Connect with us

GÜNCEL

SERBEST BÖLGELER, GELECEĞİN YOL HARİTASINI ÇİZMEK İÇİN ANTALYA’DA TOPLANDI

Ticaret Bakanlığı ve Türkiye’deki 19 serbest bölgenin üyeliği ile kurulan SEBKİDER ortaklığında, serbest bölgelerin önümüzdeki dönemde Türkiye’nin ekonomisindeki rolünü ve stratejik vizyonunu belirlemek için, Antalya’da düzenlenen “Cumhuriyetimizin Yüzüncü Yılında Serbest Bölgeler Çalıştayı” düzenlendi.

Yayınlanma:

|

16-18 Şubat tarihleri arasında Megasaray Westbeach Antalya Oteli’nde düzenlenen çalıştayın açılışına Ticaret Bakan Yardımcısı Mustafa Tuzcu ve Serbest Bölgeler Genel Müdürü Emel Emirlioğlu, SEBKİDER Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Kılınç, bürokratlar ve 19 serbest bölgenin yöneticileri katıldı.

Çalıştayın açılışında konuşan SEBKİDER Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Kılınç, 2023 yılında yaklaşık 31 milyar dolarlık toplam ticaret hacmi ve 13 milyar dolara yaklaşan ihracatı ile serbest bölgelerin Türkiye’nin üretim, istihdam ve katma değeri yüksek ihracat üsleri haline geldiğini belirterek, “İller bazında bir sıralamaya dahil edilmiş olsaydı İzmir’den sonra 5. sırada serbest bölgelerimiz gelecekti. 97 bin kişinin çalıştığı serbest bölgelerimiz 2023 yılında 5.8 milyon nüfuslu Ankara’dan daha fazla ihracat gerçekleştirdi. Türkiye’de sadece 24 il yıllık 1 milyar doların üzerinde ihracat yapabilmişken, bu yıl 5 serbest bölgemiz ihracatını 1 milyar doların üzerine çıkardı” diye konuştu.

Kılınç, serbest bölgelerin bu seviyenin çok daha üzerinde bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: “Bölgelerimizin, Türkiye’nin ikinci yüzyılında da ekonomik büyümenin ve dış ticaretin önemli bir itici gücü olarak misyonunu sürdürmesi için daha fazla kamu özel sektör iş birliğinde, ortak akılla değişen dünyaya ayak uyduracak, yatırımcıların beklentilerini karşılayacak ve hatta aşacak nitelikte çözümlere ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz. “

Kılınç: Fırsatlar ve Tehditler Belirlenecek

Bu çalıştayın amacının da serbest bölgelerin tüm hizmetlerini çok daha ileri seviyelere taşıyacak stratejileri, vizyonu, projeleri ve bize rehber olacak yol haritasını belirlemek olduğunu vurgulayan Yusuf Kılınç, “Çalıştayda serbest bölgelerin güçlü ve iyileştirmeye açık yönleri, fırsatlar ve tehditlerin yer aldığı SWOT analiz raporunu ortaya çıkaracağız. Bu rapor oluştuktan sonra Ticaret Bakanlığı ve SEBKİDER arasında kurulacak çalışma grupları ile önceliklendirilmiş konular ele alınacak ve hızlı aksiyon planları oluşturulacaktır” dedi.

Oluşturulacak ortak çalışma gruplarının serbest bölgelerdeki mevcut durumu değerlendirerek ihtiyaçları belirleyeceğini ve stratejik politika önerileri geliştireceğini aktaran SEBKİDER Başkanı, “Bu gruplar, serbest bölgelerin altyapısının geliştirilmesi, iş yapma ortamının iyileştirilmesi, yatırım teşviklerinin artırılması, dış ticaretin kolaylaştırılması ve insan kaynaklarının geliştirilmesi gibi konularda daha verimli politikaların geliştirilmesi için çözüm odaklı yaklaşımlar sunacaklardır. Ortak çalışma gruplarının oluşturulmasıyla, Ticaret Bakanlığı ve SEBKİDER arasında güçlü bir sinerji ve iş birliği sağlanacak, bu sayede serbest bölgelerin daha etkin bir şekilde geliştirilmesi için gerekli adımlar atılacaktır. Bu süreçte, serbest bölgelerde faaliyet gösteren işletmelerin ve yatırımcıların görüşleri de dikkate alınacak ve ortak bir vizyon doğrultusunda hareket edilecektir” diye konuştu.

