Connect with us

GÜNDEM

Satış gücü çalışanlarındaki tutum farklılıkları

Hedeflerini değerler üzerine inşa

etmiş olan çalışanlar, sürdürülebilir başarı

elde etmek konusunda her zaman

birkaç adım daha önde olacaklardır.”

Yayınlanma:

|

Genellikle savaşçı bir tutuma sahip olan çalışanların seçtiği bir meslektir satış; içinde mücadeleci tutum, kararlılık, azim ve coşku vardır. Bu özellikler tüm çalışanlarda farklı seviyelerde bulunur tabii ki… Satış mesleğine dahil olan çalışanların zaman içine kendine özgü tarzları oluşur. Ve bu yaklaşımlar, zaman içinde satış gücü çalışanlarının geleceğini belirler. Kimi mesleki ün kazanma konusunda emin adımlarla ilerlerken, kimi sadece günü/ayı yılı kurtarma peşindedir…

Evet, satış mesleğini icra eden çalışanları başlıca iki farklı ana gruba ayırmamız mümkündür; büyük resimleri için çalışanlar, salt hedef peşinde koşanlar.

Büyük resmi için çalışan -vizyon sahibi- satış çalışanlarının bu mesleği icra ederken sahip oldukları başlıca yaklaşımlar:

– Özerk bir tutum benimserler

Profesyonel satış uzmanlarının gücü kendi içlerinden gelir. Özerk bir tutum, içsel motivasyonun en önemli katalizörlerinden biridir. Bu gruba dahil olan çalışanlar, şirketin ilkelerine, değerlerine paralel olarak kendi özel yasalarını oluştururlar. Geliştirdikleri bu kurallar ve değerler hayata dair belirlemiş oldukları büyük resimlerinden kaynaklanır.

– İlk izlenimleri ve son intibaları her zaman iyidir

Hedeflerini değerler üzerine inşa etmiş çalışanlar, hedeflerinden ve primden önce samimi bir iletişime önem verirler. Sürdürülebilir satış başarısı, ancak samimi bir üsluba sahip çalışanlar tarafından geliştirilebilir.

– Satış yaptıktan sonra müşterileriyle görüşmekten imtina etmezler

İletişim ve müşteri odaklı satışın en önemli unsurlarından biri de müşterilerle tekrar iletişim kurmaktan çekinmemektir. “Acaba iptal olur mu, benden bir şey mi ister?” vb. düşünceler, cesur olan temsilcilerin zihninde yer bulamazlar.

– Müşteriye satış hacimlerine göre değer biçmezler

Kimi müşteri vardır, bir birimlik ürün/hizmet alır, kimisi vardır yüz birimlik veya bin birimlik bir alışveriş yapar. Bir birimlik alışveriş yapan, yarın onlarca birimlik ürün/hizmet alırken, önceden satış hacmi yüksek olan müşteri alımlarını azaltabilir. Müşteri müşteridir. Kurulan iletişim kalitesini, müşterinin satın alma davranışındaki oranlar belirleyemez. Bu gruba giren çalışanlar, bunun farkındadır.

– Müşterileriyle dostluk ilişkisi geliştirirler

Müşterilerle dostluk ilişkileri geliştirmek, belirli bir dozda olduğu sürece, hem çalışana hem de firmaya -müşterinin düzenli satın alma davranışı açısından- önemli ölçüde fayda sağlar.

– Büyük resimleri için savaşırlar

Sürdürülebilir içsel motivasyon ve satış gücü başarısı için hayata dair büyük resim belirlemek, olmazsa olmazlar arasındadır. Bu gruba giren çalışanları, diğerlerinden ayıran en büyük sebeplerden biri vizyon sahibi bir tutuma sahip olmalarıdır.

Sadece hedef peşinde koşan ikinci gruba giren satış temsilcileri:

– Sadece satış hedeflerini düşünürler

Özerk bir tutum benimsemekte zorlanırlar. Bu sebepten -gerçekçi bir şekilde belirlenmiş olan- şirket hedefi bu tarz çalışanlarda büyük bir baskı oluşturur. Bu baskı ve stresli ruh hali ise, çoğu zaman motivasyonlarını da öldürür.

– Satış sonrası hizmette yetersiz kalırlar

Günümüzde birçok satış temsilcisi, müşterileriyle tekrar görüşmek konusunda temkinli hareket eder. “Acaba benden tekrar bir şey ister mi?” vb. düşünceler, zaman içinde çalışana ve işletmeye zarar verir. Günümüzdeki müşteri, kendisiyle özel olarak ilgilenilmesini istiyor. Bu yaklaşım satış mesleğindeki sürdürülebilir başarının önündeki en büyük engellerden biridir.

