Connect with us

Erol Taşdelen

İHRACATÇIYI DÖVEREK DÖVİZ REZERV ARTAR MI?

Yayınlanma:

|

Son yıllarda akıl almaz ekonomi politika(sızlık)lar Merkez Bankası rezervlerinin milletin gözleri önünde eridiğine şahit olduk. Cumhuriyet tarihinde ilk defa bu kadar çok eksi rezerv ile 2020’lere başlamış olduk. Demirel’in 1970’lerdeki meşhur “70 cente bile muhtacız” noktasına gelebilmemiz için 50 milyar dolar bulmamız gerekiyor. Zaman zaman ekonomi kurmaylarının ağızlarından kaçırdıkları 50 milyar dolar hikayesi de bu zaten.

Yurt dışı borçlanmalar aksıyor

Son yıllarda yabancı sermayeyi çok dövdük. Buna “ohh” diyenler olduğu gibi alternatif kaynaklar üretemeyenler panik halde farklı arayışlar içine girdi. Swaplarda sınırlamalar, yabancıların TL’ye ulaşmasını engellemeler üzerine “gri listeye” dahil olmamız da eklenince ipin ucu kaçtı. Piyasa yapıcılar ahalinin elinde dövize ve ihracatçı firmaların dövizine yöneldi. Kur Korumalı Hesapları ( KKH ); İhracat bedellerinin önce %25’ini ( daha sonra oranı artırarak %40’ını) Merkez Bankası aracılığı ile TL’ye dönüştürülmesini bu arayış hamleleri olarak okumak gerekir. Bankacılık sektörü Sendikasyon kredilerinde bırakın yenisini almayı eskisini bile 20-25 ülkenin 30-40 bankasından zor tamamlayabiliyor. Sektör bu durumu “yoğun talep” diye sunsa da işin içinde olanlar gerçeği biliyor.

Kur Korumalı Hesaplar ne durumda?

8 Nisan itibarıyla KKH’larda biriken paralar 728,6 milyar TL seviyesine ulaşmış durumda. Dolar bazında 49,6 milyar USD yapar. KKH’ların dolarizasyonun önüne geçmediği başta amaçlanan “dövizini alan bankalara koştu” söyleminin gerçekler ile örtüşmediği rakamlar ile ortaya çıkınca ekonomi kurmaylar söylem değiştirerek “dövize gidecek TL’lerin önünü keserek talepleri engelledik” söylemine döndüklerine şahit olduk. 8 Nisan itibarıyla toplam mevduatın %57,8’lik kısmı döviz hesaplarda duruyor; üzerine KKH’ları da ekleyince toplam mevduatın %70’lik bölümü döviz ya da dövize endeksli KKH’larda bulunmakta (*). Hadi ekonomi kurmayları gibi düşünelim KKH’lardaki paraların dövize gitmediğini var sayalım ama o zaman da bir sorun ortaya çıkıyor KKH’lar çoğu TL’den geldiği için Merkez Bankası rezervlerinin artmasını sağlamadı ki. Amaç kısa vadeli Merkez Bankası döviz rezervleri artırmak ise başta “süper bono” diye bilinen dövize endeksli eurobond çıkarsaydınız o zaman. Ne diye halkın vergi gelirlerinden kaynağı oluşan Hazineye ek faiz yükü verdiniz; Merkez Bankası üzerine ek kur yükü bindirdiniz. Artmayacak döviz rezervleri için toplum üzerine ek yük binmiş durumda. İleriye yönelik ne kadar fatura çıkacağını KKH’ları kurgulayanlar da net bilmiyor şu an. Bu güne kadar ödenen dâhil önümüzde ki bir yıl için, toplam destek ödemesi Hazine ve Maliye Bakanlığı için 18,1 milyar; Merkez Bankası için 4,2 milyar TL hesaplanıyor; tabi kurlar bu seviyede kalır ise. Şirketlere getirilen vergi istisnasının maliyetini ise 2.3 milyar TL.

Bankalar KKH oyununa dahil edildi!

