Connect with us

BANKA HABERLERİ

Art arda 9 kez faiz artıran ECB’nin bugün son bir hamle daha yapması bekleniyor

Yayınlanma:

|

ABD’de dün açıklanan ve FED’in bir sonraki hamlesine ışık tutacağı beklenen ağustos ayı enflasyon verisi (manşet) beklentilere oranla bir miktar daha yüksek sonuçlandı. Yıllık bazda manşet TÜFE artışı %3,7 olurken (beklenti %3,6), çekirdek TÜFE enflasyonu ise beklentiler paralelinde %4,3 seviyesine geriledi (temmuz %4,7). Dün de bültenimizde ele aldığımız üzere, çekirdek enflasyonun gerileyeceğini tahmin ederken, manşet TÜFE’nin ise yıllık bazda artmasının arkasında arz kısıntıları nedeniyle ‘alevlenen’ petrol fiyatlarının yatacağını belirtmiştik. Son 3 ayda %30 yükselen Brent cinsi ham petrolün küresel anlamda enflasyonla mücadeleye nasıl zarar verdiğini de çok açık bir şekilde görebiliyoruz.

Merakla beklenen ABD enflasyon verisinin büyük çaplı bir sürpriz yapmaması nedeniyle piyasa tepkisinin de sakin olduğunu söyleyebiliriz. ABD dolarının piyasa kuru olan DXY 104,7 seviyesinde yatay kalırken, 10 yıllık tahvil gösterge devlet tahvil faizi ise %4,20 – 4,30 bandında salınmaya devam etti. Faiz getirisi olmayan altının ons fiyatı 1,910 dolar seviyesinden yatay pozisyonunu korumaya devam ederken, bitcoin yeniden 26bin dolar seviyesinin üzerine yükseldi. ABD borsaları geceyi yatay tamamlarken, gözler ise bugün sahne sırası alacak Avrupa Merkez Bankası’nın olağan toplantısına çevrildi.

Avrupa Merkez Bankası’nın enflasyonla mücadele kapsamında faiz oranını rekor bir zirveye mi yükselteceğine yoksa ekonomi kötüleştikçe ara mı vereceğine yönelik düne kadar kararsız bir seyir izleyen piyasa tahmincileri, bu sabah 25 baz puan artırıma %65 şans tanıyor. EUR kullanan 20 ülkenin merkez bankası, art arda dokuz kez faiz artışına soyunmasına rağmen, enflasyonun hedeflenen %2 seviyesinin neredeyse iki katından fazla artıyor olması ve 2 yıl daha bu seviyeye yavaşlamasının beklenmemesi zihinleri kurcalıyor. Dünyanın büyük bölümünde yüksek borçlanma maliyetleri ve Çin’in ekonomik ‘rahatsızlığı’ küresel mânâda ekonomik büyümeyi olumsuz etkilerken, Euro bölgesinde de bir durgunluk riskinin arttığına işaret ediyor.

ECB’den gelecek olası 25 baz puanlık bir artış, ECB’nin banka mevduatlarına ödediği faiz oranını, Euro’nun 1999’da kullanılmaya başlanmasından bu yana en yüksek seviye olan %4,0′ çıkması demek! Sadece 14 ay önce bu oran eksi %0,5 gibi rekor düşük bir seviyedeydi. Bu da bankaların nakitlerini merkez bankasına güvenli bir şekilde park etmek için para ödemeleri gerektiği anlamına geliyordu! Nereden nereye…

