Connect with us

ŞİRKETLER

Sabancı Holding : 2021’de 12 milyar lira net kâr yaptı!

Yayınlanma:

|

Sabancı Holding, 2021 yılında kombine satışlarını yüzde 46 artışla 152 milyar TL seviyesine yükseltirken, yıllık konsolide net kârını 12 milyar TL’ye taşıdı.

Son 5 yılda kombine olarak yaklaşık 5 milyar dolarlık yatırım yaptıklarını ifade eden Sabancı Holding CEO’su Cenk Alper, “Bizim için önemli olan yeni normale adapte olmak değil; yeni normalin oyun kurucularından biri olmak. Bu yüzden de önümüzdeki 5 yıllık dönemde yolumuza, geçtiğimiz 5 yıla oranla, neredeyse iki kat yatırım planlayarak devam ediyoruz. Tüm bu yatırımlarımızda sürdürülebilirliği pusula kabul ederken, teknolojinin gücüyle Topluluk şirketlerimizin dünyadaki konumlarını da güçlendireceğiz. ‘Yeni ekonomi’ adını verdiğimiz enerji ve iklim teknolojileri, malzeme teknolojileri ve dijital teknolojilerde, küresel ölçekte ses getirecek proje ve uygulamaların öncülüğünü yapacağız” dedi.

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Sabancı Holding CEO’su Cenk Alper, “Pandeminin tüm zorlu koşullarına rağmen, sağlam ve sürekli güçlenen finansal performansımızı 2021’de de devam ettirmeyi başardık. Gittikçe yükselen kârlılık kalitemiz ve banka dışı özkaynak kârlılığımızla nakit pozisyonumuzu ve temettü ödemelerimizi artırırken, net finansal borçluluk oranlarımızı son 5 yılda önemli ölçüde azalttık. Tüm bu gelişmeler gerek Holdingimizin gerekse Topluluk şirketlerimizin bilanço yönetimindeki finansal mükemmeliyet yaklaşımını en net biçimde ortaya koyuyor. Bu yaklaşım, sahip olduğumuz portföyü her türlü krize ve olağanüstü gelişmelere karşı korurken, bizleri en sıkıntılı zamanlarda bile gelecek fırsatlara bakabilir hale getiriyor. Başta çalışanlarımız olmak üzere bu başarılı sonuçlar için tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.

“Faaliyetlerimizi topluluk vaadimiz şekillendiriyor”

Pandeminin ilk aylarında, “Sürdürülebilir bir yaşam için, öncü girişimlerle Türkiye ile dünyayı birleştiririz” şeklinde yeniden ele aldıkları Topluluk Vaadi’nin, Sabancı Topluluğu’nun 2021 yılındaki faaliyetlerine yön verdiğini ifade eden Cenk Alper, şunları kaydetti: “Tüm Topluluk şirketlerimiz, onlara çizdiğimiz yolda, sürdürülebilirlik ve teknolojiyi odaklarına alarak kendi alanlarında fark yaratmaya devam etti.

Enerji ve iklim teknolojileri odak alanımız kapsamında, Enerji iş kolumuz bir yandan ülkemizdeki arz güvenliğinin sağlanmasına katkı sunarken bir yandan da yenilenebilir enerji yatırımlarını hız kesmeden sürdürdü. Bu hedefle, Türkiye’nin ilk yeşil hidrojen tesisini kurmak üzere çalışmalar da başladı. Öte yandan, sürdürülebilirlik ve teknoloji stratejimizin en önemli örneklerinden biri olan Temsa Elektrikli otobüsleri, Avrupa’da ticari başarılara imza atarken, dünya teknoloji devlerine ev sahipliği yapan Silikon Vadisi’nde test sürüşlerine devam ediyor.

