ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA
Trump’ın BRICS ülkelerini de ‘tehdit’ etmesi ile dolar yeniden değerleniyor

Yayınlanma:
6 ay önce|
Yazan:
BankaVitrini
Haftanın son işi günü, ABD borsaları, Şükran Günü tatili nedeniyle kısa geçen haftayı yükselişle kapandı. En geniş tanımlı borsa endeksi olan S&P500 ilk defa 6bin endeks seviyesinin üzerinde kapanış yaparak rekor kırdı. Başkan Trump’ın BRICS ülkelerine yönelik sert açıklamaları, dolara olan talebi artırırken piyasalarda yeni bir belirsizlik dalgası oluşturdu. Trump, BRICS ülkelerinin dolar kullanımından uzaklaşma çabalarını %100 tarife tehdidiyle durdurma kararlılığında olduğunu ifade etti.
Kripto para piyasalarında, Ether (ETH) pazar günü altı ayın zirvesine ulaşırken, amiral gemi Bitcoin ise 22 Kasım tarihinde 100bin dolar seviyesine yaklaşması ve rekor kırması ardından bu sabah güçlü dolar ile geriledi. Kıymetli madenlerin de güçlü doların baskısıyla haftaya adeta boynu bükük bir şekilde başladığını görüyoruz.
Fransa Başbakanı Barnier, 2025 bütçesi üzerinde anlaşma sağlanamaması durumunda hükümetin düşebileceği konusunda uyardı. Marine Le Pen, taleplerinin karşılanmaması halinde gensoru önergesine destek vereceğini açıkladı. Almanya’daki siyasi risklerin yanı sıra Fransa’daki bu gelişmeler, ortak para birimi EUR üzerindeki baskıyı artırıyor.
Hatırlanacağı üzere, geride bıraktığımız hafta başı kaleme aldığımız raporda “Dolarda değerlenmenin boyu çok da uzun olmayabilir…” başlıklı yazımızda, Trump’ın politikalarına yer vererek, neden ticaret savaşının kaos yaratacağını işlemiş, uygulanacak tarife artışlarının, ABD’nin dış ticaret açığını azaltmayacağı gibi artıracağına, tasarruf tarafında bir iyileşme olmadan tarifelerin işe yaramayacağına, uygulanacak politikaların enflasyonu artıracağına, FED ile senkronizasyonun kaybolacağına ve nihayetinde çok uzun bir süredir dile getirdiğimiz üzere zaten sarsılmakta olan ABD Doları’nın daha da kırılgan bir zemine sürükleyeceğine yer vermiştik. Bu bağlamda, EUR’nun yapısal ve siyasi anlamda zor bir süreçten geçtiği düşünülürse, para birimleri cephesinde bir ihtimal Sterlin, lâkin orta/uzun vadede ise altının ön planda kalacağı beklentimizi hazır yeri gelmişken bir kez daha hatırlatmak isterim.
Avrupa ekonomilerinde devam eden sorunlu tabloya istinaden Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) 12 Aralık olağan toplantısında 50 baz puanlık bir indirim yapma olasılığına bu sabah %27 şans verildiğini not edelim. FED’in de benzer şekilde 18 Aralık’ta yapılacak toplantıda, %60 ihtimalle 25 baz puanlık bir faiz indirimi yapacağı düşünülüyor. Bu hafta, FED Başkanı Powell da dâhil olmak üzere birçok FED yetkilisinin konuşma yapması planlanıyor. Yatırımcılar, bu konuşmalardan para politikasının geleceğine dair ipuçları arayacak.
