Connect with us

GÜNCEL

TL mevduat faizi son 20 yılın zirvesinde!

Yayınlanma:

|

  • Cuma günü Avrupa ve İngiltere piyasalarının tatil nedeniyle kapalı konumda olması hasebiyle küresel mali piyasalar sakin bir seyir izledi. Günün ikinci yarısında ABD’de açıklanan istihdam raporu genel hatları ile piyasa beklentilerine göre bir tık daha iyi sonuçlandı. Tarım dışı bordrolu çalışan sayısının 230bin artması beklenirken gerçekleşme 236bin olsa da, işsizlik oranı da %3,6 beklenirken %3,5 düzeyinde gerçekleşti. Manşet verilerden ziyade, enflasyon göstergesi olan ortalama saatlik ücretlerde de yıllık artış hızının %4,3 olması beklenirken gerçekleşme %4,2 oldu.
  • Tatil modunda olan piyasaların veriye olan tepkisi sınırlı kalırken, 2 yıllık gösterge Amerikan tahvil getirisi yaklaşık 20 baz puan yükseldi. Tahvil getirisinde yaşanan yükseliş sonrası FED’den bir sonraki toplantıda 25 baz puan artış beklentisi %70 seviyesine yükseldi. Bir diğer deyişle, ABD’de yaşanan bankacılık ‘kargaşasına’ rağmen ekonominin direnç gösterdiği anlaşılırken, FED’in bir faiz artırımı daha yapacağına dair tahminler yükseldi.
  • Bu hafta ABD’de açıklanacak enflasyon raporunun bu bağlamda yol gösterici olacağını düşünüyoruz. Geçen ay yaşanan bankacılık krizinin ardından yatırımcılar, FED’in ekonomik gerilemeyi önlemek amacıyla yılın ikinci yarısında faiz oranlarını düşüreceğine daha fazla ikna olurken, en büyük 500 şirketinin işlem gördüğü S&P500 endeksi yılbaşına göre yaklaşık %7 değer kazandı. FED ise borçlanma maliyetlerinin 2023 yılında mevcut seviyelerde kalacağını öngörüyor. Bu hafta Çarşamba günü açıklanacak enflasyon verisi, geçtiğimiz yıl boyunca agresif FED faiz artışlarından sonra tüketici fiyatlarında güçlü bir artış göstermeye devam ederse, piyasaların görüşünün de değişebileceğini düşünüyoruz.
  • Dolar endeksi istihdam raporu ardından hafif de olsa değer kazanırken, EURUSD paritesi hafta içi 1,10 seviyesinin eteğine kadar yükselmesi ardından haftayı teknik mânâda önemsediğimiz 1,0940 seviyesinin üzerinde tamamlayamadı. Dolar getirisi ile ters korele olan altın hafta içi 2,032 dolar seviyesine kadar yükselmesi ardından yeni haftaya %1 düşüşle 1,990 dolar seviyesinden başlıyor. Gümüş cephesinde haftalık kapanışı beğendik. Teknik bir bakış açısıyla, neredeyse 2 seneyi aşkın bir süredir devam eden düşüş trendinin üzerine yükselen gümüş soluğu 25 dolar ile son 1 yılın zirvesinde aldı. Lâkin, yeni haftaya gümüşün de baskı altında kalarak 24,70 seviyesinden başladığını görüyoruz. Bitcoin ise hâlen daha 28bin dolar seviyesindeki teknik bölgenin çekim alanından kurtulamadı. Prangalarından kurtulması durumunda 35bin dolar seviyesine radar menzilinde görünüyor.
  • Türkiye cephesinde ise otoriteden Cuma günü yeni adımlar geldi. Avrupa piyasalarının tatil konumunda olması nedeniyle bankaların döviz alımlarına yeni sınırlamalar getirilirken, Resmî Gazete’de yayımlanan tebliğ ile liralaştırma stratejisi çerçevesinde bankalar için önümüzdeki altı ay için geçerli olacak yeni dövizden TL’ye dönüşüm hedefleri ve tahvil yükümlülükleri getirdi. Buna göre daha önce TL mevduat payı %50 altında kalırsa 7 puan ek menkul kıymet tesis etmek zorunda olan bankalar artık %60 altında kalınca 7 puan ek menkul kıymet tesisinde bulunacak. Ayrıca bankalar, Nisan sonundan Eylül sonuna kadar, döviz mevduattan TL mevduata dönüşümü belirli oranda sağlayamamaları halinde ek menkul kıymet tutacaklar.
