Türkiye Barolar Birliği’nde (TBB) Metin Feyzioğlu dönemi kapandı
TBB’de Feyzioğlu dönemi bitti: Yeni başkan Erinç Sağkan. Türkiye Barolar Birliği’nde (TBB) Metin Feyzioğlu dönemi kapandı. Yapılan seçimde Metin Feyzioğlu 156 oyda kalırken Erinç Sağkan delegelerin 182’sinin oyunu alarak yeni başkan seçildi.
Türkiye Barolar Birliği 36. Olağan Genel Kurulu’nun ikinci gününde başkanlık ve yönetim kurulu üyeliği için seçim yapıldı. 348 delegenin oy kullanacağı seçimde sabah saat 09:00 itibariyle başlayan oy verme işlemi 17:00’ye kadar sürdü. 348 delegenin oy kullandığı seçimlerde Erinç Sağkan delegelerin 182’inin oyunu alırken, Feyzioğlu 156 oy alabildi. Erinç Sağkan ilk yaptığı açıklamada Metin Feyzioğlu dönemini kastederek “Bütün meslektaşlarımızın çok ciddi tepkisini çektiği bu dönemde bu sonucun kaçınılmaz olduğuna inanıyorum” ifadesini kullandı.
Türkiye Barolar Birliği’nin yeni yönetimi için mevcut başkan Metin Feyzioğlu, Erinç Sağkan ve Mardin Barosu avukatlarından Medeni Ayhan yarışıyordu.
TBB Genel Kurulu’nda başkan adaylarından Metin Feyzioğlu ve Erinç Sağkan, yönetim kurulu aday listelerini açıkladı. Her iki adayın listesinde de baro başkanları yer aldı.
Metin Feyzioğlu’nun 10 kişilik yönetim kurulu listesinde 8 baro başkanı yer alırken, Erinç Sağkan’ın listesinde 5 baro başkanı bulunuyordu.
Listedeki diğer yönetim kurulu adayları şu isimlerden oluşuyor:
Eski Adana Barosu Başkanı Veli Küçük, İzmir Barosu delegesi Ercan Demir, Muş Barosu delegesi Abdülbaki Çelebi, Ankara Barosu delegesi İsmail Cumhur Bozkurt, Muş Barosu delegesi Ali Bayram.
Yapılan oylamada Erinç Sağkan delegelerin 182’sinin oyunu alarak yeni TBB Başkanı seçildi. Metin Feyzioğlu’nun oyları ise 156’da kaldı. Feyzioğlu’nun oy kullandığı sandıkta Erinç Sağkan 60 oy aldı, Feyzioğlu ise 54 oy aldı.
‘HUKUKSUZLUĞA KARŞI ÇIKAN TBB GÖRECEKSİNİZ’
“Bundan sonra meslektaşı yerlerde sürüklendiği zaman kafasını kuma gömen değil haksızlığa, hukuksuzluğa karşı çıkan TBB göreceksiniz” diyen Sağkan şöyle konuştu:
“Bu seçim sadece bir TBB seçimi olmaktan çıkmıştır: Ülkemizde son yıllarda insan hakları ihlallerinin arttığı, Anayasa Mahkemesi kararlarının, AİHM kararlarının uygulanmadığı ve tartışmaya açıldığı noktada TBB’ye yurttaşlarımızın çok ama çok ihtiyacı bulunmaktadır. Geçtiğimiz dönemde hukukun üstünlüğünün tesisi için yeterli çabayı sarf etmediğine inandığımız bir anlayışın sonuna gelmiş bulunuyoruz. Bugün itibariyle başlayan şey hiçbir yurttaşın savunmasız kalmayacağıdır. Yeni TBB anlayışı yarım asırdır tahammüllerinin getirdiği hak savunuculuğunu net olarak ortaya koyacağı bir TBB olacaktır. Bugün itibariyle TBB’nin kapıları tüm avukatları ayrıştırmadan, ötekileştirmeden açık olacaktır.”
FEYZİOĞLU’NDAN VEDA MESAJI: ALLAH’A ISMARLADIK!
