Connect with us

BANKA HABERLERİ

Sabancı’da uzaktan çalışma kalıcı hale geliyor

opluluk bünyesinde 2 yıl önce başlatılan ve salgın döneminde yaygınlaşan uzaktan çalışma yaklaşımları salgın sonrası kalıcı hale gelecek. “Tamamen uzaktan” ve “karma uzaktan çalışma” olarak iki ayrı planda tanımlanan modelle, Topluluk bünyesindeki beyaz ve gri yaka çalışanların yüzde 75’i uzaktan çalışma kapsamında olacak.

Yayınlanma:

|

Sabancı Holding’in 2021-2025 stratejisi kapsamında odaklandığı 5 ana başlıktan biri olan “İşin Geleceğine Uyum” konusunda çevrim içi toplantı düzenlendi.

Toplantıda verilen bilgiye göre, Sabancı Holding’in, Boston Consulting Group (BCG) Türkiye iş birliğiyle hazırladığı planın yol haritaları kapsamında, 2 yılda çalışanlara yönelik 200 milyon TL’nin üzerinde yatırımın hayata geçirilmesi planlanıyor.

Bin 500 maddelik eylem planıyla hazırlanıyor

Verilen bilgiye göre, Sabancı Holding, 2021-2025 stratejisi kapsamında odaklandığı 5 ana başlıktan biri olan “İşin Geleceğine Uyum” konusuna bin 500 maddelik kapsamlı bir eylem planıyla hazırlanıyor. Sabancı Holding’in, BCG Türkiye iş birliğiyle hazırlayarak uygulamaya geçirdiği plan, Topluluk bünyesindeki tüm şirketleri kapsayacak ve toplam 7 ana başlık altında uygulanacak.

“Uzaktan çalışma”, “zihinsel ve fiziksel sağlık”, “esnek iş gücü ve yüksek performans”, “yetenek ve beceri yönetimi”, “geleceğin liderliği”, “amaç odaklı organizasyon ve kültür”, ‘dijital, veri odaklı ve çevik organizasyon” başlıkları altında her bir şirket için ayrı bir yol haritası oluşturulacak. Tüm aksiyonlar tamamlandığında, Sabancı Topluluğu şirketlerinin “işin geleceği” alanında, kendi sektörlerinin dünyadaki en iyi örnekleri arasında olması hedefleniyor. Hazırlanan yol haritaları kapsamında 2 yılda çalışanlara yönelik 200 milyon TL’nin üzerinde yatırımın hayata geçirilmesi planlanıyor.

İş tanımı uygun herkes uzaktan çalışacak

Söz konusu plan dahilinde öne çıkan uygulamalara bakıldığında, iş tanımı uygun herkes uzaktan çalışacak. Topluluk bünyesinde 2 yıl önce başlatılan ve salgın döneminde yaygınlaşan uzaktan çalışma yaklaşımları salgın sonrası kalıcı hale gelecek. “Tamamen uzaktan” ve “karma uzaktan çalışma” olarak iki ayrı planda tanımlanan modelle, Topluluk bünyesindeki beyaz ve gri yaka çalışanların yüzde 75’i uzaktan çalışma kapsamında olacak.

Sabancı çalışanlarının farklı Sabancı şirketlerine ait lokasyonları ortak kullanabildikleri, çalışma zamanlarını kendi belirledikleri esnek saatlerle çalışabildikleri “freelanc” ya da “part-time” çalışma opsiyonlarının sunulduğu çok sayıda uygulama hayata geçirilecek ve yaygınlaştırılacak.

Çalışanlara sunulan destekler artırılacak

Uzaktan çalışanlara verilen destekler de çeşitlendirilecek. Bazı sabit gider (internet, yemek, elektronik iş araçları ve benzeri) desteklerinin yanında ergonomik ihtiyaçlara yönelik destekler de (çalışma masası, sandalyesi ve benzeri) kapsamın içinde yer alacak. Bunlara ek olarak İş-Özel Hayat Destek Uygulamaları (toplantısız saatler, iletişim kuralları), Uzaktan Çalışma Eğitimleri gibi pek çok destek de yaygınlaştırılarak devam edecek.

