Connect with us

GÜNCEL

RUS SENATÖR JİDKOV TÜRKİYE’YE SESLENDİ: 100 YILLIK DOSTLUĞUMUZU YENİ TİCARETLERLE SÜRDÜRELİM

İstanbul’da düzenlenen “Avrasya Uluslararası Kültürlerarası Diyaloğu” toplantısında Rusya’dan gelen Kaliningrad senatörü Aleksandr Şenderyuk-Jidkov da yer aldı. Doğu Avrupa savaşının ikinci kritik patlama noktası Kaliningrad’ın senatörü Jidkov, harici.com.tr’den Mehmet Kıvanç’a verdiği röportajda ‘’Geçtiğimiz ay İzmir ile Kaliningrad arasında konteyner hattı kurduk. Türk-Rus ilişkileri dünyaya örnek olabilir. Türkiye’ye Moskova’dan daha yakınız, bütün hava yollarınız Rus turistler için bizim havalimanlarımızı kullanabilir’’ dedi.

Yayınlanma:

|

Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkiler uluslararası bağlamda çeşitli teorik zeminlerde tartışılıyor. Türk akademisindeki hâkim görüş; Türk –Rus ilişkilerinin temelinde yüzyıllara dayanan güvensizlik olduğu ancak bu durumun iki ülke arasında pragmatist ilişkileri engellemediği yönünde.

Buna karşın hem Rusya’da hem de Türkiye’de karşılıklı “kazan kazan” formülüne dayanan pragmatist ilişkiler yerine daha uzun erimli ve stratejik temellerin aşama aşama inşa edileceği yeni tür birliktelik arayanların sayısı da az değil.

SAVAŞ DOSTLUĞU TEST EDECEK

Elbette Türkiye bir NATO ülkesi ve Türk – Rus ilişkilerinin geleceğine yönelik iyimser niyet ve temennilerle güncel pratik gerçekler zaman zaman örtüşmüyor. Ancak Türk Akım, Türkiye’de gaz merkezi kurulması, Akkuyu Nükleer Santrali gibi uzun erimli projeler, Türk – Rus ilişkilerinde daha geniş imkanların mümkün olduğunu savunanları destekliyor. Tabii, Ukrayna’daki savaşın Türk-Rus dostluğunu test edecek daha zorlu aşamalara yükselmesi de kötümser senaryoların bir parçası.

Türkiye’deki tartışmaları bir kenara bırakacak olursak Rusya’nın en batısından bir sese kulak vermek ilginç olabilir. Rus politikacı Aleksandr Şenderyuk-Jidkov, Rusya Federasyonu Kaliningrad bölgesi senatörü. 2004 yılında Immanuel Kant Baltık Federasyon Üniversitesi’nden mezun olmuş. Danimarka’da iş hukuku okuyan Jidkov, Federasyon Komitesi Bütçe ve Mali Pazar Komitesi üyesi. Endüstriyel tarım konusunda iş tecrübesine sahip. Felsefeye meraklı ve Kant’ın evrensel barış ilkelerini konuşurken sık sık vurguluyor.

Avrupa Birliği’nin (AB) yaptırım listesinde olan Senatör Jidkov, temmuz ayının başında kalabalık bir heyetle birlikte İstanbul’daydı. Rus anakarasıyla bağlantısı olmayan ülkenin en Batı bölgesinden gelmesi ve 6-7 Temmuz’da İstanbul Kent Üniversitesi’ndeki “Avrasya Uluslararası Kültürlerarası Diyaloğu” toplantısında ikinci sırada konuşma yapması dikkat çekti.

‘’IMMANUEL KANT SADECE FİLOZOF DEĞİLDİ’’

Kaliningrad Alman felsefeci Immanuel Kant’ın doğduğu kent ve Senatör Jidkov, “Immanuel Kant, sadece filozof değildi. O aynı zamanda bir idealistti. İdeal dünyanın gelecekte nasıl olması gerektiği hakkında çok kafa yordu.” diyerek felsefecinin evrensel barış mesajlarını önemsediklerini sık sık vurguluyor.

