Connect with us

GÜNCEL

Çalışanların yüzde 52’si ara zam olmazsa iş değiştireceğini belirtiyor

Yayınlanma:

|

Eleman.net’in gerçekleştirdiği ara zam anketine çalışanların yüzde 82’si asgari ücrete zam yapılmalı yanıtını verdi. Resmi zam olmasa dahi çalışanların ara zam beklentisinde olduğunu belirten Eleman.net CEO’su Levent Dicle, ‘’Temmuz ayında işverenleri de bu noktada bir sınav bekliyor. Kalifiye personellerini kaybetmek istemeyen firmaların gerekli adımı belli ölçüde atacağını düşünüyoruz’’ dedi.

2024 yılının yarı döneminin bitimi yaklaşırken kamuoyunda ara zam merakı da gittikçe artıyor. “Asgari ücrete ikinci zam gelir mi?” gündemi sürerken çalışanların ve işverenlerin talepleri de ekonominin geleceğinde önemli yer tutuyor. Türkiye’nin lider istihdam platformu Eleman.net, hem çalışanlar hem de işverenler ile gerçekleştirdiği anketle ara zam gündemine dair beklentileri ve yaklaşımları ortaya koyuyor.

Çalışanların yüzde 82’si asgari ücrete zam istiyor

3118 kişi ile gerçekleştirilen ankette ‘’Sizce asgari ücrete ara zam yapılmalı mı?’’ sorusuna çalışanların yüzde 82’si ‘’Evet, asgari ücrete ara zam yapılmalı?’’ yanıtını verdi. Aynı soruyu çalışanların yüzde 11’i ‘’Hayır, enflasyonla mücadele için ara zam yapılmamalı’’ diye cevaplarken, yüzde 7’lik kesim ise ‘’Emin değilim, net bir görüş belirtemiyorum’’ tercihinde bulundu.

Yüzde 50 oranında zam bekleyenler çoğunluğu oluşturuyor

Temmuz ayındaki zam oranına dair de çalışanların yüzde 51’inin yüzde 50 zam beklediği görüldü. Yine aynı soruda çalışanların yüzde 30’u yüzde 37 oranında zam beklerken, yüzde 20’sinin zam beklentisi yüzde 12 oranında oldu.

Ara zam olmazsa çalışanların yüzde 29’u ek iş yapmayı düşünüyor

İstihdamı önemli ölçüde etkileyecek ‘’Ara zam olmaması durumunda, başka bir iş arayışına girer misiniz?’’ sorusuna ise çalışanların yüzde 52’si ‘’Evet, daha yüksek maaş için başka iş ararım’’ yanıtını kullandı. Aynı soruda ‘’Hayır, işimden ayrılmam ancak ek iş yapmaya çalışırım’’ diyenlerin oranı yüzde 29 olurken, yüzde 18’lik kesimde ‘’Mevcut maaşım yeterli, iş arayışına girmem ve ek iş yapmam’’ tercihinde bulundu.

Zam yapılmazsa en fazla iş değiştirme güvenlik sektöründe olacak

Ara zam olmazsa başka iş ararım diyen çalışanların sektörleri sırasıyla güvenlik, gıda, tekstil, inşaat, hizmet, eğitim, otomotiv, lojistik, perakendecilik ve sağlık oldu. Söz konusu sıralamada ortalama maaş seviyeleri ise şöyle; güvenlikte 28.300 TL, gıdada 22.400 TL, tekstilde 26.700 TL, inşaatta 33.400 TL, hizmette 25.200 TL, eğitimde 29.900 TL, otomotivde 32.300 TL, lojistikte 30.800 TL, perakendecilikte 24.400 TL ve sağlıkta 25.300 TL.

