Connect with us

GÜNCEL

İşyerinde Konfor Alanı için Bilime Dayalı 6 Yöntem

Yayınlanma:

|

Son iki buçuk yılda, duygusal zindelik, refah ve tükenmişlikten kaçınma hakkında 360’tan fazla sanal ve yüz yüze görüşme, atölye çalışması yaptım ve seminer verdim. Covid zamanında ön saflarda yer alan doktorlar, büyük ve küçük şirketlerdeki çalışanlar ve kâr amacı gütmeyen profesyoneller de dahil olmak üzere her türden sektörden insanla çalışma ayrıcalığına sahip oldum. Aynı zamanda hangi duygusal zindelik yöntemlerinin refahları üzerinde olumlu bir etkisi olduğunu öğrenmek için birçoğuyla iletişimde kalma şansım oldu.

Çıkardığım en önemli ders şu oldu: İş yerinde refahı artırmak söz konusu olduğunda, tutarlı bir şekilde uygularsanız küçük şeyler büyük bir fark yaratır.

Açık olmak gerekirse; çalışanların refahı, yalnızca bireysel değil, örgütsel bir konudur. İş yükünüz ve esnekliğiniz, yöneticiniz ve ekibinizdeki kültür dahil olmak üzere birçok faktör bunu etkiler.

Kuruluşunuzu veya patronunuzu değiştirme gücünüz olmasa dahi, duygusal zindeliğinizi ve refahınızı artırmak için günlük olarak uygulayabileceğiniz bazı basit, bilime dayalı yöntemler vardır.

Duygusal zindeliği kendiniz, düşünceleriniz, duygularınız ve diğer insanlarla daha destekleyici bir ilişki kurma becerisi olarak tanımlıyorum. Fiziksel zindeliğinizi geliştirdiğinizde, fiziksel zorluklarla başa çıkma yeteneğinizi geliştirirsiniz. Duygusal zindeliğinizi geliştirdiğinizde, duygusal zorluklarla daha kolay mücadele eder, stres ve bunalma duygusuyla başa çıkma yeteneğinizi geliştirirsiniz.

İşte stresi daha iyi yönetmenize ve refahınızı artırmanıza yardımcı olacak altı basit ama şaşırtıcı derecede güçlü duygusal zindelik yöntemi:

Kendinizi her gün gözlemleyin

Kendinize sorun: Bugün nasılım? Nasıl hissediyorum? Cevaplarınızı yargılamayın veya hemen nasıl hissettiğinizi “düzeltmeye” çalışmayın. Sadece farkında olun.

Bu uygulamayı yakın tarihli bir açılış konuşmasında paylaştım. Sonrasında genç bir kadın yanıma geldi daha önceki bir konuşmamda bu konudan bahsederken beni dinlediğini söyledi:

“O zamanlar kendimi çok tükenmiş hissediyordum” dedi. “Bunun bir fark yaratacağından emin değildim, ancak bu günlük gözlem işlemini denemeye karar verdim. Kendimi daha iyi hissetmeme ne kadar yardımcı olduğuna şaşırdım. Stresli veya bunalımlı duygularıma yenilmek yerine, bunların farkına varıyorum ve şimdi daha kontrollü hissediyorum.”

Araştırmalar bu deneyimleri destekliyor: Duygusal farkındalık egzersizleri yapan kişilerin daha fazla refah düzeyine sahip olma olasılıkları daha yüksektir. Zor duygularınızın farkında olmak, bu duyguların yoğunluğunu azaltır ve kendinizi biraz daha iyi hissettiren bir şeyler yapma fırsatı verir.

Gün boyunca birkaç kısa, kaliteli mola verin

Buradaki anahtar kelime “kalite.” Bu, işle bağlantınızı kesmenize ve enerjinizi yeniden kazanmanıza yardımcı olacak bir şey yapmak anlamına gelir. Sosyal medyada gezinmek, haberleri okumak veya yapılacaklar listenizden bir işe yönelmek kaliteli bir mola değildir.

İnsan beyninin en iyi şekilde çalışması ve birikmiş stres ve bunalma duygusundan kaçınması için her 90 ila 120 dakikada bir ara vermesi gerekir. Microsoft kısa süre önce büyük ölçekli bir çalışma yürüttü ve toplantılar arasında beş ila 10 dakikalık aralar vermenin birikmiş stres ve bunalma duygusunu önemli ölçüde azalttığını ve odaklanmayı artırdığını belirtti.

