Connect with us

BANKA ANALİZLERİ

Erol TAŞDELEN yazdı: BANKACILIK SEKTÖRÜ 2024 İLK YARI PERFORMANSI

Yayınlanma:

|

Reel olmasa da Bilanço büyümeye devam etti

BDDK Bankacılık sektörü  2024 ilk yarı mali verileri açıkladı. Bankacılık sektörü 2023 sonundaki 23,4 trilyon TL olan Aktif büyüklüğünü %19 artırarak 28 trilyon TL seviyesini aştı. %19’luk büyüme Enflasyon etkisi düşünüldüğünde aslında reel olarak küçülme anlamına gelmekte.

Kredilerde büyüme devam etti

Uygulanan Ekonomi Program Bankacılık sektöründe de etkilsini gösterdi; Talebin azalması yönünde Bireysel Kredilerde daralma stratejisi; faiz oranlarındaki yükselme ile Ticari Kredilere ulaşmadaki zorluklara rağmen Sektör 2023 sonundaki 11,7 trilyon TL’lik kredi hacmini %19 artırarak 13,8 trilyon TL’ye çıkardığı görüldü. Buna karşılık 2023 sonunda 192 milyar TL olan Takipteki Kredi alacaklar da %13 artarak 217 milyar TL düzeyine ulaştığı görüldü. Bu takip alacakların içinde bankaların Varlık Yönetim Şirketlerine sattığı takip dosyaları yok. Gerçek takip oranı bunu üzerinde %15’lerde olduğunu söylemek yanıltıcı olmayacaktır. Beklenen zarar karşılıklarına karşılık bankaların ayırdığı tutar ise 477 milyar TL’ye ulaşmış durumda.

Mevduat artışı sınırlı kaldı

2023 sonunu 14,8 trilyon TL mevduat ile kapatan sektör 2024 ilk yarısını %11 artış ile 16,5 trilyon hacme yaklaşmış durumda. Toplam mevduatın %34’lük kısmı ise vadesiz mevduattan oluşuyor. Bankalar yılın ilk yarısında vadesiz yaratmak için kredileri mevduatta bıraktırma, POS blokelerin çözümünde ek 10-15 gün vadesizde bıraktırma gibi etik olmayan yollara başvurmaktan geri kalmadığı kamuayu şikayetlerien de sık sık yansıdı.

BDDK’nın kar dağıtılmamasını istemesi özkaynakları güçlendirdi

Pandemi döneminde başlayarak BDDK bankalardan kar payı dağıtmamaları yönünde görüş bildirmesine bankalar uyunca özkaynaklar da güçlenmiş oldu. 2023 sonunda 2,1 trilyon TL olan özkaynaklar %16 artışla 2,5 trilyon TL seviyesine yaklaşmış durumda.

Bankalar Faiz dışı gelirde patlama yaptı

2023 ilk yarısında 257 milyar TL Net Faiz Gelirisi yaratan sektör, 2024 ilk yarısında %73 artışla Net Faiz Gelirisini 444 milyar TL seviyesine çıkardı. 2024 yılında krediler tarafında kısıtlayıcı tedbirler gelince sektör gelir kaybını Faiz Dışı Gelirler ile kapamaya çalıştı. Bu alanda POS gelirler dikkat çekerken son günlerde kamuoyuna yansıyan POS dolandırıcılığı, Kapalıçarşı gibi Kuyumların içinde olduğu finans merkezlerinde POS işlemleri ile Kara Para aklama gibi POS komisyonlarına el konmaması ve bu komisyonların bankada kalması; bu tür işlemlerin merkezinde olan bankaların haksız komisyon gelirleri de sağlarken faiz dışı gelirlerini de artırdı. Bu durum bankalar arasında ciddi fark oluşmasına da neden oldu. Bunun dışında bazı bankaların kredilerde TCMB’nin koyduğu sınırlar dışında ek komisyonlar alması, müşterilerine kredi yanında sigortaları zorunlu hale getirmesi gibi sık şikayetlere de yansıyan gelirlerin faiz dışı gelirlerin artmasında etkili olduğu görüldü. Yabancı Turistlerin ve gurbetçilerin ATM nakit çekimlerinden %10 gibi anormal komisyon uygulaması; Kiralık kasa aidatlarındaki anormal artışlar; Sigorta primlerindeki ek gelirler; kredi kartlarındaki aidat artışı bankaların ana ücret ve komisyon gelirleri haline geldi.