Tüm çalışanları kapsayan çalışan destek programları, bedensel, ruhsal, zihinsel ilave sağlık destek paketleri ile zenginleştirilecek. Bu paketler kapsamında, kaygı ve stres yönetimi, ebeveyn-çocuk ilişki destekleri, spor-fitness-diyetisyen destekleri, çalışanlar ve aileleri için online psikolog ve rehberlik seansları da yer alacak.

“Ülkemizde bir işaret fişeği yakmak istiyoruz”

Toplantıda konuşan Sabancı Holding CEO’su Cenk Alper, son yıllarda dünya ekonomisinde yaşanan dönüşümün, iş yapış şekillerini de baştan aşağı değiştirdiğini ve teknolojik gelişmelerin her geçen gün hızlandığı günlerde, artık iş kollarını, iş gücünü ve iş alanlarını, eski dünyanın kurallarına göre organize etmenin imkansız olduğunu vurguladı. “Yeni Neslin Sabancı”sı olarak, bu dönüşümü uzun süredir takip ettiklerini aktaran Alper, bu doğrultuda, son yıllarda hayata geçirdikleri proje ve uygulamalarla çalışma hayatına yenilikçi bir bakış açısı kazandırmanın, işin geleceğine uyum konusuna Türkiye’de öncülük etmenin mutluluğunu yaşadıklarını ifade etti.

Sabancı Holding’in dijital altyapısı sayesinde Türkiye’de uzaktan çalışmaya geçen ilk topluluklardan biri olduğunu belirten Alper, “Biz Topluluk bünyesinde bu çalışmalara pandemi öncesinde başladık. Şimdi ise yeni normalin oyun kurucu şirketlerinden biri olarak, gelecekte bizleri bekleyen iş yapış şekillerine hazırlıklı olabilmek, bizleri bugünlere getiren, başarılarımızın gerçek sahipleri olan çalışanlarımızı da bu geleceğe en iyi şekilde adapte edebilmek için çok kapsamlı bir planla yeni bir yola çıkıyoruz.” dedi.
“İşin Geleceğine Uyum” konusunun sadece iş yaşamını değil, toplumsal yaşamı da yakından ilgilendiren bir konu olduğunu aktaran Alper, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu açıdan böylesine kapsamlı bir planla yola çıkarak ülkemizde bir işaret fişeği yakmak istiyoruz. Ana amacımız, tüm paydaşlarımızın gelişip güçleneceği bir gelecek için işlerimizin ve iş yapış biçimlerimizin geleceğini, çalışma ortamlarımızın geleceğini ve iş gücümüzün geleceğini bütüncül ve insan odaklı bir bakış açısıyla ele alarak cesur adımlar atmak, öncü ve örnek olma misyonumuzu pekiştirmek. Yaşanan tüm bu dönüşümlerin ışığında, iş dünyasının temsilcileri olarak, geleceği tasarlamamız ve çalışanlarımızı geleceğin yetkinlikleri ile donatmamız şart. Bizleri bekleyen zorlu gelecekte ancak daha çağdaş, daha kapsayıcı çalışma hayatı prensipleriyle var olabilir, katma değerli üretim konusunda ülke olarak hedeflediğimiz seviyeye bu şekilde ulaşabiliriz.”

“Sabancı Topluluğu şirketlerinin her birine ‘özel reçete’ hazırlandı”

Sabancı Holding İnsan Kaynakları ve Sürdürülebilirlik Grup Başkanı Hakan Timur da, “İşin Geleceğine Uyum” konusunda tüm dünyada yapılan en kapsamlı çalışmalardan birini BCG Türkiye ile hayata geçirdiklerini aktardı.