Malzeme teknolojileri odak alanımız kapsamında, Yapı Malzemeleri’nde, İspanya’daki Buñol beyaz çimento fabrikasının satın alınması ile katma değerli yapı malzemeleri değer zincirinde önemli bir küresel adım attık. Lastik güçlendirme, kompozit ve inşaat alanında geliştirdiği sürüdürülebilir malzeme teknolojilerini tüm dünyaya transfer eden Kordsa, 3. defa Türkiye’nin en iyi Ar-Ge Merkezi seçildi.

Dijital teknolojileri odak alanımıza alarak hem dijital işlerimizi büyüttük hem de ana işlerimizin dönüşümüne hızla devam ettik. Finansal Hizmetlerde, Aksigorta ve Agesa markalarıyla iki sigorta şirketinde yola tek ortakla çok daha güçlü bir şekilde devam ederken, yeni yapılanmayla birlikte iki şirketimizi de tam konsolidasyon kapsamına aldık. Aksigorta Next dijital sigortacılık platformu, ve Teknosa’nın yeni Teknoloji Pazaryeri platformu teknosa.com Sabancı ekosisteminin dijitalden değer yaratma gücünün önemli göstergeleri oldu. Arvento Araç Takip Sistemlerinin yüzde 89 hissesinin satın alınmasında sona geldik. Bu satın almayla birlikte Brisa’yı bir lastik üreticisinden, mobilite çözümleri oyuncusuna dönüştürmek için çok önemli bir adım daha atmış olacağız.

Bankacılık iş kolumuz, yüzde 21,1 düzeyine ulaşan güçlü konsolide sermaye yeterlilik oranı ile, sektöründeki en sağlam sermaye yapılarından birine sahip oldu. Bu yapıdan aldığı güçle, reel sektörün gelişimine, şirketlere sağladığı kredilerle katkı yapmaya devam etti. 2021 yılında ekonomimize sağladığı kredi desteğini de 397 milyar TL’si nakdi olmak üzere toplam 485 milyar TL seviyesine çıkardı.

Öte yandan, bu dönemde PHILSA ve PMSA’daki hisselerimizin tamamını, 30 yıllık iş ortağımız Philip Morris’e devrederek, bu sektördeki faaliyetlerimizi sonlandırdık.”

“5 yılda 5 milyar dolar yatırım yaptık”

Sabancı Topluluğu’nun önümüzdeki dönemde de yatırımlarına hız kesmeden devam edeceğinin altını çizen Cenk Alper, “Bizim için önemli olan yeni ekonominin oyun kurucularından biri olmak, geleceği tasarlamak. Bu kapsamda geçtiğimiz 5 yılda yapmış olduğumuz yaklaşık 5 milyar dolarlık yatırımı, iki kata yakın büyüterek yolumuza devam edeceğiz. Banka dışı yatırımlarımızın yüzde 25’lik bölümü mevcut iş kollarımıza yönelik olurken, yüzde 75’i ise ‘yeni ekonomi’ adını verdiğimiz enerji ve iklim teknolojileri, malzeme teknolojileri ve dijital teknolojiler alanlarında olacak.

Ayrıca, önümüzdeki dönemde dijital teknolojilerde özellikle siber güvenlik, dijital pazarlama, ileri veri analitiği ve nesnelerin interneti konularına odaklanacağız” ifadelerini kullandı.

“Sürdürülebilirlikte fark yaratıyoruz”

