Connect with us

EKONOMİ

Not verilmez, alınır!

Yayınlanma:

|

Cuma gecesi, piyasa kapanışı ardından, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, standart takviminin dışında bir kararla Türkiye’nin kredi notunu B2’den B3’e indirdi. Bu seviye, temerrüt anlamına gelen C sınıfının hemen bir basamak üzerinde yer alıyor. Kurum, not görünümünü ise durağan olarak belirledi. Mevcut not seviyelerine göre, Türkiye yatırım yapılabilir seviyenin Moody’s göre 5 basamak, Fitch’e göre 4 basamak ve S&P’ye göre 3 basamak aşağısında bulunuyor. Müsadenizle biraz zamanda geriye doğru yolculuk yapalım ve not verilmez alınır manşetimizin altını doldurmaya çalışalım.

2013 Mayıs ayında yatırım yapılabilir nota ulaşan Türkiye’de kabaca 9 yıl sonra neler olmuş?

TCMB’nin toplam brüt döviz ve altın rezervleri 133,5 milyar dolardan 108,6 milyar dolara geriledi (swap hariç net rezervler (eksi) 60,2 milyar dolar seviyesinde). Net uluslararası rezervler 54,5 milyar dolardan 11,8 milyar dolara geriledi. Yurtiçi yerleşiklerin gerçek ve tüzel kişilerin DTH (döviz tevdiat hesapları) 46,9 milyar dolardan 84,9 milyar dolara yükseldi. Dolarizasyon yani ters para ikamesi (yerel paradan kaçış) %33,9’dan %71,70 yükselerek rekor kırdı! Yabancı yatırımcı ise seneler içinde büyük göç misali arkasına bakmadan gitmiş: Yabancı yatırımcının hisse ve tahvil portföyü 152,3 milyar dolardan 17 milyar dolara gerilemiş. Ekonomik güven endeksi 107,4’den 93,4’de ; tüketici güven endeksi ise 95,5’den 68,5’e gerilemiş. Söz konusu dönemde ise TÜFE enflasyon %6,51’den %79,60’ya ; ÜFE ise %2,17’den %144,61’e yükselmiş.

16605387516bcb8815443b9c076c9dc9fe251b1950_1.jpg


Moody’s’in Türkiye’nin kredi notunu tarihte ilk defa B3’e indiren raporunun arkasında hangi gerçekler var?

Tükenen rezervler, cari açık, kükreyen enflasyon, ortodox olmayan para politikası, başarı ihtimalinin zayıf politikalar. Ne demişti Steve Jobs: Donanmaya katılmaktansa korsan olurum! Türkiye’nin cari işlemler fazlası verme mottosu ile yola çıktığı faiz indirimi, rekabetçi kur ve büyüme yönlü tercihine rağmen rekor kıran dış ticaret açığı ve zamanın ruhu ile uyumsuz para politikası, enflasyonun 24 yılın zirvesine iterken, kredi notu da tarihin en düşük seviyesine indi.

Pekâlâ Türkiye hangi ülkeler ile aynı not seviyesine sahip oldu? 

Angola, Bosna Hersek, Kırgızistan, Moğolistan, Nikaragua, Nijer, Tacikistan, Moldova ve Pakistan. Gerçekten yazık!

Dönelim Moody’s öncesi geçen haftaya…

ABD’de beklentilere oranla daha düşük gelen enflasyon rakamları geçen hafta küresel mali piyasalara âdeta doping etkisi yapmıştı. Hafta boyunca iyimser bir görünüm kaydeden küresel piyasalara paralel rekorlar kıran Borsa İstanbul 100 endeksi, Cuma günü %0,2 gerilerken, Bankacılık endeksinde düşüş ise %1,5 olarak gerçekleşti. Enflasyondan kaçan yerli yatırımcının rekorlar kırarak her gün kuzeye taşıdığı borsada kâr realizasyonu doğal ve sağlıklı olarak ele alıyoruz (yükselişin devamına çekince ile yaklaştığımızı kıymetli okurlarımız hatırlayacaktır).