Gün içinde işten kopmanın en sevdiğim yolu dışarıda kısa bir yürüyüş yapmaktır. Birçok araştırmanın gösterdiği gibi, kısa yürüyüşler moralinizi yükseltir, odaklanmayı ve motivasyonu artırır ve tutarlı bir şekilde yaparsanız sağlığa birçok yararı vardır.

Neyi kontrol edebileceğinize odaklanmak için kabul pratiği yapın

Kabul iki adımı içerir: İlk olarak, doğru olduğunu bildiğiniz gerçeklere odaklanarak durumu net bir şekilde kabul edin. İkincisi, ilerlemek için az miktarda stres ve mücadele ile  atabileceğiniz bir adım belirleyin.

Stresli durumlarda bir şeyi sürekli düşünüp durmanın enerjimizi ne kadar tükettiğini hafife alma eğilimindeyiz. Kendinizi olumsuz düşünceler döngüsüne kaptırdığınızda bu iki kabul adımını uygulamak, dikkatinizi ne kadar küçük olursa olsun neyi kontrol edebileceğinize ve üretken bir eylemde bulunabileceğinize odaklamanıza yardımcı olur. Bu küçük galibiyetler iyi hissettirir ve genellikle atabileceğiniz diğer yararlı adımları bulmanız için sizi motive eden bir ilerleme hissi yaratır.

Kabul etme becerisini öğrendiğimiz liderlik programıma katılan kadınlardan biri, son zamanlarda bana, devam eden zorluklar ve işteki belirsizlik sırasında başvurduğu ilk yöntemin bu olduğunu söyledi. “Ne zaman iş durumları, ekonomi veya ekibimle ilgili strese kapılsam; duruyorum, nefes alıyorum ve işlerin nasıl olduğu ve neyin kontrolümde olduğu göz önüne alındığında ilerlemek için hangi adımı atabileceğimi kendime soruyorum. Bu soruyu bir takım olarak sormak, takım odağımız ve stres düzeyimiz için de faydalı oldu” dedi.

İş arkadaşlarınızla bağlantı kurduğunuz anlara öncelik verin

Bir telefon görüşmesinde veya gün içinde iş arkadaşlarınızı ilk kez gördüğünüzde onları içten bir coşkuyla selamlamaya özen gösterin. Sadece gündeme dalma eğiliminin olduğu sanal toplantılarda, herkesten son bir hafta içinde yaşadığı iyi bir şeyi paylaşmasını isteyerek başlayın. Konuşmanızı işe odaklamadan sadece hâl hatır sormaya özen gösterin.

Pandeminin neden olduğu yıllarca süren izolasyonun ardından hepimiz insan ilişkilerine aç kaldık ve bu refahımızı olumsuz etkiliyor. İnsanlar olarak bağ kurmak için yaratılmışız ve araştırmalar sosyal desteğin ve bağlı hissetmenin ruh sağlığını iyileştirdiğini, stres ve kaygıyı azalttığını gösteriyor.

Bu nedenle, inisiyatif alın ve bir iş arkadaşınızla günlük bir bağlantı anı yaratın. Çok fazla çaba veya zaman gerektirmeden, kendinizi daha iyi hissedecek ve karşınızdaki kişinin daha az yalnız hissetmesine yardımcı olacaksınız.

Beyninizin olumsuzluğa meyilli olmasına karşı koymak için minnettarlık pratiği yapın

Her sabah veya akşam, sahip olduğunuz veya deneyimlediğiniz için şükran duyduğunuz üç şeyi yazdığınız, basit bir minnettarlık pratiği oluşturun.

Minnettar bir zihniyet geliştirmek, refahınız için bu belirsiz zamanlarda, her zaman olduğundan daha faydalıdır. Belirsizlik son derece streslidir, enerjinizi tüketebilir ve insan beyni için başa çıkması en zor şeydir. Beyniniz belirsizlikle karşılaştığında, olası bir tehlike bulmaya odaklanır ve sizi koruyabilmesi için “savaş ya da kaç moduna” girer. Bu, olumsuz sonuçlar ve en kötü durum senaryoları hakkında endişelenmenize ve olumsuz düşüncelere takılıp kalmanıza yol açabilir.

