Connect with us

BANKA HABERLERİ

KKM maliyeti sürdürülebilir değil

Doğru para politikasının uygulanmadığı noktada bir de rezerv kaybı kaçınılmaz olunca, sattığınız opsiyonla (KKM ile) birlikte riskiniz ikiye katlanır. Kısacası bataklığa batmış birinin debelendikçe batışı gibi bataklık sürekli sizi içine çeker.

Yayınlanma:

|

Bir kurtarıcıymış gibi hayatımıza girmesinin üzerinden nerdeyse 1 yıl 8 ay geçmesine rağmen Kur Korumalı Mevduat tam bir bataklığa dönüştü dersek yanlış söylemeyiz. Öncelikle kavramları yerli yerine oturtmak için bilmeyenler açısından ve hatta daha geniş bir bakış açısıyla görebilmek için Kur Korumalı Mevduatı oluşturan bileşenlerin ne olduğunu anlatmakla başlayacağım yazıma.

Bundan önceki yazılarımda bahsettiğim gibi KKM yapılandırılmış bir ürün. Yapılandırılmış ürün birden fazla ürünün bir araya gelmesi ile oluşturulan basit bir finansal mühendislik. Peki bu üründe ne var?

  • Mevduat
  • Opsiyon

Mevduat en basit tanımı ile tasarruf sahiplerinin birikimlerini değerlendirmek için bankalar nezdinde açtığı kısa vadeli tasarruf aracıdır. Para politikalarının normal olarak işlediği ekonomilerde mevduat faizlerinin para politikası faizlerine yakınsayarak fiyat istikrarını sağlayan bir fonksiyonu olması istenir. Böylece “Yerli ve Milli” para, tasarruf sahibi tarafından tasarruf aracı olarak tercih edilirken, Merkez Bankasının uyguladığı para politikası daha etkin olur ve fiyat istikrarının sağlanması için büyük bir adım atılmış olur. Büyük bir adım diyorum çünkü fiyat istikrarı sadece para politikası ile sağlanmaz. Konumuz dışında olduğu için bunun Maliye Politikası olduğunu söyleyip diğer noktaya geçeceğim.

Opsiyonlar, finansal piyasalara 1973 yılında Fischer Black, Robert Merton, ve Myron Scholes adında üç ekonomist tarafından geliştirilen modelle girdi ve geliştirilerek kullanılmaya başlandı. Opsiyonların teorisine girmeyeceğim ama sadece şunu belirterek ne olduğu konusunda daha açık bir fikir edinilmesini amaçlıyorum. Herhangi bir durumun sigortalanması gibi, finansal piyasalarda herhangi bir enstrümanın fiyat artış veya azalışlarının sigortalanması için kullanılan bir türev ürün diyerek bu konuyu biraz açayım.

Bir opsiyon, alıcısına, yani sigorta yaptırana ödediği bir prim karşılığında bir hak verir. KKM’de sigorta yaptıran (yani belirli bir fiyattan ABD Doları alma hakkı alan) kişi bir opsiyon satın almış olur. Opsiyonu alan kişinin zararı ödediği prim kadardır. Kârı ise sonsuza kadar gider. Şunu bir defa daha vurgulamak önemlidir. KKM yapanların normalde bu işlem için bir prim ödemesi gerekirken, yapılan işlemlerden hiçbir şekilde bir prim tahsilatı yapılmamıştır. Aslında alınmayan bu primin TL’ye dönme karşılığında TCMB ve Türkiye Hazinesi tarafından KKM sahibine yapılan bir jest olduğu düşünülebilir.  Şimdi bir örnek üzerinden gidelim.

