Connect with us

Gizem Taşdelen

Mobbingin sonuçları

Bir insanlık suçu olan mobbing nasıl bir sonuç ortaya çıkartıyor? Dahası nasıl bir enkaz. Uzman Psikolog Gizem Taşdelen’in yazısının 3.bölümü

Yayınlanma:

|

MOBBİNGİN SONUÇLARI NELERDİR?
Mobbing, sadece uygulandığı çalışanı değil; çalışanın iş yerini, iş arkadaşlarını, işverenini, ailesini, ülke ekonomisini ve dolayısıyla da toplumu olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle mobbingin sonuçlarını farklı başlıklar altında ele almak faydalı olacaktır.

  1. Mağdura Etkileri

Mağdurların mobbing davranışlarından etkilenme düzeyi; mobbing davranışlarının şiddetine, sıklığına, uygulanma süresine ve mobbing mağdurunun kişilik özelliklerine ve dayanma süresine göre değişmektedir. Ancak mağdurda meydana gelen genel sonuçları şu şekilde ele alabiliriz: (Aşağıdaki sonuçlar Aşkın ve Aşkın, 2018; Atman, 2012; Bayrak Kök, 2006; Eroğlu, 2015; Gültekin ve Deniz, 2016; İdiğ Çamuroğlu ve Minibas Poussard, 2017; Karcıoğlu ve Çelik, 2012; Kesebir, 2018; Korkmaz vd., 2016;  Özbucak Albar ve Ofluoğlu, 2017; Palaz vd., 2008; Palaz, 2016, Zengin ve Kaygın, 2016 çalışmaları üzerinden ulaşılan bilgilerin genel bir derlemesidir.)