  • Bu adımların detayı ile siz değerli okurlarımızı daha fazla sık boğaz etmek istemiyoruz keza bizler de artık takip etmekte çok zorlanıyoruz! TCMB’nin kararı arkasında yatan ana dinamik ise seçimlere kadar mevcut tabloyu sürdürmek. Sonrasında ise seçimi kim kazanırsa kazansın, hastaya verilen bunca ilacın bir çırpıda kesilmeyeceğine göre, normalleşmenin de artık çok zor olacağını düşünüyoruz.
  • Bankalar ise, ilave menkul kıymet tesis etmemek ve bilançolarında TL’nin ağırlığını artırmak adına, TL mevduat faizlerini daha da yukarı iteceğini düşünüyoruz. Geçen hafta Perşembe günü açıklanan haftalık faiz istatistiklerine göre, TL mevduat faizi %29 seviyesini aşarak 20 yılın zirvesini test etti. TCMB’nin politika faizinin ise %8,5 olduğunu bir kez daha not etmiş olalım. Tahvil alımı ile kamunun daha rahat borçlanması amaçlanırken (şifa etkisi), yeni düzenlenme ile mevduat faizlerinin bu hafta daha da sert bir şekilde yükseleceğini düşünüyoruz (yan etkisi).
  • Cuma günü Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından açıklanan dünya gıda fiyat endeksi, Mart ayından %2,2 yıllık olarak ise yaklaşık %21 geriledi. Endeks, Mart ayında Temmuz 2021’den bu yana en düşük seviyesine gerilemiş oldu. Rusya’dan gelen yüksek arz ve Ukrayna’dan Karadeniz limanlarından devam eden ihracatın etkili olduğunu düşünüyoruz. Aşağıdaki grafikten de görüleceği üzere, dünyada gıda fiyatları gerilerken, KKTC ve Türkiye’de gıda fiyatlarının hızla artmaya devam ediyor!
  • Jeopolitik tarafta ise, Çin, Tayvan Devlet Başkanı Tsai Ing-wen’in ABD Temsilciler Meclisi başkanıyla yaptığı görüşme sonrası başlattığı üç günlük askeri tatbikat kapsamında, Tayvan çevresine savaş uçakları ve savaş gemilerini gönderdi. Tayvan Savunma Bakanlığından yapılan açıklamada, Tayvan Boğazı’nın orta hattını geçtiği bildirildi. Tayvan ordusu ise füze savunma sistemlerinin aktif hale getirildiğini ve Çin savaş uçaklarını takip etmek üzere hava ve deniz devriyeleri başlatıldığını açıkladı. Tayvan Devlet Başkanı Perşembe günü Kaliforniya’da ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy ile bir araya gelmişti. Avrupa ile Çin arasındaki yakınlaşmanın da sürdüğünü not edelim. Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve AB Komisyonu Başkanı Leyen’in Çin ziyaretinden çok sayıda ticari anlaşma çıkarken, ABD’nin buna tepkisini merakla takip edeceğiz.
  • Yeni gün başlangıcında Asya piyasalarında sanılan aksine iyimser bir hava görüyoruz. Tayvan borsası %0,4 yukarıda işlem görürken, alımlar kuvvetli olmasa Asya geneline yayılmış. ABD borsalarının vadeli işlemlerinde ise yatay bir seyir hâkim. Türk mali piyasaların gündeminde bugün cari denge ve işsizlik oranı takip edilebilir. ABD’de artan resesyon riskine paralel yukarıda da değindiğim üzere Çarşamba TÜFE enflasyonu ile FED toplantı tutanakları, Perşembe günü ÜFE, haftanın son iş günü ise perakende satışlar dikkatle takip edilecektir.