Kur cephesinde ise kamunun süregelen desteği ile âdeta sabit kur rejimine geçilmiş gibi 17,95 seviyesinin etrafında yatay seyir geçen haftada da devam etti. TCMB’nin brüt döviz rezervlerinin Rusya kaynaklı fon akışı ile kabaca son 3 haftada 15 milyar dolar artmasına rağmen, swap hariç net rezervlerde aynı ölçüde bir artış olmaması USDTRY kurunun mevcut yatay seviyelerini korumasında etkili oldu.

ABD’de haftanın son iş günü 3 ayın zirvesinde sonuçlanan tüketici güveni ve aynı zamanda enflasyonun yavaşladığı emarelerinin ardından FED’in Eylül ayında 75 baz puanlık faiz artırımı yapma olasılığının azalmasıyla S&P 500 ve Nasdaq endeksleri üst üste dördüncü haftayı da yükselişle tamamladı. S&P 500 endeksi, ABD tüketici fiyatlarının beklenenden daha yavaş artmasının etkisiyle Haziran ortasındaki dip seviyesinden %15 yukarıda bulunuyor. FED’in Eylül ayında düzenlenecek olağan toplantısında 75bp yerine 50bp’lik faiz artışı yapma olasılığı da %58 seviyesinde fiyatlanıyor.

Hazır ABD’de borsalarından söz etmişken, Çin’in en büyük 5 kamu şirketinin ABD borsalarından çıkma kararı gündemin ilk sıralarına yerleşti. ABD ile Çin arasındaki diplomatik ve ekonomik gerilim tırmanırken, aralarında China Life Insurance, petrol devi Sinopec’in de bulunduğu Çinli beş kamu şirketi New York Borsası’ndan çıkacağını duyurdu.

2019 yılında halka arz edilen devlete ait petrol devi Saudi Aramco’nun hafta sonu açıklanan ikinci çeyrek kârı analist beklentilerini aşarak (yüksek petrol fiyatları, satılan hacimler ve rafinaj marjları ile desteklenerek %90 oranında yükselen bir artışla) 48,4 milyar dolar oldu. Brent cinsi petrolün varil fiyatı geçen haftalarda ön plana çıkardığımız 94 dolar seviyelerinde dip yapması ardından haftayı 97 dolar seviyelerinden karşılıyor. 94 dolar seviyesine azami dikkat etmekte fayda görüyoruz.

Brent cinsi ham petrol Ukrayna savaşı sonrası yükseldiği 139 dolar seviyesinden 98 dolar seviyelerine kadar gerilerken, Avrupa’da doğalgaz fiyatları kışın ‘acımasız’ geçeceğine işaret ediyor. Avrupa’nın toptan gaz fiyatı olan TTF’ye bağlı doğalgaz vadeli işlemleri, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından Mart ayında tüm zamanların en yüksek seviyesi olan megavat-saat başına 230 Euro’dan işlem gördü. Avrupa genelinde ısı rekorları kıran kurak yaz bir kenara, Rus Gazprom, türbinlerle ilgili sorunları gerekçe göstererek Kuzey Akım boru hattından akışı azaltması, Avrupa’nın kıştan önce depolama kapasitesinin %80’ini doldurma hedeflerini de tehlikeye attı. Almanya’da enerji ile ilgili otoriteler,  Almanya’nın Rusya’ya bağımlılığını sona erdirmenin uzun vadeli maliyetinin “çok yüksek gaz fiyatı” olacağı konusunda uyardı. TTF geçen haftayı 205 eur/megavat-saat seviyesinden rekora yakın tamamladı. Avrupa’nın Ukrayna’daki savaşla mücadelesi, Rus dışı enerji kaynak arayışı ve yetersiz yağışların etkisi ile Avrupa’nın büyüme motoru Almanya zorlu bir takvimle mücadele ederken, EURUSD paritesi de 1,0240 seviyesine gerileyerek haftaya başladı.

İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE), İngiltere ekonomisine yönelik beklentilerini açıkladığı para politikası karar metninde ekonomik görünüme yönelik çizdiği olumsuz tablonun ilk emaresini Cuma günü açıklanan ve Mart 2021’den beri ilk defa çeyreksel bazda daralma kaydeden büyüme verilerinde görüldü: Haziran’da aylık bazda %-0,6 daralarak 2Ç22’de çeyreksel olarak %-0,1 küçüldü. Veri sonrası GBPUSD paritesi, 1,21 seviyesinin diplerine kadar gevşedi. Düşük büyümeye rağmen, yüksek enflasyonla mücadele kapsamında BoE’nin Eylül ayından da 50bp faiz artırımına gitmesi, akabinde ise 25 baz puanlık artışlarla ayağını gazdan kesmesine ihtimal tanıyoruz. Sterlin ve EUR’da riskleri mevcut ekosistemde aşağı yönlü görmeye devam ediyoruz. Kısa pozisyonumuz olmasa da, alım yönünde şimdilik pek de bir heyecanımız bulunmuyor.

Altının ons fiyatı haftayı 1,800 dolar seviyesinde tamamlayarak 1,835 dolar seviyesinde olan hedefimize bir adım daha yaklaşırken, gümüşün ons fiyatı ise önemli bir eşik olarak takip ettiğimiz 20,80 dolar seviyesinden haftayı kapattı. 20,80 seviyesinin üzerinde temiz bir haftalık kapanış ile daha da yukarıda 22 dolar seviyesini takip edeceğiz. Gram altında ise, 1,023 TL teknik seviyesinin üzerinde en temiz kapanış Cuma günü 1,038TL ile kaydedildi. Teknik mânâda sahne sırası 1,065TL’de görünüyor.

Bültenimizde bir müddettir yer verdiğimiz Ethereum ise haftayı beklentimize paralel 1,824 dolar teknik seviyesinin üzerinde tamamlayarak 2,000 dolar seviyesinin kıyısında işlem görüyor. Ethereum’da uzun bir zamandır beklenen arge çalışmasının Eylül ayında gerçekleşmesine kesin gözüyle bakılıyor. Böylelikle blok zincirinin enerji tüketiminde %99,95’lik bir azalma ve hızlı işlemlere hazırlanıyor. Bitcoin ise psikolojik de olsa iki ay ardından sonra ilk kez 25,000 dolar seviyesine yükselerek yatırımcısının yüzünü güldürdü. Radar menzilinde, Ethereum’da 2,400 ; Bitcoin’de ise 28,800 dolar seviyesi görülüyor.

ABD’de ekonomisinin yüksek enflasyonla başa çıksa bile ciddi bir gerilemeden kaçınabileceğine yönelik inanışların ivme kazanması ile haftanın son iş gününü yükselişle tamamlayan ABD borsalarını takiben yeni gün ve hafta başlangıcında Asya piyasalarında karmaşık bir seyir hâkim. Gösterge endeks Tokyo borsası %1 yukarıda işlem görürken, Çin’de bu sabah açıklanan büyümeye yönelik verilerin analist tahminlerini yakalayamaması sonrasıda (yavaşlamada Pekin’in sıfır COVID politikası etkili oluyor) Çin merkez bankası talebi canlandırmak için borç verme faiz oranlarında indirime gitti.

Mali piyasaların gündeminde bugün içeride bütçe dengesi; dışarıda ise ABD NY FED imalat endeks takip edilebilir. Çarşamba günü FED toplantı tutanakları, Türkiye’de ise Perşembe günü TCMB faiz kararı veri takviminde ön plana çıkıyor.

Hindistan’ın Warren Buffett lakaplı en tanınmış hisse senedi yatırımcısı Rakesh Jhunjhunwala, Pazar günü hayatını kaybetti . Kendi kendini yetiştirmiş bir milyarder için “sahip olduğum tek kural, hiçbir kuralın olmamasıdır” sözü de kendisi ile birlikte tarihe geçmiş oldu.

>Not verilmez, alınır!

2013 yılında yatırım yapılabilir not seviyesine yükselen Türkiye ekonomisinde geçen 9 senede neler olduğuna detaylı bir şekilde bültenimizde değinsek de, kanıma en çarpıcı grafik, yabancı yatırımcının Türkiye varlıklarındaki yaşanan keskin pozisyonlanma değişikliğinde oldu. Ne demişler, not verilmez alınır!

