Connect with us

GÜNCEL

LOZAN 2023’DE BİTECEK, MADEN ÇIKARACAĞIZ SAFSATASI

Yayınlanma:

|

Son yıllarda nereye dönsek şöyle bir iddiayla karşılaşıyoruz: ‘Lozan Antlaşması 100 yıl süreli yapılmıştır. Antlaşmaya ekli gizli maddelerde, Türkiye’nin bor ve petrol başta olmak üzere madenlerini çıkarması yasaklandığı için biz bunlardan yararlanamıyoruz. Antlaşmanın süresi 2023 yılında dolacak, dolayısıyla 2023’den itibaren madenlerimizi yer üstüne çıkarıp kullanarak ve ihraç ederek hızla gelişmiş ülke statüsüne geçeceğiz.’

Bu iddia doğru mu yoksa bir şehir efsanesi mi? Eğer doğruysa bugüne kadar çıkaramadığımız madenlerimizi çıkararak 2023’den sonra zengin olacağız demektir. Eğer bu bir şehir efsanesiyse o zaman bunu kanıtlayalım ve tarihin çöplüğüne atalım.

Lozan Antlaşması 100 Yıllık Geçici Bir Antlaşma mı?

Lozan Antlaşması metnine aşağıdaki linkler aracılığıyla ulaşılabilir:

https://ttk.gov.tr/wp-content/uploads/2016/11/3-Lozan13-357.pdf

Metni baştan sona incelediğimizde Lozan Antlaşmasının süreli olmadığını, Türkiye’nin bor ve petrol başta olmak üzere yer altı zenginliklerinin çıkarılmasını engelleyici herhangi bir madde veya düzenleme içermediğini görmek mümkün. Lozan Antlaşması’na ekli gizli maddeler veya antlaşma ekleri olup olmadığı konusunda bugüne kadar ortaya herhangi bir şey çıkmadı. O nedenle madenlerimizi çıkarmamızı engelleyen gizli düzenlemeler olup olmadığı konusunun gerçek olup olmadığını en kritik konumdaki üç kaynağın (bor, ham petrol ve doğal gaz) çıkarılıp çıkarılmadığını inceleyerek anlayabiliriz.

Madenlerimizi Çıkaramıyor muyuz?

Türkiye’nin madenlerini çıkarıp çıkaramadığı konusunu incelerken üzerinde en çok durulan üç kaynağa ilişkin verileri ele alacağız: Bor, ham petrol ve doğal gaz.

Bor madeni

Bor madeni, cam ve seramik ürünleri üretiminde, demir – çelik sektöründe (kompakt yapıda cüruf elde etmek için), temizlik malzemeleri sektöründe (deterjan vb temizleyiciler üretiminde), tarım sektöründe (gübre üretiminde) ve daha birçok alanda kullanılan önemli bir madendir.

Bor madeni ile ilgili veriler ve bilgiler için aşağıda linki verilen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Eti Maden İşletmeleri Bor Sektör Raporu 2015’e bakılabilir:

http://www.enerji.gov.tr/File/?path=ROOT%2f1%2fDocuments%2fSekt%C3%B6r+Raporu%2fET%C4%B0+MADEN+2015+Sekt%C3%B6r+Raporu.pdf

Dünyadaki bor rezervi 2015 yılı itibariyle 1,3 trilyon ton olarak hesaplanmaktadır. Bu rezervin yüzde 73,2’si Türkiye’de, yüzde 6,1’i ABD’de, yüzde 3,6’sı Çin’dedir. Görüleceği gibi Türkiye bor rezervinde dünyada açık ara ilk sıradadır. Aynı yılda dünya bor üretimi 4,2 milyon tondur. Bu üretimde Türkiye yüzde 48 ile birinci sırada, ABD yüzde 29 ile ikinci sırada ve Güney Amerika ülkeleri (Arjantin, Şili, Peru ve Bolivya) yüzde 12 ile üçüncü sırada yer almaktadır.

Türkiye, bor madeni ihtiyacında kendi iç talebini karşıladıktan sonra ihracat da yapmaktadır. Türkiye’de bor madeni üretimini üstlenmiş olan Eti Maden İşletmelerinin 2015 yılı bor madeni satış gelirleri toplamı 809 milyon Dolar olup bunun 787 milyon Doları ihracat geliridir.

