Connect with us

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

Hisse senetlerine küsen yabancının devlet tahvil âşkı büyüyerek devam ediyor

Yayınlanma:

|

  • Türkiye, Avrupa Futbol Şampiyonası’nda F Grubu’ndaki son maçında karşılaştığı Çekya’yı uzatma dakikalarında attığı golle 2-1 yendi. Hakemin kart sevdasını şaşkınlıkla izledim! Sarı ve kırmızı kartların havada uçuştuğu maçta Türkiye, grubunu 6 puanla ikinci sırada tamamlayarak turnuvada son 16’ya kalmayı başardı. Türkiye’nin rakibi Avusturya olurken, maç 2 Temmuz’da oynanacak. Avrupa Futbol Şampiyonası’nda tarihinin en iyi derecesini 2008’de yarı finale kalarak elde eden Türkiye, o turnuvada yine son grup maçında, Çekya’yı 2-0 geriye düştüğü maçta 3-2 yenerek tur atlamıştı.
  • Cumhurbaşkanı Macron’un Avrupa Parlamentosu seçimlerde yaşadığı hezimet ardından erken seçim kararı AB’yi şimdiden endişelendirmeye başladı.  Aşırı sağın kazanması hâlinde Fransa’nın AB’deki rolünün ciddi şekilde değişebileceği konuşulurken, adeta kâbus senaryosu için hazırlık da yapılıyor.  Liberal bir cumhurbaşkanının sürekli olarak aşırı sağcı bir başbakanla çatışmasının siyasi bir felakete yol açabileceği ise endişenin ana kaynağı olarak ön plana çıkıyor. Seçimlede Macron’un partisinin iki katı oy alan Ulusal Birlikte Partisi lideri Bardella, seçimleri kazanmaları durumunda ülkedeki göç akışını büyük ölçüde azaltma sözü verdi. EURUSD paritesi 1,07 seviyesinin hemen altında ve altıncı haftayı da peşpeşe dolar karşısında düşüşle tamamlamaya aday görünüyor.
  • Husiler, Süveyş Kanalı’na giden gemilere yönelik saldırılarını yoğunlaştırırken, küresel nakliye fiyatlarında yeniden yükseliş yaşanmaya başladı. Uzmanların pandemi dönemindeki tedarik zinciri krizinin geri döndüğü yönünde yorumlarına sıklıkla rastlar oldum. Takdir edeceğiniz üzere, Afrika kıtasının çevresini dolaşmaya gerek kalmadan Asya ile Avrupa arasında ticaret yapılmasını sağlayan Süveyş Kanalı’nın kullanılamıyor olması, hem ciddi mânâda zaman kaybına, hem de navlun ücretlerini ciddi şekilde artırarak ürün kıtlığına neden oluyor. Ülkelerin enflasyonla savaşını sekteye uğratması da cabası! Brent cinsi ham petrolün varil fiyatı ay başında 77 doların altına kadar gerileyerek son dört ayın en düşük seviyesini test etmesi ardından 85 dolar seviyesine kadar yükseldi.
  • WikiLeaks’in kurucusu Julian Assange, ABD’nin Saipan adasındaki davanın ardından özgürlüğüne kavuşarak ülkesi Avustralya’ya döndü. Assange ile ilgili haberleri okurken, WikiLeaks’in 2010 yılında kripto para bağışlarını kabul etmeye başlaması sonrası tahmini varlıklarının 250 milyon dolara kadar ulaştığı ve bu kaynağın da hukuk mücadelesinde kuruma destek sağladığını görüyoruz. Bu arada direnişin parası bitcoin son üç haftadır dolar karşısında değer kaybederek ‘tatsız’ bir seyir izliyor. Teknik bir bakış açısı ile, yukarıda 71bin dolar seviyesi üzerinde gecelik kapanış görmeden heyecan yapmayacağız.
  • Altının ons fiyatı 2,320 dolar seviyelerinde uzun süredir devam ettirdiği yatay seyrinden kurtularak, bu sabah 2,300 doların hemen altına sarktığını görüyoruz. Teknik mânâda önemsediğimiz 2,290 dolar seviyesinin üzerinde haftayı kapatamazsa, altın için daha da aşağı seviyeleri konuşmaya başlayacağız. Bir türlü istediğimiz sonucu tam anlamıyla alamadığımız gümüş ise 29,25 dolar seviyesinde bulunan teknik destek seviyesinin altına sarkarak bu sabah 28,75 dolar seviyelerinden işlem görüyor. Dün de bültenimizde belirttiğimiz üzere, haftanın 29,25 dolar seviyesinin altında tamamlanmasını teknik bir bakış açısı ile zayıflık olarak ele alacağız!
