Connect with us

BANKA HABERLERİ

Körfez sermayeli bankanın Moda Şubesi’nde neler oluyor

Kadıköy bölgesinden 2019 sonunda bölge müdürü istifa ettirilerek bankadan uzaklaştırılan Körfez sermayeli bankanın aynı bölgedeki şubeler ile ilgili iddialar bitmek bilmiyor

Yayınlanma:

|

Kadıköy bölgesinden 2019 sonunda bölge müdürü istifa ettirilerek bankadan uzaklaştırılan Körfez sermayeli bankanın aynı bölgedeki şubeler ile ilgili iddialar bitmek bilmiyor.

 İstanbul’un köklü ve zengin ailelerinin oturduğu Kadıköy – Moda bölgesinden sık sık şikayet aldığımız bankanın Moda şubesinde dile getirilen iddialar şu şekilde :
1- Özellikle eski İstanbul kökenli yaşı ilerlemiş müşterilerin yoğun olarak oturduğu Kadıköy – Moda bölgesinde vatandaşların hesabı ile ilgili bilgisi dışında işlemler yapıldığı;
2- Yaşları 80-85 yaşındaki müşterilerin hesaplarından imzaları taklit edilerek işlemler yapıldığı;
3- “Usulsüz işlemleri fark edip” vadeli hesapları kapatarak başka bankalara gönderen müşterilerin birikmiş vadeli faizin “hesap vadesinden önce kapandığı için biriken faizin verilmediği” savunmasına sığınılarak faiz ödenmediği. Oysa usulsüz sahte imzalar ile işlem yapılmasa müşteri hesaplarını kapamayacaktı. Kapama müşterilerin keyfi tercihi değil bankanın  “Bankacılık Kanununa” uygun işlem yapmamasının anlaşılmasından kapanmış hesaplardır.
4- Hesaplarda 10 milyon TL üzeri birikimi olan müşterilere hesapları ile ilgili bilgi verilmesinden sakınılmış, yeterli bilgi akışı sağlanmamıştır. Müşterilerin bu yöndeki başvuruları geçiştirilmiş. Bu yönde müşterilerin şubeyi ziyaretlerde karşısında muhatap bulunamamış, “işimiz var” diyerek görüşmeler savsaklanmış.
5- Müşterinin bilgisi dışında “Hisse Senedi ve A Tipi Fonlar”  alınarak zarar ettirildiği ve zararın telafi edilmediği. Bu zararın zamanında müşteriye bildirilmeyerek zararın artırıldığı, bir müşterinin 500.000.-TL üzeri tek işlemde zarar ettirildiği; müşterinin fark etmesi ile Hisse Senedini ( A Tipi Fonu ) satarak zararın büyümesini engellediği fakat daha önceki görüşmelerde bu işlemin ve zararın küçükken kendisine bildi verilmemesi nedeni ile zarar mağduriyet yaratıldığı.