– Değer odaklı olmak yerine prim odaklı çalışırlar

Kapitalist bir sistemde yaşıyoruz, bu yadsınamaz. Fakat para kazanma hırsı, müşteriye verilen değerin önüne geçtiği zaman, müşteriler bunu hemen anlarlar ve işletmeye ve çalışana olan güvenleri sarsılır.

– Satışın anlık bir çabadan ibaret olduğunu düşünürler

Satış mesleği uzun soluklu bir çaba gerektirir. Şu anda satın almayan bir müşteri adayı, bir ay veya bir yıl sonra satın alabilir. Fakat müşterinin satın almama davranışı karşısında, son intiba olumsuz olursa, müşteri adayı bir daha geri dönmeyecektir.

– Müşterilerle daha yüzeysel/yapay bir iletişim kurarlar

Çağımızın hastalıklarından biri de duygu sığlığıdır. Bireysel veya kurumsal bir müşteri adayı olsun fark etmez, kendini değerli hissetmeyen bir kişi veya kuruluş o firmadan veya çalışandan kolay kolay bir şey satın almaz. Günümüzdeki müşteriler/tüketiciler bilinçlidir; kurulan iletişim kalitesini hemen algılarlar.

Yukarıdaki yaklaşımlar çerçevesinde müşteri odaklı iletişimi benimseyen çalışanlar, işle ilgili tatmin duygusunu derinden yaşarken diğer gruba giren çalışanlar, çalışırken içsel huzuru yakalamak konusunda zorlanırlar.

Yücel UYGUN – Dünya

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Kayseri’de bankacılıktan kuaförlüğe geçti, karavanda yaşamaya başladı

Eşi Dilek Kılıçlı’nın mesleğine ilgi duyan Kemal Kılıçlı, bankacılığı bırakıp kadın kuaförü ve kuaför salonunu ‘kuaförbüs’ adını verdiği karavanda bir araya getirdi.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Kayseri’de 10 yıl özel bir bankada çalışan Kemal Kılıçlı, 2018 yılında kuaför Dilek Kılıçlı ile evlendi.

Eşinin mesleğine ilgi duymaya başlayan Kılıçlı, ardından bankadaki işini bıraktı ve kuaförlüğe başladı.

Kesim, fön, renklendirme, saç kaynağı gibi birçok alanda uzmanlaşan Kılıçlı, eşi ile kuaför salonu işletmeye başladı.

Çocukluktan beri karavan hayali olan Kemal Kılıçlı, eşinin de desteği ile hem işini hem de aile hayatını, satın aldığı ‘kuaförbüs’ adını verdiği otobüse sığdırdı.

KARAVANDA HİZMET

4 ay önce uzun yollarda kullanılan bir yolcu otobüsünü satın alıp yaklaşık 2 milyon TL harcayarak karavana çeviren Kılıçlı çifti, mahalle mahalle gezerek müşterilerine hizmet vermeye başladı.

Ev ve iş yerlerini aynı otobüse sığdıran Kılıçlı çiftinin şimdiki hayali ise Kayseri’den yola çıkarak Türk devletlerini gezerek mesleklerini icra etmek.

“TAM ZAMANLI OLARAK BU KARAVANDA KALIYORUZ”

İnsanların hem iş yerlerini he de evlerini görünce şaşırdıklarını belirten Dilek Kılıçlı, “25 yıldır kuaförlük sektöründe çalışıyorum. Eşim, çocukluk hayali olan karavanı yapmak istedi. Ben de kuaför olduğum için ikisini birleştirmek istedik. Ardından da böyle güzel bir sonuç ortaya çıktı. Tam zamanlı olarak bu karavanda kalıyoruz. Aynı zamanda da kuaföre gelen müşterilerimizi burada ağırlıyorum. Kuaförde bulunan bütün hizmetlerin çoğunu ‘kuaförbüste’ yapabiliyorum.

Müşterilerimizden çok güzel geri dönüşler alıyoruz. Şaşkınlık içerisinde kalanlar oluyor. ‘Nasıl yaptınız?’ diyenler oluyor. Çok rahat bir ortamda hizmet aldıklarını söyleyenler de oluyor. Yolda gören insanlar daha çok şaşırıyor. Birçoğu kırmızı ışıkta falan durduğumuzda ne olduğunu soruyor.” dedi.

“HER YER EVİMİZ, HER YER İŞİMİZ”

‘Kuaförbüs’ projesini 4 ayda tamamladıklarını söyleyen Kemal Kılıçlı ise “Karavanda kalmak ve yaşamak benim çocukluk hayalimdi. Bu karavanı yapmaya başladık. Tamamen dizaynını eşim ile birlikte yaptık. Bu hayalimi gerçekleştirdiğim için çok mutluyum. Çok güzel bir tepki alıyoruz. İnsanlar yeniliği ve değişik olan işleri seviyor. Karavanda olması ayrıcalık oluyor. Alışılagelmişin dışında olduğu için dikkat çekiyor. İstediğimiz her yer dükkanımız, her yer kuaför salonumuz olabiliyor. Yani, her yer evimiz, her yer işimiz. Karavanın içinde yaşam alanımız var. 4 kişilik bir ailenin gündelik hayatını karşılayabilecek şekilde yapıldı. Salon, oturma grupları, mutfak, banyo, tuvalet gibi bir evde olması gereken her şey mevcut.