Türkiye Barolar Birliği başkanlığını kaybeden Metin Feyzioğlu, sosyal medya hesabı üzerinden mesaj yayınlayarak Erinç Sağkan’ı tebrik etti. Aynı zamanda da yaptığı paylaşımda veda eden Feyzioğlu, şu ifadelere yer verdi:
“Türkiye Barolar Birliği 36. Genel Kurulu’nda Birlik Başkanı seçilen Sayın Av. Erinç Sağkan ile kurullara seçilen tüm meslektaşlarımı tebrik ediyorum. Seçimin mesleğimiz için hayırlı olması en büyük dileğim. Böyle olacağına da inanıyorum. Benimle ayni listede yarışan meslektaşlarıma, birlikte uzun ve çok güzel bir yol yürüdüğüm canımdan öte yol arkadaşlarıma yürekten şükranlarımı sunuyorum. Yaradana şükürler olsun yollarımızı kesiştirmiş. 8,5 yıl yan yana çalıştığım, artık bir aile olduğumuz mesai arkadaşlarım, dostlarım, yol arkadaşlarım hakkınızı helal ediniz. Allaha ısmarladık.”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBB Başkanlığına seçilen Erinç Sağkan’ı kutladı. Kılıçdaroğlu Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Türkiye Barolar Birliği 36. Olağan Genel Kurulunda seçimi kazanarak TBB Başkanı seçilen Erinç Sağkan ve yönetim kurulunu kutluyorum. Hukukun egemenliğini birlikte tesis edeceğimiz, ülkemizde görevinizi hiçbir baskı altında kalmadan yerine getireceğiniz günler yakındır!” ifadelerini kullandı.
AKŞENER: YÜREKTEN İNANIYORUM
İYİ Parti lideri Meral Akşener de sosyal medya hesabından Erinç Sağkan’ın başarısını kutlayan bir mesaj paylaştı. Akşener, “Görevini milletimizin her bir ferdi için hukukun üstünlüğü prensibiyle ve adaletle yerine getireceğine yürekten inanıyorum” ifadelerine yer verdi.
MANSUR YAVAŞ’TAN TEBRİK
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, sosyal medya hesabından verdiği mesajda Erinç Sağkan ile çekilmiş bir fotoğrafını paylaşarak “Türkiye Barolar Birliği Başkanı seçilen meslektaşım Sayın Erinç Sağkan’ı tebrik ediyorum. Hukukun üstünlüğünün sağlanmasında önemli katkılarının olacağına yürekten inanıyorum” ifadesini kullandı.
EKREM İMAMOĞLU: BAŞARILAR DİLİYORUM
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu Erinç Sağkan’ı şu sözlerle tebrik etti: “Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı seçimini kazanan Erinç Sağkan ve yönetim kurulunu tebrik ediyor, hukukun üstünlüğü ve adaleti egemen kılma mücadelesinde başarılar diliyorum.”
ERİNÇ SAĞKAN KİMDİR?
Erinç Sağkan, 24 Nisan 1978 yılında doğdu, 1995 yılında eğitim hayatına başladı. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden 1999 yılında mezun oldu. Ankara Barosu’nun çeşitli kurul ve merkezlerinde çalıştıktan sonra; 2010-2012 yılları arasında Ankara Barosu Yönetim Kurulu üyeliği ,2014-2016 yılları arasında Ankara Barosu Genel Sekreterliği, 2016 yılında Ankara Barosu Başkan Yardımcısı oldu. 2018 yılında seçildiği Ankara Baro Başkanlığı görevini iki dönemdir yürütüyordu.
Bugün ay sonu olup firmaların finansal sorumluluklarını eksiksiz yerine getirmesi gereken çok önemli bir gündür. Ayrıca yılın ikinci bilanço dönemidir.
Aşağıdaki hususlara azami dikkat edilmesi, firmanızın kredi notu ve bankalarla olan itibarınızın korunması açısından büyük önem taşımaktadır.
Bugüne özel firmaların yapması gerekenler;
1. Banka Borçlarının Kontrolü ve Ödemesi
Çalıştığınız tüm bankalarla sabah erkenden irtibata geçerek; kredi taksitleri, komisyonlar, BCH, KMH, Ek hesap, devre faizleri gibi ödenmesi gereken bir borç olup olmadığını mutlaka yazılı (e-posta) veya sözlü olarak teyit ediniz.
Varsa bu borçlar gün içinde acilen ödenmelidir.