6- Müşteriler talep etmesine rağmen işlemleri ile ilgili hesap ve hisse senedi işlemlerinin ekstrelerin müşteriye verilmeyerek işlemlerin saklandığı.
7- SPK Mevzuatı çerçevesinde müşterilere uygunluk testi yapılmadığı gibi; kendisine yapılmış gösterildiği; 85 yaşındaki müşterilere yapılan uygunluk testinde “Çok Yüksek Riskli” müşteri profiline sahip oldukları bildirilmiş. Oysa 85 yaşındaki müşterilere böyle testler yapılmadığı belirtiliyor. Üstelik müşteriler bu test görüntülerini talep etmeleri halinde kendilerine verilmediği. Ses kaydı olmadan ve müşterilerden onay alınmadan hesaplarında işlemler yapıldığı.
8- Müşterilere” imzaladığınız” diye verdikleri bazı belgelerin müşteri tarafından imzalanmadığı ve “sahte imzalar ile işlemler yapıldığı” iddia ediliyor.
9- Müşterilerin imzaların sahte olduğunu, işlemlerden zarar ettirildiklerini bankanın “teftiş kuruluna” şikayet olarak bildirmelerine rağmen yeterli inceleme yapılmadan ve sahte imza ile işlem yapanlar hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunmadığı.
10- Bazı müşterilerin konuyu bankanın Genel Müdürüne kadar bildirmesine rağmen Genel Müdürün sekreteri tarafından aranarak işlemlerin normal olduğu bildirilip gerekli ve hassa inceleme yapmasını sağlamadığı / engellediği iddialar arasında.
11- Müşterilerin zarar ettiğini fark edip zarar edilen fonlardan çıkmasını istemesine rağmen “ne kadar da ısrarcısınız” denilerek çıkışın geciktirilerek zararın artmasına neden oldukları;
12- Moda şubesinde işlemleri yapan personelin aslında SPK Lisansı olmadan müşterileri bilgilendirdiği, tavsiyeler yaptığı, yönlendirdiği, portföy yönettiği  işlemler yaptığı.
13- Bazı müşterilerde, zararların 500.000.-TL’ye kadar çıktığını fakat tüm itirazlara rağmen bu zararın telafi edilmediği gibi iletişim kurmak istediği personele ulaşmakta zorlandığı.
14- Bazı imzaların işlem yapıldıktan sonraki günlerde ortaya çıkmasın ve sorgulanmasın diye “şube hizmetlisi” evlere gönderilerek tamamlandığı. İmza için 85 yaşındaki müşterilerin niçin ve hangi işlem için imza attıklarını bilmeden, açıklayıcı bilgi verilmeden  imzaladıklarını.
15- Hesaplardan niçin alındığı belli olmayan “Kredi dosya ücreti” açıklaması ile haksız masraflar alındığı ( bazı müşteriler kredisinin olmadığı iddialar arasında ). 80-85 yaşındaki müşteriler hesaplarına başka müşterilerin kredisi için uygunluğu dışında blokeler konduğu, kredilere kefaletlerinin alındığı iddialar arasında.
16- “Mevduatların yüksek getirili fonlarda değerlendirileceğini vadeli hesaplardan daha fazla gelir elde edileceğini” söylemelerine rağmen müşteriye yanıltıcı bilgi verip zarar ettirildiği
17 – “2020 Ocak ayında müşteriler % 18 getiri sağlayacak” diye A tipi Fon Satışı yapıldığı fakat 2 günden sonra getiri %15 ve altına indiği iddialar arasında.

Yukarıda özetlendiği gibi iddialar vahim. Özellikle yaşları 80-85 arasında olan müşterilerin işlemlerinin başta SPK Müfettişleri ve  BDDK murakıpları olmak üzere yakından incelenmesi gerekir ( ki bu yönde SPK ve BDDK’ya şikayetler yansımıştır ) . BDDK murakıpların ve SPK müfettişlerinin iddialar ve kendilerine yapılan Körfez sermayeli bankanın Moda Şubesi ile ilgili 80 yaş üzeri milyon TL üzeri portföyü bulunan müşteriler ile ilgili işlemlerini çıkartıp inceleme yapıp yapmayacağı ise önümüzdeki günlerde netleşmiş olacak.  İddialar aynı zamanda yargıya yansıtılması için müşteriler tarafından İstanbul’un ünlü bir Avukatlık Hukuk Büroları ile görüşmeler yapıldığı ve Hukuk Bürosu hazırlıklara başlamış durumda. İddialar ile ilgili Banka ve banka Genel Müdürü bugüne kadar herhangi bir açıklama yapmazken özellikle sahte imzalı ve yetkisiz personel tarafından yapılan işlemler ve yetkili olmayan banka hizmetlisi tarafından alınan tartışmalı imzalar, başka müşteriler için yaşlı müşterilerin kefil alınması ve mevduatlarına bloke konulması  ile ilgili bankanın cevabını da BankaVitrini olarak yakından takip edecek olacağız.   

Erol TAŞDELEN-Ekonomist, Uzman Bankacı

************************

MİY’den sonra Moda Şube Müdüresi de kovuldu – BankaVitrini

KÖRFEZ SERMAYELİ BANKANIN SAMSUN ŞUBESİNE AĞIR SUÇLAMA : PARALARIMIZ BUHARLAŞTI – BankaVitrini

Samsun’da müşteri hesaplarını boşaltan bankacı her yerde aranıyor – BankaVitrini

 