  • Mobbing, mağduru; yardıma gereksinim duyan, savunmasız bir konuma itmekte; onu aktif durumdan alıp pasif duruma getirmektedir. Böylece mağdurun kendine olan kişisel güveni zedelenmektedir. Mağdur, ortamdan izole edilmekte ya da böyle bir hisse yönlendirilmektedir. Bu durum onun, iş ortamında dışlanmış ve yabancılaşmış bir çalışan olarak sosyal uyumsuzluklar yaşamasına ve kariyer kimliğini kaybetmesine neden olmaktadır. Başarı duygusu azalan mağdur, kendinden ve yeteneklerinden şüphe etmeye başlar. Bu durum ise, mağdurun sosyal kimliğini olumsuz yönde etkiler.
  • Mağdurlar, duygusal olarak onları mutsuz eden bir iş ortamına sahiptirler. Mutsuz çalışma ortamı ve çalışanlar arasında iletişim ve grup çalışmalarını da kapsayan hoş olmayan ilişkilerin varlığı; genellikle iş verimliliğini olumsuz olarak etkiler. Mobbinge uğrayan mağdurların genelinde, yaşanan strese bağlı olarak; yaratıcılık ve inisiyatif kullanımının azaldığı, işe yönelik isteksizliğin ve tükenmişlik hissinin arttığı, iş performansının ve veriminin düştüğü, iş doyumunun / tatmininin, motivasyonun, örgütsel bağlılığın azaldığı saptanmıştır.
  • Her güne iş stresi ile başlayan mağdur, işe gitmeyi istemeyecektir. Buna bağlı olarak mağdurda işe geç kalma ve normalden fazla izin alma durumları başlayabilir. İçinde bulunduğu çaresiz durum, onun sağlığını ciddi anlamda tehdit etmeye başlar. İlerleyen süreçte, yaşanan strese bağlı olarak mağdurun ruhsal bütünlüğü bozulabilir.
  • Mağdurda farklı “psikopatolojik sorunlar” görülebilir: Aşırı stres, kaygı ve sinirlilik, umutsuzluk, nedensiz ağlama, aşırı hassaslık, uyku bozukluğu, uykuya dalmada zorluk, sabah rahat uyanamama, gün boyu kendini yorgun hissetme, isteksizlik, bunalım, unutkanlık veya hatırlamada güçlük çekme, saplantılı düşünce hali, paranoya, odaklanma problemi ve dikkat eksikliği, sosyal fobi, içe kapanma, kendini beğenmeme, kendinden nefret etme, kendini suçlama, özsaygı ve özgüven kaybı, benlik değeri kaybı, genel saygınlığın kaybı ve işe yaramayan insan olma endişesi, çaresizlik, boyun eğmişlik duygusu, kurban olma duyguları, düşmanca duygular, intihar eğilimi.
  • Mağdurda farklı “psikosomatik sorunlar” görülebilir: Yüksek tansiyon, aşırı terleme veya üşüme, astım atakları, nefes darlığı hissi, boğazda düğümlenme hissi, göğüs / sırt ağrısı, bel ağrısı, anksiyete, çarpıntı, kalp rahatsızlıkları, panik atak ve endişe hali, mide / bağırsak rahatsızlıkları, kas / iskelet sistemi rahatsızlıkları, kronik baş ağrısı / migren, saç dökülmesi, aşırı derecede kilo alma veya verme hali.
  • Mağdurda birtakım “davranışsal sorunlar” görülebilir: Saldırgan davranışlar sergileme, dengesiz ve düzensiz beslenme, aşırı derecede alkol kullanma, yüksek oranda sigara tüketme, madde bağımlılığı ve cinsel işlev bozukluğu hali.
  • Mobbinge rağmen çalışmaya devam eden mağdurda, bir süre sonra depresyon hali görülebilir ve ilerleyen aşamalarda mağdurun aklına intihar düşünceleri bile gelebilir.
  • Mağdurun depresif hali, arkadaşlarıyla arasındaki ilişkileri olumsuz etkileyebilir. Onun depresif davranışlarından sıkılan arkadaşları ondan uzaklaşabilir. Çevresindeki bireyler onu “başarısız, elindekileri yitirmiş bir birey” olarak algılayabilir. Bunun sonucu olarak mağdur, sosyal ve aile çevresindeki yerini kaybedebilir. Aile bireylerine yansıyan psikolojik sorunlar, beraberinde ayrılma ve boşanmayı bile getirebilir.
  • Mobbingin devam etmesi; mağdurda işinden ayrılma niyetinin ortaya çıkmasına, erken emeklilik düşüncesinin oluşmasına veya istifa etmeye ya da onun işinden kovulmasına neden olabilir. Günümüz çalışma koşullarındaki artan işsizlik, sınırlı iş bulma imkanları ve iş güvencesizliği düşünüldüğünde; mağdur işten ayrılmasa ya da kovulmasa bile; bu düşünceler, onun üzerinde ciddi bir baskıya neden olacaktır.
  • Ayrıca mobbingin bireyler üzerinde “ekonomik sonuçları” da mevcuttur: Yavaş yavaş yitirilmekte olan ruhsal ve fiziksel sağlığın yeniden geri getirilmesi amacıyla hastanelere, doktorlara ve ilaçlara ödenen paralar veya mağdurun işten çıkmak zorunda kalması ya da işten atılması sonucunda düzenli bir kazancın yok olması gibi.
  • Mağdurun yaşadığı mobbing süreci bitmiş olsa bile, yaşanılanların etkisi psikolojik olarak onun hayatında iz bırakacak boyutlara ulaşmış olabilir. Buna bağlı olarak mobbingin kişisel etkileri mağdurun hayatı boyunca ya da çok uzun süre devam edebilir Örneğin: Travma Sonrası Stres Bozuklu (PTSD) yaşayan bir birey, psikolojik sağlığını kaybederek çalışamaz duruma gelebilir.
  • Ayrıca, mağdurun işten ayrılması halinde; yeni bir işe başvuru noktasında, referanslar olarak mobbingin farklı bir şekli mağdurun karşısına tekrar çıkabilir.
  1. Mobbinge Tanık Olan Diğer Çalışanlara Etkileri

Mobbingin yarattığı huzursuz ortam diğer çalışanları da olumsuz etkileyecektir. Benzer durumlarla karşı karşıya kalabilecekleri düşüncesi, mobbinge uğramayan diğer çalışanları da stres altında çalışmak zorunda bırakacaktır. Bu stresli ortam; diğer çalışanlarda da verimsizliğe, moral bozukluğuna, örgüte ve yöneticiye güvenin azalmasına yol açacaktır (Gültekin ve Deniz, 2016). Mobbing uygulanan bir ortamda, tüm çalışanların işe ve kuruma olan bağlılıkları azalacaktır. Mağdur gibi örgütün diğer çalışanları da oluşan huzursuz ortamdan uzaklaşmak için izin kullanmayı tercih edeceklerdir. Bu durum; örgüt verimliliğini olumsuz etkileyecektir. Mağduru dışlamak için boşa zaman ve çaba harcayan mobbing uygulayıcısı da örgüt verimliliğindeki düşüşün bir nedeni olacaktır (Atman, 2012; İdiğ Çamuroğlu ve Minibas Poussard, 2017).

