Connect with us

GÜNCEL

ASİM SES yazdı: İŞLETME YÖNETİCİ ADAYLARINA HATIRLATMALAR

Yayınlanma:

|

— Bilgiyi paylaşmazsan, sorunları çözmede “yardımcı” bulamazsın!
— Despot yönetici olursan, sana gelmemesi gereken doğrular en hızlı şekilde, sana gelmesi gereken yanlışlar en yavaş şekilde önüne konur…
— Hızlı para kazananın hızlı para kaybedebileceğini unutma!
— Hızlı para kazanmak senin elinde olmayabilir, ama hazmede hazmede ve ölçülü harcamak senin elindedir.
— En iyi yönetici kendisinden sonra işleri yürütebilecek en az bir kişiyi yetiştirebilen yöneticidir.
— Tecrübe iyi bir şeydir, lakin “bilgi ve bilimle” desteklenmedikçe anılardan öteye geçemez.
— Dünyanın senin gördüğünden daha büyük, ilişkilerin senin algıladığından daha karmaşık olduğunu unutma!
— Günümüzde en kolay çözdüğün problemin seni en çok yanıltabileceğini de unutma!
— İş arkadaşların için “ulaşılmaz” olma, iş dışında da aynı ortamları paylaşmaya özen göster.
— Detayları önemse, ama detaylarda boğulma!
— Bilgiye senden daha hızlı ulaşabilecek ve kullanacak bir rakibin mutlaka vardır.
— Rekabetçi ortamda karını maksimize edemeyebilirsin, maliyetlerini kontrol etmeye çalış!
— Hedeflerini iş arkadaşlarınla paylaş ve onları inandır.
— Soracağın soruların yanıtlarına da önceden çalış, söyleneni anlaman kolay olur!
— Bükemediğin eli öpme, ama sıkmaktan da çekinme!
— Temas önemlidir; assının sırtını sıvazla ve fakat ama üstünle mesafeni koru!
— İş bölümünde liyakati önemse, kayırmacılığın kötü emsal olacağını bil!
— İyi eleman masasındaki işini en iyi yapan eleman değildir, bir başka masanın yedeği olabilen elemandır.
— Önerilere açık ol, ama kararlarına kimseyi ortak etme!
— İş arkadaşlarının özel yaşamları beni ilgilendirmez deme, mahremiyeti ihlal etmeden ilgilen, hatırlarını sor.
— İnsani duygularını kontrol et ama bastırma, senin makine olmadığını bilsinler.
— İnsanın uyanık kaldığı zamanın çoğunu iş yerinde geçirdiğini bil, iş yerinin huzurunu önemse.
— En göz kamaştırıcı teknolojinin bile insan emeğinden çıktığını göz ardı etme!
— Bilgi ağını geniş tut, Sivil Toplum Kuruluşlarında görev üstlen, bilginin sonsuz olduğunu unutma!
***********
Zirveye çıkmak zordur, zirvede kalmak için “ekip” olmayı başarmanız gerekir. 
Asim SES – Siyaset Bilimci

Okumaya devam et

GÜNCEL

Tüketimin ivme kaybetmesinin nedeni: Para bitti!

Yayınlanma:

|

Yazan:

Tüketimde 1Ç döneminde ivme kaybı olduğu net. Ancak, bu, tüketici tasarruf etmeye geçti diye anlaşılmasın. Ne rakamlar ne de gözlemler tüketicinin tüketme eğiliminde azalmaya işaret ediyor. Tüketimin ivme kaybetmesinin nedeni para bitti!

Neden bu kadar çok tüketim meyilli olduk:

(a) Pandeminin de pekiştirdiği şekilde YOLO anlayışı ile “an”da kalma, “an”da mutlu olma eğilimi çok kuvvetli. Bunu da tüketerek sağlıyoruz. (b) Özellikle genç nesilde umutsuzluk var, çalışmakla bir şey sahibi olabileceklerine inançları kalmadı! Bu da harca ve mutlu ol eğilimine neden oluyor. Etik anlamda sorunlu olan bireylerde bu inançsızlık ahlaki yozlaşmanın her türünü ne yazık ki beraberinde getiriyor!
(c) Enflasyonist ortamda bugün tüketmek, gelecekte tüketmekten her zaman daha kârlıdır… Bu liste uzatılabilir ama ana güdüleri bu 3 etmenle açıklayabiliriz.