Sabancı Holding olarak, 2050 yılına kadar sera gazı emisyonlarında ‘Net Sıfır’ seviyesine ulaşmayı amaçladıklarını ifade eden Cenk Alper, “Şirketlerimiz 1,5 derece senaryosuna uyum sağlamak için şimdiden ara hedeflerini belirlemeye başladı. Kısa süre önce, Sanayi Grubu şirketlerinden Brisa, bilime dayalı hedef girişiminden onay alarak Türkiye’de ve kendi sektörü için dünyada bir ilke imza attı. Kordsa, CDP Su Programı Değerlemesi’nde Global A Listesi’nde yer alırken, Çimsa ise CDP kapsamında Türkiye’de sektöründe en yüksek su skorunu elde eden şirket oldu. Toplumsal cinsiyet eşitliği sürdürülebilirlikte öncelikli konularımızdan biri olup, bugüne kadar aldığımız aksiyonlar neticesinde Bloomberg Cinsiyet Eşitliği Endeksi’ne Türkiye’den girmeye hak kazanan ilk ve tek holding olduk. Bunun yanı sıra Forbes Dergisi tarafından gerçekleştirilen ‘Dünyanın En Kadın Dostu Şirketleri’ listesine de giren yine ilk ve tek Türk şirketi olduk” şeklinde konuştu.

Okumaya devam et

GÜNCEL

Tek Seferlik Ödeme ile İçerik Platformu: KiVVON İlk Adımı Atıyor

Son yıllarda geleneksel yayıncılığın dönüşümüne tanık oluyoruz. Sosyal medya platformları yükselişteyken tüketiciler, içerik tüketme alışkanlıklarını değiştiriyorlar. Bu değişime yanıt olarak, Türk kökenli Alman girişimci Coşkun Tuna tarafından kurulan KiVVON, Almanya’da yepyeni bir içerik platformu sunuyor.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Tüketici eğilimindeki değişikliği ortaya koyan anket

Almanya’da yapılan güncel bir anket, tüketicilerin %74’ünün içerikleri okuduktan hemen sonra aboneliklerini iptal ettiğini gösteriyor. Bu, mevcut ödeme modellerine karşı bir hayal kırıklığının açık bir işareti. Yine aynı anket sonuçları, tüketicilerin tek seferlik ödemeyi daha cazip bulmasında abonelik bağımlılıklarından ve tuzaklarından kaçınma eğilimin yattığını ortaya koyuyor. KiVVON da bu duruma basit ve adil bir çözüm sunarak tek seferlik ödeme yöntemini getiriyor. Siz de bu konudaki düşüncelerinizi paylaşmak isterseniz, aşağıdaki bağlantı ile anketin Türkçe versiyonuna katılarak görüşlerinizi paylaşabilirsiniz.

İçerik Üreticileri için Yepyeni Kazanç Fırsatı

Bu strateji, kullanıcıların uzun vadeli taahhütler olmadan kaliteli içerik üreticiliği için ödeme yapmalarını sağlıyor. Platform, net gelirlerinin %80’ini doğrudan içerik üreticilerine dağıtarak, geleneksel reklam gelirlerinin ötesinde yepyeni kazanç fırsatları sunuyor. Bu sayede içerik üreticileri, emeklerinin karşılığını daha adil bir şekilde alabiliyorlar.

İçerik Üreticiliğinin Geleceğini Yeniden Şekillendirme

KiVVON, videolardan podcast’lere ve metinlere kadar çeşitli formatlarda içerikler sunuyor. Kısa ön gösterimlerle merak uyandıran platform, kullanıcıların içeriğin tamamına tek seferlik ödemeyle erişmesine olanak tanıyor. Düzenli kullanıcılar için tek tıkla erişim sağlayan bir cüzdan sistemi de bulunuyor.

Bir Topluluk Oluşturma Hayalimiz Var

“KiVVON’daki misyonumuz, nefret söyleminden ve sahte haberlerden arındırılmış kaliteli içerik üreticiliğini teşvik etmek. Sadece bir platform değil, büyük medya kuruluşlarından bağımsız gazetecilere kadar herkesin hikâyesini anlatabileceği bir topluluk oluşturmayı amaçlıyoruz,” diyor Coşkun Tuna. İçerik üreticilerinin ve tüketicilerin ihtiyaçlarına güçlü bir şekilde odaklanmak, KiVVON’un sadece mevcut medya zorluklarına bir yanıt olmadığını, aynı zamanda gazetecilik ve içerik üreticiliği için sürdürülebilir bir gelecek sunduğunu gösteriyor.