Minnettarlık pratiği yaparak olumlu, anlamlı veya rahatlatıcı şeylere odaklanabilirsiniz. Amaç, karşılaşabileceğiniz zorlukları inkâr etmek değil, kendinize bunların hayatınızın tamamı olmadığını hatırlatmaktır. Bu, duygusal enerjinizi yükseltir ve zorlukların ortasında olumlu bir şekilde uyum sağlama yeteneğinizi, yani dayanıklılığınızı geliştirmeye yardımcı olur.

İş dışında aktif bir şekilde dinlenin

Son olarak, iş dışında sevdiğiniz şeyleri yaparak zaman geçirmek önemlidir. En sevdiğiniz hobiye, örneğin okumaya veya bahçeciliğe zaman ayırın. Sulu boya veya yazı yazmak gibi yeni bir yaratıcı etkinlik deneyin. Önemli olan, enerjinizi aktif olarak yükselten ve iş benliğiniz dışındaki taraflarınızı da besleyen bir şey yapmaktır. En sevdiğiniz diziden bir bölüm izlemek iyi bir seçenek olsa da Netflix karşısında saatlerce dalıp gitmek aktif dinlenme değildir.

Kendimi tükenmiş hissettikten sonra resim yapmaya başladım. Bu etkinlik işten tamamen kopmamı ve yaratıcı sanatçı tarafımı beslememi sağladı. Hemşirelerde tükenmişlikle ilgili yakın tarihli bir çalışma, deneyimlerimde doğru bulduğum şeyi destekliyor: Çalışmadıkları zamanlarda aktif olarak dinlenerek, hobilerle uğraşarak, arkadaşlarıyla veya aileleriyle vakit geçirerek zaman geçiren hemşirelerin, vardiyaları bittikten sonra işle bağlantılarını kesme bilinci taşımayan hemşirelere göre tükenmişlik yaşama olasılığı daha düşüktür.

. . .

“İşinizden ibaret değilsiniz” klişesi doğru gibi görünüyor. Belki de özellikle, işinize tutkuyla bağlıysanız, iş dışında keyif aldığınız şeyleri yapma konusunda bilinçli olmanız gerekir. Üretkenliğe takıntılı beyniniz itiraz ediyorsa, aktif dinlenmenin işinize tam kapasite odaklanma yeteneğinize yaptığınız uzun süreli bir yatırım olduğunu düşünün.

HBR

Okumaya devam et

GÜNCEL

Finans Koltuğundan CEO Masasına

Yayınlanma:

|

Yazan:

Günümüzün hızla değişen iş dünyasında şirketlerin başarısı sadece CEO’nun vizyonuna değil, CFO’nun yönetsel karakterine ve stratejik katkısına da bağlıdır. CFO’lar artık sadece finansal raporlama yapan değil; aynı zamanda strateji belirleyen, dönüşüm yöneten ve ekipleri şekillendiren liderlerdir. Bu bağlamda CFO’ları dört farklı tipte sınıflandırmak mümkündür:

1. Finansal CFO

Odağı: İç süreçler | Yaklaşımı: Taktiksel

Finansal CFO, klasik anlamda CFO rolünü temsil eder. Bu tür CFO’lar daha çok aşağıdaki alanlarda uzmanlaşır:

  • Uyum ve Kontroller: Mevzuatlara uygunluk, iç denetim ve kontrol süreçlerinin etkinliği.

  • Bütçeleme ve Raporlama: Finansal verilerin hazırlanması, bütçe planlaması ve performans raporlaması.

  • Risk Yönetimi: Finansal ve operasyonel risklerin önlenmesi ve yönetilmesi.

  • İçe Odaklılık: İç süreçlerin iyileştirilmesine ve mali disiplini sağlamaya yönelik karar alma.

  • Tepkisel Karar Alma: Krizlere ve ani gelişmelere tepki verme odaklı yaklaşımlar.

Bu profil, özellikle finansal düzenlemelerin ön planda olduğu sektörlerde tercih edilir.

2. Operasyonel CFO

Odağı: Dış süreçler | Yaklaşımı: Taktiksel

Operasyonel CFO’lar, sadece finansal değil aynı zamanda operasyonel süreçleri yöneten liderlerdir:

  • İnsan Yönetimi: Ekip yönetimi, motivasyon ve performans odaklı liderlik.

  • Disiplinlerarası İşbirliği: Farklı bölümlerle koordinasyon içinde çalışmak.

  • Dış Şeffaflık: Paydaşlarla güçlü iletişim ve dış görünürlük.

  • İcra Mükemmelliği: Stratejilerin operasyonel düzeyde hayata geçirilmesini sağlamak.