Ahalimiz dövizini bozmayınca bankalara 15 Nisana kadar döviz mevduatlarının %10’luk; 8 Temmuza kadar %20’lik kısmının KKH’lara dönüştürülmesi için müşterilerini ikna etme hedefi verildi. Daha önce yazdığımız gibi bu hedef tutmaması halinde bankaları ciddi cezalar bekliyor. 2019-20’deki AKTİF RASYO yaptırımı “kredi verin” üzerine idi; KKH’lar bakısı da “döviz hesapları TL’ye dönüştürün” üzerine oldu. Hedef tutmaz ise %1,5 komisyon ödeme ve daha yüksek karşılık yatırma seçeneği ceza makbuzu olarak gösterildi. Kim ne kadar ceza ödeyecek umarım KAP’a bildirilir ( tabi bankalara ek süre verilmez ise ).

İhracatçı ve bankalar dayak yemeye başladı!

KKH’lar beknenen ek döviz rezervine katkı yaratmadı, dolarizasyon oranı düşürülemedi. Gözler elinde döviz bulunduran ihracatçıya döndü. MB, ocak ayı başında ihracat döviz gelirinin dolar, avro ve sterlin cinsi olanların ihracat bedelinin yüzde 25’i düzenlendiği tarihteki işlem kuru üzerinden MB’ye satılmasına zorunlu hale getirmişti. Bu oran Nisan ortasında %40’a çıkarıldı, haftaya başlıyor. 2022’ye kadar ihracat bedeli gelen ihracatçı bankasında karşılıklı sat/al kuru bağlayarak ihracat bedelini Döviz Alım Belgesi ( DAB)‘a bağlıyor aynı dövizi ihtiyacı için hesaplarında döviz olarak tutuyor, ithal girdiler için ihtiyatta tutuyor veya bu bedeli TL’ye dönüştürüp ödeme ihtiyaçları ( hammadde alımı, maaş, elektrik, doğalgaz ödemesi… vb ) için kullanıyordu. Bu durumda ihracat bedeli döviz firmanın çalıştığı bankalarda kalıyordu. İşte Ekonomi kurmaylar kendi mantıklarına göre bu paranın peşine düştü. Bu döviz Merkez Bankasında TL’ye dönüşür ise döviz de otomatikman Merkez Bankasında kalır bu sayede Merkez Bankasının rezervleri artar mantığı ile hareket edildi. %25’lik dört aylık uygulamadan sonuç alındı ki oran %40’lara çıkarıldı. Rusya – Ukrayna savaşı çıkınca yurtdışı paraları dondurulan Rusya hatırlayın bu oranı direkt %80 yapmıştı. Bu durumda bankalarda kalacak ihracat döviz bedelleri Merkez Bankasına gidiyor. Firmalar da eski sistemdeki gibi karşılıklı al/sat döviz kuru bağlayamadığı için bankalara dönüp ihtiyacı olan dövizi alıyor. Bu durumda Merkez Bankası ile Bankaların döviz satış kuru arasındaki fark kadar İhracatçı zarara uğruyor. İhracatçıya yükleneceğinize ihracatı olmayan firmaların döviz almasının önünü kesin daha mantıklı bir iş yapmış olursunuz. Sermaye kontrolü sağlayalım derken arada döviz kazandırıcı firmaları dövüyorsunuz haberiniz olsun! Uygulama, sat/al arasındaki geçen zamanda şansa kurlar anlık artmaz ise İhracatçıların maliyetlerini %0,50-1 arasında artırır haberiniz olsun!

İhracatçı da mı kaçsın isteniyor!

