Connect with us

Erol Taşdelen

Dövizli ödeme yasağı bankalarda kaosa neden oldu

Yayınlanma:

|

Bankalarda 30 Nisan 2021 Çek düzenlemesi ile ilgili “çek ibraz edilmeyecek” döneminde yaşanan kaosun bir benzer bugün Dövizli ödemelerde Hazine ve Maliye Bakanlığı Tebliğde geçen “MENKUL” kelimesinin net olmamasından yaşanmaya başladı. Çoğu bankada dövizli ödemeler gün içinde durdu! Belirsizlik henüz netleşmiş değil.

19 Nisan 2022 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 2022/32-66 No.lu Tebliğ ile, dövizle işlem ve sözleşme yapma yasağı düzenlemelerinin yer aldığı 2008-32/34 No.lu Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karara ilişkin Tebliğde çok önemli bazı değişiklikler yapıldı.

Hazine ve Maliye Bakanlığının Tebliğ açık, anlaşılır olmayınca bankalar ödemelerde çelişki yaşadı ve bazı bankalarda döviz çekleri ödemeleri ve döviz ödemleri tamamen durdururken; bazı bankalarda da müşterilerden “ödemenin menkul satışı dışında” olduğu yönünde taahhütname alarak işlem yaptı.

Döviz çeklerinde belirsizlik net değil

Ticaretten kaynaklanan döviz çekleri ile ilgili net açıklama olmadığı için bankalar ne yapacağını bilemez halde. Bazı bankalar BDDK’dan görüş talep ederken, bazı bankalar da daha detaylı açıklama gelene kadar ödemeleri durdurdu. Zira, döviz çeklerinin ya da döviz ödemelerin TL ödenmesi halinde hangi döviz kurunun esas alınacağı da net değil. Merkez Bankasının bir gün önceki kuru mu; gün içinde açıklanacak kuru mu yoksa işlemi yapan bankanın döviz kuruna göre mi ödeme yapılacağı da açık değil.

Döviz transferlerde kaos çıktı

Müşterilerden gelen döviz transfer talimatlarında bankalar kararsız kaldı. Zira; müşteri talimatında “mal bedeli karşılığı” veya “…nolu fatura karşılığı” diye ibare yar alan talimatlar için işlem yapılmazken açıklama yer almayan talimatlı işlemler yapıldı. Bazı bankalar ise tüm ticari müşterilerine ait dövizli işlemleri durum netleşene kadar durdurdu. Ödemelerin belirsizlik nedeni ile durmasından kaynaklanan zararın ise ne olacağı henüz belli değil.

KATILIM BANKALARI şaşırdı!

Gün içinde diğer bir belirsizlik de KATILIM BANKALARINDA oldu. Zira, Katılım Bankaları kredilerini fatura karşılığı mal alım/satımı işlemleri için vermekte. Yeni düzenleme Katılım Bankalarındaki kredi durumunu da sorgular hale getirdi. Zira düzenlemede Katılım Bankalarındaki işleyiş ile ilgili bir gönderme yok.

Düzenleme nasıl yapıldı?

2008-32/34 No.lu Tebliğin 8. Maddesinin 9 fıkrası;

“(9) Türkiye’de yerleşik kişilerin kendi aralarında akdedecekleri; taşıt satış sözleşmeleri dışında kalan menkul satış sözleşmelerinde sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırmaları mümkündür. Ancak sözleşme konusu ödeme yükümlülüklerinin Türk parası veya dövize endeksli olarak kararlaştırmaları mümkündür. Ancak sözleşme konusu ödeme yükümlülüklerinin Türk parası cinsinden yerine getirilmesi ve kabul edilmesi zorunludur” şeklinde düzenlendi.

yeni düzenleme ile döviz olarak düzenlenen sözleşmeler yapılmaya devam ederken; döviz olarak ödenmesi engellenip, TL ödenmesi zorunlu hale getirildi. Sorun da buradan kaynaklandı.

  • Ödemeden sözleşme tarihindeki kur mu; ödeme tarihindeki kur mu hangi kur baz alınacak net değil.
  • Ödemede TCMB’nin mi, bankanın mı kuru baz alınacak belli değil.