Söz konusu planın, Topluluk bünyesindeki tüm şirketleri kapsadığını ve toplam 7 ana başlık altında uygulanacağını bildiren Timur, “Bu 7 başlık altında da 34 alt başlığımız bulunuyor. Tüm şirketlerimiz için her bir alt başlık ayrı ayrı ele alındı. Her şirketin kendi sektörlerinde ve genelde, global ölçekte ne seviyede olduğu ölçüldü. Yani şirketlerimiz yerel rakipleri ile değil, küreseldeki en iyi uygulamalarla kıyaslandı. Her bir şirketimizin mevcut durumu göz önüne alınarak ayrı ayrı tespitlerde bulunuldu ve şirkete özgü reçeteler yazıldı, her pozisyondan ve nesilden, kapsamlı bir çalışan katılımı ile şirket genel müdürlerimiz ve İK yöneticilerimizin liderliğinde kısa, orta ve uzun vadeli yol haritaları hazırlandı.” diye konuştu.

“Hedefimiz, şirketlerimizin en iyi örneklerden biri haline gelmesi”

“İşin geleceği” kavramını, bir tasarruf unsuru olarak ele almadıklarını belirten Timur, “Uzaktan çalışma başta olmak üzere, çalışma hayatında yapılacak bazı değişikliklerin şirketlere finansal olarak avantaj yarattığı bir gerçek. Ancak biz, tüm bu çalışmalarla oluşacak kaynağı yine çalışanlarımıza döndüreceğiz. Bu kaynağı onların ihtiyaçlarına, fiziksel ve zihinsel sağlığına, kişisel gelişimine, eğitimlerine harcayacağız. Bu doğrultuda, önümüzdeki 2 yıl içinde çalışanlarımıza ve organizasyonlarımıza yönelik 200 milyon TL’nin üzerinde ilave bir yatırımı hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Temel hedefimiz, her bir Sabancı Topluluğu şirketinin, işin geleceği alanında, kendi sektörlerinde, ulusal ve uluslararası alanda en iyi örneklerden biri haline gelmesidir.” şeklinde konuştu.

BCG Kıdemli Yönetici Ortağı ve Ülke Direktörü Burak Tansan ise, COVID-19 döneminin getirdiği doğal bir sonuç olarak “işin geleceği” denilince akla ilk uzaktan çalışma gelse de geleceğin organizasyonlarını inşa etmek için bu konunun çok boyutlu bir şekilde ele alınması gerektiğine inandıklarını söyledi. Tansan, “Bu konuda çok kapsamlı bir çalışmayı başlatan ve uygulamaya başlayan Sabancı Topluluğu’nun çok yakın dönemde bu konuda küresel en iyi uygulamalar arasında yer alacağına yürekten inanıyoruz.” dedi.

dünya

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

ABD’nin ulusal borcu tüm zamanların rekoru olan 34,5 trilyon dolara ulaştı, ya diğer ülkeler?

Yayınlanma:

|

Yazan:

ABD ulusal borcu Şubat ayı sonunda ~ 34.5 trilyon dolara ulaştı ve şimdiye kadar kaydedilen en yüksek rakam oldu. Haziran ayından bu yana borç her 100 günde bir 1 trilyon dolar artıyor. Bir hatırlatmak gerekirse, bir ülke vergilerden ve diğer gelirlerden kazandığından daha fazlasını harcadığında borç seviyesi artar. Grafikte de görebileceğiniz gibi, ABD hükümetinin toplam borcu 15 Haziran 2023’te 32 trilyon doları, 15 Eylül 2023’te 33 trilyon doları ve 4 Ocak’ta 34 trilyon doları geçti. Hız devam ederse, Nisan ayında 35 trilyon dolar sınırına ulaşılacak.