Para transferi gerçekleştirilmiş olsa dahi saat 17.00’den önce banka hesapları kontrol edilmeli, sistemin bu borçları otomatik tahsil edip etmediği bizzat teyit edilmelidir. Sistemsel gecikmeler yaşanabilmektedir.
Tüzel Kişilerde Mutlak Butlan: Şirket, Dernek, Vakıf ve Siyasi Partiler Açısından Hukuki Geçersizlik
Hukuk düzeninde bazı işlemler, baştan itibaren geçersiz sayılır. Bu tür işlemler “mutlak butlan” (yokluk) kavramı ile açıklanır. Türk hukuk sisteminde; şirketler, dernekler, vakıflar ve siyasi partiler gibi tüzel kişiler açısından da bu geçersizlik ciddi sonuçlar doğurur.
Mutlak Butlan Nedir?
Mutlak butlan; hukuka, kamu düzenine, ahlaka veya emredici şekil kurallarına aykırı bir hukuki işlemin başlangıçtan itibaren hükümsüz olması halidir. Bu işlemler sanki hiç yapılmamış gibi değerlendirilir. Mutlak butlan hâlinde:
Herkes geçersizliği ileri sürebilir.
Mahkemeler re’sen (kendiliğinden) dikkate alır.
Zamanaşımı söz konusu değildir.
Hukuki sonuç doğurmaz.
1. Şirketlerde Mutlak Butlan
Ticaret hayatında şirketler üzerinden gerçekleştirilen bazı işlemler, hukuki şekil şartlarına ve kanuni kurallara aykırıysa mutlak butlan gündeme gelir.
Örnekler:
Geçersiz Kuruluş: Asgari sermaye şartını taşımayan bir anonim şirketin kurulması.
Kanuna Aykırı Amaç: Yasa dışı işler (örneğin kaçakçılık) için kurulan şirketler.
Şekil Eksikliği: Genel kurul toplantısı, zorunlu çağrı ve nisap şartları olmadan yapılırsa alınan kararlar geçersizdir.
2. Derneklerde Mutlak Butlan
Dernekler Kanunu’na göre, bir derneğin hem kuruluş hem de faaliyet süreçlerinde kamu düzeni ve yasalara uygunluk esastır. Aksi hâlde mutlak butlan söz konusu olur.
Geçersiz Genel Kurul: Üyelerin haberi olmadan yapılan toplantıda alınan kararlar hükümsüzdür.
Amaç Ahlaka Aykırı: Toplumda nefret, ayrımcılık, ırkçılık gibi ahlaka aykırı fikirleri yayan dernekler geçersiz sayılır.
3. Vakıflarda Mutlak Butlan
Vakıflar, kuruluşlarında sıkı şekil şartlarına tabidir. Bu şartlara uyulmaması hâlinde vakıf tüzel kişiliği oluşmaz.
Örnekler:
Resmî Senet Eksikliği: Noter huzurunda düzenlenmeyen vakıf senedi geçersizdir.
Mal Varlığı Devri Yoksa: Kurucu tarafından belirtilen taşınmazın vakfa devri yapılmamışsa kuruluş yok hükmündedir.
Kamu Düzenine Aykırı Amaç: Terör finansmanı veya ayrımcı amaç güden vakıflar geçersizdir.
4. Siyasi Partilerde Mutlak Butlan
Siyasi partiler, Anayasa’ya ve Siyasi Partiler Kanunu’na uygun olarak faaliyet yürütmek zorundadır. Anayasa Mahkemesi, bu konuda nihai denetim merciidir.
Örnekler:
Anayasa’ya Aykırılık: Laiklik, insan hakları, devletin bütünlüğü gibi ilkelere aykırı partiler kapatılır ve işlemleri mutlak butlanla geçersiz sayılır.
Usulsüz Kurultay: Parti tüzüğüne aykırı yapılan seçimler geçersizdir.
Tüzük ve Program İhlalleri: Toplumsal barışa tehdit oluşturan ifadeler taşıyan programlar yok hükmündedir.
Tüzel Kişilerde Hukuki Ciddiyet Şart
Mutlak butlan, yalnızca bireysel sözleşmelerde değil; kurumların varlığını ve işlemlerini de doğrudan etkileyen bir hükümsüzlük türüdür. Şirketler, dernekler, vakıflar ve siyasi partiler; kuruluş ve faaliyet süreçlerinde şekil, içerik ve amaç yönünden hukuka uygun davranmadıklarında, yaptıkları işlemler geçersiz sayılır. Bu durum, hem kamu düzeninin korunması hem de hukuki güvenliğin sağlanması açısından kritik öneme sahiptir.