  1. Örgüte Etkileri

Mobbing süreci örgüt üzerinde birçok olumsuz etkiye sahiptir. Bu süreç, en tepeden en aşağıya kadar örgütün tamamını etkileyebilecek birçok huzursuzluğa, çatışmaya ve karışıklığa neden olabilir. Çalışanları rahatsız eden stresli ve huzursuz ortamın daha da kötüye gitmesi onların daha iyi bir çalışma ortamı olan yeni bir iş yeri arayışına girmelerine neden olur (Koç ve Urasoğlu Bulut, 2009). Böylece örgütler, işten ayrılmak zorunda kalan deneyimli çalışanların yerine yeni işe alınacak kişiler için işe alma ve oryantasyon gibi maliyetlere katlanmak zorunda kalırlar (Johnston 2004; akt. Eroğlu, 2015).
Mobbing sürecinin örgüte verdiği tek maddi zarar, mobbinge bağlı iş bırakmalardan kaynaklanan işgücü devrinin artması değildir. Sağlık sebepleriyle devamsızlıkların ve işe yoğunlaşamamaktan kaynaklanan iş kazalarının artması ve ileriki aşamalarda intiharların yaşanabilmesi; örgütte farklı maddi kayıpların yaşanmasına neden olacaktır (Einarsen, Raknes ve Matthiesen, 1994; akt. Palaz, 2016).
Mobbing süreci; çalışanların iş performanslarının, motivasyonlarının, yaratıcılıklarının, kuruma olan sadakatlerinin bozulmasına neden olur. Bu ise, örgütün rekabet edebilirliğini ve verimliliğini olumsuz etkiler (Einarsen, Raknes ve Matthiesen, 1994; akt. Palaz, 2016).
Örgütsel performansın ve iş kalitesinin azalması, hastalık izinlerinin artması, ödenen tazminatlar, işsizlik maliyetleri, yasal işlem ve mahkeme masrafları ve erken emeklilik durumları da mobbingin örgüte verdiği diğer zararlar arasında sayılabilir (McMahon, 2000; Tınaz, 2006; akt. Eroğlu, 2015).
İşyerinde mobbing uygulanmasına göz yuman ve hiçbir önlem almayan örgütler; kısa dönemde maddi kazanç kaybı, uzun dönemde ise kurum itibarının sarsılması ve kötü şöhret gibi olumsuz sonuçlarla karşılaşırlar (Hoel ve Einarsen, 2003; akt. Palaz, 2016).

  1. Topluma Etkileri

Mağdurlar, çalışanlar ve örgütler üzerinde pek çok olumsuz etkiye sahip olan mobbing; toplumu da olumsuz etkilemektedir. En basit şekliyle; mobbing mağdurlarının yaşadıkları tüm olumsuzlukları çevrelerine ve dolayısıyla topluma yansıttıkları unutulmamalıdır.
Mobbing mağdurlarının topluma ekonomik maliyeti oldukça fazladır. Örneğin: İşten ayrılan nitelikli ve deneyimli elemanların hemen iş dünyasına geri dönememeleri ve piyasadan uzaklaşmaları ekonomi için bir kayıp olmaktadır (Grebot, 2007; akt. İdiğ Çamuroğlu ve Minibas Poussard, 2017).
Bireylerin sağlığının bozulması, sağlık harcamalarındaki artış, işgücü kaybı, işsizlik ödemelerinin artması, toplumsal huzurun kaybedilmesi, mobbing uygulayan kişilerin sayısında artış yaşanması, iş güvenliğinin azalması, işinde başarılı insanların işten uzaklaşması ve yetkin olmayanların çalışması ile değerlerin yitirilmesi mobbingin diğer toplumsal etkileri arasında sayılabilir (Cicerali ve Cicerali,2014; akt. Kesebir, 2018).
Gizem TAŞDELEN
Uzman Psikolog
tasdelengizem@hotmail.com

