Connect with us

BANKA HABERLERİ

Ziraat Bankası‘ndan Sayıştay Raporuna yansıyan “British Virgin adaları kredisi” açıklaması geldi

Ziraat Bankası’nın 1.6 milyar dolar kredisini alan Virgin Adaları’ndaki şirket Turkcell çıktı; “Şirket yabancıya gitmesin diye verdik”

Yayınlanma:

|

Ziraat Bankası’nın ‘vergi cenneti’ olarak bilinen British Virgin adalarındaki bir şirkete 2014 yılında verdiği 1,6 milyar dolarlık krediden, geçtiğimiz Mart ayına kadar sadece 17,5 milyon TL tahsil edebildiği iddiasına ilişkin bankadan yapılan açıklamada, “Medya ve denetim tarafında gerçek olmayan, eksik bilgilerle kanaatler oluşturulmaya çalışılmaktadır” denildi.

Sayıştay‘ın Ziraat Bankası’nın 2019 yılı faaliyetlerine ilişkin hazırladığı ve TBMM’ye sunulan denetim raporunda, İstanbul Kurumsal Şubesi’nin müşterisi olan bir firmaya kullandırılan kredilerin geri dönüşünün sağlanamadığı tespiti yer aldı.

Rapora göre, şirket ile kredi ilişkisi, 25 Temmuz 2014 tarihli Yönetim Kurulu kararı ile tahsis edilen 1,650 milyon ABD Doları limit çerçevesinde 31 Temmuz 2014’te başladı. 1 milyar 636 milyon 770 bin 735 ABD Doları tutarındaki kredi, firmanın başka bir firmaya olan borçlarının yeniden finansmanı amacıyla verildi. 3 yıl ödemesiz olan kredinin vadesi toplam 10 yıl olarak belirlendi.

Firma risklerinin 2018 tarihinden itibaren İkinci Grup -Yakın İzlemedeki Krediler içerisinde izlendiği belirtilerek, şunlar kaydedildi:

“2019 yılsonu itibarıyla İkinci Grup -Yakın İzlemedeki Krediler içerisinde takip edilen bütün nakdi risk toplamının tek başına yaklaşık dörtte biri oranında bir büyüklüğe sahiptir. Firmaya kullandırılacak tüm kredilerin teminatı olarak kefalet yanında alınmış olan 1.636 milyon ABD Doları hisse rehininden oluşmaktadır. Firmanın 2019/Aralık ayı itibarıyla birleşik riski reeskont faizleri ile birlikte yaklaşık 1,6 milyar ABD Doları olup, riskin yaklaşık yüzde 73 oranında 1 milyar 154 milyon 576 bin 501 ABD Doları Ziraat Bankası’na aittir.”

Firmanın ödemesiz dönem sonunda vadesi Temmuz/2017 olan ilk taksit ödemesi ödeme güçlüğü ortaya çıkınca bir yıl süreyle ertelendi. Ancak 2018’de de taksitler ödenmedi sadece faiz borcuna karşılık 17,5 milyon TL ödeme yapıldı. 2020 Mart ayı itibarıyla kredinin geciken son üç yıllık anapara taksiti ve faizleri tutarı toplamı 726 milyon 572 bin 712 ABD Doları oldu.

Ziraat Bankası açıklaması :

Bazı yazılı/görsel medya organları ve bazı sosyal medya hesaplarında Bankamızla ilgili tamamen karalama kastı taşıyan haberler nedeniyle, aşağıda detayları yer alan konularda, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla bu açıklamanın yapılması zorunlu hale gelmiştir. Öncelikle Ziraat Bankası, faaliyet ve mali verilerini, detayları ile birlikte 3 ayda bir düzenli olarak kamuoyu ile paylaşmaktadır.