Okumaya devam et

GÜNCEL

1 MAYIS İŞÇİ BAYRAMI TARİHÇESİ, ANLAMI VE ÖNEMİ

1 Mayıs neden kutlanır, nasıl ortaya çıktı, ilk ne zaman kutlandı? Emek ve Dayanışma Günü’nün önemi nedir?

Yayınlanma:

|

Yazan:

“Aşağıda ölüm var, yukarıda açlık. Aşağıdaki ölüm olasılık, yukarıdaki açlık kesin.” Bu sözler, Zonguldak’ta meydana gelen bir göçükte arkadaşlarını kaybeden bir maden işçisine aitti. Bugünlerde, mücadeleye etmekte olduğumuz salgınla birlikte sözler tekrar anlam kazanıyor.

1 MAYIS İŞÇİ BAYRAMI’NIN TARİHİ

1880’li yıllar, ağırlıklı olarak kol emeğinin kullanıldığı ve çalışma şartlarının çok kötü olduğu yıllardı. Küçük çocukların karın tokluğuna çalıştırılması ve 14-15 saate kadar varan iş günleri söz konusuydu, şirketler eşi görülmemiş bir hızla büyürken, işçiler, işyeri güvenliği, sağlık koşulları, örgütlenme ve grev gibi en temel haklarını dahi tanımayan bir siyasi ve hukuki sistem ile karşı arşıyaydılar.

1881 yılında yarım milyon işçiyi temsilen kurulan Örgütlü Meslek ve Emek Birlikleri Federasyonu “8 saatlik iş günü” mücadelesini ülke geneline yaymak ve işçilerin kararlılıklarını göstermek amacıyla mücadeleyi yükseltti..

ABD’nin şikago kentinde 40 bin tekstil işçisinin gerçekleştirdiği eylem kanla bastırıldı. Aynı kentte, bir fabrikada 8 saatlik işgünü için greve çıkan 1400 işçi işten atıldı. Aynı tarihlerde greve çıkanlara ateş açıldı ve 4 işçi yaşamını yitirdi.

Saldırılar, mücadele ateşini söndürmedi, aksine körükledi. ABD ve Kanada’da sendikalar ve diğer örgütlerin yükselttiği mücadele sonucu 1 Mayıs 1886’da yaklaşık 350 bin işçi greve çıktı.

Tarih işçi sınıfının böylesine örgütlü ve kararlı tepkisine ilk kez tanık oluyordu. Tüm ülkede yaşam durdu. ışçiler üretimden gelen güçlerini kullanıyordu.

ışçilerin bu topyekün isyanı, işverenlerin tepkisini çekti. Chicago’da greve çıkan 40 bin işçinin eylemini bastırmak için, saldırılar düzenlendi. ışverenler grev kırmak için sokak çeteleriyle anlaştı. Sokak çeteleri bir taraftan işçilere saldırıyor, bir taraftan da grev kırıcılığı yapıyordu.
Grevci işçilerle sokak çeteleri arasında çıkan kavga sırasında, polisin işçilerin üzerine ateş açması sonucu 4 işçi yaşamını yitirdi.

Hükümet ve işverenler, işçi eylemini kolay kolay içlerine sindiremiyordu. 1 Mayıs sonrası işten atmalar, baskılar yoğunlaştı. Olaylara neden oldukları gerekçesiyle 8 işçi hakkında idam istemiyle dava açıldı.

ışçiler idam cezasına çarptırıldı. Dört yiğit işçi önderi Albert PERSONS, Adolph FISCHER, George ENGEL ve August SPIES, 1 Mayıs 1886 yılında 8 saatlik iş günü mücadelesinde önderlik yaptıkları için idam edildi. Albert PERSONS isimli işçi, özür dileme şartıyla affedileceğinin söylenmesi üzerine, ahkeme heyetinin karşısında tarihe geçecek sözlerini söyledi:

“Bütün dünya biliyor suçsuz olduğumu. Eğer asılırsam cani olduğumdan değil, emekçi lduğumdan asılacağım.”

