Connect with us

GÜNCEL

MİLLİ İTTİFAK: Ortak Politikalar Mutabakat Metnini açıkladı

Millet İttifakı, Ortak Politikalar Mutabakat Metni’ni bugün açıklanıyor. Açıklamanın ardından altı lider “Ortak Politikalar Mutabakat Metni”ni törenle imzalayacak.

Yayınlanma:

|

Millet İttifakı’nı oluşturan liderler CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu bugün Ortak Politikalar Mutabakat Metni’ni kamuoyuyla paylaşmak üzere Ankara’da bir araya geldi.

Ortak Politikalar Mutabakat Metni, hukuk, adalet yargı, kamu yönetimi, yolsuzlukla mücadele, şeffaflık ve denetim, ekonomi, finans ve istihdam, bilim, Ar-Ge, yenilikçilik, girişimcilik ve dijital dönüşüm, sektörel politikalar, eğitim ve öğretim, sosyal politikalar ve dış politika, savunma, güvenlik ve göç olmak üzere 9 ana başlık altındaki 75 alt başlıkta 2300’den fazla somut hedef, politika ve projeleri ortaya koyuyor.

Altılı Masa, 'Ortak Politikalar Mutabakat Metni’ni açıklıyor

CHP Parti Sözcüsü ve Ekonomi Politikaları Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak şunları sıraladı:

Hukuk, adalet ve yargı

• Etkin ve katılımcı bir yasama, istikrarlı, şeffaf ve hesap verebilir bir yürütme, bağımsız ve tarafsız bir yargı ile kuvvetler ayrılığının tesis edildiği güçlü, özgürlükçü, demokratik, adil bir sistem için Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçeceğiz.

• Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metni doğrultusunda yapılması gereken anayasal ve yasal değişiklikleri ivedilikle hayata geçireceğiz.

• Devlet sırrı ve ticari sır kavramlarını, Meclis’in bilgi edinme ve denetim yetkilerini engellemeyecek şekilde yeniden tanımlayacağız.

• Milletlerarası sözleşmelerden geri çekilme yetkisinin Meclis’e ait olduğunu anayasal güvence altına alacağız.

• Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde başkanı ana muhalefet milletvekilleri arasından seçilen Kesin Hesap Komisyonu kuracağız.

• Kanunlar üzerinde tanınan veto yetkisini kaldırarak Cumhurbaşkanına sadece “geri gönderme yetkisi” tanıyacağız.

• Cumhurbaşkanının 7 yıl süreyle bir dönem seçilebilmesine, seçildikten sonra partisi ile ilişiğinin kesilmesine ve görev sonrasında aktif siyasete dönememesine ilişkin düzenleme yapacağız.

• Başbakan veya Bakanlar Kurulu’nun tamamı aleyhine verilecek güvensizlik önergelerinde yeni Başbakanın isminin yer almasını ve önergenin TBMM üye tamsayısının salt çoğunluğu tarafından imzalanmasını güvence altına alacağız.

• Olağanüstü hal kararnamelerine son verecek, OHAL süresini altı aydan iki aya düşüreceğiz.

• Çoklu baro sistemine son vereceğiz.

• Sayıştay’ı Anayasa’da bir yüksek mahkeme olarak düzenleyecek, Sayıştay denetiminin kapsamını, tüm kamu kurum ve kuruluşlarını içerecek şekilde genişleteceğiz.

• Tutuklamanın istisna olması ilkesinin titizlikle uygulanması için gerekli tedbirleri alacağız.

• Düşünce, kanaat ve ifade hürriyetlerini güçlendireceğiz.

• Basın özgürlüğünü güçlendirecek, TRT ve Anadolu Ajansı’nı bağımsızlık ve tarafsızlık esaslarına göre yeniden yapılandıracağız.

• Sivil toplum kuruluşlarının kamu yararı statüsü ve vergi muafiyeti gibi desteklerden yararlanmasında eşit, adil ve şeffaf bir yöntem uygulanmasını sağlayacağız.

• Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnamelerinden kaynaklanan mağduriyetlere son vereceğiz.

• Seçim barajını %3’e düşüreceğiz.

• Yurt dışındaki vatandaşlarımızın en fazla 15 milletvekili ile doğrudan Meclis’te temsili için yurt dışı seçim çevresi oluşturacağız.

• En son yapılan milletvekili genel seçiminde en az %1 oy alan siyasi partilerin hazine yardımından faydalanmasını sağlayacağız.

• Siyasi partilerin kapatılmasına ilişkin davaların açılmasında TBMM’nin iznini zorunlu hale getireceğiz.

• Siyasi partilere ve adaylara yapılan belirli miktarın üzerindeki bağışların ve seçim dönemlerinde yapılan tüm harcamaların kamuoyuna açıklanmasını zorunlu tutacağız.

Kamu yönetimi

• Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki kurulları ve ofisleri lağvederek görev ve yetkilerini ilgili bakanlık ve kurumlara devredeceğiz.

• Türkiye Varlık Fonu’nu kapatacağız.

• Bakanlıkları yeşil ve dijital dönüşüm ve kapsayıcılık hedefimiz doğrultusunda yeniden yapılandıracağız.