Petrol, yaşamımızda her alanda kullanılan önemli bir kaynaktır. Ham petrol, arıtılarak enerji hammaddesi olarak kullanılmasının yanı sıra birçok türevi de farklı sektörlerde girdi olarak kullanılmaktadır. Doğal gaz, özellikle üretim ve ısınmada enerji kaynağı olarak kullanılan hayati bir kaynaktır.

Ham petrol ve doğalgaz

Ham petrol ve doğal gaz ile ilgili veriler ve bilgiler için aşağıda linki verilen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı Ham Petrol ve Doğal Gaz Sektör Raporu 2016’ya bakılabilir:

http://www.enerji.gov.tr/File/?path=ROOT%2f1%2fDocuments%2fSekt%C3%B6r+Raporu%2fTP_HAM_PETROL-DOGAL_GAZ_SEKTOR_RAPORU__2015.pdf

Dünya petrol rezervi (konvansiyonel olmayan petrol hariç) 1,7 trilyon varil, doğal gaz rezervleri 187,1 trilyon m3’dür. Türkiye’nin 2015 yılı itibariyle saptanmış ham petrol rezervi 334,5 milyon varil, doğalgaz rezervi ise 3,7 milyar m3’dür.  Dünyada petrol üretimi günlük olarak 91 milyon varil, doğal gaz üretimi yıllık olarak 3,5 trilyon m3’dür. 2015 yılında Türkiye, günlük ortalama olarak tükettiği 503 bin varil ham petrolün 51 bin varilini kendi kaynaklarından (yüzde 10) üretmiş, kalan miktarını ithal etmiştir. Aynı yılda Türkiye, yıllık olarak tükettiği toplam 48,8 milyar m3 doğal gazın 398 milyon m3’ünü kendisi üretmiş (yüzde 0,8) kalan kısmını ithal etmiştir.

Madenleri arama ve kullanma faaliyetlerimiz engelleniyor mu?

Buraya kadar yaptığımız inceleme bize Türkiye’de bor, ham petrol ve doğal gazın bulunduğunu ve herhangi bir engelle karşılaşmaksızın çıkarılıp üretildiğini ve satıldığını gösteriyor. Acaba iddia edildiği gibi Lozan Antlaşmasına bağlı gizli maddeler veya eklerde doğal kaynaklarımızı aramamızı, bunlara ilişkin rezervleri saptamamızı engelleyen düzenlemeler var mıdır? Bu sorunun yanıtını vermek için var olup olmadığını veya var ise nerede olduğunu bilmediğimiz gizli düzenlemelere bakamayacağımıza göre elimizde sadece arama faaliyetlerine bakma seçeneği kalıyor.

Yukarıda değindiğimiz Bor Sektör Raporundaki veriler Türkiye’nin dünyada en büyük rezerve ve üretime sahip olduğunu ortaya koyduğuna göre Türkiye’nin bor rezervlerini belirleme, arama ve üretme konusunda herhangi bir engelle karşılaşmadığı açıkça ortaya çıkıyor. Yine yukarıda değindiğimiz Ham Petrol ve Doğal Gaz Sektör Raporu’na göre son on yılda Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı tarafından açılan sondaj kuyusu sayısı 1.594 adettir. Mart 2016 itibariyle Avrupa’nın en fazla sondaj yapan ülkesi Türkiye’dir. Türkiye’de bu tarih itibariyle açılan aktif sondaj kulesi sayısı 28’dir. Türkiye’yi 19 kule ile Norveç ve 10 kule ile İngiltere izlemektedir. Petrol ve doğal gaz aramaları Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının yanı sıra yerli ve yabancı şirketler tarafından yoğun biçimde yapılmaktadır. Bu bilgi ve veriler bize Türkiye’nin ham petrol ve doğal gaz arama, saptama ve çıkarma konusunda herhangi bir engelle karşılaşmadığını gösteriyor.