I-Ziraat Bankası’nın Virgin Adaları’ndaki bir şirkete 1,6 milyar USD tutarında kredi açtığı ve tahsil edemediği haberleri ile ilgili olarak;

Bahsi geçen tutardaki kredi, Çukurova Grubu’na, Turkcell İletişim A.Ş.’deki dolaylı hissedarlığı münasebeti ile Türk Ortaklığının devam edebilmesi amacıyla tesis edilmiştir. Söz konusu kredi, kullandırıldığı tarihteki mevzuat, Bankamız uygulamaları, piyasa koşulları ve genel bankacılık teamülleri çerçevesinde tahsis edilmiş ve ülkemizin önemli varlıklarından olan Turkcell’deki Türk hissedarlığının korunması amacıyla kullandırılmıştır. Şirketin çok uluslu ortaklık yapısı gereği ilgili tarihte çeşitli ülkelerde devam eden karmaşık davalar zincirinin çözülmesi ve hissedarlar arası uyuşmazlıkların giderilmesi ile kredinin geri ödenmesine ilişkin akışın sağlanabileceği öngörülmüştür.
Kredinin kullandırıldığı tarihten itibaren hissedarlık yapısının güçlendirilerek, hissedarlar arası uyuşmazlıkların giderilmesinde yol alınmış, bunun sonucunda etkin yönetim yapısının tesisi ile ilgili kredi, Ekim 2020 tarihinde tahsil edilmiştir. Diğer taraftan bu kredinin gerek kullandırımı gerekse tahsilatına ilişkin bilgiler, Bankamızın internet sitesinde de yayımlanan ilgili dönemlerin Bağımsız Denetim Raporlarında ayrıntılı olarak yer almıştır. Bununla birlikte konu, belirtilen dönemlerde birçok yazılı ve görsel basın organı tarafından haber olarak da kullanılmıştır.

I- Tarımsal üreticilerimizin banka haczinden dolayı mağdur olduklarına ilişkin haberlerle ilgili
olarak;

Ziraat Bankası’nın hali hazırda 685 bin tarım kredisi kullanan müşterisi ve bu müşterilerin de yaklaşık 80 milyar TL kredi riski mevcuttur. Ziraat Bankası’nın kullandırdığı diğer kredilerin de dahil edildiği takip oranı %2.3 iken (ki bu oran sektör için yaklaşık %4’tür) söz konusu tarım kredilerinden takip hesaplarına intikal etmiş olanların oranı ise yaklaşık %1.5 gibi düşük bir seviyededir. Kanuni hakkı olmasına karşın, tarımsal üretimin sekteye uğramaması adına bazı durumlarda haciz vb. yollara dahi başvurulmaktan sakınılmaktadır. Söz konusu takip oranının düşük olmasının ana nedeni, çiftçimizin, köylümüzün bu konuda gösterdiği hassasiyetin yanı sıra Ziraat Bankası’nın vade uzatma, faiz erteleme vb. yollarla yapılandırmaya ağırlık vermesinden kaynaklanmaktadır. Ziraat Bankası, tarımsal faaliyetlerini sürdürmek isteyen üreticilerimize sağladığı bu imkânlarla tarımsal kredi riskinin tutar olarak %9, müşteri sayısı olarak da %16’sını yapılandırmış durumdadır.

III- Ziraat Bankası Yönetim Kurulu Üyelerine milyonlarca liralık fazla ödeme yapılarak konu ile ilgili belgelerin ilgili kurumun denetçilerinden gizlendiği iddiası ile ilgili olarak;

Ziraat Bankası Yönetim Kurulu Üyeleri ve Denetçileri Genel Kurulla tevdi edilen görevlerine atanmaları ile birlikte alacakları net ücret miktarları KAP’a bildirilerek kamuoyu ile paylaşılmaktadır. Bazı yayın organlarında ifade edildiği üzere, “net” olarak ödeneceği Genel Kurul Kararı ile belirlenmiş ve KAP bildirimi ile kamuoyuyla paylaşılmış bu ücretlere, sosyal güvenlik primi kesintisi (Emekli Sandığı ve ZHEMSAN), ücretlerden kesilen gelir vergisi ve damga vergisi de dahil edilerek ilgili muhasebe hesabına kaydedilmektedir. Banka ilgili hesapta brüt tutarı giderleştirir, çalışana yasal kesintileri yaparak net ücretini öder. Bu sadece Ziraat Bankası için değil sektördeki tüm bankalar ve şirketler için geçerli bir hesaplama ve muhasebeleştirme uygulamasıdır. Ziraat Bankası Yönetim Kurulu Üyeleri açısından, Bankanın diğer çalışanlarının elde ettiği maaş ve özlük haklarından farklı bir uygulama söz konusu değildir. Bu noktada hem medya hem denetim tarafında gerçek olmayan, eksik bilgiler ile sonuçlar ve kanaatler oluşturulmaya çalışılmaktadır.
Ancak ülkemizin en önemli aktifleri arasında bulunan, reel sektöre kesintisiz imkan sağlayan, gerçekleştirdiği faaliyetlerin tamamı BDDK, bağımsız denetim kuruluşları tarafından sürekli denetlenen ve kamuoyu ile denetim sonuçları paylaşılan şeffaf bir ticari kuruluş olan Ziraat Bankası, amaçlarından sapmadan çalışmaya devam edecektir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Ziraat Bankası – Genel Müdürlüğü