İhracatçıya yönelik uygulamalar kısa vadede kazandırıyor gibi gözükse de orta uzun vadede tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Zira bu tür uygulamalar artması halinde Firmalar ihracat gelirlerini yurtdışında tutmak için Romanya, Bulgaristan gibi ülkelere kaçabilir şirket merkezlerini dışarıya taşıyarak transit ticaret ya da serbest bölgelerde çıkış arayabilirler. Karar alıcılar bu tehlikenin de farkında olmalılar. Kaş yapayım derken gözden olmayalım. Sonuç olarak ihracat düşmesi ve Cari açığın artması ile baş başa kalabiliriz. İşin dozunu ayarlayamazsak ana ihracatçıları da kaçmasını izlemekle yetiniriz. En fazla ihracat yapan 100-250 firmanıza bakın. Kaç tanesi yerli? Başta Otomotiv, Makina ve Beyaz Eşya gibi büyük ihracatçıların yeni durumdan. ve ihracatçılara yönelik yaptırımlardan memnun olduklarını düşünmüyorum. Bir yeri yapalım derken daha büyük hasar almayalım. Uyarmadı demeyin!

Yurtsever sermayeyi dövmeyi bırakalım!

Sermaye ürkektir. Yabancılar ürktü kaçtı da bizimkiler durdu mu? Rus Oligarklar İngiltere’yi Merkez yaptı da bizimkiler yapmadı mı? Zamanında milyarlarca doların İngiltere, Malta yurt dışına kaçırılmasına göz yumulmayacaktı. Yurt dışına kaçanlar ile ilgili tedbir ya da yaptırım duyan oldu mu? Kaçanları görme, kalan yurtsever sermayeyi döv olmaz! Tarih de Halk da affetmez bu hataları. Malta Devleti Türk zenginlerden kimlere vatandaşlık verildiğini her sene açıklıyor. Milyarlarca doları istifleyip vatandaşlıktan bile çıkmayı planlayan zenginlerin niyeti “vize almadan yurt dışında rahat rahat gezme” olamaz. Halkın üç kuruş dövizi; ihracatçının bu zor koşullardaki gayretini törpüleyecek yaptırımları bırakıp asıl bu topraklardan kaçırılan paraların peşine düşelim. Evine taş atılıyorsa “camın önünde durma” diye çocuğunu mu döversin, evine taş atanların peşine mi düşersin?

Döviz kurlarına ek baskı yaratıldı

Firmaların %40 İhracat bedeli Merkez Bankasına satması daha sonra gibi piyasadaki bankalardan alış yapması dövize talebi azaltmıyor tam tersi bankalar üzerinde ek baskı dolayısıyla döviz kurları üzerinde ek baskı yaratıyor. Sonuçta bankalar da gelen talebi elindeki dövizi Merkez Bankasına verdiği için gidip piyasadan alacak, bu da piyasada kurlar üzerinde baskı yaratacak. Kısır döngü yani. Yeni uygulama ile Bankalardaki bozdurulan ihracat bedeli kadar döviz saklama yeri değişiyor sadece. Kağıt üzerinde Merkez Bankası rezervlerini artırıyor gibi olsa da ülkenin döviz rezervlerinde aslında bir değişiklik olmuyor. İhracatçının bıraktığı tortu döviz bankalar yerine Merkez Bankasına kaymış oluyor. İşin ilginç tarafı içinde büyük yerli bir bankanın da bulunduğu bazı bankalar bu senaryoyu (!) önceden öngörmüş gibi son bir yılda işi gücü bırakıp “TL DCL Hazine Kaynaklı Kredi (DCL (Dual Currency Loan)” pazarlıyordu. BDDK bu kredileri bir mercek altına alsa iyi olur. Zira; bu krediler müşteri ile anlaşılan kur üzerine çıkması halinde müşteri döviz olarak ödeme yapıyor. Kağıt üzerinde kredi TL ama ödemede çoğu Döviz ödendi üstelik döviz kredilerinde ihracat yapma zorunluluğu varken bu krediler o yasağı da delmiş oldu, başka bir ifade ile işi kılıfına uydurdular. Bu sayede döviz mevduatı da bu kredide göstermiş midir(!) banka Hazinesi muhasebe olarak, onu da BDDK murakıpları araştırsın. Her şeyi ekonomi yazarlarından beklemeyin!

Bankalara bir de ödül : Mevduata “Devlet Garantisi” kapsamı genişletildi!