BANKA HABERLERİ

Antalya OSB’de toplam 12 fabrika satışa çıkarıldı

Antalya Organize Sanayi Bölgesi’nde (AOSB) 4 firma konkordato ilan ederken, 12 fabrikanın da satışa çıkarıldığı bildirildi. 327 firmanın faaliyet gösterdiği ve 20 bini aşkın kişinin istihdam edildiği bölgede üretim koşullarının daha da zorlaştığına işaret eden AOSB Başkanı Hasanali Gönen, “Sanayici yüzde 60 faizle kredi kullanıyor. Bu sürdürülebilir değil. Sanayicilik deli işi oldu. Sanayiciyi kurtarmak için çok hızlı hareket edilmeli, çünkü hareket kabiliyeti azalıyor’’ dedi.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Yaşanan ekonomik koşullar nedeniyle finansa erişemeyen ve maliyet baskısı altında kalan sanayici fabrikalarını satışa çıkarıyor. Sürekli büyüyen ve geçen ay 5. genişleme alanı altyapı işi ihaleye çıkarılan 327 firmanın üretim yaptığı, 20 binden fazla istihdam yaratan Antalya Organize Sanayi Bölgesi’nde 4 firma konkordato ilan ederken, 12 fabrika da satışa çıkarıldı. Antalya Organize Sanayi Bölgesi (AOSB) Yönetim Kurulu Başkanı Hasanali Gönen, 200 milyar TL ticaret hacmine ve 1 milyar dolar ihracat rakamına ulaşan OSB’de firmaların zor koşullarda üretimlerini sürdürdüğünü söyledi. AOSB’de son iki yıldır elektrik ve doğalgaz tüketiminin azaldığını ifade eden Gönen, ‘’Son iki yılda elektrik ve doğalgaz tüketiminde yüzde 7 düşüş var. Sanayici maliyet baskısı altında’’ dedi.

19 Mart’tan itibaren faizlerin yeniden yüzde 48’e çıkarıldığını anımsatan Gönen, şunları söyledi, ‘’Firmalarımız, fabrikalarımız şaşırdı kaldı. Bankalar kredi kullandırırken yüzde 4-5 komisyon talep ediyor. Sanayicinin dış kaynağa ihtiyacı var. Bankalar firma ve fabrikalardan öz sermayelerini güçlendirmesini istiyor, borçlarını ödemesi için de arsa ya da iki fabrikası olandan birini satmasını talep ediyor. Antalya OSB’de global firmalarımız da var. Gıda sektöründeki işletmelerimiz de maliyet baskısı altında.’’

Sanayiciye özel teşvik paketi hazırlanmalı

Sürdürülebilirlik, teknoloji, dijitalleşme ve karbon salınımı konularının sürekli konuşulduğunu anımsatan Hasanali Gönen, ‘’Biran önce finansal piyasalarda gevşeme sağlanmalı. Özellikle ihracat ayağı olan firmalarımız için işletme kredisi sağlanmalı. Sanayiciye özel Kredi Garanti Fonu (KGF) ve Eximbank kredilerine yönelik teşvik paketi hazırlanmalı. Hem de acilen bu açıklanmalı. Sanayicinin karlılık oranı yüzde 3-5 düzeyinde. Ama sanayici yüzde 60 faizle kredi kullanıyor. Bu sürdürülebilir değil. Sanayicilik deli işi oldu. Sanayiciyi kurtarmak için çok hızlı hareket edilmeli. Çünkü sanayicinin hareket kabiliyeti azalıyor.’’Parası olanın mevcut koşullarda yatırım yapmaktan kaçındığını ifade eden Hasanali Gönen, ‘’Bölgemizde 5. Genişleme alanı altyapısı için çalışmalar devam ediyor. Daha önce yatırım yapmak ve arsa almak isteyenler torpil yapılması için aracıları devreye koyardı. Şu anda yatırıma açılan 5. genişleme alanında ancak bir yatırımcıya arsa satabildik. Yatırım planı olan yatırımını askıya alıyor. İki fabrikası olan da birini satmaya çalışıyor’’ dedi. Önlem alınmaması halinde sanayicinin işçi çıkarmak zorunda kalacağını anlatan Gönen, bazı sanayicilerin maliyetleri azaltmak için Hindistan, Pakistan, Sri Lanka gibi Uzak Doğu ülkelerden işçi getirmeyi düşündüğünü sözlerine ekledi.

