Connect with us

BANKA HABERLERİ

Wall Street Journal yazdı: First Republic Bank neden battı?

ABD’de iflas eden San Francisco merkezli First Republic Bank’ın ülkenin büyük bankalarından JPMorgan Chase tarafından satın alınması bankacılık dünyasını endişelendirdi. Wall Street Journal perde arkasında baskıyı fazlasıyla hisseden First Republic Bank’ın neden battığını yazdı

Yayınlanma:

|

First Republic Bank’ın müşterileri hesaplarından para çekmeye başladı ve banka, mevduat sertifikalarında daha yüksek oranlar sunarak akıntıyı durdurmaya çalıştı. Fakat durum oldukça zor bir hal aldı. Bankanın 78 yaşındaki kurucusu Jim Herbert, bir personel toplantısı sırasında elini masaya vurdu. Yakın kaynaklara göre Herbert “Daha fazla mevduat bulmalıyız” dedi. Bu, First Republic’in iki rakibi Silicon Valley Bank ve Signature Bank‘ı deviren mart ayındaki krizlerden önce gerçekleşti. Wall Street Journal’ın haberine göre sorunlar bundan sonra daha da kötüleşti.

Pazartesi sabahı erken saatlerde, düzenleyiciler First Republic’e el koydu ve faaliyetlerinin büyük bir kısmını JPMorgan Chase’e  satmak için bir anlaşma yaptı. First Republic’in çöküşü, 2008’de Washington Mutual Inc‘in çöküşünün ardından ABD tarihindeki ikinci en büyük banka iflasına işaret ediyor. Bu aynı zamanda bankacılıkta en başarılı stratejilerden biri olarak kabul edilen zengin mevduat sahiplerini cezbetme ve onlara beş yıldızlı hizmet sunma stratejisinin de sonu anlamına geliyor.

Mart ayındaki banka kaçışının hızını ve büyüklüğünü çok az kişi tahmin edebilirdi. First Republic sadece birkaç gün içinde mevduatlarının yarısından fazlasını yani yaklaşık 100 milyar dolar kaybetti. Ancak bankanın işleri çoktan yıpranmaya başlamıştı bile.

Sorunlar açıkça görülüyordu

First Republic’in çöküşü, Federal Rezerv’in mevduat sahiplerinin başka yerlerde daha iyi getiriler aramasına yol açan hızlı faiz oranı artışları nedeniyle tetiklendi. Bu da, tam da yükselen faiz oranları kredi portföyünün değerini düşürürken, onları elinde tutmak için daha fazla ödeme yapması gerektiği anlamına geliyordu. Bu, geriye dönüp bakıldığında açıkça görülen bir sorundu, ancak diğerleri gibi First Republic de Fed’in enflasyonla mücadelesini gayet iyi atlatacaklarını düşündü.

Müşteri odaklılık

Wall Street Journal yazarları Rachel Louise Ensign, Eliot Brown, AnnaMaria Andriotis ve Gina Heeb’e göre nunun olmaması gerekiyordu. Merkezi San Francisco’da bulunan First Republic, küçük bir kasaba hissi veren büyük bir bankaydı, nihai ilişki bankasıydı. Varlıklı müşteriler, mevduatlarına fazladan birkaç dolar faizden çok, yüksek kaliteli hizmet istiyorlardı.

First Republic bu müşterileri topladı, onlara minimum faiz ödedi ve mevduatlarını kredileri finanse etmek için kullandı. Daha fazla mevduat, Manhattan’daki apartman projeleri ya da Hawaii’deki ikinci evler için daha fazla kredi anlamına geliyordu. First Republic bu borçlulardan 2021 yılında ortalama yüzde 3,03 faiz alarak mevduat sahiplerine ödediği ortalama yüzde 0,12 faizden çok daha fazlasını geri aldı.