Dünyada, 1929 buhranı ile vatandaş bankalara koşmaya başlayınca devletler “paniği yatıştırmak için” bankalardaki mevduatlara güvence ( devlet garantisi ) vermeye başlamıştı. Öyle ya, bir krizde sektörün başına gelebilecek en kötü senaryo budur. 2008 yılında Yunanistan’ı hatırlayın günlük 250 EUR’ya kadar düşürülmüştü bankalardan mevduat çekme tutarı. 2021’de aynı durum Lübnan’da oldu. Lübnanlılar bankalara saldırınca kamu otoritesi mevduatların %75’ini dondurdu. 15 yılda ödeyeceğini açıkladı. İşte bu durumlar yansıyıp vatandaş paniklemesin diye bankalardaki mevduatlara devletler garanti veriyor. Türkiye’de kamu da TMSF aracılığı ile banka mevduatlarına garanti veriyor. 30 Aralık 2021’de bankalardaki garanti verilen mevduat tutarı 150 bin TL’den 200 bin TL’ye çıkarılmıştı. Yapılan yeni düzenleme ile sadece Gerçek Kişi vatandaşın hesaplarına verilen güvence kapsamı genişletilerek Ticari Hesaplara da verildi. KKH’lar da güvence kapsamına alındı. Aynı zamanda TL dışındaki döviz hesapların da güvenceyi kapsadığının altı çizildi. KKH’lar içinde bulunan yabancılara ait mevduat da bu kapsam içine alındı.

Banka karları dikkat çekince, vergi arttı

Finans sektöründe kurumlar vergisini yüzde 20’den yüzde 25’e çıkaran 7394 sayılı torba yasa Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Başka bir ifade ile bankalara ek %5 daha ek vergi yük gelmiş oldu. 2021 yılında toplamda 92 milyar TL karlılık açıklayan Bankacılık sektörü 2022 ilk iki ayında rekor kar ile 39 milyar TL kar açıklamıştı.

*********************

(*) BDDK 8 Nisan verilerine göre; bankalardaki toplam mevduatın USD karşılığı 410,4 milyar USD; bunun 237,4 milyar USD’lik kısmı yabancı dövizde; 49,6 milyar USD karşılığı da KKH’larda bulunmakta.

Erol TAŞDELEN – Ekonomist www.bankavitrini.com

BANKA HABERLERİ

BANKA KİRALIK KASA ÜCRETLERİ 20 BİN LİRAYI GEÇTİ

Yayınlanma:

|

Son yıllarda banaklardaki kiralık kasalara olan talep patlamasını bankalar fırsata çevirdi. Kiralık kasalar Bankalar için ciddi ücret ve komisyon geliri sağlarken  alınan depozitoları bazı bankaların vadesizde blokeli tutması ise müşterilerin tepki ve şikaytelerine neden oluyor.

TCMB ve BDDK’nın bu alanda düzenleme, denetleme yapmaması bankaların elini serbest bırakırken çoğu bankada boş kiralık kasaların kalmaması da kira ücretlerin fahiş düzeye ulaşmasına neden oldu.

Bazı bankalar yıllık ücretleri 20 bin Lirayı geçerken; müşterilerin rabet ettiği küçük kasa kiraları dahi 2-9 bin TL arasında değiştiği görüldü. Bankalar arasındaki kira ücret farkını açılmasında TCMB’nin bu alanda düzenleme yapmaması neden oldu. İŞBANK ve YAPI KREDİ Bankaları kiralık kasa ücretlerinde en fazla tarife ile ön plana çıkmış durumda. Kamu ile Katılım Bankaları özel bankalara göre daha makul kira ücret talep ettiği görüldü.

