Connect with us

GÜNCEL

TCMB’nin agresif döviz alımları ile piyasa faizleri geriledi. Gözler enflasyon raporunda!

Yayınlanma:

|

  • TCMB’nin kararlı duruşu ve esen TL olumlu rüzgâra paralel TCMB’nin swap ve kamu dövizleri dışında net döviz rezervleri 7 Mayıs itibariyle eksi 41,8 milyar dolar seviyesine iyileşerek son üç yılının en iyi seviyesine geldi. Son 21 günde TCMB yaklaşık 32,6 milyar dolar döviz rezervi biriktirirken (bakınız grafik) son günlerde 3 milyar doları bulan TCMB’nin süratli döviz alımları, hâliyle piyasada TL likidite fazlası oluşmasına da neden oldu (bakınız grafik). Yüklü miktarda alınan döviz karşılığı piyasaya hâliyle yüklü miktarda TL verilmesi sonucu son iki gündür Türk Lirası referans faiz oranı (TLREF) TCMB’nin politika faizi olan %50 seviyesini de altına gerilerken, fazla malın fiyatı düşer mantığından hareketle piyasada mevduat faizlerinin de gevşediğini gördük.
  • TCMB, son sürat rezerv biriktirirken, TL likidite koşullarındaki sıkılığı bozmamak adına, lokal bankalarla yaptığı swap işlemlerini azaltmanın yanı sıra, enflasyonla mücadele kapsamında ‘piyasa’ faizlerinin de gerilemesini arzulamıyor. Bu bağlamda, TCMB dün likidite fazlasını sterilize etmek adına 200 milyar TL tutarında depo ihalesi açtığını da gördük.
  • Dün içeride günün büyük bir kısmında piyasa faiz oranlarında yaşanan gevşeme gündemi meşgul ederken, küresel cephede de genel hatları ile olumlu lâkin yatay bir günün geride kaldığını gördük. BİST100 ana endeksi, zirve sevilerden gelen kâr satışlarının gölgesinde günü %0,9 oranında düşüşle tamamlarken, USDTRY kuru sabah saatlerinde biraz hareketlense de, TCMB’nin 32,25 seviyesine koymuş olduğu ‘baraj’ misali günü yine yatay bir şekilde tamamladı. CDS risk primi 277 baz puan seviyesine gerileyerek son dört yılın en düşük düzeyinde işlem görürken, 10 yıllık tahvil faizinin ise ılıman havaya paralel son 2 gündür gevşediğini not edelim.
  • Dün gece Resmî Gazete’de yayımlanan tebliğe göre TCMB, menkul kıymet tesis yükümlülüğünü tamamıyla sona erdirirken, ayrıca kredi büyümesini sınırlayıcı zorunlu karşılıklar uygulamasında da sıkılığı daraltıcı yönde adım attı. Hatırlanacağı üzere, menkul kıymet düzenlemeleri, bankaları uzun vadeli Hazine tahvilini enflasyonun çok altında bir getiri ile almaya zorladığı için genel seçim öncesinde eleştirilerin odağında yer alıyordu. Son değişiklikle, tahvil piyasasındaki kamu kontrollü yapı ve TCMB’nin Hazine tahvili üzerindeki regülasyon ile sağlanan kontrolü de son bulmuş oldu. TCMB’den gelen sadeleştirme adımını olumlu olarak okuyoruz. Karar, bankalar üzerinde menkul kıymet tesis etme yönünde var olan yükleri azaltacağından ve bankaların kredi verme imkânlarını rahatlatacağından bugün Borsa İstanbul bankacılık endeksine alım getirmesini bekliyoruz.
  • Bugün gözler TCMB’nin yayımlayacağı yılın ikinci Enflasyon Raporu’nda olacaktır. Başkan Karahan’ın sunumu büyük bir dikkatle takip edilecektir. Özellikle, yüklü döviz alımlarının yarattığı TL fazlası ve piyasa faizlerinin gerilemesi veya hafta başı bültenimizde belirttiğimiz üzere TL’de reel anlamda değerlenmeye ne ölçüde müsade edileceği gibi önemli başlıklarının biraz daha netlik kazanmasını bekliyoruz. TCMB’nin 2024 yıl sonu tahminini ne ölçüde güncelleyeceğini de hep birlikte göreceğiz. Özellikle sunum ardından soru ve cevap kısmını merakla takip edeceğiz.
  • Yurtdışı piyasalarda ise yukarıda da belirttiğimiz üzere sakin bir seyrin egemen olduğunu görüyoruz. Cuma günü açıklanan ABD istihdam raporu ardından iyimser bir seyre bürünen piyasalar, faiz indirim beklentilerini perçinleyecek yeni bir gelişme beklerken, haftaya açıklanacak ABD tüketici fiyatları verisi büyük bir önem arz ediyor. ABD dolarının piyasa faizi olan 10 yıllık tahvil faizi %4,50 seviyesinde yatay bir görünüm arz ederken, faiz getirisi olmayan altının ons fiyatı 2,315 dolar seviyesinde günlerdir yatay bir şekilde beklemeye devam ediyor. Gümüş, 26 dolar seviyesindeki direncini aşması ve 30 dolar seviyesindeki direncini test etmesi sonrası tekrar 26 dolar seviyesini bir kez daha test ederek (re-test) teknik mânâda güçlü bir sinyal üreterek 27,40 dolar seviyelerinde istekli bir görünüm sergilemeye devam ediyor. Gümüş uzun pozisyonlarımızı korumaya devam ediyoruz.
  • Yeni gün başlangıcında Asya piyasalarında iyimser bir görünümün hâkim olduğunu görüyoruz. Çin’in ihracat ve ithalatı bir önceki ay yaşanan daralmanın ardından Nisan ayında büyümeye geri dönerken, ekonomik toparlanmayı destekleyen veri sonrası Şangay borsası sabah saatlerinde %1 yukarıda işlem görüyor. Japonya Merkez Bankası’nın Nisan ayı politika toplantısında şahin bir tutum sergilediğini gösteren tutanaklara rağmen, YEN dolar karşısında 155,60 seviyesine zayıfladığını görüyoruz. İsveç Merkez Bankası politika faizinde 25 baz puan indirerek 2016’dan bu yana ilk kez indirime gitti. Karar metninde ekonomik yavaşlamaya işaret edilirken, gelişen ekonomilerde faiz indirimlerinin de sayısının artmaya başladığını görüyoruz. İsveç Merkez Bankası ardından bugün gözler İngiltere Merkez Bankası (BoE) olağan faiz toplantısında olacaktır. Piyasalar, BoE’nin ilk çeyrek puanlık faiz indirimine Ağustos ayında soyunacağını düşünürken, dört yıl aradan sonra, ilk faiz indirimin sinyalinin gelip gelmeyeceğini de yakından takip edeceğiz.