Rakiplerinin üzerinde bir değerle işlem gördü

Faiz oranlarının son derece düşük olduğu bir dönemde kazançlıydı. First Republic’in yıllık karı 2021’e kadarki on yılda dört katına çıktı. Banka ABD’nin en büyük 20 bankasından biri haline geldi ve birkaç standart ölçüte göre JPMorgan Chase & Co. ve Bank of America Corp. gibi bankaların çok üzerinde bir değerle işlem gördü. Amerika’nın en büyükleri olan bu iki banka, zengin semtlerde ve lüks kentsel alanlarda şubeler açarak onu kopyalamaya çalıştı.

First Republic, Silikon Vadisi’nde hızla büyüyen teknoloji zenginliğinden yararlanmak için özel bir çaba sarf etti. Gıda girişimlerine yatırım yapan bir risk sermayesi şirketini yöneten Peter Herz, 2002 yılında banka kendisine Menlo Park, Kaliforniya’da bir ev satın alması için kredi verdiğinde First Republic müşterisi oldu. Bir çek hesabı açtırdı ve kredisini bu hesaptan ödedi çünkü bu ona faiz oranında indirim kazandırdı. First Republic’ten aldığı hizmet, kişisel ve profesyonel hesaplarının çoğunu buraya taşımasına neden oldu.

Mark Zuckerberg müşterilerden biriydi

Konuyla ilgili bilgi sahibi kişiler, bankanın çalışanları hedeflemek için şirketlerle anlaşmalar yaptığını ve Alphabet‘in Google‘ında hesap açan çalışanların 2 bin dolardan fazla kayıt ikramiyesi kazandığını söyledi. Facebook‘un genel merkezinde bir şube kurdu ve zengin teknoloji çalışanlarına rutin olarak yüzde 2,5 veya daha düşük oranlarda uzun vadeli kredi teklif etti. Müşterilerden biri Mark Zuckerberg‘di. The Wall Street Journal’ın daha önceki haberlerine göre, First Republic 2012 yılında Facebook’un kurucusu ve CEO’suna başlangıç oranı yüzde 1,05 olan 5,95 milyon dolarlık bir kredi verdi.

Baskı giderek arttı

Herbert’in dönüşü Fed’in enflasyonu düşürme kampanyasının ilk günlerine denk geldi. First Republic’in değeri iki katına çıktı. Banka, Fed’in 2015 ve 2018 yılları arasındaki nispeten mütevazı faiz artışları serisi sırasında başarılı oldu ve yatırımcılara halka açık sunumlarda bu sefer farklı olacağını düşünmek için hiçbir neden olmadığını söyledi.

Perde arkasında ise baskı artıyordu. Hazine tahvilleri ve para piyasası hesapları aniden yüzde 4 getiri sunmaya başladığında, dünyanın en iyi müşteri hizmetleri bile zengin müşterilerini neredeyse hiçbir getirisi olmayan bir çek hesabına bağlı kalmaya ikna etmekte zorlanacaktı. Yakın kaynaklar, sorunlu müşterilerle ilgilenen bankacıların bazı durumlarda işi elde tutmaya çalışmak için mevduat oranlarını yükselttiğini söylüyor. Eski First Republic çalışanlarına göre, ev sermayesi ve diğer kredi limitlerini kullanan müşteriler, bu fonları First Republic mevduat hesaplarına yatırmaya etmeye teşvik edildi. O zamana kadar müşteriler parayı genellikle farklı bankalara transfer ediyorlardı.

Maliyet azaltma çabaları arttı

Yatırımcı sunumlarına ve eski çalışanlara göre, 2022’nin sonlarında banka işe alımları yavaşlattı ve yıl sonuna kadar ayrılan çok az sayıda çalışanın yerini doldurdu. Bankanın işletme müdürü Susie Cranston, maliyet azaltma çabalarına öncülük eden yöneticiler arasındaydı. 2022 yılı sonunda bankanın 176,4 milyar dolar mevduatı vardı ve bunun yüzde 68’i Federal Mevduat Sigorta Şirketi‘nin 250 bin dolarlık sigorta limitini aşıyordu. Bu da bankanın batması halinde müşterilerin bu parayı geri almasının garanti olmadığı anlamına geliyordu. Mevduatlar bankanın fonlarının yüzde 92’sini oluşturuyordu.

