Connect with us

GÜNCEL

Global Marketing Summit 2022

Yayınlanma:

|

Northwestern Üniversitesi Öğretim Üyesi ve pazarlama gurusu Profesör Philip Kotler, Z ve Alfa kuşaklarının yükselişi ile birlikte pazarlamanın bir kez daha değişme zamanının geldiğini belirterek, ‘Z kuşağına ve Alfa kuşağına hizmet vermek isteyen pazarlama sektörünün insanların yaşamlarını destekleyecek yeni teknolojileri benimsemeleri gerekiyor.’ dedi.

Türkiye’nin önde gelen toplantı ve etkinlik şirketi KREA M.I.C.E. organizasyonuyla, “Pazarlama 5.0, Sürdürülebilir İş” temasıyla düzenlenen Global Marketing Summit 2022 başladı.

Zirvenin açılışında konuşan Profesör Philip Kotler, sürdürülebilir bir dünya için liderleri, bireyleri ve tüm pazarlama dünyasını aksiyona davet etti.

Artık hem şirketlerin hem de bireylerin sürdürülebilir bir dünya için aksiyon alarak taşın altına elini koyması gerektiğini belirten Kotler, artan nüfus, azalan kaynaklar sebebiyle iş yapış şekillerinin sürdürülebilirlik penceresi ile yönetilemediği takdirde dünyanın büyük bir tehlike ile karşı karşıya olduğunu aktardı.

Kotler, gelecek 5 yıl içerisinde sürdürülebilirlik ekseninde harekete geçemeyen şirketlerin ve markaların oyunun dışında kalacağını söyledi.

Pazarlama 5.0’ı ‘insan için teknoloji’ olarak nitelendiren Kotler, şunları kaydetti:

‘Z ve Alfa kuşaklarının yükselişi ile birlikte pazarlamanın bir kez daha değişme zamanı geldi. Bu en genç iki kuşağın temel ilgi alanları ve kaygıları iki yönde ilerliyor. İlki insanlık adına pozitif değişim yaratmak. İkincisi ise insan yaşamının her alanında teknolojik gelişimi sürdürmek. Z kuşağına ve Alfa kuşağına hizmet vermek isteyen pazarlama sektörünün insanların yaşamlarını destekleyecek yeni teknolojileri benimsemeleri gerekiyor. Bir başka deyişle, Pazarlama 5.0; Pazarlama 3.0 (insan odaklı) ile Pazarlama 4.0’ın (teknoloji destekli) entegrasyonu olacak. Pazarlama 5.0, ‘insan davranışlarını taklit eden teknolojilerin kullanımı ile genel müşteri deneyimi sürecinde değer yaratmak ve yaratılan bu değeri sunmak ve pekiştirmek amacı ile kullanılması’ olarak tanımlanır. Süreç; aslında müşteri yolculuğunun haritasının çıkarılması ve pazarlama teknolojilerinin değer katacağı, insan pazarlamacıların performansını artıracağı alanların belirlenmesi ile başlar. Pazarlama 5.0’ı hayata geçiren şirketler başlangıç aşamasından itibaren veri destekli bir şekilde hareket etmelidir. Doğru bir veri ekosistemi kurmak, Pazarlama 5.0’ın kullanım alanlarını hayata geçirmenin ön koşuludur.

Bu ekosistem; pazarlamacıların daha kuvvetli bir öngörüye dayanan bir pazarlama sistemini kurgulayarak her bir pazarlama yatırımının getirisini, hesaplamalarını ve yatırımlarını buna göre önceliklendirmelerini sağlar. Artırılmış gerçeklik teknolojileri ile müşterilerin potansiyel davranışlarının simülasyonu sonucu müşteriler ile etkileşime yönelik sorunsuz bir arayüz tasarlanabilir. Tabii ki tüm bu uygulama unsurları pazardaki değişimlere gerçek zamanlı cevap verilmesini sağlayacak kurumsal bir çeviklik gerektirir.’