Ahmet 31 Mayıs sabahı kalktığında vadesi gelmiş dolar mevduatını ne yapacağını düşünür. 22 Aralık 2021 tarihinde bir gecede yaşanan o çılgın oynaklık aklına gelince elindeki 100.000 $’ı KKM yapmaya karar verir. TL değer kazanırsa elindeki TL ile daha çok dolar alabilecek, aksi olur da dolar TL karşısında değer kazanırsa da TL’de kalarak dolar olarak baktığı anaparasından olmak istememektedir. Sabah erkenden bankanın yolunu tutar ve müşteri temsilcisinin önüne oturur. Müşteri temsilcisi o gün belirlenen 20.6985 $/TL kurundan 100.000$’ını TL’ye döneceklerini, 92 günlük mevduat karşılığında kendisine TL faizi olarak %32 verebileceklerini, vade tarihinde de başa baş kur olan 22.3680’nin geçilmesi durumunda aradaki farkın TCMB tarafından karşılanacağını kendisine iletir. Ahmet başa baş kurun ne olduğunu sorar. Müşteri temsilcisi kısaca formülü kendisiyle paylaşır.

TL’ye Dönüşüm kuru * (%32*92gün/3605+1) = Başa baş Kur

20.6985 * (%32*92/365+1) = 22.3680

Tamam der Ahmet ve Müşteri temsilcisine işlemi yapalım diyerek onay verir.

Normalde mevduatının TL’nin değer kaybına karşı sigortalandığı yerde belirli bir sigorta primi ödenmeli ve ZARAR’ı sadece o sigorta primi kadar olmalıdır ama böyle bir primi kimse ondan istememiştir.

Aradan geçen 76 gün sonunda düşünmeye başlar ve 31 Ağustostaki vade tarihinde farklı kur senaryolarına göre bu işlemde kâr/zarar grafiği çizseydim eğer nasıl bir grafik olurdu diye uğraşır. Sonunda aşağıdaki grafik ortaya çıkar.

Grafik-1

Bu işte bir gariplik vardır. Normalde mevduatının TL’nin değer kaybına karşı sigortalandığı yerde belirli bir sigorta primi ödemeli ve ZARAR’ı sadece o sigorta primi kadar olmalıdır ama böyle bir primi kimse ondan istememiştir. Üstelik vade tarihinde kur bugün olduğu gibi 27.00’lerde kalırsa TL olarak bozdurduğu Dolar başına 27.00 – 22.368 = 4.632 ₺ kâr etmektedir. 100.000 $ ana parası aynı kalmıştır ama kurdaki bu yükselişe karşı bu işlem kendisini korumuştur.

Sonra oturup düşünür. Benim vade tarihinde farklı kur senaryolarında çizdiğim bu kâr/zarar grafiği bu sigortayı bana yapan için nasıldır diye? Grafiğin bunun tam tersi olduğunu tespit eder.

Grafik-2

 

Manzara aslında korkunçtur. Sadece kendisi için yaptığı 100.000$’lık KKM’de bu avantajı kendisine sağlayan TCMB 463.200₺ zarar etmiştir. Toplam rakamı düşününce içini bir sıkıntı kaplar.

Veriler şeffaf olmadığı için tam olarak bilmesek de Hazine’nin KKM’nin %20’sini, TCMB’nin %80’nini yaptığı varsayımında TCMB’nin bahsi geçen dönem için KKM’den 759,5 milyar₺ zarara uğradığını söylemek yanlış olmaz.

Ahmet’in içini sıkıntı kaplamasını gayet doğal karşılıyorum. Bugüne kadar sadece Hazine tarafından yapılan ve bütçeye yansıyan yük 2022 Mart-Ağustos 2023 için toplam 151,9 milyar TL. Üstelik bu rakam sadece Hazine’nin üstlendiği kısım. Veriler şeffaf olmadığı için tam olarak bilmesek de Hazine’nin KKM’nin %20’sini, TCMB’nin %80’nini yaptığı varsayımında TCMB’nin bahsi geçen dönem için KKM’den 759,5 milyar₺ zarara uğradığını söylemek yanlış olmaz. TCMB’nin başka kalemlerden (APİ işlemlerinden aldığı faiz gelirleri, muhasebe metodolojisini değiştirerek) 2022 yılında yaptığı kâr nedeniyle bu rakam net görülmemekle birlikte son dönemdeki kur artışı nedeniyle bilanço kalemlerinde bu zararın boyutu da yavaş yavaş ortaya çıkmaktadır (Bkz Grafik-4):