İşçi önderlerinin cenaze törenine yüz binlerce insan katıldı. ABD’de yaşanan bu olaylar uluslararası işçi örgütlerini harekete geçirdi. II. Enternasyonal 1889’da Paris’te düzenlediği kongrede, Amerikan işçilerinin mücadelesini desteklemek amacıyla dünya çapında gösteriler
düzenledi. 1890’dan başlamak üzere 1 Mayıs’ı da, “Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü” olarak kabul etti.
Türkiye’de 1 Mayıslar işçi sınıfının ilk olarak 1890’da büyük bir mitingle kutlamaya başladığı “birlik, mücadele ve dayanışma günü”, izleyen yıllarda, tüm ülkelerde çoşkulu kutlamalara, büyük mitinglere sahne oldu..

Ama Türkiye’de, uzun yıllar yasaklandı… 1 Mayıs öncesi günlerde aydınlar, sendika yöneticileri, işçiler göz altına alındı…

Bu yıl yapılacak etkinliklere gelecek sayımızda ayrıntılarıyla yer vereceğimizi belirterek geçmişe dönelim ve Türkiye’de 1 Mayıslara bir göz atalım.

İlk 1 Mayıslar Anadolu’da 1 Mayıs ilk kez Osmanlı döneminde 1905 yılında Đzmir’de kutlandı. Đstanbul’da ilk kez 1 Mayıs kutlaması 1910’da yapıldı.

1920 1 Mayısı’nda ışgal idaresinin ve Osmanlı hükümetinin yoğun baskılarına karşın 1 Mayıs İşçi Bayramı olarak kutlandı. ışçiler Haliçten başlayarak Karaköy üzerinden Beyoğlu’na kadar bir yürüyüş yaptılar ve “Bağımsız Türkiye” yazılı bir pankart taşıdılar.

1921’in 1 Mayısı’nda ıstanbul’un hemen tüm işçileri, özellikle şirket-i Hayriye, Seyrü Sefain, Haliç ıdaresi ve Tramvay şirketi çalışanları 1 Mayıs’ı kutladılar.

1923 1 Mayısı’nda çok sayıda yerli ve yabancı işletmede çalışan işçiler greve çıktı. İşçi taleplerinin arasında, “yabancı şirketlere el konulması, 1 Mayıs’ın resmen işçi bayramı olarak tanınması, sekiz saatlik işgünü, hafta tatili, serbest sendika ve grev hakkı” vardı ve birçok işçi tutuklandı.

Cumhuriyet Sonrası 924 1 Mayısı’nı “ışçi Bayramı” olarak kutlayan işçilerin bu eylemi engellenmek istendi. Sekiz saatlik işgünü için bildiri dağıtan birçok işçi tutuklandı.

1925 yılında çıkarılan Takrir-i Sükun Kanunu sonrasında kutlamalara izin verilmedi ve 1935 yılına kadar hemen hemen her yıl ancak gizli kutlanabildi.

1 Mayıs’ın bundan sonraki tarihi “yasak” larla yazıldı. 1935 yılında çıkarılan “Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun” adıyla çıkarılan düzenleme ile “Bahar ve Çiçek Bayramı” olarak genel tatil günlerine dahil edildi.

27 Mayıs 1960’ dan sonra da “yasaklar” yaşandı. Toplu Sözleşme, Grev ve Lokavt Kanunu’nun kabul tarihi olan 24 Temmuz, işçi sınıfına 1 Mayıs’ın yerine bayram olarak dayatıldı. Ancak bu girişimlerin hepsi, kararlı mücadeleler sonucu geri döndü.