Sonuç

Lozan Antlaşması’nın, doğal kaynaklarımızı aramayı engelleyici gizli maddeleri olduğu ve antlaşmanın 100 yıl süreli olması nedeniyle 2023’de yürürlükten kalkacağı, ondan sonra bizim bu kaynakları çıkararak hızla gelişmiş ülke konumuna geçeceğimiz biçimindeki iddiayı ele aldık ve inceledik. Lozan Antlaşması metnine ilişkin incelememizde; antlaşmanın süreli olduğuna ilişkin hiçbir düzenleme olmadığını gördük. Ardından antlaşma metninde yer almayan ve doğal kaynaklarımızı çıkarmamızı engelleyen gizli düzenlemeler olup olmadığını araştırmaya geçtik. Burada elimizde gizli metin vb olmadığı için doğal kaynaklarımızı arayıp aramadığımızı analiz etmeye giriştik. En kritik üç kaynak olan bor, ham petrol ve doğal gazı örnek olarak seçip devletin resmi raporlarından konuyu araştırdık. Bu araştırmalarımızda gördük ki doğal kaynaklarımızı yeterince arıyoruz ve bulduklarımızı devreye sokabiliyoruz. Yani bunları aramamıza engel olan hiçbir düzenleme veya başka bir engel söz konusu değil.

Ve sonuçta bu iddianın sadece bir şehir efsanesinden ibaret olduğunu kanıtlamış ve tarihin çöplüğüne atmış olduk.  

Mahfi EĞİLMEZ

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Garanti BBVA CEO Baştuğ: “Kredi kartlarına sınırlama getirilmeli”

Geçen yıl krediler yüzde 50 artarken, kredi kartlarında bunun üç katına varan artışlar olduğunu dile getiren Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, tüketimin sakinleşmesi için kredi kartlarına ilişkin adım atılması gerektiğini söyledi. Yıl sonunda enflasyonun baz etkisiyle yüzde 45’e gerileyeceğini belirten Baştuğ, asıl mücadelenin bundan sonra başlayacağını ifade etti.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Ülkedeki en büyük sorunun enflasyon olduğunu söyleyen Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, enflasyonun dizginlenmesi ve tüketimin yavaşlaması için kredi kartlarına sınırlama getirilmesi gerektiğini savundu.

Geçen yıl krediler yüzde 50 artarken, kredi kartlarında bunun üç katına varan artışlar olduğuna da değinen Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, kredi kartı faizlerinin çok düşük kaldığını ve herkesin bu kanala yüklendiğini söyledi. Bu yıl ise 2023’e göre büyüme hızının yavaşladığını ancak yine de kredi kartlarıyla alakalı büyümenin önüne geçecek bir şeylerin yapılması gerektiğini belirten Baştuğ, “Geçen yılın büyümesi tüketimden geldi. Çılgınca bir tüketim yapıldı. Bunun baskılanması, düşmesi lazım. Ülke olarak tüketimle ilgili olarak sakinleşmemiz lazım, daha az tüketmemiz ve büyümeyi başka kaynaklardan elde etmemiz lazım” dedi.

Parasal sıkılaşma politikaları gereği bireysel kredilerde bankaların yüzde 2 büyüme sınırı olduğunu hatırlatan Baştuğ, “Bankalar bireysel kredilerde bu sınırı aşmaları halinde ciddi cezalar ödüyorlar, bu nedenle de aşmamaya özen gösteriyorlar. Bu yıl kredi talebi artsa bile yükselmiş faizle bu baskılanacaktır bireysel taraf için. Tüzel taraf için de benzer bir dünya var, orada da belli sınırlar var. Ortalama enflasyonun yüzde 54-55 seviyesinde biteceğini düşünürsek onun çok altında bir kredi büyümesiyle yılı tamamlarız diye düşünüyorum. Buradan herkes nasibini alacak. Ama hâlâ kredi kartlarıyla alakalı büyümenin önüne geçecek bir şeylerin yapılması gerektiği düşünüyor ve bekliyoruz” dedi.