■ Satılık ilanları

Sahibinden.com internet sitesinin Antalya bölümünde yer alan ‘Satılık Fabrika’ ilanlarında 3 fabrika gayrimenkul danışmanlık firmaları tarafından satışa çıkarılarak müşterisini arıyor. Buna göre, AOSB 2. kısımda 14 bin 628 metrekare alanda kurulu bir fabrika 490 milyon liraya, 32 bin metrekare açık, 13 bin metrekare kapalı alanı bulunan 13 yıllık fabrika tesisi 800 milyon liraya satışa çıkarıldı. Yine AOSB 2. kısımda 4 bin 400 metrekare açık, 4 bin 100 metrekare kapalı alanı olan bir fabrika da 200 milyon liraya gayrimenkul firma aracılığı ile satışa çıkarıldı.

Fikri CİNOKUR-Ekonomim

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Türkiye Borçlarını IMF’siz Atlatabilir mi?

Yayınlanma:

|

Küresel ekonomide borç stoku rekor seviyelere ulaşmışken, gelişmekte olan ülkeler için “borç yönetimi” artık yalnızca mali bir konu değil, doğrudan egemenlik meselesine dönüşmüştür. Türkiye de bu çerçevede, bir yandan borç baskısı altında kalırken, diğer yandan IMF’siz çözüm yolları aramaktadır.

Türkiye’nin Borç Yönetimi Stratejileri

➤ İç/Dış Borç Dengesi:

Türkiye’nin kamu borcunun yaklaşık %40’ı dış borçlardan oluşuyor. Bu durum kur riskini sürekli gündemde tutarken, iç borçlanmada faiz baskısı ciddi bütçe yükü yaratıyor.

➤ TCMB ve Maliye Politikaları:

  • Ortalama Vade Uzatma: Yeniden borçlanma riskini azaltmak için süre uzatımı hedefleniyor.

  • Kur Riski Azaltımı: Dış borç oranı düşürülmeye çalışılıyor.

  • KKM ve Liralaşma Stratejisi: TL’ye dönüş teşvik edilerek dolarizasyon azaltılmak isteniyor.

➤ Temel Riskler:

  • Yüksek faiz yükü → Borç servis maliyetleri artıyor.

  • Kısa vadeli dış borç oranı yüksek → Kur şoklarında kırılganlık artıyor.

  • Reform eksikliği → Yapısal dönüşüm yavaş kalıyor.

IMF’siz Borç Krizi Çıkışı Mümkün mü?

Alternatif Stratejiler:

Strateji Açıklama
Borç Yeniden Yapılandırması Vade uzatma, faiz indirimi veya swap anlaşmalarıyla borç servisi hafifletilebilir.
Gelir Artırıcı Reformlar Kayıt dışının azaltılması, etkin vergi toplama ve sadeleştirilmiş kamu harcamaları ile bütçe dengelenebilir.
Yatırıma Dayalı Kredi Politikası Tüketim yerine sanayi ve ihracat odaklı kredi genişlemesi sağlanmalı.
Döviz Harcamasını Azaltma Lüks ithalatın kısıtlanması, yerli üretimle ikame politikaları öne çıkarılmalı.
Güven ve Saydamlık Reformları Bağımsız kurumlar, öngörülebilir politika ve yolsuzlukla mücadeleye dayalı yapı kurulmalı.

IMF’ye muhtaç olmadan borç krizinden çıkmak mümkündür. Ancak bu, ciddi bir politika kararlılığı, şeffaflık, yapısal reform ve toplumsal güven gerektirir. Türkiye’nin potansiyeli bu yönde vardır; önemli olan “doğru yoldan sapmadan” stratejik ilerlemeyi sürdürebilmektir.

Türkiye Özelinde Borç Krizi Riski (2024 İtibarıyla)

Türkiye’nin Borç Görünümü:

Borç Türü 2023 Sonu Değeri GSYH’ye Oranı Not
Kamu Borcu ~5,5 trilyon TL %40 civarı AB kriterlerine göre düşük ama artış hızı yüksek
Özel Sektör Dış Borcu ~160 milyar USD Yüksek kur riski taşıyor Bankalar ve reel sektör etkileniyor
Hanehalkı Borcu GSYH’ye göre düşük Ama faiz artışlarıyla kırılganlaştı
Toplam Dış Borç ~475 milyar USD GSYH’nin %45-50’si Kırılganlık göstergesi

Türkiye özelinde ve tarihsel örneklerle Borç Krizleri

Risk Faktörleri:

  • Kur Riski: Dolar/TL arttıkça dış borç çevrim maliyeti ağırlaşıyor.

