Connect with us

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

Piyasalar temkinli: Ticaret ateşkesi yetmedi, İran riski ön planda!

Yayınlanma:

|

Dün küresel mali piyasaların gözü bir tarafta ABD ile Çin arasında yürütülen ticaret müzakerelerinde, öte yandan ABD’de açıklanan Mayıs ayı TÜFE enflasyonuna çevrildi. ABD Başkanı Trump, ABD ile Çin arasında geçtiğimiz ay Cenevre’de varılan geçici ticaret uzlaşmasının ardından Londra’da yürütülen görüşmelerle yeni bir çerçeve anlaşmaya varıldığını ve bu anlaşmayla ticaret ateşkesinin yeniden rayına oturduğunu açıkladı. Trump, ABD’nin Çin mallarına uygulayacağı toplam gümrük tarifesinin %55, Çin’in ise %10 olacağını belirtti. Anlaşma kapsamında Çin’in nadir toprak elementleri üzerindeki ihracat kısıtlamaları kaldırılırken, Trump, sosyal medya hesabında “Çin ile harika bir anlaşma yaptık” ifadesini kullanırken, ABD’nin yapay zekâ çipleri üzerindeki ihracat kısıtlamalarının ise devam edeceğini belirtti.

Anlaşmanın detayları henüz belirsizliğini korurken, her iki ülke de uzlaşı çerçevesini liderlerine sunarak onay sürecine geçecek. Ticaret görüşmeleri olumlu yönde ilerliyor olsa, sürece yönelik belirsizlik risk iştahını bir nebze de olsun bozduğunu itiraf etmek gerekiyor. Trump’ın diğer ülkelere ticaret anlaşması şartlarını içeren mektuplar göndereceğini açıklaması da piyasalarda belirsizliği artırdı. Dolar tabana yaygın bir şekilde değer kaybederken, EURUSD paritesi 1,15 seviyesinin üzerine yükselerek son altı haftanın zirvesini test etti. Tersinden bakıldığında, doların önde gelen para birimlerine göre değerini gösteren sepet kur DXY ise altı haftanın dibine geriledi.

ABD’de dün açıklanan Mayıs ayı çekirdek TÜFE enflasyonu, yıllık bazda %2,9 beklenirken gerçekleşme %2,8’de kaldı. Enflasyonun bir çıt da olsa beklentilerin altında kalmasının yanı sıra, görev süresi 2026 Mayıs ayında dolacak Başkan Powell yerine en güçlü aday olarak şu an görev yapan Hazine Bakanı Bessent ya da Warsh isminin ön plana çıkması, FED’in önümüzdeki hafta sonuçlanacak olağan FOMC toplantısında faiz indirimine gidebileceği beklentisini kuvvetlendirmeye başladı. Her ne kadar Trump’ın uyguladığı tarifelerin enflasyonist olduğunu kabul etsek de, ABD’de enflasyon Kasım 2022 zirvesinden bu yana mütemadiyen düşerken, FED ise Aralık 2024’ten bu yana faiz indirimine gitmeyerek bekle ve gör stratejisine geçti. Acaba yine mi geç kalıyor? (bakınız grafik)

Enflasyon verisi ve FED’e yeni dönem için zikredilen isimler ardından risksiz faiz oranı olarak görülen ve gelişmekte olan ülkelerin yurt dışı borçlanmasına temel teşkil eden 10 yıllık ABD tahvil faizinin getirisi %4,50 seviyesinden %4,40 seviyesine doğru gerilediğini görüyoruz. Faizlerin gerilemesi, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler için iyi haber olarak görülse de, dün akşam saatlerinde petrol fiyatlarında yaşanan yükselişin ise hanemize biraz da olsun olumsuz bir gelişme olarak yazıldığını not etmemiz gerekiyor.