Avcı: “Daha Güçlü Serbest Bölgeler için SEBKİDER’in Statüsü Güçlendirilmeli”

SEBKİDER Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Ali Avcı da konuşmasında, dünyada serbest bölgelerde önemli gelişmeler olduğunu, Türkiye’nin bu gelişmelerin dışında kalamayacağını belirterek, “Türkiye’nin sürdürülebilir geleceği açısından içinde bulunduğumuz bu kritik dönemde, sürdürülebilirlik ve çevresel faktörleri de gelecek stratejilerimizin merkezine alarak, ülkemizdeki serbest bölgeleri Avrupa Yeşil Mutabakatı şartlarına hazırlamamız gerekiyor. Öncelikle, enerji verimliliğini artırmak için altyapı ve tesislerin modernizasyonu gerekiyor. Yenilenebilir enerji kaynaklarına daha fazla yatırım yapılması ve enerji tüketiminin optimize edilmesi, karbon ayak izini azaltmada önemli adımlar olacaktır” dedi.

Avcı, Türkiye’nin ekonomik hedeflerine ve Avrupa Yeşil Mutabakatı hedeflerine ulaşmasında uluslararası ve ulusal ortaklarla iş birliği yaparak deneyim ve kaynak paylaşımını arttırması gerektiğine işaret ederek, bu konuda en güçlü rolü üstlenebilecek STK olarak SEBKİDER’in daha güçlü statüye kavuşturulması gerektiğini savundu.

Şahin: “Alman Yatırımları İçin Türkiye Biçilmiş Kaftan”

Organizasyonun ev sahipliğini üstlenen Avrupa Serbest Bölgesi Kurucu ve İşleticisi A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve SEBKİDER Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Kemal Şahin ise, Alman sanayicilerin daha uygun üretim yerleri aradığını belirterek, “Sanayinin önemli bir kısmı Almanya dışına yatırım yapmayı düşünüyor. Doğusunda savaş var gidemiyor. Çin’e de gitmiyor. Polonya da doldu. Hatta Amerika da dış yatırımlar için Çin dışında güvenli ülkeler arıyor. Bu durum Türkiye için büyük bir fırsat” diye konuştu.

Almanya temsilcisi olarak Yönetim Kurulunda bulunduğu DEİK Türk Alman İş Konseyi toplantılarında bu ülkeden Türkiye’ye yatırım çekmek için projeler geliştirdiklerini vurgulayan Şahin, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ülkemiz yeniden Almanya’dan ve Avrupa’dan çok boyutlu yatırımları çekebilir. Bu yatırımlar için Türkiye biçilmiş kaftan. Bölgelerimizi biraz daha verimli, şeffaf ve güvenilir hale getirirsek dış yatırımlar için çok cazip oluruz. Bu fırsatları iyi değerlendirirsek ülkemize gelen doğrudan yabancı yatırımları iki katına çıkarabiliriz. Bu noktada serbest bölgelerimizin çoğalması ve genişlemesi lazım. Bunun için serbest bölgelerin kuralları net olmalı ve sık değişmemelidir.”

Emirlioğlu: “Yatırımcıların Talebini Karşılamak Üzere Yeni Serbest Bölgeler Kuruduk ve Bazı Serbest Bölgelerimizin Arazisini Genişlettik”

Ticaret Bakanlığı Serbest Bölgeler Genel Müdürü Emel Emirlioğlu, 7,5 milyar dolarlık yatırım miktarına erişen serbest bölgelerin artan taleple, 545’i yabancı yatırımcı olmak üzere 2.108 firmaya ev sahipliği yaptığını vurgulayarak, “Küresel ekonomik konjonktürün uluslararası yatırım ortamı açısından taşıdığı belirsizlikler göz önünde bulundurulduğunda, serbest bölgelerde firma ve yabancı firma sayısında devamlı ve anlamlı artışlar kaydedilmesinin önemi daha iyi anlaşılmaktadır.” dedi.

