Connect with us

SİGORTA

TÜRKİYE SİGORTA’dan 10 ayda 6,9 milyar TL Sigorta primi

Yayınlanma:

|

31.08.2010 itibariyle birleşen Güneş Sigorta A.Ş., Halk Sigorta A.Ş. ve Ziraat Sigorta A.Ş.’nın yeni isimleri TÜRKİYE SİGORTA olmuştu. Kamuya ait 3 sigortanın birleşmesinde oluşan TÜRKİYE SİGORTA 2020 Eylül sonunda 6,9 milyar TL Prim üretti. Primlerin 2,6 milyar TL’lık kısmı Genel Zarar branşından oluşurken; 1,3 milyar TL’lık kısı Yangın ve Doğal Afetlerden; 1,2 milyar TL’lık ksımı Taşıt Sigortalarından oluştu.

2019’un ilk 10 ayında üç şirketin toplam prim tutarı 5,5 milyar TL düzeyinde gerçekleşmişti. Bir önceki yılın aynı dönemine göre 6,9 milyar TL‘lık prim tutarı yakalanarak % 24 artmış durumda.

Okumaya devam et

GÜNCEL

SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİ VE BANKA ÖZEL EMEKLİ SANDIK VERİLERİ

Yayınlanma:

|

Yazan:

Dünyada, sağlık,  yaşam koşulları, beslenme, teknoloji ve tıp bilimindeki gelişmeler ortalama yaşam süresini arttırdıkça sosyal güvenlik sistemi açıkları ve sorunları artmakta, devletlerin, bu konu üzerinde daha çok düşünmeye ve kamu bütçelerinden daha fazla kaynak ayırmaları zorunlu hale gelmektedir. Elbette sürecin başında doğru kurgular yapabilen devletler, her geçen gün yönetilmesi zorlaşan sosyal güvenlik sorunları karşısında daha rahat hareket edebilirken, bazı ülkelerdeki sosyal güvenlik açıkları çığ gibi büyümeye devam etmektedir.

Ülkemizde de ortalama ömür artarken, siyasi saiklerle kabul edilen “EYT” adı verilen uygulama hayata geçirilmiş ve Aktüeryal dengeler daha da bozulmuştur. Buna rağmen garip bir şekilde sosyal güvenlik açıkları büyümemiş ve emeklilik sisteminin bütçe üzerindeki yükü daha da hafiflemiştir. Emeklilerin  sayısı hızla artmasına karşın bütçeden yeterli ve gerekli destek sağlanamadığından emeklilerin maaşları da reel olarak azalmış ve yaşam koşulları daha da kötüleşmiştir.

Görüldüğü üzere 2020’de %17.2’ye çıkan bütçeden emekliler için sosyal güvenlik sistemine yapılan transferler, 2024’de %9.9’a kadar düşmüştür. EYT uygulamasına rağmen 2020 ile karşılaştırıldığında emeklilere bütçeden yapılan destek oransal olarak neredeyse yarı yarıya azalmıştır.

Öte yandan sosyal güvenlik sistemimizde 506 sayılı SSK’nın geçici 20. maddesine göre kurulan ve dördüncü kol olarak adlandırılan banka özel sosyal güvenlik sandıklarının hak sahipleri de bu kötü durumdan etkilenmektedir. Son olarak devir tarihini belirleme yetkisi Cumhurbaşkanına bırakılan bu sandıkların mali yapıları ile ilgili belirsizlikler devam etmektedir.  Cumhurbaşkanı bu yetkisini yıllardır kullanmadığı gibi  kamu otoritelerince  yapılan denetimlerin içeriği hakkında da hak sahipleri bilgilendirilmemektedir. Bu denetim sonuçlarının mutlak surette hak sahiplerince incelenmesi ve  kamu oyuna açık hale gelebilmelidir.