Bir de olayın gelir dağılımındaki keskin bozulma kısmı var. Sadece bize özgü değil, dünyada da tablo böyle. Zaten, liberal ve kapitalist sistem bu nedenle zorlanıyor… Türkiye’de bundan birkaç sene öncesine kadar gelir gruplarını üst, orta ve alt diye 3’e ayırabilirdik. Şimdi ise çok zenginler ve zengin olmayanlar diye 2 grup tanımlamak daha doğru olacaktır.

Şirketler açısından burada büyük bir zorluk ortaya çıkıyor. Eskiden orta gelir grubu, tüketimin belkemiğini teşkil ederdi. Şimdi bu segment ciddi zorluk çekiyor. Hele ki, bu grupta yer alanlar dünün güneşiyle bugünün çamaşırını kurutmayı deniyorlarsa… Farklı düşünmek gerek! File markası çok doğru bir açılım olarak tanımlanabilir.

Bu resim için alternatif metin açıklaması yok

Orta gelir grubunda yer alan şirketlerin ne kadar zorlandığına yönelik bir örneği binek otomobil satışlarından vermek istiyoruz. Tabii ki, Çinli araçların etkisi de bir o kadar etkili. Ekteki grafikte, Fiat marka binek araç satışlarını, aylık bazda, üst segmenti temsil eden Mercedes, Audi ve BMW satış toplamına oranladık. 3 sene öncesine kadar 2.5x olan oran şu an 0.8x seviyesine kadar gerilemiş. Bu tablo bize diyor ki, üst gelir grubuna ürün ve hizmet sunanlarda bir sorun yokken orta gelir grubundakiler var oluşsal bir ortamla karşı karşıya… Bu örnekte tabii ki, Çin faktörünü ve bizde otoritenin neden yerli üreticileri korumadığını da konuşmak gerekir.

M. Fatih KERESTECİ

Okumaya devam et

GÜNCEL

Trump ilk 100’de ne yaptı, ne yapamadı!

Yayınlanma:

|

Yazan:

Donald Trump, 2025’teki ikinci başkanlık döneminin ilk 100 gününde, kapsamlı ve tartışmalı politikalarla dikkat çekti. Bu dönemdeki icraatları ve karşılaştığı zorluklar, hem destekçileri hem de eleştirmenleri tarafından yoğun şekilde tartışıldı.

Başarılar ve Uygulamalar

1. Göçmenlik Politikaları

Trump, yasa dışı sınır geçişlerini %96 oranında azaltarak göçmenlik konusunda sert önlemler aldı. Bu, sınır güvenliği ve kitlesel sınır dışı işlemleriyle sağlandı.

2. Yürütme Emirleri ve Reformlar

Göreve başladığı ilk gün 26 olmak üzere toplamda 143 yürütme emri imzalayarak rekor kırdı. Bu emirler arasında federal kurumlarda çeşitlilik ve kapsayıcılık programlarının kaldırılması, elektrikli araç teşviklerinin iptali ve “Amerika’da Üret” politikalarının teşviki yer aldı.

3. Enerji Politikaları

Doğal gaz ihracatındaki kısıtlamaları kaldırarak ve elektrikli araç zorunluluklarını iptal ederek enerji sektörünü canlandırmayı hedefledi. Bu adımlar, enerji bağımsızlığına yönelik olarak değerlendirildi.

4. Uluslararası Politikalar

Trump, Paris İklim Anlaşması ve Dünya Sağlık Örgütü’nden çekilerek uluslararası taahhütlerden uzaklaştı. Ayrıca, Ukrayna ile nadir toprak elementleri konusunda ekonomik işbirliği anlaşması imzaladı.