First Republic 2022 yılında mevduatlarını yüzde 13 artırdı. Ancak bunun bedelini ağır ödedi. Dördüncü çeyrekte First Republic, bir önceki yıl 20 milyon dolar olan mevduatlara 428 milyon dolar faiz ödedi. Artan mevduat maliyetleri First Republic için özellikle büyük bir sorundu çünkü gelirinin büyük bir kısmı yıllarca vadesi gelmeyecek düşük getirili, sabit oranlı kredilerden geliyor. First Republic kredi kartları ve otomobil kredileri gibi bankanın kredi portföyünü dengelemeye yardımcı olabilecek diğer ürünlere yönelmedi.

Oranlar piyasa değerlerinden yaklaşık 22 milyar dolar düşürdü

2022 yılında First Republic’in kredilerinin yarısından fazlası, ortalama faiz oranı yüzde 2,89 olan konut kredilerinden oluşuyordu. Yükselen oranlar piyasa değerlerinden yaklaşık 22 milyar dolar düşürdü. Banka kredileri satmak zorunda kalmadığı sürece kağıt üzerindeki zararlar pek sorun teşkil etmiyordu. Ancak bankanın kredileri geri çekmesi gerekirse, gerçekleşen zarar bankanın faaliyet göstermek için ihtiyaç duyduğu sermayeyi tüketecekti. Analistler şirketin faiz oranı uyumsuzluğuyla ilgili endişelerini dile getiriyordu. Hisse senedi 2022’yi yaklaşık yüzde 40 düşüşle kapattı. Silicon Valley Bank’ın 10 Mart’ta iflas etmesinin ardından düşüşe geçti.

Müşteriler paralarını çekmeye başladı

Mevduatlarından hiçbir şey kazanamamaktan artık memnun olmayan müşteriler paralarını önce yavaş yavaş, sonra da bir anda çekmeye başladı. Ne de olsa bankayla olan ilişkileri tamamen finansal bir ilişkiydi. First Republic paniği durdurmaya çalıştı. Kredi kuruluşu 10 Mart’ta bir açıklama yayınlayarak çeşitlendirilmiş bir mudi grubuna ve Federal Konut Kredisi Bankası ve Federal Rezerv Bankası‘nda 60 milyar doların üzerinde kullanılabilir, kullanılmamış borçlanma kapasitesine sahip olduğunu söyledi. İki gün sonra, yöneticiler bankanın mali durumu hakkında güvence vermek için müşterilere e-posta gönderdi.

Hisse senetleri düşmeye devam etti. 16 Mart’ta bir grup büyük banka First Republic’e 30 milyar dolar yatırmayı kabul etti, bu First Republic’i bir güvenlik duvarına dönüştürmek için tasarlanmış bir hamleydi. Bu yeterli olmadı. Mevduat kaçışı bankayı, varlıklarından elde ettiği kazancı büyük ölçüde aşan oranlarda devletten ve devlet destekli tesislerden borç para almaya zorladı. Borçlanma 15 Mart’ta 138 milyar dolara ulaştı.

Pazartesi sabahı varılan anlaşmanın bir parçası olarak JPMorganFirst Republic‘in sigortalı ve sigortasız 92 milyar dolarlık mevduatının tamamını üstleneceğini söyledi. Ayrıca bankanın yaklaşık 173 milyar dolarlık kredi ve 30 milyar dolarlık menkul kıymet de dahil olmak üzere varlıklarının çoğunu satın alıyor. FDIC, First Republic’in kredilerindeki kayıpları JPMorgan ile paylaşacak. FDIC, First Republic’in 84 şubesinin pazartesi günü normal çalışma saatlerinde JPMorgan’ın bir parçası olarak yeniden açılacağını ve müşterilerin mevduatlarına tam erişime sahip olacağını söyledi.

 

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Vatandaş kredi ve kredi kartında batıkta!

Yayınlanma:

|

Yazan:

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) ve Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Risk Merkezi’nden derlenen verilere göre, borç ödemelerinde artış sürüyor.