İlgili bankalar her yıl sonunda KAP(Kamu Aydınlatma Platformu)  yayınladıkları yıllık finansal faaliyet raporlarında özel aktüeryallardan hizmet almakta ve  içeriği açıklanmadığı için bilinmeyen hesaplamalar yapmaktadırlar. Bu hesaplamalarda sandık yükümlülük hesaplarını baz teşkil eden Aktüeryal oranlar, temel varsayımlar, tahminler, devir tarihindeki belirsizlik ve peşin diğer hesabında kullanılan teknik faiz oranı (%9.8 ) devir  hükümlerini düzenleyen kanun çerçevesinde belirlenmiş olup son yıllardaki enflasyon oranları göz önüne  alındığında  güncelliğini yitirmiştir. Gerçek yükümlülük ve peşin değerler tam olarak hesaplanamamakta, buna rağmen bankalar yine de her yıl KAP’a bildirilen faaliyet raporlarında bu konuda açıklayıcı bilgi ve hesaplamalar yayınlamaktadır. Keza emeklilik ve sağlık yükümlülükleri bankaların en önemli yükümlülük kalemi olduğundan uluslararası standart gereği yayınlamak durumundalar…

3 yıl önce de bu konuda hazırlamış olduğumuz yazı yayınladıktan sonra son durumu görmek açısından tekrar incelediğimizde her ne kadar hesaplamaya baz teşkil eden varsayımlar gerçekçi olmasa bile (ki gerçekçi hesaplama yapılsa durumun çok vahim olacağını düşünüyoruz)  bu sandıklar mali yapıları her geçen gün daha da kötüleşmektedir.

SGK’da da son 10 yılda aktif sigortalı sayısı %23.36  artmış iken bağımlı sayısı %1.39 düşmüştür. Aktif/ pasif oranı da  1.92’den 1.61’e düşmüştür. Bu durum SGK’nın yakın geçmişteki EYT uygulaması sonucu olup 2022’de 2.01’e kadar çıkan oran EYT ile birlikte kötüleşerek SGK  bütçesini daha da zorlamış, ancak emekli maaşlarındaki reel düşüşler nedeniyle yukarıda da değindiğimiz üzere devlet bütçesini olumsuz etkilememiştir.

Türkiye’de sigortalı nüfus oranı son on yılda %86’dan %90’a çıkmış olup kapsam içindeki nüfus sayısı artmasına, EYT ile bir anda ilave 2 milyon kişiye emekli maaş verilmesine rağmen emeklilere bütçeden ayrılan payın da artması gerekirken üstüne üstük bu pay daha da düşmüş ve emekliler sefalet içinde yaşamaya bırakılmışlardır.

Özel sandıklar bakımından incelediğimizde ise durum çok daha vahimdir. Keza genel sağlık sigortasında aktif/pasif oranı son durum itibariyle 1.61 iken özel sandıklarda bu oran 1.26’dır (2021 de bu oran 1.47 idi). Aktif sigortalı sayısı % 3.6  artarken aylık alanlar % 29.54, Bağımlılar ise %31.56 artmıştır. Çalışan sayısı artışının çok üzerinde emekli olan ve bağımlı sayısı artmaktadır.

Önümüzdeki yıllarda bankacılık teknolojisindeki gelişmeler, sigortalı sayısını arttırmayıp tam tersine düşüreceğinden, emekli olan, aylık alan ve bağımlı sayısı daha da hızla artacak ve aktif pasif oranı 1’e daha da yakınlaşacaktır. Bu durum sandık bilançolarını daha da  kötü hale getirecek ve yönetilmelerini zorlaştıracaktır.. Yükümlülük ve peşin değer hesaplamaları da kanun gereği gerçekçi olmayan varsayımlara göre yapıldığından özel banka emekli sandıkları, daha da büyüyen kara delikler haline dönüşecektir.

Yedi büyük bankanın KAP’a bildirdiği faaliyet raporlarından derlediğimiz veriler ve varlık bilgileri aşağıdaki gibidir.

