Connect with us

GÜNCEL

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yatırım ortamının iyileştirilmesi ve yapısal reformların hayata geçirilmesi noktasında kararlıyız

Yayınlanma:

|

Erdoğan, bir otelde, Ticaret Bakanlığı, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK), İtalya Dışişleri Bakanlığı ve İtalyan Ticaret Ajansı tarafından düzenlenen Türkiye-İtalya İş Forumu’nda yaptığı konuşmada, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni’ye nazik misafirperverliği için teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, birincisini 2008’de Türkiye’de icra ettikleri hükümetlerarası zirve mekanizmasının aradan geçen sürede ülkeler arasındaki çok boyutlu siyasi ilişkilerin yanı sıra ekonomide de önemli ilerleme kaydedilmesine katkı sağladığını belirtti.

İş insanlarının girişimlerinin bu başarıda büyük rolü olduğunu vurgulayan Erdoğan, gelecek dönemde bu ortaklığın daha ileri seviyelere taşınacağına gönülden inandıklarını söyledi.

Gümrük tarifeleri

Ekonomide daha fazla korumacılığın ve sınırlar içerisine kapanmanın konuşulduğu bir dönemden geçtiklerini aktaran Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Gümrük tarifeleri üzerinden yaşanan karşılıklı restleşmeleri hep beraber takip ediyoruz. Bu dinamik atmosferi, ülkemiz ekonomisi açısından başarıyla yönetmenin, hatta fırsata çevirmenin gayretindeyiz. Koronavirüs salgını başta olmak üzere, geçmişte benzer süreçlerden yara almadan çıktık. Bugün de aynı başarıyı sergileyeceğimize inanıyor, Türk ekonomisine güveniyoruz.

Batı ile doğuyu, kuzey ile güneyi birbirine bağlayan coğrafi konumumuzun gereği olarak bölgemizde ve dünyada etkili iktisadi ve ticari ortaklıklar kurmaya büyük önem atfediyoruz. Şunu bugün büyük bir memnuniyetle ifade etmek isterim, Türkiye ekonomisi, bölgemizdeki çatışmalara, savaşlara ve 2023 yılında yaşadığımız asrın felaketi olan depreme rağmen büyümeyi sürdürüyor. Depremin Türk ekonomisine doğrudan maliyeti 104 milyar doları, dolaylı maliyeti 150 milyar doları buluyor. Buna rağmen yaralarımızı süratle sarıyoruz.”

40 milyar dolar ticaret hacmi hedefi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İtalya özelinde baktıklarında, tüm küresel sınamalara rağmen ikili ticaretin Kovid-19 salgınından bu yana sürekli artış eğiliminde olduğunu gördüklerini ifade etti.

2020 yılında 17,3 milyar dolar seviyesinde olan ticaret hacminin 2024’te neredeyse ikiye katlanarak 32 milyar doları aştığını anlatan Erdoğan, şunları söyledi:

“Bugün Türkiye’deki İtalyan sermayesi dolaylı yollardan gelenlerle birlikte 5 milyar dolara, İtalya’daki Türk sermayesi ise son yıllarda önemli atılım göstererek 1 milyar dolara yaklaştı. Türk firmaları nasıl İtalya’yı Avrupa pazarına açılan bir kapı olarak görüyorsa, biz isteriz ki İtalyan firmaları da Türkiye’yi Asya’ya, Orta Doğu’ya ve Afrika’ya açılan bir kapı olarak değerlendirsinler.

İstanbul’dan sadece birkaç saatlik uçuş mesafesinde 2 milyar nüfusa erişilebiliyor. Türk Hava Yollarımız da İtalya’nın 9 şehrini İstanbul’a bağlıyor. Ticaret, yatırım ve ulaşım imkanlarının barındırdığı bu muazzam potansiyel, bizleri büyük ve iddialı hedefler belirlemeye teşvik ediyor. Bu düşünceyle bugünkü zirvede Sayın Meloni ile yeni ticaret hacmi hedefimizi 40 milyar dolar olarak tespit ettik. İş çevrelerimizin bugünkü görüşmeleri ve kuracakları yeni ortaklıklar kısa sürede yeni ticaret hedefimize ulaşılmasına katkı sağlayacaktır. Tabii karşılıklı yatırımların artırılması da bir diğer öncelikli hedefimiz olmayı sürdürüyor.”