Vatandaşın takibe düşen borçları 1 yılda yüzde 110 oranında artış gösterirken, bireysel kredi veya kredi kartı borcunu ödememiş kişi sayısı da yüzde 65 arttı.

Bireysel kredi ve kredi kartını ödememiş gerçek kişi sayısı pandemi dönemi düzenlemeleriyle 2020 yılında gerilerken, 2021 yılında hem düzenlemelerin hem de enflasyonun etkisiyle yeniden artış göstermişti. Yılın ikinci yarısından itibaren yeniden artışa geçtiği görülen borcunu ödeyemeyenlerde kredi borçluları 2024 yılında yüzde 81, kredi kartı borçluları da yüzde 54 oranında artış gösterdi.

Hem kredi hem kart borçluları zirvede

Kredi ve kredi kartı borcunu ödeyemeyenlerde iki borcunu da ödeyemeyenlerin yılbaşına göre yüzde 78 arttığı görülürken, toplam kredi ve kredi kartı borçlularının yüzde 23’ünü oluşturdu.

Takipteki alacaklar

Tüketici kredileri ve kredi kartlarında takibe düşen alacaklar da 2025 yılının ocak ayı sonunda 2024 yılı başından bu yana yüzde 110, beş yıl öncesine göre 2020 yılı başından bu yana da yüzde 384 oranında artış gösterdi.

Takipteki alacakların toplam tüketici kredileri ve kredi kartlarına oranı ise 2023 yılı ikinci yarısından bu yana artış göstermeye devam ediyor. 2024 yılı başında takibe düşen alacaklardaki kredi kartlarının toplam (bireysel tüketici kredileri ve kredi kartları) içindeki oranı yüzde 0,64 olurken, 2025 yılı ocak ayı sonunda bu oran yüzde 1,60’a çıktı. Kredilerde de aynı dönemde oran yüzde 1,14’ten 1,65’e çıktı.

ÖZDER ŞEYDA UYANIK-Ekonomim

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Türkiye İş Bankasından 2024’te 45,5 milyar lira net kar

Banka, yaygın dağıtım ağı, dijital temas noktaları, geniş ürün portföyü ve toplumun her kesiminden tasarruf sahiplerine sunduğu hizmetlerle toplam mevduat hacmini 2,1 trilyon liraya yükseltti

Yayınlanma:

|

Yazan:

Türkiye İş Bankası, 2024’te 45,5 milyar lira net kar elde etti.

Bankadan yapılan açıklamaya göre, 2024 yıl sonu itibarıyla aktif büyüklüğünü bir önceki yılın sonuna kıyasla yüzde 35,5 artışla 3,3 trilyon liraya yükselten Türkiye İş Bankası, ‘Türkiye’nin en büyük özel bankası’ olmaya devam etti.

Ekonomiye sağladığı kaynak tutarı 1,7 trilyon lirası nakdi, 582,7 milyar lirası gayri nakdi krediler olmak üzere 2024 yıl sonu itibarıyla 2,3 trilyon liraya yükselen İş Bankası, yaygın dağıtım ağı, dijital temas noktaları, geniş ürün portföyü ve toplumun her kesiminden tasarruf sahiplerine sunduğu hizmetlerle toplam mevduat hacmini de 2,1 trilyon liraya yükseltti.

Türkiye’den 2025 yılında yapılan ilk ihraç olma özelliğini taşıyan 500 milyon dolar tutarındaki işlemin kupon faiz oranı yüzde 9,125 seviyesinde oluştu. Bugüne kadar Türk bankaları tarafından ihraç edilmiş olan ilave ana sermaye nitelikli Eurotahviller arasındaki en düşük kupon faiz oranı ve en düşük prim ile sonuçlanan işleme 1,5 milyar dolara ulaşan talep geldi.

Uluslararası piyasalarda Bankaya duyulan güvenin bir göstergesi olan bu işlemden önce kasım ayında da Banka, toplam tutarı 1,1 milyar dolar olan 371 gün vadeli sürdürülebilir sendikasyon kredisi sözleşmesi imzaladı ve böylece 2023 yılının aynı döneminde kullanmış olduğu krediyi yüzde 124 oranında yeniledi.