  • Ekip Kuruculuğu: Güçlü, verimli ve uyumlu ekipler oluşturmak.

Bu tür CFO’lar, büyüyen organizasyonlarda operasyonel başarıyı artırmak için kritik rol oynar.

3. İş CFO’su

Odağı: İç süreçler | Yaklaşımı: Stratejik

İş CFO’su, verilerle yön veren ve strateji geliştirme süreçlerine aktif katkı sunan liderdir:

  • İş Zekâsı: Şirketin tüm departmanlarını anlamak ve analiz etmek.

  • Strateji Sürücüsü: Uzun vadeli hedeflerin belirlenmesine katkı sağlamak.

  • Veri Odaklı Kararlar: İş zekâsı araçlarını kullanarak kararlar almak.

  • Operasyonel Anlayış: Operasyonların verimliliği üzerine derin bilgiye sahip olmak.

  • İçsel Etki: Şirket içinde liderlik ve etki gücüne sahip olmak.

Özellikle veriyle yön verilen, analitik gücü yüksek şirketlerde bu tip CFO’lar vazgeçilmezdir.

4. Stratejik CFO

Odağı: Dış süreçler | Yaklaşımı: Stratejik

Stratejik CFO, işin geleceğini şekillendiren ve şirketi rekabetin ötesine taşıyan liderdir:

  • Değer Yaratıcı: Finansal değer üretmeye odaklı stratejiler geliştirir.

  • Yönetim Kurulu Etkileyicisi: Üst düzey karar alma süreçlerinde aktif rol alır.

  • Müşteri Şampiyonu: Müşteri deneyimini finansal stratejilere entegre eder.

  • İnovasyon Sürücüsü: Yeni fikirlerin uygulanmasında öncülük eder.

  • Dönüşüm Lideri: Dijital dönüşüm, sürdürülebilirlik ve kültürel değişim gibi büyük ölçekli değişim süreçlerini yönetir.

Bu CFO tipi, şirketin geleceğini inşa ederken iç ve dış paydaşlarla güçlü ilişkiler kurar.

Hangi CFO tipi olduğunuzu bilmek, hem kariyer gelişiminiz hem de kurumunuza katkınızı artırmak açısından önemlidir. Kurumlar, CFO’nun bu dört rol arasında hangi kombinasyonda uzmanlaştığını bilerek hem stratejik konumlanmalarını güçlendirir hem de değişen dünyaya daha uyumlu hale gelir.

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

Hazine’den Kripto Para ile Suç Gelirlerine Sıkı Denetim Geliyor

Yayınlanma:

|

Yazan:

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın, yasa dışı bahis ve dolandırıcılık gibi suçlardan elde edilen gelirlerin kripto varlıklar aracılığıyla aklanmasını önlemeye yönelik aldığı yeni önlemler şu şekilde özetlenebilir:

  1. İşlem Açıklaması Zorunluluğu:

    • Kripto varlık transferlerinde işlem yapan kullanıcılardan en az 20 karakterlik işlem açıklaması alınması zorunlu hale getirilecek.

    • Platformlar, kullanıcıların fon kaynakları ve transfer amaçları hakkında daha fazla bilgi edinmeye çalışacak.

  2. Seyahat Kuralı Uygulanmayan Çekimlere Zaman Sınırlaması:

    • Suç gelirlerinin hızlıca sistem dışına çıkarılmasını engellemek amacıyla:

      • İlk defa yapılacak çekimlerde 72 saatlik bir bekleme süresi uygulanacak.

      • Diğer işlemlerde ise en erken 48 saat sonra çekim yapılabilecek.

  3. Stabil Kripto Paralara Limit Getirilmesi:

    • Sabit değere sahip stabil coin’ler için yeni kısıtlamalar uygulanacak:

      • Günlük transfer limiti 3.000 dolar,

      • Aylık transfer limiti 50.000 dolar olacak.

      • Seyahat kuralı uygulayan platformlarda bu limitler iki katına kadar artırılabilecek.

  4. Meşru Kullanıcılar İçin Esneklik:

    • Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, düzenlemelerin kripto varlık ekosistemini zorlamadan suç gelirlerine karşı mücadeleyi güçlendireceğini vurguladı.

    • Likidite sağlayıcıları, piyasa yapıcıları ve işlem kaynaklarını belgeleyen kullanıcılar için transfer limitleri uygulanmayacak.

