriye dönmesi gerektiğini bunun da faiz indirimlerine zemin sağlayacağını düşünüyorum.

Bu biraz zaman alacak. Tahammüllü olmalıyız bu konularda. Enflasyondaki dönüşle birlikte beklentilerin değişmesi, ters dolarizasyon, rezerv birikim süreci ve pandemide kontrollü toparlanma görürsek bu bizim baz senaryomuz olur. Finansal istikrarın sağlanması herkese elzemdir. İşin siyasi kısmı var elbette. Ama işin siyasi kısmı bizi zerre kadar ilgilendirmez.

Kredi-mevduat fiyatlamalarını bilanço gerekleriyle çatışsa dahil parasal sıkılaştırmaya uygun yapmalıyız. Bunu TCMB Başkanı Naci Ağbal ile yaptığımız istişarelerde de dile getirdik. Enflasyonu azdıracak kredi türlerinde kontrollü bir gidişe ihtiyaç var. Kredilerde bir yataylaşma söz konusu. Bu da amaca hizmet ediyor.

Yabancı para mevduatta 30 milyar dolar genişleme olmuştu geçen sene. Ama tam ters dolarizasyondan bahsetmesek de sınırlı bir geri çekilme var. Yılın ilk 10 ayında geçen sene hisse ve DİBS’te 13,4 milyar dolar çıkış olmuştu. Yabancıların DİBS’teki payı Eylül 2020’de yüzde 3’e kadar gerilemişti. Burada iyileşme izliyoruz. 12 Şubat haftası itibariyle kurdan arındırılmış bakıldığında 4,8 milyar dolarlık giriş söz konusu.

Risk primlerinde de 280-290 baz puan seviyesine gerilediğini görüyoruz. Yani bu politikalar sonucunu veriyor. Bunların hemen olmasını beklememeliyiz.

Rezervlere bakıldığında geçen yılın Mart ayından bu yana brüt rezervler en yüksek seviyede. Ama net rezervlerin de burada desteklenmesi lazım. Türkiye’nin 190 milyar dolara yakın 12 ay içinde ödenmesi gereken döviz borcu var. Bunun 75 milyar doları bankacılığa ait.

Reel kesimin net açık pozisyonu 158 milyar dolar civarında. Reel kesim de döviz borcunu azalttı.

2021 için %3,5 büyüme öngörüyoruz

PMI 50 eşik seviyesinin üzerinde seyrediyor. 2020 büyümesini yüzde 2 civarında öngörüyoruz. Bu yıla da hızla girdik ama bunun ikinci çeyrekte biraz durulmasını beklemeliyiz. Bu da sağlıklı bir şey. Yılının tamamı için yüzde 3,5 büyüme öngörüyoruz.

2020’de Türkiye salgın yılında büyümeyi sağlamış nadir ülkelerden biri olacak.

Eğer bahsettiğim baz senaryoyu uygularsak reel sektörü sorunlu görmüyorum. Ben çok kriz gördüm, biz bunları yönetebiliriz. Ama önemli olan operasyonel ortamı sağlıklı tutmak ve serbest piyasa ilkelerinden sapmamaktır.

Türkiye kendisini tamir edebilen bir ekonomi

Yabancılarla olan temaslarımızda özgüvenli bir tablo sunamıyorduk, gerçekçi olalım. Türkiye olarak uluslararası bazı mutabakatsızlıklarımız var, bunlar da sorun değil. Türkiye’nin tercihi ve bunların bedeli olmak zorunda. Ama bizim yaptığımız da yanlışlar var. Tüm bu resim birleşince sıkıntılı bir tablo çıktı. Türkiye ekonomisi kendini tamir edecek bir dinamizme sahip. Pandemi bu süreçleri tamir etme imkanını aldı. Dolayısıyla aşılama süreci ve pandemiden çıkış bu açıdan çok önemli olacak.

Geçmişte bizi koruyan birçok özelliğimiz vardı. Reytingimizin gerektirdiği risk primlerinden daha düşük risk primimiz vardı. Global krizlerden iskontolu etkileniyorduk. Bütün bunları sağlayan dört şey vardı: Mali disiplin, AB tanımlı borç stokunun GSYH’ye oranının yönetilebilir olması, tek haneli enflasyon ve sağlam bankacılık sistemi. Bu dört unsurda oluşan bazı tahribatları tamir etmeliyiz. Çare budur.

Kriz yönetiminde tecrübemiz var

Bankacılıkta aktif kalitesi işinizi iyi yapmanın kalitesi. Ama ekonomik iklim bozuluyorsa işinizi iyi yapmanız yetmez. Bütün sistem birbirine bağlı. Bizim gibi büyük kuruluşlar sistemik etkiye daha da bağlı.

IFRS 9’a geçiş sürecini banka aktif kalitesi açısından önemli görüyorum. Tedbirlerin önceden alındığı ve karşılıkların önden alındığı bir yaklaşım bu.