• Strateji ve Planlama Teşkilatı Kuracağız.

• Bakan yardımcılıklarını kaldırıp, müsteşarlık sistemini kuracağız.

• Yerel yönetimlerde seçme ve seçilme hakkını yok sayan kayyum uygulamalarına son vereceğiz.

• Belediyelerin genel bütçe vergi gelirlerinden aldığı payları artıracak, payların belirlenmesinde illerin üretim ve ihracata olan katkısını ve yaz-kış ile gece-gündüz nüfus farkı ile düzensiz göçü dikkate alacağız.

• Muhtarlık Temel Kanunu’nu çıkaracağız.

• Büyükşehir Yasası’yla mahalleye dönüştürülen köylere tüzel kişiliklerini iade edeceğiz.

• Devlet Personel Başkanlığı kuracağız.

• Mülakat uygulamalarına son verecek, yazılı sınavda en yüksek puan alandan başlamak üzere personel alımı yapılmasını sağlayacağız.

• KPSS sınavlarının sayısını artıracak ve sınavlardan ücret almayacağız.

• Kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevlerin vekil ya da taşeronlar eliyle yürütülmesine izin vermeyeceğiz.

Yolsuzlukla mücadele, şeffaflık ve denetim

• TBMM’de “Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu” kuracağız.

• Yolsuzluktan elde edilen ve yurtdışına kaçırılan gelirleri ülkemize geri getirecek, bu çerçevede “Malvarlıklarının Geri Alınması Ofisi”ni kuracağız.

• Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı’nın mali kaynakları ile personel ve bilişim alt yapısını güçlendirecek, çalışmalarında idari özerkliğe sahip olmasını sağlayacağız.

• Mali Eylem Görev Gücü (FATF) standartlarına tam uyum sağlayacak ve ülkemizi “gri liste”den çıkaracağız.

• Vergi cennetleri listesini ve kara paranın aklanması bakımından riskli ülkeler listesini acilen yayımlayacağız.

• Vergi affı ve varlık barışlarının kara para aklanması aracı olarak kullanılmasını engelleyeceğiz.

• 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu’nu Avrupa Birliği normlarına uygun olarak yeniden düzenleyeceğiz.

• Bilgi edinme hakkını ihlal eden kamu görevlilerinin disiplin, ceza ve tazminat sorumluluğunu artıracağız.

• Kamu Özel İşbirliği projelerinden kaynaklanan garanti ve diğer koşullu yükümlülükleri şeffaf bir biçimde yayınlayacağız.

• TÜİK istatistiklerinin akademisyen ve uzmanlardan oluşan komisyonlar tarafından düzenli biçimde kalite ve güvenilirlik kontrolüne tabi tutulmasını zorunlu hale getireceğiz.

• Siyasi Etik Kanunu’nu çıkaracak, Türkiye Büyük Millet Meclisi bünyesinde Siyasi Etik Komisyonu kuracak, grubu bulunan siyasi partiler bünyesinde siyasi etik kurulları oluşturulmasını düzenleyeceğiz.

DEVA Partisi Ekonomi Ve Finans Politikaları Başkanı İbrahim Çanakçı şu maddeleri sıraladı:

Ekonomi, finans ve istihdam

• Enflasyonu iki yıl içinde düşük tek haneye kalıcı bir biçimde indireceğiz.

• Türk lirasına yeniden itibar ve istikrar kazandıracağız.

• Ortalama büyüme hızının yüzde 5’in üzerinde gerçekleşmesini sağlayacağız.

• Beş yılın sonunda dolar cinsinden kişi başına milli gelirimizi en az iki katına çıkaracağız.

• Beş yılda en az 5 milyon ilave, nitelikli ve insan onuruna yaraşır gelir sağlayan iş imkanı oluşturacak, işsizliği tek haneye indireceğiz.

• 2018 sonrasında yeniden gündeme gelen aşırı yoksulluğu sıfırlayacağız.

• Haksız gelir ve servet transferi ile rant devşirmeye dayalı politikalara son verecek, gelirin bireyler, haneler ve bölgeler arasında adil ve dengeli dağılımını sağlayacağız.

• Beş yılın sonunda yıllık ihracatı 600 milyar dolar seviyesine, ihracatın kilogram değerini 2 doların üzerine, yüksek teknoloji ürünleri ihracatının payını ise iki katına çıkartacağız.

• Verimlilik, yüksek katma değer ve rekabetçiliğe dayalı sektörel politikalarımızla üretim yapısını ithalata bağımlı olmaktan kurtaracak ve ekonomimizi sürdürülebilir bir dış denge yapısına kavuşturacağız.

• Merkez Bankası’na fiyat ve finansal istikrarı sağlama dışında sorumluluklar yüklemeyeceğiz.

• Merkez Bankası kanununda temel görevleri, araç bağımsızlığını ve üst düzey atamaları ilgilendiren değişikliklerin TBMM’de nitelikli çoğunlukla yapılabilmesini sağlayacak mevzuat düzenlemesini gerçekleştireceğiz.