KAYNAKÇA
Aşkın, E. Ö. ve Aşkın, U. (2018). Çalışma yaşamında kadına yönelik mobbing: Bankacılık sektöründe bir araştırma. Gümüşhane Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Elektronik Dergisi, 9 (24), 255-282.
Atman, Ü. (2012). İşyerinde psikolojik terör: Mobbing. Sağlıkta Performans ve Kalite Dergisi, (3), 157-174.
Bayrak Kök, S. (2006). İş yaşamında psiko-şiddet sarmalı olarak yıldırma olgusu ve nedenleri. Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, (16), 433-448.
Eroğlu, O. (2015). Türk yönetim ve organizasyon yazınında mobbing: Yönetim ve organizasyon kongresi bildirileri ve lisansüstü tezler üzerine bir inceleme. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İİBF Dergisi, 10 (1), 269-286.
Gültekin, N. ve Deniz, Z. (2016). İşyerinde mobbing: Çalışanlar üzerine yapılan bir araştırma. İktisadi İdari ve Siyasal Araştırmalar Dergisi, 1 (1), 1-11.
İdiğ Çamuroğlu, M, ve Minibas Poussard, J. (2017). Psikolojik Taciz: Türkiye genelinde bir araştırma. Finans Politik & Ekonomik Yorumlar, 54 (624), 53-68.
Karcıoğlu, F. ve Çelik, Ü. H. (2012). Mobbing (yıldırma) ve örgütsel bağlılığa etkisi. Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, 26 (1), 59-75.
Kesebir, M. (2018). Mobbing’in çalışanların performansı üzerine etkisi: İstanbul’da bankacılık sektörü üzerine bir uygulama. Uşak Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 11 (2), 154-169.
Koç, M. ve Urasoğlu Bulut, H. (2009). Ortaöğretim öğretmenlerinde mobbing: Cinsiyet, yaş ve lise türü değişkenleri açısından incelenmesi. İnternational Online Journal of Educational Sciences, 1 (1), 64-80.
Korkmaz, S., Soylu, E., Gök, Z. B., Yiğit, G., Kocalmış, A., Harputlugil, N., Temizkan, G. ve Önalan, E. (2016). Çalışan bireylerde mobbing sıklığı ve depresyonla olan ilişkisi. Fırat Tıp Dergisi, 21 (2), 91-95.
Özbucak Albar, B. ve Ofluoğlu, G. (2017). Çalışma hayatında mobbing ve tükenmişlik ilişkisi. HAK-İŞ Uluslararası Emek ve Toplum Dergisi, 6 (16), 538-550.
Palaz, S., Özkan, S., Sarı, N., Göze, F., Şahin, N. ve Akkurt, Ö. (2008). İş yerinde psikolojik taciz (mobbing) davranışları üzerine bir araştırma; Bandırma örneği. “İş, Güç” Endüstri İlişkileri ve İnsan Kaynakları Dergisi, 10 (4), 41-58.
Palaz, S. (2016). Psikolojik taciz ve yıldırma davranışları üzerine bir araştırma: Banka çalışanları örneği. KARATAHTA İş Yazıları Dergisi, (5), 19-36.
Zengin, Y. ve Kaygın, E. (2016). İşyerinde psikolojik tacizin (mobbing) örgütsel yabancılaşma ilişkisini belirlemeye yönelik bir araştırma. İnternational Journal of Academic Value Studies, 2 (4), 76-98.

Bölüm 2:

Bölüm 1:

Gizem Taşdelen

TÜKENMİŞLİK SENDROMU NEDİR? BELİRTİLERİ VE ÇÖZÜMÜ NELER?

Yayınlanma:

|

Tükenmişlik Sendromu Nedir?

Tükenmişlik sendromu (İngilizcesi: burnout syndrome), kişinin uzun süreli stres, aşırı iş yükü veya duygusal baskı sonucunda fiziksel, zihinsel ve duygusal olarak kendini aşırı yorgun, motivasyonsuz ve çaresiz hissetmesi durumudur.
Özellikle iş hayatında ortaya çıkar ama kişisel yaşamı da derinden etkiler. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), tükenmişliği resmi olarak bir “mesleki fenomen” olarak tanımlar.