Yatırımcıların artan taleplerinin karşılanması amacıyla yakın dönemde kurulan ve arazisi genişletilen serbest bölgelere değinerek sözlerini şöyle sürdürdü: “İzmir’in Bergama ilçesinde yer alan 2,3 milyon metrekare büyüklüğündeki arazi üzerine kurulan Batı Anadolu Serbest Bölgesi, 2023 yılında faaliyete geçerek yatırımcı kabulüne başladı. 2022 yılında İzmir’in Menemen ilçesinde 1,5 milyon metrekare, 2023 yılında Ordu ili Ünye ilçesinde 147.442 metrekare, Samsun Tekkeköy’de 644.125 metrekare büyüklüğünde yeni serbest bölgeler ilan edildi. Ege Serbest Bölgesinin 2016 ve 2023 yıllarında iki kez, Antalya ve Bursa serbest bölgelerinin 2018 yılında, Kocaeli Serbest Bölgesinin 2022 yılında sınırlarını genişletilerek yatırımcıların kullanımına yeni araziler tahsis edilmiştir.”

Emirlioğlu, serbest bölgelerimizin etkin bir şekilde ulusal ve uluslararası tanıtımın yapılmasının bölgelerimizin potansiyelini gerçekleştirmedeki önemine değinerek, SEBKİDER’in hayata geçirilmesini memnuniyetle karşıladığını ifade etti.

Bakan Yardımcısı Tuzcu: “Serbest bölgelerde yüksek teknoloji kullanımı, dijital ve yeşil dönüşüm öncelikli hedeflerimiz”

Serbest Bölgeler fikrinin, fikrin oluştuğu 1985 yılından bugüne değerini hep koruduğunu belirten Bakan Yardımcısı Mustafa Tuzcu, 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunun çıkarıldığı zamanki amaçların çok daha güçlü bir şekilde var olduğunun altını çizdi. Gerek 12. Kalkınma Planı gerekse Orta Vadeli Programda da yer alan ülkemiz hedeflerinin Serbest Bölgeler Kanununda belirtilen hedefler gibi üretim, istihdam ve ihracat olduğunu vurgulayan Tuzcu, Cumhuriyetimizin 100. yılında serbest bölgelerin istihdamı artırmayı amaçlayan, üretimi önceliklendiren bir anlayışla büyümeye devam ettiğini vurguladı.

Tuzcu, ülke olarak önemli hedeflere ilerlememizde 2023 yılında 100 bine varan istihdam sağlayan ve 12 milyar doları aşan ihracat gerçekleştirilen serbest bölgelerin büyük katkıları olacağının altını çizdi.

Serbest bölgeleri bir il olarak varsaydığımızda gerçekleştirdikleri 12,7 milyar dolarlık ihracat hacmi ile 5’inci büyük ihracatçı ilimiz olacağını vurgulayan Tuzcu “serbest bölgelerimizi ülke olsa Dünya Ticaret Örgütüne üye 167 ülke içinde yaklaşık 80’inci sırada yer alarak 80 ülkeden daha fazla ihracat gerçekleştiriyor olacaktır” dedi.

Serbest bölgelerden gerçekleştirilen ihracatın ülkemiz ihracatının yaklaşık %6’sına tekabül ettiğini vurgulayan Tuzcu, bu oranın önümüzdeki dönemde %10 düzeyine çıkarılmasını Serbest Bölgeler Çalıştayı vesilesiyle ortak hedef olarak belirlendiğini belirtti.

Serbest Bölgelerimizden gerçekleştirilen ihracat içerisinde ileri teknoloji düzeyinde sınıflandırılan ürünlerin oranının ülkemiz ortalamasından daha yüksek olduğunu hatırlatan Bakan Yardımcısı Tuzcu, yüksek teknoloji kullanımı, dijital ve yeşil dönüşüm çalışmalarının serbest bölgelerin öncelikli hedefleri arasında olduğunu belirtti. Ayrıca, serbest bölgelerin uluslararası arenada tanıtımının daha etkin bir şekilde gerçekleştirilerek, ülkemize daha fazla yabancı yatırım çekilmesi hedefinin önümüzdeki dönemde serbest bölgelerin öncelikleri arasında yer aldığını ifade etti.

SEBKİDER ile gerçekleştirilen çalıştayda elde edilen çıktıların kırkıncı yılına girecek olan serbest bölgelerin yol haritasında önemli katkı sağlayacağını altını çizdi.