• Merkez Bankası bağımsızlığına müdahaleye ve yetki-sorumluluk çatışmasına yol açan, hiçbir işlevselliği bulunmayan Fiyat İstikrarı Komitesi’ni kaldıracağız.

• TCMB’nin İstanbul’daki birimlerinin tekrar Ankara’ya taşınma sürecini mümkün olan en kısa sürede sağlayacağız.

• Merkez Bankası rezervlerinin şeffaf olmayan bir biçimde ve dolambaçlı yollarla satışına ilişkin işlemleri idari ve hukuki denetime tabi tutacak, tespit edilen hata, usulsüzlük, yolsuzluk ve kamu zararının sonuna kadar takipçisi olacağız.

• İktidara gelir gelmez yeni Kur Korumalı Mevduat hesabı açılmasını durduracak, mevcut hesapları vade sonlarında kapatacağız.

• İtibar gerekçesine sığınılarak gerçekleştirilen tüm gereksiz harcamalara son vereceğiz.

• Cumhurbaşkanlığı’nı Çankaya Köşkü’ne taşıyacağız. Cumhurbaşkanlığı kullanımındaki saray, köşk ve yalıları halkın kullanımına açacağız.

• Mali disiplin anlayışını kalıcı hale getirmek ve öngörülebilirliği arttırmak amacıyla “Mali Kural” uygulamasını hayata geçireceğiz.

• Kaynakları “Kanal İstanbul” gibi rant projeleri için değil Güney Doğu Anadolu Projesi (GAP), Doğu Anadolu Projesi (DAP), Konya Ovası Projesi (KOP) ve Doğu Karadeniz Projesi (DOKAP) kapsamındakiler başta olmak üzere tarımsal sulama projelerinde kullanacağız.

• Kamunun zorunlu haller dışında döviz cinsinden sözleşme yapmamasını sağlayacağız.

• Beyana tabi gelir unsurlarının kapsamını genişletecek, böylece dolaylı vergilerin ağırlığını azaltan bir vergi yapısı tesis edeceğiz.

• Çalışanlar üzerindeki vergi ve sigorta prim yükünü indireceğiz.

• Vergi Harcamaları Raporu’nu, Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifiyle birlikte TBMM’ye sunacağız.

• İşyeri kira ödemelerinde stopaj oranını sıfırlayacağız.

• İlk kez konut alımında tapu harcı almayacağız.

• Her türlü eğitim ve öğretim hizmetinden alınan KDV’yi indireceğiz.

• Şoför esnafının 10 yaşın üzerindeki araçlarının yenilenmesinde ÖTV almayacağız.

• Değer artış payı ve imar rantlarına ilişkin diğer düzenlemeleri gözden geçirecek, kentsel rantları kapsamlı ve etkili bir biçimde vergilendireceğiz.

• Vergi denetimini iş dünyası üzerinde siyasi baskı kurmanın bir aracı olmaktan çıkaracağız.

• Ekonomik ve teknik gerekçeleri olmayan vergi ile özellikle matrah artırımı ve varlık barışı uygulamalarına son vereceğiz.

• Vergi Cennetlerine yapılan ödemelerden stopaj alınması dâhil gerekli önlemleri alacağız.

• Kayıt dışılıkla etkin bir şekilde mücadele edecek, kayıt dışılığı OECD ortalamasının altına indirecek, bu mücadeleden elde edilecek kaynakları toplumun en kırılgan kesimlerini desteklemek için kullanacağız. • Usulsüzlük ve yolsuzluk tespit edilen Kamu-Özel İşbirliği projeleri için ulusal ve uluslararası tüm hukuki yolları kullanacak, gerekirse tahkim süreçlerini işletecek, varsa kamuyu zarara uğratan yüklenici şirketler, bunların ortakları ve sorumlu şahıslarla ilgili yasal işlemleri başlatacak ve oluşan zararların ilgililerinden tahsilini sağlayacağız.

• Sermayenin tabana yayılmasını sağlayacak, uzun vadeli kaynakları özellikle sürdürülebilir kalkınma amaçlarının gerçekleştirilmesine dönük şirketlere yönlendireceğiz.

• Borsa’da manipülasyon ve yolsuzluk iddialarına ilişkin ilgili kurumları da kapsayacak şekilde bir inceleme ve denetim başlatacak ve tespit edilen usulsüzlük ve yolsuzlukların takipçisi olacağız.

• Spekülatif ve saadet zinciri türü finans uygulamalarının yarattığı riskleri önleyici düzenlemeleri hayata geçireceğiz.

• İnşaat merkezli bakış açısına son vererek İstanbul’u gerçek anlamda bir Finans Merkezi yapacağız.

• İstihdamla ilgili düzenlemeleri gözden geçirecek kayıtlı istihdamın önündeki mali ve mali olmayan yükleri azaltacağız.

• Çok sayıda ve karmaşık olan istihdama yönelik vergi ve sosyal güvenlik prim teşviklerini sadeleştirerek uygulanmasını kolaylaştıracağız.

• Gençlerin istihdamına yönelik kısa eğitim programları, stajlar, sertifikalar, uzaktan eğitimler, dijital eğitim mecraları ve ücretsiz dijital geliştirme atölyeleri gibi programlar geliştirecek ve destekleyeceğiz.