Küresel iklim senaryolarının yanı sıra ülkenin sektörel dinamiklerine ve müşterilerinin yeşil dönüşüm sürecindeki ihtiyaçlarına odaklanarak karbonsuzlaşma rotalarını oluşturan Banka, 2024 yılında bir ilke daha imza attı ve Net Sıfır Bankacılık Birliği kapsamındaki karbon yoğun sektörlerin tümünde 2030 emisyon azaltım hedeflerini duyurdu.

Tarım ve girişimcilik başta olmak üzere çeşitli alanlarda geleneksel banka şubelerinden ayrışan ihtisas şubelerini yaygınlaştıran Türkiye İş Bankası, kuruluşunun 100. yılında ülke için stratejik öneme sahip turizm sektörüne odaklanmak üzere ilk Turizm İhtisas Şubesi’ni de Antalya’da hayata geçirdi.

2024 yılında 45,5 milyar lira net kar elde eden Bankanın öz kaynak büyüklüğü 2023 yıl sonuna göre yüzde 18,9 oranında artarak 318,3 milyar liraya ulaştı. Güçlü sermaye yapısını koruyan İş Bankası’nın sermaye yeterlilik oranı yüzde 19,7 seviyesinde gerçekleşti.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, 100. yılı geride bırakırken iklim değişikliğiyle mücadele, yapay zeka, kültür-sanat, eğitim, çevre, spor, bilim gibi birçok alanda büyük projelere ve işbirliklerine imza atmanın gururunu yaşadıklarını belirtti.

Büyük bir heyecan ve coşkuyla ikinci yüzyıla başlarken, her zaman bir finansal kuruluştan fazlası olduklarını ortaya koyarak ülkeye hizmet etmeye, ekonomik ve toplumsal gelişime destek olmaya, geleceğe taşınabilecek ve çocuklara gururla bırakılabilecek kalıcı değerler yaratmak için sorumluluk almaya devam edeceklerini kaydeden Aran, ‘Uluslararası piyasalarda ilk kez gerçekleştirdiğimiz 500 milyon dolar tutarındaki ilave ana sermaye nitelikli Eurotahvil ihracımızla da ikinci yüzyılımıza çok güçlü bir giriş yapmış olduk.’ ifadesini kullandı.

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

MERKEZ BANKASI BAŞKANI FATİH KARAHAN SAHAYA İNDİ

Yayınlanma:

|

TCMB Başkanı Dr. Fatih KARAHAN, Ankara dışında sanayici ve İş İnsanları ile bir araya gelip sunumlar yaptı. Çok da iyi oldu. Zira, TCMB ana hedefi olan özellikle son 2 yıldır Enflasyon belası ile uğraşırken yaptıklarını topluma direkt anlatamama sıkıntısı yaşıyordu. Aylık basına yapılan sunumlar ise aşırı teknik ifadeler içerdiği için toplumca pek anlaşılamıyordu.

Bunu TCMB kurmayları ve Başkanı fark etmiş olmalılar ki bu hafta Eskişehir, Uşak ve Denizli toplantıları planlandı. 10-11 Şubat’ta Uşak ve Denizli’de sanayici ve İş İnsanlarına sunumlar yaptı. Sunumlara katılmış biri olarak basına kapalı olması nedeni ile görüş bildirmem etik olmazdı. Banka resmi sitesinde “TCMB PARA POLİTİKASI ve MAKROEKONOMİK GÖRÜNÜM” başlıklı sunumu paylaştığı için sunumun içeriği ile ilgili değerlendirme yapmamda sakınca yok.