Polonya ve Litvanya’ya komşu olan Kaliningrad’ın adı, bu günlerde Kant’ın evrensel barış mesajlarından çok Ukrayna savaşı sonrası, Batı ile Rusya arasında açılacak olan olası ikinci cephe olarak anılıyor. Psikolojik savaşın da gerçek savaşla iç içe geçtiği bir dönemde bu iddiaların gerçekliği ölçmek farklı bir haberin konusu. Ancak genişletilmiş bir Doğu Avrupa savaşında Kaliningrad’ın ikinci kritik patlama noktası olacağını iddia eden çok sayıda jeopolitikçi olduğunu da not etmek lazım. Dahası, “Wagner paralı askerlerin Suwalki Koridoru’na birkaç saat içinde ihtiyaç olan bölgeye yürümeye hazır olduğu” şeklinde bir haber Türk medyasında geniş yer buldu.

‘’POLONYA VE LİTVANYA KALİNİNGRAD’I BLOKE EDİYOR’’

Suwalki Koridoru, Kaliningrad ile Belarus arasındaki kara bağlantısı. Yani Kaliningrad’dan Moskova’ya karadan bu koridoru geçerek gidebilirsiniz. Tersten bakıldığında ise NATO üyesi olan Baltık devletleri, Litvanya, Letonya ve Estonya’nın Atlantik dünyaya karadan açılan kapısı…

Yani her iki taraf için de önemli bir bölge… Politico dergisinde 2022 Haziran’ında yayımlanan bir makaleye göre bu koridor “dünyanın en tehlikesi bölgesi…”

Senatör Jidkov, Polonya ve Litvanya’nın karadan Kaliningrad’ı bloke ettiğini ve çimento, ağaç gibi endüstriyel materyallere erişimde güçlükler yaşadıklarını, bu blokajın insani durumu da olumsuz etkilediğini söylüyor.

Savaş senaryolarını sorduğumuz Senatör Jidkov, öncelikle Kant’a atıf yapmakta ısrar ediyor. Senatör önümüzdeki yıl Kant’ın 300. yaş gününü de dünya çapında geniş bir etkinlikle kutlayacaklarını söylüyor.

Senatör Jidkov, açıkça söylemese de Kaliningrad’dan verilen barış mesajları, savaşın buradan yayılma olasılığıyla da ilgili olabilir.

TÜRKİYE TİCARET YOLLARINI ÇEŞİTLENDİRMEK İSTİYOR

Senatör ayrıca Avrupa’da Dostoyevski, Puşkin ve Tolstoy’un eserleri eğitim müfredatlardan çıkarılırken, Rusya’nın evrensel değerlerinin dünya kültür ortamından dışlanmaya çalışıldığı bir ortamda Kant’ın doğum gününü kutlayarak Rusların yüksek kültüre Avrupalı siyasiler gibi bakmadıkları mesajını veriyor.

Sadede gelecek olursak Batı ile Rusya arasındaki bu tehlikeli hatta Türkiye’nin de bir pozisyonu var. Yaptırımlara katılmayan Türkiye, Kaliningrad ile ticaret yollarını çeşitlendirmenin arayışında.

“Rusya ve Türkiye arasındaki barış ve 100 yıllık olağanüstü ilişkiler barışın bütün ülkeler için mümkün olduğunu gösteriyor” diyen Rusya Federasyon Konseyi Senatörü Jidkov, geçtiğimiz ay İzmir ile Kaliningrad arasında konteyner hattı kurulduğunu söylüyor.

‘’BÜTÜN HAVAYOLU ŞİRKETLERİ KALİNİNGRAD’A GELEBİLİR’’

“Rusya ve Türkiye arasındaki ilişkilerin, bütün dünya için bir model teşkil ettiğinden şüphem yok” ifadelerini kullanan senatör Türk iş dünyasına sesleniyor. Kaliningrad’dan İstanbul’a uçuşların yaklaşık 3 saat sürdüğünü, Moskova’ya kıyasla bu rotanın bir buçuk saat daha kısa olduğunu anımsatıyor: “Kaliningrad aynı zamanda serbest uçuş bölgesi. Bizim federal hükümetten lisans almamıza ihtiyaç yok. Bütün havayolu şirketleri Kaliningrad’a gelebilir ve bizim havalimanımızı kullanabilir.”

Türk turizmcilerin Rusya’dan turistleri getirmek için Kaliningrad rotasını da kullanabileceğini belirten Jidkov, Türk Rus ilişkilerinde Kaliningrad’ın yeni bir ekonomik yıldız olabileceğini kaydediyor.

Ayrıca Kaliningrad’ın serbest ekonomik bölge olduğunu, turizm dışındaki yatırım, üretim ve ticaret alanlarında da Türk iş adamları için büyük fırsatlar olduğunu vurgulayan Senatör Jidkov, Türk Rus ilişkilerinin dünyaya örnek olabileceğini belirtiyor.