Tükenmişlik Sendromu Belirtileri Nelerdir?

1. Duygusal Belirtiler:

  • Sürekli yorgunluk ve bitkinlik hissi

  • İşine ve görevlerine karşı isteksizlik

  • Özgüven kaybı, kendini yetersiz hissetme

  • İlgisizlik ve motivasyon eksikliği

  • Umutsuzluk ve karamsarlık

  • İzolasyon ve insanlardan uzaklaşma

2. Zihinsel Belirtiler:

  • Dikkat dağınıklığı ve odaklanma güçlüğü

  • Karar vermekte zorlanma

  • Unutkanlık ve basit hatalar yapma

  • Negatif düşüncelerde artış

3. Fiziksel Belirtiler:

  • Uyku sorunları (uyuyamama veya aşırı uyuma)

  • Baş ağrısı, kas ağrıları, mide problemleri

  • İştah değişiklikleri (aşırı yeme veya iştahsızlık)

  • Bağışıklık sisteminin zayıflaması (sık hastalanma)

4. Davranışsal Belirtiler:

  • İşe geç kalma veya işi aksatma

  • Sosyal hayattan geri çekilme

  • Sık sık öfke patlamaları veya ağlama

  • Alkol ya da madde kullanımı gibi kötü alışkanlıklarda artış

Kısaca Özetlersek:

Tükenmişlik sendromu, sadece “yorgunluk” değildir. Fiziksel, duygusal ve zihinsel bir çöküş halidir ve mutlaka ciddiye alınmalıdır.
Erken müdahale, yaşam tarzı değişiklikleri ve gerektiğinde uzman desteği almak iyileşme sürecinde çok önemlidir.

Görsel üretildi

Tükenmişlik Sendromu ile Baş Etme Yöntemleri

1. Önceliklerini Belirle ve Sınır Koy

  • Yapılacak işler listesi oluştur, öncelik sırasına göre ilerle.

  • Gerektiğinde “hayır” demeyi öğren.

  • İş ve özel hayat arasında keskin sınırlar koy.

2. Dinlenmeye ve Uyumaya Zaman Ayır

  • Kaliteli uyku uyumak, beynin ve bedenin yenilenmesi için şart.

  • İş dışında gerçek anlamda dinlenebileceğin zamanlar yarat.

3. Fiziksel Aktiviteyi Artır

  • Düzenli egzersiz (yürüyüş, yoga, yüzme gibi hafif sporlar) stres hormonlarını azaltır.

  • Beden sağlığını güçlendirmek ruhsal sağlığı da destekler.

4. Sosyal Destek Al

  • Yakınlarınla, arkadaşlarınla duygularını paylaş.

  • Profesyonel yardım (psikolog, psikiyatrist) almaktan çekinme.

5. Mola Vermeyi Alışkanlık Haline Getir

  • Gün içinde kısa süreli molalar ver.

  • Tatil yapmak, haftasonu kaçamakları planlamak zihinsel toparlanma sağlar.

6. Mükemmeliyetçilikten Vazgeç

  • Her şeyi kusursuz yapmaya çalışmak baskıyı artırır.

  • Elinden gelenin en iyisini yapmak yeterlidir; kendine karşı anlayışlı ol.

7. Hobiler Edin ve Kendine Zaman Ayır

  • Sadece keyif için bir şeyler yap (resim yapmak, müzik dinlemek, doğada zaman geçirmek gibi).

  • İş dışındaki hayatını zenginleştir.

8. Sağlıklı Beslen

  • Düzensiz veya sağlıksız beslenme tükenmişliği artırır.

  • Düzenli öğünler, bol su tüketimi ve dengeli beslenme hem fiziksel hem zihinsel dayanıklılığı artırır.

9. Profesyonel Yardım Almayı Düşün

  • Eğer belirtiler şiddetliyse veya uzun süredir devam ediyorsa, bir uzmana danışmak çok kıymetli olur.

  • Bilişsel davranışçı terapi gibi yöntemler tükenmişlik tedavisinde etkilidir.