Okumaya devam et

GÜNCEL

“YA TARİH YAZACAĞIZ, YA TARİH OLACAĞIZ” DEMİŞTİ: TARİH OLDU!

Yayınlanma:

|

Yazan:

Ankara siyasetinde eş başkanlık sistemi dışında tek kadın lider konumundaki Meral Akşener, bugün İYİ Parti Genel Başkanlığı’na resmen veda etti.

İYİ Parti’nin kurucu lideri Meral Akşener, 31 Mart’ta yerel seçimleri başarısızlığı ardından siyasete veda etmesiyle ilgili “İftiralarla, çirkin oyunlarla üzerimize gelineceğinin farkındaydım. Ez cümle seçim sonuçları doğrultusunda aldığımız riskin farkındaydım. Bugün Türkiye’nin alıştırılmış normalleri dışında sadece söz söylemede değil bedel ödeme sırasında da en önde duruyorum” dedi.

İYİ Parti, Akşener’in liderliğinde “hür ve müstakil siyaset” iddiasıyla geçmişte Millet İttifakı ortağı CHP’yi de reddederek ittifaksız girdiği 31 Mart’taki yerel seçimlerinde başarı sağlanamaması üzerine bugün yenilenme arayışında. Bugün Ankara Ticaret Odası (ATO) Kongre Merkezi’ndeki İYİ Parti 5. Olağanüstü Kurultayı sonrasında yeni lider dönemi başlayacak. İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu ile parti kuruluşunda teşkilatlanmayı sağlayan İYİ Parti Grup Başkanı Koray Aydın arasında çekişmeye sahne olan bugünkü liderlik yarışında yer alan isimler oldu. Bu isimler dışında, milletvekili olmayan isimler mevcut Başkanlık Divanı’nda Genel Başkan Yardımcısı görevindeki Avukat Mehmet Tolga Akalın ile parti kurucularından Avukat Günay Kodaz da yarışa katıldı.

İYİ Parti’nin Ekim 2017’den bugüne kurultay süreçlerinde tek aday olan Meral Akşener, yerel seçimler sonrasında 8 Nisan’da yaptığı yazılı açıklamasıyla bu sefer aday olmayacağını duyurmuştu. Hemen ardından Akşener’in desteğiyle Müsavat Dervişoğlu, beraberinde milletvekilleriyle kurultayda genel başkan adayı olacağını açıklamıştı.

Koray Aydın, yazılı açıklamasıyla adaylığını duyururken beraberinde milletvekilleriyle görüntü vermedi ancak bugün salondaki atmosferde de parti teşkilatı ve delegelerce ayakta alkışlanması ve yoğun ilgi görmesiyle öne çıktı.

Meral Akşener ise, 24 Haziran 2018’deki Genel Seçimler ve aday olduğu Cumhurbaşkanlığı Seçimi sonrasında partisi TBMM’ye girmesine rağmen kendisi milletvekili de olamadığı için İYİ Parti içinde tartışmalar yaşanması üzerine ilk kez siyaseti bırakma restini çekmişti.

İYİ Parti Olağanüstü Kurultayı
İYİ Parti Olağanüstü Kurultayı

Afyonkarahisar’daki parti içi değerlendirme toplantısında 2018 yazında İYİ Parti’den ayrılacağını söyleyen Akşener, sonrasında İstanbul – Beylerbeyi’ndeki evi önünde “Bizi bırakma” eylemleriyle birlikte partiyi götürdüğü 2. Olağanüstü Kurultay’da tek aday olarak yeniden genel başkan seçilmişti.

Bu sefer Akşener, seçim ertesinde 1 Nisan günü yeniden partisini olağanüstü kurultaya götürme kararı aldıktan sonra kurultay salonuna sadece veda etmek üzere geldi.

Yıllardır Akşener’in yakın çalışma arkadaşı olarak parti içerisinde “abi” olarak adlandırılan Cihan Paçacı, VOA Türkçe’ye yaptığı açıklamasında, bunun siyasete tümüyle veda olduğunu düşünmediğini ve Meral Akşener’in İYİ Parti’yle ilişkisini korumasını beklediğini söyledi.