Öncelikle diğer bankalar sağlık ve sağlık dışı yükümlük ve prim bugünkü ve peşin değerler hesaplayıp yayınlarken, Ziraat Bankası bunu yayınlamamaktadır. Garanti Bankası ise varlık dökümlerini her ne sebeple ise diğer bankalar gibi yayınlamadığından,  sağlık dışı prim bugünkü değeri de açıklamadığından bazı bilgilere tam olarak ulaşamıyoruz.

Tablo incelendiğinde İş Bankası, Akbank veya YKB karşılık ayırırken, diğer bankalar gerçekçi olmayan varsayımları dikkate alarak teknik fazla olduğunu düşünerek karşılık ayırmamaktadır gerçek bu mudur? Muhtemelen böyle değildir keza gerçekçi varsayımlar ve faiz oranlarıyla hesaplandığı taktirde çok farklı tabloları görmemiz mümkündür.

Garanti bankasının 3 yılda yüksek enflasyona rağmen toplam yükümlülük üzerinde kalan sandık varlığı ancak % 34 artmıştır. Son 1 yılda ise resmi enflasyon % 44.38 olmasına rağmen % 10 azalmıştır. Bunun mutlaka bir izahı vardır ama hak sahipleri bunu bilmiyorlar.. YKB son 1 yılda enflasyonun biraz altında artarken son 3 yılda bankalar içinde Garanti bankası hariç en düşük varlığı artan banka olmuştur. Diğer bankaların varlıkları 1 yıl ve 3 yılda enflasyon üzerinde artmış olup özellikle İş Bankası ve Ziraat Bankası’nın son 3 yıllık artışı, İş Bankası ve Halkbank’ın ise son 1 yıllık artışı dikkat çekicidir.

Genel olarak, mevcut kanuni varsayımlar dahilinde (ki bu varsayımlar gerçekçi değildir) kamu bankaları olan Ziraat ,Halkbank ve Vakıfbank’ın fili ve teknik fazla tutar artış olumlu iken YKB, Akbank ve İş Bankası ise sandık açığı vermekte ve bunun için de karşılık ayırmaktadır. (Bu karşılıkların ne kadar yeterli olduğu kullanılan gerçeği yansıtmayan varsayımların gerçeğe yakınlığına bağlı olarak değişir) Garanti Bankası verileri ise küçük çaplı bir fazlalık vermesine rağmen diğer bankalardan farklı metodoloji uyguladığından sağlıklı bir değerlendirme yapılamamış ve son yıllardaki olumsuz performansı dikkat çekicidir.

4.kol olarak adlandırılan banka özel emeklilik sandıklarının ileride daha büyük sorunlara yol açıp gerek ilgili banka sermayelerinde sorunlara yol açmaması gerekse kamu bütçesine yük olmaması bakımından öncelikle Cumhurbaşkanı yetkisinde olan devir konusunun bir an önce ne yönde kullanılacaksa netleşmesi, yapılan hesaplamaların doğru aktüeryal dengeyi sağlaması bakımından gerçekçi varsayımlarına dayandırılması, kamu otoritelerince yapıldığı düşünülen mali yapı denetim raporlarının hak sahiplerince incelenmesine imkan tanınması, özellikle de bankaların yıllık finansal faaliyet raporlarında yayınladığı verilere baz teşkil eden özel aktüerlerden alınan raporların da ilgili hak sahiplerince incelenmesine açık olması, gelecekte hak kayıplarına meydan verilmemesi ve oluşan açıkların kamu bütçesine yük olmaması bakımından önemlidir.

Murat ŞENOL-Ekonomist

*************

Murat ŞENOL’un konu ile ilgili diğer yazıları:

BANKA ÖZEL SANDIKLARIN SORUNLARI VE SANDIK AÇIKLARI BİRER KARA DELİK Mİ? – BankaVitrini

Dosya : Türkiye’de ‘Özel Sandık sorunu-1 – BankaVitrini

Dosya : Türkiye’de ‘Özel Sandık’ sorunu-2 – BankaVitrini

Dosya : Türkiye’de ‘Özel Sandık’ sorunu-3 – BankaVitrini

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: Bankalar faizlerini düşürmek için ne bekliyor

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TCMB’nin 250 baz puanlık faiz indirimine gitmesine ilişkin açıklama yaptı. Hisarcıklıoğlu, bankaların ticari kredi faizlerini aynı oranda indirmediğine dikkat çekerek, “Bankalar ticari kredi faizlerini düşürmek için ne bekliyorlar?” ifadelerini kullandı.

