Connect with us

ŞİRKETLER

DÜNYANIN GELECEĞİ “SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK” KAVRAMININ UYGULANMASIYLA ŞEKİLLENECEK

CDP Türkiye, İş Dünyası Aile İçi Şiddete Karşı, %30 Kulübü Türkiye ve Bağımsız Kadın Direktörler Projesi’ne ev sahipliği yapan Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu’nun düzenlediği “Şirketlerin Sürdürülebilirlik Uygulamaları ve Yarının Liderleri” konu başlıklı panelde, dünyanın geleceği için “sürdürülebilirlik” kavramının önemine dikkat çekildi.

Yayınlanma:

|

Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu ev sahipliğinde Şirketlerin Sürdürülebilirlik Uygulamaları ve Yarının Liderleri” panelinde, “sürdürülebilirlik” konusu tüm yönleriyle masaya yatırıldı. Sabancı Üniversitesi Tuzla Kampüsü SUNUM Fuaye alanında gerçekleştirilen ve açılış konuşmasını Sabancı Üniversitesi Yönetim Bilimleri Fakültesi Dekanı Ayşegül Toker ve Avustralya’nın Türkiye Büyükelçisi HE. Miles Armitage’nin yaptığı etkinlikte, Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu Direktörü Ata Can Bertay’ın moderatörlüğünde “Şirketlerin Sürdürülebilirlik Uygulamaları ve Yarının Liderleri” temalı panel gerçekleştirildi. Panele Migros Sürdürülebilirlik Yönetimi Grup Müdürü Cansu Ergün, Sabancı Holding Sürdürülebilirlik Direktörü Derya Özet Yalgı, Ford Otosan Sürdürülebilirlik Lideri Dicle Kocaoğlu ve Garanti BBVA Sürdürülebilirlik Lideri Seray İmer konuşmacı olarak katıldı.

Panelin açılış konuşmasını gerçekleştiren Avustralya’nın Türkiye Büyükelçisi HE. Miles Armitage şunları söyledi: “Avustralya Büyükelçiliği olarak, daha eşitlikçi ve sürdürülebilir topluluklar için cinsiyet eşitliği ve sorumlu çevre uygulamalarının yaygınlaştırılması yoluyla iş dünyasının gelecekteki liderlerini güçlendirmeyi ve onlara ilham vermeyi amaçlayan bu projeyi desteklemekten gurur duymaktayız.”

Panel öncesi CDP Türkiye Ülke Programları Yöneticisi Mirhan Köroğlu Göğüş CDP Türkiye’nin faaliyetleri, evrimi ve raporları ile ilgili kısa bir sunum gerçekleştirdi. Ardından Bağımsız Kadın Direktörler (IWD) Projesi ve Yüzde 30 Kulübü Türkiye Koordinatörü Cemile Avşar Bağımsız Kadın Direktörler Projesi, %30 Kulübü ve 2023 Türkiye’de Kadın Direktörler Raporu sonuçlarına değindi. Panel öncesi son olarak söz alan BADV Koordinatörü Esen Özdemir, “İş Dünyası Aile İçi Şiddete Karşı Projesi” çerçevesinde bilgiler verdi.

Panel, Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu Direktörü Ata Can Bertay’ın konuşmasıyla başladı. Bertay konuşmasında “Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu olarak, sürdürülebilirlik çalışmalarımızda doğa ve iklim değişikliği, cinsiyet eşitliği ve ev içi şiddetle mücadele gibi kritik alanlara odaklanıyoruz. Çevresel ve sosyal sürdürülebilirliği bir bütün olarak ele alıyor; özel sektör, kamu, uluslararası kuruluşlar ve STK’larla güçlü iş birlikleri kuruyoruz. Etkinliğimizde, Forum projelerini tanıtıp, alanda öncü özel sektör temsilcilerinin kişisel ve kurumsal hikayelerini dinleyeceğiz. Burada en önemli amaçlarımızdan biri, öğrenci, akademisyen ve iş dünyasının sürdürülebilirlik liderlerini olası yeni projeleri tartışmak için bir araya getirmek olacak. Sürdürülebilirlikte ilerlemenin ancak güçlü insan kaynağı ve veri odaklı yönetimle sağlanabileceğine inanıyoruz. Bu prensip ve Forum’un yirmi yılı aşkın birikimiyle, Türkiye’deki sürdürülebilirlik çalışmalarına yön vermeyi ve bu alanda öncülüğümüzü sürdürmeyi hedefliyoruz.” dedi.