Görkemli 1 Mayıslar En kitlesel 1 Mayıs, 1976’da kutlandı. Bu miting DĐSK’in öncülüğünde ve Taksim Meydanı’nda yapıldı. O gün Taksim Meydanı’ nı 400 bin emekçi doldurdu.

Bu yüzden 1977 yılındaki gösterilerin daha bir görkemli kutlanmasından tedirgin olan kesimler bulunmaktaydı… Ama herşeye rağmen Taksim Alanı’na beşyüzbin emekçinin akması engellenemedi… Saat 14.30’da başlayacak olan kutlamalar için alan, sabahın erken saatlerinde itibaren dolmaya başladı. ışçiler, emekçiler, öğrenciler, kadınlar, çocuklar… bayramlarına sahip çıkmış, coşkularını donanmış ve alanları özgür ruhlarıyla doldurmaya başlamıştı. Taksim alanında, iğne atsan yere düşmeyecek bir katılım vardı. Dönemin DİSK Genel Başkanı Kemal Türkler’in konuşmasının sonlarına doğru çevredeki binalardan halkın üzerine ateş açıldı. Yaşanan paniğin ardından 37 insanımız yaşamını yitirdi ve 200’den fazla yaralı vardı.

1978 yılında, önceki yıl yitirilen 37 insanın acısını içinde yaşayan yüzbinler yine Taksim Alanı’ndaydı…

1979 yılında Sıkıyönetim Komutanlığı Đstanbul’da mitinge izin vermedi. Đzmir Konak Meydanı’nda kutlandı.

80 sonrası 12 Eylül Askeri darbesinin yasaklar zincirinde 1 Mayıs da yeralıyordu. Böylece yeni bir yasaklı dönem başladı. Ama tüm yasaklara rağmen; kısa süreli iş bırakmalar, bayramlaşmalar ve bildiri dağıtılması gibi etkinliklerle, bu onurlu günün anısının belleklerden silinmesine izin verilmedi…

1987: 7 yıllık aradan sonra sendikalar öncülüğünde bazı milletvekilleri, aydın, sanatçı ve bilim adamları ile birlikte yaklaşık 1000 kişilik bir grup Taksim AnıtıGna 1 Mayıs şehitlerini anmak üzere çelenk bırakmak istediler. Polis sadece milletvekillerinin araçla anıta ulaşmasına
izin verdi.

1989: Taksim’de biraraya gelen kitleye saldırıldı. Mehmet Akif Dalcı isimli bir işçi yaşamını yitirdi.

1990: Yine Taksim’e yürümek isteyenlere izin verilmedi. Çıkan çatışmada ĐTÜ Öğrencisi Gülay Beceren felç oldu.

1996: 1980 sonrasının en kitlesel mitingi gerçekleştirildi. Kadıköy’ü dolduran yaklaşık 150 bin insan toplandı ama yine açılan ateş sonrası 3 kişi yaşamını kaybetti.

İzleyen yıllarda da emekçiler ve emek dostları, Kadıköy ve ardından şişli Abide-i Hürriyet Meydanında, kitlesel katılımlarla yapılan kutlamalarda, bayramlaştılar, taleplerini dile getirdiler…  (Kaynak: Birleşik Metal-ış Dergisi, Sayı 2’den)

1 Mayıs kutlamalarının simgesel mekanı: Neden Taksim?

Türkiye, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramı kutlamalarına yine “Taksim” tartışmasıyla giriyor.

İşçi örgütlerinin ve siyasi partilerin ısrarına rağmen devlet, son olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dün akşam “Taksim miting alanı değildir. Muhalefet ve bazı marjinal yapılar, 1 Mayıs’ın bayram havasına gölge düşürmeye çalışıyor” cevabında karşılık bulan tutumunu değiştirmedi ve meydanda kutlamaya izin vermedi.

