Connect with us

BANKA HABERLERİ

Reel Piyasada ödeme sistemi çöküyor: Karşılıksız çekler iki kat arttı

Finansman krizi nedeniyle ciroların düştüğü, istihdam çıkışlarının arttığı ve firma devirlerinin hızlandığı piyasada ödeme zinciri de risk altında… Özellikle temmuz ayında karşılıksız çekte yaşanan artış piyasayı tedirgin ediyor. Finansmana erişimin önünün açılmasını isteyen reel sektör temsilcileri, ticari kredi kartlarındaki taksit sayısı ve limitlerin ivedilikle artırılmasını talep ediyor.

Yayınlanma:

|

Finansman darboğazının hâlâ açılmaması, yanı sıra ekonomiyi soğutma hamlesinin ciroları giderek zayıflatması piyasada ödeme zincirini kopma riskiyle karşı kaşıya bıraktı. Özellikle ticari kredi kartlarında limitlerin ve taksitlerin sınırlandırılması firmaları daha fazla çek kullanmaya iterken, temmuz ayında karşılıksız çek sayısındaki patlama dikkat çekti. Piyasada tahsilatların gecikmeye başlaması, firmalarda “Alacaklarımı tahsil edebilecek miyim” endişelerini körüklerken, ödeme zincirindeki kırılganlığın artışı, iş dünyası STK’larının ekonomi yönetimi ile gerçekleştirdikleri istişare toplantılarında da sık sık gündeme geliyor. Zira finansmanda yaşanan sıkıntılar firmaların yükümlülüklerini yerine getirmesini zorlaştırıyor. Bu noktada finansman musluğunun açılmasının piyasanın sağlıklı işleyişi için elzem olduğuna işaret eden reel sektör temsilcileri, ticari kredi kartlarında limit ve taksitlerin esnetilmesini talep ediyor.

Bilindiği üzere çekler bir ödeme enstrümanı olarak son yıllarda piyasanın akışını etkileyecek seviyede öne çıkmıyordu. Ancak son dönemde ticari kredilerde akışın yavaşlamasıyla beraber çek enstrümanı piyasada yeniden öne çıkmaya başladı. Özellikle bir önceki dönemde Merkez Bankası’nın aldığı kararla ticari kredi kartlarına makro ihtiyati tedbir getirilerek taksitlendirme kaldırılmış, limitler düşürülmüştü. Merkez Bankası daha sonra bu karadan geri adım atsa da birçok banka taksit sınırını gevşetmeyip limitleri yeniden yükseltmedi. Bu da firmaların çek kullanımını son aylarda artıran en önemli etkenlerden biri oldu. Temmuz ayında karşılıksız çeklere yönelik açıklanan veriler ise piyasadaki ödeme güçlüğünü net bir şekilde ortaya koydu. Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi verilerine göre, karşılıksız işlemi yapılan çek adedi, haziranda 9 bin 946 iken, temmuzda yüzde 85 artarak 18 bin 426’ya yükseldi, böylece Haziran 2021’den bu yana en yüksek seviyesini gördü. Reel sektör temsilcilerinden edinilen bilgiye göre, tahsilatlarda gecikmeler artarken, ödemesini alamayan firmalar yükümlülüklerini gerçekleştirmekte zorlanmaya başladı. Ödeme zincirinde kırılganlığın bu denli artması karşısında önde gelen iş dünyası STK’ları ve meslek örgütleri, yeni ekonomi yönetimiyle gerçekleştirilen istişare toplantılarında bu konuyu sık sık dile getirirken, ‘zincir kopmadan önlem alınmasını’ talep ediyor.

AVDAGİÇ: KIRILMA OLMADAN TEDBİR ALINMALI

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, yaptığı açıklamada temmuz ayında karşılıksız çek tutarının bir önceki aya göre ciddi oranda arttığına dikkat çekerek, bu gelişmenin ödemeler sisteminde kırılmaya sebep olmaması için tedbir alınmasına ihtiyaç olduğunu söyledi.