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Vatandaş kredi ve kredi kartında batıkta!

Yayınlanma:

|

Yazan:

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) ve Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Risk Merkezi’nden derlenen verilere göre, borç ödemelerinde artış sürüyor.

Vatandaşın takibe düşen borçları 1 yılda yüzde 110 oranında artış gösterirken, bireysel kredi veya kredi kartı borcunu ödememiş kişi sayısı da yüzde 65 arttı.

Bireysel kredi ve kredi kartını ödememiş gerçek kişi sayısı pandemi dönemi düzenlemeleriyle 2020 yılında gerilerken, 2021 yılında hem düzenlemelerin hem de enflasyonun etkisiyle yeniden artış göstermişti. Yılın ikinci yarısından itibaren yeniden artışa geçtiği görülen borcunu ödeyemeyenlerde kredi borçluları 2024 yılında yüzde 81, kredi kartı borçluları da yüzde 54 oranında artış gösterdi.

Hem kredi hem kart borçluları zirvede

Kredi ve kredi kartı borcunu ödeyemeyenlerde iki borcunu da ödeyemeyenlerin yılbaşına göre yüzde 78 arttığı görülürken, toplam kredi ve kredi kartı borçlularının yüzde 23’ünü oluşturdu.

Takipteki alacaklar

Tüketici kredileri ve kredi kartlarında takibe düşen alacaklar da 2025 yılının ocak ayı sonunda 2024 yılı başından bu yana yüzde 110, beş yıl öncesine göre 2020 yılı başından bu yana da yüzde 384 oranında artış gösterdi.

Takipteki alacakların toplam tüketici kredileri ve kredi kartlarına oranı ise 2023 yılı ikinci yarısından bu yana artış göstermeye devam ediyor. 2024 yılı başında takibe düşen alacaklardaki kredi kartlarının toplam (bireysel tüketici kredileri ve kredi kartları) içindeki oranı yüzde 0,64 olurken, 2025 yılı ocak ayı sonunda bu oran yüzde 1,60’a çıktı. Kredilerde de aynı dönemde oran yüzde 1,14’ten 1,65’e çıktı.

ÖZDER ŞEYDA UYANIK-Ekonomim

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Türkiye İş Bankasından 2024’te 45,5 milyar lira net kar

Banka, yaygın dağıtım ağı, dijital temas noktaları, geniş ürün portföyü ve toplumun her kesiminden tasarruf sahiplerine sunduğu hizmetlerle toplam mevduat hacmini 2,1 trilyon liraya yükseltti

Yayınlanma:

|

Yazan:

Türkiye İş Bankası, 2024’te 45,5 milyar lira net kar elde etti.

Bankadan yapılan açıklamaya göre, 2024 yıl sonu itibarıyla aktif büyüklüğünü bir önceki yılın sonuna kıyasla yüzde 35,5 artışla 3,3 trilyon liraya yükselten Türkiye İş Bankası, ‘Türkiye’nin en büyük özel bankası’ olmaya devam etti.

Ekonomiye sağladığı kaynak tutarı 1,7 trilyon lirası nakdi, 582,7 milyar lirası gayri nakdi krediler olmak üzere 2024 yıl sonu itibarıyla 2,3 trilyon liraya yükselen İş Bankası, yaygın dağıtım ağı, dijital temas noktaları, geniş ürün portföyü ve toplumun her kesiminden tasarruf sahiplerine sunduğu hizmetlerle toplam mevduat hacmini de 2,1 trilyon liraya yükseltti.

