Connect with us

Erol Taşdelen

Yabancı Bankadan tefeci faizi : % 225

Yayınlanma:

|

Hong Kong’tan dünyaya yayılan Türkiye’de faaliyet gösteren yabancı banka kanuni takibe attığı müşterilerden % 225 gecikme / temerrüt faiz istiyor.

TCMB’ye ve BDDK’ya “kredi kullanan müşterilerin gecikme faizlerinin müşterini hakkı olduğu ve bankanın kredinin gecikmeye düşmesi halinde yüzde kaç gecikme / temerrüt faiz uygulanacağını bilmesi gerektiği” yönünde  sayısız şikayetlere  rağmen henüz TCMB ve BDDK bu yönde bir düzenleme yapmadı. Hukuki alandaki boşluğu fırsata çeviren bankalardan biri de Türkiye’de faaliyet gösteren Yabancı Sermayeli banka oldu. Banka Ticari müşterilerden aldığı GKS’lere YTL için % 225; USD için % 22,5; EURO için % 24 gecikme / temerrüt faiz uygulayacağını yazıyor.

Banka Avukatları ısrarla mahkemelerden bu faizin uygulanmasını talep ediyor

Bankadan Ticari kredi kullanıp ödeyemediği için mahkeme kapısına düşen müşteriler bir şoku da bankanın istediği gecikme faizinde yaşadı. Banka Avukatları GKS’de yazan TL kredi için gecikme faizinin % 225 faizin uygulanması için mahkemelere baskı yaparken Bilirkişilerin hazırlamış olduğu ve bu faizin uygulanamayacağı yönündeki Raporlara da itiraz etmeye başladı.

Banka kendinden o kadar emin ki faiz oranı GKS’de basılı halde yazdı

Banka YTL olarak 2007’lerde aldığı GKS’leri TL olarak yenilemediği gibi kendisinden o kadar emin ki gecikme / temerrüt faiz oranlarını YTL için % 225; USD için % 22,50; EURO için % 24 faiz oranını basılı halde GKS hazırladı. Üstelik GKS’lerin üzerinden 10 yıldan faiz sure geçmesine rağmen yeni kullandırdığı TL krediler için de  bu GKS’leri dayanak göstererek dava açıyor.

GKS’lerin 45. Maddesi vatandaşın başına bela oldu

Tefeci mantığı ile işlem yapan banka Ticari kredi kullanan esnaf okunması zor olan 8 punto küçüklükte yazılmış GKS maddeleri içine yerleştirilen 45. Madde de Gecikme / Temerrüt faiz oranını düzenleyen maddede basılı olarak YTL% 225; USD% 22,5; EURO%24 faiz oranları temerrüt faiz olarak uygulanır maddesi dikkatten kaçırması başına bela oldu. Zira çoğu banka faiz oranlarının  yazdığı bölümler nokta nokta ( ………. ) bırakılıp elle yazılırken banka bu kadar yüksek faizi basılı olarak GKS içinde yer alması BDDK murakıplarının denetiminden nasıl kaçtığı; TCMB ve BDDK denetçilerin bu durumu nasıl raporlamadıkları ve firmaların mağdur edilmesine seyirci kalmaları ise kabul edilebilir bir durum değil. Üstelik banka YTL diye aldığı eski GKS’leri TL Kredi takip işlemlerinde belge diye mahkemeye sürebiliyor. Bankanın yüksek faiz oranlarını basılı olarak GKS’ye yazması iyi niyetli olmadığının da belgesi aslında.  Personel yanlış yazmış, yanlış anlaşılmışız durumu da yok ortada.

Takipler arttı BDDK ve TCMB Temerrüt Faiz oranlarında hala düzenleme yapmadı

Türkiye’de yıllardır kanayan bir yara olmasına rağmen Mahkemelerden uygulanacak Temerrüt faiz ile ilgili henüz net bir düzenleme yok. Müşteri banka ile bir faiz oranında anlaşıp  ( AKDİ FAİZ) bu oranla kredi kullanırken kredi hukuksal takibe gitmesi durumda Temerrüt faiz bu oran üzerinden hesaplanması gerekirken bankalar hukuksal boşluktan yararlanıp sanki AKDİ Faiz oranı yokmuş gibi GKS’ye; “bankanın TCMB’ye bildirdiği en yüksek faiz oranının %50’si eklenerek Gecikme / Temerrüt faiz oranı belirlenir” şeklinde maddeler koyup takip hesapları bu kural üzerinden Temerrüt faiz hesaplansın diye mahkemelere baskı yapması ise kabul edilebilir bir durum değil.