16605387510c5cbd3d7dd9bfcb086b252e4072e2be_2.jpg

>Avrupa Gaz Fiyatları

Avrupa’da gaz fiyatları 205 eur/megavat saat seviyesine yükseldi. Kurak yaz sonrası arz eksikliği ile birlikte konu ele alınırsa, Avrupa’yı âdeta soğuk ve pahalı bir kışın beklediğini düşünüyoruz.

16605387521414bcbf809cdec3a5f5943beed5640b_3.jpg

>Ethereum

1,824 dolar seviyesinde bulunan teknik seviyenin üzerinde haftalık bir kapanış yapan kripto paraların gümüşü Ethereum’da bir sonraki durak 2,400 dolar olarak görülüyor. 1,695 dolar seviyesinin geçilmesi ile girilen uzun pozisyonların zarar kes seviyesi (iz süren stop) 1,824 dolara yükseltilebilir.

1660538752b73b6138d518856f3def4f7b53566cb4_4.jpg

>Gram Altın

Gram altında 1,023 TL teknik seviyesinin üzerinde en temiz kapanış Cuma günü 1,038TL ile kaydedildi. Teknik mânâda sahne sırası 1,065TL’de görünüyor.

16605387526dbc12efeb9b842f232fdd64ba012e7e_5.jpg

İKTİSATBANK

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

“Nasıl Yatırım Yapılır?” – Kitap Özeti

Yayınlanma:

|

Yazan:

Kitap Künyesi

  • Kitap Adı: Nasıl Yatırım Yapılır?

  • Alt Başlık: Kişisel Yatırımın Cesur ve Yeni Dünyasına Yolculuk

  • Yazarlar:

    • Peter Stanyer

    • Masood Javaid

    • Stephen Satchell

  • Çevirmen: S. Cem Çiloğlu

  • Yayınevi: The Economist Books / Türkçe baskı: Epsilon yayınevi

  • Dil: Türkçe (Orijinal dil: İngilizce)

  • Kapsam: Yatırımın temellerinden başlayarak kişisel finans, portföy yönetimi, risk dağılımı ve yeni nesil yatırım araçlarına kadar geniş bir perspektif sunar.

  • Hedef Kitle: Yatırıma yeni başlayacak bireyler, kişisel finansına yön vermek isteyenler ve stratejik portföy oluşturmak isteyen yatırımcılar.

İçerik Özeti

  • Yatırımın Temel İlkeleri

  • Risk ve Getiri Dengesi

  • Portföy Teorisi

  • Fon Seçimi ve Dağılımı

  • Alternatif Yatırım Araçları (ETF’ler, tahviller, emtialar, kripto varlıklar)

  • Yatırım Psikolojisi ve Karar Alma Süreçleri

  • Güncel Piyasa Gelişmeleri ve Etkileri

“Nasıl Yatırım Yapılır?” – Kitap Özeti

1. Yatırımın Temelleri

Kitap, yatırımın amacını net şekilde tanımlayarak başlar: paranın zaman içindeki değerini korumak ve artırmak. Yatırımcılar için temel kavramlar olan risk, getiri, zaman ufku, likidite gibi konular ele alınır.

📌 Ana fikir: Her yatırım bir risk içerir; önemli olan bu riski bilinçli şekilde yönetebilmektir.

2. Portföy Oluşturma ve Risk Dağılımı (Diversifikasyon)

Yazarlar, yatırımcılara tüm yumurtaları aynı sepete koymamaları gerektiğini anlatır. Portföy oluştururken farklı varlık türleri arasında dağılım yapmanın önemi vurgulanır: hisse senetleri, tahviller, nakit, emtialar, alternatif yatırımlar gibi.

📌 Ana fikir: Sağlam bir yatırım stratejisi; çeşitlendirme, maliyet bilinci ve hedefe uygunlukla mümkündür.

3. Varlık Sınıfları ve Araçlar

Bu bölümde yatırım yapılabilecek başlıca varlıklar detaylı şekilde anlatılır:

  • Hisse senetleri: Uzun vadede büyüme sağlayan ama dalgalı ürünlerdir.

  • Tahviller: Daha düşük riskli, ama sınırlı getirili.