Enerji ihtiyacımızı 8 adet 550 W panel ile sağlıyoruz.200 amper jel akümüz var. Normal bir bağ evinin 2 katı şeklinde bir sistem yaptık. Buzdolabı, çamaşır makinesi ve ev tipi klimayı rahatlıkla çalıştırabiliyoruz. 4 ayda bu karavanı bitirdik. 2 milyon TL’ye bu karavanı dizayn ettik. ‘Kuaförbüs’ karavanımızı ilk önce Türk devletlerini, Özbekistan, Türkmenistan gibi Türk dünyası ülkelerini gezip, sonrasında da bazı ülkeleri ziyaret etmeyi istiyorum. Amacımız, daha çok yer gezip, daha çok insanlarla iletişim kurmak. Burada bizim asıl amacımız ise, benim hayalim ile ticareti bir araya getirmek. Yeni insanlar ve yeni yerler keşfedebilmek.” ifadelerini kullandı.

(DHA)

Okumaya devam et

GÜNCEL

ELEKTRİK VE DOĞALGAZ FİYATLARI GELİRE GÖRE DÜZENLENECEK

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “Yüksek gelir grubu için yeni bir çalışma yapacağız.” dedi.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası’na konuk olan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Bayraktar, doğalgaz ve elektriğin vatandaşın en temel ihtiyaçları olduğunu belirterek, “Doğalgazı bütün Türkiye’ye, hane halkına götürme hedefimiz var. Şu anda 81 ilimizde doğalgaz var. Bu artık bir zaruret. Evde, işte ve sanayide kullandığımız önemli bir yakıt. Bunu büyük oranda ithal ediyoruz.” diye konuştu.

Karadeniz’de doğalgaz keşfine kadar doğalgazın neredeyse tamamının ithal edildiğini anımsatan Bayraktar, fiyatların uluslararası gelişmelerden fazlasıyla etkilendiğini ve kırılgan olduğunu vurguladı.

“BİN LİRALIK FATURANIN YÜZDE 60’INI DEVLET KARŞILIYOR”

Bayraktar, salgın döneminden bu yana doğalgaz ve elektrikte hane halkı ve ticarethanelerin devlet tarafından desteklediğinin altını çizerek, şöyle devam etti:

“Elektrik ve doğalgazda Hazine üzerinden çok ciddi desteğimiz var. 1000 liralık gaz ve elektrik faturasının yüzde 60’ı halen devletimiz tarafından karşılanıyor. Bütçe imkanları mertebesinde bu desteklere devam edeceğiz. Vatandaşımızın dünyada gelişen, artan fiyatlara karşı korumaya devam edeceğiz. Bunu yaparken destek mekanizmasını daha etkin kullanmamız gerekiyor. OVP içinde de desteklerin etkinleştirilmesi başlığı altında var. Her birimizin evinde kullandığımız elektrik ve gazda bu destek var.

Gelir grubu yüksek, gerçek maliyete katlanabilecek tüketicilere maliyetine göre, maliyet esaslı yansıtmak daha doğru diye düşünüyoruz. Gerçekten ihtiyaç sahibi, daha dar gelirli vatandaşlarımızı, emeklilerimizi bu destekten istifade ettirip bunu karşılayabilecek ve evi çok daha büyük olan, çok fazla elektrik kullanan, elektrikli aracı olan, tüketimi belli oranın üzerinde olan vatandaşların bu desteklerden faydalanmak yerine gerçek maliyetleri karşıladığı bir modeli düşünüyoruz. Bütçe imkanları nispetinde bu destekler devam edecek. Enerji fiyatlarında oluşabilecek değişikliklerin enflasyona etkisini göz ardı etmeden Merkez Bankası ve Hazine ve Maliye Bakanlığımızla eşgüdümle süreci yürüyoruz.”

OVP kapsamında öncelikli unsurlardan birinin cari açık ve enflasyonla mücadele olduğunu belirten Bakan Bayraktar, “Bunları düşürmekle alakalı çok önemli hedeflerimiz var. Enerji ithalatını düşürecek, cari açık ve enerji maliyetlerini düşürerek enflasyon üstündeki baskıları azaltmakla alakalı bu programda doğrudan yer alıyoruz.” dedi.

