Connect with us

GÜNDEM

Markalar elektrikli araç çalışmalarına neden ara verdi

Yayınlanma:

|

Türkiye’de elektrikli araç piyasası hızla büyüyor. Öyle ki Türkiye, bu konuda dünyanın birçok ülkesinden çok daha hızlı ilerliyor. Ancak elektrikli araçları enerji sektöründen altyapı üretimine, şarj istasyonlarına kadar birçok başlıktan bağımsız düşünmek mümkün değil. Konuyla ilgili ciddi bir açıklama, işin uzmanından geldi. Elektrikli araçların şarj sistemlerinde dev kabloların temel içeriği olan bakırın Türkiye’deki en büyük tedarikçilerinden Bakırsan’ın içinde bulunduğu Toptaş Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Toptaş, elektrikli araç piyasasında yaşanacak önemli kırılmalara dikkat çekti. Elektrikli araç şarj istasyonlarının ikinci nesle geçişe hazırlandığını hatırlatan Toptaş, fakat çağrı cihazlarının patlaması, ertesi gün de telsiz cihazlarının infilak etmesinin ardından durumun değiştiğini, “uzaktan kontrol edilebilirlik” durumunun gerçek bir tehdit olduğunu ve elektrikli araç piyasasının açığının da bu olduğunu belirtti.
Kendilerinin enerji sektörünün ihtiyacı kabloların üretiminde ana aktörlerinden olduğuna dikkat çeken Uğur Toptaş, “Yani enerjinin kablosu ham madde olarak bizden geçiyor diyebiliriz. Elektrikli araçlar trend oldu şu anda bu elektrikli araçlarımızın bir de şarj istasyonları var. Bir süredir yeni nesil şarj istasyonu arayışları için ar-ge çalışmaları var. Biz firmalara zenginleştirilmiş özel tipte bir bakır tedariği yapıyoruz” dedi. Önceki gün Lübnan’da Hizbullah’ın iletişim kurmak için kullandığı çağrı cihazlarının patlaması sonucu en az 9 kişinin ölmüş, 3 bine yakın kişinin de yaralanmıştı. Dün de Hizbullah’ın kullandığı telsizler uzaktan erişim yöntemiyle patlatıldı ve 14 kişinin ölmesine, 500’den fazla kişinin de yaralanmasına sebep oldu. Benzer bir durumun elektrikli araç piyasası için de geçerli olduğunu hatırlatan Toptaş, “Elektrikli araçlarda bazı markalar karar alıp çalışmalarına ara verdiler” dedi.

ELEKTRİKLİ ARAÇ ÇALIŞMALARINA NEDEN ARA VERİLDİ?

Çalışmalara ara verilmesinin nedenini de anlatan Uğur Toptaş, “Yaydığı manyetik alan yüzünden kullanıcılarına baş ağrısı şikayetiyle hastaneye başvurma yoğunluğu yaşatmasından dolayı, bu araştırmalarını ve geliştirmelerini durdurma kararı aldı birçok firma. Elektrikli araçlar bundan 2 ay öncesine kadar çok yüksek bir trend olduğundan dolayı şarj istasyonları yeni nesil yani ikinci nesle geçmeye çalışıyordu. Fakat çağrı cihazı olayından sonra olay nereye gidecek, açıkçası belirsiz” ifadelerini kullandı.

‘ŞARJ İSTASYONU ÇALIŞMALARININ DA DURDURULACAĞINA İNANIYORUM’

Enerjinin lojistik kısmının bakırla çözüldüğünü, başka hiçbir metalin alternatif olamadığını belirten Toptaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Toptaş, “Daha doğrusu optimal maliyet ve optimal enerji tasarrufu bakırda sağlanabiliyor. Ayrıca optimal iletkenlik de bakırda bulunduğu için bakır kullanılıyor” dedi. Şimdilerde elektrikli araç üreticilerinin temel tartışma ve araştırma konusunun yeni nesil şarj istasyonları olduğunu belirten Toptaş, “İki gün önce konuşuyor olsaydık eğer ben bununla ilgili daha pozitif düşüncelere sahip olurdum. Şu anda elektrikli araçlarla ve bu şarj istasyonlarının ar-ge’leriyle alakalı çalışmaların durdurulacağına inanıyorum. İki tane sebebi var. Ana sebep, kullanıcılarda ortaya çıkardığı baş ağrısı ve diğer sağlık problemleri. Sağlık da her şeyden önce geliyor burada. Ne aracın ekonomikliği ne aracın başka bir özelliğinden daha önemsiz değil. Öte yandan bir de elektrikli araçların başka bir şekilde kontrol edilebilme tehdidi söz konusu. Bundan dolayı ben ilginin ve tercihin azalacağına inanıyorum elektrikli araçlarda” değerlendirmesini yaptı.