Çözüm TCMB ve BDDK düzenlemelerinde   

Çözüm aslında çok basit. Banka Kredileri şirketler arası veya bireyler arasındaki adi bir borçlanma değil. Kredi kullanımında başta kuralların net olması gerekir. Kredi kullanan Firma veya vatandaş krediyi kullandığında “gecikmeye düşmesi halinde ne kadar gecikme faiz oranı uygulanacağını” bilmeli. Bu konu tartışmaya yol açmayacak şekilde net olmalı. Oysa bankalar örneğin bir taksitli kredi kullanımında gecikme faiz oranını ödeme tablosuna yazması gerekirken bilinçli olarak yazmıyorlar. Bu durumda mahkemeye giden dosyalarda Temerrüt Faiz kargaşalığı yaşanıyor. Bilirkişiler ödeme tablosunda Gecikme / Temerrüt faiz oranını görmedikleri için GKS’nin ilgili maddelerine bakmak zorunda kalıyorlar, o zaman da yukarıda anlattığı kargaşalık yaşanıyor. Anormal faiz oranları ortaya çıkıyor.

TCMB’ye BDDK’ya düşen çok acil olan bu konuyu çözmeleri ne tartışmaya yol açmayacak şekilde çözüm üretmeleridir. Yoksa yıl olmuş 2021 senin Firmandan % 225 faiz istenmesi Tefecilik değil de nedir?

ABD’de usulsüz işlemlerden cezalar yemişti

Netflix‘in Kirli Para belgeseline de konu olan banka; kara para aklama ve ticari işlemlere aracılıktan başta ABD olmak üzere yüksek montanlı cezalar almış bunun üzerine ABD’den ayrılma yönünde prensip kararı almıştı.

Erol TAŞDELEN – Ekonomist www.bankavitrini.com yazarı

Okumaya devam et

Erol Taşdelen

AYAKKABIDAKİ TAŞ SENDROMU NEDİR? ÇALIŞANI NASIL ETKİLER?

Yayınlanma:

|

Ayakkabıdaki Taş Sendromu, kişinin küçük ama rahatsız edici bir sorunu göz ardı etmesi veya çözmek için çaba harcamaması durumunu tanımlayan bir metafordur. Tıpkı ayakkabının içine giren küçük bir taşın yürümeyi rahatsız edici hale getirmesi gibi, bu sendrom da hayatın veya iş dünyasının küçük ama sürekli rahatsızlık veren sorunlarını göz ardı etmenin olumsuz sonuçlarını vurgular.

Ayakkabıdaki Taş Sendromu’nun Kullanıldığı Alanlar

  • İş Dünyasında: Küçük operasyonel hatalar, yönetim problemleri veya çalışan memnuniyetsizliği gibi konulara zamanında müdahale edilmediğinde, ilerleyen süreçte büyük sorunlara yol açabilir.
  • Finans ve Ekonomide: Küçük risklerin veya hataların görmezden gelinmesi, uzun vadede büyük zararlara sebep olabilir.
  • Kişisel Hayatta: Küçük sağlık sorunlarının ihmal edilmesi, duygusal streslerin birikmesi gibi durumlarda büyük sorunlara yol açabilir.

Bu metafor, genellikle “küçük sorunları ihmal etme, büyümeden çöz” anlayışıyla kullanılır.

AYAKKABIDAKİ TAŞ SENDROMU’NUN İŞYERİNDEKİ ETKİSİ NE OLUR?

Ayakkabıdaki Taş Sendromu’nun işyerindeki etkileri, küçük sorunların zamanında çözülmemesi nedeniyle birikerek büyük problemlere dönüşmesi şeklinde ortaya çıkar. İşyerinde bu sendromun etkilerini şu başlıklar altında inceleyebiliriz:

1. Çalışan Motivasyonu ve Verimliliğe Etkisi

  • Küçük ama sürekli tekrarlayan problemler (örneğin, bozuk yazıcı, yavaş bilgisayar, kötü aydınlatma) çalışanların işini zorlaştırarak motivasyonlarını düşürür.
  • Çalışanların çözüm bekleyen konular yüzünden odaklanması zorlaşır ve verimlilik azalır.