Başkan Trump, İran’la artan gerilim nedeniyle Orta Doğu’daki bazı ABD personelinin bölgeden çekileceğini açıkladı. Bu karar, Irak’taki ABD büyükelçiliğinde kısmi tahliye hazırlıkları ve Bahreyn ile Kuveyt’te gönüllü ayrılma yetkilerinin verilmesi ile başladı. ABD, İran’ın nükleer silah edinmesine kesinlikle izin vermeyeceklerini vurgularken, İran tarafı da olası bir saldırıya ABD üslerini hedef alarak karşılık vereceklerini bildirdi. Bu gelişmeler, özellikle petrol fiyatlarında %4’ün üzerinde artışa yol açarken, Brent cinsi ham petrolün varil uzun bir süredir sıkıştığı 60-65 dolar bandından kurtularak gece geç saatlerde 70 doların üzerini test etti.

ABD’nin bölgedeki askeri varlığı sürse de, gerginliğin nükleer müzakereler öncesi daha da tırmandığı görülüyor. İsrail’in kısa sürede İran’a yönelik bir askeri saldırı gerçekleştirme ihtimali gündemi meşgul ederken, risk algısında ise bir miktar bozulma yaşandığını ve güvenli liman ihtiyacının ise arttığını görüyoruz. Öyle ki, dün güne 3,300 doların diplerinden başlayan altının ons fiyatı bu sabah 3,380 dolar seviyesine dayandı. Bitcoin, salı günü 110bin dolar seviyesini aşması ardından 108bin dolar seviyesinin altına çekilirken, gümüşün ons fiyatı ise 36,30 dolar seviyelerinde gelişmeleri takip etmeye başladı. Piyasaların korku endeksi VIX ise henüz anlamlı bir yükseliş kaydetmedi.

ABD borsaları dün geceyi cereyan eden olumsuz gelişmeler ardından hafif de olsa düşüşle kapatırken, bu sabah vadeli işlemlerde de kırmızı renk dikkatimizden kaçmadı. Pasifik’in diğer ucunda ise karmaşık ama genel hatlarıyla olumsuz bir tablo hâkim. Gösterge endeks Tokyo borsası %0,7, Tayvan borsası ise %0,8 gerilerken, Kore borsasının ise %0,8 yükseldiğini görüyoruz.

Toparlamak gerekirse, küresel mali piyasaların güne hafif de olsa satıcılı bir şekilde başladıklarını görüyoruz. ABD-Çin arasında sağlanan ticaret ateşkesi ve beklentinin altında kalan ABD enflasyon verisine rağmen, Orta Doğu artan jeopolitik gerilimler petrol ve altın fiyatlarını yükseltirken, hisse senetleri ve dolar değer kaybetti. FED’in faiz indirimi ihtimali masada olsa da, gelişmeler piyasaları tatmin etmedi. Dolar endeksi yılbaşından bu yana %9 düşerken, İran’ın nükleer görüşmeler başarısız olursa ABD üslerini hedef alacağı açıklaması ise güvenli liman arayışını körükledi. Makro cephede bugün ABD’de Mayıs ayı üretici enflasyonu bulunuyor. Türkiye cephesinde ise Nisan ayı sanayi üretimi takip edilecektir.

Türkiye cephesinde ise geçen hafta açıklanan olumlu enflasyon verisi ardından egemen olan iyimser hava korunmakla birlikte dün göreceli olarak sakin bir günün geride kaldığını görüyoruz. USDTRY kuru için alışıldık ‘bebek adımlarıyla yükseliyor’ söylemi yerine, düşüş yönlü bir seyirden söz etmek gerekiyor. Keza, bayram tatili sonrasında iki gündür USDTRY kurunun TL’de reel değerlenmeye de yer verecek şekilde 39,15 seviyesine gerilediğini görüyoruz. Enflasyon verisi ardından egemen olan faiz indirim beklentisine paralel coşan bankacılık hisseleri son dört iş gününde yaklaşık %14 yükseliş kaydetmesi ardından dün günü neredeyse yatay tamamladı. Risk göstergesi CDS primi 290 baz puana yakın bir seyir izlerken, TL tahvil cephesi ise anlamlı bir değişim kaydetmedi.