  5. Uyum Sağlamayan Platformlara Yaptırımlar:

    • Yeni kurallara uymayan platformlar için ciddi idari yaptırımlar, lisans iptali ve mali cezalar uygulanabilecek.

    • Bakan, platformların yükümlülüklerini yerine getirmesinin hem kullanıcıların korunması hem de finansal sistemin güvenliği açısından hayati önem taşıdığını belirtti.

Bu önlemler, kripto varlıklarla yapılan suç gelirlerinin aklanmasını engellemeye yönelik adımlar olup, yasal çerçeveye uyan kullanıcılar için esneklik sağlarken, düzenlemelere uymayan platformlar için ciddi yaptırımlar öngörülmektedir.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Garanti BBVA’dan 3,5 trilyon TL’lik sürdürülebilir finansman taahhüdü

Garanti BBVA belirlediği 400 milyar TL’lik sürdürülebilir finansman hedefini, 2025’in ilk yarısında tamamladığını yeni hedefinin ise 2029 yılının sonuna kadar 3,5 milyar dolar olarak açıkladı.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Garanti BBVA, 2018–2025 dönemi için belirlediği 400 milyar TL’lik sürdürülebilir finansman hedefini, 2025’in ilk yarısında tamamladığını açıkladı. Bu başarının ardından banka, 2018–2029 yıllarını kapsayan yeni hedefini 3,5 trilyon TL olarak paylaştı.

Garanti BBVA bu taahhütle; iklim değişikliğiyle mücadele, doğal sermayenin korunması, döngüsel ekonomi, sosyal kalkınma ve finansal kapsayıcılık alanlarında güçlü etki yaratmayı amaçlıyor.

Bu rakam, Türkiye’de faaliyet gösteren bankalar arasında en yüksek sürdürülebilir finans taahhüdü oldu.

Garanti BBVA, 2029 yıl sonuna kadar yaklaşık 3,1 trilyon TL’lik yeni kaynağı sürdürülebilir yatırımlara yönlendireceğini taahhüt ediyor

Garanti BBVA Genel Müdürü Mahmut Akten, bu performansta, sürdürülebilirliği stratejik öncelik haline getirmelerinin önemli bir rol oynadığını vurguladı. Akten, yeşil/sosyal kredilerden çevreci taşıt kredilerine, sürdürülebilir tahvillerden, çevresel ve sosyal yatırımlarda aktif danışmanlık hizmetlerine ve su verimliliğiyle ilgili projelere yönelik “mavi finans” gibi sürdürülebilir finansman ürünü sunduklarını söyledi.

Mahmut Akten, yeni hedefi ise şu sözlerle değerlendirdi: “Şimdi, bu başarıyı daha ileri taşıyarak 2029 yılı sonuna kadar 3,5 trilyon TL’lik sürdürülebilir finansman sağlamayı taahhüt ediyoruz. Bu yeni hedef, yalnızca hacim açısından değil, sürdürülebilir finansman hızımız açısından da çarpıcı bir sıçrama anlamına geliyor. 2025’in ikinci yarısından 2029 sonuna kadar yaklaşık 3,1 trilyon TL’lik yeni kaynağı sürdürülebilir yatırımlara yönlendireceğiz. Bu taahhüdün büyüklüğü, Türkiye’nin düşük karbonlu ve kapsayıcı bir geleceğe geçişinde Garanti BBVA’nın giderek daha da etkin bir rol üstleneceğini gösteriyor.”

BBVA Grubu’nun küresel taahhüdü 1 trilyon euro

Garanti BBVA’nın ana hissedarı BBVA Grubu, 2018-2025 yılları için ilk etapta 100 milyar euro sürdürülebilir finansman hedefi koymuştu. Hedef önce 300 milyar euroya çıkarıldı ve 2024 yılı sonunda tamamlandı. Grup şimdi, 2025–2029 dönemi için 700 milyar euroluk yeni taahhütle toplam hedefini 1 trilyon euroya yükseltti.

BBVA’da Türkiye’nin Payı yüzde 9’a yükseldi

2025’in ilk dört ayında BBVA Grubu’nun sağladığı toplam sürdürülebilir finansmanın yaklaşık 140 milyar TL’si Garanti BBVA tarafından sağlandı. Bu rakamla Türkiye’nin BBVA Grubu içindeki payı sürdürülebilir finansman rakamların raporlanmaya başlandığı 2018 yıllarındaki yüzde 3 seviyesinden bugün yüzde 9’a yükselmiş durumda.

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.