  • Partisinin grup toplantısında konuşan Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan “MHP ile omuz omuza yürüyoruz. Cumhur İttifakı sapasağlam ayaktadır” mesajı verirken normalleşme süreci için “İktidar partisiyle ana muhalefet partisi arasında uzlaşma olur, normalleşme olur, yumuşama olur ama ittifak olmaz” ifadesini kullandı. Erdoğan’ın bu açıklamasına CHP Lideri Özgür Özel’den cevap gecikmedi. Özel açıklamayı normal bir açıklama olarak görmezken, “bu açıklamanın da normalleşmeye ihtiyacı var” dedi. Bu arada Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP Lideri Devlet Bahçeli’yi Beştepe’de kabul etti.
  • TCMB, 14 Haziran ile biten haftaya ilişkin olarak haftalık verilerini açıkladı. Buna göre, yurtiçi yerleşiklerin DTH hacmi, parite etkisinden arındırılmamış seriye göre 2,7 milyar dolar daha azaldı. Böylelikle stok rakam 162,8 milyar dolar seviyesine gerileyerek Ocak 2019 senesine geri döndü. Öte yandan, BDDK verisine göre, bir nevi yabancı para enstrümanı olan Kur Korumalı Mevduat (KKM) söz konusu haftada 0,9 milyar dolar daha azaldı. Böylelikle DTH ve KKM’nin toplam mevduat havuzunda payı %50 seviyesinin altına geriledi. Dün de bültenimizde belirttiğimiz üzere, ekonomi yönetiminin yerel seçimler ardından güveni telkin etmesi ile TL’ye olan güven artarken, dolarizasyon eğiliminin de olumlu yönde düzelmeye devam etmesini memnuniyetle karşılıyoruz!
  • Yabancının Türk varlıklarına karşı ilgisini gösteren menkul kıymet istatistiklerine göre, yine 14 Haziran ile biten haftada yabancı 0,4 milyar dolar daha hisse senedi satarken, son 5 haftada net satış miktarı 1,8 milyar dolar seviyesine ulaştı. Borsa cephesinde ‘limoni’ havanın sebebini uzaklarda aramamak gerekiyormuş! Yabancı hisse senedi satarken, devlet tahvili ve Eurobond alımları ise hız kesmeden devam ediyor. İlgili haftada 0,8 milyar dolar tahvil alan yabancı yatırımcının yerel seçimler ardından portföyü yaklaşık 9 milyar dolar artış kaydetti.
  • Borsa cephesinde son günlerde devam satıcılı görünüm dün de korundu. BIST100 endeksi günü %1,8 düşüşle tamamladı. Gün içinde USDTRY bir kez daha 33 seviyesinden ‘kırmızı kart’ görerek 32,85 seviyesine kadar gevşedi. USDTRY kurunda psikolojik seviyeden gelen satışlarının arkasında TCMB’nin kuru yavaşlatma isteği olduğunu düşünüyoruz. Şöyle ki, Pazartesi gününe ışık tutan TCMB’nin net döviz pozisyonunda yaşanan değişim 0,7 milyar dolar azalış gösterirken, salı günü verisi ise sadece artık 225 milyon dolar olarak gerçekleşti. Son verilere göre, TCMB’nin swap ve kamu dövizleri hâriç net rezervleri +5 milyar dolar seviyesinde. Hazır Türkiye ile ilgili paragrafı kapatmadan, kripto varlıklara ilişkin düzenlemeleri içeren kanun teklifi TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilerek yasalaştı. Türkiye’nin FATF gri listeden çıkarılması için önemli bir yasal gereksinim tam da yarın karar günü öncesi yasalaşmasını önemli bir gelişme olarak görüyoruz.
  • ABD dün açıklanan yeni konut satışları sert bir gerileme kaydetti. Konut piyasasından gelen kötü haberler FED’in faiz indirim sürecini gözden geçirmesini hızlandırabilir keza uzun bir süredir yüksek seyreden faiz oranları konut piyasasını zorlamaya başladı. ABD’de bankalar stres testini geçereken, Nvidia’nın önderliğinde teknoloji hisselerinin işlem gördüğü Nasdaq endeksi dün geceyi de %0,5 oranında yükselişle tamamladı. Bu sabah Asya piyasalarında topyekûn kırmızı rengin hâkin olduğunu görüyoruz. Yaralı aslan Japon Yeni, dolar başına 161 seviyesine dayanarak 1986 yılından bu yana yani son 38 yılın en zayıf seviyesine geldi. Japonya’da otoritenin bir kez daha ‘sahneye çıkmasını’ bekliyoruz. Gösterge endeks Tokyo borsası müdahale endişesi ile %1 geriledi.
  • Gözler her ne kadar Cuma günü ABD’de açıklanacak ve FED’in favori enflasyon göstergesi olan PCE verisine çevrilmiş durumda osla da, mali piyasaların gündeminde bugün ABD’de işsizlik maaşı başvuruları takip edilebilir. Bugün menüde ayrıca TCMB’nin Haziran ayı olağan Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı var. Faizlerin sabit tutulmasına kesin gözüyle bakıyoruz. Lâkin, makro ihtiyati tedbirler kapsamında bazı adımlar gelebileceğini de göz ardı etmiyoruz. 