Grafik-3

Grafik-4

Üstelik üzerinde defalarca durduğum ama bir türlü dikkate alınmayan nokta da ayrı bir zararın konusu. Bunu politikacılar olağan bir durummuş gibi karşılıyorlar. Ama vatandaş adına karar alan ve onun hakkını gözetmek yükümlülüğü ve zorunluluğu bulunan TCMB’nin ve Hazine’nin tahsil etmediği PRİM (SİGORTA BEDELİ) de aslında bu zarar kalemlerinde dikkate alınmalıdır diye düşünüyorum.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu BDDK’nın istatistiklerini haftalık olarak açıkladığı KKM tutarların Şubat 2022’den Ağustos 2023’e kadar ortalama 77,6 milyar dolar olduğu, ağırlıklı olarak yapılan KKM vadelerinin de (önceleri 6 aylık kısa bir süre sonra 3 aylık) ortalama 3 ay olduğu düşünüldüğünde ve KKM’nin 5.8 defa (3 er aylık dönemlerle yenileme) yenilendiği düşünüldüğünde, vaz geçilen prim tutarının yaklaşık olarak şu miktarda olduğunu hesaplıyorum.

Vatandaş adına karar alan ve onun hakkını gözetmek yükümlülüğü ve zorunluluğu bulunan TCMB’nin ve Hazine’nin tahsil etmediği PRİM (SİGORTA BEDELİ) de aslında bu zarar kalemlerinde dikkate alınmalıdır diye düşünüyorum.

Dolar – TL Opsiyon fiyatlaması

Ortalama 3’er aylık dönemlerde yenilenen 77.6 milyar için 3 aylık ortalama oynaklığı Dolar karşısında %24 olan TL’nin yine, 3 ay için sigorta primi yaklaşık 3.7 milyar $. 2022 Şubat’ından itibaren dönemsel olarak bunun 5.8 defa üçer aylık olarak yapıldığını düşünürseniz rakamın korkunç boyutları daha da ön plana çıkıyor. Kısaca TCMB 5.8 defa KKM yaptığı ve mevduatını sigortaladığı mudiden 3.7 milyar dolar, yani toplamda 21.39 milyar $, evet yanlış okumuyorsunuz 21.39 milyar dolar tahsil etmemiş. Şubat 2022-Ağustos 2023 ortalama Dolar/TL kuru 18.56 olarak dikkate alındığında bu prim miktarının TL cinsinden ifadesi ise 397 milyar TL’ye denk geliyor.

Bu hesaplamaları, TCMB verileri şeffaf olmadığı hâlde, KKM’nin sürekli yapılagelen bir ürün olarak hayatımızda olması nedeniyle birtakım varsayımlara dayandırarak yapıyorum. Ama bu varsayımların arka planındaki verilerin hepsi piyasa koşullarında oluşan parametrelere dayanıyor. Örneğin Dolar/TL oynaklığı 3 ay için ortalama %24 olarak hesaplarken iyimser bile kalıyor olabilirim. (Bkz Grafik-5)

Grafik-5

Opsiyonda kritik olan kullanım fiyatı hesaplamasını da yine iyimser olarak bankanın düşük faizle hesapladığı başa baş kuru ile piyasanın faizlerinin aynı olduğu iyimser yaklaşımına dayandırıyorum (Piyasa faizleri daha yüksek olduğundan bankanın hesapladığı başa baş kuru daha düşük kaldığından aslında prim miktarı çok daha yüksek çıkar)

TÜM BUNLAR YAPILIRKEN VARSAYIM NE OLMUŞ OLABİLİR?

KKM’nin bir para politikası aracı olmadığını defalarca yazdım çizdim. Hâlâ da aynı noktadayım. Bu nedenle KKM Para politikası açısından hiçbir stratejiyi içermez diye iddialı bir söylemde bulunacağım.