Günümüzde birçok birey, şirket ve hatta ülke; sahip olduğundan çok daha fazla zenginmiş gibi davranıyor. Lüks arabalar, büyük evler, gösterişli tatiller ve sosyal medyada sergilenen “refah dolu” hayatlar… Ancak tüm bu görüntülerin arkasında çoğu zaman borçla finanse edilen bir tüketim yatıyor.
Bu duruma ekonomi literatüründe “Zenginlik İllüzyonu” adı veriliyor. Yani kişi ya da kurumlar gerçek zenginlik yerine, borçla veya geçici gelirlerle sürdürülen bir refah algısı içinde yaşıyorlar.
BİREYSEL DÜZEYDE ZENGİNLİK İLLÜZYONU
Nasıl oluşur?
Kredi kartıyla yapılan lüks harcamalar
Taksitle alınan araba, ev, tatil vb.
Sosyal medyada sergilenen “lüks yaşam” gösterileri
Gerçek: Sahip olunan varlık değil, borçla finanse edilmiş bir tüketimdir.
Kredi kartıyla alınan pahalı telefonlar, taksitle gidilen lüks tatiller ve gösteriş için yapılan harcamalar… Tüm bu tüketim örnekleri, zenginlik illüzyonunun bireysel düzeydeki tezahürüdür. Kişi, aslında gelecek gelirini bugünden harcamakta, ama kendini “zengin” hissetmektedir.
ŞİRKETLERDE ZENGİNLİK İLLÜZYONU
Nasıl oluşur?
Sürekli borçlanarak yapılan yatırımlar
Gerçekleşmemiş kârlar üzerinden yapılan büyüme planları
Finansal tablolarda şişirilmiş varlıklar
Gerçek: Firmanın nakit akışı sorunlu olabilir, ancak dışarıdan “büyüyen ve zenginleşen şirket” algısı yaratılır.
Bazı firmalar; sürekli kredi kullanarak yatırım yapmakta, borçla büyümektedir. Finansal tablolarda görülen “kâr” çoğu zaman nakit akışıyla desteklenmeyen hayali bir kârdır. Böyle firmalar dışarıdan güçlü görünse de içeride ciddi risk taşır.
DEVLETLERDE ZENGİNLİK İLLÜZYONU
Nasıl oluşur?
Aşırı borçlanmayla finanse edilen büyük altyapı projeleri
Yapay şekilde düşük faizle genişleyen ekonomi
Kısa vadeli döviz girişleriyle büyüyen cari açık
Gerçek: Ekonominin temelleri zayıftır ama halk kendini refah içinde hisseder. Bu, genellikle krizle sonuçlanır (örneğin 2001 Türkiye krizi, 2008 ABD mortgage krizi).
Makroekonomik düzeyde, bazı devletler büyük projeler yaparak vatandaşlarına “refah” algısı yaratır. Ancak bu projelerin finansmanı borçla sağlanıyorsa ve üretim-tasarruf dengesi bozulmuşsa, bu durum sadece geçici bir illüzyondur. Ekonomik kriz kaçınılmaz hale gelir.
Zenginlik İllüzyonunun Nedenleri
Tüketim kültürü ve reklamlar
Sosyal medya ve gösteriş toplumu
Finansal okuryazarlık eksikliği
Yatırım yerine tüketimin teşvik edilmesi
Kısa vadeli politikalar
ZENGİNLİK İLLÜZYONUNUN SONUÇLARI VE ZARARLARI
Gerçek olmayan refah, tasarrufları azaltır.
Aşırı borçlanma ekonomiyi kırılgan hale getirir.
Kriz anlarında bu illüzyon bir anda dağılır.
Sosyal huzursuzluk ve gelir adaletsizliği artar.
