Connect with us

GÜNCEL

Ray Dalio “Değişen Dünya Düzeni” kitabında ABD’nin sonunu mu anlattı…

Yayınlanma:

|

Tarih sadece bir zaman çizgisi değildir; bir döngüdür. Medeniyetler, imparatorluklar ve ekonomik süper güçler yükselir, zirve yapar ve eninde sonunda düşüşe geçer. Bu kaçınılmaz gibi görünse de, her ülkenin döngü içerisindeki yeri ve bu yerin süresi farklılık gösterir. ABD’li yatırımcı ve makroekonomist Ray Dalio, The Changing World Order adlı eserinde bu döngüyü 18 aşamalı net bir şablonla açıklar.

Ray Dalio’nun The Changing World Order (Değişen Dünya Düzeni) kitabından alınmış bir grafik ve medeniyetlerin/ülkelerin yükseliş ve çöküş döngüsünü 18 adımda özetliyor.

BAŞLIK: Dünya Düzeninin Döngüsü: Yükselişten Çöküşe 18 Adım

Giriş: Tarih, medeniyetlerin doğuşu, yükselişi ve sonunda çöküşüyle doludur. İmparatorluklar, büyük ekonomik güçler ya da süper devletler; hepsi bir döngünün içinde var olur. Amerikalı yatırımcı ve yazar Ray Dalio, “The Changing World Order” adlı kitabında bu döngüyü 18 aşamalı bir modelle açıklıyor. Bu model, sadece geçmişi anlamakla kalmaz; bugünün ve yarının dünyasını da analiz etmemize olanak tanır.

1-8: Yükseliş Dönemi – Yeni Düzenin İnşası Bu dönem, yeni bir düzenin kurulması ve hızla güç kazanmasıyla başlar:

  1. Güçlü liderlik: Merkezde vizyon sahibi, reformcu ve disiplinli bir yönetim vardır.

  2. Yenilikçilik: Teknolojik atılımlar ve üretken fikirler ortaya çıkar.

  3. Eğitim: İnsan sermayesi güçlenir, bilim ve beceri gelişir.

  4. Güçlü kültür: Ortak değerler etrafında birleşmiş bir topluluk oluşur.

  5. Kaynakların verimli kullanımı: İsraf azalır, üretkenlik artar.

  6. Rekabetçilik: Ülke, uluslararası alanda güçlü bir oyuncu haline gelir.

  7. Gelir artışı: Refah yükselir, yaşam standartları iyileşir.

  8. Güçlü finans merkezleri: Sermaye birikir, finansal sistem sağlamdır.

9-12: Zirve Dönemi – Doygunluk ve Yavaşlama Başarı, aynı zamanda çöküşün de tohumlarını içinde taşır:

  1. Üretkenliğin düşüşü: Yenilikler yavaşlar, verim azalır.

  2. Aşırı borçlanma: Bolluk dönemi aşırı harcamalarla sürdürülmeye çalışılır.

  3. Rekabetçiliğin kaybı: Diğer ülkeler öne geçmeye başlar.

  4. Servet uçurumu: Zengin ile fakir arasındaki fark derinleşir.

13-18: Çöküş Dönemi – Eski Düzenin Dağılması Bunlar genellikle krize sürükleyen kırılma noktalarıdır:

  1. Yüksek borç seviyesi: Devlet ve özel sektör borç batağında kalır.

  2. Para basımı: Enflasyonla mücadele için para arzı artırılır.

  3. İç çatışma: Toplumsal huzursuzluk başlar.

  4. Rezerv para statüsünün kaybı: Dünya artık o ülkeye güvenmez.

  5. Zayıf liderlik: Kriz zamanında doğru yönlendirici eksikliği.

  6. İç savaş/devrim: Eski düzen yıkılır, yeni bir düzen arayışı başlar.

Picture background

Ray Dalio’nun bu modeli, geçmişin yankılarında geleceği okumamıza yardımcı oluyor. Her ülke bu döngünün farklı aşamalarında olabilir. Peki bugün hangi ülkeler yükselişte, hangileri zirvede ya da düşüşte? Ve daha da önemlisi: Bu döngüyü kırmak mümkün mü?

Picture background

Picture background

Okumaya devam et
Yorum Yazın

Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gülbeyaz Gergün

Soğuk Savaş’tan sonra ilk: Almanya askerleri Litfanya’ya konuşlandı

Yayınlanma:

|

Almanya, 2024 yılı içinde Litvanya’ya kalıcı bir askeri birlik göndermeye başladı.

Özetle:

  • Almanya, NATO’nun Doğu Avrupa’daki caydırıcılığını artırma stratejisi kapsamında Litvanya’ya yaklaşık 4.800 Alman askeri konuşlandırıyor.

  • Buna ek olarak 200’e yakın sivil destek personeli de görev yapacak.

  • Almanya’nın Litvanya’daki bu askeri varlığı kalıcı bir tugay şeklinde olacak. (Tugay, yaklaşık 4.000-5.000 kişiden oluşan büyük bir askeri birliktir.)

  • Bu kararın ana nedeni, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısından sonra NATO’nun doğu kanadını güçlendirme ihtiyacı.