Türkiye’den 2025 yılında yapılan ilk ihraç olma özelliğini taşıyan 500 milyon dolar tutarındaki işlemin kupon faiz oranı yüzde 9,125 seviyesinde oluştu. Bugüne kadar Türk bankaları tarafından ihraç edilmiş olan ilave ana sermaye nitelikli Eurotahviller arasındaki en düşük kupon faiz oranı ve en düşük prim ile sonuçlanan işleme 1,5 milyar dolara ulaşan talep geldi.

Uluslararası piyasalarda Bankaya duyulan güvenin bir göstergesi olan bu işlemden önce kasım ayında da Banka, toplam tutarı 1,1 milyar dolar olan 371 gün vadeli sürdürülebilir sendikasyon kredisi sözleşmesi imzaladı ve böylece 2023 yılının aynı döneminde kullanmış olduğu krediyi yüzde 124 oranında yeniledi.

Küresel iklim senaryolarının yanı sıra ülkenin sektörel dinamiklerine ve müşterilerinin yeşil dönüşüm sürecindeki ihtiyaçlarına odaklanarak karbonsuzlaşma rotalarını oluşturan Banka, 2024 yılında bir ilke daha imza attı ve Net Sıfır Bankacılık Birliği kapsamındaki karbon yoğun sektörlerin tümünde 2030 emisyon azaltım hedeflerini duyurdu.

Tarım ve girişimcilik başta olmak üzere çeşitli alanlarda geleneksel banka şubelerinden ayrışan ihtisas şubelerini yaygınlaştıran Türkiye İş Bankası, kuruluşunun 100. yılında ülke için stratejik öneme sahip turizm sektörüne odaklanmak üzere ilk Turizm İhtisas Şubesi’ni de Antalya’da hayata geçirdi.

2024 yılında 45,5 milyar lira net kar elde eden Bankanın öz kaynak büyüklüğü 2023 yıl sonuna göre yüzde 18,9 oranında artarak 318,3 milyar liraya ulaştı. Güçlü sermaye yapısını koruyan İş Bankası’nın sermaye yeterlilik oranı yüzde 19,7 seviyesinde gerçekleşti.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, 100. yılı geride bırakırken iklim değişikliğiyle mücadele, yapay zeka, kültür-sanat, eğitim, çevre, spor, bilim gibi birçok alanda büyük projelere ve işbirliklerine imza atmanın gururunu yaşadıklarını belirtti.

Büyük bir heyecan ve coşkuyla ikinci yüzyıla başlarken, her zaman bir finansal kuruluştan fazlası olduklarını ortaya koyarak ülkeye hizmet etmeye, ekonomik ve toplumsal gelişime destek olmaya, geleceğe taşınabilecek ve çocuklara gururla bırakılabilecek kalıcı değerler yaratmak için sorumluluk almaya devam edeceklerini kaydeden Aran, ‘Uluslararası piyasalarda ilk kez gerçekleştirdiğimiz 500 milyon dolar tutarındaki ilave ana sermaye nitelikli Eurotahvil ihracımızla da ikinci yüzyılımıza çok güçlü bir giriş yapmış olduk.’ ifadesini kullandı.

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

MERKEZ BANKASI BAŞKANI FATİH KARAHAN SAHAYA İNDİ

Yayınlanma:

|

TCMB Başkanı Dr. Fatih KARAHAN, Ankara dışında sanayici ve İş İnsanları ile bir araya gelip sunumlar yaptı. Çok da iyi oldu. Zira, TCMB ana hedefi olan özellikle son 2 yıldır Enflasyon belası ile uğraşırken yaptıklarını topluma direkt anlatamama sıkıntısı yaşıyordu. Aylık basına yapılan sunumlar ise aşırı teknik ifadeler içerdiği için toplumca pek anlaşılamıyordu.

Bunu TCMB kurmayları ve Başkanı fark etmiş olmalılar ki bu hafta Eskişehir, Uşak ve Denizli toplantıları planlandı. 10-11 Şubat’ta Uşak ve Denizli’de sanayici ve İş İnsanlarına sunumlar yaptı. Sunumlara katılmış biri olarak basına kapalı olması nedeni ile görüş bildirmem etik olmazdı. Banka resmi sitesinde “TCMB PARA POLİTİKASI ve MAKROEKONOMİK GÖRÜNÜM” başlıklı sunumu paylaştığı için sunumun içeriği ile ilgili değerlendirme yapmamda sakınca yok.