Zirve Başkanı, KREA M.I.C.E. Kurucusu ve Üst Yöneticisi (CEO) Seda Mızraklı Ferik’in yönlendirdiği, izleyenlerden gelen soruları da canlı olarak yanıtlayan Kotler, yeni dünya düzeninde markaların sadece kalbe değil, ruha da dokunabilecek stratejiler geliştirmesi gerektiğinin önemini vurguladı.

– ‘Pazarlama zirvesi alanında Türkiye’den bir dünya markası yaratma hedefimize emin adımlarla ilerliyoruz’

Açılışta konuşan Seda Mızraklı Ferik ise Global Marketing Summit 2022’yi düzenlerken, salgın süreci ile ‘süzülmüş bilgiye’, tecrübeye, farklı görüş açısına her zamankinden daha fazla ihtiyaç olduğundan yola çıktıklarını belirterek, ‘Pazarlama sektörünün en büyük buluşması olarak tarif ettiğimiz zirvede 4 gün boyunca pazarlama dünyasının ve iş dünyasının duayen isimlerini ağırlayarak pazarlamanın geleceğine, liderlerin beklentilerine hep beraber ışık tutmaya çalışacağız. Pazarlama zirvesi alanında Türkiye’den bir dünya markası yaratma hedefimize emin adımlarla ilerliyoruz.’ ifadelerini kullandı.

Global Marketing Summit’in 3 D Virtual Reality Sistemi ile online’da ‘fiziki’ bir zirveye katılıyor hissi verdiğini ve yayın kalitesi ile fark yarattığını aktaran Ferik, bu boyutta gerçekleşen bir zirve olarak dünyadaki ‘en düşük karbon ayak izi’ konusundaki tescilleri ile global M.I.C.E. sektörünün bu alanda öncü şirketi olmaktan dolayı da mutluluk duyduklarını kaydetti.

Zirve katılımcılarına sundukları tüm yayını ‘ömür boyu’ izleyebilme imkanına da değinen Ferik, böylece her oturumun daha yüksek erişime sahip olacağını, kişisel ilgi alanlarına göre izleyenlerin önceliklendirme yapabileceğini ancak bunun yanında hiçbir bilginin kaybolmayacağını, tüm katılımcıların; zirve sonunda muhteşem bir dijital arşive sahip olacağını ve arzu ettikleri takdirde geriye dönerek farklı içerikleri tekrar tekrar izleyebileceklerini bildirdi.

KREA M.I.C.E. olarak 19 yıldır sektörde faaliyet gösteren lider bir marka olarak düzenledikleri geniş kapsamlı zirvelerle hedeflerinin, liderlerden liderlere ‘süzülmüş bilgiyi’, global olarak etki alanı geniş olan, daha fazla lider ile paylaşmak olduğunu vurgulayan Ferik, ‘Özel içeriklerimizin beğeni toplaması tüm ekibimizi mutlu ediyor. Zirveyi izleyen ve destekleyen tüm kişi ve kurumlara sonsuz teşekkür ederiz. Bilgi paylaşınca büyür. Umarım izleyenler Global Marketing Summit’ta edindikleri bilgi ve tecrübeyi çalışma arkadaşları ile de paylaşır, bilgi ve tecrübe dalga dalga tüm dünyaya yayılır.’ ifadelerini kullandı.

Ferik, Global Marketing Summit 2022’de sosyal sorumluluk alanında da bu yıl TOG, UNICEF, SKD Türkiye ile iş birliği yaptıklarını bildirdi.

Bu arada, 21 Ekim Cuma gününe kadar sürecek zirveye 100 oturumda 220 konuşmacı katkı sağlıyor. Zirve online olarak gerçekleştirilirken, zirvenin son günü olan 21 Ekim’de ise Çırağan Palace Kempinski İstanbul’da CEO’ların ve C level Pazarlama liderinin katılımı ile yüz yüze Liderler Zirvesi yapılacak.