  • Nakit ve mevduat: Güvenli ama enflasyona karşı kırılgan.

  • Alternatif yatırım araçları: Gayrimenkul, hedge fonları, özel sermaye ve son zamanlarda kripto varlıklar gibi yeni trendler.

📌 Ana fikir: Her varlık sınıfının risk-profili farklıdır ve yatırımcının hedeflerine göre seçilmelidir.

4. Zaman ve Psikoloji Faktörü

Yatırımcıların en büyük düşmanlarından biri kendileridir. Korku, açgözlülük, sürü psikolojisi gibi duygusal faktörlerin yatırım kararlarını nasıl etkilediği anlatılır. Piyasa zamanlamasının zor olduğu, uzun vadeli düşünmenin önemi vurgulanır.

📌 Ana fikir: Duygusal kararlar yerine disiplinli bir yatırım stratejisi başarı getirir.

5. Yatırım Stratejileri ve Yaklaşımlar

Pasif ve aktif yatırım farkı, endeks fonlarının avantajları, değer ve büyüme yatırımcılığı gibi farklı yatırım stratejileri açıklanır. Ayrıca, yaşa ve gelir seviyesine göre yatırım stratejileri örneklenir.

📌 Ana fikir: Herkesin yatırım stratejisi kişisel durumuna, hedeflerine ve risk toleransına uygun olmalıdır.

6. Geleceğe Hazırlık ve Yeni Trendler

Kitabın son bölümleri geleceğin yatırım dünyasına odaklanır. ESG (çevresel, sosyal ve yönetişim kriterleri), yapay zeka destekli algoritmalar, robo-danışmanlar, fintech’ler gibi konular ele alınır.

📌 Ana fikir: Yatırım dünyası hızla değişiyor; bilgiye açık ve adapte olabilen yatırımcılar öne çıkacak.

Genel Değerlendirme

Bu kitap, yatırım dünyasına giriş yapmak isteyenler için bilimsel temellere dayalı, pratik ve anlaşılır bir kılavuzdur. Hem yeni başlayanlar hem de stratejisini geliştirmek isteyen yatırımcılar için değerli bilgiler sunar.

Okumaya devam et

EKONOMİ

HÜRMÜZ BOĞAZI KAPANIRSA NE OLUR?

Yayınlanma:

|

Yazan:

Dünya enerji güvenliğinin kalbinde yer alan Hürmüz Boğazı, küresel ticaretin ve petrol taşımacılığının en kritik geçitlerinden biridir. Ancak bu boğazın geçici dahi olsa kapanması, sadece bölgeyi değil, tüm dünya ekonomisini derinden etkileyebilecek bir kriz senaryosudur. Bu yazıda, Hürmüz Boğazı’nın önemi ve kapanmasının olası sonuçları detaylı bir şekilde incelenmektedir.

HÜRMÜZ BOĞAZI’NIN STRATEJİK ÖNEMİ

Hürmüz Boğazı, İran ile Umman arasında yer alır ve Basra Körfezi’ni Umman Denizi’ne bağlar.
Bu dar geçit, dünyanın en büyük petrol üreticilerinden olan Suudi Arabistan, Irak, Kuveyt, İran, BAE ve Katar’ın deniz yoluyla petrol ve doğalgaz ihracatında tek çıkış kapısı niteliğindedir.

  • Günlük yaklaşık 17-20 milyon varil petrol bu boğazdan taşınmaktadır.

  • Bu miktar, küresel petrol ticaretinin yaklaşık %20’sine denk gelir.

  • Ayrıca Katar’ın sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ihracatının da büyük bölümü bu yoldan geçer.

ENERJİ VE EKONOMİK SONUÇLARI

1. Petrol Fiyatlarında Şok Artış

Hürmüz Boğazı’nın kapanması, arz şokuna yol açar.

  • Petrol fiyatları birkaç gün içinde 150-200 dolar/varil seviyelerine çıkabilir.

  • Enerji ithalatçısı ülkelerde enflasyonist baskılar oluşur.

  • Üretim maliyetleri artar, ekonomiler yavaşlar, stagflasyon riski doğar.