Ayrıca, Şubat 2019’dan bu yana ABD’nin ulusal borcu 12,5 trilyon dolar veya yılda yaklaşık 2,5 trilyon dolar arttı. Öte yandan, ABD ekonomisi (GSYİH) aynı dönemde 7,2 trilyon dolar veya yılda yaklaşık 1,44 trilyon dolar büyüdü. Bu, son beş yılda bir birim ekonomik büyüme (GSYİH) için ABD hükümetinin 1,7 birim borç yarattığı anlamına geliyor. Başka bir deyişle, ABD ekonomisi zaman geçtikçe daha az üretken ve daha borçlu hale geliyor.

Global Markets Investor, okuyucu destekli bir yayındır. Yeni gönderiler almak ve çalışmalarımı desteklemek için ücretsiz veya ücretli abone olmayı düşünün.

Kaynak: BearTrapsReport

Bir ülkenin borcuna baktığımızda, en önemli ölçüt, bir ülkenin borçlarını (faiz ve anapara) ödeme ve geri ödeme kabiliyetini anlamaya yardımcı olduğu için ekonominin gayri safi yurtiçi hasılasının (GSYİH) yüzdesi olarak borçtur. Şu anda, ABD borcunun GSYİH’ye oranı %123,7 seviyesinde bulunuyor ve bu süre zarfında ABD GSYİH’sının önemli ölçüde düşmesi ve kilitlenmeler nedeniyle borcun artması nedeniyle pandemi sırasında elde edilen tüm zamanların rekoru olan %126,2’ye yakın. Grafikte görüldüğü gibi, bu oran 2007’den bu yana kabaca %60’tan hızla yükseliyor. Kongre Bütçe Ofisi tarafından 2034 yılında bu oranın %130,6’ya ulaşacağı tahmin edilmektedir.

Kaynak: ABD Hazine Bakanlığı, St. Louis Fed ve Kongre Bütçe Ofisi (CBO) verilerine dayanarak, kırmızı çizgi 2024-2034 için CBO tahminini gösteriyor

ABD Kongre Bütçe Ofisi’nin bariz nedenlerden dolayı hiçbir zaman bir durgunluk öngörmediğini ve ekonomik gerilemeler her zaman daha büyük hükümet açıkları ve GSYİH’da düşüşlerle sonuçlandığından, bir durgunluk meydana gelirse oranın çok daha yüksek olacağını belirtmek önemlidir.

BU KADAR YÜKSEK BİR BORÇ SEVİYESİ NEDEN ÖNEMLİDİR?

Tarih, bir ülke borç-GSYİH oranı için %100 eşiğini geçtiğinde, hükümetin bir tür temerrütten kaçınma olasılığının küçük olduğunu gösteriyor. Bir yükümlülüğü yerine getirememe anlamında temerrüt, burada hükümetin tahvillerine sürekli olarak enflasyondan daha düşük faiz ödediği durum olarak da kabul edilir. Başka bir deyişle, yatırımcılar (alacaklılar) enflasyona göre düzeltilmiş olarak paralarını kaybederler veya satın alma güçlerini kaybederler. Normal koşullarda, böyle bir ortamda yatırımcılar, ülke içinde daha yüksek borçluluk riskini telafi etmek için daha yüksek faiz talep ederler. Bununla birlikte, çoğu durumda, borç “çok yüksek” olduğunda, GSYİH’nın yaklaşık% 100’ü ve üzerine çıktığında, bir merkez bankası devreye girer ve aynı zamanda büyük miktarlarda devlet tahvili satın almaya başlar ve aynı zamanda getiri seviyesini (faiz) bastırır.

Bu fenomen, Lyn Alden tarafından yapılan ve Büyük Mali Krizden sonra, 2009’dan 2020’ye kadar TÜFE enflasyonuna göre düzeltilmiş Hazine bonosu (bir yıl veya daha kısa vadeli) getirilerinin negatif getirileri olduğunu gösteren analizle mükemmel bir şekilde gösterilmiştir. Aynısı 1940’larda ABD ulusal borcunun GSYİH’ya oranının da %100’ün üzerinde olduğu zaman oldu.