‘’Yan haklar ve çalışma koşullarını iyileştirme işverenlerin gündemi olmalı’’

Gerçekleştirdikleri anketin sonuçlarına dair görüşlerini paylaşan Eleman.net CEO’su Levent Dicle, ‘’Asgari ücrete bir zam yapılmasa dahi genel olarak çalışanların zam beklentisi içinde olduğunu görüyoruz. Temmuz ayında işverenleri de bu noktada bir sınav bekliyor. Anketimize verilen cevaplardan görüyoruz ki çalışanların yüzde 52 gibi önemli bir oranı zam yapılmadığı takdirde iş değiştireceklerini belirtiyor. Kalifiye personellerini kaybetmek istemeyen firmaların gerekli adımı belli ölçüde atacağını düşünüyoruz. Öte yandan ara zam talebine yanıt vermeyen işletmeler, önemli oranda istihdam kaybıyla karşı karşıya kalabilir. Zam konusu dışında işletmeler personel memnuniyeti açısından ek yan haklar ve çalışma koşullarını iyileştirilmesi konularını da gündemlerine almamalılar. Çünkü çalışanlar istedikleri ölçüde zam talebi gerçekleşmese dahi işyerlerinin sağladığı pozitif çalışma ortamı ve yan haklardan ötürü iş değiştirme eğilimlerinden vazgeçiyorlar’’ diye konuştu.

Firmaların yüzde 42’si ara zam yapmayı düşünüyor

Eleman.net’in işverenlerle yaptığı ek zam anketinde ise ‘’Asgari ücrete ara zam yapılmasa bile, siz çalışanlarınıza zam yapmayı düşünüyor musunuz?’’ sorusuna, katılımcı firmaların yüzde 42’si evet yanıtını verdi. Aynı soruda ‘’Hayır, zam yapmayı düşünmüyorum’’ diyen işverenlerin oranı yüzde 35 olurken, yüzde 23’lük oranda da ‘’Emin değilim’’ cevabı ortaya çıktı. Asgari ücrete zam gelmese bile ara zam yapacağını belirten firmalar eğitim, restorancılık, tekstil, mobilya/ahşap ve sağlık/medikal sektörlerinden oldu. Öte yandan gayrimenkul, ithalat / ihracat, kozmetik, petrol ve petrol ürünleri ve plastik sektörlerindeki firmalar asgari ücrete zam gelmezse zam yapmayacağını belirtti.

İşverenlerin yarısı yüzde 10 zam yapma eğiliminde

Anket kapsamında çalışanlarına zam yapacağını beliren firmaların yüzde 50’sinin yüzde 10 oranında zam yapmayı düşündüğü görüldü. Aynı konuda firmaların yüzde 30’u yüzde 53 oranında zam düşünürken, yüzde 20’sinin ise yüzde 38 oranında zam yapma eğiliminde olduğu sonucu ortaya çıktı.

Okumaya devam et

GÜNCEL

ELEKTRİK VE DOĞALGAZ FİYATLARI GELİRE GÖRE DÜZENLENECEK

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “Yüksek gelir grubu için yeni bir çalışma yapacağız.” dedi.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası’na konuk olan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Bayraktar, doğalgaz ve elektriğin vatandaşın en temel ihtiyaçları olduğunu belirterek, “Doğalgazı bütün Türkiye’ye, hane halkına götürme hedefimiz var. Şu anda 81 ilimizde doğalgaz var. Bu artık bir zaruret. Evde, işte ve sanayide kullandığımız önemli bir yakıt. Bunu büyük oranda ithal ediyoruz.” diye konuştu.

Karadeniz’de doğalgaz keşfine kadar doğalgazın neredeyse tamamının ithal edildiğini anımsatan Bayraktar, fiyatların uluslararası gelişmelerden fazlasıyla etkilendiğini ve kırılgan olduğunu vurguladı.