İYİ Parti’de genel başkan kim olursa olsun artık partiyi bir bütün olarak tutmaya çalışacağını da kaydeden Paçacı’ya göre; üç aday bakımından da kurultay sonrasında milliyetçi kadrolarla birbirini dışlamadan İYİ Parti’nin gelecek genel seçimlere hazırlanmasını sağlamak mümkün.

 

Meral Akşener Ankara siyasetine ve İYİ Parti’ye veda etti mi?
Meral Akşener: “Bedel ödeme sırasında da en önde duruyorum, pişman değilim”

Meral Akşener, 31 Mart’taki yerel seçimlere “hür ve müstakil” olarak katılma kararını savundu ve bu kararı aslında İYİ Parti’yi fabrika ayarlarına döndürmek, iki kutuplu hale gelmiş Türk siyasetine nefes aldırmak amacıyla aldığını anlattı.

Türkiye’de bugün alıştırılmış normaller dışında bir yaklaşım sergileyerek bedel ödeme sırasında en önde durduğunu söyleyen Akşener, ittifaksız şekilde 31 Mart’taki yerel seçimlere girilmesi kararı, İYİ Parti’de 14 Mayıs 2023’teki milletvekili aday listesi hazırlığıyla ilgili maddi çıkar sağlama ve parti içinde maddi yolsuzluklar olduğu iddiasına da üstü kapalı göndermede bulundu.

İftiralara ve hakaretlere maruz kaldığını anlatan Akşener, “Ne kadar zorlu bir yola çıktığımızın farkındaydım. İftiralarla, karalamalarla, çirkin oyunlarla üzerimize gelineceğinin farkındaydım. Satın alınmışlara karşı yürekten inanmışların mücadelesini yürüttüğümüzün farkındaydım. Taşın altına elini, gövdesini koyanların farkında olduğum gibi o taşın bizi ezmesi için çalışanların da, iştahla el ovuşturanların da farkındaydım. Ez cümle seçim sonuçları doğrultusunda aldığımız riskin elbette farkındaydım. Bugüne kadar olduğu gibi bugün de Türkiye’nin alıştırılmış normallerinin dışında, sadece söz söyleme sırasında değil bedel ödeme sırasında da en önde duruyorum. Bugüne kadar her daim, kimseden bir beklentim olmaksızın gerektiğinde bedel ödemeyi bildim. Bundan dolayı da asla pişman olmadım. Nitekim bugün de pişman değilim. Çünkü haklılığımızın elbet bir gün anlaşılacağını biliyorum. Ve bugün üzerime düşen her şeyi yapmış olmanın huzuruyla son kez karşınızdayım” ifadesini kullandı.

Yerel seçimler sonrasında “hür ve müstakil” kararında haksız olduğu için değil yetim, öksüz bırakmamak için mağlubiyet kararını üstlendiğini söyleyen Akşener, “Başarısızlığı ben aldım, artık başarıyı siz yakalayacaksınız! Bedeli ben ödedim, artık hesabı siz tutacaksınız! Kiminiz ‘abla’, kiminiz ‘kardeş’, kiminiz ‘anne’ diye geldiniz. Benden bir ev, bir yuva istediniz. Ben de İYİ Parti’yi sizlere bir ev, bir yuva yaptım. Ocağını tüttürdüm, içini ısıttım, sofrasını kurdum, bahçesini genişlettim. Yıkmak isteyenlere, dağıtmak isteyenlere, çökmek isteyenlere müsaade etmedim. Ama bugünden sonra artık bu evi siz koruyacaksınız! Şairin de dediği gibi; ‘Bizdik o hücumun bütün aşkıyla kanatlı, bizdik o sabah ilk atılan safta yüz atlı… Dünyâya vedâ ettik, atıldık dolu dizgin. En son koşumuzdur bu, asırlarca bilinsin!” sözleriyle veda konuşmasını sonlandırdı.

2023’teki ortak adaylık için “feragatte ve fedarlıkta bulundum” dedi

İYİ Parti’deki genel başkanlığına veda konuşmasında Ankara siyasetine ve muhalefet cephesine ilişkin mesajlar verdiği gözlemlenen Akşener, özellikle CHP’ye yönelik Cumhurbaşkanlığı adaylığıyla ilgili sitemini yeniden gündeme taşıdı.