Türkiye cephesinde ise gözler yarın açıklanacak Kasım ayı enflasyon verisine çevrildi. Hafta sonu açıklanan İstanbul bölgesi için İTO’nun enflasyonu aylık %3,1 artış kaydederken, yıllık enflasyon ise %57,99 olarak gerçekleşti. Resmî TÜFE enflasyonun yarın nasıl sonuçlanacağına bakacağız. Gıda hâriç enflasyon verisinin de yakında takip edileceğini unutmamak gerektiyor. Enflasyonun aylık %2 civarında veya makûl bir seviyede sonuçlanması durumunda, TCMB’nin 26 Aralık toplantısında 250 baz puan faiz indirimine soyunacağını düşünüyoruz. Bu görüşümüzün de arkasında, para politikasının görevini yerine getirdiğini, artık maliye politikasının devreye girerek hükûmet harcamalarının yavaşlaması noktasına doğru ilerleyeceğimizi düşünüyoruz. Enflasyonun toplumsal bir olgu olduğunu ve ancak tüm paydaşların ‘yükün’ altına girmesi ile çözülebileceğini bir kez daha hatırlatmak isterim.
TCMB swap hariç net yabancı para pozisyonu, son altı günde yaklaşık 4,5 milyar dolar iyileşerek 34,6 milyar dolar seviyesine yeniden yükseldiğini de görüyoruz. Net pozisyon, geçen ay başı ABD seçimleri nedeniyle belirgin bir düşüş yaşadıktan sonra tekrar toparlanma eğilimine girdi. Her ne kadar 2025’de yükü maliye politikalarının sırtlamasını beklesek de, TCMB’nin de kuru belli bir dengede tutma noktasında istekli olacağını ve elinin bu alanda oldukça güçlü olduğunun altını çizmek gerekiyor. TCMB, 2025 yılında faiz indirimlerine devam ederken, TL’nin de reel anlamda güçlü bir seyir izlemeye devam edeceğini, ya da enflasyona göre daha az değer kaybedeceğini düşünürken, yabancı yatırımcıların da yeniden TL cinsi varlıklara ilgisinin artacağını düşünüyoruz. Eğer yarın açıklanacak enflasyon verisi iyimser bir şekilde sonuçlanır ve faiz indirimlerinin de önü açılırsa, hisse senetlerine yönelik yükseliş isteğinin de ivme kazanacağını düşünüyoruz.
Asya piyasalarının haftaya güçlü bir başlangıç yaptığını görüyoruz. Çin’de açıklanan PMI verilerinin (büyümenin öncü göstergeleri) hükûmetin uyguladığı teşviklerin dünyanın ikinci büyük ekonomisinde etkisini göstermeye başladığı şeklinde yorumlanırken, Wall Street’teki rekor kapanışlar da piyasalara moral verdi. Japonya’da ise tahvil getirileri, Japonya Merkez Bankasından (BoJ) faiz artırımı beklentileriyle 16 yılın zirvesine ulaştı. Başkan Ueda’nın hafta sonu yaptığı açıklamada, ekonomik verilerin beklentilere uygun ilerlediğini ve bu nedenle bir faiz artırımının yaklaştığını belirtti. Çeyrek puanlık bir artış olasılığı yaklaşık %64 olarak görülüyor. YEN dolar karşısında 150 seviyesine kadar toparlanarak değer kazandığının altını çizelim.
Petrol fiyatları ise, Çin’den gelen olumlu imalat verileri ve İsrail’in ateşkese rağmen Lübnan’a yönelik saldırılarını sürdürmesi nedeniyle hafifçe yükseldi. Suriye cephesine ilişkin çok fazla bir bilgi birikiminiz olmasa da ‘ortalığın’ ciddi şekilde karıştığını görüyor ve okuyoruz. Uzun yıllar devam eden şiddetten sonra son yıllarda daha sakin bir seyir görülen Suriye’de iç savaş yeniden hareketlenirken, önemli yerleşim yerleri el değiştirdiğini ve bunun da yeniden istikrarsızlığı artırabileceğinden endişe ediyoruz. Yılın son ayına başlarken küresel anlamda imalat sanayi PMI verileri izlenecek. ABD, Şükran Günü tatilinden dönerken alışveriş çılgınlığının bugün de “Cyber Monday” online olarak sürmesi bekleniyor.
Emre Değirmencioğlu
İlginizi Çekebilir
ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA
Piyasalar temkinli: Ticaret ateşkesi yetmedi, İran riski ön planda!