Bir defa sunum, “2013 yılından bu yana, yurt genelinde düzenli aralıklarla, farklı sektör ve ölçeklerden firmalar ile yüz yüze görüşmeler yapılıyor. Denizli ve Uşak bölge illerinde 2024 yılı içinde 700, son 5 yıl içinde toplamda 3.700 firma görüşmesi yapılmıştır” ifadeleri ile başlıyor. Benim buna Uşak özelinde itirazım var. “Başkana yanlış bilgi veriliyor” diye düşünüyorum. Diğer illeri bilmem ama Uşak özelinde 2024 yılında firmalar ile yüz yüze görüşmeler gerçekleşmedi. Anketleri “görüşme” diye bildiriyor olabilirler ama yüz yüze görüşme olmadı! İki yıl önce TCMB İzmir Bölge ziyaretimde direkt Reel Sektörü müdürüne eleştiri olarak bu konuyu iletmiştim. Demek ki uyarılarım dikkate alınmamış! EXİMBANK’ın İzmir Bölge Müdürü ve ekibi ve Denizli Bölge Müdürü ve ekibi her yıl Uşak firmalarını ziyarette bulunur örnek almasını dilerim. Konumuza dönelim…

SUNUMDA 5 TEMEL MESAJ VARDI!

25 yıllık bankacılık deneyimi, 8 yıllık sanayi içindeki tecrübem ile benim açımdan sunumda 5 temel mesaj vardı.