“Daha fazla yatırımcıyı görmek istiyoruz”

Bölgesinde ve dünyada cazibe merkezi haline gelen Türkiye’de mevcut 1500 İtalyan şirketine ilave olarak daha fazla yatırımcıyı görmek istediklerini dile getiren Erdoğan, “Bilhassa Avrupa’da güvenlik ve savunma sektöründeki beklenen genişlemeden payımızı almak için ortak çalışmalarımızı artırmamızın menfaatimize olacağı kanaatindeyiz.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeşil enerji, dijital teknolojiler, akıllı şehirler ve uzay gibi alanlarda stratejik ortaklıklar geliştirilmesi gerektiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

“Saygıdeğer dostlar, hükümetler olarak ticaret ve yatırım ilişkilerimizin daha yüksek seviyelere ulaşması amacıyla firmalarımızı desteklemeye devam edeceğiz. Ancak sizler de takdir edersiniz ki ekonomik işbirliği, salt hükümetlerin çabasıyla gelişmez. İş dünyamızın bu noktada elini taşın altına koyması lazım. İşbirliğini gerçek anlamda geliştirecek olanlar öncelikle sizlersiniz.

Biz engelleri kaldırdık, kaldırmaya devam ediyoruz. Her zaman teşvik edici olduk, olmayı da sürdüreceğiz. İş çevrelerimizden bizim açtığımız yollarda kararlılıkla ilerlemelerini arzu ediyoruz. Başbakan Sayın Meloni nezdinde iş adamlarımıza yönelik bu teşvik ve ilgiden dolayı İtalyan hükümetine tekrar şükranlarımı sunuyorum. Şunu bilmenizi isterim. Her türlü sorun karşısında gerek benim, gerek Bakan arkadaşlarımın kapısı ardına kadar açık olacaktır. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisimiz de her zaman sizlerin hizmetindedir. Aynı kolaylığı değerli dostum, Meloni’nin de göstereceğinden hiç şüphe duymuyorum.”

“Vize konusunda yaşanan güçlükler”

2025 yılı sona ermeden gerçekleştirilecek Türkiye-İtalya Ekonomi ve Ticaret Ortak Komitesi 3. Dönem Toplantısı’nın önemini vurgulayan Erdoğan, “Ticari ve ekonomik ilişkilerimizin potansiyeline ulaşmasında Avrupa Birliği ile Gümrük Birliğimizin değişen küresel ekonomik koşullara uygun şekilde güncellenmesi ihtiyacını hissediyoruz.” dedi.

Kazan kazan yaklaşımıyla her iki taraf içinde fayda sağlayacak bir güncellemeye İtalyan hükümetinin ve iş çevrelerinin desteğini beklediklerinin altını çizen Erdoğan, “Öte yandan iş dünyamızın vize konusunda yaşadıkları güçlüklerin ekonomik ilişkilerimize ket vurduğunu görüyoruz. İtalyan iş çevrelerinin Avrupa Birliği kurumları nezdinde bu konuyu gündeme getirmelerinin iki tarafın da yararına olacağını düşünüyorum. Sözlerime son verirken bugünkü iş forumunun yeni girişimlere ve güçlü ortaklıklara vesile olacağına inanıyorum.” ifadelerini kullandı.

İtalya Başbakanı Meloni: İki ülke olarak, Akdeniz-Avrupa bağlamında müttefik ve dostuz

İtalya Başbakanı Giorgia Meloni de yaptığı konuşmada, iş forumuna son derece kalabalık ve nitelikli bir katılım olduğunu belirten Meloni, “Cumhurbaşkanı Erdoğan ile burada olmayı, bu iş forumunun çalışmalarını selamlamayı özellikle istedik. Çünkü ekonomik, ticari ve endüstriyel boyutun, İtalya ile Türkiye arasındaki stratejik ilişkinin temel bir parçası olduğuna inanıyoruz. İki ülke olarak, Akdeniz-Avrupa bağlamında müttefik ve dostuz.” dedi.