Geçmişe baktığımızda, bir ülkede borç-GSYİH oranlarının yüksek olduğu dönemlerde tahvil sahiplerinin satın alma gücünü kaybetmesinin mümkün olan en kötü senaryo olmadığını görebiliriz. Hirschman Capital tarafından Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) 1800 yılından bu yana yaptığı çalışmalara dayanarak yaptığı analize göre, borcun GSYİH’ye oranı %130’un üzerinde olan 52 ülkeden 51’i yeniden yapılandırma, devalüasyon, yüksek enflasyon veya tamamen temerrüt yoluyla temerrüde düştü. Bunun tek istisnası Japonya idi.

Bu, ABD’nin yakında temerrüde düşeceği anlamına gelmez, özellikle de ülkenin bir rezerv para birimine sahip olduğu ve dramatik bir şey olmadıkça yabancılar tarafından ABD dolarının talep edileceği gerçeği göz önüne alındığında. Bununla birlikte, önümüzdeki yıllarda nakit ve tahvil sahiplerinin (vadeye kadar tutulursa) Federal Rezerv para politikasını normalleştirdiğinde enflasyona göre düzeltilmiş bir temelde para kaybedeceği neredeyse kesindir. Buna finansal baskı denir.

Satın alma gücünü kaybetmenin yanı sıra, bir ülkedeki GSYİH ile ilgili yüksek borç seviyesinden kaynaklanan sıradan insanlar için birkaç olumsuz etki daha vardır:

  1. Yüksek faiz ödemeleri, özellikle vergi makbuzlarıyla ilgili olarak, eğitim, altyapı, sağlık veya sosyal güvenlik için gelecekteki yatırım harcamalarını sınırlayabilir (dışarıda bırakabilir) ve aslında gelecekteki ekonomik büyümeyi düşürebilir ve yaşam kalitesini kötüleştirebilir. Faiz maliyetleri, yıllık bazda nominal olarak 1 trilyon doları çoktan geçti ve vergi gelirlerinin %35’ini oluşturuyor, bu da 25 yıldan fazla bir süredir en yüksek seviye.

Ayrıca 2023 Mali Yılında faiz harcamaları Medicaid ve diğer bütçe kategorilerinden daha yüksekti.

  1. Yüksek düzeyde borç, bir durgunluğa veya krize yanıt vermede daha az esneklik sağlar. Başka bir deyişle, Büyük Mali Kriz gibi bir olay meydana gelirse, hükümetin borç vermek için daha az yeri olacak ve kriz sonrası toparlanma, yeni yatırımların yanı sıra onu finanse etme kabiliyetinin daha az olması nedeniyle daha yavaş olacaktır.
  2. Bir hükümet, daha fazla harcamayı finanse etmek veya bütçe açığını azaltmak/ortadan kaldırmak için vergileri artırmaya karar verebilir. Vergiler yükselirse, bu, insanların ve özel sektörün mal ve hizmetlere harcayabileceği daha az gelir anlamına gelir. Bu, özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nde, tüketici harcamalarının GSYİH’nın %67,6’sını oluşturması nedeniyle daha az ekonomik büyüme anlamına gelecektir:

ÖZET

ABD’nin ulusal borcu son birkaç yılda sadece nominal olarak değil, aynı zamanda GSYİH’nın bir payı olarak da hızla artıyor. Her 30 saniyede bir 1 milyon dolar ekleniyor, bu daha önce hiç görülmemiş bir hız. Hükümetin ve gelecek nesillerin bu konuyla başa çıkması birçok zorluk yaratacaktır. Geçmişte, bu kadar yüksek borç seviyeleriyle mücadele etmek için finansal baskı politikaları uygulandı ve sıradan insanları ve tahvil yatırımcılarını on yıllarca finansal olarak daha kötü durumda bıraktı. Büyük Mali Krizin ardından son on yılda Amerika Birleşik Devletleri’nde bile son zamanlarda yapıldı. Ancak pandeminin ardından enflasyon kontrolden çıktı ve tekrar böyle bir ortama geri dönmek için birkaç yıla ihtiyaç var. Her şey düşünüldüğünde, herkesin yapabileceği en iyi şey, kendilerini finansal olarak eğitmek ve geleceklerini korumak için sermayelerini akıllıca tahsis etmektir. Bu durumda, yüksek kaliteli hisse senetleri, gayrimenkul ve değerli metaller (özellikle altın) uzun vadede en iyi performansı gösterir. DAHA AZ riskten kaçınan yatırımcılar için (Riskten kaçınma, riskten kaçınma ve düşük risk toleransına sahip olma eğilimidir.), risk toleransına bağlı olarak Bitcoin ve Ethereum gibi bazı kripto para birimleri de bir portföyde uygun olacaktır.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Türkiye Bankalar Birliği’nden dijital dolandırıcılık uyarısı

Türkiye Bankalar Birliği’nden (TBB) yapılan yazılı açıklamada dijital kanallarda güvenli işlemler için sıkça karşılaşılan dolandırıcılık yöntemlerine ve bu yöntemlerden korunma yollarına dair bilgilere yer verildi

Yayınlanma:

|

Yazan:

Son dönemde, internet ve mobil kanallarda yaşanan dolandırıcılık vakalarının artması nedeniyle kamuoyunu bilgilendirme ihtiyacı doğduğuna değinilen açıklamada, sıklıkla karşılaşılan dolandırıcılık türleri sıralandı. Bunlar arasında; sahte internet siteleri ve güvensiz alışveriş platformları üzerinden yapılan dolandırıcılık, kişisel bilgilerin manipülasyon yoluyla ele geçirilmesi, sosyal medya platformlarında sahte hesaplar aracılığıyla yapılan dolandırıcılık, sahte e-posta adreslerinden gelen mesajlar ile kişisel bilgilerin ele geçirilmesi, sahte SMS ve e-postalar yoluyla kişisel bilgilerin çalınması, cihazlara uzaktan erişim sağlayarak bilgi ve para çalma girişimleri, bilgisayarlara veya mobil cihazlara zararlı yazılımlar yükleyerek veri hırsızlığı yapılması yer aldı.

Bilgilendirmede, SMS, e-posta veya sosyal medya yoluyla gelen bildirimlerdeki bağlantılara veya linklere kaynağından emin olunmadan tıklanmamasının altı çizildi.

Hizmet alınan kuruluşun resmi iletişim kanallarını kullanarak doğrulama yapılması gerektiği ve tek tıkın, kişiyi sahte sitelere veya virüslere yönlendirebileceğine dikkat çekildi.

“Emin olmadığınız mobil uygulamaları cihazlarınıza yüklemeyin”

Kullanıcıların banka hesaplarının hiç kimseye kullandırılmaması gerektiği vurgulanan bilgilendirmede, “Şifrelerinizi kimseyle paylaşmayın. Kendini savcı, polis, asker, banka çalışanı, avukat olarak tanıtan veya bir ödül, prim iadesi, kart aidatı iadesi için sizden şifrenizi, kart bilgilerinizi ve kişisel verilerinizi talep eden kişilere itibar etmeyin, bu amaçla gelen linklere tıklamayın. Güvenliğinizden emin olmadığınız mobil uygulamaları cihazlarınıza yüklemeyin. Güvenlik açığı bulunan veya korsan uygulamalar, kişisel bilgilerinizi ele geçirebilir, cihazınıza zarar verebilir ve hatta kimlik hırsızlığına yol açabilir.” denildi.

Bankalarca yapılan güvenlik duyurularının takip edilmesi yönünde uyarıda bulunulan açıklamada, kişisel bilgilerin güncel kalması için bu duyurularda iletilen uyarıların da dikkate alınması gerektiğinin altı çizildi.