  1. Kuru Baskılamıyoruz, Net Döviz Rezerv arttı : Başkan Karahan kamuoyu zihninde yer alan “kur baskılanıyor” düşüncesinin doğru olmadığını, “kur baskılamak için döviz satmamız gerekiyor oysa Swap hariç döviz net rezervlerimiz Mayıs 2023’de -60,5 milyar USD’de iken, Ocak 2025’de 126 milyar USD artış ile +65,4 milyar USD seviyesine geldiğini” belirtti. Bunun, “Cari dengede iyileşme ve Dış finansman ihtiyacının azalmasından; Sermaye girişlerinin yeniden başlamasından; Döviz Arzının artması, döviz talebinin azalmasından” kaynaklandığının altı çizildi. Rakamlar da bu söylemi destekliyordu. Zira, Mayıs 2023’de 56 milyar USD olan 12 aylık birikimli açık 48 milyar USD azalarak Kasım 2024’de 7 milyar USD’ye gerilemişti. 12 aylık birikimli Cari Açık/GSYİH oranı da 2023-II. dönemde %5’den 2024-III. Döneme %0,7’ye düşmüştü. Döviz ile ilgili diğer direkt mesajlar ise, Kur taahhütlerinin olmadığı; rezerv iyileşmenin “carry trade” kaynaklı değil yurtiçi kaynaklı iyileşmeden kaynaklı olduğunun altı çizildi. Diğer bir ifade ile yastık altı dövizden sisteme girişler olduğu ima edildi. CDS Risk Priminin Mayıs 2023’de 703 iken Şubat 2025’de 255’lere kadar düşmesi yıllık yurt dışı faiz ödemelerinin 7 milyar USD düşüş katkısı sağladığının altı çizildi. Hazine’nin Yurt Dışı Borçlanma maliyeti Mayıs 2023’de %11,3 iken, Şubat 2025’de %6,6’ya düştüğü belirtildi. Bankaların yurt dışı sendikasyon maliyeti de aynı dönemlerde %9,6’dan %7’ye gerilediği belirtildi.
  2. Dezenflasyon süreci devam etmekte: Enflasyon ile ilgili sıkı duruşlarının sonuçlarının alınmaya başlandığını; bu duruşun devam edileceği belirtildi. Enflasyon ile mücadelede, “Talep dengelenmesi; Fiyatlama davranışlarında normalleşme; Beklentileri iyileştirme” stratejisi uygulandığı belirtildi. 2022 yılındaki yıllık enflasyon %64,3 olurken, 2023 yılını %64,8’e yükselmesi karşılığında 2024 yılını % 44,4 ile kapatıldığını, 2025 hedeflerinin %24 olarak revize edildiği belirtildi. Alt kalemlerde 2023-25 döneminde Temel Mallarda %52,8’den %24’de; Gıda’da %72’den %41,8’e; Hizmetler sektöründe %90,7’den %62,9’a düzelme olmasına rağmen özellikle Hizmetler sektöründe yüksek oranın devam ettiğini burada da Kira ve Eğitim harcamalarının yüksek kaldığını bunun da 2025’e taşındığının altı çizildi. “Tüketici ve firmaların enflasyon beklentileri de gerileme eğilimine girmiştir” tespiti yapılarak Yatırımdaki büyümenin 1990’lar seviyesine gerilemesine rağmen Ekonomideki Büyümenin harcama artışından kaynaklandığı 2004-19 yıllarındaki %4,7 olan ortalama harcama değişiminin 2020-24 döneminde %11 olduğunu bu alanın kontrol altına alınması için talep daraltıcı politikalar izlendiği belirtildi. Bu tespit; TCMB’nin Kredi kartlarındaki daraltıcı uygulamalarını da bu çerçevede değerlendirmek lazım ve bu stratejisi ile uyumlu olduğu anlamına geliyor ki, Hanehalkı harcamalarını baskılanması bir süre daha devam edeceği anlamına da gelmekte. Tabi bu durumda esnafın işlerinin kötüleşeceği; toptancı ve sanayicinin bundan olumsuz etkileneceği, bu sürecin zaman aralığı bilinemediği için firmaların bu talep daralması duruma ne kadar dayanacağı yönünde bir değerlendirme ise yapılmamış. Var ise de sunumda yer almadı. Konkordato ve firma iflas sayılarının artışı aslında buradaki sıkıntının işaretlerini net veriyor.
  3. KKM’yi bitireceğiz: KKM konusunda TCMB çok net. KKM sürecinin tamamlandığını, buradaki avantajın zamana yaygın şekilde hızla bitirileceği mesajı verildi. KKM’de Vergi avantajının ortadan kaldırılması; süre olarak yapılan kısıtlamalar aslında bir süredir KKM’nin bitirileceği netti. Ağustos 2023’de KKM hacmi 143 milyar USD iken, Ocak 2025’de 114 milyar USD düşerek 26 milyar USD seviyesine gerilemiş durumda. Sunum sonunda sorduğum; “Bankalardan kredi kullanarak yapılan KKM’lere bir işlem yapılacak mı? Hazine ve TCMB üzerinden haksız, sistem boşluğundan fırsatçı kazanç elde edildiği; mevduat blokesi ile nakit karşılıklı kullanılan krediler bloke edilerek yeni krediler ile kat ve kat KKM hesaplar açıldı, bunlara yönelik bir yaptırım gelecek mi; bu ödemelerin geri alınması gerekmez mi?” şeklindeki sorum ise cevapsız kaldı. Hazine, MASAK ve TCMB’nin böyle bir çalışma var ise de en azından bilgi paylaşımı yapılmadı; bendeki izlenim bu yönde bir çalışma olmadığı ve Hazine ve TCMB tarafından ödenen bu zararın sineye çekileceği yönünde oldu.
  4. İhracat artarken, ithalat azaldı: 12 aylık birikimli İhracat Mayıs 2023’de 254 milyar USD iken Ocak 2025’de 9 milyar USD artarak 263 milyar USD’ye yükseldi. Aynı dönemde 376 milyar USD olan ithalat ise 30 milyar USD azalarak 347 milyar USD seviyesine geriledi. “Küresel ticaret kademeli olarak toparlansa da zayıf seyretmektedir” dendi. Avrupa’nın mal ithalatı yavaşlarken, Türkiye açısından olumlu verinin Avrupa’daki pazar payımız artması oldu. 2022 yılında AB ülkelerinin ithalatında Türkiye’nin payı %3,3 iken 2024 yılında %4 oldu. Sanayi üretiminde 2022 yılından bu yana yataya yakın seyir gözlenmesi ise dünyadaki bu yöndeki gelişme ile paralel olması şeklinde açıklandı.
  5. Reel Sektöre destek devam edecek: Reel sektöre TCMB Reeskont kredi desteğinin Ocak 2024-25 döneminde 635 milyar TL olduğunu; Faiz avantajı ve %2 Döviz Dönüşüm desteğinin de aynı dönemde 182 milyar TL olduğu belirtildi. Uşak ili sanayicilerinden ve TOBB Geri Dönüşüm Meclis Üyesi Arif ÖZTAN‘ın gelen “%2 kur desteği yükseltilsin” yönündeki talep ise bu yöndeki isteklerin değerlendirildiği belirtilerek cevaplandı. Reel sektör temsilcilerin TCMB kredi için EXİMBANK’a verdikleri Teminat Mektubu komisyon oranlarının bankalarca yüksek istendiği hatta Halkbank gibi bir kamu bankasının %4 gibi komisyon istediği bu yönde “banka ücret ve komisyon oranlarına müdahale edebilen TCMB’nin bu tür kredilere EXİMBANK’a verilecek mektup komisyonlarında sınırlama getirmesi gerektiği” de katılımcılar tarafından talep olarak TCBM Başkanına direkt iletildi. TCMB Reeskont kredilerindeki “döviz almama” koşulu hem döviz hem TL kredi kullanan ve döviz ödemeleri olan firmaları zorlama noktasına getirdi. Zira, TCMB Reeskont kredisi kullanan firmalar bir yıl kredi vadesi boyunca ithalat gibi bazı ödemeler hariç döviz alamıyor aksi halde kullandığı tüm kredi ana parasının %3’ü kadar ceza yiyor. Taahhüt konusunda ek süre talep eden firmalar da oldu. Banka kredi faiz oranlarındaki yükseklik ve finans maliyetlerin artması ise ortak sorunların başından geldi.  Döviz çeklerindeki yasaklar ve firmalar arasındaki döviz ödeme yasağı firmaların kur farkından zararına oluşturduğu yönündeki sorular da gündemdeydi. Bu hafta firmaların döviz bulundurma oranı ile ilgili yasağın kalkması aslında reel sektörün elini güçlendirirken; yüksek maliyetleri bulan Bağımsız Denetim Rapor zorunluluğu gibi uygulamalar halen devam ediyor. Benim görüşüm bu alanda da sınırın daraltılması bunun yerine firmalara destek ve kılavuz olması için Sanayi Ticaret Odalarında “FİNANS OFİSİ” kurulmasının daha faydalı olacağı yönünde. Reel Sektör temsilcilerinden Uşak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Selim KANDEMİR talebi de “ara eleman” bulmadaki zorluklardan dolayı Uşak’a Merkez Bankanın Teknik Meslek Liseleri yapılması için maddi destek sağlaması oldu.