Eleştiriler ve Başarısızlıklar

1. Ekonomik Zorluklar

Uyguladığı yüksek ve tutarsız tarifeler, piyasalarda istikrarsızlığa yol açtı. S&P 500 endeksi %8 düşerek, son 50 yılın en kötü performansını sergiledi. Ayrıca, enflasyon düşse de gıda fiyatları artmaya devam etti.

2. Yasama Başarısızlıkları

İlk 100 günde sadece beş yasa tasarısını yasalaştırarak, modern başkanlık tarihindeki en düşük performanslardan birini gösterdi. Bu durum, yürütme gücünü artırma çabalarıyla birlikte yasama süreçlerinin zayıfladığı eleştirilerine neden oldu.

3. Yargı ve Hukukun Üstünlüğü

Bazı yürütme emirleri, federal yargıçlar tarafından anayasaya aykırı bulunarak engellendi. Trump’ın yargıya yönelik eleştirileri ve federal yargıçların görevden alınması çağrıları, hukukun üstünlüğü konusunda endişelere yol açtı.

4. Toplumsal Politikalar

LGBTQ+ haklarına yönelik politikaları ve federal kurumlarda çeşitlilik programlarının kaldırılması, insan hakları savunucuları tarafından sert şekilde eleştirildi. Bu adımlar, toplumsal eşitlik ve kapsayıcılık açısından geri adım olarak değerlendirildi.

Genel Değerlendirme

Trump, ilk 100 gününde “Amerika Önce” gündemini hızla uygulamaya koyarak, destekçileri tarafından güçlü liderlik olarak övüldü. Ancak, ekonomik dalgalanmalar, yargı ile çatışmalar ve toplumsal politikalar konusundaki tartışmalar, yönetiminin sürdürülebilirliği konusunda soru işaretleri yarattı. Bu dönemdeki icraatlar, hem iç politikada hem de uluslararası arenada geniş yankı buldu.

Okumaya devam et

GÜNCEL

Ölmenin yasak olduğu meslek…

Kıymetli okurlarım bugün bir mesleğin mensuplarının ülkemizde meslek icrası sırasında yaşadıklarını dillendirmeye gayret göstereceğim izninizle…

Yayınlanma:

|

Yazan:

Özetle muhasebecilerden söz edeceğim. Muhasebeciler denilince öncelikli olarak ülkemizde Serbest Muhasebeci ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavir olarak mesleki faaliyetlerini yürütenleri konuşacağız…

Öyle bir meslek ki beyanname tarihlerinde kadın meslek mensuplarının zamanında doğum yapmalarının yasaklandığı, bir adım daha ileri gideceğim izninizle… Beyanname ve bildirim dönemlerinde neredeyse ölmenin yasak olduğu bir meslek… İşte o muhasebe mesleği…

Gerek onurla ve özgürce yazabildiğim, Gazeteciler Cemiyetimizin yayın organı 24saat gazetemdeki yazılarımda, gerekse akademik dergilerde ve diğer ortamlarda yayımlanan çalışmalarımda muhasebe meslek mensupları ile bağlantılı bilgileri dillendirmekteyim.

Dillendirdim dillendirmesine de çoğunlukla ben söyledim ben dinledim misali oldu ne yazık ki…

Bu defa neden yazıyorum benzer konuyu…

Bugün 28 Nisan 2025… Bu tarih oldukça kıymetli zira 30 Nisan 2025 şirketlerin yıllık kazançlarını beyan etmeleri bir başka anlatımla Kurumlar Vergisi Beyannamesinin verilmesinin ve hesaplanan vergilerin ödenmesinin son günü…

Muhasebe meslek mensubu tatil yapar mı?