Kiralamadan önce mutlaka araştırın, pazarlık yapın

Bankalar arasında kiralık kasa ücret farkının fazla olması müşterileri banka banka dolaşıp fiyat almaya yönlendirirken, özellikle İstanbul gibi metropollerde bankalardaki boş kiralık kasa olmaması da vatandaşı çaresiz bankaların insiyatifine bırakmış durumda. Diğer taraftan özellikle banka ürünlerini kullandığınız banka ile kira ücretlerinde pazarlık yapılması faydalı olacaktır. Zira bazı bankalar müşterilerini kaybetmemek için ücretlerde indirim veya hiç almama yöntemini veya depozito almama yönünde ayrıcalıklar uygulayabiliyor. Depozitonun döviz veya vadeli hesapta tutulması ileriye yönelik maddi kaybı da önlerken, bazı bankaların depozitoyu vadesizde TL olarak tutması müşterilerin tepkisine neden oluyor.

Anahtar kaybolur is ene oluyor?

Kiralık kasalar biri bankada biri de müşteride olmak üzere çift anahtar ile açılabiliyor. Kasa anahtarı müşteri kaybetmesi halinde, çilingir ve kilit değişim için depozito almayı tercih ediyor. Diğer taraftankiralık kasa sahibinin vefat etmesi halinde noter huzurnda mirasciların gözetiminde kasalar açılarak çıkan varlıklar tutanağa geçirilip, mahkeme kararı ile hak sahiplerine veriliyor.

Kiralık Kasalar niçin tercih ediliyor

Son yıllada Dolarizasyon ve Piyasalardaki Güvenin kaybolması Kiralık Kasalara olan talebi artırırken; kiralık kasalarda ciddi döviz ve Altın biriktiğini tahmin temek zor değil. Zira, son yıllarda yaşanan su baskınlarından olumsuz etkilenen banka kasalarının noter huzurunda açılmasında kasalardan döviz ve altın çıktığı tespit edilmişti. Diğer taraftan, son yıllarda Ukrayna, Rusya savaşı ile gelen yabancı vatandaşlar yanında gurbetçi olarak yurt dışında çalışan Türk Vatandaşlarının da kiralık kasalara olan talep arttığı gözlemlendi.

Dikkat Sigorta kapsamında değil 

Özellike döviz ve altın gibi varlıklar kiralık kasalara konurken bu kasaların hısrızlık, yangın gibi olumsuzlukta banka sigorta kapsamında olmadığı bilinmesi gerekiyor. Son Kahramanmaraş merkezli depremde çoğu bankanın kiralık kasaları hasar görülürken bazı kasalara ulaşılamamış vatandaş maddi kayıplar yaşanmıştı.

Erol TAŞDELEN – Ekonomist

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

EMEKLİLER SİYASİLERE SESLERİNİ DUYURMAYA ÇALIŞIYOR

Yayınlanma:

|

Banka emeklilerinden oluşan ve Emekli Bankacı Dernekleri Platformu seçim sürecinde siyasilerin de sorunlarını sahiplenmeleri için seri ziyaretlerini sürdürüyor. Platform üyesi Garanti Bankası Emeklileri Dayanışma Derneği‘nin yaptığı açıklamada aşağıdaki ifadeler yer aldı:

Değerli emeklilerimiz sevgili arkadaşlarımız;

Akbank, Garanti, Yapı Kredi, Vakıflar, Dış Bank, Şekerbank, Anadolu Emlak, Pamukbank ve Esbank dernek başkanlarından oluşan; Emekli Bankacı Dernekleri Platformu 22 Mart 2024 de İYİ Partiden üç milletvekilini basın ile ziyaret ettik.

Biz Garemder olarak Ayse Muzaffer Sunguroglu, Yüksel Erdelhun, Nazım Yılmaz, Rüya Hepşen, Necla Hatipoğlu temsil ettik

IYIP BB adayı Sn. Buğra Kavuncu
Sn Cihan Paçacı
Sn Ünal Karaman

Bizleri dinlediler notlar aldılar.

Türkiye’de SGK ( SSK Bağkur Emekli Sandığı) dışı sosyal güvenlikteki yaklaşık 500 bin vakıf üyesi etkilenen aileleri ile birlikte 2-3 milyon kişinin yaşadığı mağduriyeti derinlemesine promosyondan sağlığa maaşlardan mevcut mevzuata kadar aktardık.