TOPTAŞ: ABD MANUEL VİTESLİ ARAÇLARI TOPLUYOR

2024 itibarıyla teknoloji savaşlarının bambaşka bir evreye taşındığına da dikkat çeken Uğur Toptaş, Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) dünyadan manuel vitesli araç topladığını ve bunun teknoloji savaşlarının ne kadar yakıcı hale geleceğinin bir fragmanı olduğunu söyledi. Toptaş, “ABD’nin bu uygulaması özellikle de 2024 yılının Mart ayında yaşanan güneş patlamasının ardından hareketlendi. Hala da uygulama devam ediyor. Bunu okumak ve gelecekte yaşanacakları bu paralelde değerlendirmek önemli” diye konuştu.

TÜRKİYE’DE TEKNOLOJİ DEVRİMİ: KARANLIK FABRİKALAR’ GELİYOR!

Türkiye’nin bakır üretiminde de önemli gelişmeler yaşandığını belirten Uğur Toptaş, “Bakır üretim tesisleri yeni nesle evriliyor artık. Karanlık fabrikalar oluşturulmaya başlıyor. Hatta bir tane tesis var tahminen 6 ay sonra faaliyete girecek. Türkiye için teknolojik bir devrim diyebilirim. Endişe ediyoruz onlarda da ne kadar başarıya gidebilecekler, Türkiye’de bir ilk olacak çünkü. Bizim sektörün de, sanayinin de teknolojiyle entegre olup bir an önce karanlık fabrika meselesini çözmesi gerekiyor” dedi. Uğur Toptaş, karanlık fabrikaların çalışma mantığını şöyle anlattı:

“Normalde içerde bulunan işçinin, personelin yapmış olduğu işleri yapan robotik ekipmanlar var. Yani örnek veriyorum, malzeme geldi bunu alıp işleyip bir noktaya getireceğiz, bunun geçeceği etaplar için malzemenin bir yerden alınıp bir yere indirilmesi otomatik ekipmanlarla yapılacak. Diğer tarafta, işlenirken çıkan ürünün kalıplarından ayrılması, atılması, diğer tarafa aktarılması… Eskiden 60-70 kişinin götürdüğü işi sadece operatör olarak 4-5 kişinin götüreceği bir durum bu. Elbette istihdam olarak bakıldığında bir dezavantaj ama birçok sektör var, birçok meslek var. Bu kalıcı bir problem olmaz. Maliyetlerin aşağıya düşmesi, perakendede halkı rahatlatacak bir operasyon olduğu için destekliyoruz.”

‘KONUT FİYATLARINI BİLE DÜŞÜRÜR’

Sanayideki bu gelişmelerin konut fiyatlarına bile etkisinin olacağını savunan Toptaş “Teknolojik olarak gelişmek her zaman, bence insanoğlu adına faydalı bir şeydir. Maliyet olarak da faydalıdır. Bu şekilde devam edilmesi gerekiyor” dedi.

TÜRKİYE’NİN DEV TÜKETİM MADDESİ: BAKIR

Türkiye’nin bakır tüketim hacminin yıllık 500 bin ton olduğunu vurgulayan Bakırsan Bakır Sanayi kurucusu Uğur Toptaş, “Cevherden elde ediyoruz biz bu bakırın bir kısmını ama küçük bir kısmını… Geri kalanını dünyadan ithal ediyoruz. Bu tekniklere yatırımlar bu senelere kadar çok zayıftı. Yapılmaya başlandı ama devletin teşviklerinin arttırılması gerekiyor. Ciddi bir potansiyelimiz var. Bununla alakalı yer altı madenlerimiz çok zengin. Sadece yatırım maliyetleri çok yüksek. Fakat üretim olarak dünyada şu anda iyi bir aktörüz” ifadelerini kullandı.