Yayınlanma:
21 saat önce|
12/06/2025Yazan:
BankaVitrini
Dün küresel mali piyasaların gözü bir tarafta ABD ile Çin arasında yürütülen ticaret müzakerelerinde, öte yandan ABD’de açıklanan Mayıs ayı TÜFE enflasyonuna çevrildi. ABD Başkanı Trump, ABD ile Çin arasında geçtiğimiz ay Cenevre’de varılan geçici ticaret uzlaşmasının ardından Londra’da yürütülen görüşmelerle yeni bir çerçeve anlaşmaya varıldığını ve bu anlaşmayla ticaret ateşkesinin yeniden rayına oturduğunu açıkladı. Trump, ABD’nin Çin mallarına uygulayacağı toplam gümrük tarifesinin %55, Çin’in ise %10 olacağını belirtti. Anlaşma kapsamında Çin’in nadir toprak elementleri üzerindeki ihracat kısıtlamaları kaldırılırken, Trump, sosyal medya hesabında “Çin ile harika bir anlaşma yaptık” ifadesini kullanırken, ABD’nin yapay zekâ çipleri üzerindeki ihracat kısıtlamalarının ise devam edeceğini belirtti.
Anlaşmanın detayları henüz belirsizliğini korurken, her iki ülke de uzlaşı çerçevesini liderlerine sunarak onay sürecine geçecek. Ticaret görüşmeleri olumlu yönde ilerliyor olsa, sürece yönelik belirsizlik risk iştahını bir nebze de olsun bozduğunu itiraf etmek gerekiyor. Trump’ın diğer ülkelere ticaret anlaşması şartlarını içeren mektuplar göndereceğini açıklaması da piyasalarda belirsizliği artırdı. Dolar tabana yaygın bir şekilde değer kaybederken, EURUSD paritesi 1,15 seviyesinin üzerine yükselerek son altı haftanın zirvesini test etti. Tersinden bakıldığında, doların önde gelen para birimlerine göre değerini gösteren sepet kur DXY ise altı haftanın dibine geriledi.
ABD’de dün açıklanan Mayıs ayı çekirdek TÜFE enflasyonu, yıllık bazda %2,9 beklenirken gerçekleşme %2,8’de kaldı. Enflasyonun bir çıt da olsa beklentilerin altında kalmasının yanı sıra, görev süresi 2026 Mayıs ayında dolacak Başkan Powell yerine en güçlü aday olarak şu an görev yapan Hazine Bakanı Bessent ya da Warsh isminin ön plana çıkması, FED’in önümüzdeki hafta sonuçlanacak olağan FOMC toplantısında faiz indirimine gidebileceği beklentisini kuvvetlendirmeye başladı. Her ne kadar Trump’ın uyguladığı tarifelerin enflasyonist olduğunu kabul etsek de, ABD’de enflasyon Kasım 2022 zirvesinden bu yana mütemadiyen düşerken, FED ise Aralık 2024’ten bu yana faiz indirimine gitmeyerek bekle ve gör stratejisine geçti. Acaba yine mi geç kalıyor? (bakınız grafik)
Enflasyon verisi ve FED’e yeni dönem için zikredilen isimler ardından risksiz faiz oranı olarak görülen ve gelişmekte olan ülkelerin yurt dışı borçlanmasına temel teşkil eden 10 yıllık ABD tahvil faizinin getirisi %4,50 seviyesinden %4,40 seviyesine doğru gerilediğini görüyoruz. Faizlerin gerilemesi, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler için iyi haber olarak görülse de, dün akşam saatlerinde petrol fiyatlarında yaşanan yükselişin ise hanemize biraz da olsun olumsuz bir gelişme olarak yazıldığını not etmemiz gerekiyor.
Başkan Trump, İran’la artan gerilim nedeniyle Orta Doğu’daki bazı ABD personelinin bölgeden çekileceğini açıkladı. Bu karar, Irak’taki ABD büyükelçiliğinde kısmi tahliye hazırlıkları ve Bahreyn ile Kuveyt’te gönüllü ayrılma yetkilerinin verilmesi ile başladı. ABD, İran’ın nükleer silah edinmesine kesinlikle izin vermeyeceklerini vurgularken, İran tarafı da olası bir saldırıya ABD üslerini hedef alarak karşılık vereceklerini bildirdi. Bu gelişmeler, özellikle petrol fiyatlarında %4’ün üzerinde artışa yol açarken, Brent cinsi ham petrolün varil uzun bir süredir sıkıştığı 60-65 dolar bandından kurtularak gece geç saatlerde 70 doların üzerini test etti.