Zirveyi bu yıl 6 kıta, 143 ülkeden 50 binden fazla kişi izliyor. Zirvede yer alan tüm konuşmacılara ve zirveyle ilgili detaylı bilgiye ‘globalmarketingsummit.org’ adresinden erişilebiliyor.

Okumaya devam et

Erol Taşdelen

İklim Değişikliği Kanunu Meclis’ten Geçti: Hayatımız Nasıl Değişecek?

Yayınlanma:

|

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilen İklim Değişikliği Kanunu, çevre politikalarında yeni bir dönemin kapılarını aralıyor. Kanun; sanayiden tarıma, enerji üretiminden günlük yaşama kadar çok geniş bir etki alanına sahip. Peki, bu yasa yürürlüğe girdikten sonra hayatımızda neler değişecek?

1. Karbon Yönetimi ve Emisyon Ticaret Sistemi Geliyor

Yeni kanun ile birlikte artık sanayi ve enerji gibi yüksek emisyon üreten sektörler için karbon emisyonu izni alma zorunluluğu getirildi. İzin almadan faaliyet gösteren işletmelere ağır para cezaları uygulanacak.

Ayrıca Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) kurulacak. Bu sistem sayesinde işletmeler karbon salım haklarını alıp satabilecek, “karbon piyasası” resmen doğmuş olacak. Avrupa Birliği’nin Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) ile uyumlu bu sistem, ihracat yapan firmaların rekabet gücünü koruması açısından da kritik.

2. Yeni Kurumsal Yapılar ve Yetkiler

Kanunla birlikte İklim Değişikliği Başkanlığı daha güçlü bir yapıya kavuştu. Başkanlık artık doğrudan veri toplayacak, denetim yapacak, raporlama zorunluluğu getirebilecek. Her yıl güncellenen Ulusal İklim Eylem Planı, Türkiye’nin net sıfır emisyon hedefine yönelik yol haritasını oluşturacak.

Yerel düzeyde ise valilerin başkanlığında kurulacak İl İklim Koordinasyon Kurulları, iklim değişikliğiyle mücadeleyi sahaya indirecek.

3. Yeni Bir Fon Kaynağı: Karbon Gelirleri

Emisyon izinlerinden, cezai yaptırımlardan ve karbon ticaretinden elde edilecek gelirler, doğrudan “iklim projeleri” için kullanılacak. Bu amaçla döner sermaye işletmesi kurulacak ve yeşil dönüşüm, yenilenebilir enerji, enerji verimliliği gibi projeler desteklenecek.

Bu sayede devlet, çevresel politikalarını sadece bütçeden değil, aynı zamanda karbon piyasasından fonlayabilecek.

4. Tüm Sektörlerde Dönüşüm Zorunluluğu

İklim Kanunu yalnızca çevre politikalarını değil; enerji, tarım, sanayi, ulaştırma, ormancılık ve atık yönetimi gibi tüm sektörleri etkiliyor. Örneğin:

  • Tarımda: İklime dirençli ürün desenleri ve kuraklık riskine göre planlama yapılacak.

  • Sanayide: Temiz teknolojiye geçmeyen işletmeler hem cezai hem ticari kayıplarla karşılaşacak.

  • Ulaştırmada: Emisyonsuz araçlar, elektrikli ulaşım sistemleri teşvik edilecek.

5. İşletmelere Yeni Yükümlülükler

Tüm firmalar, emisyon verilerini kayıt altına almak, raporlamak ve belirli eylem planlarına uymak zorunda olacak. Bu yükümlülüklere uymayanlara idari para cezaları, faaliyet izni iptali gibi yaptırımlar uygulanabilecek.

Bu durum, özellikle ihracat yapan firmalar için hayati önemde. Zira Avrupa Birliği, karbon vergilendirmesi uygulayan firmaları “düşük riskli” kabul edecek.