Diğer taraftan bir opsiyon satarken risk yönetmek adına da bir stratejinizin olması gerekir. Kısaca sattığınız opsiyona konu olan varlığı en azından belirli bir tutarda elinizde bulunduruyor olmanız doğru risk yönetimi yapmanız adına şarttır. Eksi rezervle, borçlanılmış ve size ait olmayan varlıklarla yaptığınız opsiyon satışının, eninde sonunda riskin gerçekleşmesi ile hüzünlü bir sonla biteceğini tahmin etmelisiniz. Tecrübeli bir finans yöneticisi bu sonuçları önceden tahmin etmekle yükümlü olan kişidir. Üstelik bunu kamu adına, vergi ödeyen vatandaşlar adına yapıyorsa bu sorunluluk kat kat artar.

Eksi rezervle, borçlanılmış ve size ait olmayan varlıklarla yaptığınız opsiyon satışının, eninde sonunda riskin gerçekleşmesi ile hüzünlü bir sonla biteceğini tahmin etmelisiniz.

Eğer ihracatçıdan, turizmciden ve KKM yoluyla vatandaştan aldığınız dövizlerle nasılsa piyasanın kendisi olacağım, oynaklığı çok düşüreceğim ve fiyatı sadece ben belirleyeceğim varsayımı ile yola çıkıp KKM’de (Satılan opsiyonlarda) hiçbir bedel ödemeyeceğim diye düşündüyseniz, feraset ile konuya yaklaşmamışsınızdır demektir.

Enflasyon nedeniyle artan maliyetlerle ivme kaybeden ihracat, baskılanan kur nedeniyle patlayan ithalat, varsayımlarınızın arasında olmayan Cari Açığı, artan kura rağmen rekorlar kırdırdığında, daha önceden öngörmediğiniz büyük bir kaçakla karşı karşıya kalmanıza neden olur. Dahası, bu cari açığı finanse edecek doğru para politikasının uygulanmadığı noktada bir de rezerv kaybı kaçınılmaz olunca, sattığınız opsiyonla (KKM ile) birlikte riskiniz ikiye katlanır. Kısacası bataklığa batmış birinin debelendikçe batışı gibi bataklık sürekli sizi içine çeker.

Grafik -6

Bu bataklıktan kurtulmanın yolu dışardan uzanacak ellere tutunmaktır. Bu ellerin durduğu yer sağlam bir zeminde olmalı, sizi bataklıktan kurtaracak kadar da güçlü olmalıdır. Ben bu ellerin etkin ve güçlü Para Politikası ve onunla eş güdümlü yönetilen Maliye Politikası olduğunu, sağlam zeminin de hukukun üstünlüğünü içselleştirmiş, şeffaf, hesap verebilir, inandırıcılığı yüksek güven veren bir iktidarın uyguladığı bütüncül bir ekonomi politikası olacağını düşünüyorum.

Zararın neresinden dönsek hepimiz için kâr olacaktır…

Ömer R. GENCAL – politikyol.com

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Alternatif Bank’ın ilk çeyrek konsolide net karı 553 milyon lira oldu

Yayınlanma:

|

Yazan:

Alternatif Bank’ın yılın ilk çeyreği itibarıyla konsolide net karı, 553 milyon lira olarak gerçekleşti.

Bankadan yapılan açıklamaya göre, Alternatif Bank’ın 2024’ün ilk çeyreğindeki konsolide rakamlarına göre toplam aktif büyüklüğü, 71 milyar lira seviyesinde tespit edildi.

Bankanın bu dönem nakdi (finansal kiralama alacakları dahil) ve gayri nakdi kredilerle ülke ekonomisine sağladığı destek ise 66 milyar lira oldu. Öz kaynaklarını 6,8 milyar lira seviyesine yükselten bankanın bu dönem sermaye yeterlilik rasyosu yüzde 27,2 oldu.

Yılın ilk çeyreğinde gösterdiği performansla birlikte, bankanın konsolide net dönem karı ise 553 milyon lira oldu.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Alternatif Bank Genel Müdür Ozan Kırmızı, küresel ekonomiyi etkileyen önemli gelişmelerin yaşandığı yılın ilk çeyreğinde, paydaşlarına ve ülke ekonomisine karşı sorumluluklarını yerine getirdiklerini belirtti.