2. Küresel Tedarik Zincirinin Bozulması

  • Asya, Avrupa ve ABD’ye enerji taşıyan petrol tankerleri seferlerini durdurmak zorunda kalır.

  • Enerjiye bağımlı endüstriler (otomotiv, plastik, gübre vb.) ağır darbe alır.

  • Alternatif boru hatları kapasite olarak yetersizdir.

JEOPOLİTİK VE ASKERİ SONUÇLARI

1. ABD-İran Gerilimi Zirveye Çıkar

İran’ın boğazı kapatma tehdidi veya fiilî kapatma girişimi, ABD ve müttefiklerinin askerî karşılık verme ihtimalini doğurur.
Bölgedeki ABD Donanması’nın varlığı bu senaryo için hazırdır.

2. İsrail, Suudi Arabistan ve Körfez Ülkeleri Tetikte Olur

İran’ın bu hamlesi bölge ülkeleri tarafından ulusal güvenlik tehdidi olarak değerlendirilir.
Silahlanma hızlanır, bölgesel çatışma riski artar.

3. Askerî Müdahale ve Savaş Riski

Deniz yolunun açık tutulması için ABD önderliğinde çok uluslu bir askerî müdahale gündeme gelebilir.
Bu durum petrol bölgelerinde bombalamalara, deniz trafiğinin askıya alınmasına neden olabilir.

Irak Dışişleri Bakanı'ndan “Hürmüz Boğazı kapanırsa küresel enerji  piyasasında kriz çıkar” uyarısı

ALTERNATİF ENERJİ ROTALARI VAR MI?

  • Suudi Arabistan ve BAE, bazı petrolünü Hürmüz dışındaki boru hatlarıyla taşıyabilir.
    Ancak bu yolların kapasitesi sınırlı ve tüm ihracatı karşılamaktan uzaktır.

  • Katar LNG’si içinse alternatif güzergâh neredeyse yoktur.

TÜRKİYE’YE ETKİSİ NE OLUR?

  • Türkiye enerji ithalatının büyük kısmını bu bölgelerden sağlamaktadır.

  • Fiyatlar arttığında Türkiye’nin enerji faturası büyür → cari açık artar.

  • Bu durum TL üzerinde baskı oluşturur, enflasyon hızlanır.

Hürmüz Boğazı’nın kapanması, sadece bölgesel değil, küresel bir kriz anlamına gelir. Petrol ve gaz piyasasında arz şoku yaratır, küresel ekonomiyi durma noktasına getirebilir. Jeopolitik gerilimlerin zirveye çıktığı bir ortamda bu boğazın güvenliği, dünya düzeni açısından kırılma noktasıdır.

www.bankavitrini.com

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Limonlar Kredi Aldığında: Asimetrik Bilginin Finansal Sistemdeki Yankısı

Yayınlanma:

|

Yazan:

Bankaların kredi sistemlerinde giderek daha sık karşılaştığımız bir tablo var: Gerçek kredi değerliliği taşımayan birey veya işletmelere, sistemsel boşluklar nedeniyle kredi limitleri açılıyor. Kredi puanı iyi görünüyor, limit mevcut—ama geri ödeme kabiliyeti yok. Neye benziyor, biliyor musunuz? George Akerlof’un 1970’te yazdığı kendisine Nobel iktisat ödülü aldıran “limon piyasası”na.

Asimetrik Bilgi Sorunu:

Akerlof’un teorisinde, alıcı ve satıcı arasındaki bilgi dengesizliği nedeniyle kaliteli ürünler (iyi arabalar) piyasadan çekilir, yerine “limonlar” (kötü arabalar) kalır. Bugünün kredi sisteminde ise:

  • Banka, müşterinin gerçek riskini göremiyor (ya da görmek istemiyor).
  • Müşteri, sistemin sunduğu limitlere ulaşıyor, kredi kullanıyor.
  • Böylece finansal piyasada “limon” krediler çoğalıyor: riskli, sürdürülemez, görünürde aktif.

Sonuç Ne Olur?