2. İş Süreçlerinde Aksaklıklar

  • Küçük operasyonel hatalar düzeltilmezse zamanla büyük maliyetlere yol açabilir. Örneğin, bir muhasebe programındaki ufak bir hata, ileride ciddi finansal yanlışlıklara neden olabilir.
  • Küçük müşteri şikayetleri dikkate alınmazsa marka itibarını zedeler ve müşteri kaybına yol açabilir.

3. Çalışan Memnuniyetsizliği ve İşten Ayrılmalar

  • Çalışanlar, sürekli olarak küçük ama rahatsız edici sorunlarla uğraşmak zorunda kalırsa motivasyonları düşer.
  • Küçük sorunların göz ardı edilmesi, çalışanların işyerine olan bağlılığını azaltır ve yetenekli personelin işten ayrılmasına neden olabilir.

4. Kurumsal Kültüre Etkisi

  • Sorunların çözülmediği bir işyerinde çalışanlar, seslerini duyuramayacaklarını düşündükleri için işlerine olan bağlılıklarını kaybedebilirler.
  • “Nasıl olsa değişmeyecek” algısı, çalışanların problem çözme motivasyonunu düşürebilir ve kurumsal kültürü olumsuz etkileyebilir.

5. Müşteri Memnuniyeti ve İtibar Kaybı

  • Müşterilerin dile getirdiği küçük şikayetler dikkate alınmazsa, uzun vadede müşteri sadakati azalır.
  • Küçük hizmet eksiklikleri zamanla markanın güvenilirliğini ve prestijini sarsabilir.

Nasıl Önlenir?

  • Erken müdahale: Küçük sorunları büyümeden tespit edip çözmek için düzenli geri bildirim mekanizmaları oluşturulmalıdır.
  • Çalışan katılımı: Çalışanların sorunları dile getirmeleri teşvik edilmeli ve çözüm sürecine dahil edilmeleri sağlanmalıdır.
  • Sürekli iyileştirme: İş süreçleri düzenli olarak gözden geçirilmeli ve küçük problemlerin zamanında ele alınması sağlanmalıdır.

Sonuç olarak, Ayakkabıdaki Taş Sendromu işyerinde küçük ama sürekli göz ardı edilen sorunların zamanla büyük krizlere dönüşmesine neden olur. Bunu önlemek için proaktif bir yaklaşım benimsemek ve küçük detaylara önem vermek kritik öneme sahiptir.

AYAKKABIDAKİ TAŞ SENDROMU NASIL AŞILIR?

İş dünyasında ve günlük hayatta bu sendromu aşmak için şu yöntemler uygulanabilir:

1. Sorunları Erken Tespit Etme ve Müdahale Etme

  • Küçük problemlerin büyümesini önlemek için erken uyarı sistemleri oluşturulmalıdır.
  • Çalışanlardan ve müşterilerden gelen şikayetler dikkate alınmalı ve hızlıca çözüme kavuşturulmalıdır.
  • “Önemsiz gibi görünen bir problem, gerçekten önemli mi?” sorusu sık sık sorulmalıdır.

2. Çalışan Geri Bildirim Mekanizmalarını Güçlendirme

  • Çalışanların küçük sorunları dile getirebileceği açık kapı politikası uygulanmalıdır.
  • Düzenli anketler ve toplantılar ile çalışanların rahatsız olduğu konular tespit edilmelidir.
  • Küçük sorunları çözmeye yönelik hızlı aksiyon ekipleri oluşturulabilir.

3. Sürekli İyileştirme Kültürü Oluşturma (Kaizen Yaklaşımı)

  • Kaizen gibi sürekli iyileştirme metodolojileri uygulanarak küçük hataların düzeltilmesi sağlanabilir.
  • Her gün küçük iyileştirmeler yaparak, sorunların birikmesini önleyebilirsiniz.
  • Çalışanlara küçük problemleri nasıl çözebilecekleri konusunda yetki verilmelidir.

4. Küçük Sorunların Büyümesini Önlemek İçin Önceliklendirme

  • Tüm sorunlar bir araya getirilerek önem derecesine göre sıralanmalı ve önceliklendirme yapılmalıdır.
  • Pareto İlkesi (80/20 Kuralı) uygulanarak, en büyük etkiye sahip küçük sorunlar öncelikli olarak ele alınmalıdır.
  • Küçük sorunların çözülmesiyle uzun vadede büyük problemlerin oluşması engellenebilir.

5. Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik Kültürü Geliştirme

  • Sorunları çözmekle sorumlu kişilerin kim olduğu net bir şekilde belirlenmelidir.
  • Küçük problemlerin neden çözülemediği konusunda şeffaf olunmalı ve hesap verebilirlik sağlanmalıdır.
  • Çalışanların “Bu sorunu çözmek benim sorumluluğumda mı?” diye düşünmesi teşvik edilmelidir.