Fiili Faiz Oranları

1719462480626bea52eb1d547c819ae8d4fda7a8e7_1_1200.jpg

Menkul Kıymet İstatistikleri

1719462481252d5e9369ccb6b58adb2a13b72e294f_2_1200.jpg

TCMB’nin net döviz pozisyonunda yaşanan günlük değişim

17194624821c3c92d0fe36f82ba0b3137164b516c2_3_1200.jpg

KKM

17194624829227a7cdf5885028b866591e1bc52541_4_1200.jpg

DTH

17194624834241fe9a2e3cdc6c22b465979bd9fae6_5_1200.jpg

Emre Değirmencioğlu 

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

FED gevşemeye ‘jumbo’ faiz indirimiyle başlarken iletişim ise zayıf kaldı..

Yayınlanma:

|

Yazan:

ABD Merkez Bankası (FED), dün akşam sonuçlanan iki günlük olağan faiz toplantısı ardından politika faiz oranını %5,25 – 5,50 bandından 50 baz puan indirimle %4,75 – 5,00 bandına çekti. FED, 2022’de 40 yılın en yüksek seviyesine çıkan enflasyondaki yükselişi kontrol altına almak amacıyla 18 aylık faiz artırım kampanyasını sonlandırdığı geçen Temmuz ayından bu yana politika faizini %5,25 – %5,50 aralığında tutuyordu. FED’in en son faiz indirimine Mart 2020’de (pandemi) soyunduğunu düşünürsek, karar tam olarak 4,5 yıl sonra gelmiş oldu. FED’in agesif bir adım atarak 50 baz puan faiz indirime tercihi, enflasyondan ziyade işgücü piyasasının sağlığına ilişkin artan endişelerin ardından geldiğini not edelim. Basın toplantısında, enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde %2 hedefine yaklaştığına dair güvenin arttığına işaret eden Başkan Powell, FED’in işgücü piyasasındaki riskleri dengeleyerek fiyat istikrarını korumayı amaçladığına da vurgu yaptı.