>TCMB net döviz pozisyonun ve günlük değişim

TCMB’nin swap ve kamu dövizleri dışında net döviz rezervleri eksi 41,8 milyar dolar seviyesine iyileşerek son üç yılının en iyi seviyesine geldi. Son 21 günde TCMB yaklaşık 32,6 milyar dolar döviz rezervi biriktirdi.

1715230332932d53547f67982b0d314179c8124026_1_1200.jpg

>TCMB Ağırlıklı Ortalama Fonlama Maliyeti ve TLREF

TCMB’nin faiz setinde politika faizi %50; borç alma ve borç verme faiz oranları ise (faiz koridorunun alt ve üst bandı) -/+300 baz puandan oluşmaktadır. Bu minvalde, sıkılaştırma yapmak istediği günlerde, 1 hafta vadeli politika faizi olan %50 seviyesinden bankalara borç vermek istemeyen TCMB, faiz koridorunun üst bandına işaret ederek efektif olarak piyasada faiz oranlarının sıkılaşmasına izin vermektedir. Bu iki faiz oranının da ağırlıklı olarak ortalaması mavi çizgiden görülebilmektedir. TL Referans faiz oranı ise (kırmızı çizgi), Borsa İstanbul tarafından yayımlanan Türk Lirası gecelik referans faiz oranını göstermektedir. Grafikten de görüleceği üzere, piyasada oluşan TL likidite fazlası nedeniyle fiili gecelik faizler TCMB politika faizinin altına geriledi.