ABD’nin bölgedeki askeri varlığı sürse de, gerginliğin nükleer müzakereler öncesi daha da tırmandığı görülüyor. İsrail’in kısa sürede İran’a yönelik bir askeri saldırı gerçekleştirme ihtimali gündemi meşgul ederken, risk algısında ise bir miktar bozulma yaşandığını ve güvenli liman ihtiyacının ise arttığını görüyoruz. Öyle ki, dün güne 3,300 doların diplerinden başlayan altının ons fiyatı bu sabah 3,380 dolar seviyesine dayandı. Bitcoin, salı günü 110bin dolar seviyesini aşması ardından 108bin dolar seviyesinin altına çekilirken, gümüşün ons fiyatı ise 36,30 dolar seviyelerinde gelişmeleri takip etmeye başladı. Piyasaların korku endeksi VIX ise henüz anlamlı bir yükseliş kaydetmedi.
ABD borsaları dün geceyi cereyan eden olumsuz gelişmeler ardından hafif de olsa düşüşle kapatırken, bu sabah vadeli işlemlerde de kırmızı renk dikkatimizden kaçmadı. Pasifik’in diğer ucunda ise karmaşık ama genel hatlarıyla olumsuz bir tablo hâkim. Gösterge endeks Tokyo borsası %0,7, Tayvan borsası ise %0,8 gerilerken, Kore borsasının ise %0,8 yükseldiğini görüyoruz.
Toparlamak gerekirse, küresel mali piyasaların güne hafif de olsa satıcılı bir şekilde başladıklarını görüyoruz. ABD-Çin arasında sağlanan ticaret ateşkesi ve beklentinin altında kalan ABD enflasyon verisine rağmen, Orta Doğu artan jeopolitik gerilimler petrol ve altın fiyatlarını yükseltirken, hisse senetleri ve dolar değer kaybetti. FED’in faiz indirimi ihtimali masada olsa da, gelişmeler piyasaları tatmin etmedi. Dolar endeksi yılbaşından bu yana %9 düşerken, İran’ın nükleer görüşmeler başarısız olursa ABD üslerini hedef alacağı açıklaması ise güvenli liman arayışını körükledi. Makro cephede bugün ABD’de Mayıs ayı üretici enflasyonu bulunuyor. Türkiye cephesinde ise Nisan ayı sanayi üretimi takip edilecektir.
Türkiye cephesinde ise geçen hafta açıklanan olumlu enflasyon verisi ardından egemen olan iyimser hava korunmakla birlikte dün göreceli olarak sakin bir günün geride kaldığını görüyoruz. USDTRY kuru için alışıldık ‘bebek adımlarıyla yükseliyor’ söylemi yerine, düşüş yönlü bir seyirden söz etmek gerekiyor. Keza, bayram tatili sonrasında iki gündür USDTRY kurunun TL’de reel değerlenmeye de yer verecek şekilde 39,15 seviyesine gerilediğini görüyoruz. Enflasyon verisi ardından egemen olan faiz indirim beklentisine paralel coşan bankacılık hisseleri son dört iş gününde yaklaşık %14 yükseliş kaydetmesi ardından dün günü neredeyse yatay tamamladı. Risk göstergesi CDS primi 290 baz puana yakın bir seyir izlerken, TL tahvil cephesi ise anlamlı bir değişim kaydetmedi.
Gözler dün yine TCMB’nin repo ihalesini takip etti. TCMB, bir hafta vadeli repo ihale faizi olan %46 seviyesinden dün de 100 milyar TL tutarında repo ihalesi açarken, piyasanın geriye kalan fonlama ihtiyacını da faiz koridorunun üst bandı olan gecelik borç verme faiz oranı %49’dan karşılayınca, ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti (AOFM) dün itibariyle %47,99 seviyesine geriledi. Piyasada oluşan Türk Lirası referans faiz oranı ise (TLREF) hâlâ %48,99 seviyesinde yer almaya devam etti (bakınız grafik). Lâkin, kısa vadede, ‘işler’ normalleştikçe, tüm faiz oranlarının TCMB’nin politika faizi olan %46 seviyesine doğru gevşeyeceğini düşünüyoruz. Bir kez daha belirtmek gerekirse, 19 Haziran toplantısında faiz indirimi beklemiyoruz. TCMB’nin fonlamayı %46 seviyesine getirmesini, bunun da üstü kapalı da olsa 300 baz puan faiz indirimi anlamını taşıyacağını, politika faizinden ise asıl indirimi Temmuz toplantısında 350 baz puan ile bekliyoruz.
ABD Tüfe ve FED Politika Faizi
TL REF ve AOFM
Emre Değirmencioğlu
ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA
DEVALÜASYON OLUR MU SORUSUNUN CEVABI: 3’LÜ AÇMAZDA…