6. Sosyal Etki ve “Adil Geçiş” Politikası

Yasa kapsamında “adil geçiş” kavramı da hukuk sistemine girdi. Fosil yakıtlardan vazgeçerken, bu sektörlerde çalışan işçilerin mağdur olmaması, istihdam kaybı yaşanmaması için sosyal destek ve eğitim politikaları uygulanacak.

Hayatımızda Neler Değişecek?

  • Enerji ve ulaşım maliyetleri artabilir, çünkü karbon fiyatlaması ürünlere yansıtılacak.

  • Yeni iş kolları doğacak: karbon denetçiliği, iklim danışmanlığı, yeşil enerji üretimi gibi alanlarda istihdam artacak.

  • Tüketiciler, daha çevreci ürünlere yönelmek zorunda kalacak.

  • Belediyeler, yerel iklim uyum projeleri yürütmekle sorumlu olacak.

  • Firmalar, çevreye duyarlı üretim modellerine geçmek zorunda kalacak.

İklim Değişikliği Kanunu, Türkiye’nin çevre ve enerji politikasında bir dönüm noktasıdır. Bu yasa ile birlikte hem kamu hem özel sektör, çevresel sorumluluklarını daha sistematik ve yasal çerçevede yerine getirmek zorunda kalacak. Bu süreç ilk etapta maliyetli ve zorlayıcı gibi görünse de, uzun vadede Türkiye’nin sürdürülebilir büyüme vizyonuna katkı sunacak köklü bir değişimi beraberinde getirecektir.

Resim

Okumaya devam et

Dr. Abbas Karakaya

KÜÇÜKLERE/BÜYÜKLERE YAZ İÇİN KİTAPLAR-3

Yayınlanma:

|

Cemal Süreya’nın Aritmetik İyi, Kuşlar Pekiyi adlı bir çocuk kitabı var. 1980’lerde Çocukça adlı dergide yayımlanmış 12 yazının bir araya getirilmiş hali. Necati Güngör’ün Süreya ile yaptığı bir söyleşiyle günlüklerinden çocuk edebiyatına değindiği bölümleri de içeren kitabı resimleyen Mustafa Delioğlu.  Çocukça dergisindeki yazılarda ‘‘yedi sekiz yaş grubunu’’ hedeflediğini ve bu yaştaki çocukların ‘‘öğrenci olmayan yanlarına’’ seslendiğini belirtiyor günlüklerinde.

Kitaptaki 12 yazı birbirinden bağımsız. Süreya’nın şairliğiyle genel kültürünü birleştirdiği ama bir şairin elinden çıktığı çok belli olan metinler. Yedi sekiz yaş olmasa da ilkokulu bitirmiş çocukların ve de yetişkinlerin zevk alacağı, çocukların gözünden başarıyla kotarılmış uzun olmayan parçalar.

On iki yazının birincisinde Gözlüklü adında hayali bir kahraman nasıl yazacağı konusunda Süreya’ya öğütlerde bulunur. ‘Gözlüklü’ Süreya’ya çocukların her şeyi anlayacağını, her şeyden söz edebileceğini söyler önce. Ancak bilgiçlik taslama diye uyarırken ‘‘serüvenlerden, düşlerden de söz etmesini’’ salık verir. Süreya’ya bilgi de verebileceğini söyleyen ‘Gözlüklü’ nihai amacının ‘’çocuklarda okuma tadı yaratmak’’ olduğunu da ekler. Gülmek adlı sekizinci yazıda ‘Gözlüklü’ tekrar söz alır ve Süreya’ya ‘’küçük şeyleri işle, küçük şeyler önemlidir ama hepsi de gerçeğe dayanmalıdır’’ öğüdünde bulunur. Hemen devamında, ‘‘Sözgelimi, Atatürk’ün kuru fasulyeyi çok sevdiğini biliyor muydun?’’ diye öğüdünü örnekler.