17152303338f5aca361523fc60cdeeb68f44a049fd_2_1200.jpg

Emre Değirmencioğlu

Okumaya devam et

GÜNCEL

Squid Game Dizisinden Şirket Hayatına 13 Kritik Ders

Yayınlanma:

|

Yazan:

Netflix’in global fenomene dönüşen dizisi Squid Game, sadece bir hayatta kalma yarışması değil, aynı zamanda modern iş hayatı, finansal sistemler ve insan doğası üzerine güçlü metaforlar barındırıyor. Dizi, bir oyun üzerinden sistemin acımasız yüzünü gösterirken, çalışanlar ve yöneticiler için de önemli dersler içeriyor.

ÇALIŞANLAR İÇİN 7 HAYATİ DERS

1. Sistem Sorgulanmalı

Karakterlerin büyük kısmı, sistemin onları sürüklediği borç ve çaresizlik girdabında kayboluyor. Şirket çalışanları da kurumsal düzenin içinde ezilmeden önce, bu sistemin kendilerine nasıl hizmet ettiğini sorgulamalı.

2. Finansal Okuryazarlık Şart

Dizide birçok karakterin borç batağına düşmesi, temel finansal okuryazarlık eksikliğini gözler önüne seriyor. Gelir-gider yönetimi, borç kontrolü ve tasarruf alışkanlığı, iş hayatında ayakta kalmanın anahtarı.

3. Takım Ruhu ve Bireysellik Dengesi

Oyunların bazılarında ekip çalışması, bazılarında bireysel yetenek öne çıkıyor. Çalışanlar da iş hayatında bu iki beceri arasında denge kurmalı.

4. İtibar, Pozisyondan Değerlidir

Kazanmak uğruna etik dışı davranışlarda bulunan karakterler, insanlıklarını kaybediyor. Kurumsal hayatta da pozisyon değil, etik duruş uzun vadede kazandırır.

5. Başarı Tanımı Gözden Geçirilmeli

Para ve mevki, başarıyı tek başına tanımlayamaz. Anlamlı bir iş, aidiyet hissi ve kişisel gelişim de başarının parçasıdır.

6. Belirsizlik Altında Karar Alma Becerisi Geliştirilmeli

Dizide karakterler bilinmezlikle dolu kararlar alırken zorluk yaşıyor. Çalışanlar da stres altında sağlıklı karar verme yetilerini geliştirmeli.

7. Her Zaman Bir Seçeneğiniz Vardır

Oyunculara oyundan çıkma hakkı verilmesi gibi, iş hayatında da sizi yıpratan ortamlardan çıkmak bir tercihtir. Alternatifler her zaman mevcuttur.

YÖNETİCİLER İÇİN 6 STRATEJİK DERS

1. Korku ile Değil, Saygı ile Yönetin

Dizide organizatörler korku ile düzen kuruyor ama bu sistem sürdürülemiyor. Kurumlarda da çalışanı korkutarak değil, güven vererek liderlik yapılmalı.

2. Adaletli Rekabet Kültürü Oluşturun

Adaletsiz rekabet, çalışanlar arasında yıkıcı bir etki yaratır. Terfi ve ödüllendirme sistemleri şeffaf ve liyakate dayalı olmalıdır.

3. Kriz Anlarında Gerçek Liderlik Ortaya Çıkar

Dizide kriz anlarında kim gerçek lider kim değil açıkça görülüyor. Yöneticiler de zor zamanlarda çalışanlarının yanında olmalı, yol göstermelidir.

4. Çalışanlar Rakip Değil, Ortağınızdır

Karakterler birbirine karşı oynatıldığında güven duygusu kaybolur. İş hayatında da çalışanlar arasında rekabet yerine iş birliği teşvik edilmelidir.

5. Empatiyi Elden Bırakmayın

Merhametli ve anlayışlı karakterlerin dizi boyunca öne çıkması, empati yetisinin liderlikteki önemini gösteriyor. Yöneticiler sadece yön veren değil, dinleyen ve anlayan olmalıdır.