Yayınlanma:
2 gün önce|
11/06/2025Yazan:
Onur Çelik
Sermaye hareketlerinin serbest olduğu Türkiye gibi ekonomilerde hem faiz hem de döviz kuru aynı anda kontrol edilemediğinden (ekonomi literatüründe üçlü açmaz/imkansız üçleme diye tanımlanır) merkez bankaları para politikası faizini kontrol etmekte ancak döviz kurunu ise serbest bırakmak zorunda kalmaktadır. Türkiye de bu nedenlerle dalgalı döviz kuru yöntemini uygulamakta olup, döviz kuru piyasa dinamikleri ve arz-talep çerçevesinde belirlenmektedir.
Ancak, sürekli cari açık veren ülkelerin parası orta ve uzun vadede mutlaka değer kaybeder. Türkiye’de kur riskinin temel nedeni de budur.
Şu an hem portföy yatırımı çekerek döviz açığını kapatmak hem de stabil/değerli kur politikası ile enflasyonu düşürmek için yüksek faiz bedelini ağır şekilde ödüyoruz.
Kısa vadede sürdürülebilir olsa da uzun vadede sürdürülebilir olmasının yolu ise önce yapısal reform ve mutlaka bilim ve teknoloji odaklı eğitim ve akabinde yüksek katma değerli ürün üretebilmek& sanayinin milli gelir içerisindeki payını yükseltmek ve globalde daha rekabetçi olmaktır…
Onur ÇELİK
ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA
Faiz indirim beklentisiyle Türkiye ‘ralli’ yapıyor, gözler ABD enflasyon verisinde