Açılış konuşmalarının ardından başlayan “Şirketlerin Sürdürülebilirlik Uygulamaları ve Yarının Liderleri” başlıklı panelde söz alan panelistler, ilk olarak şirketlerinin sürdürülebilirlik politikaları ve faaliyetleri hakkında bilgi verdiler. Ayrıca şirketlerinin sürdürülebilirlik uygulamalarına dair gerçek hayattan örnekler verdiler. Sürdürülebilirlik alanında gerçek etkinin nasıl sağlandığına dair bulgular paylaşan panelistler, kariyerin başında olan ve toplumsal fayda sağlamak isteyen öğrencilere de önerilerde bulundular.

Etkinlik, Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi SUNUM Proje Geliştirme Sorumlusu Dilek Beteş’in LignoNANO Platformu “Sürdürülebilir Döngüsel Ekonomi için Katma Değerli İleri Nanoteknolojik Malzemeler ve Sistemler” başlıklı sunumuyla sona erdi.

 

Okumaya devam et

GÜNCEL

SİGORTA SEKTÖRÜNDE YAPAY ZEKA DÖNÜŞÜMÜ

Opinion AI, sigorta sektöründeki dijital dönüşümün merkezinde yer alarak, sektöre yeni standartlar kazandırıyor. Şirket, platformunu sürekli geliştirerek sigorta şirketlerinin değişen ihtiyaçlarına dinamik bir şekilde yanıt veriyor.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Günümüzün hızla değişen ve rekabetçi iş dünyasında, sigorta sektörü de dönüşümün eşiğinde. Artan müşteri beklentileri, karmaşık veri setleri ve operasyonel verimlilik baskısı, sektör oyuncularını yenilikçi çözümler aramaya itiyor. İşte tam da bu noktada, yapay zeka (YZ) teknolojileri, sigorta sektörünün geleceğini şekillendirecek devrim niteliğinde bir güç olarak sahneye çıkıyor. YZ destekli çözümler, artık sadece bir lüks değil, sektörde ayakta kalmak ve rekabet avantajı elde etmek için vazgeçilmez bir stratejik araç haline geliyor. Bu yeni dönem, sigorta şirketlerinin operasyonlarını daha akıllı, daha hızlı ve daha verimli hale getirerek hem şirketlere hem de müşterilere eşi benzeri görülmemiş faydalar sunuyor.

Yapay Zekâ ile Yeni Bir Çağ

Sağlık teknolojileri alanında lider konumda olan Opinion AI, sigorta sektörüne getirdiği inovasyonlar ve sunduğu stratejik çözümlerle dikkatleri üzerine çekiyor. Opinion AI, gelişmiş yapay zeka algoritmalarını kullanarak sigorta şirketlerinin operasyonel verimliliğini artırırken, maliyetleri önemli ölçüde düşürüyor ve çok daha isabetli klinik kararlar alınmasını sağlıyor.

Opinion AI’ın yapay zekâ teknolojisi, sigorta sektörünün uzun süredir ihtiyaç duyduğu dönüşümü beraberinde getiriyor. Opinion AI Kurucu Ortağı Elif Elkin, bu dönüşümün somut etkilerini şöyle açıklıyor: “Tıbbi talep onay süreçlerini otomatikleştiren yapay zeka çözümümüz, sigorta şirketlerinin provizyon işlemlerini %80 oranında hızlandırırken, operasyonel maliyetleri %25 azaltıyor. Platformumuz, sigorta analistlerine sunduğu dijital asistanlık sayesinde tıbbi taleplerin doğruluğunu bilimsel kanıtlarla değerlendiriyor ve böylece daha hızlı, tutarlı ve güvenilir kararlar alınmasını sağlıyor.”