6. Müşteri Deneyimini Sürekli Takip Etme

  • Müşterilerden gelen geri bildirimler analiz edilerek küçük şikayetlerin büyümeden çözülmesi sağlanmalıdır.
  • Müşteri memnuniyeti anketleri düzenli olarak yapılmalıdır.
  • Küçük müşteri şikayetleri büyük itibar kayıplarına dönüşmeden önce düzeltilmelidir.

7. Liderlerin Örnek Olması ve Hızlı Karar Alma Mekanizmaları Kurması

  • Yöneticiler, küçük problemleri önemsemeyerek göz ardı etmemeli, aksine çözüm sürecine dahil olmalıdır.
  • Çözüm süreçlerinin hızlandırılması için bürokratik engeller kaldırılmalıdır.
  • Hızlı karar alma mekanizmaları ile küçük sorunların büyümesine izin verilmemelidir.

Sonuç

Ayakkabıdaki Taş Sendromu, önemsiz gibi görünen ancak uzun vadede büyük sorunlara neden olabilecek problemlerin ihmal edilmesiyle ortaya çıkar. Bu sendromu aşmanın en etkili yolu, küçük sorunları erken tespit etmek, çalışanların geri bildirimlerini dikkate almak ve sürekli iyileştirme kültürünü benimsemektir.

Okumaya devam et

Erol Taşdelen

Firmalarda Serbest Nakit Akışının önemi

Yayınlanma:

|

Firma yöneticilerinin bilmesi gereken her şey de Serbest Nakit Akışı (FCF) kavramıdır.

1️⃣ Serbest Nakit Akışı (FCF) nedir?

Bir şirketin serbest nakit akışı, bir şirkete giren tüm nakit eksi belirli bir süre içinde şirketten çıkan tüm nakde eşittir.

Bunu aşağıdaki gibi hesaplayabilirsiniz:

Serbest Nakit Akışı = İşletme Nakit Akışı – Sermaye Harcamaları (CAPEX)

İşletme nakit akışı, bir şirketin normal ticari operasyonları tarafından üretilen nakit miktarını ölçer.

Sermaye harcamaları (CAPEX), bir şirketin fiziksel varlıkları korumak veya satın almak için ne kadar para kullandığını gösterir.

2️⃣ Bir şirket Serbest Nakit Akışı ile ne yapabilir?

Şirket, serbest nakit akışı ile farklı şeyler yapabilir:

▪️ Organik büyüme için yeniden yatırım yapın
▪️ Borcunu öde
▪️ Satın almalar ve devralmalar (M&A)
▪️ Temettü ödemek
▪️ Hisseleri geri almak

3️⃣ Serbest Nakit Akışı (FCF) Marjı

Bu metrik, bir şirketin satışlarda dolar başına ne kadar nakit ürettiğini gösterir.

Serbest Nakit Akışı-FCF marjı = (serbest nakit akışı / satışlar)

Örneğin Visa’nın serbest nakit akışı marjı %60,2’dir.

Bu, her 100 dolarlık satış için Visa’nın saf nakit olarak 60.2 dolar kazandığı anlamına gelir.

4️⃣ Serbest Nakit Akışı (FCF) > Net Gelir

Kazanç bir fikirdir, nakit bir gerçektir.

Kazançlar bir muhasebe ölçütü olsa da, serbest nakit akışı, belirli bir süre boyunca firmaya fiilen giren ve çıkan paraya bakar.

5️⃣ Serbest Nakit Akışı (FCF) Dönüşümü

Daha fazla kazanç neye çevrilirse. Serbest Nakit Akışı, daha iyi.

Serbest Nakit Akışı Dönüşümü = (serbest nakit akışı / net kazanç)

Serbest Nakit Akışı dönüşümü en az %85 olan şirketleri arayın.

6️⃣ Serbest nakit akışı getirisi

Bir şirketin Serbest Nakit Akışı getirisi (FCF Getirisi), bir şirketin değerlemesine bakmanın harika bir yoludur.

Serbest Nakit Akışı getirisi = (Hisse başına serbest nakit akışı/ hisse senedi fiyatı)

Bu oran ne kadar yüksek olursa, hisse senedi o kadar ucuz olur.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

NEFES: Bankalar vatandaşa postayı koydu

Yayınlanma:

|

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.