Yayınlanma:
2 gün önce|
11/06/2025Yazan:
BankaVitrini
Bayram tatili sonrası haftanın ilk iş gününün Türk mali piyasaları iyimser bir şekilde tamamladı. TCMB, 22 Nisan tarihinden bu yana haftalık vadede %46 politika faizi ile sadece 1 milyar TL fonlama yaparken, dün tutarın 100 milyar TL’ye yükselmesi, olumlu enflasyon verisi ardından hâkim olan iyimser havayı daha da destekledi. Hatırlanacağı üzere, Türkiye siyasetinde yaşanan iklim değişikliği ardından Türk Lirasında yaşanan değer kaybını önlemek adına TCMB politika faizini 350 baz puan artırarak %42,50’den %46,00 seviyesine yükseltirken, gecelik faizlerin de %49’da oluşmasını sağlamıştı.
TCMB’nin faiz indirimlerine yeniden başlamadan önce gecelik faizleri koridorun üst bandı olan %49’dan politika faizine (%46) doğru düşürmesi beklendiği için repo ihaleleri uzun bir süredir yakından takip ediliyordu. Beklentilerden daha iyi gelen enflasyon verisi ardından TCMB’nin durdurduğu faiz indirimlerine tekrar başlaması için bir miktar ek alan yaratıldığını geçen hafta bültenimizde paylaşmıştık. Her ne kadar politika faizinden direkt olarak ilk indirimi Temmuz toplantısında beklesek de, TCMB’nin dünkü repo ihalesi ardından indirim sürecinin Haziran toplantısına çekilmiş olabileceğine de ihtimal vermeye başladık. TCMB’nin ilk faiz kararı 19 Haziran’da, takip eden kararı ise 24 Temmuz’da açıklanacağını not etmiş olalım.
Piyasanın TL fonlama ihtiyacı yüksek olduğundan, 100 milyar tutarında %46’dan geçen dünkü repo ihalesi ardından kalan ihtiyaç gecelik borç verme faiz oranı olan %49’dan karşılanınca, TLREF dün de %48,9922 seviyesinden gerçekleşti. Daha da basit bir anlatımla, TCMB’nin dün repo ihale miktarını artırması sonrasında TLREF’in %49 olan tavan seviyesinden kademeli olarak %46 olan politika faizine doğru gevşeyeceğini düşünüyoruz. Bu hamle üstü kapalı da olsa 300 baz puan faiz indirimine işaret ederken, TLREF’in %46,00 civarında oluşacağı bir döneme doğru ilerlediğimizi düşünüyoruz. Haziran ayının ikinci yarısında siyasetin biraz ısınmasını beklediğimizi not düşerek, eğer işler yolunda giderse, politika faizinde 350 baz puan indirimin Temmuz toplantısında geleceğini ve politika faizinin yeniden %42,50 seviyesine gerileyeceğini düşünüyoruz. Eğer ‘işler’ yolunda giderse, Temmuz sonrası yılın kalan üç toplantısında da politika faizinin kademeli bir şekilde %35,00 seviyesine gerileyeceğini düşünüyoruz.
Dönelim kararın piyasa etkisine. Olumlu enflasyon verisi ardından TCMB’nin faiz indirim sinyali içeren repo ihalesi sonrasında, Türk mali piyasaları adeta ralli yaptı. Faiz indirimlerinin bankacılık sektörünün lehine olduğundan hareketle dün Borsa İstanbul Bankacılık Endeksi (XBANK) günü %5’in üzerinde yükselişle tamamladı. Son dört günde XBANK’ın yükselişinin %14 olduğunu not edelim. Bankacılık hisselerinde, 19 Mart sonrası yaşanan sert düşüş ile 30 Nisan tarihinde test edilen dibinin %50 düzeltme seviyesi olan 14,200 seviyesini takip edeceğiz. Lokomotif bankacılık hisselerinin de yardımı ile ana endeks dünkü günü %1,8 yükselişle tamamlarken, son dört günde %7’ye yakın yükseliş kaydetti. CDS risk primi 300 baz puanın altına gerilerken, USDTRY kuru 39,20 seviyesinde kalarak TL’de reel değerlenmenin sürdüğüne işaret etti. Faiz indirim beklentisinin ayak izlerini tahvil piyasasında da gördük: iki yıl vadeli gösterge tahvilin bileşik faiz gerilemeye devam ederek 20 Mart tarihinden bu yana en düşük (%42,7) seviyesini test etti.