  • Litvanya zaten uzun süredir Almanya’dan böyle bir adım bekliyordu. Çünkü Rusya’ya çok yakın ve kendini tehdit altında hissediyor.

  • Almanya ayrıca bu tugayın üslenmesi için Litvanya’da büyük bir altyapı yatırımı da yapıyor: yeni kışlalar, eğitim alanları, lojistik merkezleri kuruluyor.

Bu adım, Almanya için çok önemli çünkü Soğuk Savaş’tan bu yana ilk kez ülke dışında kalıcı bir askeri birlik konuşlandırmış oluyor.

Okumaya devam et

Erol Taşdelen

Liyakatsız terfi sonuçları ne olur?

Yayınlanma:

|

İşyerinde yanlış kişilerin terfi etmesi ya da liyakatsızlık (yani bilgi, yetenek ve deneyim yerine kişisel ilişkiler veya başka uygunsuz kriterlerle seçim yapılması) çok ciddi olumsuz sonuçlar doğurur. En önemli sonuçları şöyle özetleyebiliriz:

1. Çalışan Motivasyonunun Düşmesi

  • Yetkin kişilerin yerine liyakatsiz kişilerin terfi ettirilmesi, çalışanlar arasında adalet duygusunun zedelenmesine neden olur.

  • Çalışanlar, performanslarının ödüllendirilmeyeceğine inanmaya başlar, bu da motivasyon kaybına yol açar.

2. Verimlilik ve Performans Kaybı

  • Yetkin olmayan yöneticiler, ekipleri doğru şekilde yönetemez.

  • Stratejik kararlar hatalı alınır, iş süreçlerinde verimsizlik ve hatalar artar.

3. Yetenekli Çalışanların İşten Ayrılması (Beyin Göçü)

  • Gerçek anlamda başarılı, bilgi ve tecrübe sahibi çalışanlar kendilerini değersiz hissettiklerinde başka firmalara geçerler.

  • Şirket, yetişmiş insan kaynağını kaybeder, sürekli yeni personel aramak zorunda kalır (yüksek devir oranı).

4. Kurumsal İtibarın Zedelenmesi

  • İçeride yaşanan liyakatsizlik zamanla dışarıya da yansır: müşterilere, iş ortaklarına ve sektöre.

  • Şirketin piyasa itibarı zarar görür, güven kaybı yaşanır.

5. Karar Kalitesinin Düşmesi

  • Liyakatsiz yöneticiler, vizyonsuz ve kısa vadeli bakış açısıyla kararlar alır.

  • Uzun vadede şirketin rekabet gücü zayıflar, hatta piyasadan silinme riski doğar.

6. İş Yeri Kültürünün Bozulması

  • Torpil, adam kayırma, dedikodu, klikleşme gibi toksik kültürler oluşur.

  • Ekip çalışması ve iş birliği yerine güvensizlik, çekişme ve kutuplaşma hakim olur.

7. Yaratıcılığın ve Yeniliğin Engellenmesi

  • Yetkin olmayan yöneticiler, genellikle kendilerinden üstün yetenekleri tehdit olarak görür ve yenilikçi fikirlerin önünü keser.

  • Şirketin inovasyon kabiliyeti azalır, zamanla geride kalır.

Okumaya devam et

GÜNCEL

TAKTİKTEN STRATEJİYE: BİM ÖRNEĞİ

Yayınlanma:

|

Yazan:

Strateji ve taktik konusunda daha önce de yazmıştım. Genel kanı stratejinin önce belirlenmesi ve sonra taktiklere geçilmesi yönündedir. Ancak ilk defa J.Trout ve A.Ries buna karşı çıkarak önce taktiğin ve sonra stratejinin belirlenmesi gerektiğini önerirler.
Ries ve Trout’a göre taktik rekabette avantaj sağlayan bir fikir, yaklaşımdır. Bu fikir bir defa bulundu mu bunu stratejiye dönüştürülmesini tavsiye ederler.
Bunu BİM örneği ile gösterdim. BİM, düşük fiyatlı bir markettir. Düşük fiyat fikri etrafında büyük bir marketler zinciri inşa ederek markalaşmıştır. Vaat düşük fiyattır ama bunu sürekli yapmak için A’dan Z’e çözümler geliştirilmeliydi. BİM bunu bütünlüklü bir strateji ile başaran ilk markadır.

Aşağıda strateji çarkında bunun adımlarını gösterdim. Mağaza ve ürün çeşitliliği bilinir ama BİM’in tedarikçi ilişkileri pek bilinmez. Danışmanlık projelerim sırasında fark ettiğim bir şey vardı. BİM tedarikçileri ile uzun vadeli ilişkiler kuruyordu. Taahhütlerine sadıktı. Düşük fiyat avantajını yaratabilmenin yolu tedarikçilerine uzun vadeli ve yüksek alım garantisi vermesinden geçiyor. Yani tedarikçisi için öngörülebilir bir müşteri olmalıydı. Tedarikçi yönetiminde izlediği politikalar ile düşük fiyat stratejisini beslemiştir.
Özetle düşük fiyat bir taktiktir, düşük fiyatlı bir market markası yaratmak ise stratejidir. BİM, daha sonra A101 ve ŞOK bunun başarılı örnekleridir.

Faruk ŞENER

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.