“BİN LİRALIK FATURANIN YÜZDE 60’INI DEVLET KARŞILIYOR”

Bayraktar, salgın döneminden bu yana doğalgaz ve elektrikte hane halkı ve ticarethanelerin devlet tarafından desteklediğinin altını çizerek, şöyle devam etti:

“Elektrik ve doğalgazda Hazine üzerinden çok ciddi desteğimiz var. 1000 liralık gaz ve elektrik faturasının yüzde 60’ı halen devletimiz tarafından karşılanıyor. Bütçe imkanları mertebesinde bu desteklere devam edeceğiz. Vatandaşımızın dünyada gelişen, artan fiyatlara karşı korumaya devam edeceğiz. Bunu yaparken destek mekanizmasını daha etkin kullanmamız gerekiyor. OVP içinde de desteklerin etkinleştirilmesi başlığı altında var. Her birimizin evinde kullandığımız elektrik ve gazda bu destek var.

Gelir grubu yüksek, gerçek maliyete katlanabilecek tüketicilere maliyetine göre, maliyet esaslı yansıtmak daha doğru diye düşünüyoruz. Gerçekten ihtiyaç sahibi, daha dar gelirli vatandaşlarımızı, emeklilerimizi bu destekten istifade ettirip bunu karşılayabilecek ve evi çok daha büyük olan, çok fazla elektrik kullanan, elektrikli aracı olan, tüketimi belli oranın üzerinde olan vatandaşların bu desteklerden faydalanmak yerine gerçek maliyetleri karşıladığı bir modeli düşünüyoruz. Bütçe imkanları nispetinde bu destekler devam edecek. Enerji fiyatlarında oluşabilecek değişikliklerin enflasyona etkisini göz ardı etmeden Merkez Bankası ve Hazine ve Maliye Bakanlığımızla eşgüdümle süreci yürüyoruz.”

OVP kapsamında öncelikli unsurlardan birinin cari açık ve enflasyonla mücadele olduğunu belirten Bakan Bayraktar, “Bunları düşürmekle alakalı çok önemli hedeflerimiz var. Enerji ithalatını düşürecek, cari açık ve enerji maliyetlerini düşürerek enflasyon üstündeki baskıları azaltmakla alakalı bu programda doğrudan yer alıyoruz.” dedi.

Bakan Bayraktar, “Oruç Reis gemimizi bu ay sonunda ya da ekim başında Somali’ye gönderiyoruz. Bu sahalarda 3 boyutlu sismik çalışmayı yapacak.” diye konuştu.

Bayraktar, nadir toprak elementleri ve kritik mineral keşiflerinin Sakarya Gaz Sahası keşfi kadar değerli ve çok stratejik bir keşif olduğunu açıkladı.

Bakan Bayraktar, Siemens şirketinin Akkuyu NGS için gerekli parçaları geciktirmesinin projeyi aksattığını, bunun bir karşılığı olması gerektiğini belirtti. Madenlerin çıkarılması ve işlenmesine yönelik teknoloji için Çin dahil farklı ülkelerle görüşmeler yapılacağını bildirdi.

Okumaya devam et

GÜNCEL

Mustafa Akpınar yazdı: BÜYÜME TUZAĞI

Yayınlanma:

|

Herkeste bir büyüme arzusudur gidiyor. Gerek patronların gerekse başta CEO’lar olmak üzere üst düzey yöneticilerin aklının bir ucunda hep şu düşünce vardır: Büyümeliyiz!

Büyüme stratejisi denilince aklıma, yönetim gurusu Michael Porter’in “Büyüme Tuzağı” yaklaşımı gelir. Bu yaklaşım şöyle der: Yöneticiler, şirketlerini hep büyütmek isterler. Bunlar, büyüme hayali peşinde koşarken verdikleri ödünler ve yaşanan tutarsızlıklar nedeniyle orijinal ürün ya da hizmetlerinden uzaklaşırlar, hatta kendi müşteri kitlesinin beklentilerini öylesine ikinci plana atarlar ki yüksek ciro uğruna ellerinde tuttukları rekabet avantajını da kaybeder.