Gözler dün yine TCMB’nin repo ihalesini takip etti. TCMB, bir hafta vadeli repo ihale faizi olan %46 seviyesinden dün de 100 milyar TL tutarında repo ihalesi açarken, piyasanın geriye kalan fonlama ihtiyacını da faiz koridorunun üst bandı olan gecelik borç verme faiz oranı %49’dan karşılayınca, ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti (AOFM) dün itibariyle %47,99 seviyesine geriledi. Piyasada oluşan Türk Lirası referans faiz oranı ise (TLREF) hâlâ %48,99 seviyesinde yer almaya devam etti (bakınız grafik). Lâkin, kısa vadede, ‘işler’ normalleştikçe, tüm faiz oranlarının TCMB’nin politika faizi olan %46 seviyesine doğru gevşeyeceğini düşünüyoruz. Bir kez daha belirtmek gerekirse, 19 Haziran toplantısında faiz indirimi beklemiyoruz. TCMB’nin fonlamayı %46 seviyesine getirmesini, bunun da üstü kapalı da olsa 300 baz puan faiz indirimi anlamını taşıyacağını, politika faizinden ise asıl indirimi Temmuz toplantısında 350 baz puan ile bekliyoruz.

ABD Tüfe ve FED Politika Faizi

1749701984a95b81317a0236823d89e19331e3e9a7_1_1200.jpg

TL REF ve AOFM

1749701984179438254c50349c93a9264c77470179_2_1200.jpg

Emre Değirmencioğlu

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

EURUSD: For whom the bell tolls?

Yayınlanma:

|

Yazan:

Türk mali piyasaları önceki gün Suriye kaynaklı artan jeopolitik risklerin etkisiyle sert satışlar yaşamıştı. Ancak dün, bu risklerin görece azalması ve piyasa katılımcılarının yeniden faiz indirimi beklentisine odaklanmasıyla kayıpların hızla telafi edildiğini gördük. BİST100 endeksi, hafta başından bu yana yaşanan kayıpları tamamen geri alarak günü %2,5 oranında yükselişle tamamladı ve böylece üst üste dördüncü haftayı da artıda kapatma yolunda ilerledi. Özellikle faiz indiriminin bankacılık sektörü üzerindeki olumlu etkisine dair beklentilerle son haftalarda güçlü alımların görüldüğü, ancak TCMB’nin daha temkinli bir duruş sergileyeceği algısıyla kâr satışlarına sahne olan XBANK endeksi ise dün %4,2’lik etkileyici bir yükseliş kaydetti.

BloombergHT’nin düzenlediği ankette, TCMB’nin önümüzdeki perşembe günü sonuçlanacak olağan PPK toplantısında 250 baz puanlık bir faiz indirimi yapması bekleniyor. Stopaj artışının TL’nin reel getirisini törpülediği, üzerine bir de politika faizinde düşüş beklentisinin eklendiği bu ortamda, yatırımcı ilgisinin yeniden dövize kaymaması adına Merkez Bankası’nın daha temkinli adımlar atacağı öngörülse de, biz hâlen TCMB’den sürpriz niteliğinde 350 baz puanlık bir faiz indirimi beklemeye devam ediyoruz.

Bu çerçevede, politika faizinin %46 seviyesinden 19 Mart öncesindeki %42,50 düzeyine çekileceğini, faiz koridorunun da daha simetrik bir yapıya kavuşacağını öngörüyoruz. Dün bu beklentilere paralel olarak, 2 yıl vadeli gösterge tahvilin bileşik faizi yaklaşık 25 baz puan düşüşle %41,37’ye gerilerken, CDS risk primi 293 baz puan seviyesinde, son dönemde sıkıştığı dar aralığın içinde kalmaya devam etti. USDTRY kuru ise TCMB’nin konfor sahasında, 40,22 civarında dengelenirken, bugün valör farkı nedeniyle 40,30 seviyelerine doğru hafif bir yükseliş kaydetti.