  • Gerçek değerliliğe sahip kullanıcılar daha pahalı krediye ulaşır.
  • Sistem, kendi içindeki çürüklüğü fark edemez.
  • Uzun vadede bu asimetrik bilgi, toplu bir güven krizine dönüşür. Tıpkı Akerlof’un uyardığı gibi…
  • Finansal sistemler gelişiyor, algoritmalar daha sofistike hale geliyor—ama hâlâ “insanı” göremeyen modellerle çalışıyoruz. Kredi vermek sadece matematik değil; güvenin, bağlamın ve davranışsal içgörünün birleşimidir.
  • “Kredi sadece bir limit değil, bir güven oyudur.”

Kredi sistemleri giderek daha sofistike hale geliyor. Algoritmalar, puanlama sistemleri, dijitalleştirilmiş değerlendirme modelleri… Peki ama hâlâ “insanı” göremeyen bu sistemler gerçekten güvenli mi?

George Akerlof, 1970’te “limon piyasası” teorisini ortaya attığında otomobil piyasasını örnek gösteriyordu. Bugün ise aynı teoriyi bizzat kredi piyasasının içinde yaşıyoruz: asimetrik bilgi, yani tarafların eşit derecede bilgi sahibi olmaması, sistemi yavaş yavaş çürütüyor.

Gözlemlerimden İki Sessiz Hikâye

Firma kârlı göründü, konkordatoya girdi. Bir yıl önce denetimini yaptığım bir firmayla denetim sırasında yaşadığımız bir anlaşmazlık yüzünden yollarımız ayrılmıştı. Geçtiğimiz günlerde konkordato ilan ettiklerini öğrendim. İlginçtir: Banka kredileri denetim sonrası son bir yılda ciddi oranda artmıştı. Bilanço ise temizdi—görünürde. Ama içini bilen biri olarak şunu söylemeliyim: stoklar şişirilmişti. Sayım tutanakları arasındaki fark 3 milyon dolar kadardı.

Stoklar yalansa, bilanço da yalandır. En kolay oynanan kalem de budur çünkü. “Stoklarda 3 milyon dolarlık yapay bir değerleme vardı—bu, bilanço üzerinde kar gibi görünse de gerçekte zarardı.” Bankalar ne yaptı? Kağıt üstündeki görüntüye bakıp kredi verdiler. Mali analizlerin yapamadığı tek şey stok denetimidir, stoklarda ne yazıyorsa kabul edilir. Şu sorularla meşgul olduklarını da hiç zannetmiyorum: Stok sayım tutanak raporu mevcut stoklarla karşılaştırıldı mı? Stok sayım tutanağını kim hazırlamış? Bağımsız denetim mi yoksa şirket personeli mi? Firma son yıllarda matrah artırmış mı? Tedarikçi bakiye hareketleri stok değer hareketleriyle uyumlu mu? Stoklarda dikkat çekici bir durum var mı? Hammadde stoğu mamül stoğundan fazla mı? Şirket ERP sisteminden stok değerleme raporu alındı mı? Sorular çoğaltılabilir.

Çalışanlarına maaşlarını ödemeyen firma, kredi kullanıyor.

Geçenlerde eski bir öğrencim aradı: Çalıştığı firma 3 aydır maaş ödemiyormuş ama aynı zamanda bankalardan kredi kullanmaya devam ediyormuş. Hatta patronunun yeni bir konut satın aldığını duymuş. Bana sorduğu soruya gelirsek: “İş davası açarsam banka hesaplarına bloke konulur mu?

Banka sistemleri SGK kayıtlarını kontrol etse, firmanın 3 aydır sigorta ödemediğini görecekti. Ama görmedi. Çünkü sistem, sadece rakama ve geçmiş skora bakıyor—insan hikâyesine değil.

Sonuç: Algoritmalar Belki Zekidir, Ama Kördür

Bugünün kredi algoritmaları geçmiş veriye dayanır, davranışı anlamaz, öyküyü okumaz. Böylece sistem, Akerlof’un tarif ettiği gibi, limonlarla doluyor: Gerçekte riskli olan ama kâğıt üstünde sorunsuz gözüken kredilerle. Sonuç? Gerçekten sağlıklı, krediye erişimi hak eden işletmeler bu gölgelerin altında kalıyor.

Serhat CAN

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.