6. Sahaya İnmeden Lider Olunmaz

Organizatörlerin uzaktan izleyici olması, onları lider değil kontrolör yapar. Günümüz yöneticileri ise sahada olmalı, çalışanlarıyla aynı havayı solumalıdır.

Oyun Değil, Gerçek Hayat

“Squid Game”, modern kapitalist sistemin aşırılıklarını distopik bir evrende kurgularken, hem çalışanlara hem de yöneticilere güçlü mesajlar veriyor.
Bu diziyi sadece bir kurgu değil, kurumsal hayatın aynası olarak okumak; iş dünyasının insan merkezli, adaletli ve sürdürülebilir bir yapıya evrilmesi açısından kıymetli bir fırsattır.

www.bankavitrini.com

Okumaya devam et

EKONOMİ

Yerli Turist Nerede? Tatil Cennetleri Neden Boş Kaldı?

Yayınlanma:

|

2025 yılına güçlü bir başlangıç yapan Türk turizm sektörü, yaz aylarına yaklaşıldığında farklı bir tabloyla karşılaştı. Özellikle Haziran ayında, sahil bölgelerinin beklenenden daha düşük doluluk oranlarına sahip olması, sektör temsilcileri arasında ciddi bir sorgulama sürecini başlattı: Yerli turist nereye kayboldu?

Yerli Turist Tatil Davranışları Değişti

Pandemi sonrası toparlanma sürecini hızla tamamlayan Türkiye turizmi, yabancı turist açısından 2025’te rekor kırmaya hazırlanırken, yerli turistte belirgin bir geri çekilme gözlemlendi.

İşte bu tercihi etkileyen başlıca nedenler:

1. Yüksek Fiyatlar, Düşen Talep

Antalya, Bodrum, Çeşme gibi gözde bölgelerde şezlong kiraları 2.000–3.000 TL, tam günlük beach kullanımları 10.000 TL’ye kadar çıktı. Bu durum, asgari ücretle geçinen ya da orta gelir grubundaki vatandaş için “tatil” kavramını lüks haline getirdi.

2. Yunan Adalarına Yöneliş

Yerli turistin dikkat çeken yeni tercihi Yunan adaları oldu. Feribotla ulaşımın kolaylaşması, Schengen vizesi sürecinin hızlandırılması ve fiyatların Türkiye’ye kıyasla daha uygun olması; Kos, Midilli, Rodos gibi adaları cazip kıldı.

3. Sosyal Medya ve “Pahalı Türkiye” Algısı

Sosyal medyada yayılan “1 lahmacun 600 TL” türü paylaşımlar, tatilcilikte moral bozucu bir etki yarattı. Bu içerikler, yerli turistin Türkiye içinde tatile yönelmesini psikolojik olarak da engelledi.

4. Sınavlar ve Takvim Uyumsuzluğu

Haziran ayında üniversite sınavlarının yapılmış olması ve okulların henüz kapanmamış olması nedeniyle ailelerin büyük bölümü tatil planlarını Temmuz ayına erteledi. Bu da özellikle Haziran doluluk oranlarını düşürdü.

Rakamlarla Durumun Özeti

  • Ege ve Akdeniz kıyılarında Haziran doluluk oranı %50’nin altına geriledi.

  • Aynı dönemde Yunan adalarına yapılan seyahatlerde %40’tan fazla artış yaşandı.

  • Yerli turistin çoğu, daha uygun fiyatlı kamp, karavan ve günübirlik doğa aktivitelerini tercih etti.

Nereye Gitti Bu Tatilciler?

Yerli turistler Haziran ayında aşağıdaki destinasyonları tercih etti:

  • Kos, Midilli, Rodos

  • Kaz Dağları, Amasra, Gökçeada

  • Kamp ve karavan alanları (Bolu, Sapanca, Eğirdir gibi yerler)

  • Günübirlik doğa gezileri, yayla turizmi

Sektör Ne Yapmalı?

  • Fiyat politikaları gözden geçirilmeli. Yüksek sezon olsa da yerli turistin bütçesine hitap eden seçenekler artırılmalı.