Yayınlanma:

|

Yazan:

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Merkez Bankasının faiz indirim kararına ilişkin olarak, “Bankalar ticari kredi faizlerini düşürmek için ne bekliyorlar? Bu indirimi öncelikli olarak KOBİ kredi faizlerine yansıtmalarını, üretime, yatırıma ve istihdama destek olmalarını bekliyoruz.” ifadesini kullandı

Hisarcıklıoğlu, Merkez Bankasının politika faizini indirmesine ilişkin olarak sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu.

Merkez Bankasının politika faizini 2,5 puan daha düşürerek yüzde 42,5’e çektiğini bildiren Hisarcıklıoğlu, böylece 3 ayda toplam 7,5 puan indirim yapıldığına işaret etti.

Hisarcıklıoğlu, bankaların mevduat faizlerine bu indirimleri anında yansıttığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:

“Ancak ticari kredi faizleri aynı oranda inmiyor. Bankalar ticari kredi faizlerini düşürmek için ne bekliyorlar? Bu indirimi öncelikli olarak KOBİ kredi faizlerine yansıtmalarını, üretime, yatırıma ve istihdama destek olmalarını bekliyoruz. Ticari kredi büyümesine getirilen sınırlamalar da ekonomide maliyetleri artırıp, arzı kısıtlayarak enflasyonist baskı oluşturuyor. Öncelikle KOBİ kredilerinden başlayarak ticari kredilere ilişkin büyüme kısıtlarının gözden geçirilmesi gerekiyor.”

Okumaya devam et

GÜNCEL

SOMPO GRUP: 2030’a kadar sürdürülebilir büyüme yolumuz

Yayınlanma:

|

Yazan:

Sompo Group, herkes için sağlık, refah ve finansal korumanın olduğu bir gelecek yaratma misyonundadır. Bunu başarmak için, 2024-2026 mali yılları için Orta Vadeli Yönetim Planımız (MTMP), 2030 yılına kadar hem piyasa değerini hem de konsolide kârı ikiye katlama hedefimizi özetlemektedir. Bunu, yurtiçi ve yurtdışı mülk ve kaza (P&C) sigorta işletmelerimizi güçlendirerek ve refah hizmetlerimizi kurarak yapacağız.

Kurumsal değeri artırmak için sosyal zorlukların ele alıyoruz

Hızlanan değişim dalgaları modern dünyayı etkiliyor. Her birinin, şirketlerin iş modellerini statükodan çıkarıp çok çeşitli toplumsal sorunlarla başa çıkmaları için dönüştürmeleri gerektiğine inanıyorum. Bunların başında yaşlanan nüfuslar, iklim değişikliği, artan jeopolitik riskler ve dijital teknolojideki hızlı gelişmeler geliyor ve bunların hepsi değişen tüketici değerleri ve davranışları arasında gerçekleşiyor.

Bu toplumsal değişimleri anlamak ve çeviklik ve inovasyonla yanıt vermek, şirketlerin gelecekteki büyümesi için çok önemlidir. Sompo Group olarak, rehavete kapılmanın uzağındayız ve 136 yıllık tarihimiz boyunca stratejik birleşmeler, ittifaklar ve satın almalar yoluyla sağlam temeller oluşturduk. Hızla değişen dış ortama uyum sağlamaya devam etmek için, bu temeller ve deneyim üzerine inşa etmeye ve bir işletme olarak “dayanıklılığı artırma” ve işletmelerimiz ve hizmetlerimiz ile müşterilerimiz arasında “bağlantı kurma ve bağlı olma” temaları altında büyümeyi sürdürmeye kararlıyız. Bu çabalar yalnızca bugünün zorluklarını çözmeyi değil, aynı zamanda kurumsal değerimizi uzun vadede yükseltmeyi amaçlamaktadır.

