Connect with us

BANKA HABERLERİ

Alaattin AKTAŞ : Enflasyon olmasa krediler nasıl geri ödenirdi?

Yayınlanma:

|

✔ Geçen yıl eylülde başlatılan faiz indiriminin temel nedeni ekonomide çarkların dönmesini, kredi geri dönüşlerinin sürmesini sağlamak. Yani enflasyon dişlilerin yağı oldu.

✔ Ama faizi düşük tutmanın ve enflasyonun tabii ki yan etkisi var. Fazla şişirilen balonun zayıf yerinden küçük baloncuklarla patlama riski gibi… İşte son BDDK kararı da fark edilen küçük baloncuklara karşı bir önlem…

Siz hala geçen yıl eylülde başlatılan faiz indiriminin ileri sürüldüğü gibi nas ile açıklanabileceğini mi düşünüyorsunuz? Elbette isteyen istediği gibi düşünülebilir de, faiz indirimini dini temellere dayandıracaksak bunun geçen yıl ortaya çıktığı gibi bir durum söz konusu olmuyor mu, onu nasıl açıklayacağız? Ya da belli bir düzeydeki faizin kabul edilemez ve dinen yasak, belli bir düzeyin altındaki faizin ise yasak kapsamına girmediğini belirlerken ölçümüz ne? Hadi bir ölçü var; bu ölçüyü kim koyuyor?

Merkez Bankası Para Politikası Kurulu’nun ibretlik üç kararını çıkardık. Eğer geçen yılki karar nas ile açıklanıyorsa, önceki iki açıklamayı neye dayandıracağız?

Para Politikası Kurulu’nun üç toplantısında faizle ilgili olarak ne söylendiği yazımız ekindeki kutular içinde yer alıyor. Zihnimizin bir köşesinde durması açısından o günlerde nasıl bir açıklama yapılmış, özetini veriyoruz.

Şimdi şu sorulara yanıt aramamız gerekiyor:

“Daha önce bırakın faiz indirmeyi, yüklü miktarda artış yapılmışken, geçen yıl ne oldu da birden nas gerekçesiyle faiz indirimine gidildi? Üstelik bu indirim ısrarla sürdürüldü. Peki sonra ne oldu da bu yılın altı ayında faiz daha da aşağı çekilmedi?”

Sizce de bir tuhaflık yok mu?

2018’in sonbaharında faizi yüzde 17.75’ten yüzde 24’e çıkardık.

2020’nin kasımında bu sefer yüzde 10.25 olan faizi yüzde 15’e yükselttik.

O zaman nas yok muydu?

Geçen yıl eylülde ise tuttuk faizi yüzde 19’dan yüzde 18’e indirdik; devam ettik indirime ve yüzde 14’e gelince durduk. Niye 14’te durduk?

Sonuçları ortadayken…

2018 ve 2020’de faizin artırılmasından sonra dövizdeki artışın nasıl durduğu ve enflasyonun yönünü nasıl aşağı çevirdiği ortadayken, yapılması gerekenin gidişata göre faiz artışı olması gerektiği açıkken, hadi artış yapılmıyorsa da niye indirime gittik?

Döviz ve enflasyonu fırlatan geçen yılki faiz indirimlerini yalnızca yanlış bir tercih, hatalı bir adım olarak görmek yapılanı hafife almak olur.

Geçen yılki faiz indirimi kararı bilerek, isteyerek ve bu düzeye çıkmayacağı umulsa da bugün yaşananlara yol açacağı iyi kötü tahmin edilerek alınmış bir karardır.

Geçmişte dövizde yükselme olduğunda ve enflasyon artış gösterdiğinde faizi artırarak bu sorunlarla mücadeleyi tercih etmiş, bunu yapmış olan bir yönetim, bu sefer ne diye tam tersini tercih eder, bunun izahı var mı?

Her kararın bir izahı vardır tabii ki. Bu tercihin de var…

Enflasyon dişlileri yağladı!

Eski Hazineci bir dostum her zaman yaptığı gibi oturmuş ve bu konuya kafa yormuş, verileri çıkarmış. Gönderdiği notta şöyle diyor:

“Haneler ve şirketler son yıllarda bankalardan çok borç aldı ama bu borçla yatırım yapılmadı, para çoğunlukla tüketime gitti, ekonomi de böyle büyüdü. Enerji özelleştirmeleri ve KÖİ projeleri için alınan krediler bu artışın ana nedenlerinden. Covid salgını sırasında dağıtılan kredileri de unutmamak gerek.”