Neresinden bakılırsa bakılsın Türk – Rus ilişkilerinde savaşın başından bu yana devam eden dengenin korunması Ukrayna’daki ateşin kontrol altında tutulmasıyla sıkı sıkıya bağlı görünüyor.

Okumaya devam et

EKONOMİ

Türkiye’nin yüzde 56’sı hayat pahalılığına çözüm arıyor

BAREM’in global ortağı WIN Grubu, dünya genelinde artan yaşam maliyetleriyle birlikte toplumun finansal anlamda nasıl etkilendiğine dair detaylı bir araştırma gerçekleştirdi. Araştırmaya göre; İsveç’te nüfusun yüzde 56’sı rahatça yaşadığını söylerken Türkiye’nin yüzde 56’sı ay sonunu getirmekte zorlandığını belirtiyor.

Yayınlanma:

|

Yazan:

BAREM’in global ortağı WIN International, dünya çapında 39 ülkeden 33.866 katılımcının görüş ve düşüncelerine dayanarak yaşam maliyetini merkezine alan kapsamlı bir araştırma yayınladı. Türkiye bacağının BAREM tarafından gerçekleştirildiği araştırmada; Türkiye’de, nüfusun yalnızca %21’i “rahat” bir yaşam sürdüğünü belirtiyor.

Türkiye’nin normali; “yaşam pahalılığı”

Araştırma; yaşam pahalılığının artmasına rağmen, dünya genelinde “rahat yaşadığını” belirten bireylerin oranında geçen yıla kıyasla yüzde 3’lük bir yükseliş yaşandığını gösteriyor. Ankette, %56’sının mali açıdan rahat olduğunu belirtmesiyle ilk sırada yer alan İsveç’i, Hollanda (%54), Paraguay (%53) ve Almanya (%50) takip ediyor. Arjantin (%78), Şili (%64) ve Laos (%64) da geçinmekte zorlananların en yoğunlukta olduğu ülkeler. Türkiye’de ise; katılımcıların %56’sı geçinmekte zorlanıp ay sonunu getirmekte güçlük çektiğini söylerken sadece %21’i konforlu bir hayat sürdüğünü ve %22’si de ne rahat olduğunu ne de zorlandığını belirtiyor.

Daha geniş bir perspektiften bakıp bölgesel olarak incelendiğinde ise; Avrupalılar ve Asya-Pasifik bölgesindeki bireyler, Orta Doğu (%15), Amerika (%23) ve Afrika (%25) kıtalarına kıyasla sırasıyla %32 ve %29 oranında “rahat yaşadıklarını” bildiriyor.

Krizle mücadele için dünya genelinde harcamalar azaltılıyor

Mali koşullarını iyileştirmek amacıyla pek çok kişi yakın zamanda maliyet düşürücü önlemler aldığını belirtiyor; küresel ortalamanın %42’si geçen ay giderlerini kıstığını söylerken %30’u da artan yaşam maliyetine yanıt olarak gelecek aylarda harcamaları aktif olarak azaltma niyeti olduğunu ifade ediyor. Geçmiş aylarda bazı harcamalarını kestiğini belirtenlerin en yoğunlukta olduğu ülkelerin başında Arjantin (%62), Yunanistan (%61) ve İrlanda (%60) gelirken, harcamalarını azaltma planı olmayanların en çok olduğu ülkeler Nijerya (%39), Hong Kong (%36) ve Finlandiya (%35).

Araştırmanın Türkiye ayağına bakıldığında; ülkenin %34’ü geçmiş aylarda harcamalarını kestiğini, bir diğer %34’lük kısmı da gelecek aylarda harcamalarını azaltmayı düşündüğünü söylüyor. Yani %68’lik bir kitle harcama kesintisi içinde. %24’lük bir kesim ise gelecek harcamalarında herhangi bir değişiklik yapmayı planlamadığını bildiriyor.

Araştırma künyesi: Çalışmada 39 ülkede 33,866 kişiyle görüşüldü. Araştırma Türkiye’de 26 – 30 Ocak 2024 tarihleri arasında CATI (Bilgisayar Destekli Telefon Görüşmesi) yöntemiyle Türkiye temsili bir örneklemde 523 kişi arasında gerçekleştirildi.