Bir defa sunum, “2013 yılından bu yana, yurt genelinde düzenli aralıklarla, farklı sektör ve ölçeklerden firmalar ile yüz yüze görüşmeler yapılıyor. Denizli ve Uşak bölge illerinde 2024 yılı içinde 700, son 5 yıl içinde toplamda 3.700 firma görüşmesi yapılmıştır” ifadeleri ile başlıyor. Benim buna Uşak özelinde itirazım var. “Başkana yanlış bilgi veriliyor” diye düşünüyorum. Diğer illeri bilmem ama Uşak özelinde 2024 yılında firmalar ile yüz yüze görüşmeler gerçekleşmedi. Anketleri “görüşme” diye bildiriyor olabilirler ama yüz yüze görüşme olmadı! İki yıl önce TCMB İzmir Bölge ziyaretimde direkt Reel Sektörü müdürüne eleştiri olarak bu konuyu iletmiştim. Demek ki uyarılarım dikkate alınmamış! EXİMBANK’ın İzmir Bölge Müdürü ve ekibi ve Denizli Bölge Müdürü ve ekibi her yıl Uşak firmalarını ziyarette bulunur örnek almasını dilerim. Konumuza dönelim…

SUNUMDA 5 TEMEL MESAJ VARDI!

25 yıllık bankacılık deneyimi, 8 yıllık sanayi içindeki tecrübem ile benim açımdan sunumda 5 temel mesaj vardı.