Kanıtlanmış Faydalarla Güçlenen Sigorta Operasyonları

Elif Elkin, Opinion AI’ın sigorta sektörüne sunduğu temel faydaların, operasyonel mükemmeliyeti ve stratejik avantajı bir araya getirdiğinin de altını çizdi:

  • Hızlı ve Doğru Provizyon: Opinion AI, tıbbi talepleri ICD-10 teşhis kodları ve CPT/DRG prosedür kodları üzerinden derinlemesine analiz eder. Bu sayede, teşhis-tedavi uyumluluğunu otomatik olarak değerlendirerek, basit ve geçerli taleplerin hızla onaylanmasını sağlarken, şüpheli veya karmaşık vakaları detaylı inceleme için akıllıca yönlendirir.
  • Suistimal Tespiti ve Önleme: Yapay zeka algoritmaları, anomali tespiti ve ileri analitik yetenekleriyle potansiyel dolandırıcılık vakalarını proaktif olarak belirliyor. Sistem, tutarsız teşhis-tedavi çiftleri veya yüksek seviyede kodlanmış hizmetleri tespit ederek, uygunsuz ödemelerin önüne geçiyor ve sigorta şirketlerini finansal risklerden koruyor.
  • Maliyet Verimliliği ve Kaynak Tasarrufu: Müşteri deneyimlerimiz, Opinion AI teknolojisinin sigorta şirketlerinde yıllık %15-20 oranında maliyet tasarrufu sağladığını göstermektedir. Daha doğru talep değerlendirmesi ve suistimallerin azaltılması sayesinde sigorta şirketleri, kaynaklarını daha etkin ve verimli kullanabiliyor.
  • Kanıta Dayalı Karar Desteği: Opinion AI, sigorta analistlerine her kararın arkasındaki bilimsel kanıtları şeffaf bir şekilde sunar. Tıbbi literatürden, güncel klinik kılavuzlardan ve en yeni araştırmalardan desteklenen önerilerle, hem daha tutarlı hem de yasal olarak savunulabilir kararlar alınmasını güvence altına alır.
  • Dijital İkiz Teknolojisi ile Kişiselleştirilmiş Değerlendirme: Platformun benzersiz dijital ikiz teknolojisi, her hastanın özgün profili için kişiselleştirilmiş risk analizi ve tedavi değerlendirmesi yapar. Bu ileri düzey yaklaşım, standart kural tabanlı sistemlerin ötesine geçerek, her vakanın kendine özgü nüanslarını dikkate alan, derinlemesine kararlar alınmasını mümkün kılar.

Endüstri Uyumu ve Veri Güvenliğinde Tam Güvence

Opinion AI çözümleri, HIPAA ve GDPR gibi en katı sağlık gizlilik yasaları ve düzenlemelerine tam uyumlu olarak tasarlandı. Platform, hasta verilerinin güvenliğini en üst düzeyde sağlayarak, sigorta şirketlerinin yasal yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirmelerine yardımcı olur ve veri güvenliği konusunda tam bir güvence sunuyor.

Sigorta Sektörünün Geleceği Opinion AI ile Şekilleniyor

Elif Elkin, son olarak sözlerini şöyle tamamladı: “Amacımız sadece sigorta işlemlerini otomatikleştirmek değil, aynı zamanda sigorta şirketleri ile sağlık hizmeti sağlayıcıları arasında daha şeffaf, verimli ve iş birlikçi bir ekosistem yaratmak. Yapay zekâ teknolojimiz, sigorta sektörünün daha adil, daha verimli ve kanıta dayalı bir yaklaşımla çalışmasına olanak tanıyarak hem sektör oyuncuları hem de nihai kullanıcılar için kazan-kazan durumu yaratıyor.”

Okumaya devam et

Ali Coşkun

Kredi Derecelendirme Notunu Belirleyen Unsurlar

Yayınlanma:

|

Yazan:

Bir firmanın kredi derecelendirme (rating) notu; o firmanın finansal gücünü, risk profilini ve borçlarını ödeme kapasitesini ölçmek için kullanılır. Finansal kurumlar ve derecelendirme kuruluşları, bu notu verirken birçok kriteri değerlendirir. Bu kriterlerin her biri, rating notunun oluşmasında belirli bir yüzdesel ağırlığa sahiptir.