10. Kendine Şefkat Göster

  • Kendini suçlamayı bırak.

  • Başarı ve mutluluğun süreç odaklı olduğunu unutma, sadece sonuçlara takılma.

Tükenmişlikle başa çıkmak, hayat tarzında küçük ama etkili değişiklikler yaparak mümkündür. Fiziksel, zihinsel ve duygusal bakım bir bütündür — hepsi birlikte ele alınmalıdır.

Okumaya devam et

Gizem Taşdelen

İş stresi ve tükenmişlik sendromu işletmelere zarar veriyor

İş stresi Avrupa genelinde çalışanlar için önemli bir endişe kaynağı olarak verimliği etkiliyor. Uluslararası işe alım ve danışmanlık şirketi Michael Page tarafından gerçekleştirilen, Türkiye’nin de dahil olduğu Avrupa genelindeki yeni bir araştırma, çalışanların %49’unun işini stresli bulduğunu, %47’sinin mevcut işini stres ve iş yükü fazlalığı nedeniyle bırakmayı düşündüğünü, %29’unun ise stresi daha az bir görev için daha düşük maaşlı işlere razı olduğunu ortaya koyuyor.

Yayınlanma:

|

Michael Page Türkiye Genel Müdürü Fatih Cömert “Bir iş yerinde çalışanlar iş stresi nedeniyle ayrılmak üzereyse tehlikede olan sadece onların zihinsel sağlığı değil, aynı zamanda o şirketin geleceğidir. O nedenle iş stresini azaltmaya yönelik gerçek bir taahhütte bulunmak işveren için stratejik bir zorunluluktur. Aksi halde eylemsizliğin maliyeti çok yüksek olur. Çalışanların sağlığına ve mutluluğuna yatırım yapan işverenler, onların tüm potansiyelini ortaya çıkarır ve işletmelerini uzun vadeli başarıya hazırlar.” diyor.

Yakın zamanda yaklaşık 4.000 iş arayan ve çalışanın katılımıyla gerçekleştirilen bu araştırmaya göre, çalışanların işyerinde ihtiyaç duyduğu koşullar ile işverenlerin şu anda sundukları arasında kopukluk görülüyor.

İş stresi ve çalışan tükenmişliğine dikkat

Türkiye dahil tüm Avrupa genelinde iş stresi dalgasının yaygınlaşmakta olduğunu ortaya koyan bu araştırmaya göre, iş stresi çalışanların ruh sağlığını etkilemekle kalmıyor, aynı zamanda işletmelere de zarar veriyor. Araştırmaya katılanların %32’si çalışmalarının taktir görmemesi, %27’si bunaltıcı iş yükleri, %33’ü iş ve özel yaşam dengesini kurma mücadelesi nedeniyle iş yerinde stres yaşadıklarını belirtiyor. Çalışanlarda artan tükenmişlik sendromu tehlikesine rağmen pek çok şirket, iş gücünün refahını destekleme konusunda yetersiz kalıyor. Çalışanların yalnızca %14’ü şirketlerinin ruh sağlığı desteği sunduğunu söylüyor.

İş yerinde stres azaltmanın yolları

Michael Page araştırma sonuçlarına göre iş stresinin çözümü ve mutlu bir işyeri yaratmak için işverenlere pratik öneriler ise şöyle sıralanıyor:

Takdir sürecini hızlandırın: Takdir eksikliği 4 çalışandan 1’inde ciddi strese neden oluyor. Bu sorunu çözmek için yöneticileri, ekiplerinin sıkı çalışmasını ve başarılarını düzenli olarak takdir etmeye teşvik edin. Çalışanı takdir uygulamaları, iyi performansları kutlamanın ve iş gücüne değer verdiğinizi göstermenin güçlü bir yoludur. Böyle bir uygulama ile çalışanlar birbirlerinin başarılarını mesajlar ve ödüllerle kutlayabilir.