  • Erken rezervasyon sistemleri yaygınlaştırılmalı.

  • Kültür ve doğa turizmine yatırım yapılmalı. Sahil dışındaki güzergâhlar tanıtılmalı.

  • Yerli turiste özel paketler (ulaşım+dahil her şey) oluşturulmalı.

  • Yeme-içme sektöründe şeffaflık ve denetim artırılmalı.

Türkiye 2025’te turizmde dünyada ilk 4’e oynarken, iç pazarda yerli turistin kaybı göz ardı edilmemeli. Yüksek fiyatlar, algı yönetimi eksikliği, planlama sorunları ve rekabet avantajı sunan komşu destinasyonlar, Haziran ayını “boş sahiller ayı” haline getirdi. Bu tablo, 2025 yaz sezonunun tamamı için bir uyarı niteliği taşıyor.

Erol TAŞDELEN – Ekonomist   www.bankavitrini.com

Okumaya devam et

GÜNCEL

TOBB’un “Nefes Kredisi” KOBİ’ler için yeniden başlıyor

TOBB KGF Kredisinin KOBİ’ler için başladığı yönünde açıklama yaparken açıklamada tüm detaylı bilgiler verilmesine rağmen faiz oranın %51-54 aralığında olduğu bilgisi paylaşılmadığı dikkat çekti. Bu maliyetin içinde bankaların ve KGF’nin alacağı komisyon oranı bilgisi de paylaşılmadığı görüldü.

Yayınlanma:

|

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinden (TOBB) yapılan açıklamaya göre, TOBB Nefes Kredisi’ne başvurular 8-9 Temmuz itibarıyla gerçekleştirilecek. Birliğe bağlı oda-borsa üyesi şirketler, TOBB Nefes Kredisi başvurularını Ziraat Bankası, Halkbank, Vakıfbank, Akbank, Yapı Kredi, Denizbank ve Ziraat Katılım şubelerinden yapabilecek.

Kredi Garanti Fonu (KGF) kendi öz kaynak desteğiyle, bu kredilere yüzde 80 kefalet sağlayacak. TOBB Nefes Kredisi’nden bir firma, azami 2,5 milyon lira kredi kullanabilecek. Krediler 6 ay ödemesiz şekilde azami 36 ay vadeli olacak.

“KOBİ’lerin yaşadığı en büyük sıkıntı finansmana erişim”

Açıklamada, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve KGF Yönetim Kurulu Başkanı Erdoğan Özegen’in görüşlerine de yer verildi.

KOBİ’lerin yaşadığı en büyük sıkıntının, finansmana erişim olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, “KOBİ kredilerinin reel olarak artmaması, firmaların işletme sermayelerini azaltıyor. Nakit ve mal akışının yavaşlamasına, ekonominin daralmasına neden oluyor. Arzın bu şekilde kısılması da enflasyona olumsuz yansıyor ve yüksek enflasyonla mücadeleyi güçleştiriyor. Buradaki sıkıntıları hafifletmek ve ülkemiz ekonomisinin can damarı KOBİ’lere destek olmak üzere TOBB, KGF ve bankalar güç birliği yaptık. KOBİ’lere uygun koşullarda finansman desteği sağlamak amacıyla, yeni bir TOBB Nefes Kredisi’ni gelecek hafta içinde başlatıyoruz.” ifadelerini kullandı.

“558 bin firmaya, kefil olduk”

Özegen ise KGF olarak şu ana kadar 1,5 trilyon liralık krediye kefalet verdiklerini bildirdi. 558 bin firmaya kefil olduklarını aktaran Özegen, şu değerlendirmelerde bulundu:

“KGF dünyada benzeri olmayan önemli bir kuruluş. TOBB başta olmak üzere, KOSGEB ve 29 paydaş bankanın ortak olduğu bir yapıdan oluşuyor. Ülkemizin ekonomik kalkınmasına destek vermek için yeni uygulamaya alacağımız TOBB Nefes Kredisi’nde, KGF olarak öz kaynak desteğimizle kredilere kefil olacağız. Kefalet oranımız yüzde 80 olacak.”

AA

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.