Hatırlatma yapmak gerekirse, FED’in TCMB’de farklı olarak fiyat istikrarının yanı sıra azami istihdamı tesis etmek görevi de bıulunuyor. FED’in pandemi döneminde işletmeleri ve hâliyle insanı yaşatmak için para musluklarını sonuna kadar açıp faiz oranlarını da hızlıca sıfırlaması ardından enflasyon 40 yılın zirvesi çıkarak adeta patlamış, FED’de fiyat istikrarı tekrar tesis etmek adına faiz oranlarını ciddi oranda yukarı çekmiş ve dahası da 14 aydır da yüksek seviyede tutmuştu. Lâkin, her ilacın şifa etkisi kadar yan etkisinin de olduğunu düşünürsek, yüksek faiz oranları FED’in favori enflasyon göstergesi olan kişisel tüketim harcamaları (PCE) enflasyonunu yıllık bazda %2,5 seviyesine kadar getirerek uzun vadeli enflasyon hedefi olan %2,0 seviyesine yaklaştığını teyit ederken, bu sefer de istihdam piyasaları ‘arıza’ çıkarmaya başladı. Şöyle ki, açık işgücü sayısı (JOLTS) neredeyse son 4 yılın en düşük seviyesine gerileyerek alarm zilini çaldı.

İstihdam ve enflasyon verileri birlikte ele alınırsa, FED’in dün akşam almış olduğu kararın arkasında enflasyonun güven vermesinden ziyade istihdama yönelik endişeleri payının çok da fazla olduğunu düşünüyoruz. 25 ile 50 baz puan arasında zigzag çizen piyasaların da sonunda istediğini aldığını not etmemiz gerekiyor. FED’in her ne kadar son zamanlarda doğru iletişimi yapmakta zorlandığını görsek de, nihayetinde doğru politika tercihini yaptığını düşünüyoruz. Karar ile birlikte yayınlanan projeksiyonlar da üyelerin enflasyon beklentileri aşağı yönde, işsizlik oranı ise yukarı yönde güncellediklerini gördük. Yılın geri kalan iki toplantısında FED’in faiz oranlarını toplam 50 baz puan daha düşürmeyi planladığını, 2025’te bir tam puan daha indirerek, 2026’da %2,75 – %3,00 aralığına çekmeyi planladığını görüyoruz.

Gelelim kararın piyasa yansımasına. Kararın piyasa beklentisi ile örtüşmesi sonrası ilk nazarda ABD Doları küresel bazda değer kaybetti. Bu minvalde, yakın dönemin zirvesini olan 1,12 seviyesini EURUSD paritesi bir kez daha test ederken, sterlin dolar karşısında 1,33 seviyesine gelerek son iki buçuk yılın en yüksek seviyesini test etti. Altının ons fiyatı 2,600 dolar seviyesine dayanarak tüm zamanların zirvesine yükselirken, rallide oldukça geride kalan ve son günlerde yeniden ön plana çıkardığımız gümüş 31 dolar seviyesinde bulunan kritik direncini bir kez daha zorladı. Rallide geride kalan bir diğer favori enstrümanımız olan direnişin parası bitcoin ise bir kez daha 62bin dolar seviyesine aşarak ön plana çıktı. Ara ara kâr satışlarına görülecek olsa da, uzun bir süredir bültenimizde yer verdiğimiz üzere dolar zayıflığının bundan sonrası için ana tema olmaya devam edeceğini düşünüyoruz.