Sektör yılın ilk yarısında 314 milyar TL Net Karlılık açıkladı         

2023 ilk yarısında 253 milyar TL Net Karlılık açıklayan Bankacılık sektörü 2024 ilk yarısında bu karlılığı %24 artırarak 314 milyar TL Net Karlılık açıkladı. Net Karlılık artışında Bankalar arasında ciddi farklar oluşurken; Hazine işlemlerinden oluşan Ticari İşlemleri ( Kambiyo, Türev, Sermaye Piyasası  İşlemleri) iyi yöneten bankaların Net Karlılığını artırdığı görüldü. Bankalar arasında karlılık farkının fazlalığında bu alan direkt etkili oldu.

YERLİ SERMAYELİ ÖZEL BANKALARI NE YAPTI?

Yerli Sermayeli Özel Bankaları Aktif Büyümeden sektör ortalaması %19 üzerinde %22 büyüme; Krediler ortalama %19 büyümenin üzerinde %27 büyüme sağladığı görüldü. Mevduatta sektör %11 büyürken Yerli Sermayeli Özel Bankalarının %15 büyüdüğü görüldü. Bankacılık sektörü Faiz Dışı Gelirini %113 artırırken yerli Özel Sermayeli Özel Bankaları bu alanda %138 büyüyerek 245 milyar TL Faiz Dışı Gelir sağladığı görüldü.  Sektörün üzerinde büyüme trendi yakalayan Yerli Sermayeli Özel Bankalarının çoğunun Ticari İşlemlerde  ( Kambiyo, Türev, Sermaye Piyasası  İşlemlerde) 2023’deki performansı gösteremediği bu nedenle de bilançolarını büyütmelerine rağmen bu durum karlılığı olumsuz etkilendi. 2024 ilk yarısında Bankacılık sektörünün  Net Karlılığı %24 arttı. Buna karşılık  2023 ilk yarısında Yerli Sermayeli Özel Bankalar 107 milyar TL Net Karlılık; 2024 yılı ilk yarısında %11 düşüşle 95 milyar TL’de kaldı.

YABANCI SERMAYELİ BANKALARI NE YAPTI?

Yabancı Sermayeli Bankaları Aktif Büyümeden sektör ortalaması %19 ile aynı ortalamayı yakalayarak %19 büyüdü. Krediler ortalama %19 büyümenin biraz üzerinde %20 büyüme sağladığı görüldü. Mevduatta sektör %11 büyürken Yabancı Sermayeli Bankalarının da aynı büyüme ortalamasında %11 büyüdüğü görüldü. Bankacılık sektörü Faiz Dışı Gelirini %113 artırırken Yabancı Sermayeli Bankaları bu alanda %133 büyüyerek 217 milyar TL Faiz Dışı Gelir sağladığı görüldü.  2024 ilk yarısında Net Karlılığını %24 sektör ortalamasının üzerinde artış yakaladı. 2023 ilk yarısında 92 milyar TL Net Karlılık; açıklayan Yabancı Sermayeli Bankaların 2024 yılı ilk yarısında %35 büyüme il e 124 milyar TL Net Karlılık yaptığı görüldü.

KAMU BANKALARI NE YAPTI?