Ticari kredi kartlarıyla taksitli yapılan işletme harcamalarının bugüne kadar sağlıklı bir şekilde işlediğini hatırlatan Avdagiç, “Ancak ticari kredi kartlarının taksit imkanı bize göre çok gereksiz bir şekilde daraltılmıştı. Sonra bu kaldırıldı, kamu bankalarınca taksit ve limitler kısmen açılsa da özel bankaların büyük kısmı bu limitleri ve taksitleri daralttığı yerde bıraktı” dedi. Küçük ve orta büyüklükte firmaların ticari kredi kartlarıyla işlemlerini yaptığını, bu sistemin ödemeyi alanı da rahatlattığını, iki tarafın da çek ve senetle uğraşmak zorunda kalmadığını aktaran Avdagiç, “Bunun tekrar eskiye dönmesi için çok yoğun uğraşıyoruz. Tüketicilerin kredi kartlarına yönelik birtakım tasarrufta bulunulması gerekebilir ama iş dünyası ile ilgili olan kısmında daha hassas davranılması gerektiğini ifade etmek istiyorum” diye konuştu.

KAYA: İŞVERENİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ RİSK ALTINDA

Finansman yoksunluğunu en sert hisseden sektörlerden hazır giyimde firmalar yükümlülüklerini yerine getirmekte büyük zorluklar yaşamaya başladı. Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Ramazan Kaya, enflasyon ve beraberinde getirdiği maliyet sorunları ile geçmiş dönemde alınan kredi borçları nedeniyle sektörün finansman ihtiyacının oldukça arttığını hatırlatırken, “Durum böyle olunca özellikle haziran ve temmuzda hem çek hem de kredilerde negatif geri dönüşlerde patlama had safhaya çıktı” dedi. Ağustos ayının, enflasyonun en fazla arttığı ve kurun sabit kaldığı bir dönem olduğunu kaydeden Kaya, “Finansmana erişemediği zaman sektörümüz işçilik ücretlerini ödeyememe durumuna geçecek, firmalar önce işçi ile karşı karşıya kalacak. Çalışma barışı zarar görecek. Bunun devamında işveren kamu ve kredi borçlarını ödeyemeyecek. Bütün bunları göreceğiz. Bununla ilgili sinyaller gelmeye başladı. İlk sinyaller istihdam çıkışlarında ve işyeri kapamalarındaki artıştı, şimdi de çek geri dönüşleri başladı” diye konuştu. Sektörde talepsizliğin körüklediği bir kârsızlık durumunun söz konusu olduğuna dikkat çeken Kaya, bunun yansımalarının yıl sonunda daha şiddetli hissedileceği uyarısında bulundu.

Gürcan: Bir firma yok olduğunda en az 8 firmaya yansıması oluyor

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclis Üyesi ve Mobilya Sanayi İşadamları Derneği (MOBSAD) Başkanı Nuri Gürcan da sektörde ödemeler tarafında yaşanan sıkıntıları anlattı. Mobilyada normal olan vadeli çalışma imkanının azaldığını, şimdilerde firmaların tamamen kendi özsermayeleriyle iş yapmaya başladıklarını söyledi. Bu durumun bir sonucu olarak ciroların azaldığına işaret eden Gürcan, “Şu anda şirket kredi kartlarında vadeler durdu, orada da daha fazla tek çekim kullanılıyor. Kamu bankalarında görece taksit sayısı iyi, onlarla taksitli MDF, sunta vs. alabiliyoruz. Özel banka kartlarında ise taksit sayısı bazılarında hiç yok, bazılarında da en fazla 4. Bu durum üretim için gerekli hammadde alımını düşürünce kapasitelerimiz düştü. Firmaların sermayeleri kısıtlı olduğu için ufak bir darbe ile firmalar kapanabilir, yok olabilir. Bir firma yok olursa etrafındaki en az 8-10 firmaya yansıması olur. Bundan dolayı finansman imkanlarının açılması lazım” ifadelerini kullandı.