• Kadınların iş gücüne daha aktif katılımını sağlamak amacıyla okul sonrası eğitmenli aktivite merkezleri ile kreşlerin sayısını yerel yönetimlerle işbirliği içinde mahalle düzeyinde artıracak, bu amaçla, yaşlı bakımına erişimi de iyileştireceğiz.

• Engellilerin rekabetçi işgücü piyasası içinde yer almasını sağlayacak mesleki profilleme, iş bulma, meslek yönlendirmesi ve meslek edindirme kursları gibi hizmetleri vereceğiz.

• İşsizlik Sigortası Fonu’nun amacı dışında kullanılmasını önleyecek ve faaliyetlerinin daha şeffaf bir çerçevede yürütülmesini sağlayacağız.

• İşsizlik Sigortası Fonu’na %2’lik işveren katkısının yarısını “Yarına Hazırlık Fonu’na” aktaracak, bu fon aracılığıyla işsiz kalma riski yüksek çalışanlara yönelik beceri kazandırma yatırımlarına finansman sağlayacağız.

• Mesleki eğitim müfredatını geleceğin meslekleri doğrultusunda güncelleyecek, öğrencilere farklı alanlarda da kullanabilecekleri taşınabilir yeni beceriler kazandıracağız.

• OSB’ler bünyesinde ilgili paydaşların yönetiminde bulunduğu Teknoloji Liseleri kuracağız.

Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Bülent Şahinalp şunları sıraladı:

Bilim, AR-GE, yenilikçilik, girişimcilik ve dijital dönüşüm

• Bilim politikamızı, insan, özgürlük, demokratik eğitim, bilimsel düşünme, girişimcilik ve teknoloji üretimi odaklı bir anlayışla yürüteceğiz.

• Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulunu tekrar çalışır hale getireceğiz.

• Yüksek Yetenek İnşası Acil Eylem Planını uygulamaya koyacağız.

• Türkiye’yi giderek dışlandığı uluslararası araştırma ve yenilik ağlarına dahil edeceğiz.

• Çok boyutlu bir Beyin Göçüyle Mücadele Eylem Planı hazırlayacak ve uygulayacağız.

• Yetişmiş insan gücümüz için uygun ekonomik ve sosyal koşulları yaratacak, akademisyenlerin özlük haklarında ve gelirlerinde iyileştirmeler yapacağız.

• Yurtdışındaki yetenekli yapay zekâ araştırmacılarını ülkeye çekmek ve ülkede kalmalarını sağlamak için burs ve araştırma imkanları sağlayacağız.

• TÜBİTAK’ı sadece Araştırma Enstitüleri ile kritik alanlarda ileri araştırmalar yapan bir kurum haline getireceğiz.

• İlgili bakanlık ve kurumların eşgüdümü ile Ulusal İnovasyon Sistemini inşa edeceğiz.

• Teknopark teşviklerini fiziksel mekândan bağımsız hale getirerek tüm Türkiye’yi teknopark yapacağız.

• Kendine yeterliliğimizin merkezine yenilikçi, yeşil ve dijital dönüşümü benimsemiş girişimcilerimizi yerleştireceğiz.

• Yeni Girişim Şirketleri (Start-Up) Kanunu’nu çıkartarak girişimciliğe ilişkin hukuki tanımları, statüleri, mali yükümlülükler ve teşvikleri net bir çerçeveye kavuşturacağız.

• Silikon Vadisi gibi küresel ölçekte başarılı girişimcilik ekosistemlerinin bulunduğu yerlere Özel Temsilci/Büyükelçi atayacağız.

• Girişimcilerimizin tüm ihtiyaçlarını tek duraktan karşılamak amacıyla Girişimcilik Merkezi kuracağız

• “Çalışan Hisse Opsiyonları” için gerekli hukuki ve muhasebe alt yapısını oluşturacak ve güçlendireceğiz.

• Bilişim ve Yenilikçilik Bakanlığı kuracağız.

• Fiber/Optik uzunluğunu en kısa sürede 2 milyon kilometreye ulaştıracağız.

• Telekomünikasyon sektöründe halen devam eden tüm imtiyaz sözleşmelerini, geçmiş süreçleri ve devir mevzuatlarını inceleyecek, gelişmiş ülke standartlarına uygun yeni bir yetkilendirme rejimi uygulamaya koyacağız.

• Varlık Fonuna aktarılan Türk Telekom ve Turkcell hisselerini Hazineye devredecek ve çağdaş yönetişim ilkelerine göre bağımsız bir şekilde yönetilmelerini sağlayacağız.

• İnternete erişimi temel bir insan hakkı olarak tanımlayacak, vatandaşlarımızın her yerde, güvenli, hızlı, ucuz ve sansürsüz internete erişimini sağlayacağız

• İnternet erişiminin üzerindeki vergileri, Dijital Hizmet Vergisi’ni ve BTK kesintilerini indireceğiz.