Kamu Bankaları bilançolarının bir çok kalemini ortalamanın altında büyütebildiler. Kamu Bankaları Aktif Büyümeden sektör ortalamasının %19 biraz altında kaldı ve %18 büyüdü. Krediler ortalama %19 büyümenin altında %13 büyüme sağladığı görüldü. Mevduatta sektör %11 büyürken Kamu Bankaları %9 büyüdüğü görüldü. Bankacılık sektörü Faiz Dışı Gelirini %113 artırırken Kamu Bankaları bu alanda %72 büyüme ile sektörün altında kaldı.

Bilançosunu ortalamanın üzerinde büyütemeyen Kamu Bankaları buna karşılık Net Karlılıkta ciddi bir artış yaparak sektör artış ortalaması olan %24’ün üzerinde %79’luk bir artış ile karlılığını 95 milyar TL seviyesine yükselmeyi başardı.

Erol TAŞDELEN – Ekonomist    www.bankavitrini.com

Ali Coşkun

Türkiye Bankacılık Sektöründe KMO Gerçeği: 2018-2025 Arası Dönüşüm

Yayınlanma:

|

Yazan:

KMO Nedir?

Kredi-Mevduat Oranı (KMO), bankaların topladıkları mevduatın ne kadarını kredi olarak kullandırdığını gösteren temel bir göstergedir:

KMO = Toplam Krediler / Toplam Mevduatlar

Finansal istikrar açısından bu oran, hem bankaların risk düzeyini hem de kredi politikalarının sürdürülebilirliğini izlemek için kritik önemdedir.

2018-2020: Aşırı Kredi Genişlemesi

Bu dönemde KMO oranı %115-120 seviyelerindeydi. Yani bankalar her 100 TL mevduata karşılık 115-120 TL kredi veriyordu. Bu durum:

  • Sistemin kendi kaynağının ötesinde kredi genişlemesi yaşadığını,

  • Kredi finansmanının bir bölümünün dış kaynaklar veya özkaynaklarla karşılandığını gösteriyordu.

Ancak yüksek KMO:

  • Likidite riskini artırıyor,

  • Dış şoklara karşı kırılganlığı büyütüyordu.

2021 Sonrası: Politikada Sıkılaşma ve Yeni Dönem

2021’den itibaren TCMB’nin uygulamaya koyduğu politikalar sektörü dönüştürmeye başladı:

  • Aktif rasyosu düzenlemesi

  • Makroihtiyati tedbirler

  • Kur korumalı mevduat uygulaması

  • TL’yi destekleyici adımlar

Bu düzenlemeler sonucunda:

  • Bankaların kredi verme iştahı azaldı,

  • Mevduat toplama motivasyonu arttı.

2023-2025: KMO Geriliyor

Bu politikalar sonucunda:

  • 2023 itibarıyla KMO %90’ın altına geriledi.

  • 2024 ve 2025’in ilk yarısında oran %80-90 aralığında seyrediyor.

Artık bankalar her 100 TL mevduata karşılık yalnızca 80-90 TL kredi kullandırıyor.

Bu durum, sistemin:

  • Daha temkinli ve kontrollü çalıştığını,

  • Likidite açısından daha güçlü konuma geldiğini göstermektedir.

Ancak Sorunlar da Var: Krediye Erişim Zorlaştı

Düşen KMO’nun bazı olumsuz yansımaları da oldu:

  • KOBİ’ler başta olmak üzere reel sektör krediye ulaşmakta zorlandı.

  • Bu durum, konkordato ve iflaslarda artışa neden oldu.

Ne Yapılmalı?

Bu süreçte atılması gereken adımlar:

  1. Uzun vadeli, TL bazlı, istikrarlı mevduat yapısı oluşturulmalı.

  2. Bankaların kaynak yapısı çeşitlendirilerek dışa bağımlılık azaltılmalı.

  3. Tasarruflar artırılmalı, sermaye piyasaları derinleştirilmeli.

  4. Krediye erişimi kolaylaştıracak, yenilikçi finansman araçları geliştirilmeli.

Devletin Rolü: KMO ve Dolaylı Borçlanma

KMO’nun düşürülmesiyle birlikte:

  • Bankalar daha az kredi verirken,

  • Krediye verilmeyen kaynaklar devlet tahvillerine yönlendirildi.