“Şifrelerinizi başka uygulamalarda ve alışveriş sitelerinde kullanmayın”

Açıklamada, kişisel cep telefonuna, bilgisayara ve tablete yüklenen uygulamanın istediği izinlerin dikkatlice kontrol edilmesinin önem taşıdığı ifade edilerek şu uyarılarda bulunuldu:

“Bankacılık uygulamalarınızı resmi uygulama mağazalarından indirin. Bilinmeyen veya güvenilir olmayan kaynaklardan uygulama indirmeyin. Bankacılık uygulamalarında kullandığınız şifrelerinizi, başka uygulamalarda ve alışveriş sitelerinde kullanmayın. Daha az güvenlikli sitelerde şifreleriniz ele geçirilebilir, bankacılık uygulamalarınıza bu şifreler denenerek giriş yapılabilir.

Güvenliğinden emin olmadığınız internet sitelerinden alışveriş yapmayın. Dolandırıcılık amaçlı açılmış sahte bir site üzerinden dolandırılabilirsiniz. Banka hesap özetlerinizi ve işlemlerinizi düzenli olarak kontrol edin, şüpheli bir durumda vakit kaybetmeden bankanızla iletişime geçin. Bu kapsamda; dolandırıcılık vakalarına ilişkin olarak resmi kurumlar ve hizmet alınan kuruluşlar tarafından yapılan tüm uyarılar ve bilgilendirmeler dikkate alınmalıdır.”

AA

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

‘Yorum dolandırıcılığı’ soruşturmasında 54 tutuklama

Google haritalar uygulamasında şirketlere yorum yapılması karşılığında küçük ödemelerle güven sağlayan, daha yüksek ödeme yapılabilmesi için ‘VIP gruba’ geçiş parası talebiyle 1500’ü aşkın kişiyi yaklaşık 1 milyar 200 milyon lira dolandırmakla suçlanan 54 kişi tutuklandı

Yayınlanma:

|

Yazan:

Nevşehir merkezli 19 ilde eş zamanlı düzenlenen nitelikli dolandırıcılık operasyonunda gözaltına alınan 76 şüpheliden 54’ü tutuklandı. İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerinin dünkü operasyonunda, 1500’den fazla kişiyi dolandırdıkları iddiasıyla gözaltına alınan şüphelilerin emniyetteki işlemleri tamamlandı. Nevşehir Devlet Hastanesindeki sağlık kontrolünün ardından adliyeye sevk edilen şüphelilerden 54’ü tutuklandı, 15’i adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Şüphelilerden 7’sinin ise savcılık ifadelerinin ardından serbest bırakıldıkları öğrenildi.

Küçük ödemelerle güven sağladılar

İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, kentteki bir müştekinin şikayeti üzerine çalışma başlatmış, yapılan araştırmada şüphelilerin yurt dışına kayıtlı numara üzerinden mesaj göndererek müştekilere “Google haritalar uygulamasında belirtilen şirketlere yorum yapıp puan verdirdiği, görevi yerine getirenlere küçük ödemeler yapılarak güven sağladıkları, daha yüksek ödemeler yapılabilmesi için “VIP gruba” geçiş parası talep ettiklerini belirlemişti.

Polisin 16 ay süren takibatında, müştekilerden toplanan paraların izlerini kaybettirmek için farklı hesaplara, daha sonra da kripto para hesaplarına aktarıldığı, paranın son olarak hiçbir kripto borsasına veya kişiye ait olmayan soğuk cüzdanlarda toplanıp nakde dönüştürüldüğü, para hacminin 1 milyar 200 milyon lira olduğu tespit edilmişti. Nevşehir Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla dün İstanbul, Ankara, Antalya, İzmir, Mersin, Samsun, Diyarbakır, Adana, Karabük, Muğla, Çorum, Yalova, Kocaeli, Şırnak, Batman, Kırklareli, Hatay, Ordu ve Van‘da 95 adrese düzenlenen eş zamanlı operasyonda 76 şüpheli yakalanarak Nevşehir’e getirilmişti.

Kaynak: AA

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.