Elbette ki yapar…

Mali tatil bile ihdas edilmiştir…

Mali tatil vardır var olmasına da beyanname verme süresi yalnızca bir gün etkilenen bir mali tatil… Anımsıyor olmalısınız “Evlere şenlik tatil” olarak isimlendirmiştim…

Dini bayramlar, resmi tatiller, idari izinler… Hiçbiri muhasebe meslek mensubunu kapsamına almaz…

Kim bilir belki de muhasebe meslek mensubu tatil yaparsa, kitap okursa, sinemaya ve tiyatroya gitme fırsatı bulursa, bir adım daha ötesi bir de spor yapmaya vakit bulursa aman daha üretken bir birey haline gelebilir…

Oldukça komik gelmiş olabilir, ancak gerçek, muhasebe meslek mensubunun hiçbir şekilde kendisine ve ailesine yeterince vakit ayıramadığı ya da zorlandığıdır…

Kıymetli okurlarım, 28 Nisan 2025 tarihinde saat 16:52 de Gelir İdaresi Başkanlığının resmi internet sitesinden bir açıklama yapılıyor…

Açıklamada Kurumlar Vergisi Beyanname verilme ve ödeme süresinin uzatılmayacağı bilgisine yer veriliyor…

Öncelikle bu açıklamaya neden ihtiyaç duyulmuştur?

Bu açıklamaya ihtiyaç duyulduğuna göre muhasebe meslek mensupları nezdinde bir beklenti mi oluşturulmuştur?

Beyanname verme ve ödeme sürelerinin uzatılacağı yönünde bir beklenti oluşmuş ise bunun nedenleri nelerdir?

Beyanname verme ve ödeme süreleri ile bağlantılı bilgiler vergi mevzuatında belirlenmiş değil midir?

Şimdi diyeceksiniz ki;

Hocam bunların sizinle ne ilgisi var…

Evet doğrudan ilgisi bulunmamakla birlikte, konuya hem meslek hem de kamu yararı yönünden bakıldığında, bir başka anlatımla muhasebe işlemlerinin bir defada doğru neticelendirilmesi, finansal tablolarla raporlanması ve nihai olarak vergi beyannamesinin oluşması oldukça kıymetli bulunmaktadır…

Vergi idaresi tarafından meslek mensuplarının kurumlar vergisi beyannamesinin süresinde verilmesi ile bağlantılı bir problem yaşamamış olması beklenmektedir. Beyanname verilme süresi içerisinde dini, resmi ve idari tatillerin olmadığı durumlarda bir aksaklık yaşanmayacağı değerlendirilebilir…

O halde bir konu ortaya çıkmaktadır…  Hem de bir defada doğru çözüm adına…

Vergi ve sosyal güvenlik mevzuatında değişiklik ihtiyacı bulunmaktadır, beyanname/bildirim ve ödeme süreleri ile bağlantılı olarak…

Ne mi bunlar;

–              Mali tatil uygulanabilir hale getirilmelidir…

–              Beyanname ve bildirim dönemlerindeki tatiller (dini, resmi ve idari) beyanname/bildirim verme ve ödeme sürelerine eklenmelidir…

Peki tek sorumlu idare mi kıymetli okurlarım…

Bence öyle değil…

Tüm paydaşların sorumluklarına adil bakılmalıdır…,

Başta etik eğitimleri olmak üzere farklı ortamlarda dillendirdiğim bir hususu yinelemek isterim, bir mesleğin toplum nezdinde kabul edilebilirliği esasen mesleğin mensupları ile meslek kuruluşlarının sorumluluğundadır….

Elbette ki mesleğin ve meslektaşın kabul edilebilirlik seviyesinin sürekliliğinin sağlanmasında kamu otoritesi ile kanun koyucunun etkisi göz ardı edilemez durumdadır…

O halde kıymetli okurlarım,

Bu yazımda oldukça spesifik olarak paylaştığım konuya zaman zaman yaptığım gibi bir eserle ara vermek arzusundayım…

İşte o eserden kısa bir alıntı…

Nazım Hikmet’in kaleme aldığı bir şiir de şöyle diyordu…

Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer

ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak

kabahat senin,

 — demeğe de dilim varmıyor ama —

kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!

Nihai olarak muhasebe meslek mensuplarına önerilerim…

Beyanname ve bildirim yükümlülüklerini yerine getirmeden ölmeyin lütfen… Yoksa gözleriniz açık kalabilir…

Kalın sağlıcakla kıymetli okurlarım…

Prof. Dr. Mehmet Ali AKTAŞ

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.