Akyüz: Çekte limit olmayınca alıcı dengeyi kaçırıyor

Geçmiş dönemde İKMİB başkanlığı yapan Akyüz Plastik Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz, ticari kredi kartı taksitlendirmelerinin iptal edilmiş olmasının, firmaların çeklere daha fazla yönlenmesine neden olduğunu söyledi. Firmaların önceden tanımadığı bir firmaya da risk almadan kredi kartıyla mal satabildiğini ancak şimdilerde taksit imkanı neredeyse ortadan kalkınca taksitler boyutunda çeklerin verilmeye başlandığını aktardı. Dünyada bir tek Türkiye’de çekin vadesi olduğunu dile getiren Akyüz, “Çek normalde para taşıma riskini ortadan kaldırmak için kullanılmalı. Ama biz onu farklı yerlere getirdik. Senede olan inanç kalmadı. Piyasaya çok fazla müdahale ediliyor. Oyuncular zaten oyunu kurmuştu. Kredi kartı gibi oldukça güvenli bir enstrüman kullanılıyor ve her firma kendi limiti doğrultusunda ticaret yapabiliyordu. Ama çekte böyle bir limit yok… Böyle olunca alıcılar dengeyi kaçırmaya başlıyor” şeklinde konuştu. Süreç içinde firmaların cirolarının düşmeye başladığına dikkat çeken Akyüz, “Böyle olunca da firmaların kendi kaynaklarından harcamaları artıyor. Firmalar zayıflıyor şu anda. Bu da zincirin zayıflaması anlamına geliyor, kopmalar başlıyor” diye konuştu.

Önel: 15 günde gelen çek defterleri artık 60-90 günde geliyor

İstanbul Tüccarlar Kulübü Başkanı İlker Önel de enflasyonla mücadele için ekonomiyi soğutma çalışmalarının doğru olduğunu ancak yılbaşından bu yana TL’deki değer kaybı, artan operasyon maliyetleri gibi nedenlerle işletme sermayelerinin cüzi seviyelere indiğini kaydetti. İç piyasada talebin zayıflamasıyla nakit akışında ciddi bozulma yaşandığına işaret eden Önel, “Öyle ki sattığımız mallar için firmalara açık hesap üzerinden taksit yapıyoruz, adeta onları fonluyoruz” dedi. Şu an çok zorlu bir süreçten geçildiğini vurgulayan Önel, “Önceki dönemde de enflasyon sorunu vardı ama ticari krediye ulaşım sınırlı da olsa devam ediyordu, maliyeti en azından düşüktü ve iç talep canlıydı. Hem kredi kartına taksitin düşürülmesi hem de limitlerin sınırlandırılması talebi zayıflattı. Cirolar reel sektörde düşüyor. Bu da ödemeleri yavaşlatmaya başladı” dedi. Çek defteri edinmede dahi zorluk yaşandığını belirten Önel, önceden bankadan 15 günde gönderilen çek defterlerin 60 ila 90 günde geldiğini aktardı. “Şu anda firmalar içeride olan bakiyelerini toplamaya çalışıyor, bakiyesi olanlara mal satmıyor” diyen Önel, “Çünkü tahsilat riski çok arttı. Şu an için bütün ibreler reel sektör için zorlu bir dönemi gösteriyor. Reel sektörün makro ekonomik dengelerinde genel itibarıyla biraz sıkıntı var, alacaklarla maliyetler hesaba katıldığında zorlu bir süreç yaşanıyor. Özellikle son birkaç aydır ödeme gecikmeleri yaşanmaya başladı. Piyasada devir işi çok artmaya başladı, maliyetlerin altından kalkamayan işini devretmeye çalışıyor. Devirlerin sayısının artması hem alacaklı firmaların tahsilatlarını zora sokabilir hem de genel olarak istihdam, üretim, kapasiteyi çok düşürebilir” şeklinde konuştu.