‘RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI TÜRKİYE’NİN ÖNEMİNİ ARTIRDI’

Dünyadaki bakırın yüzde 30’unu Rusya’nın ürettiğini ve buradan dünyaya dağıldığını belirten Toptaş, “Malumunuz Rusya-Ukrayna Savaşı’ndan dolayı da Rusya’nın zaten bir partneri olduk. Onların bakırları genellikle Türkiye tarafında kullanılıyor. Burada işleniyor, buradan ihracat yapılıyor. Bundan dolayı Türkiye’nin önemi 3 ise 6’ya, 7’ye, 10’a yükselmiş diyebiliriz bu noktada. Tabii savaş üzücü bir olay. Tabii ki bu savaşın bir an önce bitmesini, bu problemlerin ortadan kalkmasını istiyoruz. Çünkü bu savaş orada bölgesel olarak gözükse de bu biraz da kontrollü bir bölgesel savaş olmaktan çıkıyor. Dünyadaki aktörler ortada, diğer ülkeler ortada konuya müdahil olan. Bunların çözülmesi ve dünyanın bir an önce barışa gitmesini temenni ediyoruz. Ancak bu savaş Türkiye’nin sanayi üretimindeki değerini de bize göstermiş oldu” dedi.

Okumaya devam et
Yorum Yazın

Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

BANKA HABERLERİ

Türkiye Bankalar Birliği’nden dijital dolandırıcılık uyarısı

Türkiye Bankalar Birliği’nden (TBB) yapılan yazılı açıklamada dijital kanallarda güvenli işlemler için sıkça karşılaşılan dolandırıcılık yöntemlerine ve bu yöntemlerden korunma yollarına dair bilgilere yer verildi

Yayınlanma:

|

Yazan:

Son dönemde, internet ve mobil kanallarda yaşanan dolandırıcılık vakalarının artması nedeniyle kamuoyunu bilgilendirme ihtiyacı doğduğuna değinilen açıklamada, sıklıkla karşılaşılan dolandırıcılık türleri sıralandı. Bunlar arasında; sahte internet siteleri ve güvensiz alışveriş platformları üzerinden yapılan dolandırıcılık, kişisel bilgilerin manipülasyon yoluyla ele geçirilmesi, sosyal medya platformlarında sahte hesaplar aracılığıyla yapılan dolandırıcılık, sahte e-posta adreslerinden gelen mesajlar ile kişisel bilgilerin ele geçirilmesi, sahte SMS ve e-postalar yoluyla kişisel bilgilerin çalınması, cihazlara uzaktan erişim sağlayarak bilgi ve para çalma girişimleri, bilgisayarlara veya mobil cihazlara zararlı yazılımlar yükleyerek veri hırsızlığı yapılması yer aldı.

Bilgilendirmede, SMS, e-posta veya sosyal medya yoluyla gelen bildirimlerdeki bağlantılara veya linklere kaynağından emin olunmadan tıklanmamasının altı çizildi.

Hizmet alınan kuruluşun resmi iletişim kanallarını kullanarak doğrulama yapılması gerektiği ve tek tıkın, kişiyi sahte sitelere veya virüslere yönlendirebileceğine dikkat çekildi.

“Emin olmadığınız mobil uygulamaları cihazlarınıza yüklemeyin”

Kullanıcıların banka hesaplarının hiç kimseye kullandırılmaması gerektiği vurgulanan bilgilendirmede, “Şifrelerinizi kimseyle paylaşmayın. Kendini savcı, polis, asker, banka çalışanı, avukat olarak tanıtan veya bir ödül, prim iadesi, kart aidatı iadesi için sizden şifrenizi, kart bilgilerinizi ve kişisel verilerinizi talep eden kişilere itibar etmeyin, bu amaçla gelen linklere tıklamayın. Güvenliğinizden emin olmadığınız mobil uygulamaları cihazlarınıza yüklemeyin. Güvenlik açığı bulunan veya korsan uygulamalar, kişisel bilgilerinizi ele geçirebilir, cihazınıza zarar verebilir ve hatta kimlik hırsızlığına yol açabilir.” denildi.

Bankalarca yapılan güvenlik duyurularının takip edilmesi yönünde uyarıda bulunulan açıklamada, kişisel bilgilerin güncel kalması için bu duyurularda iletilen uyarıların da dikkate alınması gerektiğinin altı çizildi.