Küresel cephede ise ABD ve Çin, Londra’daki iki günlük yoğun görüşmelerin ardından, nadir toprak elementleri üzerindeki ihracat kısıtlamalarını hafifletmeyi ve Cenevre’de geçen ay varılan ticaret ateşkesi anlaşmasını yeniden rayına oturtmayı amaçlayan çerçeve bir mutabakat üzerinde prensipte uzlaştı. ABD Ticaret Bakanı Lutnick, anlaşmanın Trump ve Xi arasında yapılan son telefon görüşmesiyle Cenevre’deki uzlaşmayı birleştirdiğini ve detayların liderlerin onayına sunulacağını açıkladı. Anlaşma, özellikle Çin’in nadir toprak metalleri ve mıknatıslar üzerindeki sınırlamalarını kaldırmayı ve buna karşılık ABD’nin bazı teknoloji ihracat kontrollerini geri çekmesini içeriyor.
Ancak bu çerçeve uzlaşma, ABD’nin Çin’in devlet destekli, ihracata dayalı ekonomik modeline yönelik köklü eleştirilerine ya da Trump’ın tek taraflı tarifelerine ilişkin temel farklılıkları gidermiyor. Ağustos ortasına kadar kapsamlı bir anlaşmaya varılamazsa, mevcut gümrük vergileri tekrar üç haneli oranlara sıçrayabileceğini göz ardı etmeyelim. Gelişmelere karşı piyasa tepkisi temkinli olurken, kalıcı bir çözüm umutları hâlen belirsizliğini koruyor.
ABD borsaları dün geceyi %0,5 düzeyinde yükselişle tamamlarken, bu sabah pasifiğin diğer ucunda iyimser bir seyir görüyoruz. Japonya’nın Nikkei 225 endeksi, ABD ve Çin’in ticaret ateşkesi için yeni bir çerçeve üzerinde anlaşmasının ardından dördüncü gün üst üste yükseldi. Çin’in nadir toprak elementlerine yönelik kısıtlamaları kaldırması, risk iştahını desteklerken, zayıflayan YEN sayesinde ihracat odaklı hisseler de değer kazandı.
Daha da geniş bir açıdan bakmak gerekirse, MSCI Dünya endeksinin tarihi zirvesinde yer alırken, Dünya Bankası, 2025 küresel büyüme tahminini %2,7’den %2,3’e düşürdü. Kurum, artan tarifeler ve yükselen belirsizliklerin neredeyse tüm ekonomiler için ciddi bir engel oluşturduğunu belirtti. Ocak ayında projeksiyonunu yaptığı seviyelere kıyasla, ABD, Çin ve Avrupa dâhil olmak üzere küresel ekonomilerin yaklaşık %70’inin büyüme beklentisi aşağı yönlü revize edildi. Bu keskin düşüşte, ABD Başkanı Donald Trump’ın göreve gelmesiyle başlayan ticaret politikalarının etkili olduğu vurgulandı.
Makro cephede ise gözler ABD’de bugün açıklanacak Mayıs ayı TÜFE enflasyonuna çevrildi. Öncesinde, fiat para sistemine baş kaldıran değer saklama araçları altın, bitcoin ve yeni yıldız gümüşün sakin bir seyir izleyerek veriyi beklediklerini not edelim. Altının ve gümüşün ons fiyatı sene başına göre %27 yükselirken, direnişin parası bitcoin ise %17 yükseldi. Bitcoin’de yukarı yönlü hareketin henüz başlamadığını, 113bin dolar seviyesinin üzerinde haftalık kapanış ile ‘asıl’ yükselişin başlayacağını düşünüyoruz.
Emre Değirmencioğlu
FARK YARATANLAR
FARK YARATANLAR
KATEGORİ
- ALTIN – DÖVİZ – KRIPTO PARA (833)
- BANKA ANALİZLERİ (139)
- BANKA HABERLERİ (3.124)
- BASINDA BİZ (60)
- BORSA (445)
- CEO PERFORMANSLARI (36)
- EKONOMİ (2.847)
- GÜNCEL (3.156)
- GÜNDEM (3.155)
- RÖPORTAJLAR (48)
- SİGORTA (133)
- ŞİRKETLER (2.225)
- SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK (472)
- VİDEO Vitrini (19)
- YAZARLAR (1.028)
- Ali Coşkun (22)
- Arif Öztan (7)
- Ayşe Muzaffer Sunguroğlu (7)
- ChatGPT (26)
- Dr. Abbas Karakaya (63)
- Erden Armağan Er (45)
- Erol Taşdelen (554)
- Gizem Taşdelen (7)
- Gülbeyaz Gergün (63)
- Kemal Emirhan Mendi (1)
- Murat Şenol (26)
- Mustafa Akpınar (40)
- Onur ÇELİK (33)
- Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz (79)
- Serhat Can (6)
- Süleyman Çembertaş (16)
- Tungay Dere (18)
- Uğur Durak (33)
YAZARLAR