1. Finansal Performans ve Mali Tabloların Analizi (%40)

Rating notunun en büyük payını firmanın finansal performansı oluşturur. Bilanço, gelir tablosu ve nakit akış tablosu üzerinden;

  • Kârlılık

  • Likidite

  • Borçluluk oranları
    gibi temel göstergeler analiz edilir. Ayrıca özkaynak-yabancı kaynak dengesi gibi sermaye yapısı unsurları da, finansal risklerin yönetimi açısından kritik önemdedir.

2. Firma Yönetimi ve Kurumsal Yapı (%20)

Yönetim kadrosunun deneyimi, profesyonelliği ve stratejik karar alma kapasitesi, firmanın sürdürülebilir başarısı üzerinde büyük etki yapar.
Kurumsal yönetim ilkelerine (şeffaflık, hesap verebilirlik, adillik, sorumluluk) uyum, firmanın dış yatırımcılar nezdinde güvenilirliğini artırır.
Ayrıca sektörel tecrübe, yönetimin krizlere karşı refleksi ve inovatif yaklaşımı da bu başlıkta değerlendirilir.

3. Faaliyet Alanı ve İş Modeli (%15)

Firmanın hangi sektörde faaliyet gösterdiği, iş modelinin sürdürülebilirliği ve rekabetçiliği de değerlendirme kriteridir.
Öne çıkan alt başlıklar:

  • Ürün veya hizmet kalitesi

  • Müşteri portföyü çeşitliliği

  • Pazar payı

  • Teknoloji kullanımı ve inovasyon kapasitesi

Ayrıca, sektör trendlerine hızlı uyum sağlama yeteneği ve büyüme potansiyeli bu kategoriye katkı sağlar.

4. Sektörel ve Makroekonomik Faktörler (%15)

Firma dışı faktörler de rating notunu etkiler. Özellikle:

  • Sektörün genel sağlığı (büyüme, rekabet, regülasyonlar)

  • Ekonomik konjonktür (faiz oranları, döviz kurları, enflasyon)

  • Politik ve jeopolitik riskler

Firmanın içinde bulunduğu sektörün dışsal risklere açıklığı, genel değerlendirmeye doğrudan yansır.

5. Ödeme Disiplini ve Kredi Geçmişi (%10)

Firmanın geçmiş borç ödeme davranışı, kredi notu üzerinde doğrudan etkilidir.

  • Gecikmeli ödemeler

  • Temerrüt kayıtları

  • Bankalarla yaşanan sorunlar

Bu unsurlar, firmanın risk primini yükseltir. Buna karşılık, düzenli ve sorunsuz kredi ödemeleri, güvenilirlik algısını pekiştirir ve finansmana erişimi kolaylaştırır.

Kredi notu, sadece bir firmanın geçmişini değil; gelecekteki ödeme gücünü, sürdürülebilirliğini ve finansal güvenilirliğini yansıtan kritik bir göstergedir.

🔑 Unutulmamalıdır: Kredi notu, geçmişin aynası değil, geleceğin güvence anahtarıdır…

Ali COŞKUN-Finans Danışmanı
0 530 787 84 39
[email protected]

Okumaya devam et

EKONOMİ

Eşit İşe Eşit Ücret: Adalet mi, Safsata mı?

Yayınlanma:

|

İzmir Büyükşehir Belediyesine bağlı iştiraklerde çalışan yaklaşık 23 bin temizlik işçisi “eşit işe eşit ücret” taleplerinin yerine gerilmediği gerekçe gösterilerek Sekdikanın kararı ile greve gitmesi ile birlikte “eşit işe eşit ücret” talebini sorgulama gerekçesi de kendiliğinden tekrar gündeme geldi.

Eşit İşe Eşit Ücret: Adalet mi, Safsata mı?