Merve Yiğitcan – Ekonomim

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Akbank ve İGE işbirliğiyle “İhracatçı Kadın KOBİ”lere destek

Akbank KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz, “Kadın girişimcilerin finansmana erişimini kolaylaştırarak sürdürülebilir büyümelerini desteklemeye devam edeceğiz” diye konuştu.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Akbank, çözümleriyle kadın KOBİ’lerin yanında olmaya devam ediyor.

Bankadan yapılan açıklamaya göre, Akbank, İhracatı Geliştirme AŞ (İGE) işbirliğiyle hayata geçirdiği ‘İGE-Akbank İhracatta Kadını Destekleme Paketi’yle teminat yaratmakta zorluk yaşayan ‘İhracatçı Kadın KOBİ’lere, yüzde 80 İGE kefalet desteğiyle ihracat taahhütlü 7.5 milyon liraya kadar vadeli kredi sunuyor.

Paketten ortaklık paylarının asgari yüzde 51’i kadınlara ait olan firmalar, yönetim kurulu tarafından atanan genel müdürün kadın olduğu veya yönetim kurulu üyelerinin asgari yüzde 20’si kadınlardan oluşan anonim şirketler, temsil ve yönetme yetkisine sahip ortaklardan birinin kadın olduğu veya genel kurul tarafından atanan genel müdürü kadın olan limited şirketler veya başvuru tarihi itibarıyla geçerli işletmenin kadın girişimci olduğunu gösterir TSE onaylı TSE K 645 belgesine sahip firmalar yararlanabiliyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Akbank KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz, banka olarak kadın KOBİ’lerin finansal sağlığını desteklemek ve büyüme potansiyellerini artırmak için birçok ürün ve hizmet sunduklarını belirterek, kadın KOBİ’lerin işlerini geleceğe taşımalarında yanlarında yer aldıklarını aktardı.

Son 2 yılda finansal ve finansal olmayan ürün ve hizmetleriyle kadın KOBİ müşteri sayısını yüzde 50 artırdıklarını kaydeden Oğuz, ‘Kadın girişimcilere sunduğumuz kredi bakiyesini 4 katına çıkardık. İGE iş birliğinde sunduğumuz ‘İGE-Akbank İhracatta Kadını Destekleme Paketi’ de ihracatçı Kadın KOBİ’lerimizin teminat sıkıntılarına çözüm sunarak büyümelerine, uluslararası pazarda rekabet güçlerinin artmasına ve aynı zamanda ülke ekonomisine daha fazla katkı sağlamalarına olanak tanıyacak. Akbank olarak, kadın girişimcilerin finansmana erişimini kolaylaştırarak sürdürülebilir büyümelerini desteklemeye devam edeceğiz.’ ifadelerini kullandı.

İhracatı Geliştirme AŞ Yönetim Kurulu Üyesi Kasım Akdeniz ise öz kaynaklarıyla ihracatçılara verdikleri kefaletler sayesinde bankaların ihracata daha fazla kredi kullandırmasını sağladıklarını kaydederek, ”İGE-Akbank İhracatta Kadını Destekleme Paketi’ ile de emeğiyle ekonomiye ve yarınlara değer katan kadın ihracatçılarımızın finansmana erişimini kolaylaştırma yolunda attığımız kararlı adımlara bir yenisini ekliyoruz. Kadın ihracatçıların ekonomik kalkınma ve üretime olan katkılarının artırılması için Akbank ile yaptığımız bu iş birliğinin önümüzdeki yıllarda artarak devam edeceğine inanıyoruz.’ açıklamasında bulundu.

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

QNB Finansbank’tan 500 milyon dolarlık ilk sürdürülebilir eurobond ihracı

QNB Finansbank Genel Müdürü Ömür Tan, “İlk sürdürülebilir eurobond ihracımız olma özelliğini taşıyan 500 milyon dolar tutarındaki ihracımızı başarıyla gerçekleştirdiğimiz için mutluyuz” dedi.