>Gümüş son 1 yılın zirvesinde

Cuma gününü 25 dolar ile son 1 yılın zirvesinde tamamlayan gümüş, yeni haftayı satış baskısı ile 24,70 dolar seviyesinden karşıladı. Uzun pozisyon sahiplerinin teknik mânâda aşağıda 23,90 seviyesine dikkat etmesi gerekiyor.

168110282425a1d142b8e0814a922ddda42a1d71f1_1_1200.jpg

>Dünya, KKTC ve Türkiye Gıda Fiyatları

1681102824e292f6cc0cf7b0ff8335bf5f8dbcd6e1_2_1200.jpg

>TL Mevduat faizi son 20 yılın zirvesinde

168110282575ea04225abf2d12804bdd178f92a066_3_1200.jpg

>Fiili faiz oranları

1681102825c20299d2bb20be8aa327ed1e275e212f_4_1200.jpg

İKTİSATBANK

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

ING Türkiye, Yeşil Ofis Diploması almaya hak kazandı

Yayınlanma:

|

ING Türkiye, genel müdürlük binası için Yeşil Ofis Diploması almaya hak kazandı.

Bankadan yapılan açıklamaya göre, WWF-Türkiye’nin (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Yeşil Ofis-Yeşil Dönüşüm Programı’nı başarıyla tamamlayan ING Türkiye, İstanbul’da bulunan genel müdürlük binası için Yeşil Ofis Diploması hakkı kazandı.

Yeşil Ofis-Yeşil Dönüşüm Programı kapsamında belirlenen hedeflere ulaşan ING Türkiye, enerji tüketimini ve atık yönetimini azaltırken aynı zamanda sürdürülebilir ve çevre dostu uygulamalar hakkında çalışanlar arasında farkındalığın artırılmasını sağladı.

WWF-Türkiye’nin Yeşil Ofis-Yeşil Dönüşüm Programıyla, kurumların doğa dostu tercihler yapması teşvik edilerek, ofislerin ekolojik ayak izinin azaltılması hedefleniyor. Program kapsamında, ayrıca, doğal kaynak tüketimi, atık yönetimi gibi başlıklarda kurumların yol haritasının çizilmesine katkı sağlanıyor.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Sermaye Piyasası Kurulu’ndan 2 Yeni Fona Onay

Yayınlanma:

|

Yazan:

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), 2023 yılında faaliyet izni alan Vega Portföy tarafından oluşturulan Mavi Serbest Fon ve Anka Serbest Fon isimli fonların kuruluşuna onay verdi.

Ana yatırım stratejisi, hem Türk lirası hem de döviz cinsi para ve sermaye piyasası araçlarına yatırım yaparak sermaye kazancı sağlamak ve portföy değerini artırmak olan Anka Serbest Fon, doğrudan veya türev araçlar vasıtasıyla yurtiçi ve global piyasaların eğilimlerini yakından izleyerek yüksek getiri sağlamayı amaçlıyor. Anka Serbest Fon’un Risk Getiri Profili değerlendirme derecesi 7 olarak belirlendi.

VMV koduyla işlem görecek Mavi Serbest Fon’un ana stratejisi ise daha ziyade Türk Lirası varlıklara yatırım yaparak mevduat üstü getiri elde etmek. Fon’un Risk Getiri Profili değerlendirme derecesi ise 5 olarak belirlendi.

Fonların faaliyet onayıyla ilgili konuşan Vega Portföy Genel Müdürü Tarkan Çetin, “Portföy Yönetimi alanında yeni faaliyete geçmiş olan Vega Portföy’ün ilk fonlarına SPK tarafından onay verilmesinin heyecanını yaşıyoruz. Fonlarımız şu anda özel müşterilere hizmet edecek şekilde faaliyet gösteriyor, ancak 2024 yılı tüm yatırımcılara hizmet verebilecek altyapımızı tamamlayarak hizmet ağımızı genişletmeyi hedefliyor ve bu alanda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Deneyimli ekibimizle paydaşlarımıza tatminkar getiriler sağlamayı hedefliyoruz.” şeklinde konuştu.

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

Türk Lirası ‘sahalara’ geri dönüyor…

Yayınlanma:

|

Yazan:

  • Pazar akşamı, kafamda yazmak istediğim o kadar çok konu başlığını en basit ve en anlaşılır şekilde nasıl sıralayacağımı düşünürken, Çin lideri Xi’nin beş yıl aradan sonra Avrupa ziyareti, Fransa Lideri Macron’un “Avrupa ölümcül tehlike altında” başlıklı The Economist makalesi, televizyonda gençliğimin efsane şarkıcısı Madonna’nın Brezilya konserine katılan 1,6 milyon kişiyi görerek bir anda kendimi Like a Prayer ve Papa Don’t Preach şarkısını söylerken buldum. TCMB net rezervlerinin her gün milyarlarca dolar artışına artık alışırken, not artırımlarının da devamını beklerken, yabancı yatırımcının TL öneriler ve yurtiçi yerleşiklerin de dövizden çıkmaya başladığı bir ortamda, ben de BIST30 endeksinde USD bazlı önemli bir yukarı yönlü kırılım gerçekleşmesini fırsat bilerek, bu hafta TCMB enflasyon raporu ve Başkan Karahan’ın mikrofon karşısına geçmesi öncesinde, Bireysel Emeklilik (BES) portföyümde değişikliğe giderek uzun bir yıllardır taşıdığım altın fonlarımı satıp ağırlıklı olarak hisse senedi ve para piyasası fonuna geçtiğimi yeri gelmişken not edeyim.
  • Çin Lider Xi, beş yıl aradan sonra Avrupa turuna çıktı. Amerikan New York Times gazetesi, Xi’nin ziyaretinin Brüksel-Washington ilişkilerini zayıflatmayı hedeflediğini savundu. Xi’nin gündeminde, AB ile ticari anlaşmazlıkların olduğunu okuyoruz. Bu arada The Economist’te Fransa Lideri Macron’un “Avrupa ölümcül tehlike altında” başlıklı makalesine denk geldim. Marine Le Pen karşısında zorlanmaya başlayan Macron’un bu sert çıkışı belki iç siyasete yönelik olsa da, Rusya’nın Ukrayna işgalinin Avrupa’yı büyük bir risk altına soktuğunu, Avrupa’nın kendi güvenliğini sağlaması gerektiğini, ekonomik olarak da AB’nin Çin ve ABD’nin çok gerisinde kaldığını söyleyerek radikal önlem çağrısında buldu. Avrupa’nın bir zamanlar büyüme motoru olan Almanya’nın da artık Avrupa’nın hasta adamı olarak lanse edildiği bir ortamda, Cassandra’nın Çığlığı misali, Macron’un söylemlerinin göz ardı edilmemesi gerektiğini düşünüyoruz.
  • Dönelim ilk önce haftanın son iş gününe. TÜİK verilerine göre, Nisan ayında enflasyon piyasa beklentileri paralelinde sonuçlandı. TÜFE aylık %3,18 artarken, yıllık enflasyonu da %69,80 seviyesine taşıdı. Alt kalemlerde alkollü içecekler ve tütün harcama grubunda %9,56 oranında aylık artış dikkatimizden kaçmazken, lokanta ve otellerde grubunda %4,69; giyim ve ayakkabıda %4,58; ev eşyasında ise %4,11 oranında artış, TCMB’nin de hemen hemen her platformda belirttiği üzere özellikle hizmet sektöründeki fiyat katılığını bir kez daha gözler önüne serdi. Bu noktada para politikasının görevini yerine getirdiği, finansal koşulların sıkı olduğunu, lâkin fiyat katılığının maliye politikaları çerçevesinde ele alınması gerektiğinin altını çizelim. Enflasyonda tepe seviyenin kuvvetle muhtemel görüldüğü veya Mayıs verisi ile Haziran başında görüleceğini; akabinde ise baz etkisi ile de olsa enflasyonda düşüş sürecinin başlayacağını düşünüyoruz.
  • TCMB’nin sene sonu TÜFE enflasyon tahmininin %36 seviyesinde olmaya devam ettiğini piyasanın ise (TCMB Piyasa Katılımcıları Anketi son veri) %44 seviyesinde olduğunu not edelim. Bu bağlamda, 9 Mayıs tarihinde Enflasyon Raporu ve Başkan Karahan’ın toplantıda yapacağı sunumu dikkatle takip edeceğiz. Her ne kadar toplantıda enflasyon hedefini değiştirmesini beklemesek de, TL’de esen olumlu rüzgâr sonrasında yabancı yatırımcılar gibi biz de yeni döneme ait TCMB’nin yaklaşımını anlamaya çalışacağız. Özellikle, TL’de reel olarak değerlenme ibaresini politika metnine sokan TCMB’nin değerlenme konusunu biraz daha netleştirmesini bekliyoruz. Ne demek reel olarak değerlenme? Daha önce de bültenlerimizde belirttiğimiz üzere, kur artışının enflasyonun altında seyretmesi anlamına geliyor. Hatta, Cuma günü açıklanan veriler sonrası, yılın ilk 4 ayında enflasyon %19,58 artarken, USDTRY kurunda yükseliş yaklaşık %9,50 oldu. Yani? TL’de reel olarak değerlenme başladı bile!
  • Biraz daha argümanımızı güçlendirelim. TCMB’nin net döviz pozisyonu (swap ve kamu dövizleri hâriç) Nisan ayı geneli ve Mayıs ayının ilk iş gününde yaklaşık 24 milyar dolar artış kaydederek yerel seçimler öncesi yaşanan kayıpları da telafi etti. Bu çok olumlu bir gelişme! Öte yandan, haftanın son iş günü açıklanan TCMB menkul kıymet istatistiklerine göre, 26 Nisan haftasında, yabancı yatırımcının hisse senedi pozisyonu yaklaşık 155 milyon dolar azalırken, Devlet İç Borçlanma Senetleri (DİBS) ise aksine 604 milyon dolar artış kaydetti. JP Morgan’ın Türkiye’yi gelişmekte olan ülkeler tahvil endeksindeki ağırlığını arttırması sonrası bu trendin daha da artmasını bekliyoruz. DİBS cephesinde yaşanan yabancı girişinin bu yılın en yükseği olduğunu not edelim. Demek ki yabancı yatırımcı da gelmeye başladı!