  • Faiz Riski: TCMB faiz artışları → kredi faizlerini yukarı çekti → hanehalkı ve reel sektör borç baskısı arttı.

  • Enflasyon: Gerçek borç yükünü artırıyor, şirketlerin nakit akışlarını bozuyor.

Türkiye’nin Kırılganlık Alanları:

  • Kısa vadeli dış borç oranı yüksek (çoğunlukla 1 yıl içinde çevrilmesi gereken borç).

  • Dış ticaret açığı kronikleşmiş durumda.

  • İhracatçı şirketler yüksek maliyet + düşük kur getirisi ile sıkışmış durumda.

  • Kamu maliyesi baskı altında: Artan faiz yükü ve bütçe açıkları (2024 bütçesi -2,6 trilyon TL açık).

Türkiye Özelinde Borç Krizi Riski (2024 İtibarıyla)

Türkiye’nin Borç Görünümü:

Borç Türü 2023 Sonu Değeri GSYH’ye Oranı Not
Kamu Borcu ~5,5 trilyon TL %40 civarı AB kriterlerine göre düşük ama artış hızı yüksek
Özel Sektör Dış Borcu ~160 milyar USD Yüksek kur riski taşıyor Bankalar ve reel sektör etkileniyor
Hanehalkı Borcu GSYH’ye göre düşük Ama faiz artışlarıyla kırılganlaştı
Toplam Dış Borç ~475 milyar USD GSYH’nin %45-50’si Kırılganlık göstergesi

📜 1980’ler Latin Amerika Borç Krizi:

  • ABD’nin faiz artırımları sonrası Meksika, Brezilya gibi ülkeler dış borçlarını çeviremedi.

  • IMF reçeteleri (kemer sıkma, özelleştirme) toplumsal krizlere yol açtı.

📜 1997 Asya Krizi:

  • Tayland, Güney Kore, Endonezya gibi ülkelerde özel sektör dövizle borçlanmıştı.

  • Kur şokları → borçlar ödenemedi → büyük iflaslar → IMF müdahalesi.

📜 2010 Yunanistan Krizi:

  • Kamu borcu/GSYH %180’e çıktı.

  • Euro Bölgesi’nin içindeydi ama kendi para politikası yoktu.

  • AB + IMF kurtarma paketi → ama sosyal harcamalar kısıldı → derin resesyon.

Küresel borç krizi; sadece ekonomik değil jeopolitik ve sosyal sonuçlar da doğurabilecek bir tehdit haline geldi. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler açısından yüksek dış borç + kur şoku + faiz baskısı birleşimi büyük bir risk. Eğer bu baskılar büyüme sağlayacak üretken yatırımlarla dengelenmezse, kriz kaçınılmaz hale gelebilir.

Erol TAŞDELEN-Ekonomist      www.bankavitrini.com

 

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

ING Türkiye’nin aktif büyüklüğü 228,3 milyar TL’ye ulaştı

Yayınlanma:

|

Yazan:

ING Türkiye, 2025 yılına ait birinci çeyrek konsolide finansal sonuçlarını açıkladı. Yatırımlarını dijitalleşme odağında şekillendiren ING Türkiye’nin, 2025 yılı ilk çeyrek sonunda konsolide aktif büyüklüğü 228,3 milyar TL, özkaynak tutarı ise 20,9 milyar TL seviyesinde gerçekleşti. ING Türkiye Genel Müdürü Alper Gökgöz, “Bu dönemde ülke ekonomisine katkı sağlarken, aynı zamanda dijitalleşme yolculuğumuzu kesintisiz sürdürerek müşterilerimize değer yaratan çözümler sunduk. Türkiye’nin en sevilen dijital bankası olma hedefimizde kararlılıkla ilerledik. Bu çeyrekte ülke ekonomisine sağladığımız kredi desteğini yüzde 13 oranında artırdık” dedi.