• İnternet üzerinden yayınlara ilişkin yasayı ifade özgürlüğünü ve kişisel mahremiyeti koruyacak şekilde, evrensel, çoğulcu ve demokratik ilkeler çerçevesinde ve geniş bir istişareyle yeniden düzenleyeceğiz.

• Kamu gözetim gücünün siyasi rakiplere karşı silah olarak kullanılmasının önüne geçeceğiz.

Eğitim ve öğretim

• Eğitim kurum ve süreçlerini cinsiyet, etnik köken, din, dil, yerleşim yeri, sağlık durumu, sosyo-ekonomik koşulları ayırt etmeden, fırsat eşitliği ve adaletini ve herkesin nitelikli eğitim hakkını garanti altına alan kapsayıcı bir anlayışla düzenleyeceğiz.

• Devlet okullarındaki öğrencilere ücretsiz süt, su ve öğle yemeği vereceğiz.

• Okulöncesi, ilköğretim ve orta öğretimdeki tüm öğrencilere yardımcı kitaba ihtiyaç duymayacak şekilde ders kitaplarını yerel esnafa ve ekonomiye katkıda bulunacak şekilde ücretsiz temin edeceğiz.

• “Eğitim Destek Kartı” ile anaokulundan üniversiteye kadar devlet okullarındaki ihtiyaç sahibi öğrencilerin kırtasiye, çanta, kıyafet ihtiyaçlarını ve internete erişimlerini ücretsiz karşılayacağız.

• Sınav güvenliğini kamu vicdanında hiçbir tereddüt oluşturmayacak şekilde sağlayacağız.

• Ortaöğretime geçişlerde sınav odaklı değil süreç odaklı bir sistem geliştireceğiz.

• Liselere Giriş Sınavlarında yıldan yıla değişen uygulamalara son verecek, LGS sınavını süreç içinde kaldıracağız.

• Üniversiteye girişte yılda bir defa yapılan sınav yerine çoklu sınav imkânı sunacağız.

• Zorunlu eğitimi 1 yılı okul öncesi eğitim, 5 yılı ilkokul, 4 yılı ortaokul, 3 yılı ise lise olmak üzere 1+5+4+3 şeklinde uygulayacağız.

• Altyapıları oluşturarak okul öncesi eğitimi 1 yıl zorunlu tutarak ücretsiz sağlayacak ve isteğe bağlı olarak 3 yaş ve üzerine erken çocukluk eğitimi imkânı sunacağız.

• Çocuklarımıza üç yaşından itibaren; dil, zeka ve beceri gelişimlerini, doğayı tanımalarını, değerler eğitimini, kişisel, fiziksel ve eğitsel gelişmelerini bütüncül bir yaklaşım ile sağlayacağız.

• 5 yıllık ilkokulun 5. sınıfını bir üst öğrenime akademik hazırlık programı şeklinde, 4 yıllık ortaokulun ilk yılını ise yabancı dil ve kodlama hazırlık sınıfı şeklinde düzenleyeceğiz.

• İlköğretimde evrensel etik, insan hakları, adalet, sağlık, çevre ve hayvan hakları, kültür, sanat, bilim, spor konusunda farkındalığın artırılmasını sağlayacak, müfredatı teknoloji ve inovasyona dönük farkındalığı artıracak şekilde güncelleyecek, oyunlaştırma gibi tekniklerle öğrencilerimize programlama ve girişimcilik felsefesi kazandıracağız.

• Dijital içerik ve ortamlar kullanılarak öğrencilerin en az bir yabancı dil öğrenmesini ve yazılım ile kodlama becerisi kazanmasını sağlayacağız.

• Lise eğitiminde salt bilgi veren ve sınav odaklı yaklaşımdan sosyal-duygusal ve bilimsel düşünme, mesleki eğilim, sosyal farkındalık, kimlik kazanımı gibi konularda rehberlik odaklı sisteme geçeceğiz.

• YÖK’ü kaldıracak, yüksek öğretim kurumlarının akademik, idari ve mali özerkliğine müdahale etmeksizin yüksek öğretimin planlanması ve yükseköğretim kurumları arasında koordinasyonun sağlanması şeklinde sınırlı görevleri bulunan bir kurul kuracağız.

• Yükseköğretim kurumlarının yönetim ve denetiminin kendi öğretim üyeleri arasından seçimle oluşturdukları organlar eliyle gerçekleştirilmesini sağlayacağız.

• Öğretmen başına öğrenci sayısında OECD ortalamasına ulaşmayı hedefleyeceğiz.

• Öğretmenlik Meslek Yasasını değiştirecek, öğretmenlerin özlük haklarını iyileştirecek, öğretmenleri öğretmen, uzman öğretmen ve başöğretmen şeklinde gruplayan uygulamaya son vereceğiz.

• Öğretmen atamalarında mülakatı kaldıracak, ataması yapılmayan öğretmen havuzunu eriteceğiz.

• Özel eğitime ihtiyacı olan dezavantajlı çocukların eğitime erişiminin önündeki tüm engelleri kaldıracağız.

• Üstün zekâlı ve yetenekli öğrencilerimizi, objektif ölçütlerle tespit ederek, bu öğrencilerimiz için özel okullar açacak, özel destek programları hazırlayacak ve okul dışı eğitim olanakları ile burs sağlayacağız.