Akşener, “Mesela 2017 yılında; devletimizin ‘kerim’ anlayışını ortadan kaldıran, milletimizi de ucube bir sisteme mahkûm eden Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi referandumuna ‘Hayır’ demek için il il gezdim. ‘Bu sistem Türkiye’yi uçuruma sürükler.’ dedim. Ve maalesef haklı çıktım. 2018’de, 2019’da, 2020’de ve en nihayetinde 2023 yılında da ‘milletle inatlaşılmaz’ diyerek hem iktidarı hem de ana muhalefeti defalarca uyardım. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türkiye’ye nefes aldırmak için yeri geldi feragatte, yeri geldi fedakarlıkta bulundum. Yeri geldi herkes sustuğunda bile milletin sesini haykıran oldum” dedi.

Bu noktada Akşener’in, 31 Mart’taki yerel seçimlerde ittifak kurmama kararı aldığı CHP’ye yönelik 14 Mayıs 2023’teki Cumhurbaşkanlığı Seçimi’nde kendi ifadesiyle “kazanacak aday” belirleme ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığında ısrarcı tutuma karşı tepkisini koruduğu görüldü.

Sıkça “Haklı çıktım” ifadesiyle sitemde bulundu, vedasını tamamladı

Meral Akşener, konuşmasında Türkiye’deki yakın siyasi tarihe ilişkin sıklıkla “Haklı çıktım” ifadesini kullanarak, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan iktidarına yönelik 2010’daki anayasa değişikliği referandumu da dahil olmak üzere yanlışlıklara karşı çıktığını kaydetti. Akşener, “Zihnim de, vicdanım da hep çok rahat oldu. Çünkü hiçbir zaman peşinden koştuğum kişisel bir çıkarım olmadı. Çünkü hiçbir zaman utanacağım bir yaram olmadı. Çünkü hiçbir zaman vicdanımı susturabilecek bir güç olmadı. Tehdide, baskıya, zorbalığa hiç eyvallahım olmadı. Allah şahit; toz zerresi kadar korkum da olmadı” sözleriyle kendisini anlattı.

Meral Akşener
Meral Akşener

“Hayatımın her döneminde sahip olduğum ahlaki değerleri, Cumhuriyetimizin temel ilkelerini, Türkiye’nin ihtiyaçlarını gözeterek; sorumluluklar aldım, tutumlar sergiledim. Mesele millet, mesele memleket olduğunda inandığım yolda yürümekten hiçbir zaman çekinmedim. Milletin hakkı için, devletin itibarı için karşısında durduklarımın parmak sallayan elleri beni yıldıramadı. Hedef tahtasına koyan dilleri beni sindiremedi. Cazip teklifleri beni susturamadı. Makam vaatleri beni durduramadı. ‘Tutuklanacaksın’ tehditleri umurumda bile olmadı” diyen Akşener, 30 yıllık siyasi kariyerinde aldığı tüm kararların arkasında durmaya devam edeceğini söyledi.

Meral Akşener, kürsüde konuşmasını tamamladıktan hemen sonra salondan ayrıldı ancak birinci turda oy kullanmaya arada geri döndü. Hızlıca oyunu kullandıktan sonra yeniden ayrıldı.

İYİ Parti istifa rüzgarlarıyla nasıl dalgalandı, kim neden istifa etti?

İYİ Parti’de Meral Akşener’in liderliğinde ilk istifa rüzgarı aslında 24 Haziran 2018’deki genel seçimler süreciyle ortaya çıkmıştı.

MHP’den Devlet Bahçeli’ye karşı genel başkanlık değişimi tartışması yürüterek ayrılan ve İYİ Parti kuruluşunda görev alan milliyetçi çizgideki isimlerden ayrılanlar olmuştu. Yusuf Halaçoğlu gibi birkaç kurucu üye sonrasında, Ümit Özdağ gibi bazı isimlerse 31 Mart 2019’taki yerel seçimlerle birlikte CHP’yle ortaklaşma siyasetine karşı çıkmaya başlamıştı. Akşener’in yönetim tarzıyla da sıkıntı yaşadığını vurgulayan isimlerden Ümit Özdağ, 4 Mart 2021’de İYİ Parti’den istifa etmiş ve sonrasında Zafer Partisi’nin kurucu liderliğini üstlenmişti.