Bu yaklaşımı örnekle somutlaştırmak gerekirse; güvenilir ve kaliteli çamaşır makinesine odaklanmış ve bu alanda ün yapmış bir markanın sektörün rüzgârından etkilenerek, bayilerinden ve etraftan gelen baskılara da bağlı olarak ürün yelpazesini genişletmesidir. Firma, çamaşır makinesine ek olarak tüm beyaz eşya ürünlerine hatta küçük ev aletleri sektörüne giriş yaparak ürün gamını oldukça artırır. Piyasaya hakim olmaya, ürün çeşitliliğine ve irili ufaklı marka sayısının artmasına odaklanan firmanın geriye dönüp baktığında yüksek cirosuna rağmen karlılığının büyük kısmının yine çamaşır makinesinden geldiğini görmesi şeklinde düşünebiliriz.

Patronlarımız mevcut işini kurumsal yaklaşım temelinde layıkıyla yapmak, yapacak profesyonelleri istihdam etmek yerine, yeni alanlara bilinçsizce girme konusunda oldukça mahirdirler. Bu yeteneğimizi daha iyi anlamak için etrafımızdaki sözüm ona bazı holdinglere veya birden fazla işle uğraşan firmalara bakmamız yeterli olacaktır. Zira üretim alanında başarılı firmalarımız üretim işine odaklanmak, alanında yapabileceğinin en iyisini yapmak, araştırma-geliştirmeye kafa yorarak ilişkili genişleme stratejisi izlemek yerine sırf popüler diye kazançlarını inşaat, hayvancılık veya enerji gibi hiç bilmedikleri alanlara aktarabiliyorlar. Peki, sonuç ne oluyor? Çoğunlukla hüsran. Bu durum, sadece üretim firmalarına has bir durum da değil. Bu gibi uygulamalar farklı sektörlerde faaliyet gösterenler için de geçerli. Bu tarz stratejik kararların ardında ne var diye baktığımızda; temelinde hesapsız büyüme arzusunun yattığını görebiliyoruz. Sanılıyor ki, daha fazla sektörde faaliyet gösterildiğinde daha güçlü olunur, kârlılığı yüksek alandaki başarılar her alanda benzer şekilde devam eder.

Eğer büyüme kararı, şirketin güçlü yönleri ve fırsatlarından hareketle tüm boyutları düşünülmüş planlı bir şekilde alınıyorsa sorun yok. Fakat ülkemizdeki stratejik uygulamalara, ömrü daha ikinci kuşağa bile ulaşmayan şirket sayılarımızın azlığına, en ufak krizde bile batma tehlikesi yaşayan kurumlarımıza baktığımızda kararların pekte uzun vadeli bakış açısıyla alınmadığını görebiliyoruz.

Patronlar ve profesyoneller şu soruyu kendilerine tekrar sormalıdır: Yüksek ciro mu, yüksek kâr mı, yoksa her ikisi de mi?

Mustafa AKPINAR

Okumaya devam et

GÜNCEL

Elektrikli Araçlarda En Sık Yaşanan Sorunlar

Yayınlanma:

|

Yazan:

Elektrikli araçlar, çevre dostu yapıları ve düşük işletme maliyetleriyle otomotiv dünyasında devrim yaratmaya devam ediyor. Sıfır emisyon avantajı ve yakıt maliyetlerindeki tasarruf, birçok sürücünün tercihini elektrikli araçlardan yana kullanmasına neden oluyor. Ancak bu yeni nesil araçlar, sahip olduğu avantajların yanı sıra bazı teknik zorluklarla da karşı karşıya. Elektrikli araç kullanıcılarının sıklıkla karşılaştığı bazı sorunlar, bu teknolojinin henüz tam olarak olgunlaşmamış olduğu noktaları gösteriyor. 160 yıllık köklü geçmişiyle müşterilerine hizmet veren Generali Sigorta, elektrikli araç sahiplerinin en çok karşılaştığı sorunları ve bu sorunların olası çözümlerini paylaştı.