Piyasaların karar ardından ilk nazarda yukarıda da görüleceği üzere psikolojisi dolar sat ne bulursan al yönünde oldu. Doların piyasa kuru olan DXY son 14 ayın en düşük seviyesine gerilerken, piyasaların kılavuz kargası 10 yıllık ABD tahvil faizleri de hafif de olsa geriledi. Lâkin, Başkan Powell’ın faiz indirim kararı ardından düzenlediği basın toplantısında verdiği mesajları ile kazanımların pek de korunamadığını gördük. Powell, FED’in acelesi olmadığının altını çizerken bundan sonraki adımların 50 baz puan indirim şeklinde olmayabileceğine vurgu yapması ve bu bağlamda veri odaklı çizgilerini koruyarak her toplantıda ayrı ayrı değerlendirme yapacaklarını belirtmesi, piyasaları bir nebze de olsun üzdü. Bu sabah itibariyle, vadeli faiz kontratları, yılın son iki toplantısına yönelik toplam 75 baz puan faiz indirimi öngördüklerini (7 Kasım 50 baz puan, 18 Aralık 25 baz puan) hazır yeri gelmişken not edelim.

Powell’ın basın toplantısı sırasında verdiği mesajlar sonrası bu kadar büyük bir beklentinin fiyatlandığı gecede kâr satışları da gecikmedi. Piyasanın hevesi bir nebze de olsa kursağında ‘şimdilik’ kalsa da, risk iştahının yeniden artacağını ve yukarıda değindiğimiz üzere dolar zayıflığının bundan sonrası için ana tema olacağını düşünüyoruz. Bu minvalde, 31 dolar üzerinde haftalık kapanış durumunda gümüş alacağız. Çok uzun süredir var olan altın uzun pozisyonlarımız korumaya devam edeceğiz. Her düşüşte yatırımcı kimliğimiz ile bitcoin biriktirmeye, 69bin dolar üzerinde haftalık kapanış durumunda ise  pozisyon artırımına gideceğiz.

Türk mali piyasalarında ise TCMB’nin swap ve kamu dövizleri hâriç net döviz pozisyonu 16 ve 17 Eylül tarihinde 1,1 milyar; son on iş gününde ise 13,4 milyar dolar iyileşme kaydetti. Böylelikle, swap ve kamu dövizleri hariç net yabancı para pozisyonu +21,2 milyar dolar seviyesine yükselirken, kamu dövizlerini de dâhil manşet rakamın +29 milyar dolar seviyesine yükselerek son yılların en kuvvetli seviyesine geldi. Kurun son iki haftadır psikolojik 34 seviyesinin etrafında dar bir bantta hareket ederken TCMB’nin döviz alımlarının ivme kazanması ve karşılığında piyasalara verdiği TL miktarının artmasına paralel yaşanan likidite bolluğu ile TL referans faiz oranı (piyasada belirlenen faiz) TCMB’nin faiz koridorunun alt bandı olan %47 seviyesine kadar gevşedi. BIST100 endeksi dün günü yatay tamamlarken, bankacılık hisseleri günü %1 yükselişle tamamladı. CDS risk priminin ise 257 baz puana kadar gerilediğini not etmiş olalım.

FED kararı ardından ABD borsaları diğer enstrümanlarda olduğu üzere kazanımlarını koruyamayarak geceyi kâr satışlarına boyun eğer hafif de olsa ekside tamamladı. Bu sabah pasifiğin diğer ucunda ise güzel bir başlangıç olduğunu görüyoruz. FED’in faiz indirimi sonrası JPY değer kaybederken, ihracat odaklı şirketlere paralel gösterge endeks Tokyo borsası %2,5 yükselişle ön plana çıktı. Asya genelinde hâkim rengin yeşil olduğunun altını kalınca çizelim. ABD borsalarının dün akşam Powell sonrası kâr satışların yönelmesi ardından bu sabah ABD borsalarının vadeli işlemlerinde sert bir yükseliş görüyoruz. Nasdaq vadeli %1,4 yukarıda işlem görerek önde koşuyor. Bu iyimserliğin Avrupa borsalarına ve Borsa İstanbul’a da sirayet etmesini bekliyoruz.