Kurucular ve partide milletvekilliği yapmış isimler arasındaki önemli bir ayrılık rüzgarı ise, Mayıs 2023’teki Millet İttifakı’yla ortak aday çıkarma sürecindeki sancılı günlerle birlikte yaşandı. Seçimler sona erdikten sonra İYİ Parti’nin, o dönemki CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı Seçimi’ni kaybetmesindeki rolü tartışması ve CHP’ye karşı yürütülen sert siyaset anlayışındaki çatışmalar ardından eski vekiller Durmuş Yılmaz ve Bahadır Erdem ayrılmıştı.

14 Mayıs Genel Seçimlerin’deki milletvekili listesiyle tartışma yaşanırken İYİ Parti’nin kurucularından Ümit Dikbayır tarafından Akşener ailesine ve yakınlarına yönelik maddi çıkar sağlama iddiaları da gündeme taşındı. Bu tartışma gölgesinde Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu’nun Kasım 2023’te AK Parti’ye geçmesi dikkat çekti.

Milletvekili listesiyle ilgili tartışmada adı geçenlerden Ankara Milletvekili Adnan Beker de 16 Kasım 2023’te İYİ Parti’den istifa etti ve bağımsız vekil durumunda.

İstanbul Milletvekili Sibel Ayşe Yanıkömeroğlu, 6 Aralık 2023’te yerel seçimlerde CHP’yle iş birliği yapılması gerektiği görüşüyle istifa etti. Bu hafta Yanıkömeroğlu, 24 Nisan’ta CHP’ye geçti ve Özgür Özel tarafından grup toplantısında CHP rozeti takıldı.

Ankara Milletvekili Yüksel Arslan, parti içi tartışmalar gerekçesiyle 21 Aralık 2023’te ise yerel seçimlerde CHP’li Mansur Yavaş’ı destekleyeceğini belirterek, istifa etti ve bağımsız vekil durumunda.

Son olarak 31 Mart 2019’taki yerel seçimler sonucunda ise Bilge Yılmaz ve Ümit Özaleli ise, İYİ Parti’den istifa etti.

Yeni başkan seçilen Dervişoğlu, seçilecek GİK üyeleri arasından Başkanlık Divanı’nı belirleyecek yani yakın çalışma ekibinde yer alacak genel başkan yardımcılarını seçecek.

VOA

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

TRABZON’DA BANKA GÜVENLİK GÖREVLİSİ CANINA KIYDI

Yayınlanma:

|

Yazan:

Trabzon Yomra’da bir bankada geçici olarak görev yapan güvenlik görevlisi Malatyalı S.D. arkasında not bırakarak silahla kendisini vurdu.
Edinilen bilgiye göre Malatya’dan gelen ve depremzede olan, geçici olarak bir bankanın Yomra şubesinde güvenlik görevlisi olarak çalışan. 40 yaşındaki S.D. banka içerisinde kendini kapattığı bir odada silahla başından vurarak ağır yaralandı. Silah seslerini duyan personel Kapıyı açınca başından vurulmuş halde S.D.’i buldu.

Olay yerine çağırılan sağlık ekipleri ilk müdahalede bulunduktan sonra Banka Güvenlik Görevlisi ambulansla Kaşüstü Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybeden Güvenlik Görevlisi’nin “Oğlum seni çok seviyorum” diye not bıraktığı öğrenildi. Emniyet güçleri olayla ilgili soruşturmayı sürdürüyor.

Okumaya devam et

GÜNCEL

TEKSTİLDE İFLASLAR DEVAM EDİYOR

Yayınlanma:

|

Yazan:

Bursa merkezli Byr Sw Bilişim Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, küresel ekonomik krizin etkileri nedeniyle iflasını açıkladı. Borç yükü altında ezilen şirket, Nilüfer’deki merkezinden konkordato talep etmiş, ancak Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından reddedilerek iflas kararı verilmişti. Mahkemenin 16 Nisan 2024 tarihli kararı ile resmi olarak iflası tescil edildi ve işlemler aynı gün başladı.

458915-2-t.jpg

Okumaya devam et

KATEGORİ

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

KRIPTO PARA PİYASASI

BORSA

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.paravitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.