  1. Kuru Baskılamıyoruz, Net Döviz Rezerv arttı : Başkan Karahan kamuoyu zihninde yer alan “kur baskılanıyor” düşüncesinin doğru olmadığını, “kur baskılamak için döviz satmamız gerekiyor oysa Swap hariç döviz net rezervlerimiz Mayıs 2023’de -60,5 milyar USD’de iken, Ocak 2025’de 126 milyar USD artış ile +65,4 milyar USD seviyesine geldiğini” belirtti. Bunun, “Cari dengede iyileşme ve Dış finansman ihtiyacının azalmasından; Sermaye girişlerinin yeniden başlamasından; Döviz Arzının artması, döviz talebinin azalmasından” kaynaklandığının altı çizildi. Rakamlar da bu söylemi destekliyordu. Zira, Mayıs 2023’de 56 milyar USD olan 12 aylık birikimli açık 48 milyar USD azalarak Kasım 2024’de 7 milyar USD’ye gerilemişti. 12 aylık birikimli Cari Açık/GSYİH oranı da 2023-II. dönemde %5’den 2024-III. Döneme %0,7’ye düşmüştü. Döviz ile ilgili diğer direkt mesajlar ise, Kur taahhütlerinin olmadığı; rezerv iyileşmenin “carry trade” kaynaklı değil yurtiçi kaynaklı iyileşmeden kaynaklı olduğunun altı çizildi. Diğer bir ifade ile yastık altı dövizden sisteme girişler olduğu ima edildi. CDS Risk Priminin Mayıs 2023’de 703 iken Şubat 2025’de 255’lere kadar düşmesi yıllık yurt dışı faiz ödemelerinin 7 milyar USD düşüş katkısı sağladığının altı çizildi. Hazine’nin Yurt Dışı Borçlanma maliyeti Mayıs 2023’de %11,3 iken, Şubat 2025’de %6,6’ya düştüğü belirtildi. Bankaların yurt dışı sendikasyon maliyeti de aynı dönemlerde %9,6’dan %7’ye gerilediği belirtildi.
  2. Dezenflasyon süreci devam etmekte: Enflasyon ile ilgili sıkı duruşlarının sonuçlarının alınmaya başlandığını; bu duruşun devam edileceği belirtildi. Enflasyon ile mücadelede, “Talep dengelenmesi; Fiyatlama davranışlarında normalleşme; Beklentileri iyileştirme” stratejisi uygulandığı belirtildi. 2022 yılındaki yıllık enflasyon %64,3 olurken, 2023 yılını %64,8’e yükselmesi karşılığında 2024 yılını % 44,4 ile kapatıldığını, 2025 hedeflerinin %24 olarak revize edildiği belirtildi. Alt kalemlerde 2023-25 döneminde Temel Mallarda %52,8’den %24’de; Gıda’da %72’den %41,8’e; Hizmetler sektöründe %90,7’den %62,9’a düzelme olmasına rağmen özellikle Hizmetler sektöründe yüksek oranın devam ettiğini burada da Kira ve Eğitim harcamalarının yüksek kaldığını bunun da 2025’e taşındığının altı çizildi. “Tüketici ve firmaların enflasyon beklentileri de gerileme eğilimine girmiştir” tespiti yapılarak Yatırımdaki büyümenin 1990’lar seviyesine gerilemesine rağmen Ekonomideki Büyümenin harcama artışından kaynaklandığı 2004-19 yıllarındaki %4,7 olan ortalama harcama değişiminin 2020-24 döneminde %11 olduğunu bu alanın kontrol altına alınması için talep daraltıcı politikalar izlendiği belirtildi. Bu tespit; TCMB’nin Kredi kartlarındaki daraltıcı uygulamalarını da bu çerçevede değerlendirmek lazım ve bu stratejisi ile uyumlu olduğu anlamına geliyor ki, Hanehalkı harcamalarını baskılanması bir süre daha devam edeceği anlamına da gelmekte. Tabi bu durumda esnafın işlerinin kötüleşeceği; toptancı ve sanayicinin bundan olumsuz etkileneceği, bu sürecin zaman aralığı bilinemediği için firmaların bu talep daralması duruma ne kadar dayanacağı yönünde bir değerlendirme ise yapılmamış. Var ise de sunumda yer almadı. Konkordato ve firma iflas sayılarının artışı aslında buradaki sıkıntının işaretlerini net veriyor.
  3. KKM’yi bitireceğiz: KKM konusunda TCMB çok net. KKM sürecinin tamamlandığını, buradaki avantajın zamana yaygın şekilde hızla bitirileceği mesajı verildi. KKM’de Vergi avantajının ortadan kaldırılması; süre olarak yapılan kısıtlamalar aslında bir süredir KKM’nin bitirileceği netti. Ağustos 2023’de KKM hacmi 143 milyar USD iken, Ocak 2025’de 114 milyar USD düşerek 26 milyar USD seviyesine gerilemiş durumda. Sunum sonunda sorduğum; “Bankalardan kredi kullanarak yapılan KKM’lere bir işlem yapılacak mı? Hazine ve TCMB üzerinden haksız, sistem boşluğundan fırsatçı kazanç elde edildiği; mevduat blokesi ile nakit karşılıklı kullanılan krediler bloke edilerek yeni krediler ile kat ve kat KKM hesaplar açıldı, bunlara yönelik bir yaptırım gelecek mi; bu ödemelerin geri alınması gerekmez mi?” şeklindeki sorum ise cevapsız kaldı. Hazine, MASAK ve TCMB’nin böyle bir çalışma var ise de en azından bilgi paylaşımı yapılmadı; bendeki izlenim bu yönde bir çalışma olmadığı ve Hazine ve TCMB tarafından ödenen bu zararın sineye çekileceği yönünde oldu.
  4. İhracat artarken, ithalat azaldı: 12 aylık birikimli İhracat Mayıs 2023’de 254 milyar USD iken Ocak 2025’de 9 milyar USD artarak 263 milyar USD’ye yükseldi. Aynı dönemde 376 milyar USD olan ithalat ise 30 milyar USD azalarak 347 milyar USD seviyesine geriledi. “Küresel ticaret kademeli olarak toparlansa da zayıf seyretmektedir” dendi. Avrupa’nın mal ithalatı yavaşlarken, Türkiye açısından olumlu verinin Avrupa’daki pazar payımız artması oldu. 2022 yılında AB ülkelerinin ithalatında Türkiye’nin payı %3,3 iken 2024 yılında %4 oldu. Sanayi üretiminde 2022 yılından bu yana yataya yakın seyir gözlenmesi ise dünyadaki bu yöndeki gelişme ile paralel olması şeklinde açıklandı.
  5. Reel Sektöre destek devam edecek: Reel sektöre TCMB Reeskont kredi desteğinin Ocak 2024-25 döneminde 635 milyar TL olduğunu; Faiz avantajı ve %2 Döviz Dönüşüm desteğinin de aynı dönemde 182 milyar TL olduğu belirtildi. Uşak ili sanayicilerinden ve TOBB Geri Dönüşüm Meclis Üyesi Arif ÖZTAN‘ın gelen “%2 kur desteği yükseltilsin” yönündeki talep ise bu yöndeki isteklerin değerlendirildiği belirtilerek cevaplandı. Reel sektör temsilcilerin TCMB kredi için EXİMBANK’a verdikleri Teminat Mektubu komisyon oranlarının bankalarca yüksek istendiği hatta Halkbank gibi bir kamu bankasının %4 gibi komisyon istediği bu yönde “banka ücret ve komisyon oranlarına müdahale edebilen TCMB’nin bu tür kredilere EXİMBANK’a verilecek mektup komisyonlarında sınırlama getirmesi gerektiği” de katılımcılar tarafından talep olarak TCBM Başkanına direkt iletildi. TCMB Reeskont kredilerindeki “döviz almama” koşulu hem döviz hem TL kredi kullanan ve döviz ödemeleri olan firmaları zorlama noktasına getirdi. Zira, TCMB Reeskont kredisi kullanan firmalar bir yıl kredi vadesi boyunca ithalat gibi bazı ödemeler hariç döviz alamıyor aksi halde kullandığı tüm kredi ana parasının %3’ü kadar ceza yiyor. Taahhüt konusunda ek süre talep eden firmalar da oldu. Banka kredi faiz oranlarındaki yükseklik ve finans maliyetlerin artması ise ortak sorunların başından geldi.  Döviz çeklerindeki yasaklar ve firmalar arasındaki döviz ödeme yasağı firmaların kur farkından zararına oluşturduğu yönündeki sorular da gündemdeydi. Bu hafta firmaların döviz bulundurma oranı ile ilgili yasağın kalkması aslında reel sektörün elini güçlendirirken; yüksek maliyetleri bulan Bağımsız Denetim Rapor zorunluluğu gibi uygulamalar halen devam ediyor. Benim görüşüm bu alanda da sınırın daraltılması bunun yerine firmalara destek ve kılavuz olması için Sanayi Ticaret Odalarında “FİNANS OFİSİ” kurulmasının daha faydalı olacağı yönünde. Reel Sektör temsilcilerinden Uşak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Selim KANDEMİR talebi de “ara eleman” bulmadaki zorluklardan dolayı Uşak’a Merkez Bankanın Teknik Meslek Liseleri yapılması için maddi destek sağlaması oldu.