Donuk alacaklar 152 milyar TL yakın izlemedeki krediler 382 milyar olmak üzere toplamda 534 milyar dolarlık bir büyüklükten söz ediyoruz. Bunların tamamının zarar niteliğinde olduğunu söylemek bu işten anlamamak demektir. Şu anda bunların yakın izlemeye alınan kredilerin yarısı yeniden yapılandırılmış.

Türkiye’de donuk alacaklar için karşılık seviyesi yüzde 75. Avrupa’da bu oran yüzde 45. Yakın izlemede karşılık oranımız yüzde 15. Avrupa’da ise yüzde 6 civarında.

Yakın izlemedeki kredilerin kabaca yüzde 20’si sorunluya intikal ediyor. Biz ne yapacağımızı bilmez durumda değiliz, yapacağımızı yapmış durumdayız. Biz bunu yönetiriz, yeter ki ekonomik iklim bozulmasın.

Bizim bir de serbest karşılıklarımız var. Aktif büyüklüğü bakımından sektörün yüzde 70’ini oluşturan bankaların serbest karşılık toplamı 2020’de iki katına çıktı. Bizim bankanın da serbest karşılıkları 1,1 milyardan 2,9 milyar TL’ye çıktı.

“Uygun görülürse yönetim kurulunda görev yapmaya devam edeceğim”

İş Bankası, Cumhuriyetten sadece bir yıl sonra Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1924’te belli bir misyonla kurulmuş bir kurum. Ben İşbankası’nın 16. genel müdürüyüm. Birinci Genel Müdürümüz merhum Celal Bayar. Bu ülkede yöneticilik yapmak için nasip olabilecek en değerli pozisyonlardan bir tanesi. Kurallarla yönetilen bir yer burası. Biz de prensip olarak icrai görevlerde 35 yıl çalışma kuralı vardır. Bu 35 yılı tamamladıktan sonra icrai göreve devam edemezsiniz. Varsa tecrübeniz farklı şekillerde onu kuruma sunmaya devam edersiniz. Bu çerçevede, ben de bu bankaya 1986 Aralık ayında girmiştim. 34 yılımı tamamladım. Yine kurumdan tarih itibariyle ayrılmanın çok şık olacağını düşündüğümden, böyle bir tablonun felsefesine de inandığımdan ayrılma kararı aldım.

Genel Kurul’da da daha önce ifade ettiğim gibi uygun görülürse, yönetim kurulunda görev yapmaya devam edeceğim. Kanaatimce günlük hayatın yoğun temposunun dışından ve daha üstten bir çalışma biçiminin imkânlarına eriştiğimde de umut ediyorum ki kurumum için daha yaratıcı çalışmalar yapabilirim.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

İş Bankası’ndan dijital tahvil ihracı

İş Bankası Türkiye’de ve gelişmekte olan piyasalarda özel banka tarafından blokzincir teknolojisi kullanılarak yapılan ilk dijital Eurotahvil ihracını gerçekleştirdi.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Euroclear tarafından işletilen Dijital Finansal Piyasa Platformu (D-FMI) kullanılarak ihraç edilen Eurotahvil, 6 Şubat 2023 tarihinde ülkemizde meydana gelen deprem felaketlerinden etkilenen illerdeki kişilerin, çiftçilerin, mikro ve küçük işletmelerin finansmanı için kullanılacak. İşlemde Citigroup Global Piyasalar ile Citibank Londra Şubesi dealer ve ajan banka rolleriyle görev aldı.

“Dijitalde doğmuş tahvil” (Digitally Native Note) olarak adlandırılan tahvil, Dağıtık Defter Teknolojisi (DLT) kullanılarak ihraç edildi. Söz konusu teknoloji; güvenli ve merkezi olmayan kayıt tutmayı sağlıyor; tahvillerin ihraç edilmesini ve takasını da kolaylaştırıyor. Bu sayede ihraç edilen Eurotahvilin takası da işlemin fiyatlandırıldığı gün içerisinde sonuçlandırıldı.

Türkiye’de ve gelişmekte olan bir piyasada özel bir banka tarafından blokzincir teknolojisi kullanılarak yapılan ilk Eurotahvil ihracı

İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, konuya ilişkin değerlendirmesinde, ikinci yüzyılına adım attıkları 2025 yılında, Türkiye’de ve gelişmekte olan piyasalarda özel bir banka tarafından ilk dijitalde doğmuş Eurotahvil ihracını gerçekleştirmekten duydukları memnuniyeti vurgulayarak şunları söyledi:

“Türk bankacılık sektörünün uluslararası finansal piyasalarına erişim gücü, gelişmişlik düzeyi ve yeni teknolojilere hızlı adaptasyonunun teyidi niteliğindeki bu işlem, İş Bankası’nın dünyadaki yeni teknolojileri hayata geçirmedeki öncü rolünü bir kez daha ortaya koyuyor. Bu ihracımızı, blokzincir teknolojisinin sermaye piyasaları işlemlerinde kullanımına örnek oluşturması açısından kıymetli buluyorum. Finansal piyasa enstrümanlarının sürekli gelişen teknolojilerle çeşitlenmesinde öncü rol oynamaktan da ayrıca gurur duyuyoruz. İşlemin dayandığı teknolojinin yanı sıra elde edilecek kaynakların deprem bölgesindeki üretici kesimlerce kullanılması ise işlemin önemini artıran bir diğer temel unsur.”