Yurt dışı gelişmelere geçmeden önce, dün TÜİK ve TCMB tarafından açıklanan konut sektörü verilerine kısaca göz atalım. TÜİK verilerine göre, Haziran ayında konut satışları geçen yıla kıyasla %35,8 artarak 107,7 bin adede ulaştı. Ancak ipotekli satışlarda düşüş dikkat çekerken, yabancıya yapılan satışlar da geçmiş yıllardaki ortalamanın altında kaldı. Öte yandan, TCMB’nin yayınladığı konut fiyat endeksine göre, konut fiyatlarında yıllık nominal artış %32,8 olurken, enflasyondan arındırılmış reel değişim %1,7 oranında düşüşe işaret etti. Her ne kadar fiyatlar toparlanma eğiliminde olsa da, reel bazda düşüşün hız kestiği görülüyor. Bu trendin devam etmesi hâlinde, yaz sonuna doğru reel değişimin pozitif alana geçmesi sürpriz olmayacaktır. İl bazında bakıldığında ise yıllık fiyat artışı İstanbul’da %33, Ankara’da %42, İzmir’de ise %32 seviyesinde gerçekleşti.

ABD borsaları, güçlü şirket bilançolarının desteğiyle dün geceyi iyimser bir seyirle tamamlarken, “Squid Game”in final sezonuyla dikkatleri üzerine çeken Netflix finansalları öncülüğünde S&P500 ve Nasdaq endeksleri tüm zamanların zirvesine ulaştı. Hisse senetlerinde süregelen yükseliş eğilimi, faiz indirimi tartışmalarıyla paralel şekilde gündemdeki yerini koruyor. Öte yandan dün ABD’de açıklanan veriler, Haziran ayında perakende satışların %0,6 artarak beklentileri aşması ve işsizlik başvurularının üç ayın en düşük seviyesine gerilemesiyle ekonomik faaliyette toparlanmaya işaret etti. Bu güçlü veri akışı, FED’in enflasyon üzerindeki tarifelerin etkisi netleşmeden faiz indirimi konusunda aceleci davranmayacağı beklentisini desteklerken; ücret artışlarındaki yavaşlama, konut fiyatlarındaki gerileme ve tüketimde baskı yaratabilecek tarife etkileri gibi unsurların ise FED’in ileriye dönük para politikası kararlarını şekillendirmede temkinli kalmasına neden olabileceğini düşünüyoruz.

Bu sabah itibarıyla vadeli kontratlara göre, FED’in 30 Temmuz’daki olağan toplantısında faiz indirimi olasılığı oldukça zayıf kalırken, yıl sonuna kadar toplamda 44 baz puanlık bir indirim beklentisi ön plana çıkıyor. Dün de vurguladığımız üzere, Trump’ın FED Başkanı Powell üzerindeki baskısı kurumun bağımsızlığına gölge düşürse de, dolar endeksi (DXY) cephesinde toparlanma sinyallerinin güçlendiğini izliyoruz. Bu doğrultuda, dün “Kral (DXY) sahalara geri mi dönüyor?” diye sormuştuk. Bugün ise, Metallica’nın efsanevi şarkısına atıfla “For Whom the Bell Tolls – Çan kimin için çalıyor?” sorusunu yöneliyor ve yanıtımızı şöyle veriyoruz: EURUSD için.

Aşağıdaki teknik grafikten de görülebileceği üzere, EURUSD paritesi temmuz başında test ettiği 1,18 zirvesinden sonra hafta ortasında 1,1560 seviyelerine kadar gerileyerek zirveye kıyasla %2’yi aşan bir düşüş kaydetti. Yılın başında EUR’ya yönelik beklentilerimiz olumsuz bir seyir izlerken, Trump’ın agresif ve öngörülemez politikaları bu görüşü geçici olarak boşa çıkarmış, yatırımcıların dolardan uzaklaşmasıyla birlikte EUR, Avrupa cephesini dahi rahatsız edecek ölçüde değer kazanma fırsatı bulmuştu. Başka bir ifadeyle, Trump etkisiyle dolardan kaçan yatırımcı geçici olarak EUR’yu bir tür güvenli liman olarak görmüştü.