Meloni, Türkiye’de yaklaşık 400’den fazla İtalyan şirketinin faaliyet gösterdiğini ve bu şirketlerin yaklaşık 30 bin kişiye istihdam sağladığını, toplamda yaklaşık 18,5 milyar avro ciro ürettiklerini kaydetti.

İtalyan firmalarının, Türkiye’nin altyapı gelişimine önemli katkılarda bulunduğunu ifade eden Meloni, son hükümetlerarası zirvede Türkiye ve İtalya tarafından belirlenen 30 milyar avroluk hedefin 5 yıl öncesinden gerçekleşmesinin kendilerini teşvik ettiğini ve bugün ticaret hacmini orta vadede 40 milyar dolara çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.

Meloni, Türkiye ve İtalya arasında işbirliklerinin kritik hammaddeler, uzay-havacılık, savunma ve ilaç sektörü gibi stratejik alanlarda da büyümeye devam ettiğini belirtti.

Önde gelen Türk firmalarının da İtalya’ya yatırım yapmakla daha fazla ilgilendiğini aktaran Meloni, Bu bağlamda Baykar Teknoloji’nin Piaggio Aerospace’i satın alması ve Leonardo ile insansız hava sistemlerinin geliştirilecek olmasını önemli bulduğunu kaydetti.

Meloni, ayrıca “Beko’nun İtalya’da rekabetçiliğini artırmak ve ‘Made in Italy’ markasının olağanüstü gücünü desteklemek için sunduğu üç yıllık yatırım planını önemli buluyorum. Sanayi Bakanlarımızın bu süreci yakından takip ettiğini ve istihdam düzeyini korumak için dikkatle izlemeye devam edeceklerini biliyorum.” diye konuştu.

Enerji alanında da işbirliklerini güçlendirdiklerini dile getiren Meloni, “Özellikle Karadeniz’deki Sakarya gaz sahası gibi sahaların geliştirilmesine İtalyan şirketleri Saipem ve Tenaris gibi firmalar katkı sağladı. Türkiye’nin üreteceği gaz da İtalya’ya ulaşabilecek. Bu işbirliğini derinleştirerek hem hidrojen hem de yenilenebilir enerji alanlarında gelecekteki fırsatları değerlendireceğiz.” ifadelerini kullandı.

İtalya ve Türkiye’nin birlikte 2032 Avrupa Futbol Şampiyonası’na ev sahipliği yapacağını vurgulayan Meloni, “Böyle büyük etkinliklerin yatırım çekmek, kalkınma yaratmak ve istihdam oluşturmak açısından büyük fırsatlar sunduğunu çok iyi biliyoruz.” yorumunu yaptı.

Meloni, sözlerini şöyle tamamladı:

“Ülkelerimiz halihazırda temel sektörlerde sağlam bir ekonomik ve sanayi işbirliği tabanına sahiptir. Amacımız, yapay zeka, kritik malzemeler, enerji geçişi, ileri teknolojiler ve uzay araştırmaları gibi günümüzün ve geleceğin en stratejik alanlarına doğru işbirliğimizi geliştirmektir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve heyetine, bu önemli ziyaretleri ve bugün imzaladığımız birçok anlaşma için bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Bu anlaşmalar, önemli bir ortakla, Akdeniz bölgesinde ve Atlantik İttifakı’nda bir müttefikle işbirliğimizi derinleştirme imkanı sunuyor. Bugünü asla bir varış noktası olarak değil, her zaman olduğu gibi yeni bir başlangıç noktası olarak değerlendiriyorum.”