Diğer bir belirsizlik de Tebliğde geçen MENKUL kavramı. Arapça olan MENKUL “Taşınabilir” anlamına gelmektedir. Diğer bir ifade ile taşınamayan Gayri Menkuller dışındaki tüm mallar Tebliğ kapsamına girmektedir. Tebliğ düzenleyici net ifadeler kullanmadığı veya tam tanımlama yapmadığı için kaosa neden olmuş durumda. MENKUL gibi geniş kapsamlı ifade yerine MENKUL MALLAR veya TİCARİ MALLAR ifadesi kullanılmaması Ticarette belirsizliği artırmış durumda.

19 Nisanda yürürlüğe giren uygulamaya uymayanlar için de; sözleşmenin her bir tarafı için ayrı ayrı olmak üzere 2022 yılı için 14.200 TL’den 118.500 TL’ye kadar idari para cezası kesilebilecektir eylemin tekerrür halinde, bu cezalar iki katı olarak kesilecektir ifadesi düzenlemede yer aldı.

Kaosun ortadan kalkması için acil netleşmesi gereken konular:

  1. Dövizli ödeme yasağı hangi işlemleri kapsıyor, örneğin Ticari amaçlı sözleşmeler, örneğin mal alımını kapsıyor mu?
  2. Ödemede ödeme tarihindeki kur mu; sözleşme tarihindeki kur mu esas alınacak?
  3. DÖVİZ ÇEKLERİNDE işlemin niteliği belli olmadığı için ödeme nasıl olacak?
  4. Ödemede TCMB’nin mi işlemi yapan bankanın mı kuru esas alınacak?
  5. Sözleşmeli ödemelerde HİZMET SÖZLEŞMELERİ dahil mi? Örneğin Navlun için döviz sözleşmesi yapılmış ise ortama MENKUL yok bu ödemeler ne olacak?
  6. Sigorta şirketlerin yaptığı Döviz cinsinden Poliçeler ne olacak?
  7. KATILIM BANKA Banka kredileri MAL ALIMINA yönelik olduğu için bu bankalardan kullanılan döviz kredi taksitleri nasıl ödenecek?
  8. Ödemelerde sözleşme talep edilecek mi belli değil? Bu durumda sözleşmeler Damga Vergisine tabi olacak!
  9. Proforma “sözleşme” olarak değerlendirip döviz ödemesi yapılmayacak mı?
  10. Nihai aşamada, Döviz çekleri ticarette kullanılmayacak mı? Sözleşme gereği alınan Avans döviz çeklerin durumu ne olacak?

Sonuç : Bu tür tebliğ ve yönetmelik değişikliklerinde son yıllarda anlaşılmayacak şekilde düzenlenen veya uygulama ne şekilde olacağı yönünde belirsizlikler sık yaşanmaya başladı. Bu ortamda bu tür değişiklik yapılmadan önce mutlaka piyasalarda ne gibi etkileri olacağı, ne gibi sorunlar yaşanacağı yönünde ilgili tarafların görüşlerinin alınması en azında Banka uzmanı danışmanlardan destek alınması yerinde olacaktır. Yoksa, bir değişiklik yapacaksın sektörde kimse anlamayacak, ne yapacağını bilemeyecek böyle bir şey olamaz! Aksi taktirde Liyakat sorgulanır hale geliyor!

Erol TAŞDELEN – Ekonomist www.bankavitrini.com

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Kurumsal Finansın Stratejik Rolü: Kriz Dönemlerindeki Önemi

Yayınlanma:

|

Kurumsal finans, işletmelerin sürdürülebilir büyüme ve rekabet avantajı elde etme süreçlerinde temel taşı niteliğindedir. Şirketlerin finansal kaynakları etkin kullanması, doğru yatırım kararları alması ve riskleri kontrol altında tutması, kurumsal finansın profesyonelce yönetilmesine bağlıdır. Bu makalede kurumsal finansın ne olduğu, nasıl yönetildiği, kimler tarafından yönetildiği ve özellikle kriz dönemlerinde hangi kritik işlevleri üstlendiği ele alınacaktır.

Kurumsal Finans Nedir?