“Şifrelerinizi başka uygulamalarda ve alışveriş sitelerinde kullanmayın”

Açıklamada, kişisel cep telefonuna, bilgisayara ve tablete yüklenen uygulamanın istediği izinlerin dikkatlice kontrol edilmesinin önem taşıdığı ifade edilerek şu uyarılarda bulunuldu:

“Bankacılık uygulamalarınızı resmi uygulama mağazalarından indirin. Bilinmeyen veya güvenilir olmayan kaynaklardan uygulama indirmeyin. Bankacılık uygulamalarında kullandığınız şifrelerinizi, başka uygulamalarda ve alışveriş sitelerinde kullanmayın. Daha az güvenlikli sitelerde şifreleriniz ele geçirilebilir, bankacılık uygulamalarınıza bu şifreler denenerek giriş yapılabilir.

Güvenliğinden emin olmadığınız internet sitelerinden alışveriş yapmayın. Dolandırıcılık amaçlı açılmış sahte bir site üzerinden dolandırılabilirsiniz. Banka hesap özetlerinizi ve işlemlerinizi düzenli olarak kontrol edin, şüpheli bir durumda vakit kaybetmeden bankanızla iletişime geçin. Bu kapsamda; dolandırıcılık vakalarına ilişkin olarak resmi kurumlar ve hizmet alınan kuruluşlar tarafından yapılan tüm uyarılar ve bilgilendirmeler dikkate alınmalıdır.”

AA

Okumaya devam et

GÜNCEL

Prof. Dr. Aziz Çelik: Türkiye’de emeklilikler 35-40 yıl yan gelip yatmıyor

Yayınlanma:

|

Yazan:

Kocaeli Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstriyel İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aziz Çelik, sosyal medya hesabı X üzerinden yaptığı paylaşımda, emeklilik yaşına farklı bir bakış açısı sundu. Ülkelerde özellikle EYT sonrasında başlayan erken emeklilikle çok uzun yıllar maaş alındığı ve bunun da sosyal güvenlik sisteminin çöküşüne neden olduğu iddialarını yorumladı.

Türkiye’de ortalama ömür beklentisi üzerinden emeklilik sürelerini Prof. Dr. Aziz Çelik şu şekilde anlattı:

“Emeklilikte Ortalama Ömür Beklentisi Gerçekleri!

Liberaller uzun süre dört çalışana bir emekli olmazsa (aktif-pasif oranı 4 olmazsa) sosyal güvenlik sisteminin çökeceğini iddia ettiler. Bu iddiayı çürüttük; böyle bir kuralın olmadığını, Avrupa’da aktif-pasif oranı ortalamasının 1,7 olduğunu gösterdik. Artık bu safsatayı ileri süremiyorlar!

Şimdi bunun yerine Türkiye’deki emeklilerin az çalıştığı, emeklilikte çok uzun yıllar maaş aldığı ve sistemin çöktüğü iddialarını tekrar edip duruyorlar.

Şimdi de bu iddiayı çürütelim!

Önemli olan emeklilik sonrası ortalama ömür beklentisidir

Ne tek başına emeklilik yaşının ne de ortalama ömür beklentisinin önemi var; önemli olan emeklilik sonrası ortalama ömür beklentisidir.

Önemli olan şirketler için çalışmayı bıraktıktan sonra kaç yıl yaşayacağınızdır. İnsani soru budur! Yoksa “aktüeryal denge” veya “finansal sürdürülebilirlik” soruları değil!

Türkiye’de emeklilik sonrası ömür beklentisi OECD ortalamasının altındadır.

OECD verilerine göre,

Türkiye’de erkeklerde emeklilik sonrası ömür beklentisi 18,1 yıl, kadınlarda ise 23,6 yıldır,

OECD ortalaması erkeklerde 19,5 yıl, kadınlarda 23,8 yıldır.

Emeklilikte ortalama ömür beklentisi OECD verilerine göre,

Yunanistan’da erkeklerde 19,1, kadınlarda 25,5 yıldır.

İspanya’da erkeklerde 22, kadınlarda 26,5 yıldır.

Kore’de erkeklerde 18,4, kadınlarda 21,5 yıldır.

Fransa ve İtalya’da çok daha yüksek!

Türkiye sıralamada geride

Türkiye emeklilikte ortalama ömür beklentisinde 38 OECD ülkesi içinde erkeklerde 22, kadınlarda 12. sıradadır.

Emeklilikte beklenen ömür bütün dünyada artıyor. Artması da gerek. İnsanlar neden bir ömür boyu şirketler için çalışsın ki!