Bankanın elde ettiği başarılı sonuçlarda bireysel ve dijitalleşme alanındaki yoğun eforunun da önemli olduğunu aktaran Kırmızı, ‘Hedeflerimize emin adımlarla ilerlemeye devam ettik, yılın ilk üç ayında yüksek aktif kalitemizi koruyarak etkin bir bilanço yönetimi gerçekleştirdik. Alternatif Bank olarak dijital ve bireysel bankacılıkta güçlü bir büyümeyle müşteri tabanımızı genişletmeye devam ediyoruz. Bu anlamda önemli gördüğümüz kilometre taşlarımızdan birini daha hayata geçirerek yakın zamanda yenilenen mobil uygulamamızı müşterilerimizin kullanımına sunduk.’ ifadelerini kullandı.

Rekabette öne çıkmalarını sağlayan en önemli noktalardan birinin yenilenen mobil uygulamaları olduğuna işaret eden Kırmızı, müşterilerinin ihtiyaç duydukları anda kendilerine özel atanmış bankacılarıyla birebir iletişime geçme imkanı sunduklarını aktardı.

Kırmızı, hayata geçirdikleri çalışmalarla bankanın bireysel ve dijital bankacılık alanındaki iddiasını ortaya koyduklarını kaydederek, üstün müşteri deneyimi hedefleri doğrultusunda, dijital kanallardan sundukları kolaylık, hız ve hizmet çeşitliliği gibi faydalarla, müşterilerinin hayatlarına değer katmaya devam edeceklerinin altını çizdi.

Beş yıldır ‘Engelsiz Bankacılık’ çalışmaları yürüttükleri bilgisini paylaşan Kırmızı, bankacılık hizmetlerini herkesin erişebileceği şekilde tasarlamanın ve sunmanın önemine inanarak, ‘Yardım Temelli Değil Hak Temelli’ bir yaklaşımla faaliyetlerine devam ettiklerini belirtti.

Kırmızı, bu kapsamdaki en yeni çalışmalarından birisinin Koç Üniversitesi Sosyal Etki Forumu (KUSIF) işbirliğinde gerçekleştirdikleri Engelsiz Bankacılık Araştırması olduğuna değinerek şunlara dikkati çekti:

‘Araştırmayla 2019’dan bu yana gerçekleştirdiğimiz çalışmaların erişilebilirlik ve engelleri kaldırmak noktasında, paydaşlarımız ve kamuoyu nezdinde nasıl bir etki ve farkındalık yarattığını ölçümledik. Araştırma, bankamızın yaratmak istediği değişim ve etki hedefine ulaşma konusunda doğru adımlarla ilerlediğini objektif bir şekilde gösterdi. 6 ay süren çalışmayla elde ettiğimiz kapsamlı ölçümleme ve bulgular bundan sonraki süreçte çalışmalarımızı şekillendirecek. Engelsiz Bankacılığı çalışan ve müşteri deneyiminde mükemmeliyet arayışımızın bir tamamlayıcısı ve marka kimliğimizin bir parçası olarak görerek bu alandaki çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz.’

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Karşılıksız çek adedi yüzde 143 arttı

Yayınlanma:

|

Yazan:

Takasbank Çek Takas Sistemine ibraz edilip karşılıksız kalan çek adedi 2024 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre arttı.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) EVDS sisteminde yayımlanan Takasbank verilerine göre, bir önceki ay karşılıksız çek adedi 8 bin 270 adet seviyesinde bulunurken, nisan ayında bu rakam yüzde 143 artarak 20 bin 98 adede yükseldi. Karşılıksız çek tutarı bir önceki aydaki 5,13 milyar TL’den 11,26 milyar TL’ye çıktı.

Toplam ibraz edilen çek adedi bir önceki aydaki 654 bin 631 adetten 1 milyon 429 bin 514 adede, tutarı ise 284,5 milyar TL’den 506,6 milyar TL’ye yükseldi.