Kısaca, TCMB Başkanının Reel Sektör ile buluşma girişimi başarılı geçti ve yerinde oldu. Zira, Ekonomi kurmaylar uzunca bir süre sahlardan uzaklaşmış, piyasadaki olumsuz havayı dağıtacak, Güven oluşturacak aksiyon almamıştı. Bu tür toplantılar hiç kuşkusuz çok faydalı ve ekonomi kurmaylara taleplerin birinci elden dillendirilmesi için de fırsat yaratıyor. Uşak ve kendi adıma çok verimli bir toplantı idi. Uşak Valiliğinin akşam düzenlediği yemek sonra soru cevap kısmı da katılımcı olarak benim açımdan çok verimli geçtiğini düşünüyorum. Reel Piyasada güvenin tesisi için bu tür toplantılar yaygınlaştırılması ve ekonominin diğer tarafları da TCMB’nin başlattığı ziyaret programına benzer şekilde sahada olmalı. “Reel Sektör ile yüz yüze görüşüyoruz” diye rapor yapan İzmir Bölge Reel Sektör müdürünü de kısa sürede Uşak firmalarını gezerken görmek isteriz.

Erol TAŞDELEN-Ekonomist    www.bankavitrini.com

***********

Başkanımız Dr. Fatih Karahan Uşak ve Denizli’de “Para Politikası ve Makroekonomik Görünüm” başlıklı sunum tamamı:

Kaynak TCMB: tcmb.tl/zWa9abc

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.