AA

Okumaya devam et

GÜNCEL

Maddi Duran Varlıkların Değerlemesi

Yayınlanma:

|

Yazan:

Maddi Duran Varlıkların Muhasebeleştirilmesinde Maliyet ve Yeniden Değerleme Modelleri

Maddi duran varlıklar, işletmelerin faaliyetlerini sürdürebilmesi için sahip oldukları fiziksel varlıklar arasında yer alır. Bu varlıkların finansal tablolara doğru şekilde yansıtılması, hem yatırımcıların hem de finansal analiz yapanların sağlıklı kararlar alabilmesi açısından büyük önem taşır. Uluslararası Muhasebe Standartları çerçevesinde, maddi duran varlıkların finansal tablolarda gösterimi için iki temel model mevcuttur: maliyet modeli ve yeniden değerleme modeli.

1. Maliyet Modeli

Maliyet modeli, bir varlığın ilk muhasebeleştirilmesinden sonra, finansal tablolarda maliyetinden birikmiş amortisman ve varsa değer düşüklüğü zararları düşülerek gösterilmesini esas alır. Bu yaklaşımda varlık, edinildiği tarihteki maliyet değerine sadık kalınarak bilançoda yer alır. Bu yöntem; basit, anlaşılır ve uygulaması görece kolaydır. Ancak ekonomik ortamda meydana gelen değişimlerin, özellikle enflasyonist etkilerin, varlığın gerçek değerini yansıtmasını engelleyebileceği göz önünde bulundurulmalıdır.

2. Yeniden Değerleme Modeli

Yeniden değerleme modeli ise, maddi duran varlıkların gerçeğe uygun değeri üzerinden muhasebeleştirilmesine olanak tanır. Bu modelde, varlıkların güncel piyasa değerleri düzenli olarak ölçülür ve finansal tablolarda bu güncel değerler üzerinden yer alır. Ancak bu yöntemin uygulanabilmesi için gerçeğe uygun değerin güvenilir bir biçimde ölçülebilir olması gerekir.

Yeniden değerleme sonucu oluşan tutar, yeniden değerleme tarihindeki gerçeğe uygun değerden, sonraki dönemlerdeki birikmiş amortisman ve değer düşüklüğü zararlarının çıkarılmasıyla belirlenir. Varlıkların değerleri önemli ölçüde değiştiğinde yeniden değerleme yılda bir kez yapılmalıdır. Eğer değer değişimi önemsiz düzeydeyse, bu işlem 3 ila 5 yılda bir gerçekleştirilebilir.

Bu yöntemle finansal tablolar daha gerçekçi bir varlık değerlemesi sunar; ancak değerleme işlemlerinin karmaşıklığı, maliyetleri ve değerleme sıklığının doğru belirlenmesi gibi uygulama zorlukları içerir.

3. Uygulamada Önemli Hususlar

  • Bir varlık sınıfındaki tüm kalemler eş zamanlı olarak yeniden değerlemeye tabi tutulmalıdır. Bu, aynı varlık grubunda farklı tarihlerde yapılan değerlemelerin finansal tabloları yanıltıcı olmasının önüne geçmek içindir.

  • Alternatif olarak, kısa sürede tamamlanacak ve güncelliğini koruyacak şekilde dönüşümlü yeniden değerleme de yapılabilir.

  • İlk kayıt ve ölçüm aşamasında tüm duran varlıklar maliyet bedeliyle kayda alınır. Ancak sonraki ölçümlerde işletme tercihini maliyet modeli veya yeniden değerleme modelinden yana kullanabilir.

4. Değer Düşüklüğü Testi

Maddi duran varlığın finansal tablolarda gösterilen defter değeri ile geri kazanılabilir tutarı karşılaştırılır. Geri kazanılabilir tutar, kullanım değeri ile net gerçeğe uygun değer kıyaslanarak büyük olanı esas alınır. Eğer defter değeri, geri kazanılabilir tutardan yüksekse, bu fark kadar değer düşüklüğü zararı kaydedilir.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

İş Bankası’ndan dijital tahvil ihracı

İş Bankası Türkiye’de ve gelişmekte olan piyasalarda özel banka tarafından blokzincir teknolojisi kullanılarak yapılan ilk dijital Eurotahvil ihracını gerçekleştirdi.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Euroclear tarafından işletilen Dijital Finansal Piyasa Platformu (D-FMI) kullanılarak ihraç edilen Eurotahvil, 6 Şubat 2023 tarihinde ülkemizde meydana gelen deprem felaketlerinden etkilenen illerdeki kişilerin, çiftçilerin, mikro ve küçük işletmelerin finansmanı için kullanılacak. İşlemde Citigroup Global Piyasalar ile Citibank Londra Şubesi dealer ve ajan banka rolleriyle görev aldı.