ABD’den GVA Capital’e 216 Milyon Dolarlık Yaptırım Cezası: OFAC’tan Sert Mesaj

QNB Türkiye’den Dış Ticarette Yeni Dönem: QNB Global Trade Markası Hayata Geçti

Fed Ekonomisti Pekin’e Casusluk Yapmakla Suçlanıyor

Bankaların Takipteki Alacakları Artıyor: Yüksek Faiz Can Yakmaya Devam Ediyor

Piyasalar temkinli: Ticaret ateşkesi yetmedi, İran riski ön planda!

‘Yüksek faiz girişimcilik ekosistemini bozdu’

KGF KREDİLERDE FAİZ ŞOKU

UŞAK’ın en köklü Market Zinciri EGEŞOK Konkordato aldı

Faizi yükseltip, talebi daraltmak enflasyonu kalıcı çözmez

DenizBank, Dünya Çiftçiler Günü’nü Tarıma Özel Kampanyalarla Kutluyor

KGF KREDİLERİ ÖNCEKİLER GİBİ BANKALARIN ZOMBİ FİRMALARINA GİTMESİN

İDEAL ÇALIŞMA NEDİR?

İmalatçı KOBİ’lere 30 milyar liralık KGF geliyor….

Siyasi Gerginlik Ekonomiyi Geriyor: Reel Sektör Nefes Alamıyor!
- İran-İsrail gerilimi piyasayı salladı | Uzman isim yorumladı: Belirsizlik fiyatları etkiliyor, satış için acele etmeyin 12/06/2025
- BioNTech’ten stratejik hamle: CureVac’ı 1,25 milyar dolara satın alıyor 12/06/2025
- Bakan Bayraktar duyurdu: Oruç Reis Somali görevini başarıyla tamamladı 12/06/2025
- ABD'de üretici fiyatları beklentilerin altında kaldı 12/06/2025
- Merkez Bankası’ndan peş peşe dördüncü rezerv artışı! 12/06/2025
- Bakan Şimşek: Enflasyon düşüyor ve düşmeye devam edecek 12/06/2025
- 2025’te gayrimenkul satışlarında büyük artış! İlk 5 ayda 1,2 milyona yakın taşınmaz el değiştirdi 12/06/2025
- Ekonomi ve siyaset gündemi - 13 Haziran 2025 13/06/2025
- Resmi Gazete'de bugün (13.06.2025) 12/06/2025
- ABD Temsilciler Meclisi'nden Trump'ın harcama kesintisi talebine onay 12/06/2025
- ABD'de hanehalkı varlıkları 2023'ten beri ilk kez düştü 12/06/2025
- Sektör liderleri Bloomberg HT Sürdürülebilir Tarım ve Gıda Zirvesi'nde buluştu 12/06/2025
- Trump: Orta Doğu'da büyük bir çatışma ihtimali var 12/06/2025
- ABD Kongresi Bütçe Ofisi: Vergi indirimi tasarısı zenginlere fayda sağlayacak 12/06/2025
ALTIN – DÖVİZ
BORSA
KRIPTO PARA PİYASASI
Popüler
-
GÜNDEM4 yıl önce
Sedat Peker’in bahsettiği otel: Günlüğü 106 bin TL
-
GÜNCEL2 yıl önce
Zara Ve Mango’ya Üretim Yapın Tekstil Devi Konkordato Talep Etti
-
BANKA HABERLERİ2 yıl önce
TCMB Başkanı için ismi geçen GAYE ERKAN First Republic Bank’tan ayrılma süreci
-
BANKA HABERLERİ4 yıl önce
AKBANK çöktü : Dijital Bankacılık sorumlusu GMY CİVELEK ortada yok!
-
BANKA HABERLERİ4 yıl önce
HSBC terbiyesizliği : “Sabancı alana “AKBANK bedava”
-
BANKA ANALİZLERİ3 yıl önce
YILIN İLK YARISINDA İŞBANK RAKİPSİZ LİDER AKBANK SONUNCU SIRADAN KURTULAMIYOR
-
GÜNDEM1 yıl önce
Bankacılığı bırakıp eskortluk yapmaya başladı: Haftalık kazancı dudak uçuklattı