Bakan Bayraktar, “Oruç Reis gemimizi bu ay sonunda ya da ekim başında Somali’ye gönderiyoruz. Bu sahalarda 3 boyutlu sismik çalışmayı yapacak.” diye konuştu.

Bayraktar, nadir toprak elementleri ve kritik mineral keşiflerinin Sakarya Gaz Sahası keşfi kadar değerli ve çok stratejik bir keşif olduğunu açıkladı.

Bakan Bayraktar, Siemens şirketinin Akkuyu NGS için gerekli parçaları geciktirmesinin projeyi aksattığını, bunun bir karşılığı olması gerektiğini belirtti. Madenlerin çıkarılması ve işlenmesine yönelik teknoloji için Çin dahil farklı ülkelerle görüşmeler yapılacağını bildirdi.

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

DÖVİZ KITLIĞI VE İHRACAT ÜZERİNE

Yayınlanma:

|

Yazan:

Ülkemizin ihraç pazarlarının kompozisyonu, geleneksel pazarlarımız olan Avrupa ve MENA bölgesine bağımlı olduğumuzu göstermektedir. Başka pazarlara da girebilmek için neler yapılabilir kısaca özetleyecek olur isek,

1) İhracata ilişkin elimizdeki veriler, yurtdışı satış sürecinde az sayıda müşteriye ve sınırlı sayıda ülkeye bağımlılığın yüksek olduğunu göstermektedir. Bu çerçevede ihracat yapılan ülke ve müşteri sayısı arttırılarak portföy genişletilmelidir.

2) İhracat pazarları hakkında detaylı bilgilere ulaşmak için, uluslararası bağımsız kuruluşlara sektör ve ürün bazında pazar araştırmaları yaptırılmalıdır.

3) Yine az sayıda müşteriye olan bağımlılık göz önünde bulundurulduğunda çalışılması bırakılan ülkelerin & firmaların tekrar kazanılması ve kök sebeplerinin ortadan kaldırılması için gayret gösterilmelidir.

4) İhracat süreçlerinde çeşitli pazarlara satış yapabilmek adına ihracatçıların aracılar ile çalıştığı ve önemli rakamlara ulaşan komisyon ücretleri ödediği bilinmektedir. Ülke olarak uzun zamandır ihracat yaptığımız pazarlar ve ikili diyaloglarımızın geliştiği müşterilerimiz ile aracısız ticaret yapabilmek adına geliştirilebilecek alternatiflerin değerlendirilmesi bu pazarlara derinlemesine nüfuz edebilmek adına yararlı olacaktır.

5) İhraç pazarlarının iyi analiz edilmesi, pazar dinamiklerine bağlı olarak ortaya çıkan fırsat ve tehditlerin hızlı takibi ve uzmanlık oluşturulabilmek adına, ihracatçı şirketlerimizin personelinin pazar bazında ve/veya mamul ve/veya müşteri bazında uzmanlaşacağı bir organizasyon yapılanmasına gitmelidirler.

6) İhracatçılarımız, daha çok müşteri &potansiyel müşteri ziyareti yapmalı ve ziyaret sıklığını artırmalıdır.

7) İhracatçılarımız, ihraç edilen ürünlerimizin marka bilinirliği, imajı, kalitesi ve ürünlerinin algılanma şekline ilişkin detaylı bilgilere ulaşmak için bağımsız anket kuruluşlarına yurtdışında anketler yaptırmalıdır. Alınan sonuçlara uygun aksiyon planları üretilmelidir.

8) İhracatçılarımızın Eximbank’ın finansal kaynaklarına erişimleri artırılmalıdır.

9) Turquality gibi, ihracatçıları özellikle kurumsallaşmaya yöneltecek devlet teşvikleri yaygınlaştırılmalıdır.

10) Katma değeri yüksek ürün ihracatı gerçekleştiren şirketlerimize pozitif ayrımcılık yapılmalı daha çok devlet desteği verilmelidir.

11) Uzak coğrafyalara ihracat yapan şirketlerimize navlun desteği verme konusunun üzerinde daha çok çalışılmalıdır.

12) E-ticaret ve e-ihracat konusu hafife alınmamalı, adaptasyon için yoğun çaba sarf edilmelidir.

13) Gümrük birliğinin başta tarım ve hizmetler sektörlerini de kapsayacak şekilde genişletilmesi, yine AB’nin Serbest Ticaret Anlaşması (STA) imzalayacağı üçüncü ülkelerle müzakare ve karar alma sürecine Türkiye’nin de dahil edilmesi ya da imzalanacak STA’nın Türkiye’yi bağlamayacağının belirlenmesi için ivedilikle adım atılmalıdır.

14) Ülke olarak çok daha fazla sayıda ülke ile STA imzalayarak ihracatçıların pazara girişi kolaylaştırılmalıdır.

Onur ÇELİK-CFO/YMM

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.