Şair Süreya’nın aslında kendi kendine verdiği bu öğütleri yazılarında etkileyici bir biçimde pratiğe döktüğünü rahatlıkla söyleyebilirim. On iki yazı içinde benim içimi en çok ısıtan Renkler Ölmüyordu, Issız Ada ve Yılbaşı Gecesinde İller adlı parçalar. YGİ adlı son yazıda 1984’in son gecesi illerin bazılarında neler olduğuna kısa kısa değinir Süreya. Erzurum’daki şakacı bir otobüsle yazı şöyle biter:

İşte daha birçok şey oldu.

Erzurum kar altındaydı.

Bir kadın üşüyordu.

Bir otobüs bir yokuşu tırmanırken birdenbire durdu. ‘‘Buraya kadar arkadaşlar!’ diye bağırdı yolculara. ‘‘Ben geri dönüyorum.’’

Döndü. Hızla aşağı doğru ilerlemeye başladı. Yolcular önce şaşırmış, sonra da korkmuşlardı. Hepsi buz kesilmişti sanki. Ama biraz sonra otobüs yeniden göründü. Bu kez çok neşeliydi! ‘‘Şaka!’’ dedi, ‘’şaka yaptım yahu! 1 Nisan şakası olur da 1 Ocak şakası olmaz mı?’’

**********

Evet, bu haftalık bu kadar. Kitap okunan yerde sevgi ve umut vardır. Sevgi ve umutlu bir hafta…

Dr. Abbas KARAKAYA

 

Okumaya devam et

GÜNCEL

SİGORTA SEKTÖRÜNDE YAPAY ZEKA DÖNÜŞÜMÜ

Opinion AI, sigorta sektöründeki dijital dönüşümün merkezinde yer alarak, sektöre yeni standartlar kazandırıyor. Şirket, platformunu sürekli geliştirerek sigorta şirketlerinin değişen ihtiyaçlarına dinamik bir şekilde yanıt veriyor.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Günümüzün hızla değişen ve rekabetçi iş dünyasında, sigorta sektörü de dönüşümün eşiğinde. Artan müşteri beklentileri, karmaşık veri setleri ve operasyonel verimlilik baskısı, sektör oyuncularını yenilikçi çözümler aramaya itiyor. İşte tam da bu noktada, yapay zeka (YZ) teknolojileri, sigorta sektörünün geleceğini şekillendirecek devrim niteliğinde bir güç olarak sahneye çıkıyor. YZ destekli çözümler, artık sadece bir lüks değil, sektörde ayakta kalmak ve rekabet avantajı elde etmek için vazgeçilmez bir stratejik araç haline geliyor. Bu yeni dönem, sigorta şirketlerinin operasyonlarını daha akıllı, daha hızlı ve daha verimli hale getirerek hem şirketlere hem de müşterilere eşi benzeri görülmemiş faydalar sunuyor.

Yapay Zekâ ile Yeni Bir Çağ

Sağlık teknolojileri alanında lider konumda olan Opinion AI, sigorta sektörüne getirdiği inovasyonlar ve sunduğu stratejik çözümlerle dikkatleri üzerine çekiyor. Opinion AI, gelişmiş yapay zeka algoritmalarını kullanarak sigorta şirketlerinin operasyonel verimliliğini artırırken, maliyetleri önemli ölçüde düşürüyor ve çok daha isabetli klinik kararlar alınmasını sağlıyor.

Opinion AI’ın yapay zekâ teknolojisi, sigorta sektörünün uzun süredir ihtiyaç duyduğu dönüşümü beraberinde getiriyor. Opinion AI Kurucu Ortağı Elif Elkin, bu dönüşümün somut etkilerini şöyle açıklıyor: “Tıbbi talep onay süreçlerini otomatikleştiren yapay zeka çözümümüz, sigorta şirketlerinin provizyon işlemlerini %80 oranında hızlandırırken, operasyonel maliyetleri %25 azaltıyor. Platformumuz, sigorta analistlerine sunduğu dijital asistanlık sayesinde tıbbi taleplerin doğruluğunu bilimsel kanıtlarla değerlendiriyor ve böylece daha hızlı, tutarlı ve güvenilir kararlar alınmasını sağlıyor.”

