İşyerinde içe dönük (introvert) ve dışa dönük (ekstrovert) bireylerin her birinin kendine özgü güçlü ve zayıf yönleri vardır. Bu iki kişilik tipinin dengeli şekilde varlığı, ekipler ve kurumlar açısından büyük avantaj sağlayabilir. Aşağıda her iki kişilik tipinin işyerindeki artıları ve eksileri yer almaktadır:
İçe Dönük (Introvert) Çalışanlar
Artıları:
-
Derin düşünce ve analiz yeteneği: Karmaşık problemleri çözmede başarılıdır.
-
Bağımsız çalışma becerisi: Tek başına çalışmaktan rahatsız olmaz, kendi kendini motive eder.
-
Detaylara odaklanma: Küçük ayrıntılara dikkat eder, hata yapma olasılığı düşüktür.
-
İyi bir dinleyici olur: Empati ve dikkatle dinleme becerileri yüksektir.
-
Krizlerde soğukkanlılık: Duygusal tepkilerini dışa çok yansıtmaz, stresli durumları içsel yönetebilir.
Eksileri:
-
İletişim zorlukları: Kendini ifade etmede zaman zaman zorlanabilir, toplantılarda geri planda kalabilir.
-
Görünürlük sorunu: Başarılarını yeterince pazarlayamadığı için fark edilmesi zaman alabilir.
-
Ağ kurmada zorlanma: Sosyal etkinliklerde veya network kurmada isteksiz olabilir.
Dışa Dönük (Ekstrovert) Çalışanlar
Artıları:
-
Güçlü iletişim becerileri: İnsanlarla hızlı ve kolay bağ kurar, toplantılarda aktif rol alır.
-
Takım çalışmasına yatkınlık: Grup çalışmalarında motivasyon sağlar, enerji katar.
-
Ağ kurma ve temsil yeteneği: Müşteri ilişkileri, satış ve dış temsil görevlerinde başarılı olabilir.
-
Hızlı karar alma: Çoğu zaman çevresel verilerle hızlı aksiyon alabilir.
Eksileri:
-
Yüzeysel çalışma eğilimi: Detayları kaçırma riski olabilir.
-
Dikkat dağınıklığı: Çok sayıda işi aynı anda yapmaya çalışırken odak sorunu yaşanabilir.
-
Aşırı konuşkanlık: Karşı tarafı dinlemekte zorlanabilir, ekip içinde baskın hale gelebilir.
-
Riskli davranışlar: Hızlı karar alma eğilimi bazen düşünmeden hareket etmeye yol açabilir.
Sonuç ve Öneri
İyi bir ekip, bu iki kişilik tipinin dengeyle harmanlandığı bir yapıya sahip olmalıdır.
-
İçe dönükler, derinlik ve analizde güçlüdür.
-
Dışa dönükler, hareket ve iletişimde avantaj sağlar.
Yöneticiler, ekip kurarken bu farklılıkları bir zenginlik olarak görmeli ve görev dağılımlarını bu kişilik özelliklerine göre yapmalıdır.
Fikirlerine itirazlar azalınca
Bir iş insanı fikirlerin zenginliğinden beslenirse kazanır. Çünkü insanların çoğunun ortak noktada buluştuğu fikirlerden, çok iyi işler çıkmıyor. Fakat bazı iş insanları bu zenginlikten yararlanmayı bilmiyorlar. Ya da yararlanmak istemiyorlar. Bunun nedeni ise içlerinde yatan takdir edilme beklentisi. Bir diğer neden ise gücü paylaşamamak. Böyle olunca da tüm fikirleri kabul görsün istiyorlar. Muhalif sesleri duymak, dinlemek istemiyorlar. Bu da onları hızla düşüşe geçiriyor.
Çoğu zaman, iş insanları düşüşe geçtiklerinde farkında olmuyorlar. Çakıldıklarında, iflas ettiklerinde farkına varıyorlar. Çünkü bilerek ya da bilmeyerek çevrelerinde onları eleştirebilecek kimse kalmamış oluyor. Kimse uyaramayınca da, hata üstüne hata yapıyorlar.
Eğer fikirlerinizin çoğu hiç tartışılmadan kabul görüyorsa, bir yerlerde sorun var demektir. İhmal etmeyin.
Yanlışları ile doğruları birbirine karışırsa
İflas eden iş insanlarının çoğunda aynı sorunu görüyoruz. İflas etmelerindeki en önemli neden, doğru bildikleri yanlışlar. Çünkü güç, başarı, para gözlerinin kapanmasına neden oluyor. Bu faktörler yanlışlarını daha şirin gösteriyor. Doğrularını ise vazgeçilebilir şeylere dönüştürüyor.
Doğru ve yanlışlarınıza dikkat edin. Eğer aralarındaki fark azalmış ise, yanlışlar size doğru gibi görünüyorsa ciddi tehlike altındasınız.
Şirketlerindeki akıllı, iş bilir insanlar azalırsa
Şirketleri başarılı kılan yükselten de, iflas ettiren de insanlar. Şirketlerin kaderi çoğu zaman şirketi yönetenlerin hamlelerine göre şekillenir. Fakat vizyonu geniş, başarılı insanları tutmak kolay değildir. Bu insanların temel motivasyon kaynakları para da değildir. O yüzden eğer aynı hedefi paylaşmıyor, benzer vizyonda buluşamıyorsanız bu insanları tutamazsınız. Çünkü işlerini iyi yaptıkları için talipleri çok olur. Bu insanlar gitmeye başladığında ise düşüş başlar. Ve genelde hızla artan bir ivme ile çöküş gerçekleşir.
Özgüvenleri donanımlarını aşmaya başlarsa
Özgüven donanım dengesi çok önemli bir faktör. Eğer özgüveniniz, egonuz yükselirken, donanımlarınız artmıyorsa sorun yaşanır. Birçok iş adamının farkında olmadan yaşadığı durum budur. Egoları; başarıları, şirketlerinin büyüklüğü, banka hesaplarındaki miktarlar arttıkça, artar. Ama bu egoyu yönetemezlerse, ego onları ezmeye başlar. Bu aşırı özgüven onlara zarar vermeye başlar. O yüzden bazı iş adamları bazen kendilerini süper kahraman gibi hissedip, yükseklere çıkmaya karar verebilir. Fakat iniş için hazırlıklı değillerse, bu yolculuk onlara pahalıya patlar. Donanımdan uzak bir ego, uçan bir balona benzer.
Bir iş insanı ne zaman kaybeder sorusu birçok şirket için hayati derecede önemli. İş adamları kaybetmeye başlayınca şirketler de kaybetmeye başlıyorlar.
İş adamları belirli bir aşamadan sonra attıkları her adımı daha özenli atmalılar. Çünkü yaptıkları, kendilerinden çok başkalarını etkiliyor.