Lâkin, geldiğimiz noktada, iki merkez bankası arasındaki faiz farkı, ABD’de Trump politikalarının meyve vermeye başladığını gösteren gümrük gelirleri, Powell’ın görevde kalmaya devam edeceği görüşüne karşın Trump’ın öngörülemeyen söylemleri piyasada karışık bir tablo oluşturuyor. Böyle bir ortamda yön arayan yatırımcılar için en sağlıklı rehber fiyatın kendisi olmaya devam ettiğinin altını kalınca çizmemiz gerekiyor. Teknik açıdan bakıldığında, EURUSD paritesi önemli destek seviyelerini test ederken, haftalık kapanışın 1,1560 seviyesinin altında gerçekleşmesi durumunda “Hail the King!” diyerek doları yeniden selamlayacağımız bir tablo oluşabileceğini düşünüyoruz. Haftanın son işlem günü olması itibariyle, kapanış seviyesi kritik önem taşırken, bu eşiğin altına inilmeden açılacak kısa pozisyonların risk barındırabileceğini bir kez daha vurgulamak isteriz (önce teyit).

Yeni gün başlangıcında, Japonya’da çekirdek enflasyon Haziran ayında %3,3’e gerileyerek beklentilere paralel gerçekleşti; ancak üst üste 39. ayda da Merkez Bankası’nın %2 hedefinin üzerinde kalarak fiyat baskılarının sürdüğüne işaret etti. Gıda enflasyonunun %8,2’ye yükselmesi ve hizmet fiyatlarının artmaya devam etmesi, Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) temmuz sonunda yapacağı toplantıda enflasyon tahminlerini yukarı yönlü revize edebileceği beklentisini güçlendiriyor. Ancak ABD’nin artırdığı gümrük tarifeleri nedeniyle ihracatta zayıflama ve büyüme tahminlerinde yapılan aşağı yönlü revizyonlar, BoJ’un faiz artırımlarında temkinli davranmasına neden olabilir.

Gözler Japonya’da pazar günü yapılacak üst meclis seçimlerine çevrildi. Başbakan Ishiba liderliğindeki iktidar koalisyonunun çoğunluğu kaybetmesi bekleniyor. Bu olası sonuç, hem ABD ile yürütülen gümrük tarifesi görüşmelerini zora sokabilir hem de ülkenin dev kamu borcunun sürdürülebilirliğine ilişkin yatırımcı endişelerini artırabileceğini düşünüyoruz. Özellikle enflasyon ve hızla artan gıda fiyatları hükûmete olan halk desteğini zayıflatırken, muhalefet cephesinden gelen vergi indirimleri ve sosyal harcama vaatleri tahvil piyasasında satış baskısı yaratıyor. Dolar, güvenli liman YEN karşısında ay başından bu yana % 3,3 yükseldiğini de not edelim.

Bu sabah Asya borsalarında Japonya ve Kore hâriç yeşil rengin hâkim olduğunu görüyoruz. Gümüş bir haftayı iyimser bir şekilde tamamlamaya aday görünürken, bitcoin de 120bin doların tekrar üzerine yükselerek tüm zamanların en yüksek haftalık kapanışına hazırlanıyor! ABD Temsilciler Meclisi, stablecoin’lerin likit varlıklarla desteklenmesini ve rezervlerinin şeffaf şekilde açıklanmasını zorunlu kılan yasa tasarısını kabul ederek Trump’a gönderdi. Bu gelişme kripto sektörü için genel olarak olumlu olarak yorumlanıyor. Mali piyasaların gündeminde ise bugün ABD’de yeni konut inşaatları ve ruhsatları; Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi takip edilebilir. TCMB ve BDDK’nın haftalık raporlarını da inceleyeceğiz. Herkese güzel bir hafta sonu dileriz.

EURUSD

1752813199cd558c25519ac8629cc55d8a636d74f3_1_1200.jpg

Emre Değirmencioğlu

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

DÖVİZ KREDİLERİNE %1 KKDF GELDİ

Yayınlanma:

|

Yazan:

18 Temmuz 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan ve 17 Temmuz 2025 tarihli 10094 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile birlikte, reel sektör şirketlerinin yurt içinde kullandıkları döviz ve altın kredilerine artık %1 oranında Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu (KKDF) kesintisi uygulanması kararı yürürlüğe girmiştir.