“Kredi talebi Döviz cinsine kaydı”

Kurda öngörülebilirlik artınca kredi talebinin döviz cinsinden kredilere doğru kaydığını belirten Recep Baştuğ, “Bu talebin kayma nedenlerinden birisi de TL kredilerdeki yüksek faiz oranları. Türk bankaları döviz cinsinden kredi vermeyi, Türk şirketleri de döviz cinsinden kredi kullanmayı öğrendiler. Şu an verilen kredilerin doğru yerlere gittiğini düşünüyorum. Eskisi gibi kurun artışıyla herhangi bir sıkıntı yaratacak bir durum yok. Banka sermayeleri çok güçlü. Topladığımız para sattığımız paradan daha az. Bu trend devam ederse TL miktarı artacaktır. Bankalar kazandıkları parayla eleştirirler. Bankanın amacı kârı ile sermayesini enflasyona ezdirmemektir. Bankaların üzerindeki yük şu anda kârlılıkta kendini gösteriyor” değerlendirmesini yaptı.

20 milyar dolarlık döviz girişi oldu

Seçimden sonra dışarıdan 20 milyar doları bulan bir döviz girişi olduğunu, bireylerin yatırım tercihlerinde de artan oranda TL’leşme gözlemlediklerini söyleyen Recep Baştuğ, “Şu anda gelen paralar yatırım için gelen paralar değil. Onun biraz daha vakti var. En büyük miktar swapla gelen para, ikinci büyük para Türk eurobondlarına geldi. Sonrasında TL Hazine bonolarına ve Borsaya geldi. Rakam her geçen gün artıyor” dedi.

bloomberght

Okumaya devam et

GÜNCEL

TurkNet’ten 19 Mayıs’a Özel Film: ‘Işığım Atatürk’

Türkiye’nin yeni nesil internet servis sağlayıcısı TurkNet, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı, başarı öyküsü yaratmış gençlere yer verdiği ve ‘Atatürk bugün hayatta olsaydı bize ne söylerdi’ sorusuna yapay zeka teknolojisi ile yanıt aradığı ‘Işığım Atatürk’ filmiyle kutluyor.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Dünya standartlarında hızlı interneti herkes için erişilebilir kılmayı hedefleyen TurkNet, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’na özel, gerçek hikayeler ve onların gerçek sahiplerinin rol aldığı bir film hazırladı.

Kaju İstanbul tarafından çekilen ‘Işığım Atatürk’ filminin senaryosu ve fikrinin tamamı TurkNet çalışanlarına ait. 19 Mayıs’a adanmış olan filmin en önemli özelliği ise Atatürk’ün gençliğe miras bıraktığı eserler ile son yıllarda gençler üzerinde yapılan araştırmalar ışığında ‘Atatürk bugün hayatta olsaydı gençlere ne söylerdi?’ sorusuna yapay zeka araçları eğitilerek yanıt aramış olması.

Gül Sağır Aydın; ‘Gençler harekete geçmek için sabırsızlanırken TurkNet de onlara ihtiyacı olan hızı sunuyor

TurkNet’in Büyümeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı (CGO) Gül Sağır Aydın projenin çıkış noktasını şu sözleri ile anlattı: ‘Gençlerin özgürlük, fırsat eşitliği ve istihdam gibi konulardaki endişeleri, yapılan tüm araştırmalarda sıkça ortaya konuluyor. Ancak aynı araştırmalar, gençlerin dünyanın daha iyi bir yer haline geleceğine olan inançlarının yetişkin bireylere kıyasla %50 daha fazla olduğunu ve artan krizlere karşı harekete geçmek için sabırsızlandıklarını gösteriyor. Filmde TurkNet’in, gençlere keşfetme, öğrenme ve kendilerini ifade etme gücü veren güvenli ve hızlı internet bağlantısı sağlama konusundaki kararlılığını vurgulamak istedik ve destekleyici-geliştirici bir topluluğun rolünü sembolize eden bir senaryo üzerinde çalıştık’.