Son yıllarda kamu bankalarına 141 milyar liralık özel tertip DİBS verildiğine, böylece kamu finansal kuruluşlarının kredi verebilmesinin kolaylaştığına dikkat çeken Hazineci dostum şöyle devam ediyor:

“Ancak her verilen kredinin bir de geri ödemesi var. Geri ödemede sorunlar baş gösterdi. Borçlular aldıkları krediyi geri ödeyemezlerse veya ödemeye pek niyetleri yoksa yeni kredi almak veya krediyi yapılandırmak için faizlerin yüksek olmaması gerekiyor.”

Geliyoruz can alıcı noktaya, nottaki bilgiler çok önemli:

“Eğer maliyetlerinizi fiyatlarınıza kolayca yansıtabiliyorsanız, yani enflasyon yüksekse, örneğin yüzde 30 faizle kredi almak çok akıllıca. Enflasyon örneğin yüzde 70 düzeyindeyken 100 liralık ürününüzü 170 liraya satıyorsunuz ama 100 lira krediyi 130 lira olarak geri ödüyorsunuz.”

Şimdi daha iyi anlaşılıyor değil mi faizin niye indirildiği…

Faiz indirilmese ve alınmış bu kredilerin geri ödemesinde sorun çıksa çarklar nasıl dönerdi; bankaları, özellikle de kamu bankalarını ayakta tutmak çok daha maliyetli olmaz mıydı?

Yaşanan sıkıntı mı, o kadar da olur!

Faizin düşmesi ve bunun sonucu olarak dövizin ve enflasyonun fırlaması çarkları yağlayan bir işlev gördü. Hem zaten Maliye Bakanı Nebati’nin dün de yazdığımız gibi “Biz üretimi, büyümeyi, istihdamı tercih ettik” şeklindeki açıklamasının altında yatan düşünce de bu:

“Enflasyon yaşandı ama hiç olmazsa çarklar döndü!”

Bu enflasyonun altında kalan milyonlar mı, hani askerlikte eğitim zayiatı diye bir kavram var ya, bu milyonlar da çarkları döndürme zayiatı!

Ama sistem kusursuz da işlemiyor. Hani balonu çok şişirirsiniz, patlamasa da bir yerinden bir baloncuk daha çıkar ya, işte bunu önlemek için ara ara kaçış yolu icat edilmeye çalışılıyor. KKM gibi, BDDK’nın son düzenlemesi gibi…

Bu ve benzeri yollar tükendiğinde ne olacak?

Seçime kadar idare edelim hele!

PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTILARINA İLİŞKİN AÇIKLAMALARIN ÖZETİ

13 EYLÜL 2018 TOPLANTISI

Enflasyon görünümüne ilişkin gelişmeler fiyat istikrarı açısından önemli risklere işaret etmiştir. Döviz kurundaki hareketlerin de etkisiyle fiyat artışlarının alt kalemler bazında genele yayılan bir nitelik gösterdiği dikkat çekmektedir. İç talep koşullarındaki zayıflamaya rağmen fiyatlama davranışlarında gözlenen bozulma enflasyon görünümüne dair yukarı yönlü risk oluşturmaya devam etmektedir. Bu çerçevede Kurul, fiyat istikrarını desteklemek amacıyla güçlü bir parasal sıkılaştırma gerçekleştirilmesine karar vermiştir.

Sonuç; politika faizi yüzde 17.75’ten yüzde 24’e çıkarıldı.

19 KASIM 2020 TOPLANTISI

TL’deki değer kaybının gecikmeli etkileri, uluslararası gıda fiyatlarındaki yükseliş ve beklentilerdeki bozulma enflasyon görünümünü olumsuz etkilemektedir. Kasım ayına ilişkin veriler, enflasyonda yakın dönemdeki döviz kuru oynaklığı kaynaklı bir yükselişe işaret etmektedir. Bu doğrultuda Kurul, enflasyon görünümüne dair risklerin bertaraf edilmesi, enflasyon beklentilerinin kontrol altına alınması ve dezenflasyon sürecinin en kısa sürede yeniden tesisi için, net ve güçlü bir parasal sıkılaştırma yapılmasına karar vermiştir.

Sonuç; politika faizi yüzde 10.25’ten yüzde 15’e yükseltildi.

23 EYLÜL 2021 TOPLANTISI

Enflasyondaki yükselişte gıda ve ithalat fiyatlarındaki artışlarla arz yönlü unsurlar, yönetilen/yönlendirilen fiyatlardaki artışlar ve talep gelişmeleri etkili olmaktadır. Bu etkiler arızi unsurlardan kaynaklanmaktadır. Kurul, para politikasının etkileyebildiği talep unsurları, çekirdek enflasyon gelişmeleri ve arz şoklarının yarattığı etkilerin ayrıştırılmasına yönelik analizleri değerlendirmiştir. Bu çerçevede para politikası duruşunda güncellemeye ihtiyaç bulunduğu değerlendirilmiş ve politika faizinde indirim yapılmasına karar verilmiştir.