FED sonrası gözler içeride TCMB, dışarıda ise İngiltere Merkez Bankası’nın olağan faiz toplantısını takip edecek. İngiltere tarafında özellikle enflasyon rakamlarının Ağustos ayında hizmet enflasyonunun yükseldiğini göstermesinin ardından faiz oranlarını %5’te sabit tutması beklenirken, Başkan Bailey’nin bir sonraki toplantıya yönelik faiz indirim sinyali vermesini bekliyoruz. TCMB’nin aylık olağan Para Politikası Kurulu toplantısının kararı ise KKTC saati ile  14:00 açıklanacak. Faiz oranlarının sabit tutulmasına kesin gözüyle bakılırken, karar metnine serpiştirilecek mesajlar ve son günlerde gerileyen piyasa faizlerine paralel sterilizasyon adımları dikkatle takip edilecektir.

FED 

17267194976d4bf4f3239619cdbbfdc26a4ce54e2d_1_1200.jpg

Emre Değirmencioğlu

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

2 yıllık KKM zararı: 1 trilyon 58 milyar lira

Bütçeye hiçbir yükü olmayacak diye tanıtılan olarak tanıtılan Kur Korumalı Mevduat kamuyu iki yılda 1 trilyon 58 milyar lira zarara uğrattı. Aynı dönemde bütçede yapılan yatırımların toplamı 1.2 trilyon liraydı.

Yayınlanma:

|

Yazan:

İBB’ye bağlı İstanbul Planlama Ajansı (İPA) ‘Kamu kaynaklarının halk için kullanımında neredeyiz?’ sorusuna yanıt aramak üzere bir araştırma gerçekleştirdi. Dr. Ozan Bingöl ve Dr. Buğra Gökce’nin katkılarıyla gerçekleştirilen araştırmanın sonuçları, ‘Türkiye’nin israf karnesi’ başlığıyla rapor olarak yayımlandı. Raporda, Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasının, dönemin Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati tarafından bütçeye dolayısıyla da kamuya hiçbir yükü olmayacak bir politika aracı olarak tanıtıldığı hatırlatılarak, “Ancak Kur Korumalı Mevduat yüzünden kamu iki yılda 1 trilyon 58 milyar lira zarara uğradı” tespiti yapıldı. Bununla birlikte raporda yer verilen bilgilere göre, KKM uygulaması nedeniyle sadece 2022 ve 2023 yıllarında 1.2 trilyon liranın üzerinde bir kamu harcaması yapıldığı ortaya çıkıyor.

OKULLAR, YURTLAR YAPILIRDI

Bu devasa harcama tutarı, KKM uygulaması için getirilen vergi istisnaları nedeniyle vazgeçilen vergi tutarları, Merkez Bankası’nın KKM ödemeleri nedeniyle zarar etmesi kaynaklı ödeyemediği Kurumlar Vergisi ve Hazine’ye aktarılmayan temettü geliri de dikkate alınarak hesaplandı. 1.2 trilyon liralık kamu harcamasına dikkat çekilen raporda, aynı dönemde Merkezi Yönetim Bütçesi’nde yer alan tüm yatırım harcamalarının toplamının da 1.2 trilyon lira olduğuna dikkat çekildi. Bu harcama ile yapılabilecek okul, hastane, öğrenci yurdu, yol, demiryolu, köprü, tünel gibi yatırımlar dikkate alındığında masraf ve israf kalemlerinin ne denli büyük olduğu görülüyor.

1.5 trilyonluk ‘saatli bomba’

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, eski Bakan Nureddin Nebati’nin ‘asrın buluşu’ olarak lanse ettiği KKM’nin yükünden kurtulmak istiyor. Ancak, ciddi bir döviz talebine yol açacağı için ekonomistlerin ‘saatli bomba’ olarak tanımladığı KKM’nin, kademeli atılan adımlarla tasfiyesi gerçekleştiriliyor. KKM stoku Ağustos 2023’te 3.4 trilyon TL ile rekor kırmış ardından Merkez Bankası’ndan gelen düzenlemelerle gerilemeye başlamıştı. Özellikle 1 Ocak’tan itibaren TL dönüşümlü yeni KKM hesabı açılamaması ve mevcut hesaplarında vade sonunda yenilenememesi tasfiye sürecini hızlandırmıştı. KKM bakiyesi geçen hafta 1 trilyon 574.7 milyar liraya düştü.