Kurumsal finans, bir şirketin sermaye yapısının oluşturulması, yatırımlarının finanse edilmesi ve kârlılığının artırılması amacıyla finansal kararların alınmasını kapsayan alandır. Amaç, şirket değerini artırmak ve finansal sürdürülebilirliği sağlamaktır.

Nasıl Yönetilir?

Kurumsal finans yönetimi stratejik, operasyonel ve analitik süreçleri içerir:

  • Stratejik Finansal Planlama: Hedef belirleme, yatırım planlaması, sermaye dengesi.

  • Nakit Yönetimi: Likidite sağlama, bütçeleme, borç yönetimi.

  • Risk Yönetimi: Kur, faiz ve piyasa risklerinin yönetilmesi.

  • Performans İzleme: Finansal rasyolarla analiz, ROI ve NPV hesaplamaları.

Kimler Yönetir?

Kurumsal finans genellikle aşağıdaki pozisyonlar tarafından yönetilir:

  • CFO (Mali İşler Direktörü): Finansal vizyonu belirler.

  • Finans Direktörleri ve Müdürleri: Operasyonel finansal işleyişi sağlar.

  • Finansal Analistler: Karar vericilere veri odaklı öneriler sunar.

  • Hazine ve Risk Yönetimi Uzmanları: Nakit, borç ve riskleri kontrol eder.

Kriz Dönemlerinde Kurumsal Finansın Fonksiyonu

Ekonomik durgunluklar, piyasa şokları ve sektörel krizlerde kurumsal finans birimleri şirketin hayatta kalmasını sağlar:

1. Likidite Yönetimi

  • Nakit rezervlerinin korunması

  • Gereksiz harcamaların kısılması

  • Kredi limitlerinin gözden geçirilmesi

2. Riskten Korunma (Hedging)

  • Kur risklerine karşı önlem

  • Borçların yeniden yapılandırılması

  • Faiz riski yönetimi

3. Yatırım ve Maliyet Revizyonu

  • Düşük getiri sağlayan yatırımların iptali

  • Sabit giderlerin azaltılması

  • Gereksiz varlıkların elden çıkarılması

4. Paydaş Güvenliği

  • Banka ve yatırımcılarla şeffaf iletişim

  • Kurumsal raporlama ve açıklık

  • Sermaye piyasalarında itibarın korunması

Kurumsal finans, yalnızca sayısal verilerin yönetimi değil, aynı zamanda şirketin geleceğini şekillendiren stratejik bir fonksiyondur. Kriz dönemlerinde doğru yönetilen bir finansal yapı, şirketi yalnızca korumakla kalmaz, aynı zamanda fırsatları değerlendirme imkânı da sunar.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Telefon Operatörleri Dolandırıcılıkta Ne Kadar Suçlu?

Yayınlanma:

|

Bankacılık Dolandırıcılıklarında Sessiz Ortak: GSM Operatörlerinin Sorumluluğu

Finansal dolandırıcılık vakalarının çoğunda ilk bakışta sorumlu görülenler bankalar olur. Ancak birçok olayda gözden kaçan önemli bir aktör daha vardır: telefon operatörleri. Özellikle SIM kart değişimi (SIM swap), numara taşıma ve SMS doğrulama süreçlerinde yaşanan güvenlik açıkları, milyonlarca liralık dolandırıcılıkların önünü açıyor. Peki operatörler bu zincirin neresinde duruyor? Gerçekten masumlar mı?

Dijital Bankacılığın Kırılgan Ayağı: Telefon Numaranız

Günümüzde banka işlemleri büyük oranda cep telefonuna gelen tek kullanımlık SMS şifreleriyle doğrulanıyor. Bu nedenle telefon numarası, adeta bir dijital anahtar haline geldi. Eğer bir dolandırıcı sizin adınıza yeni bir SIM kart çıkarttırırsa, banka sistemleri onun gerçekten siz olduğuna inanır.

Bu noktada, dolandırıcının banka sistemlerini değil, önce operatörü kandırması yeterlidir.