Okumaya devam et

BORSA

SASA’da bedelli sermaye artırımı primli fiyattan yapılacak

Erdemoğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Erdemoğlu, “Yaptığımız sermaye artırımıyla SASA’nın dev yatırımları daha güvenle ilerleyecek” dedi.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Erdemoğlu Holding, hakim ortağı olduğu SASA Polyester‘in sermaye artırımı için ihraç edeceği borsada işlem görebilir nitelikteki yeni payların tamamını satın alacak.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, SPK tarafından yeni payları satın alması için tanınan limitler dahilinde mümkün olan en yüksek pay fiyatını tercih eden holding, aralık ayında nitelikli kurumsal yatırımcılara sattığı payları da daha yüksek bir fiyattan geri almış olacak.

SASA Yönetim Kurulu, sermaye artırımı kararını 8 Şubat’ta yaptığı toplantıda alarak, 5 milyar 321 milyon 653 bin 794,10 lira olan çıkarılmış sermayenin toplam 4 milyar 365 milyon lira satış hasılatı elde edilecek şekilde artırılmasına ve çıkarılacak borsada işlem görebilir nitelikteki yeni payların tamamının halka arz edilmeksizin tahsisli satış yöntemiyle SASA hakim ortağı Erdemoğlu Holding AŞ’ye satılmasına karar verdi. Artırım için 14 Şubat’ta yapılan başvuru, SPK tarafından 16 Mayıs’ta onaylandı.

SASA’dan Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yapılan açıklamada, ‘Sermaye artırımı nedeniyle ihraç edilecek payların tahsisli satışında işlem fiyatı, Borsa İstanbul AŞ’nin Toptan Alış Satış İşlemlerine İlişkin Prosedürü çerçevesinde belirlenen baz fiyat ve Erdemoğlu Holding AŞ’nin son 6 ay içinde gerçekleştirdiği satış işlemlerindeki en yüksek satış fiyatı dikkate alınarak 1 lira nominal değerli beher pay için 49,40 lira olarak belirlenmiştir.’ ifadeleri kullanıldı.

Erdemoğlu Holding’in 12 Aralık 2023’te nitelikli kurumsal yatırımcılara yaptığı satıştaki fiyat olan 43,10 liranın o günkü TL/USD kuruyla karşılığı 1,48 dolara tekabül ederken, 17 Mayıs gün sonu kapanış rakamı olan 49,40 lira ise 17 Mayıs tarihi itibarıyla 1,53 dolara tekabül ediyor.

Sermaye artırımıyla ihraç edilecek 88 milyon 360 bin 324 lira nominal değerli payların tahsisli satış işlemi, SPK’nın ihraç belgesi onayını takiben TEB Yatırım Menkul Değerler AŞ aracılığıyla gerçekleştirilecek. Sermaye artırımı sonucunda şirketin çıkarılmış sermayesi 5 milyar 321 milyon 653 bin 794,10 liradan 5 milyar 410 milyon 014 bin 118,10 liraya yükselecek.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Erdemoğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Erdemoğlu, SASA’nın sermaye artırım sürecinde Erdemoğlu Holding’in şirkete ve yatırımcılarına olan taahhüdünü bir kez daha teyit ettiğini belirtti.

Erdemoğlu, ‘SASA’nın alanında dünyanın en önde gelen şirketlerinden bir tanesi olması için yatırımlarımız tüm hızıyla devam ediyor. Yaptığımız sermaye artırımıyla SASA’nın dev yatırımları daha güvenle ilerleyecek. Sermaye artırımı için ihraç edilen yeni payları, en son Aralık 2023’te yaptığımız satıştaki rakamdan hem lira hem de dolar bazında daha yüksek bir fiyattan geri almamız ise, şirketimize ve yatırımcılarımıza olan taahhüdümüzü bir kez daha teyit etmiştir.’ değerlendirmesinde bulundu.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Denetçi firmalar sınıfta kaldı: Şirketlerin %75’ine çökmeden önce alarm veremediler

Düşünce kuruluşunun bulgularına göre, dört denetim raporundan üçü şirketlerin iflas etme riskiyle karşı karşıya olduğuna dair uyarılar sağlamadı

Yayınlanma:

|

Yazan:

Araştırmaya göre, denetim firmaları, 2010’dan bu yana İngiltere’deki büyük kurumsal çöküşlerin dörtte üçünden önce alarm vermedi ve denetçilerin temel işlevlerinden birini yerine getiremediğine dair endişeleri artırdı.