Batarya Ömrü ve Menzil Kaygısı

Elektrikli araç bataryalarının ömrü, kullanım süresi ve şarj etme alışkanlıklarına bağlı olarak zamanla azalabilir. Bu durum, özellikle uzun yolculuklarda sürücülerde menzil kaygısına neden olabilir. Bataryanın beklenenden daha hızlı tükenmesi korkusu, sürüş planlarını etkileyebilir. Araç sahipleri, sık sık batarya ömrünü uzatmak ve menzil kaygısını azaltmak için çeşitli stratejiler aramaktadır. Doğru şarj etme alışkanlıkları ve batarya sağlığına dikkat ederek bu endişelerin önüne geçmek mümkündür. Bu nedenle elektrikli araç kullanıcılarının batarya yönetimi konusunda bilinçli olması önemlidir.

Yetersiz Şarj Altyapısı

Elektrikli araçlar giderek yaygınlaşsa da kırsal bölgelerde şarj istasyonu sayısı hala yetersizdir. Uzun mesafe yolculuklarda sürücüler, uygun bir şarj istasyonu bulmakta zorlanabilir ve bu durum ciddi bir sorun haline gelebilir. Şarj altyapısının sınırlı olması, özellikle kırsal bölgelerde yaşayan veya bu bölgelere seyahat eden sürücüler için menzil kaygısını artırmaktadır. Şarj istasyonlarının daha geniş bir alanda yaygınlaştırılması, elektrikli araç kullanıcılarının bu tür sorunlarla karşılaşmasını önlemek ve sürdürülebilir ulaşımı teşvik etmek için önemli bir adım olacaktır.

Yüksek Şarj Süreleri

Elektrikli araçların şarj edilmesi, geleneksel araçlarda yakıt doldurma işleminden daha uzun sürebilir. Hızlı şarj istasyonları yaygınlaşmasına rağmen, standart şarj cihazlarıyla tam dolum süresi saatler alabilir. Bu durum özellikle zaman kısıtlaması olan sürücüler için önemli bir dezavantajdır. Uzun yolculuklar veya acil durumlarda hızlı şarj imkanlarının sınırlı olması, elektrikli araç sahiplerinde zaman yönetimi konusunda zorluklara neden olabilir. Şarj altyapısının gelişmesiyle birlikte bu dezavantajın azalması bekleniyor, ancak halen birçok kullanıcı için önemli bir endişe kaynağıdır.

Batarya Soğuk Hava Performansı

Soğuk hava koşulları, elektrikli araç bataryalarının performansını olumsuz yönde etkileyebilir. Düşük sıcaklıklarda bataryaların şarj tutma kapasitesinde azalma yaşanır, bu da menzilin ciddi şekilde düşmesine neden olabilir. Kış aylarında bu durum, sürücülerin yolculuklarını daha dikkatli planlamasını ve şarj sürelerini göz önünde bulundurmasını gerektirir. Ayrıca soğuk hava koşullarında bataryaların daha hızlı tükenmesi, kullanıcıların daha sık şarj yapma ihtiyacı duymasına yol açabilir. Bu nedenle, elektrikli araç sahiplerinin kış aylarında ekstra önlem alması önemlidir.

Yüksek Bakım ve Onarım Maliyetleri

Elektrikli araçların karmaşık elektronik sistemleri ve bataryaları, arıza durumunda yüksek maliyetli onarımlar gerektirebilir. Özellikle yetkili servislerde yapılan bakım ve onarımlar, geleneksel araçlara kıyasla daha pahalı olabilir. Bu durum elektrikli araç sahipleri için ekstra bir maliyet yükü anlamına gelebilir. Ancak, Generali Sigorta’nın sunduğu elektrikli araç kaskosu, olası arıza ve hasar durumlarında araç sahiplerine finansal güvence sunar. Elektrikli araçlara özel olarak geliştirilen bu kasko hem batarya hem de elektronik sistemlerde oluşabilecek arızaları kapsayarak, yüksek onarım maliyetlerine karşı koruma sağlar. Bu sayede sürücüler araçlarının bakımını daha güvenle yaptırabilirler.

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.