IFC Genel Müdürü Makhtar Diop da şöyle konuştu:

“Bu yatırım, finansal inovasyon alanında önemli bir dönüm noktası olup, Türkiye’nin ilk dijital tahvili olma niteliğini taşıyor. Bir blokzinciri platformunda ihraç edilen söz konusu tahvil, Türkiye’de depremden etkilenen işletmelerin finansmana erişmesine yardımcı olacak. Bu işlemle tahvil piyasasında yeni dijital teknolojileri kullanarak finansmanı daha erişilebilir hale getiriyor ve en çok ihtiyaç duyan taraflara kritik önemi haiz sermayeyi yönlendirerek depremden etkilenen bölgenin yeniden inşa ve toparlanma süreçlerini destekliyoruz.”

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

ING üst düzey yöneticileri işten çıkarıyor

Yayınlanma:

|

Yazan:

Bloomberg’in haberine göre ING yöneticilerini işten çıkaracak.

ING, Bloomberg’e gönderdiği e-posta ile piyasa koşulları ve gelecekteki şirket büyümesini değerlediğini, işgücünü tekrar dengelemek amacıyla işten yöneticiler çıkaracağını duyurdu.

Banka, küresel olarak bankada yaklaşık 230 yöneticinin işten çıkarılacağını belirtirken, yöneticilerin arasında lokasyonların orantılı olarak ayrılacağını ekledi. Bu üst düzey yöneticilerin müdür, genel müdür, ortak, analist, gibi rollerde olacağı bilgisini de verdi.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

TEB, Dünya KOBİ Günü’nde çek karnesini ücretsiz sunacak

Türk Ekonomi Bankası (TEB), mobil bankacılık uygulaması üzerinden çek karnesi talebinde bulunan KOBİ müşterilerine, 27 Haziran Dünya KOBİ Günü dolayısıyla bu hizmeti ücretsiz sunacağını duyurdu

Yayınlanma:

|

Yazan:

Türk Ekonomi Bankası (TEB), mobil bankacılık uygulaması üzerinden çek karnesi talebinde bulunan KOBİ müşterilerine, 27 Haziran Dünya KOBİ Günü dolayısıyla bu hizmeti ücretsiz sunacağını duyurdu.

Bankadan yapılan açıklamaya göre, TEB, KOBİ’lerin dijital bankacılık uygulamalarıyla daha kolay ve hızlı finansal çözümlere ulaşmasını hedefleyen kampanyası kapsamında, limiti açık olan müşterilerin mobil uygulama aracılığıyla yapacakları çek karnesi başvurularını ücretlendirmeyecek.

KOBİ’lerin finansal süreçlerini dijitalleşme ile kolaylaştırmayı amaçlayan banka, bu adımıyla müşterilerine hem maliyet hem de zaman tasarrufu sağlamayı amaçlıyor.

KOBİ’lerin işlerini büyütmelerine ve değişen ihtiyaçlarına çözüm sunmaya odaklanan TEB, finansmandan dijitalleşmeye, dış ticaretten sektörel çözümlere kadar uzanan geniş kapsamlı bir hizmet yelpazesi sunuyor.

Şirket, günlük nakit akışını destekleyen işletme kredilerinin yanı sıra, ticari ve yatırım kredileriyle uzun vadeli büyüme hedeflerini destekliyor.

Dış ticaret finansmanı, leasing çözümleri, POS sistemleri ve dijital bankacılık uygulamalarıyla işletmelerin operasyonel verimliliğini artırmayı hedefleyen banka, CEPTETEB İŞTE mobil uygulaması üzerinden sunulan hizmetlerle bankacılık işlemlerini hızlandırarak, kullanıcı deneyimini de kolaylaştırıyor.

TEB, sürdürülebilir büyümeyi merkeze alan yaklaşımıyla çevre dostu yatırımlara da özel çözümler sunuyor. ‘Sürdürülebilirlik Finansmanı Ürün Paketi’ kapsamında yeşil kredi, çevresel sertifikasyon desteği, danışmanlık ve eğitim gibi alanlarda işletmelere katkı sağlıyor.

Ayrıca, KOSGEB ve Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) iş birliğiyle hayata geçirilen KOBİ Dijital Dönüşüm Finansman Programı ile dijitalleşme yatırımları için uygun finansman imkanı sunuluyor.

Girişim Bankacılığı, Yerel Yönetimler Bankacılığı ve Altın Bankacılığı gibi alanlardaki uzmanlığıyla TEB, her ölçekteki işletmenin gelişimine yönelik yenilikçi ve sürdürülebilir çözümler üretmeye devam ediyor.

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.