Finansal sonuçlar ile ilgili değerlendirmede bulunan ING Türkiye Genel Müdürü Alper Gökgöz, şunları söyledi: “Yılın ilk çeyreğinde küresel ekonomi, belirsizlikler ve değişen politik dengelerle şekillenirken, Türkiye ekonomisinde ise enflasyonla mücadele ve finansal istikrarı önceliklendiren adımlar ön planda oldu. Bu dönemde, biz de ekonomiye ve paydaşlarımıza katkı sağlamaya devam ettik, dijitalleşme yolculuğumuzu kesintisiz sürdürerek müşterilerimize değer yaratan çözümler sunduk. Bu çeyrekte finansal tablolarımızda sağlam bir performans sergileyerek, yıl sonuna göre mevduatta yüzde 18, aktif büyüklüğümüzde yüzde 15 oranında artış kaydettik, ayrıca ülke ekonomisine sağladığımız kredi desteğini yüzde 13 oranında artırdık.”

Türkiye’nin en sevilen dijital bankası olma hedefiyle ilerliyoruz. 

Ülke ekonomisini destekleme kararlılığını sürdürürken, Türkiye’nin en sevilen dijital bankası olma hedefinde ilerlediklerini aktaran Gökgöz “Üstün müşteri deneyimini önceliklendirmeye ve kazandıran dijital bankacılık anlayışımıza uygun çözümler sunmaya devam ettik. Günlük faiz kazanma imkânı sağlayan Turuncu Hesap’ta başlattığımız Bitmeyen Hoş Geldin Faizi ile müşterilerimize birikimlerini yüksek faizle değerlendirme olanağı sağlıyoruz. Tüzel müşterilerimize de yenilikçi dijital çözümler sunuyoruz. Şahıs işletmeleri ve limited şirketler, dijital kanallarımız üzerinden müşterimiz olabiliyor. Limited şirketlere dijitalden müşteri olma kolaylığı sağlayan uzaktan müşteri edinimi hizmetimiz, uluslararası alanda da takdir gördü. Bu yenilikçi uygulamamız, 2025 Ortadoğu ve Kuzey Afrika Stevie Ödülleri’nde “Ürün İnovasyonu Başarısı” kategorisinde Bronz Stevie Ödülü’ne layık görüldü” diye belirtti.

Toplumsal yatırımlarımızla değer yaratmaya devam ediyoruz. 

Üstün müşteri deneyimini önceliklendirirken, sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında toplumsal yatırımlarıyla değer yaratmaya devam ettiklerine değinen Gökgöz şöyle devam etti: “Finansal sağlığı güçlendirmek için tasarrufu destekleyici inovatif dijital ürün ve hizmetlerimizle Türkiye’nin tasarruf bankası olma yolunda ilerliyoruz. Bu yaklaşımla, dijital ve yüksek kazanç sağlayan, inovatif Turuncu Hesap gibi yatırım araçlarımız ile müşterilerimizi desteklerken, aynı zamanda tasarruf konusunda kamuoyuna açık bir kaynak yaratmanın da önemli olduğuna inanıyoruz. Bu yaklaşımla, 2011 yılından beri yürüttüğümüz ve bir toplumsal yatırım projesi olarak konumladığımız Türkiye’nin Tasarruf Eğilimleri Araştırması’nı, NielsenIQ iş birliği ile yeniledik. Yenilenen araştırmanın, finansal ekosistemin güçlendirilmesine katkı sağlayacağına inanıyoruz.”

Gökgöz, sürdürülebilirlik vizyonu ile uyumlu şekilde, sosyal sorumluluk projeleriyle topluma değer katma misyonu ile hareket ettiklerini aktararak “Toplumsal yatırımlarımızda eğitimde fırsat eşitliğine katkı sağlamayı önceliklendiriyoruz.  Bu doğrultuda, Türk Eğitim Vakfı (TEV) iş birliğiyle eşit gelecek için Kahramanmaraş’ta inşa ettiğimiz ING Türkiye – Türk Eğitimi Vakfı Anaokulu’nu hizmete açtık. Bölgenin yeniden kalkınmasına katkı sunma hedefiyle hayata geçen yaklaşık 100 öğrenci kapasiteli anaokulunun aynı zamanda iş hayatında kadının güçlendirilmesine de katkı sağlayacağına inanıyoruz” dedi.

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.