METNİN TAMAMI:

ORTAK POLİTİKALAR

Okumaya devam et

GÜNCEL

İnşaat yönünü arıyor

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), her ay merakla beklenen inşaat ile bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durum ile beklenen gelişmeleri gösteren “Hazır Beton Endeksi” 2024 Şubat Ayı Raporu’nu açıkladı. Geçen yılın kasım ayında başlayan faaliyetteki yavaşlamanın şubat ayında eşik değerin hemen üzerine kadar yükseldiğini ve Faaliyet Endeksi’nin, diğer endekslere kıyasla görece daha iyi konumda olduğunu gösteren Rapor, faaliyetteki yükselişin anlamlı olmakla birlikte yeterli olmadığına işaret etti.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Türkiye’de inşaat sektörü ve bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı zamanda üretiminden sonra kısa bir süre içerisinde stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını ortaya koyan öncü bir göstergedir.

Hazır Beton Endeksi 2024 Şubat Ayı Raporu’na göre, geçen yılın kasım ayında başlayan faaliyetteki yavaşlama sonrası endeks, şubat ayında eşik değerin hemen üzerine kadar yükselmiştir. Faaliyet Endeksi, diğer endekslere kıyasla görece daha iyi konumdadır. Hem Beklenti hem de Güven Endeksi pozitif tarafa yaklaşmakla birlikte henüz inşaat faaliyetlerini olumlu olarak etkileyecek düzeyde görünmemektedir. 2024 yılının ilk çeyreğinde faaliyette ciddi bir yükseliş beklememe yönündeki öngörümüz devam etmektedir.

Geride bıraktığımız şubat ayında faaliyet dışındaki endeksler geçen yılın aynı ayına göre gerilemiş durumda olup en fazla daralma Güven Endeksi’nde görünmektedir. Faaliyetteki yükseliş, endeksin değerinin eşik değere oldukça yakın olduğu bilgisi ile birlikte okunmalıdır. Bu durumda faaliyetteki yükseliş anlamlı olmakla birlikte yeterli değildir. Faaliyet Endeksi’ndeki yükselme, Güven ve Beklenti’deki gerilemeyi karşılayamadığı için birleşik Beton Endeksi sınırlı da olsa gerilemiş durumdadır.

Raporun sonuçlarını değerlendiren Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Geçen yılın kasım ayında başlayan faaliyetteki yavaşlama sonrası endeks şubat ayında eşik değerin hemen üzerine kadar yükselmiştir. 2024 yılının ilk çeyreğinde faaliyette ciddi bir yükseliş beklememe yönündeki öngörümüz devam etmektedir.” dedi.

Türkiye ekonomisi ve inşaat sektörüne yönelik değerlendirmelerini paylaşan THBB Başkanı Yavuz Işık, “Mevcut finansal koşullar altında inşaat ve konut sektörünün ipotekli satışlar üzerinden büyümesi mümkün görünmemektedir. Hâlihazırda inşaat sektörünün dinamosu, kentsel dönüşüm ve ülkemizdeki yapı stokunun yenilenmesi olacaktır. Konut arzındaki yavaşlamadan dolayı konut fiyatlarının yeniden yükselişe geçmemesi için bir yandan ülkemizde inşa edilen konut sayısında sürdürülebilir bir büyüme rakamı yakalanırken aynı zamanda yapı stokunun depreme hazırlanması gerekmektedir. Konut talebinde en azından yılın ilk yarısında artış beklenmemektedir. Bu durumda ekonomi yönetiminin enflasyonla mücadele ile birlikte sürdürülebilir büyüme yaklaşımını eşzamanlı olarak nasıl hayata geçireceği önemli hâle gelmektedir.” dedi.

Hazır Beton Endeksi hakkında

Söz konusu endekslerin oluşturulmasına esas teşkil eden anket ile firmalara 8 soru soruluyor. Her bir endeksin değeri 100’ün altında ya da üstünde olmasına bağlı olarak yorumlanıyor. 100’ün üzerinde olması durumunda önceki aya ait faaliyetin ya da gelecek döneme ilişkin beklentinin olumlu yönde geliştiği yorumu yapılıyor. Türkiye genelinde her ay hazır beton üreticileri ile gerçekleştirilen çalışmada 3 farklı endeks oluşturuluyor. Hazır Beton Faaliyet Endeksi ile hazır beton firmalarının geçmiş bir aylık faaliyetlerinin sonuçları, Hazır Beton Güven Endeksi ile hazır beton sektöründe faaliyet gösteren teşebbüslerin, ekonomi ve sektöre yönelik duydukları güven seviyesi, Hazır Beton Beklenti Endeksi ile hazır beton firmalarının önümüzdeki üç aylık dönemde faaliyetlerinin hangi seviyede olacağına ilişkin beklentiler hakkında bilgi ediniliyor. Hazır Beton Endeksi ile endekslerin tümünü içeren bileşik endeks elde ediliyor.