Mahsuplaşmaya tabi çek adedi 632 bin 788 adetten 1 milyon 382 bin 601 adede, tutarı 266,9 milyar TL’den 472,6 milyar TL’ye çıktı.

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

QNB Finansbank’ın toplam aktifleri 1 trilyon 145 milyar 846 milyon TL’ye ulaştı

Orta Doğu ve Afrika Bölgesi’nin lider finansal kuruluşu ve Katar’ın en büyük bankası Qatar National Bank (Q.P.S.C.)’ın Türkiye’deki iştiraki QNB Finansbank, 2024 yılının ilk çeyreğinde de Türkiye ekonomisine desteğini sürdürdü.

Yayınlanma:

|

Yazan:

QNB Finansbank Genel Müdürü Ömür Tan, yerel seçimlerin tamamlandığı ve yeni ekonomik politikalar çerçevesinde istikrarın sağlandığı bir ilk çeyreği geride bıraktıklarını belirterek, QNB Finansbank olarak yıla güçlü bir başlangıç yaptıklarını ve sürdürülebilir büyüme kaydettiklerini söyledi.

2024 yılının ilk çeyreğine ilişkin değerlendirmelerde bulunan QNB Finansbank Genel Müdürü Ömür Tan, “Seçimler bitti. Artık uzun bir süre seçim gündeminin olmayacağı bir döneme girdik. Ekonomi yönetiminin uyguladığı sıkılaştırıcı politikaları istikrarlı bir şekilde yürüttüğünü görüyoruz. Merkez Bankası ve ekonomi yönetimi tarafından alınan kararların ve atılan adımların enflasyonla mücadele ve piyasalar üzerindeki olumlu etkilerini önümüzdeki dönemde daha somut bir şekilde görebileceğiz. Ayrıca, maliye politikalarında da sıkılaştırıcı adımların etkilerini daha fazla hissedeceğimiz bir döneme giriyoruz. Küresel piyasalardaki belirsizliklere ve jeopolitik risklere rağmen, hem ülkemiz ekonomisinin hem de bankamızın 2024 yılına finansal açıdan güçlü bir başlangıç yaptığını düşünüyorum” dedi.

31 Mart 2024 itibarıyla, QNB Finansbank’ın toplam aktifleri, 2023 yıl sonuna kıyasla yüzde 16 artarak 1 trilyon 145 milyar 846 milyon TL’ye ulaştı. Aynı dönemde, net krediler yüzde 16 oranında artış kaydederek 660 milyar 297 milyon TL’ye, müşteri mevduatı ise yüzde 12 büyüme ile 676 milyar 219 milyon TL’ye ulaştı. QNB Finansbank’ın 2024 yılı ilk çeyreğinde net dönem karı 9 milyar 863 milyon TL olarak gerçekleşti.

Tan, QNB Finansbank’ın ilk çeyrek performası için şunları da söyledi: “Yılın ilk çeyreğinde, CDP İklim Değişikliği Programı’nda ‘A’ derecesi alarak küresel bir başarıya imza atmamız, bankamızın çevresel ve sosyal sorumluluklarını uluslararası platformda da kanıtlar nitelikte. Bu başarılarımızı, sosyal sorumluluk projelerimiz ve sürdürülebilirlik vizyonumuzla da desteklemekteyiz. ‘Dijital Köprü Anadolu Buluşmaları’ etkinliğimiz, dijital dönüşüm ve yeşil dönüşüme geçişte işletmelere rehberlik etmek adına önemli bir platform. Bu tür etkinliklerle, Türkiye’nin dört bir yanında ekonomik büyümeye, dijital ve yeşil dönüşüme katkıda bulunmayı amaçlıyoruz. ‘Dünyayla1’ vizyonumuz doğrultusunda, sürdürülebilirlik ve dijital dönüşümü merkeze alarak yeni iş stratejileri üzerinde yoğunlaşacağız. Hem finansal hizmetlerimizi çeşitlendirmek hem de sosyal ve çevresel anlamda pozitif değişimler yaratmak için çaba göstereceğiz.”

Okumaya devam et

KATEGORİ

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

KRIPTO PARA PİYASASI

BORSA

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.