Sompo Group, yurt içi ve yurt dışı P&C sigorta işletmelerimiz ve refah hizmetlerimizin bu hedefin merkezinde olduğu cesur bir büyüme hikayesine başladı. Kasım 2024 itibarıyla yaklaşık 3,8 trilyon yen piyasa değeri ve 2024 mali yılında 270 milyar yene ulaşması öngörülen düzeltilmiş konsolide kârla istikrarlı bir ilerleme kaydediyoruz. 2024 mali yılına başladığımızda ilk hedeflerimiz 3 trilyon yen piyasa değeri ve 255 milyar yen düzeltilmiş konsolide kârdı, ancak hedefimiz açık: 2030 mali yılına kadar bu rakamları ikiye katlamak.

P&C sigortasındaki varlığımızı sağlamlaştırıyoruz

Japonya’da, küçülen bir pazarın ve değişen müşteri ihtiyaçlarının ikili zorluklarıyla başa çıkıyoruz. Müşterilerimizle ve toplumla olan bağlarımızı derinleştirmek, bu güveni temel alarak yerel P&C işimizin kazanç yapısını ve işletme temellerini yeniden şekillendirmek ve Sompo Japan’ı hem benzersizliği hem de dayanıklılığı örnekleyen bir markaya dönüştürmeyi hedefliyoruz.

Japonya dışındaki yurtdışı P&C sigorta işimiz, küresel erişimimizi genişletmeye ve ABD, Kanada, Avrupa ve Singapur’daki varlığımızı güçlendirmeye devam ederken karlılığımızın temel kaynaklarından biridir.

Japonya ve denizaşırı operasyonlar arasındaki iş birliği sayesinde, P&C sigorta işimizin finansal dayanıklılığını daha da artırmayı umuyoruz. Tutarlı ve yüksek performanslı bir sigorta ağı sağlamak için Mükemmellik Merkezi yaklaşımını teşvik ediyoruz. Bu, müşterilerin zorluklarına esnek ve hızlı bir şekilde yanıt vermek için en iyi uygulamaların küresel ağ genelindeki operasyonlarımız arasında paylaşılmasını sağlar.

Müşteri refahına giden yol

Refah işimiz “bağlantı kurmak ve bağlantıda olmak” fikri etrafında kurulmuştur. Sompo Group’un işletmelerini, ürünlerini ve hizmetlerini birbirine bağlayarak ve müşteriler ve verilerle bağlantı kurarak, müşteri refahı için sağladığımız değeri en üst düzeye çıkarabiliriz. Bu strateji, azalan doğum oranı ve yaşlanan nüfus sonucunda ortaya çıkan sağlık, hemşirelik bakımı ve emeklilik finansmanı olarak adlandırdığımız ‘üç endişe’yi ele almaya odaklanmaktadır.

Önemli bir girişimimiz, sigorta ve sağlık hizmetlerinin benzersiz bir karışımı olan genişletilmiş Insurhealth tekliflerimizdir. Ayrıca, fitness ve yaşam tarzı hizmetleri sağlayan bir Japon şirketi olan RIZAP Group ile iş birliği yaparak bir refah veri platformu geliştiriyoruz. Bu çabalar, müşterilerimizin sağlıklı yaşam beklentisini uzatırken müşteri yaşam boyu değerini (LTV) artırmayı hedefliyor ve bu da sonunda Sompo Group’un sürdürülebilir büyümesine katkıda bulunuyor.

Sompo Group Japonya kökenli, gerçek anlamda küresel bir şirkete dönüşürken hedefimiz netliğini koruyor: Küresel müşterilerimizin değişen ihtiyaçlarını, kalıcı etki yaratan en iyi çözümlerle karşılamak.

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.