Yayınlanma:

|

Yazan:

QNB Finansbank, uluslararası piyasalarda 500 milyon dolarlık ilk sürdürülebilir eurobond ihracını gerçekleştirdi.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, yurt dışı yerleşik yatırımcılara yönelik 5 yıl vadeli yapılan ihraca dünyanın farklı bölgelerindeki 100’ün üzerinde yatırımcıdan, ihraç tutarının 3,5 katından fazla talep geldi. 1,8 milyar doları aşan taleple işlemin getiri oranı yüzde 7,375, kupon oranı ise yüzde 7,250 olarak belirlendi.

Gerçekleştirilen ihraçla QNB Finansbank, Türk bankaları arasında 2015’den bu yana 5 yıl vadeli, ABD hazine bonosuna en yakın getiri oranıyla borçlanan banka oldu. Aynı zamanda banka, Eylül 2021’den bu yana Türk bankacılık sektöründe gerçekleştirilen ihraçlar arasında en düşük borçlanma oranına sahip ihraca da imza attı.

Eurobond ihracından elde edilecek kaynağın ‘QNB Grup Sürdürülebilir Finans ve Ürün Çerçevesi’ kapsamında yer alan ve uygunluk kriterlerini karşılayan Yenilenebilir Enerji, Temiz Ulaşım ve Temel Hizmetlere Erişim başta olmak üzere yeşil ve sosyal projelerde kullanılması hedefleniyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen QNB Finansbank Genel Müdürü Ömür Tan, ihracın kendi içinde birçok başarıları ve ilkleri kapsadığının altını çizerek, ilk sürdürülebilir eurobond ihraçları ile dünyanın geleceğini korumaya olan taahhütlerini güçlendirdiklerini belirtti.

Tan, elde edilen bu kaynağı, düşük karbonlu ekonomiye geçişi ve sosyal kalkınmayı destekleyecek projelerin finansmanına yönlendireceklerini vurgulayarak, ‘Bu işlem özelinde gelen yoğun ilgi ile beraber son dönemlerdeki en düşük borçlanma oranına sahip eurobond ihracını gerçekleştirdik. İşlemde gerçekleşen borçlanma faiz marjı Türkiye’nin uluslararası derecelendirme kuruluşlarınca yatırım yapılabilir seviyede olduğu zamanlardaki oranlar seviyesinde. Bu sonuç, global piyasalarda Türkiye ekonomisine ve QNB Finansbank’a duyulan güvenin önemli bir göstergesi.’ ifadelerini kullandı.

Bankacılık faaliyetlerinde sürdürülebilirlik konusunda öncü olmayı ilke edinen bir banka olduklarını ve bu kapsamda tüm iş süreçlerini ve stratejilerini ‘Dünyayla1’ vizyonu altında bütünleştirerek, sürdürülebilirlik odaklı, güçlü ve kapsayıcı bir yapı oluşturduklarını vurgulayan Tan, şunları kaydetti:

‘İlk sürdürülebilir eurobond ihracımız olma özelliğini taşıyan 500 milyon dolar tutarındaki ihracımızı başarıyla gerçekleştirdiğimiz için mutluyuz. QNB Finansbank olarak bankacılıktan doğan etki alanımız ve dönüştürücü gücümüzün farkındalığıyla hareket ediyoruz. Bu doğrultuda sürdürülebilir eurobond ihracımızla elde edilen kaynağı, çevreci ve sosyal yatırımlara yönlendirerek, öncelikle kendimizden başlattığımız değişim ve dönüşüm yolculuğunda müşterilerimiz ve tüm paydaşlarımızı destekleyerek uzun vadede sürdürülebilir kalkınma amaçlarının ulaşılmasına katkı sağlamayı hedefliyoruz.’

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Türkiye Finans’tan ülke ekonomisine 175,6 milyar liralık katkı

Türkiye Finans Genel Müdürü Murat Akşam: “Güçlü sermaye yapısını 2024 yılının ilk çeyreğinde de sürdüren kurumumuz, milli ekonomiye toplamda 175,6 milyar liralık katkı sağladı” dedi

Yayınlanma:

|

Yazan:

Türkiye Finans, ülke ekonomisine 138,6 milyar lira nakdi ve 37,0 milyar lira gayri nakdi olmak üzere toplam 175,6 milyar liralık katkı sağladı.