Taksim Meydanı’nın simgesel önemine vurgu yapan meslek örgütleri ve siyasi partiler, saat 10.00’da Saraçhane’de toplanarak meydana yürüme kararı aldı.

İşçi hareketi ve sosyalist-sol siyaset Taksim’de neden bu kadar ısrarcı?

1 Mayıs kutlamalarının Taksim Meydanı’nda yapılmasına atfedilen önem için en çok, kalabalığa ateş edilmesiyle çıkan izdihamda 34 kişinin öldüğü 1977’deki “kanlı 1 Mayıs” referans gösterilse de, Taksim’in gençlik hareketinin simgesel mekânı haline gelmesi daha eskiye dayanıyor.

Temmuz 1968’de üniversite öğrencileri, Amerikan 6. Filo’sunun İstanbul’a ziyarete gelmesini protesto etmişti. Bu olaylar sonrasında polis Teknik Üniversite yurdunu basmış ve Vedat Demircioğlu adlı Hukuk Fakültesi öğrencisi öldürülmüştü. Baskının sabahında öğrenciler protesto amacıyla Taksim Meydanı’na çıkmıştı.

Gençlik hareketinin eylem mekânı olan Beyazıt Meydanı, 1965’ten sonra Taksim’e kaydı. 6. Filo’nun yine İstanbul’a gelmesi nedeniyle 16 Şubat 1969’da gerçekleştirilen “Emperyalizme ve Sömürüye Karşı İşçi Yürüyüşü’ne” 30 bin kişi katılmıştı. Bu, o güne kadarki en kalabalık yürüyüştü. Ancak Beyazıt’tan yola çıkan kitle Taksim’e geldiğinde aşırı sağcıların saldırısına uğradı, iki kişi öldü ve onlarca insan da yaralandı. Tarihe Kanlı Pazar olarak geçen bu eylemin failleri bulunamadı. Ancak Taksim artık siyasi bir mevzi haline geldi.

DİSK, her yıl 1 Mayıs'ta Taksim Meydanı'na yürümek isterken, yoğun güvenlik önlemleri alınıyor.
DİSK, her yıl 1 Mayıs’ta Taksim Meydanı’na yürümek isterken, yoğun güvenlik önlemleri alınıyor.

12 Mart 1971 Muhtırası sonrasında arayışa giren sosyalist ve işçi hareketi, Cumhuriyet tarihinde 50 yıldır yapılamayan 1 Mayıs kutlamalarını meydanlara taşımak istediğinde akla ilk gelen yer Taksim Meydanı’ydı. 1976’da Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (DİSK) organizasyonuyla düzenlenen kitlesel kutlamayla meydan, mekân olarak da belleklere yerleşti.

1969’da olduğu gibi, 1977’deki kanlı 1 Mayıs sonrasında da fail bulunamadı; kalabalığa ateş edenlerden hiçbiri tutuklanmadı, kimse yargılanmadı.

Taksim Meydanı, 1 Mayıs kutlamasına 32 yıl sonra izin verildiği 2010’da coşkulu bir kitleyi ağırlamış ve gerilim yaşanmamıştı.
Taksim Meydanı, 1 Mayıs kutlamasına 32 yıl sonra izin verildiği 2010’da coşkulu bir kitleyi ağırlamış ve gerilim yaşanmamıştı.

Uzun yıllar süren yasak

1978’deki yine geniş bir katılımla gerçekleşen kutlama sorunsuzdu. Ancak 1979’da dönemin Sıkıyönetim Komutanlığı kutlamaya izin vermedi ve meydanın uzun yıllar sürecek yasağı böylece başladı.

1989’da polis, meydana çıkmak isteyen grupları engelledi, çatışmalar yaşandı. Mehmet Akif Dalcı isimli işçi hayatını kaybetti.

2007’de DİSK, 1977 olaylarının 30. yılı nedeniyle kutlamalar için Taksim’e dönme isteğini gündeme getirdi. Ancak izin verilmedi ve polis meydana çıkmak isteyenlere müdahale etti. Aynı görüntü 2008’de de tekrar etti.