Eşit işe eşit ücret” ilkesi, uzun süredir özellikle sendikal söylemlerde, insan hakları belgelerinde ve politik manifestolarda sıkça yer bulan bir kavram. İlk bakışta son derece adil ve insani bir uygulama gibi görünse de, uygulamaya döküldüğünde birçok sakıncayı beraberinde getirebilir. Bu yazıda bu ilkenin artılarını, eksilerini ve çalışanlar üzerindeki etkilerini objektif bir şekilde ele alacağız.

“Eşit İşe Eşit Ücret” Ne Anlama Geliyor?

Bu ilkeye göre, aynı işi yapan kişilere –cinsiyet, yaş, etnik köken, inanç gibi unsurlara bakılmaksızın– aynı ücretin verilmesi gerekir. Amaç, ayrımcılığı önlemek ve çalışma hayatında fırsat eşitliğini güçlendirmektir.

Ancak “aynı iş” tanımı, yüzeyde benzer olsa da çoğu zaman içerik, sorumluluk, nitelik, performans ve katkı açısından farklılıklar gösterir. Bu noktada “eşit ücret” anlayışı, yüzeysel bir adalet anlayışına dönüşebilir.

Sakıncalar ve Uygulamadaki Zorluklar

1. Performansın Göz Ardı Edilmesi

Aynı pozisyonda çalışan iki kişi düşünün: Biri sorumluluk alıyor, inisiyatif kullanıyor, üretken ve çözüm odaklı; diğeri ise sadece görev tanımı kadar çalışıyor. Ancak ikisine de aynı ücret veriliyor. Bu durum, yüksek performanslı çalışanı demotive eder.

2. Vasatlık Teşviki

Ücretlendirme performansa dayalı değilse, çalışanlar “fazla çalışsam da maaşım değişmeyecek” düşüncesiyle vasat bir çizgiye razı olur. Zamanla iş yerinde genel verimlilik düşer.

3. Yetenekli Çalışanları Kaybetme Riski

Kendini geliştiren, daha fazla katkı sunan çalışanlar, farklılıklarının karşılık bulmadığını fark ettiğinde kuruma olan bağlılıkları zayıflar. Bu da yetenekli çalışanların başka firmalara geçmesine neden olabilir.

4. Adalet Algısının Bozulması

Eşitlik, her zaman adaletle eş anlamlı değildir. Aynı işi yapan kişiler, katkı açısından eşit olmayabilir. Katkıya değil de sadece iş tanımına dayalı ücretlendirme, çalışanlar arasında huzursuzluk yaratır.

Çalışan Üzerinde Psikolojik Etkiler

  • Motivasyon Kaybı: Başarılı çalışan kendini değersiz hisseder.

  • Aidiyet Zayıflar: Kuruma bağlılık azalır.

  • Gizli Tepkiler: Çalışanlar “nasıl olsa bir şey değişmeyecek” düşüncesiyle üretkenliğini bilinçli olarak düşürebilir.

Pozitif  Yanı Var mı?

Elbette var. Özellikle işe yeni başlayanlar veya dezavantajlı gruplar için “eşit işe eşit ücret” ilkesi koruyucu bir çerçeve oluşturabilir. Ancak bu ilke sabit ve katı bir kural haline gelirse, zamanla faydadan çok zarar doğurur.

Alternatif  Yaklaşım: Eşit Fırsat + Adil Ücret

Çözüm, “eşit işe eşit ücret” yerine “eşit fırsat, adil ücret” anlayışında yatıyor. Yani işe alımda, terfide ve gelişimde herkes için fırsat eşitliği sağlanmalı; ancak ücretlendirme nitelik, performans, deneyim, katkı ve sorumluluk gibi kriterlere göre şekillenmeli.

Eşitlik mi, Adalet mi?

“Eşit işe eşit ücret” ilkesi, kulağa hoş gelen bir slogandan ibaret olabilir. Çünkü aynı unvana sahip olmak, aynı katkıyı sağladığınız anlamına gelmez. Gerçek adalet, herkesin katkısı kadar karşılık bulduğu bir sistemle mümkündür.

Bu nedenle şirketler, adalet duygusunu zedelemeyecek şekilde; şeffaf, ölçülebilir ve performansa dayalı ücretlendirme sistemleri kurmalıdır.

Erol TAŞDELEN-Ekonomist    www.bankavitrini.com

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.