  • TCMB döviz piyasasında sahanın diğer tarafına geçerek 24 milyar doları almasaydı, kurun daha da çok düşeceğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Lâkin bu noktada, kurun çok da düşmesi isteniyor mu sorusunu da sormak gerekiyor. Neden mi? Cevabı yine Cuma günü açıklanan Ticaret Bakanlığı’nın öncü verilerine bakarak cevaplayalım. Nisan ayında ihracat geçen yılın aynı dönemine göre önemli bir değişim kaydetmezken, ithalat ise %4,2 oranında artış kaydetti. Bu sonuçla dış ticaret açığı %13,3 büyüyerek 10 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. Her ne kadar Bakan Şimşek ve ekibinin kaleme aldığı program işliyor olsa da, dış ticaret rakamları ne yazık ki arzu edildiği düzlemde ilerlemiyor keza iç talep oldukça güçlü! TL’nin çok da değer kazanması rekabet avantajı penceresinden bakılırsa çok da arzu edilen bir durum değil! Burası önemli. USDTRY kurunun Nisan ayını yükseliş kaydetmeden tamamladığını ve Mayıs ayından da TL pozitif havanın devam ettiğini hatırlalatılım. Mevcut eğilim, hem bizim, hem de yine Piyasa Katılımcıları Anketi’nde son veri olan yıl sonu USDTRY 40,00 medyan kur beklentisinin belirgin anlamda altında bir eğilime işaret ettiğini görmekle birlikte, esen ılımlı rüzgârların da yardımı ile özellikle sonbahara kadar TL’de pozisyon almanın mantıklı olacağını düşünüyoruz.
  • Hatırlayacak olursanız, Citibank geçen hafta 6 ay sonrası için (6 ay vadeli forward) “Dolar sat TL al” önerisinde bulunmuştu. Halk arasında bu durum 6 ay sonra kur düşecek şeklinde yanlış bir yoruma neden olmuş. Halbuki doğru yorum, 6 ay sonra Doların TL karşısında yükseleceği ama TL faizin ima ettiği kadar yükselmeyeceği şeklinde olmalıdır. Bu bağlamda, sonbahara kadar TL ve TL cinsi varlıklardan faydalanmanın oldukça mantıklı olacağını düşünüyoruz. TCMB verilerine göre yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatları (DTH) son dört haftada 6,6 milyar dolar azalırken (TL varlıklara ilgi artarken) yerli ve yabancı yatırımcı ilgisi ile dolar bazlı BIST30 endeksinde haftalık kapanışı oldukça güçlü bir sinyal olarak okuduk (bakınız grafik). Eğer teknik beklentimiz gerçekleşecekse, 330 dolar seviyesindeki teknik seviye üzerinde 15 ay sonra gerçekleşen kapanış ardından 430-440 dolar seviyesinin teknik anlamda mümkün olabileceğini düşünüyoruz. Kişisel BES fonumda yaptığım değişikliğin de umarım gerekçelerini biraz daha iyi anlatabilmişimdir.
  • Siyasi ve jeopolitik olarak her şey toz pembe olmasa da, TCMB’nin kararlı duruşu sonrasında, ekonomik risklerin azaldığını rahatlıkla söyleyebilirim. Zaten, ödemeler dengesinde kriz beklentisinin de oldukça azalması sonrasında, beklentilere paralel Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşu S&P Cuma gecesi Türkiye’nin kredi notunu artırdı. Görünümün de pozitif olması, bir sonraki adımın da artırım yönünde olacağını bizlere anlatıyor. Türkiye’nin Haziran ayında gri listeden çıkması ile yabancı ilgisi daha da artacaktır!
  • Dönemli biraz da yurtdışı piyasalara. Her ayın ilk Cuması olduğu üzere, ABD’de açıklanan ve ekonominin gidişatı hakkında önemli ipuçları veren hatta FED’in de karar alma aşamasında belirleyici bir veri set olan istihdam raporu beklentileri karşılayamadı. Raporun zayıf olarak kabul edilmesi sonrası, piyasalar haftanın son iş gününü adeta ‘bayram’ havasında tamamladı. ABD’den son dönemde güçlü gelen veriler sonrası FED’in faiz indirim ihtimalini azaltmıştı. Ancak, tarım dışı istihdam raporu sonrası, faiz indirim beklentileri artış kaydederken (yıl sonuna kadar iki kez) artan risk iştahına paralel Nasdaq endeksi Cuma gecesini %2 yükselişle tamamlarken, 10 yıllık ABD tahvil faizi %4,50 seviyesinin altına geriledi. Doların da değer kaybetmesi ile EURUSD paritesi 1,08 seviyelerine doğru hareketlenirken, direnişin parası Bitcoin teknik mânâda beklediğimiz aşağıda 58bin dolar seviyesini test ederek yönünü sert bir şekilde yukarı çevirmek suretiyle 64bin dolar seviyesine kadar yükseldi. Bu bağlamda, Bitcoin’e olan inancımız ve yükseliş beklentimiz yeşerirken, kıymetli madenlerde ise özellikle de altında yorgunluk emareleri görüyoruz. Altının ons fiyatı 2,300 dolar seviyesinde salınarak gelişmelere pek de tepki veremezken, gümüş ise kırdığı (26 dolar) direncini yeniden test etmesi ardından 27 dolar seviyesine toparlardı. Uzun yıllardır oldukça değersiz kalan gümüşte yükseliş beklentimizi korurken, her iki enstrümanda da uzun pozisyonlarımızın devam ettiğini not edelim.
  • Yeni gün başlangıcında, Asya piyasalarında iyimser bir başlangıç görüyoruz. USDJPY paritesi otoritenin iki kez sert müdahalesi sonrası 153 seviyesine kadar gerilerken, gösterge endeks Tokyo borsası yatay bir seyir izliyor. Öte yandan, Çin’de açıklanan PMI verileri sonrası Şangay borsasının %1,5 yükseldiğini not edelim. Bu haftanın makro veri seti açısından gündemi sakin görülürken, yukarıda da değindiğim üzere gözler Çin Devlet Başkanı Xi’nin Avrupa ziyaretine çevrildi. Macron’un sert çıkışı ve beraberinde yeniden alevlenen Rusya-Ukrayna savaşı gündemi meşgul ediyor.