DİSK meydan için ısrarını sürdürdü. 2009’da 1 Mayıs resmi bayram ilan edildi. O yıl da, sabahın erken saatlerinden itibaren farklı yönlerden Taksim’e çıkmak isteyen gruplar ve polis çatıştı. Ancak öğleden hemen sonra polis barikatı açtı ve 32 yıl sonra bir grup meydandaki Cumhuriyet Anıtı’na ulaştı.

Grupların yıllar sonra Taksim’e girdiği 2009’da meydan bir süre sonra boşaltılmıştı. Halk, Taksim Cumhuriyet Anıtı’na bırakılan çelenklerden “hatıra” çiçekleri almıştı.
Grupların yıllar sonra Taksim’e girdiği 2009’da meydan bir süre sonra boşaltılmıştı. Halk, Taksim Cumhuriyet Anıtı’na bırakılan çelenklerden “hatıra” çiçekleri almıştı.

2010’da kutlamalar için izin çıktı. 2010 ve takip eden iki yıl boyunca meydanda coşkulu kutlamalar yapıldı.

Üç yıl devam eden sorunsuz kutlamaların ardından 2013’te, Taksim Meydanı’nı yenileme çalışmaları gerekçe gösterilerek izin verilmedi. O ve devam eden yıllarda meydana yürümek isteyen gruplarla polis arasındaki mücadele görüntüleri tekrar etti.

12 Ekim 2023’te Anayasa Mahkemesi, 2014 ve 2015’te Taksim’deki 1 Mayıs kutlamalarının yasaklanmasının “hak ihlali” olduğuna hükmetti. (VOA)

Okumaya devam et

ŞİRKETLER

Konyalı enerji devi iflas etti!

Yayınlanma:

|

Yazan:

2011 yılında kurulmuş ve kurulduğu günden bu yana enerji ve inşaat sektörlerinde faaliyet gösteren firmanın ekonomik sorunlardan dolayı iflas etti.

Onlarca projeye imza atan firmanın ismi Alka Enerji. Konya 1. İcra Dairesi tarafından ilan.gov.tr’de bu firmaya ilişkin bir ilan yer aldı.

Mahkeme kararı şu şekilde:

Müflis: (iflas Nedeniyle) Tasfiye Halinde Alka Enerji İnşaat Personel Belgelendirme Kalibrasyon Eğitim San. Ve Tic. Ltd. Şti – 0530495292 İflas kararı kesinleşmiştir. Müflis hakkındaki alacak ve istihkak iddialarının tahkik ve tetkik işlemi bitmiş olup İcra ve İflâs Kanununun 206 ve 207 nci maddeleri gereğince düzenlenen 04/04/2024 tarihli alacaklılar sıra cetveli tanzim edilmiş ve incelemeye sunulmuştur.
Alacağın esasına ve miktarına ilişkin itirazların (15) gün içinde iflâsa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesinde dava yoluyla ileri sürülebileceği; yalnız sıraya ilişkin itirazların ise (7) gün içinde şikâyet yoluyla icra mahkemesinde ileri sürülebileceği,
İkinci alacaklılar toplantısının 22/05/2024 günü saat 14:30’da Konya 1. İcra – İflas Müdürlüğünde, (Katılımın yoğun olması durumunda, Konya Adliyesi CBlok 1. Kat Konferans Salonunda veyaC Blok, 3. Kat. Mavi Salonda) yapılacağı, alacaklıların bu toplantıya gelmeleri veya yetkili bir vekil göndermeleri lüzumu İcra ve İflâs Kanununun 166, 206, 207, 232, 234, 235 ve 309/d maddeleri gereğince ilân ve tebliğ olunur.

Okumaya devam et

KATEGORİ

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

KRIPTO PARA PİYASASI

BORSA

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.