Sonuç; politika faizi yüzde 19’dan yüzde 18’e indirildi.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Alternatif Bank’ın ilk çeyrek konsolide net karı 553 milyon lira oldu

Yayınlanma:

|

Yazan:

Alternatif Bank’ın yılın ilk çeyreği itibarıyla konsolide net karı, 553 milyon lira olarak gerçekleşti.

Bankadan yapılan açıklamaya göre, Alternatif Bank’ın 2024’ün ilk çeyreğindeki konsolide rakamlarına göre toplam aktif büyüklüğü, 71 milyar lira seviyesinde tespit edildi.

Bankanın bu dönem nakdi (finansal kiralama alacakları dahil) ve gayri nakdi kredilerle ülke ekonomisine sağladığı destek ise 66 milyar lira oldu. Öz kaynaklarını 6,8 milyar lira seviyesine yükselten bankanın bu dönem sermaye yeterlilik rasyosu yüzde 27,2 oldu.

Yılın ilk çeyreğinde gösterdiği performansla birlikte, bankanın konsolide net dönem karı ise 553 milyon lira oldu.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Alternatif Bank Genel Müdür Ozan Kırmızı, küresel ekonomiyi etkileyen önemli gelişmelerin yaşandığı yılın ilk çeyreğinde, paydaşlarına ve ülke ekonomisine karşı sorumluluklarını yerine getirdiklerini belirtti.

Bankanın elde ettiği başarılı sonuçlarda bireysel ve dijitalleşme alanındaki yoğun eforunun da önemli olduğunu aktaran Kırmızı, ‘Hedeflerimize emin adımlarla ilerlemeye devam ettik, yılın ilk üç ayında yüksek aktif kalitemizi koruyarak etkin bir bilanço yönetimi gerçekleştirdik. Alternatif Bank olarak dijital ve bireysel bankacılıkta güçlü bir büyümeyle müşteri tabanımızı genişletmeye devam ediyoruz. Bu anlamda önemli gördüğümüz kilometre taşlarımızdan birini daha hayata geçirerek yakın zamanda yenilenen mobil uygulamamızı müşterilerimizin kullanımına sunduk.’ ifadelerini kullandı.

Rekabette öne çıkmalarını sağlayan en önemli noktalardan birinin yenilenen mobil uygulamaları olduğuna işaret eden Kırmızı, müşterilerinin ihtiyaç duydukları anda kendilerine özel atanmış bankacılarıyla birebir iletişime geçme imkanı sunduklarını aktardı.

Kırmızı, hayata geçirdikleri çalışmalarla bankanın bireysel ve dijital bankacılık alanındaki iddiasını ortaya koyduklarını kaydederek, üstün müşteri deneyimi hedefleri doğrultusunda, dijital kanallardan sundukları kolaylık, hız ve hizmet çeşitliliği gibi faydalarla, müşterilerinin hayatlarına değer katmaya devam edeceklerinin altını çizdi.

Beş yıldır ‘Engelsiz Bankacılık’ çalışmaları yürüttükleri bilgisini paylaşan Kırmızı, bankacılık hizmetlerini herkesin erişebileceği şekilde tasarlamanın ve sunmanın önemine inanarak, ‘Yardım Temelli Değil Hak Temelli’ bir yaklaşımla faaliyetlerine devam ettiklerini belirtti.

Kırmızı, bu kapsamdaki en yeni çalışmalarından birisinin Koç Üniversitesi Sosyal Etki Forumu (KUSIF) işbirliğinde gerçekleştirdikleri Engelsiz Bankacılık Araştırması olduğuna değinerek şunlara dikkati çekti:

‘Araştırmayla 2019’dan bu yana gerçekleştirdiğimiz çalışmaların erişilebilirlik ve engelleri kaldırmak noktasında, paydaşlarımız ve kamuoyu nezdinde nasıl bir etki ve farkındalık yarattığını ölçümledik. Araştırma, bankamızın yaratmak istediği değişim ve etki hedefine ulaşma konusunda doğru adımlarla ilerlediğini objektif bir şekilde gösterdi. 6 ay süren çalışmayla elde ettiğimiz kapsamlı ölçümleme ve bulgular bundan sonraki süreçte çalışmalarımızı şekillendirecek. Engelsiz Bankacılığı çalışan ve müşteri deneyiminde mükemmeliyet arayışımızın bir tamamlayıcısı ve marka kimliğimizin bir parçası olarak görerek bu alandaki çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz.’