İş yükünü hafifletin: İş süreçlerini basitleştirebileceğiniz, gereksiz toplantıları ortadan kaldırabileceğiniz ve iş gücünüze biraz nefes alma alanı sağlayabileceğiniz alanları belirleyin. Yöneticileri düzenli molalar vermeye ve örnek olmaya teşvik edin; eğer yöneticiler aralıksız çalışıyorlarsa, ekipleri de aynısını yapma konusunda üzerlerinde baskı hissedecektir. Son denemelerde umut verici sonuçlar veren haftada 4 gün çalışma yöntemiyle çalışanların iş stresinin azaldığı ve zihinsel sağlıklarının daha iyi olduğu, işletmelerin de üretkenliğini koruduğu gözlemleniyor.

İş-yaşam dengesine öncelik verin: Bu araştırma çalışanların %64’ünün uzaktan çalışmayı ofiste olmaktan daha az stresli bulduğunu gösteriyor. Ancak stres seviyelerini değerlendirmek, iş yüklerini yönetmek ve uzaktaki çalışanların kendilerini yalnız veya bunalmış hissetmemeleri için ihtiyaç duyduğu desteği sağlamaya özen gösterin.

Okumaya devam et

Gizem Taşdelen

ÇALIŞMA BAKANLIĞI MOBBİNG REHBERİ YAYINLADI

Yayınlanma:

|

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı işyerlerinde sık şikayetlere neden olan Mobbing üzerine Rehber yayınladı. Rehberin sunuş yazısında aşağıdaki ifadeler yer aldı:

Tüm kültürlerde ve ülkelerde, yaş, cinsiyet, kıdem, hiyerarşik konum ayrımı olmadan çalışanların karşılaşması muhtemel bir işyeri sorunu olan işyerlerinde psikolojik taciz (mobbing), iş ahlakına aykırı sistematik yürütülen bir işyeri sorunudur.
Çalışma hayatını düzenleyici, işçi ve işveren ilişkilerinde çalışma barışının sağlanmasını kolaylaştırıcı ve koruyucu önlemler alma, çalışma hayatındaki mevcut ve muhtemel sorunları ve çözüm yollarını araştırma görevi bulunan Bakanlığımız, günümüzde hem bireysel hem de kurumsal düzeyde bir sorun haline gelen psikolojik taciz konusunda da çalışmalar yürütmeye başlamıştır.
19 Mart 2011 tarih ve 27879 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “İşyerlerinde Psikolojik Tacizin Önlenmesi (Mobbing)” Başbakanlık Genelgesinin dördüncü, beşinci ve sekizinci maddeleri Bakanlığımıza açıkça görevler yüklemiştir. ALO 170 üzerinden psikologlar vasıtasıyla çalışanlara yardım ve destek sağlanması, Psikolojik Tacizle Mücadele Kurulunun oluşturulması ile eğitim ve bilgilendirme toplantıları
düzenlenmesi, Bakanlığımızın başlıca sorumluluk alanları olarak belirlenmiştir.
Söz konusu Genelge kapsamında, psikolojik tacizle mücadeleyi güçlendirmek amacıyla, öncelikle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İletişim Hattı olan ALO 170 üzerinden Psikolojik Taciz konusunda çağrılar alınmaya başlanmıştır. Alınan bu çağrılara cevap vermek üzere psikologlar konu hakkında eğitilmiş ve hattı arayanlara yardımcı olmak üzere görevlendirilmiştir. Söz konusu psikologlar hattı arayanları konu hakkında bilgilendirme, işyerinde psikolojik tacize uğradığını düşünenlere psikolojik destek verme, onları yönlendirme, şikayetleri dinleme görevlerini yerine getirmeye başlamışlardır.
Bununla birlikte, 21/5/2012 tarihli Bakanlık Oluru ile “Psikolojik Tacizle Mücadele Kurulu” oluşturulmuştur. Söz konusu Kurul, “İşyerlerinde Psikolojik Tacizin Önlenmesi Genelgesi Uygulama Eylem Planı (2012-2014)” hazırlayarak çalışmalarına başlamıştır.
Bu çalışmalar kapsamında sosyal taraflar ve ilgili kuruluşların temsilcilerinin katkıları ile hazırlanan İşyerlerinde Psikolojik Taciz (Mobbing) Bilgilendirme Rehberinin işyerlerinde çalışma barışına katkı sağlaması, çalışanlara ve işverenlere faydalı olması umut edilmektedir.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı

 

MOBBİNG REHBERİ : mobbing rehberi

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.