Türkiye Hazır Beton Birliği hakkında

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), 1988 yılından beri güvenli ve dayanıklı yapıların inşası amacıyla standartlara uygun beton üretilmesi, tekniğine uygun beton uygulamalarının yaygınlaşması ve ülkemizde kaliteli, dayanıklı, yüksek dayanım sınıflarında beton kullanılması için uğraş veren mesleki bir kuruluştur. THBB, Avrupa Hazır Beton Birliği (ERMCO) ve Beton Sürdürülebilirlik Konseyi (The Concrete Sustainability Council) üyesi; Beton Sürdürülebilirlik Konseyi “Bölgesel Sistem Operatörü”dür. THBB’ye üye olacak şirketlerin bütün hazır beton tesislerinde standartlara uygun üretim yapması, THBB Kalite Güvence Sisteminin (KGS) sürekli habersiz denetimlerine tabi olarak KGS Uygunluk Belgesi alması, uygun laboratuvar bulundurması, teknik, çevre, iş sağlığı ve güvenliği, yasal ve etik kriterleri eksiksiz yerine getirmesi zorunludur.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

GARANTİ BBVA 1 MİLYAR LİRA TAKİP DOSYASINI DEVRETTİ

Garanti Bankası, toplam 1 milyar 64 milyon liralık tahsili geçikmiş alacak portföyünü Gelecek Varlık Yönetim ve Emir Varlık Yönetim şirketlerine 440 milyon liraya sattığını duyurdu.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Türkiye Garanti Bankası, tahsili geçikmiş alacak portföylerini sattığını açıkladı.

Bankadan Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yapılan açıklamada, bankanın takipteki krediler portföyünde yer alan ve toplam anapara ve akdi faiz bakiyesi 30 Ocak 2024 tarihi itibarı ile 531 milyon 835 bin 897 lira olan; kredi kartı, destek kredisi, çek hesabı, taksitli kredi, kredili mevduat hesabı alacakları ile bunlara bağlı masraf hesabı ve diğer alacak türündeki tahsili gecikmiş alacakların faizleri ile birlikte, 220 milyon 300 bin liraya Gelecek Varlık Yönetim şirketine satıldığı ifade edildi.

Ayrıca, 31 Ocak 2024 tarihi itibarı ile anapara ve akdi faiz bakiyesi 532 milyon 496 bin 820 liralık kredi kartı, destek kredisi, çek hesabı, taksitli kredi, kredili mevduat hesabı alacakları ile bunlara bağlı masraf hesabı ve diğer alacak türündeki tahsili gecikmiş alacakların da faizleri ile birlikte, 219 milyon 800 bin liraya Emir Varlık Yönetim AŞ.‘ye satıldığı belirtildi.

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

Bedava para devri kapandı: Japonya 17 yıl sonra ilk kez faiz artırdı

Yayınlanma:

|

Yazan:

  • Türk mali piyasalarında var olan ‘limoni’ hava dün de korundu. Döviz piyasasında artan tansiyon ve TCMB’nin faiz artırımlarına rağmen henüz dezenflasyonist sürecin istenilen düzeye ulaşmaması sonrası geçen hafta yeni önlemler alan TCMB, miktarsal sıkılaştırmaya giderek faiz artırmadan faiz artırım etkisi yaratmak suretiyle piyasa faizlerinin sert bir şekilde yükselmesine neden olmuştu.
  • Takdir edeceğiniz üzere, faizin enflasyon karşısında yeteri kadar koruma sağlayamadığı ortamda Türk insanın güvenli liman olarak sığındığı hisse senetleri, bu sefer de yükselen faizlerin gölgeside satıcılı bir seyir izliyor. Bu bağlamda, BIST100 ana endeksinde düşüş 6. güne taşındı! Otoritenin almış olduğu önlemlerin amacı (şifa etkisi) her ne talebin soğuması olsa da, yan etkisi hâliyle borsa üzerinde baskı kurmaya devam ediyor. Yükselen mevduat faizleri (risksiz bir yatırım aracı) hisse senedi piyasalarından para çıkmasına neden olurken, krediye ulaşımın zorlaşması ve de pahalı olması kredili işlemlerde borçlanma maliyetini artırarak şirketlerin de yatırım kapasitesini baltalamak suretiyle ekonominin soğumasına; bunun da hâliyle şirket cirolarına yansıyarak şirket performanslarını sorunlu hâle getiriyor.
  • Teknik bir yaklaşımla, 7,200 endeks seviyesinden başlayan yükselişin eğer Şubat sonu 9,450 seviyesinde bittiğini düşünürsek, bu hareketin %50 düzeltme seviyesinin 8,330 endeks seviyesine işaret ettiğini not edelim. USDTRY kuru TCMB’nin tabir caizse el frenini çekmesi ardından azalan tansiyonla bu sabah 32,34 seviyesine gelirken, Türkiye’nin yabancı indinde risklerini yansıtan 5 yıl vadeli CDS risk primi de 310-315 baz puan aralığında ama geçe haftarda kaydettiği 280 baz puan seviyesinden uzak bir noktada işlem görmeye devam ettiğini not edelim.
  • Hazır faiz hadlerinden söz etmişken, dün açıklanan konut fiyat endeksi son aylarda enflasyonun altında artış kaydederek fiyatların da reel olarak düştüğünü gösterdi! Yükselen faiz hadlerinin konut sektörünü de hırpalama başladığını not edelim. Öte yandan, Hazine’nin dün düzenlediği 2 yıl vadeli tahvil ihracında ortalama bileşik faiz %47,49 düzeyinde sonuçlandı. Son haftalarda cereyan eden gelişmeler ardından, acaba Perşembe günü düzenlenecek olağan TCMB Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısından faiz artırımı gelir mi sorusunu da kendime sormadan edemiyorum. Her ne kadar, BloombergHT’nin düzenlediği ankete göre faiz değişimi beklenmiyor olsa da, son günlerde artan tansiyon -güven erozyonu yaratmamak adına- TCMB’nin hamle yapmasına neden olabilir!
  • Dönelim yurtdışı piyasalara. Son aylarda hep gündeme taşıdığımız üzere Japonya Merkez Bankası (BOJ), 8 yıllık negatif faiz oranlarını ve alışılmışın dışındaki para politikasının (unorthodox) diğer kalıntılarını (faiz eğrisi kontrolünden de vazgeçti) bu sabah sona erdirerek, büyümeyi onlarca yıldır devam eden devasa parasal teşviklerle yeniden enflasyona sokma odağından tarihi bir değişim gerçekleştirdi. Bu hamlenin 17 yıl içindeki ilk faiz artırımı olmasına rağmen, kırılgan ekonomik toparlanma nedeniyle BoJ bundan sonrası için borçlanma maliyetlerindeki herhangi bir artışta yavaş ve temkinki devam etmesi de bekleniyor. BoJ, negatif faiz oranlarından çıkan son merkez bankası olurken, dünyanın dört bir yanındaki politika yapıcılarının büyümeyi ucuz para ve alışılmadık parasal araçlarla desteklemeye çalıştığı bir dönemin de sonuna işaret ediyor! BoJ’un bugün politika normalleşmesine yönelik attığı adımı, deflasyonun pençesinden çıkıldığı yönünde yorumluyoruz.
  • İşin magazin tarafını bir kenara bırakırsak, 17 yıl sonra bir ilkin gerçekleşmesi, yeni kısa vadeli faiz hedefini %0 – 0,1 aralığında belirlemesi ve faiz eğrisi kontrolünden de vazgeçildiği büyük günde piyasa reaksiyonunun şimdilik sakin olması bizi beklenti gerçekleşi yönünde sakinleştirse de, radikal nitelikteki politika değişiminin bir noktada volatilite yaratma potansiyelini de göz ardı etmiyoruz. YEN son 7 gündür kesintisiz bir şekilde değer kaybederek bu sabah yeniden 150 seviyesinin üzerine yükseldi. 10 yıllık Japon devlet tahvili %0,80 seviyesinden sert bir düşüşle %0,74 seviyesine gerilerken, bu saban Asya piyasalarında karmaşık bir seyrin hâkim olduğunu görüyoruz. Japonya borsası karara önemli bir tepki vermezken, Kore ve Hong Kong borsalarında %1’in üzerinde düşüş görüyoruz.
  • BoJ toplantısı ardından gözler FED’in yarın akşam sonuçlanacak olağan FOMC toplantısına çevrildi. Her ne kadar faiz oranlarının sabit tutulacağına kesin gözüyle bakılsa da, Başkan Powell’ın mikrofon karşısında kullanacağı üslup ve beraberinde satır aralarında vereceği mesajlar kadar üyelerin tahminleri de önem arz edecektir. Bu sabah itibariyle, vadeli kontratlar FED’in bu yıl 70 baz puan faiz indirimine gideceğini, ilk faiz indiriminin ise %51 ihtimalle Haziran ayında gerçekleşeceğine imkân tanıyor. Benzer bir şekilde, Avrupa’dan da ilk faiz indirimi için oklar Haziran ayına işaret ederken (%56 ihtimal), 2024 yılında toplam faiz indirim beklentisi 85 baz puan.
  • A︎BD enflasyon verileri ardından morali bozulan ve geçen haftayı keyifsiz bir şekilde tamamlayan küresel mali piyasaların dünkü günü de dar bir bantta salınarak tamamladıklarını not edelim. FED’in faiz indirme hatta bilanço daraltma ihtimaline sıkı sıkı sarılan faiz getirisi olmayan altın ve bitcoin gibi enstrümanlar sırası ile 2,195 ve 73,600 dolar seviyesine kadar ilerlemesi ardından 2,160 ve 65,000 dolar seviyelerine kadar geri çekildiler. Altın için 2,070 dolar seviyesinin altında haftalık kapanış görmememiz kaydı ile 2,550 dolar hedefimizde şimdilik bir değişiklik bulunmuyor. Bitcoin’de yeni zirve seviyelere soluksuz bir şekilde yaşanan koşu ardından gelen geri çekilmeyi şimdilik soluklanma olarak okumak istiyoruz.

Emre Değirmencioğlu

Okumaya devam et

KATEGORİ

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

KRIPTO PARA PİYASASI

BORSA

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKAVİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKAVİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKAVİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.