Bu sayede:

  • Hazine, risksiz ve ucuz borçlanma imkânı buldu.

  • Ancak bankalar faiz riski taşıyan menkul kıymetleri bilançolarında tutmak zorunda kaldı.

KMO’daki düşüş, finansal istikrar için olumlu olsa da, reel sektöre verilen desteğin azalması, ekonomik büyümeyi sınırlandırmaktadır. Bu ikilem, Türkiye’nin kredi sistemi ile tasarruf yapısı arasındaki dengesizliğin yeniden yapılandırılmasını zorunlu kılmaktadır.

Dezenflasyon sürecinde piyasadaki talebi azaltmak, kamu finansmanını sağlamak ve TL’ye geçişi desteklemek amacıyla uygulandı.

Ali COŞKUN-Finans Danışmanı
0 530 787 84 39
[email protected]

Okumaya devam et

BANKA ANALİZLERİ

DenizBank, Dünya Çiftçiler Günü’nü Tarıma Özel Kampanyalarla Kutluyor

Tarımın finansmanı ve çiftçinin üretiminin devamlılığı için çalışan DenizBank, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’nü, Üretici Kart ile yapılan alışverişlerde nakit avans fırsatı ve toplamda altı aya varan vade avantajı gibi çiftçinin hayatını kolaylaştıran kampanyalarla kutluyor.

Yayınlanma:

|

Yazan:

DenizBank, tarımın finansmanı için geliştirilmiş yenilikçi ürünü Üretici Kart ile MobilDeniz üzerinden 1 ay faizsiz 25.000 TL nakit avans imkânının yanı sıra, anlaşmalı iş yerlerinden yapılan alışverişlerde Mayıs sonuna kadar geçerli 5 aya varan vade avantajı sunuyor. Ayrıca çiftçiler, MobilDeniz uygulaması aracılığıyla banka şubesine gitmeden, doğrudan bayiden 4 milyon TL’ye kadar traktör kredisi başvurusunda bulunabiliyor.

“Çiftçilerimiz ülkemizin geleceğidir”

DenizBank KOBİ Bankacılığı, Tarım Bankacılığı ve Kamu Finansmanı Grubu Genel Müdür Yardımcısı Engin Eskiduman, konuyla ilgili değerlendirmesinde şunları söyledi: “DenizBank olarak çiftçilerimizin ülkemiz ve geleceğimiz için taşıdığı değeri biliyor; üretim güçlerini desteklemeyi öncelikli görevimiz kabul ediyoruz. Bu özel günde de, tüm şubelerimizde onlarla bir araya geliyor, ziraat odalarımızla etkinlikler düzenleyerek Dünya Çiftçiler Günü’nü coşkuyla kutluyoruz. Bugün itibarıyla 300 tarım şubemizde, çoğunluğu ziraat mühendisi ve çiftçi ailelerinin çocuklarından oluşan 1500 kişilik ekibimizle sahadayız; tüm ihtiyaçlarında üreticilerimizin yanında olmaktan büyük gurur duyuyoruz. Önümüzdeki dönemde de, ülkemizin her köşesinde, özellikle kırsal bölgelerde üretimin sürekliliğini sağlamak amacıyla gerekli finansal desteği sağlamak üzere kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz. Emekleriyle tarımı ayakta tutan tüm çiftçilerimizin 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’nü içtenlikle kutluyor, verdikleri emek için teşekkürlerimizi sunuyoruz.”