Gençleri #IşığımAtatürk hashtag’i ile hikayelerini paylaşmaya davet ediyoruz’

‘Gençlere imkan verildiğinde tutku ve motivasyonla neler başarabileceklerini gösteren bu projede, Atatürk’ün ilkelerine ve inkılaplarına rehber olarak bakmanın önemini hatırlatıyoruz’ diyen Aydın film hakkında ise şu bilgileri verdi: ‘Filmde TurkNet’in her daim gençlerin yanında olma misyonu çerçevesinde destek verdiği gençler rol aldı ve hikayeleriyle hayallerini gerçekleştirmek isteyen herkese ilham oldu. Projedeki amacımız, başarının uzak ve çok zor kazanılan bir hedef olmadığını, her birimizin küçük ya da büyük hayalinin kıymetli ve ulaşılabilir olduğunu vurgulamak. Bu sebeple tüm gençleri #IşığımAtatürk hashtag’i ile onlara adanmış bu özel günde başarı ve hayallerini paylaşmaya davet ediyoruz.’

 

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Akbank ve İGE işbirliğiyle “İhracatçı Kadın KOBİ”lere destek

Akbank KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz, “Kadın girişimcilerin finansmana erişimini kolaylaştırarak sürdürülebilir büyümelerini desteklemeye devam edeceğiz” diye konuştu.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Akbank, çözümleriyle kadın KOBİ’lerin yanında olmaya devam ediyor.

Bankadan yapılan açıklamaya göre, Akbank, İhracatı Geliştirme AŞ (İGE) işbirliğiyle hayata geçirdiği ‘İGE-Akbank İhracatta Kadını Destekleme Paketi’yle teminat yaratmakta zorluk yaşayan ‘İhracatçı Kadın KOBİ’lere, yüzde 80 İGE kefalet desteğiyle ihracat taahhütlü 7.5 milyon liraya kadar vadeli kredi sunuyor.

Paketten ortaklık paylarının asgari yüzde 51’i kadınlara ait olan firmalar, yönetim kurulu tarafından atanan genel müdürün kadın olduğu veya yönetim kurulu üyelerinin asgari yüzde 20’si kadınlardan oluşan anonim şirketler, temsil ve yönetme yetkisine sahip ortaklardan birinin kadın olduğu veya genel kurul tarafından atanan genel müdürü kadın olan limited şirketler veya başvuru tarihi itibarıyla geçerli işletmenin kadın girişimci olduğunu gösterir TSE onaylı TSE K 645 belgesine sahip firmalar yararlanabiliyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Akbank KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz, banka olarak kadın KOBİ’lerin finansal sağlığını desteklemek ve büyüme potansiyellerini artırmak için birçok ürün ve hizmet sunduklarını belirterek, kadın KOBİ’lerin işlerini geleceğe taşımalarında yanlarında yer aldıklarını aktardı.

Son 2 yılda finansal ve finansal olmayan ürün ve hizmetleriyle kadın KOBİ müşteri sayısını yüzde 50 artırdıklarını kaydeden Oğuz, ‘Kadın girişimcilere sunduğumuz kredi bakiyesini 4 katına çıkardık. İGE iş birliğinde sunduğumuz ‘İGE-Akbank İhracatta Kadını Destekleme Paketi’ de ihracatçı Kadın KOBİ’lerimizin teminat sıkıntılarına çözüm sunarak büyümelerine, uluslararası pazarda rekabet güçlerinin artmasına ve aynı zamanda ülke ekonomisine daha fazla katkı sağlamalarına olanak tanıyacak. Akbank olarak, kadın girişimcilerin finansmana erişimini kolaylaştırarak sürdürülebilir büyümelerini desteklemeye devam edeceğiz.’ ifadelerini kullandı.

İhracatı Geliştirme AŞ Yönetim Kurulu Üyesi Kasım Akdeniz ise öz kaynaklarıyla ihracatçılara verdikleri kefaletler sayesinde bankaların ihracata daha fazla kredi kullandırmasını sağladıklarını kaydederek, ”İGE-Akbank İhracatta Kadını Destekleme Paketi’ ile de emeğiyle ekonomiye ve yarınlara değer katan kadın ihracatçılarımızın finansmana erişimini kolaylaştırma yolunda attığımız kararlı adımlara bir yenisini ekliyoruz. Kadın ihracatçıların ekonomik kalkınma ve üretime olan katkılarının artırılması için Akbank ile yaptığımız bu iş birliğinin önümüzdeki yıllarda artarak devam edeceğine inanıyoruz.’ açıklamasında bulundu.

Okumaya devam et

KATEGORİ

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

KRIPTO PARA PİYASASI

BORSA

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.