Telefon Operatörlerinin Başlıca Güvenlik Açıkları

1. SIM Kart Değişimi Sırasında Kimlik Doğrulama Eksiklikleri

Dolandırıcılar sahte kimlik belgeleriyle operatör mağazalarına giderek mevcut SIM kartınızı iptal ettirip, yeni bir kart alabiliyorlar. Bu sayede banka onay SMS’leri kendi telefonlarına düşmeye başlıyor.

Yargıtay Kararları, bu tür işlemlerde operatörlerin “özen yükümlülüğünü ihlal ettiğini” ve zararda müşterek kusur taşıdığını belirtiyor.

2. Numara Taşıma Dolandırıcılığı

Numaranız başka bir operatöre geçirilirken, taşınma talebine dair bilgi SMS’i ya gecikiyor ya da hiç ulaşmıyor. Dolandırıcı bu süreyi kullanarak sizin adınıza işlem yapabiliyor.

BTK yönetmelikleri, operatörleri “abonelik işlemlerinde açık rıza ve belge zorunluluğu” konusunda bağlamaktadır. İhlal durumunda hizmet kusuru doğar.

3. Operatör Çalışanlarının Bilgi Sızdırması

İçerden çalışan bir personel, kullanıcı bilgilerini ya da SIM aktivasyon süreçlerini dolandırıcılara iletebiliyor. Bu durum, “insider threat” olarak bilinir ve büyük zararlara neden olur.

Operatörler Hukuken Ne Kadar Sorumlu?

Borçlar Kanunu’na Göre Hizmet Kusuru

Telefon operatörleri, sundukları hizmeti “özenle ve dikkatle sunmakla” yükümlüdür. Kimlik doğrulama sürecinde ihmal varsa, bu hizmet kusuru sayılır.

Müşterek Kusur ve Tazminat

Dolandırıcılık sonucu oluşan zararda mahkemeler, operatörlerin banka ile birlikte müşterek sorumluluk taşıyabileceğine hükmetmektedir. Bu durumda zararın belli bir yüzdesi operatörden tahsil edilebilir.

Gerçek Bir Olay: SIM Değişimi Sonrası Hesap Boşaltıldı

Bir davada, mağdurun SIM kartı bilgisi dışında değiştirildi ve hesabından 300.000 TL çekildi. Mahkeme, “operatörün güvenlik sürecini yeterince işletmediğini” ve “dolandırıcılığa zemin hazırladığını” belirterek zararın %40’ından operatörü sorumlu tuttu.

Ne Yapılmalı? Operatörler Hangi Önlemleri Almalı?

✅ SIM değişimi için çift doğrulama zorunlu hale getirilmeli
✅ Tüm işlemler biyometrik onay ile desteklenmeli
✅ Şüpheli işlemler için anında banka bilgilendirmesi yapılmalı
✅ Bayilerde sahte belge kontrolü için merkezi sorgulama sistemi kurulmalı
✅ Personel erişimi kısıtlanmalı, log’lar düzenli denetlenmeli

Zincirin En Zayıf Halka Olamazlar

Telefon operatörleri, kullanıcılarının yalnızca konuşma ve internet hizmetlerini değil, aynı zamanda finansal güvenliğini de taşıdıklarının farkında olmak zorundalar. Aksi halde, kullanıcılar mağdur olurken, operatörler de hukuken cezasız kalmaz.

📌 Yasal bir güvenlik zinciri, en zayıf halkası kadar güçlüdür.
Ve bazen o halka, cebimizdeki SIM karttır.

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

FATF’ten Kara Para Aklamaya Karşı Net Hamle

Dijital Para Transferlerinde Yeni Dönem Başladı
Kimin Para Gönderdiği Artık Saklanamayacak

Yayınlanma:

|

Uluslararası Mali Eylem Görev Gücü (FATF), küresel finansal sistemin güvenliğini artırmak amacıyla Tavsiye 16’yı güncelledi. Bu değişiklikler, özellikle sınır ötesi ödemelerde şeffaflığın artırılması, dolandırıcılığın önlenmesi ve hatalı transferlerin azaltılması gibi kritik alanlarda büyük değişimlere işaret ediyor.

Neden Tavsiye 16 Güncellendi?