Sheffield Üniversitesi‘ndeki bir düşünce kuruluşu olan Audit Reform Lab tarafından Pazartesi günü yayınlanan bir rapora göre, dört denetim raporundan üçü, nihayetinde başarısız olan şirketlerin, çöküşten önceki yıl “devam eden endişeyle ilgili önemli bir belirsizlik” sağlayarak iflas etme riskiyle karşı karşıya olduğuna dair uyarılar sağlayamadı.

Denetçilerin, şirketin iflas edeceğine dair bir tahminde bulunmak yerine, şirketin iflas etme riski olduğuna inanıyorlarsa, devam eden bir endişe uyarısı eklemeleri gerekmektedir.

2010 ve 2022 yılları arasında iflas eden halka açık en büyük 250 şirketin denetim raporlarını analiz eden araştırma, EY‘nin başarısız olmadan önceki yıl denetlediği her beş şirketten sadece biri için devam eden endişe uyarıları verdiğini ortaya koydu. PwC, Deloitte ve KPMG vakalarının sırasıyla yüzde 23, yüzde 36 ve yüzde 38’inde uyarı verdi.

Büyük Dörtlü dışındaki denetçiler daha da kötü performans gösterdi ve çöken grupların sadece yüzde 17’si için uyarılarda bulundu.

Bu arada, rapora göre, Büyük Dörtlü‘deki ortalama ortak ücreti 2020 ile 2022 arasında yaklaşık üçte bir oranında artarak 872.500 sterline yükseldi.

Raporda, “Denetçilerin yeterince zorlayıcı olmadığına dair ciddi endişeler var” denildi. “Tasfiye edilen 250 şirketten 38’i son hesaplarında temettü beyan etti. Bunlardan on tanesi zarar etmesine rağmen bunu yaptı ve ikisi . . . Bunu, bir zarar bildirmesine ve iflas riskinin güçlü bir göstergesi olan negatif bir net varlık bakiyesine sahip olmasına rağmen yaptı.”

Rapor, İngiltere’deki muhasebe gözlemcisinin, son yılların en büyük perakende tasarruf skandallarından birinin merkezinde yer alan feshedilmiş yatırım grubu London Capital & Finance’in denetimlerindeki başarısızlıkları nedeniyle PwC ve EY’ye milyonlarca sterlin para cezası vermesinden günler sonra yayınlandı.

Perakendeci BHS, taşeron Carillion ve seyahat grubu Thomas Cook gibi bir dizi yüksek profilli kurumsal başarısızlık, hükümeti denetim sektörü için daha katı kurallar planlamaya sevk etti, ancak bunlar gecikmelere saplandı.

Yeni, daha güçlü bir muhasebe ve yönetim kurulu düzenleyicisi olan Denetim, Raporlama ve Yönetişim Otoritesi’nin (Arga) kurulması da aksiliklerle karşı karşıya kaldı.

Finansal Raporlama Konseyi CEO’su Richard Moriarty, Mart ayında “ilçenin sadece yarısının şerifi” olduğu ve daha güçlü bir denetim düzenleyicisi oluşturmak için uzun süredir ertelenen mevzuat olmadan finansman için “yalvarmak” zorunda kaldığı konusunda uyardı.

Önerilen Helen Tomas Carillion‘dan altı yıl sonra, Birleşik Krallık denetim reformu hala boşa gidiyor İngiltere’nin denetim gözlemcisi FRC, son yıllarda firmalara karşı uyguladığı toplam para cezalarını önemli ölçüde artırmış olsa da, Denetim Reformu Laboratuvarı raporu, cezaların “ortak maaşını önemli ölçüde etkilemek için çok küçük olduğunu – yetersiz bir caydırıcılık sağladığını ve firmaların başarısızlık için ödüllendirilmeye devam etmesini sağladığını” söyledi.

FT haberine göre; Raporda, “Denetim kültürü reforme edilene ve yeni ve daha etkili bir düzenleyici kurulana kadar, denetim firmalarındaki ortaklar, iş güvenine ve ekonomimize daha geniş çapta zarar veren devam eden denetim başarısızlıklarına rağmen büyük finansal ödüller kazanmaya devam edecek” denildi.

EY, PwC, Deloitte ve KPMG yorum yapmaktan kaçındı.

Okumaya devam et

KATEGORİ

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

KRIPTO PARA PİYASASI

BORSA

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.