Kanıtlanmış Faydalarla Güçlenen Sigorta Operasyonları

Elif Elkin, Opinion AI’ın sigorta sektörüne sunduğu temel faydaların, operasyonel mükemmeliyeti ve stratejik avantajı bir araya getirdiğinin de altını çizdi:

  • Hızlı ve Doğru Provizyon: Opinion AI, tıbbi talepleri ICD-10 teşhis kodları ve CPT/DRG prosedür kodları üzerinden derinlemesine analiz eder. Bu sayede, teşhis-tedavi uyumluluğunu otomatik olarak değerlendirerek, basit ve geçerli taleplerin hızla onaylanmasını sağlarken, şüpheli veya karmaşık vakaları detaylı inceleme için akıllıca yönlendirir.
  • Suistimal Tespiti ve Önleme: Yapay zeka algoritmaları, anomali tespiti ve ileri analitik yetenekleriyle potansiyel dolandırıcılık vakalarını proaktif olarak belirliyor. Sistem, tutarsız teşhis-tedavi çiftleri veya yüksek seviyede kodlanmış hizmetleri tespit ederek, uygunsuz ödemelerin önüne geçiyor ve sigorta şirketlerini finansal risklerden koruyor.
  • Maliyet Verimliliği ve Kaynak Tasarrufu: Müşteri deneyimlerimiz, Opinion AI teknolojisinin sigorta şirketlerinde yıllık %15-20 oranında maliyet tasarrufu sağladığını göstermektedir. Daha doğru talep değerlendirmesi ve suistimallerin azaltılması sayesinde sigorta şirketleri, kaynaklarını daha etkin ve verimli kullanabiliyor.
  • Kanıta Dayalı Karar Desteği: Opinion AI, sigorta analistlerine her kararın arkasındaki bilimsel kanıtları şeffaf bir şekilde sunar. Tıbbi literatürden, güncel klinik kılavuzlardan ve en yeni araştırmalardan desteklenen önerilerle, hem daha tutarlı hem de yasal olarak savunulabilir kararlar alınmasını güvence altına alır.
  • Dijital İkiz Teknolojisi ile Kişiselleştirilmiş Değerlendirme: Platformun benzersiz dijital ikiz teknolojisi, her hastanın özgün profili için kişiselleştirilmiş risk analizi ve tedavi değerlendirmesi yapar. Bu ileri düzey yaklaşım, standart kural tabanlı sistemlerin ötesine geçerek, her vakanın kendine özgü nüanslarını dikkate alan, derinlemesine kararlar alınmasını mümkün kılar.

Endüstri Uyumu ve Veri Güvenliğinde Tam Güvence

Opinion AI çözümleri, HIPAA ve GDPR gibi en katı sağlık gizlilik yasaları ve düzenlemelerine tam uyumlu olarak tasarlandı. Platform, hasta verilerinin güvenliğini en üst düzeyde sağlayarak, sigorta şirketlerinin yasal yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirmelerine yardımcı olur ve veri güvenliği konusunda tam bir güvence sunuyor.

Sigorta Sektörünün Geleceği Opinion AI ile Şekilleniyor

Elif Elkin, son olarak sözlerini şöyle tamamladı: “Amacımız sadece sigorta işlemlerini otomatikleştirmek değil, aynı zamanda sigorta şirketleri ile sağlık hizmeti sağlayıcıları arasında daha şeffaf, verimli ve iş birlikçi bir ekosistem yaratmak. Yapay zekâ teknolojimiz, sigorta sektörünün daha adil, daha verimli ve kanıta dayalı bir yaklaşımla çalışmasına olanak tanıyarak hem sektör oyuncuları hem de nihai kullanıcılar için kazan-kazan durumu yaratıyor.”

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.