Mehtap Özcan ERTÜRK-Sözcü

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

TUSİD Başkanı Bekir Topuz: Döviz yükselirse zam gelir

Yayınlanma:

|

Yazan:

Türkiye Sanayici İş İnsanları Derneği (TUSİD) Başkanı Bekir Topuz, son dönemde ihracat yapan iş insanlarının girdi maliyetlerinin yükselmesiyle beraber döviz kurundan dolayı yaşanan sıkıntıları ezber bozan bir açıyla yorumladı.

Düşük kurdan en çok etkilenen iş insanlarından biri olduğunu söyleyen Bekir Topuz, buna rağmen dövizin yükselmesini istemediğini vurguladı. Odatv’ye konuşan Bekir Topuz, bunun nedenini ise şöyle açıkladı:

“Ben geçen sene bir milyon dolar bozdurarak genel giderlerimi sağlıyordum, şimdi 1,5 milyon dolar bozdurarak sağlıyorum. Kurdan en çok etkilenen iş insanlarından biri olsam da dövizin yükselmesini istemiyorum. Bu sefer yine her şeye zam gelecek ve kısır döngü devam edecek”

Devletin ihracatı desteklediğini anlatan Bekir Topuz, “Devlet ihracatı desteklemek için şu anda yüzde 2 olan döviz dönüşüm desteğini belki yüzde 5-6’lara çıkartabilir, ihracatçıya özel bir kur olabilir fakat genel manada döviz çıktığı zaman herkes etkilenir” dedi.

Endüstriyel mutfak sektöründe faaliyet gösteren iş insanı Topuz, Konya’da toplam 2 milyar TL’lik yatırım yaptıklarını ifade ederek, 700 kişilik iş istihdamının 1.300’e çıkacağını kaydetti.

TÜRKİYE’YE İTHAL MAL SOKMUYORUZ

Türk yapımı endüstriyel mutfak ekipmanlarının Amerikan pazarına girerek Çin ve ABD ile yarıştığını vurgulayan Bekir Topuz, sektör olarak Türkiye’ye ithal mal sokmadıklarını açıkladı. Topuz şunları da kaydetti:

“Mesela sadece benim şirketim yıllık en az 30 milyon dolar ithalata engel oluyor. Türkiye’ye bakın artık ithal buzdolabı, pişirici, bulaşık makinesi veya diğerleri giremez. Bir şansları yok çünkü. Avrupa’dan daha kaliteli ürün üretiyoruz ve tüm dünyaya satıyoruz. Bu yıl ihracatta 40 milyon doları bulacağız”

PASLANMAZA EK VERGİ İHRACATI VE İSTİHDAMI VURUYOR

Son dönemde sektörde en çok konuşulan konulardan bir tanesi de paslanmaz çeliğe getirilen ek vergi olduğunu anlatan Bekir Topuz, “Tencereden, tavaya paslanmaz çeliğin kullanıldığı tüm mutfak malzemelerinde fiyatın yükselmesine neden olan ek vergi ve anti damping soruşturması, ihracatı da olumsuz etkiliyor. Bu yıl ihracat, ek vergi sonrasında daralmaya başladı. Yaklaşık 800 milyon dolarlık bir kayıp olacak. Ek vergi sonrası sektörde ciddi anlamda işten çıkarmalar başladı. Konuyla ilgili olarak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile görüştük. İstihdamda ve ihracatta daha fazla kayıp yaşanmaması için bir çözüm bekliyoruz” dedi.

Odatv.com

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.