Özellikle Şekerbank Genel Müdür Yardımcılığı, Ziraat Bankası, Halk Bank ve Etibank’ta Genel Müdürlük ve Yönetim Kurulu üyeliği yapmış olan Sn. Cihan Paçacı bu yetkinliği ile TBMM de bizler için çok değerli birikime sahip;

Kendisi gerekli notları aldı ve bizlerle detayda da görüşme sözüyle destek olacağını ve konuları TBMM’ye taşıyacağını iletti.

Son derece verimli geçen bu ziyarette bizleri ağırlayan Platform Başkanlığını yürüten Akbank Derneği‘ne çok teşekkür eder, bilgilerinize sunarız.

Sevgiler saygılar
GAREMDER YK

BUĞRA KAVURMACI ziyaret ile ilgili video paylaşılırken, yaşanan sorunların çözümü ve takibi için çaba gösterileceğiz, sorunların TBMM’ye taşınacağı sözü geldi. Diğer taraftan Kavuncu Emekli bankacılar ile yaptığı görüşmeyi Sosyal Medya hesabına ve katıldığı Televizyon Programında gündeme taşıdı.

https://x.com/SBugraKavuncu/status/1771279983589142950?s=20

 

Okumaya devam et

Erol Taşdelen

YÖK Dünyada ilk 1000’de olmayan üniversiteye Denklik vermeyecek

Yayınlanma:

|

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanlığı’nın Yurtdışında Diplomaları Tanıma ve Denklik Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına dair Yönetmeliği 15 Mart’ta Resmi Gazete’de yayımlandı.

Tıp, Hukuk, Mimarlık, Mühendislik, Öğretmenlik, Diş Hekimliği ve Eczacılık gibi alanlarda okumak isteyen öğrencilerin YKS (Türkiye’deki Üniversite Sınavı) sınavına girmesi ve okuyacakları bölümü kazanması gerekecek. Aksi takdirde hiçbir şekilde denklik almaları mümkün olmayacak yurt dışından aldıkları diploma Türkiye’de geçersiz sayılacak.

Düzenlemede; “Türkiye’de başarı sıralaması şartı aranan tıp, diş hekimliği, eczacılık ve hukuk programlarından alınan diplomaların denklik başvurularının değerlendirilmesinde, yükseköğrenime başlanılan yıl Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenmiş olan sıralama kuruluşları tarafından yapılan dünya üniversite sıralamalarının en az ikisinde ilk binde yer alan üniversitelerden mezun olanların denklik başvuruları kabul edilir ve münferiden inceleme yapılır ve inceleme sonucunda kişilere almış oldukları dersler, uygulamalar ve projeler gibi hususlar göz önünde tutularak SYBS işlemleri gerektiren kararlar alınabilir” fadeleri ye raldı.

Ayrıca tüm alanlarda eğitim görecek öğrencilerin kayıt yaptırdıkları okullar en az iki sıralama listesinde (Örneğin The Guardian ve Times Higher Education gibi) ilk 1000 içerisinde olmaları gerekecek. Aksi takdirde öğrenciye denklik verilmeyecek ve yurt dışından aldıkları diploma Türkiye’de geçersiz olacak.

Düzenlemede; “Yurtdışı yükseköğretim kurumuna kayıt olduğu yıl Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenmiş olan sıralama kuruluşlarının en az ikisinde ilk binde yer almayan bir yurtdışı yükseköğretim kurumundan mezun olanların Türkiye’de başarı sıralaması şartı aranan tıp, diş hekimliği, eczacılık ve hukuk programlarına yapılan diploma denklik başvuruları reddedilir” iadeleri yer aldı.