Okumaya devam et

Ali Coşkun

Patrona Uyarı: Banka Kredileri, Özkaynak Değildir

Yayınlanma:

|

Yazan:

Bir çok şirkette hâkim olan bir anlayış var. Sipariş varsa satış vardır, satış varsa büyüme vardır, büyüme varsa işler yolundadır. Bu durum umut verici görünse de arka plandaki finansal gerçekler çoğu zaman ihmal ediliyor. Özellikle büyümenin tamamen banka kredileriyle finanse edildiği şirketlerde bu durum ilerleyen dönemlerde ciddi sorunlara yol açıyor.

Bilançoların %70’i banka borçlarından oluşmaktadır. Şirketlerin çoğu kısa vadeli banka kredileriyle günlük operasyonlarını döndürmeye, uzun vadeli yatırımları ise işletme sermayesiyle karşılamaya çalışıyor. Bu yapısal sorun, finansmana erişimin iyice kısıtlandığı, bugünkü gibi yüksek faizli bir ortamda daha da riskli hale geliyor.

Bugün TL faiz oranları basitte %55 – 60’lara dayanmış durumdadır. Bileşiği ise tefeci faizlerine gelmektedir. Bu faiz oranlarıyla mevcut kredi borçlarının çevrilmesi, ödenmesi neredeyse imkânsız hale gelmiştir.

Peki, neden şirketler bu kadar fazla banka kredisi kullanıyor?

Çünkü çoğu patron için kredi bir tür “ öz sermaye ” gibi görülüyor. Oysa bu en büyük ve en tehlikeli yanılgılardan biridir.

Kredi, bir finansman aracıdır. Örneğin tedarikçiden alınan vadeli mal gibi bir gün ödenmesi gereken bir borçtur. Sermaye değildir. Ortakların koyduğu, özkaynak hiç değildir.

Kredi riski, şirkete değil bankaya aittir sanılıyor ama durum tam tersidir.

Üstelik bu kredi bağımlılığı, iş dünyasında “büyüme tutkusu” ile birleşince daha da tehlikeli hale geliyor. Patron sipariş almanın heyecanıyla yeni yatırımlara koşuyor, üretim kapasitesini artırıyor, yeni makineler alıyor ama bu harcamaların tamamı krediyle finanse ediliyor.

Satışlar artsa da kârlılık aynı oranda artmıyor. Çünkü artan faiz yükü, nakit çıkışlarını eritiyor. Firma büyüdükçe özkaynağı zayıflıyor, borç/özsermaye oranı bozuluyor ve finansal yapı kırılgan hale geliyor.

Bugün konkordato ilan eden firmaların çoğu “büyüme dönemlerinde” kontrolsüz borçlanan firmalardır. İşler iyi giderken alınan kredilerin geri ödemesi, ekonomi yavaşladığında ya da faizler bugünkü gibi yükseldiğinde imkânsız hale gelir. Aslında ortada bir krizden çok kötü yönetilen bir finansman yapısı vardır.

Büyüme ciro ile ölçülmemelidir. Karlılık, nakit akışı, özkaynak karlılığı, borç çevirme oranı gibi göstergelerde önemlidir. Aksi halde bilançosu hormonlu şişmiş, borç yükü altında ezilen firmalarla dolu bir ekonomik yapı oluşur.

Ve bunun en temel sebebi şudur:

Kredinin, özkaynak olmadığı gerçeğinin farkında olunmamasıdır.

Patronlar artık şunu net bir şekilde anlamalı ;

Kredi bir borçtur. Bir gün geri ödenmek zorundadır. Kâr etmeyen, nakit sağlamayan bir yapının borçla büyümesi sürdürülebilir değildir.

Bu yolun sonu konkordatodur, iflastır.

Finansal disiplini olmayan bir büyüme çöküşün habercisidir.

İş dünyasının yaşaması için “krediye değil, kârlılığa” odaklanan bir zihniyet değişimi şarttır.

Özkaynak olmadan büyümek temelsiz bina yapmaya benzer. İlk sarsıntıda yıkılır.

Ali ÇOŞKUN-Finans Danışmanı
0 530 787 84 39
[email protected]

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.