Kısaca, TCMB Başkanının Reel Sektör ile buluşma girişimi başarılı geçti ve yerinde oldu. Zira, Ekonomi kurmaylar uzunca bir süre sahlardan uzaklaşmış, piyasadaki olumsuz havayı dağıtacak, Güven oluşturacak aksiyon almamıştı. Bu tür toplantılar hiç kuşkusuz çok faydalı ve ekonomi kurmaylara taleplerin birinci elden dillendirilmesi için de fırsat yaratıyor. Uşak ve kendi adıma çok verimli bir toplantı idi. Uşak Valiliğinin akşam düzenlediği yemek sonra soru cevap kısmı da katılımcı olarak benim açımdan çok verimli geçtiğini düşünüyorum. Reel Piyasada güvenin tesisi için bu tür toplantılar yaygınlaştırılması ve ekonominin diğer tarafları da TCMB’nin başlattığı ziyaret programına benzer şekilde sahada olmalı. “Reel Sektör ile yüz yüze görüşüyoruz” diye rapor yapan İzmir Bölge Reel Sektör müdürünü de kısa sürede Uşak firmalarını gezerken görmek isteriz.

Erol TAŞDELEN-Ekonomist    www.bankavitrini.com

***********

Başkanımız Dr. Fatih Karahan Uşak ve Denizli’de “Para Politikası ve Makroekonomik Görünüm” başlıklı sunum tamamı:

Kaynak TCMB: tcmb.tl/zWa9abc

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.