Sosyal güvenlikte uluslararası karşılaştırmayı çok dikkatli yapmak lazım. Çalışma süreleri, ücret, iş güvencesi ve çalışma koşulları gibi farkları da eklediğinizde Türkiye’de emekliliklerin 35-40 yıl yan gelip emekli aylığı almadığını ve sefa sürmediğini görürsünüz!”

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Hacker’lar banka güvenliklerini nasıl aşıyorlar?

Son zamanlarda, Hesperbot (DefRef) olarak bilinen zararlı yazılım, Türkiye’deki banka kullanıcılarını hedef alarak yeniden gündeme geldi. Bu yazılım, bankaların ikili kimlik doğrulama mekanizmalarını atlatmak için hem PC hem de mobil sistemlere saldırıyor.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Son zamanlarda, Hesperbot (DefRef) olarak bilinen zararlı yazılım, Türkiye’deki banka kullanıcılarını hedef alarak yeniden gündeme geldi. Bu yazılım, bankaların ikili kimlik doğrulama mekanizmalarını atlatmak için hem PC hem de mobil sistemlere saldırıyor.

Dijitalleşme, teknolojik geliştirmeler, mobil altyapı, yapay zeka entegrasyonu… Çağımızın gerektirdiği tüm yenilikler artık bir tık uzağımızda, cebimizdeki akıllı cihazda veya parmağımızın ucunda. Ancak dijital çağın bize sunduğu bu kolaylıklar, aynı zamanda yeni tehditleri de beraberinde getiriyor.

Özellikle finansal kurumlar ve bireysel kullanıcılar, siber saldırıların hedefi haline gelmeye başladı. Son dönemde Türkiye’de artan banka dolandırıcılığı vakaları, Hesperbot (DefRef) adlı zararlı yazılımın yeniden ortaya çıkmasıyla dikkat çekiyor. Bu yazılım, bankaların güvenlik önlemlerini aşarak kullanıcıların hesap bilgilerini ele geçirmeyi hedefliyor. Hesperbot, sahte fatura e-postaları ve zararlı yazılımlar aracılığıyla hem bilgisayar hem de mobil cihazlara sızarak, kullanıcıların internet bankacılığı bilgilerini çalıyor. Bu durum, bireylerin ve kurumların siber güvenlik önlemlerini gözden geçirmesini zorunlu kılıyor. Peki, bu zararlı yazılım nasıl çalışıyor ve kullanıcılar kendilerini nasıl koruyabilir? İşte detaylar…

HESPERBOT’UN TEHLİKELİ YÜKSELİŞİ

Hesperbot, sahte fatura e-postaları aracılığıyla yayılıyor ve bulaştığı sistemlerde internet bankacılığına giriş yapıldığını tespit edebiliyor. Bu durumda, bankaya özel zararlı JavaScript kodlarını tarayıcıya enjekte ediyor. Kullanıcıların banka hesap bilgilerini ve cep telefonu bilgilerini çalmak için çeşitli yöntemler kullanıyor. Kullanıcı bilgileri komuta kontrol sunucusuna gönderiliyor ve eğer kullanıcı daha önce bot ağına kayıtlı değilse, mobil telefonuna sızma aşamasına geçiliyor.

Hesperbot, özellikle bankacılık sektörünü hedef alan ve kullanıcıların finansal bilgilerini çalmayı amaçlayan gelişmiş bir zararlı yazılım olarak son dönemde giderek yükselen bir tehlike oldu. İlk olarak 2013 yılında tespit edilen bu zararlı yazılım, zamanla evrim geçirerek daha karmaşık ve tehlikeli hale gelmiştir. Hesperbot, genellikle oltalama (phishing) saldırıları yoluyla yayılıyor ve kullanıcıların cihazlarına bulaşıyor.

YAYILMA YÖNTEMLERİ

Bu trojan virüsü, sahte e-postalar, mesajlar veya sosyal medya bildirimleri aracılığıyla yayılır. Bu mesajlar, genellikle güvenilir bir kaynaktan geliyormuş gibi görünür ve kullanıcıları zararlı bir dosyayı veya bağlantıyı açmaya yönlendirir. Kullanıcı bu dosyayı açtığında veya bağlantıya tıkladığında, Hesperbot cihazına bulaşır ve arka planda çalışmaya başlıyor.