15 Mart 2024 tarihinden itbaren geçerli olmak üzere, orta öğrenimlerini Türkiye’de tamamlayıp YKS kılavuzuna göre Türkiye’de belirli bir başarı sıralaması şartıyla kayıt yaptırılabilen programları yurt dışında okumayı planlayanların, yurt dışındaki programa kayıt oldukları yıla ait ÖSYM tarafından yapılan merkezi yerleştirme sınavında ilgili program için aranan sıralama dilimine girmeleri şartı aranacak. Buna ilişkin belge, başvuru belgeleri arasına eklenirken başvuru esnasında kuruma ibraz edilecek. YKS’ye girmeyen ve girdiği halde ilgili program için aranan başarı dilimine giremeyen adayların denklik başvuruları reddedilecek.

BAZI BÖLÜMLERE EK KOŞULLAR GELDİ

“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndekiler hariç olmak üzere yurtdışındaki yükseköğretim kurumlarının yabancı dil ve edebiyat, bu dillerin öğretmenliği, filoloji ile mütercim-tercümanlık alanlarındaki ön lisans, lisans ve yüksek lisans programlarından alınan diplomaların/mezuniyet belgelerinin denklik işlemlerinde, mezun olunan program dilinde Yükseköğretim Kurulu tarafından kabul edilen ulusal veya uluslararası yabancı dil sınavlarından Kurul tarafından belirlenecek puanı alma şartı aranır. Yükseköğretime başlanılan yıl Yükseköğretim Kurulu tarafından esas alınan sıralama kuruluşlarının yapmış olduğu dünya üniversite sıralamalarının en az üçünde ilk dört yüzlük dilim içerisinde yer alan yükseköğretim kurumlarından mezun olanlardan bu puan istenmez” ifadeleri kullanılırken;

“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndekiler hariç olmak üzere yurtdışındaki yükseköğretim kurumlarının Türk Dili ve Edebiyatı, Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği, Türkçe Öğretmenliği, Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları gibi Türkçeyle ilgili programlarından alınan diplomalara/mezuniyet belgelerine, Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen eşdeğer alanlarda yapılan sınavda başarılı olunması hâlinde diploma/mezuniyet denklik belgesi düzenlenir” şeklinde değişiklikler oldu.

KAYITLI ÖĞRENCİLER ETKİLENMEYECEK

Düzenlemeye konan geçici madd eile kayıtlı öğrencilerin yeni düzenlemeden etkilenmemesi için hakları koruma altına alınırken yeni öğrenciler için gidebilecekleri ülke ve üniversite de sınırlanmış oldu.

MADDE 10- Aynı Yönetmeliğe aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

“GEÇİCİ MADDE 4- (1) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce başvuruya esas diploma programına kayıt yaptıranlar hakkında; 7 nci maddenin birinci fıkrasının (a) bendinin, beşinci fıkrasının ve 10 uncu maddenin üçüncü fıkrasının bu maddeyi ihdas eden Yönetmelikle yapılan değişikliklerden önceki hükümleri uygulanmaya devam olunur.

(2) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce başvuruya esas diploma programına kayıt yaptıranlar hakkında; 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (j) bendi ile 7 nci maddenin altıncı fıkrasının (g) ve (ğ) bentleri hükümleri uygulanmaz.”

MADDE 11- Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

DÜZENLEMEYE TEPKİLER VAR

YÖK düzenlemesien öğrenci ve velilerden de tepkiler gelmeye başlarken, düzenlemenin eğitim ve mesleki kaliteyi artırmaya yönelik değil asıl sorunun yurt dışına döviz çıkmasını engellemek için yapıldığı yönünde görüşler ağrılık bastı.

BALKAN ÜNİVERİSTESİ’NDEN AÇIKLAMA GELDİ

Mekadonya’da faaliye gösteren BALKAN ÜNİVERSİTESİ öğrenci ve velilere bir açıklama yayınlayarak mevcut kayıtlı öğrencilern yeni uygulamadan etkilenmeyeceğini belitti.

Resmi Gazetede yayınlanan Yönetmeliğe ulaşmak için tıklayınız:  

YÖK DENKLİK 15 Mart 2024 CUMA

Okumaya devam et

KATEGORİ

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

KRIPTO PARA PİYASASI

BORSA

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKAVİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKAVİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKAVİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.