Şirketten yapılan açıklamaya göre Türkiye Finans, 2024 yılı ilk çeyrek döneminin mali sonuçlarını Kamuyu Aydınlatma Platformu’nda (KAP) duyurdu.

Ülke ekonomisine 138,6 milyar lira nakdi ve 37,0 milyar lira gayri nakdi olmak üzere toplam 175,6 milyar liralık katkı sağlayan Türkiye Finans, topladığı fonları geçen yıl sonuna göre yüzde 6 artışla 187,6 milyar liraya çıkardı.

Türkiye Finans’ın yasal özkaynakları 2023’ün 4’üncü çeyreğine göre 2024’ün ilk üç ay sonunda yüzde 7,8 artarak 30,1 milyar lira olarak gerçekleşti.

– ‘Hayat Mobil Bankan Mobil’

2024’e ‘Hayat Mobil Bankan Mobil’ kampanyasıyla giren Türkiye Finans, ilk çeyrekte mobilden kazanılan müşteri sayısını 2023’ün ilk çeyreğine göre yüzde 54 artırarak 2024’ün ilk çeyreğinde banka çapında tüm segmentlerde ve başvuru kanalları arasında, yeni müşterilerinin yüzde 29’unu mobil bankacılıktan kazandı.

Geçen yılın aynı dönemine göre mobil oturum adedi de yüzde 20’lik artış gösterdi.

– Ülke ekonomisine güçlü finansman desteği

Açıklamada görüşlerine yer verilen Türkiye Finans Genel Müdürü Murat Akşam, bankanın sürdürülebilir ve karlı büyüme stratejisini 2024’ün birinci çeyrek döneminde de koruduğunu belirterek, hem bireysel hem de ticari tarafta ülke ekonomisine güçlü biçimde finansman desteği verdiklerini kaydetti.

Akşam, finansal sonuçlara ilişkin yaptığı değerlendirmede, ‘Güçlü sermaye yapısını 2024 yılının ilk çeyreğinde de sürdüren kurumumuz, milli ekonomiye toplamda 175,6 milyar liralık katkı sağladı. Türkiye Finans olarak topladığımız fonları geçen yıl sonuna göre yüzde 6 artışla 187,6 milyar liraya ulaştırdık. Bankamız 2024 yılının ilk üç ayında artan fon kaynağını finansman hacmini büyütmek için kullandı ve toplanan fonlarla ekonominin can damarı olan KOBİ’leri, üretimi ve ihracatı finanse etti.’ ifadelerini kullandı.

İlk çeyrekte 2024’e insan odaklı bankacılık anlayışıyla kurguladıkları ‘Hayat Mobil Bankan Mobil’ kampanyasıyla başlayarak dijital bankacılığın farklı nesilleri kapsayan ve ortak paydada buluşturan yönlerine odaklandıklarına vurgu yapan Akşam, öncü dijital bankacılık uygulamalarıyla ticareti desteklemeye devam ederek, ‘Dijital Teminat Mektubu’nu devreye aldıklarını ve müşterilerine hızlı, kolay ve güvenilir bir kullanım sunduklarına dikkati çekti.

Akşam, ‘ CIPS (The Chartered Institute of Procurement & Supply) tarafından yürütülen, CIPS Satın Almada Mükemmellik Programı’nı başarıyla tamamlayarak, dünya çapında saygın bir akreditasyon olan CIPS Kurumsal Satın Alma Sertifikası’nı almaya hak kazanan, Türkiye’deki tek finans kuruluşu olduk. Başarıyla aldığımız bu değerli sertifika ile uluslararası satın almada, mükemmellik programına uyum sergilediğimizi, satın alma fonksiyonları, süreçleri ve uygulamalarında ise uluslararası standartları yakaladığımızı belgelendirmiş olduk.’ değerlendirmesinde bulundu.

Okumaya devam et

KATEGORİ

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

KRIPTO PARA PİYASASI

BORSA

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.