“Dijitalde doğmuş tahvil” (Digitally Native Note) olarak adlandırılan tahvil, Dağıtık Defter Teknolojisi (DLT) kullanılarak ihraç edildi. Söz konusu teknoloji; güvenli ve merkezi olmayan kayıt tutmayı sağlıyor; tahvillerin ihraç edilmesini ve takasını da kolaylaştırıyor. Bu sayede ihraç edilen Eurotahvilin takası da işlemin fiyatlandırıldığı gün içerisinde sonuçlandırıldı.

Türkiye’de ve gelişmekte olan bir piyasada özel bir banka tarafından blokzincir teknolojisi kullanılarak yapılan ilk Eurotahvil ihracı

İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, konuya ilişkin değerlendirmesinde, ikinci yüzyılına adım attıkları 2025 yılında, Türkiye’de ve gelişmekte olan piyasalarda özel bir banka tarafından ilk dijitalde doğmuş Eurotahvil ihracını gerçekleştirmekten duydukları memnuniyeti vurgulayarak şunları söyledi:

“Türk bankacılık sektörünün uluslararası finansal piyasalarına erişim gücü, gelişmişlik düzeyi ve yeni teknolojilere hızlı adaptasyonunun teyidi niteliğindeki bu işlem, İş Bankası’nın dünyadaki yeni teknolojileri hayata geçirmedeki öncü rolünü bir kez daha ortaya koyuyor. Bu ihracımızı, blokzincir teknolojisinin sermaye piyasaları işlemlerinde kullanımına örnek oluşturması açısından kıymetli buluyorum. Finansal piyasa enstrümanlarının sürekli gelişen teknolojilerle çeşitlenmesinde öncü rol oynamaktan da ayrıca gurur duyuyoruz. İşlemin dayandığı teknolojinin yanı sıra elde edilecek kaynakların deprem bölgesindeki üretici kesimlerce kullanılması ise işlemin önemini artıran bir diğer temel unsur.”

IFC Genel Müdürü Makhtar Diop da şöyle konuştu:

“Bu yatırım, finansal inovasyon alanında önemli bir dönüm noktası olup, Türkiye’nin ilk dijital tahvili olma niteliğini taşıyor. Bir blokzinciri platformunda ihraç edilen söz konusu tahvil, Türkiye’de depremden etkilenen işletmelerin finansmana erişmesine yardımcı olacak. Bu işlemle tahvil piyasasında yeni dijital teknolojileri kullanarak finansmanı daha erişilebilir hale getiriyor ve en çok ihtiyaç duyan taraflara kritik önemi haiz sermayeyi yönlendirerek depremden etkilenen bölgenin yeniden inşa ve toparlanma süreçlerini destekliyoruz.”

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

ING üst düzey yöneticileri işten çıkarıyor

Yayınlanma:

|

Yazan:

Bloomberg’in haberine göre ING yöneticilerini işten çıkaracak.

ING, Bloomberg’e gönderdiği e-posta ile piyasa koşulları ve gelecekteki şirket büyümesini değerlediğini, işgücünü tekrar dengelemek amacıyla işten yöneticiler çıkaracağını duyurdu.

Banka, küresel olarak bankada yaklaşık 230 yöneticinin işten çıkarılacağını belirtirken, yöneticilerin arasında lokasyonların orantılı olarak ayrılacağını ekledi. Bu üst düzey yöneticilerin müdür, genel müdür, ortak, analist, gibi rollerde olacağı bilgisini de verdi.

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.