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Karşılıksız çek adedi yüzde 143 arttı

Yayınlanma:

|

Yazan:

Takasbank Çek Takas Sistemine ibraz edilip karşılıksız kalan çek adedi 2024 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre arttı.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) EVDS sisteminde yayımlanan Takasbank verilerine göre, bir önceki ay karşılıksız çek adedi 8 bin 270 adet seviyesinde bulunurken, nisan ayında bu rakam yüzde 143 artarak 20 bin 98 adede yükseldi. Karşılıksız çek tutarı bir önceki aydaki 5,13 milyar TL’den 11,26 milyar TL’ye çıktı.

Toplam ibraz edilen çek adedi bir önceki aydaki 654 bin 631 adetten 1 milyon 429 bin 514 adede, tutarı ise 284,5 milyar TL’den 506,6 milyar TL’ye yükseldi.

Mahsuplaşmaya tabi çek adedi 632 bin 788 adetten 1 milyon 382 bin 601 adede, tutarı 266,9 milyar TL’den 472,6 milyar TL’ye çıktı.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

QNB Finansbank’ın toplam aktifleri 1 trilyon 145 milyar 846 milyon TL’ye ulaştı

Orta Doğu ve Afrika Bölgesi’nin lider finansal kuruluşu ve Katar’ın en büyük bankası Qatar National Bank (Q.P.S.C.)’ın Türkiye’deki iştiraki QNB Finansbank, 2024 yılının ilk çeyreğinde de Türkiye ekonomisine desteğini sürdürdü.

Yayınlanma:

|

Yazan:

QNB Finansbank Genel Müdürü Ömür Tan, yerel seçimlerin tamamlandığı ve yeni ekonomik politikalar çerçevesinde istikrarın sağlandığı bir ilk çeyreği geride bıraktıklarını belirterek, QNB Finansbank olarak yıla güçlü bir başlangıç yaptıklarını ve sürdürülebilir büyüme kaydettiklerini söyledi.

2024 yılının ilk çeyreğine ilişkin değerlendirmelerde bulunan QNB Finansbank Genel Müdürü Ömür Tan, “Seçimler bitti. Artık uzun bir süre seçim gündeminin olmayacağı bir döneme girdik. Ekonomi yönetiminin uyguladığı sıkılaştırıcı politikaları istikrarlı bir şekilde yürüttüğünü görüyoruz. Merkez Bankası ve ekonomi yönetimi tarafından alınan kararların ve atılan adımların enflasyonla mücadele ve piyasalar üzerindeki olumlu etkilerini önümüzdeki dönemde daha somut bir şekilde görebileceğiz. Ayrıca, maliye politikalarında da sıkılaştırıcı adımların etkilerini daha fazla hissedeceğimiz bir döneme giriyoruz. Küresel piyasalardaki belirsizliklere ve jeopolitik risklere rağmen, hem ülkemiz ekonomisinin hem de bankamızın 2024 yılına finansal açıdan güçlü bir başlangıç yaptığını düşünüyorum” dedi.

31 Mart 2024 itibarıyla, QNB Finansbank’ın toplam aktifleri, 2023 yıl sonuna kıyasla yüzde 16 artarak 1 trilyon 145 milyar 846 milyon TL’ye ulaştı. Aynı dönemde, net krediler yüzde 16 oranında artış kaydederek 660 milyar 297 milyon TL’ye, müşteri mevduatı ise yüzde 12 büyüme ile 676 milyar 219 milyon TL’ye ulaştı. QNB Finansbank’ın 2024 yılı ilk çeyreğinde net dönem karı 9 milyar 863 milyon TL olarak gerçekleşti.

Tan, QNB Finansbank’ın ilk çeyrek performası için şunları da söyledi: “Yılın ilk çeyreğinde, CDP İklim Değişikliği Programı’nda ‘A’ derecesi alarak küresel bir başarıya imza atmamız, bankamızın çevresel ve sosyal sorumluluklarını uluslararası platformda da kanıtlar nitelikte. Bu başarılarımızı, sosyal sorumluluk projelerimiz ve sürdürülebilirlik vizyonumuzla da desteklemekteyiz. ‘Dijital Köprü Anadolu Buluşmaları’ etkinliğimiz, dijital dönüşüm ve yeşil dönüşüme geçişte işletmelere rehberlik etmek adına önemli bir platform. Bu tür etkinliklerle, Türkiye’nin dört bir yanında ekonomik büyümeye, dijital ve yeşil dönüşüme katkıda bulunmayı amaçlıyoruz. ‘Dünyayla1’ vizyonumuz doğrultusunda, sürdürülebilirlik ve dijital dönüşümü merkeze alarak yeni iş stratejileri üzerinde yoğunlaşacağız. Hem finansal hizmetlerimizi çeşitlendirmek hem de sosyal ve çevresel anlamda pozitif değişimler yaratmak için çaba göstereceğiz.”

Okumaya devam et

KATEGORİ

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

KRIPTO PARA PİYASASI

BORSA

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.