Kararın Özeti:

  • Yürürlük Tarihi: 18 Temmuz 2025

  • KKDF Oranı: %1

  • Kapsam: Türkiye’de yerleşik şirketlerin yurt içi bankalardan ve finansal kuruluşlardan kullandıkları döviz ve altın cinsinden krediler

  • Amaç: TL cinsinden kredi kullanımını teşvik etmek, dövizle borçlanmayı azaltmak ve makroekonomik istikrarı desteklemek

Değerlendirme:

  • Şirketler açısından etkisi: Bu karar, dövizle borçlanan reel sektör firmalarının finansman maliyetlerini artıracaktır.

  • Finans sektörü açısından: Bankalar ve finansal kuruluşlar, TL kredilere yönlendirme yaparken bu uygulamayı bir politika aracı olarak kullanabilecektir.

  • Ekonomi politikası açısından: KKDF’nin tekrar devreye alınması, döviz talebini kontrol altına alma ve kur-istikrarını sağlama stratejisinin bir parçası olarak değerlendirilebilir.

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

Binance TR ve ON Dijital işbirliğiyle ücretsiz Türk lirası transferi

Binance TR CEO’su Mücahit Dönmez, “Kripto varlıklara yönelik ilgi ve benimseme dünya genelinde hızla artarken, Türkiye de bu dönüşümde kilit pazarlardan biri olmaya devam ediyor” dedi

Yayınlanma:

|

Yazan:

Kripto varlık platformu Binance TR, ON Dijital ile yaptığı işbirliği kapsamında kullanıcılarına 7 gün 24 saat boyunca ücretsiz Türk lirası transferi imkanı sunacak.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, kullanıcılar, ON Dijital Mobil uygulaması üzerinden 7 gün 24 saat boyunca Binance TR hesaplarına ücretsiz olarak Türk lirası aktarabilecek.

İşbirliği sayesinde Binance TR, kamu bankaları ile özel bankaları kapsayan altyapısına ON Dijital’i de ekleyerek, komisyonsuz para yatırma imkanı sunduğu kanal sayısını 9’a çıkardı. Kullanıcılar böylece farklı bankalar üzerinden kolayca ve ücretsiz Türk lirası yatırma seçeneğine sahip olacak.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Binance TR Üst Yöneticisi (CEO) Mücahit Dönmez, kullanıcı odaklı inovasyonun platformun büyümesindeki temel etken olduğunu vurguladı.

Dönmez, ‘Kripto varlıklara yönelik ilgi ve benimseme dünya genelinde hızla artarken, Türkiye de bu dönüşümde kilit pazarlardan biri olmaya devam ediyor. Biz de Binance TR olarak, kullanıcı deneyimini sürekli geliştiren, işlem süreçlerini kolaylaştıran ve erişilebilirliği artıran çözümlerle bu büyümeye yön veriyoruz. Daha iyi kullanıcı deneyimi, daha geniş kitlelerin kripto dünyasına güvenle adım atmasını sağlıyor.’ değerlendirmelerinde bulundu.

Burgan Bank ON Dijital Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Halil Özcan da kullanıcıların ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik her adımda teknolojiyi ve işbirliklerini odağa aldıklarını vurguladı.

Özcan, Binance TR ile gerçekleştirilen entegrasyonu ‘geleneksel bankacılık sistemleriyle dijital varlık platformları arasında köprü kuran önemli bir adım’ olarak tanımlayarak, ‘Kullanıcılarımız, ON Dijital Mobil üzerinden 7/24 güvenli ve hızlı TL transferi yapabilirken, aynı zamanda kripto ekosistemine de kolayca erişim sağlayabiliyor. Bu işbirliğini, geleceğin finans dünyasında yerimizi sağlamlaştıracak stratejik bir adım olarak görüyoruz.’ ifadelerini kullandı.

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.