>Borsa İstanbul 30 Endeksi (USD bazlı)

Dolar bazlı BIST 30 endeksinde haftalık kapanışı oldukça güçlü bir sinyal olarak okuduk. Eğer teknik beklentimiz gerçekleşecekse, 330 dolar seviyesinin  üzerinde 15 ay sonra gerçekleşen kapanış ardından 430-440 dolar seviyesini yukarıda hedefleyeceğiz. Hisse senetlerinde ağırlık artırılabileceğini düşünüyoruz.

1714969180843287e1b9dfaf9a5361bca287773d6e_1_1200.jpg

>BTCUSD

Zayıf ABD istihdam raporu sonrası artan risk iştahı ile yönünü yeniden yukarıya çeviren Bitcoin’in ilk etapta 71bin dolar seviyesini test etmesini ve devamı da getirmesini bekliyoruz.

171496918001ae19b01d415cb06f751c7934f8fe0f_2_1200.jpg

>TCMB net döviz pozisyonunda yaşanan günlük değişim

Nisan ayının son iş gününde 3,3 milyar dolar artan net rezervler, 2 Mayıs tarihinde de 2,2 milyar dolar daha arttı. Bu rakamları olumlu ve mutluluk verici olarak okuyoruz. Son 19 iş günün toplam artış 24 milyar dolar.

171496918145cc85a0609409e00824d77eef898c16_3_1200.jpg

>DTH

Yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatları (DTH) son dört haftada 6,6 milyar dolar azaldı.

1714969181411190c5dd62b6468c0f491f54c22282_4_1200.jpg

Emre Değirmencioğlu

Okumaya devam et

KATEGORİ

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

KRIPTO PARA PİYASASI

BORSA

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.