GÖSTERİŞ DEĞİL GERÇEK ZENGİNLİK
Gerçek zenginlik; üretim, tasarruf ve sürdürülebilir gelir artışıyla mümkündür. Tüketim ve borçla sürdürülen bir yaşam tarzı, sadece zenginlik illüzyonu yaratır. Bu yanılsamadan kurtulmak için finansal bilinçlenme ve sadeleşme şarttır. Zenginlik illüzyonu, finansal gerçeklerden kopmuş bir algı oyunudur. Ekonomide sürdürülebilir refah; gerçek gelir artışı, üretim gücü ve tasarruf ile olur, borç ve gösterişle değil.
Bugün ay sonu olup firmaların finansal sorumluluklarını eksiksiz yerine getirmesi gereken çok önemli bir gündür. Ayrıca yılın ikinci bilanço dönemidir.
Aşağıdaki hususlara azami dikkat edilmesi, firmanızın kredi notu ve bankalarla olan itibarınızın korunması açısından büyük önem taşımaktadır.
Bugüne özel firmaların yapması gerekenler;
1. Banka Borçlarının Kontrolü ve Ödemesi
Çalıştığınız tüm bankalarla sabah erkenden irtibata geçerek; kredi taksitleri, komisyonlar, BCH, KMH, Ek hesap, devre faizleri gibi ödenmesi gereken bir borç olup olmadığını mutlaka yazılı (e-posta) veya sözlü olarak teyit ediniz.
Varsa bu borçlar gün içinde acilen ödenmelidir.
Para transferi gerçekleştirilmiş olsa dahi saat 17.00’den önce banka hesapları kontrol edilmeli, sistemin bu borçları otomatik tahsil edip etmediği bizzat teyit edilmelidir. Sistemsel gecikmeler yaşanabilmektedir.
2. DBS Komisyonları (Doğrudan Borçlandırma Sistemi)
Bazı bankalarda DBS komisyonları manuel olarak tahsil edilmektedir.
Bu nedenle yalnızca para transferi yapmak yeterli olmayabilir.
İlgili komisyonların tahsil edilip edilmediği saat 17.00’den önce mutlaka kontrol edilmelidir.
3. Takas Çek Ödemeleri
Bugün bankalarda yoğunluk yaşanabileceğinden, takas çek ödemeleri son dakikaya bırakılmamalıdır.
Sistemsel problemler ya da personel hataları nedeniyle çek takası gecikebilir.
Takas saatinin 1 dakika geçilmesi bile çeklerin karşılıksız yazılmasına neden olabilir.
4. KMH (Kredili Mevduat Hesabı) Eksi Bakiyeler
KMH hesapları eksi bakiyede ise mutlaka artıya geçirilmelidir.
Bazı bankalarda bu hesapların sadece dışardan EFT ile kapatılması gerekmektedir.
Hesaptaki mevcut bakiye ile kapatılan durumlarda bile Merkez Bankası’na gecikme bildirimi yapılabilmektedir.
Her ay gecikmeli tahakkuk ödemeleri, firmanın Kredi Notunu olumsuz etkiler.
3.500 TL’lik bir tahakkuk kaydı dahi bazı firmaların kredi kullanamamasına neden olmuştur.
Bazen bu tür ödenmeyen borçların nedenini firmalara sorduğumuzda “ banka bize bilgi vermedi “ şeklinde bildirimler alıyoruz.
Bankaların bu tür borçlar ile ilgili olarak firmalara bildirim zorunluluğu bulunmamaktadır.
Ancak bu tür borçları mesela takasta çeki olduğunu firmalara yazılı veya sözlü olarak bildiren banka şubeleri de bulunmaktadır.
5. Merkez Bankası Memzuç Kayıtları
Bugün yapılmayan her ödeme, 30.06.2025 tarihli gecikmiş tahakkuk, temerrüt veya ödenmemiş kredi taksidi olarak Merkez Bankası kayıtlarına geçebilir.
Bu durum firmanızın finansal itibarını ve rating notunu ciddi şekilde düşürebilir.
Sonuç olarak; Ay sonu işlemleri ihmal edilmemeli, tüm banka hareketleri mesai bitiminden önce birebir takip edilmelidir.
Küçük görünen meblağlar uzun vadede büyük sorunlara yol açabilir.
Finansal disiplini sürdüren firmalar, güçlü banka ilişkileri ve yüksek rating ile her zaman bir adım öndedir.
Ay sonunda yapılan bir ihmal güvenilirliği sarsabilir.
Firmaların bugünü sorunsuz bir şekilde geçirmelerini diliyorum.