ÇALIŞMA PRENSİBİ

Hesperbot, bulaştığı cihazlarda bankacılık işlemlerini izler ve kullanıcıların banka hesap bilgilerini çalmaya çalışır. Bu zararlı yazılım, bankaların güvenlik önlemlerini aşmak için çeşitli teknikler kullanır. Bunlardan ilki olarak tarayıcı enjeksiyonunu gösterebiliriz. Bu tip kötü yazılımlar, cihazlara yerleştirildikten sonra, kullanıcıların internet bankacılığına giriş yaptığını tespit ettiğinde, tarayıcıya zararlı JavaScript kodları enjekte eder. Bu kodlar, kullanıcıların bankacılık bilgilerini toplar ve hacker’lara iletiyor. Ancak hesperbot virüsler sadece bilgisayarları değil, aynı zamanda mobil cihazları da hedef alıyor. Bu da tehlikeyi çok daha yüksek seviyeye çıkartıyor.

Kullanıcıların cep telefonu bilgilerini çalmak için sahte sayfalar oluşturur ve bu sayfalar aracılığıyla kullanıcıdan telefon numarası ve cep telefonu işletim sistemi gibi bilgiler talep eder. Kullanıcı bu bilgileri girdikten sonra, bankadan geliyor gibi görünen bir SMS mesajı ile bir mobil uygulama indirmesi isteniyor. Hesperbot aynı zamanda, topladığı bilgileri komuta kontrol sunucularına gönderir. Bu sunucular, hacker’ların çalınan bilgileri yönetmesine ve kullanmasına olanak tanıyor.

İNTERNET DOLANDIRICILIĞINA KARŞI ALINACAK ÖNLEMLER

Dolandırıcılar, genellikle masum insanları kandırarak maddi kazanç elde etmeyi hedefler. Dijital ortamda gerçekleştirilen aldatıcı ve hileli eylemlere, sosyal medya hesaplarımızı, banka hesaplarımızı veya kişisel bilgilerimizi kaptırabileceğimiz internet dolandırıcılığına karşı ne gibi önlemler alabiliriz? İşte bu yaygın internet dolandırıcılığı türlerinden bazıları…

  • Phishing (Kimlik Avı): Sahte web siteleri veya sahte e-postalar kullanarak insanların kişisel bilgilerini elde etmeye çalışır.
  • Online Alışveriş Dolandırıcılığı: Sahte online mağazalar aracılığıyla insanları kandırarak ödeme yapmaya veya kişisel bilgilerini paylaşmaya yönlendirirler.
  • İş İlanı Dolandırıcılığı: Çeşitli iş fırsatları vaat ederek insanları kandırır ve önceden ödeme yapmalarını veya kişisel bilgilerini paylaşmalarını talep ederler.
  • Arkadaşlık Dolandırıcılığı: Çevrimiçi arkadaşlık siteleri veya sosyal medya platformları aracılığıyla insanların duygusal ilişkilerini sömürmeye çalışır.
  • Kimlik Hırsızlığı: Başkalarının kimlik bilgilerini çalmak veya sahte kimlikler oluşturmak suretiyle insanları hedef alır.
DOLANDIRICILIKTAN KORUNMA YOLLARI

Bu tür saldırılardan korunmak için kullanıcıların dikkatli olması ve şüpheli e-postalara karşı tetikte olmaları gerekiyor.

  • Güvenilir Kaynaklara İtibar Etme:İnternet üzerindeki bilgilere ve iletişimlere şüpheyle yaklaşmak önemlidir.
  • Kişisel Bilgileri Paylaşmama: İnternet üzerinde kişisel bilgileri korumak önemlidir. Bu sebeple kişisel bilgileri buralarda paylaşırken her zaman iki kere düşünmek gerekiyor.
  • Güçlü Şifreler Kullanma: Güvenlik için karmaşık ve benzersiz şifreler kullanmalısınız.
  • Şüpheli E-postalara Dikkat: Bilinmeyen kaynaklardan gelen e-postaları açmamak ve eklerini indirmemek önemli.
  • Güçlü Şifreler Kullanma: Karmaşık ve benzersiz şifreler kullanarak hesaplarınızı korunabilir.
  • İki Aşamalı Doğrulama: Bankacılık işlemlerinde iki aşamalı doğrulama kullanarak ek bir güvenlik katmanı oluşturulabilir.
  • Güncel Yazılım Kullanma: Cihazlarınızdaki yazılımları ve antivirüs programlarını güncel tutarak zararlı yazılımlara karşı korunulabilir.

Kaynak: Habertürk-Cem ÖZENEN

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.