Geleneksel ödeme sistemleri, özellikle sınır ötesi para transferlerinde, gönderici ve alıcı bilgilerini eksiksiz ve doğru bir şekilde aktarmakta yetersiz kalabiliyor. Bu durum:

  • Dolandırıcılık vakalarının artmasına,

  • Terörizmin finansmanına olanak tanıyan açıkların oluşmasına,

  • Hatalı transferlerin geri alınamamasına yol açıyordu.

FATF, bu sorunların önüne geçmek amacıyla Tavsiye 16’yı yeniden yapılandırarak “gözetim, doğrulama ve şeffaflık” esaslarını merkezine aldı.

Yeni Tavsiyenin Ana Unsurları

1. Zorunlu Bilgi Paylaşımı

Artık tüm sınır ötesi ödeme işlemlerinde, gönderen ve alıcı hakkında tanımlayıcı bilgiler eksiksiz olarak iletilmek zorunda. Eksik bilgi içeren transferler kabul edilmeyecek.

2. “Travel Rule” Uygulaması

Bu kural, müşteri bilgilerinin ödeme işlemi boyunca tüm aracılarla birlikte “seyahat etmesini” zorunlu kılıyor. Böylece her aşamada veri izlenebilirliği sağlanıyor.

3. Gerçek Zamanlı Kimlik Doğrulama

Bankalar ve ödeme kuruluşları, girilen alıcı bilgilerinin doğruluğunu gerçek zamanlı olarak kontrol etmekle yükümlü hale geldi. Bu sistem hatalı ödemeleri büyük oranda engelleyecek.

4. Sanal Varlık (Kripto) Transferlerine Genişleme

Yapılan güncellemeler, kripto para borsaları ve sanal varlık hizmet sağlayıcılarını da kapsıyor. Artık bu kuruluşlar da aynı şeffaflık ve bilgi paylaşımı yükümlülüklerine tabi olacak.

Küresel Finansal Sisteme Etkileri

Bu yeni çerçeve, sadece bankaları değil, tüm finansal teknoloji firmalarını ve aracı ödeme kuruluşlarını kapsıyor. Özellikle:

  • Kripto para işlemleri artık daha izlenebilir olacak.

  • Fintech şirketleri, müşteri bilgilerini anlık doğrulama sistemleri kurmak zorunda kalacak.

  • Bankalar, daha fazla operasyonel uyum ve teknoloji yatırımı yapmak zorunda olacak.

Türkiye İçin Ne Anlama Geliyor?

Türkiye gibi yüksek hacimli dış ticaret yapan ve uluslararası para akışına açık ülkeler için bu değişiklikler:

  • Kara para aklamaya karşı mücadelede etkinliği artıracak,

  • Yatırımcı güvenini ve finansal sistemin itibarını güçlendirecek,

  • Bankaların dijitalleşme ve veri yönetimi altyapılarını yenilemeye zorlayacak.

Ana Yenilikler ve Etkileri

Madde Açıklama Etkisi
1. Gönderen ve Alıcının Tanımlanması Artık tüm ödemelerde gönderici ve alıcı bilgileri eksiksiz iletilmek zorunda 🔐 Kimlik doğruluğu artar
2. “Travel Rule” (Seyahat Kuralı) Güçlendirildi Gönderiyle birlikte müşteri bilgileri de “taşınmak” zorunda 🔎 İzlenebilirlik artar
3. Gerçek Zamanlı Veri Doğrulama Bankalar ve ödeme kuruluşları bilgileri doğrulamakla yükümlü 🛡️ Hatalı transferler azalır
4. Sanal Varlık Transferlerine Uygulama Kripto para transferlerinde de aynı kurallar geçerli 💻 Kripto dolandırıcılığı azalır

FATF’nin Tavsiye 16’da yaptığı güncellemeler, yalnızca bir düzenleme değişikliği değil, aynı zamanda finansal sistemlerin geleceğine yönelik bir güvenlik reformudur. Bu reform, hem uluslararası finansal güvenliği artıracak hem de tüketicileri hatalı işlemlerden ve dolandırıcılıktan koruyacaktır.

Finansal kurumların, bu yeni döneme hazırlıklı olması artık bir tercih değil, zorunluluktur.

Erol TAŞDELEN-Ekonomist      www.bankavitrini.com

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.