Türkiye cephesinde ise USDTRY kuru bebek adımları 26,95 seviyesine yükselirken, CDS risk primi 380 baz puan seviyesinde kalmaya devam etti. Ilımlı havaya paralel, Vakıfbank ve Yapı Kredi ardından dün de 5 yıl vadeli eurobond ihracında TSKB 300 milyon dolar %9,5 seviyesinden borçlandı (750 milyon dolar talep geldi). Kur ve CDS sakin seyrederken, hisse senetleri cephesinde ise ‘parti’ havası bozuldu. Hatırlarsanız bültenlerimizde birinin ışıkları aniden açacağı ve parti havasının bozulacağını belirtmişti. İşte o ışıkları açan belli oldu: faizler! Ekonominin geneli kapsamında faiz hadlerinin yukarı gittiğini görüyoruz. Tahvil faizleri yavaş yavaş %30 seviyesine yaklaşırken (2 yıl vadeli gösterge tahvil %29 seviyesine geldi), mevduat faiz oranları %40, kredi faiz oranları ise %50’li seviyelerine yaklaşıyor. Faizin geldiği seviye, hisse senedi piyasalarının arzuladığı bir ortam değil!

Son günlerde hisse senedi piyasalarının ‘tadı kaçarken’ genel hatları ile hâkim olan satış baskısı düne de taşındı: BİST100 endeksi günü %1,8 düşüşle güne tamamlarken (son 3 günde neredeyse %5 geriledi), bankacılık endeksi ise %1,2 geriledi. Son günlerde yaşanan satışları trend değişiminden ziyade soluksuz bir şekilde yükselen borsada kâr satışları olarak değerlendiriyoruz. Ilımlı havanın yerel seçimlere kadar veya reel faiz olmadığı müddetçe devam etmesine hâlen daha imkân tanıyoruz.

TCMB, Kur Korumalı Mevduatlara uyguladığı zorunlu karşılık oranını %15’ten %25 seviyesine çıkardı. Bu artışın bankalardan 300 milyar TL likidite çekilmesi anlamını taşıyor. KKM’nin bankalara olan maliyetinin artmaya devam ettiğini not edelim. Hatırlanacağı üzere, TCMB TL cinsi zorunlu karşılıklarda yaptığı değişiklikle (KKM) hesaplarına tüm vadeler için %15 zorunlu karşılık uygulamasını Temmuz’da başlatmıştı. Bu dönemde 500 milyar TL’ye yakın likidite sistemden çekilmişti. Bu adımları sıkı para politikasında değerlendiriyor ve olumlu karşılıyoruz.

Yeni gün başlangıcında, Asya borsaları, ABD enflasyonunda yaşanan küçük çaplı yukarı yönlü sürprizin faiz oranlarını yükseltme ihtimalinin düşük olduğunu düşünmeleri paralel yükseldi. Japonya’nın çekirdek makine siparişleri temmuz ayında beklenenden fazla düştü; üreticiler yavaşlayan küresel büyüme ve büyük pazar Çin’deki zayıflık karşısında yeni yatırımlara karşı çıkarken, dünyanın üçüncü büyük ekonomisinin zorlu bir döneme gireceği tahminlerini de artırdı. Bu olumsuz gelişmelere adeta omuz silken Asya borsalarında bu sabah hâkim renk yeşil olurken, gösterge endeks Tokyo borsası ise %1 yükselişle bu sabah başı çekiyor. ABD borsalarının da vadeli işlemlerinde hafif de olsa yukarı yönlü yükseliş görüyoruz.

Gözler bir taraftan da Kuzey Kore lideri Kim Jong Un Rusya gezisini takip ediyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i Rusya’daki görüşmeleri sırasında Kim’in ülkesine davet ettiğini okuyoruz. Kim’in gezisine askeri üretim tesislerini ziyaret ederek devam etmesi bekleniyor. Mali piyasaların gündeminde bugün veri akışı yoğun görünüyor. ECB’nin faiz kararının yanı sıra, her hafta perşemebe günü olduğu üzere ABD’de işsizlik maaşı başvuruları, Türkiye’de ise TCMB ve BDDK’nın bültenleri takip edilecek. Günün ikinci yarısında ABD’de ÜFE ve yine büyük bir önem arz eden ve FED’in yakından takip ettiği  perakende satışlar verisi de takip edilecektir.

ECB Mevduat Faizi

ECB’den gelecek olası 25 baz puanlık bir artış, ECB’nin banka mevduatlarına ödediği faiz oranını, Euro’nun 1999’da kullanılmaya başlanmasından bu yana en yüksek seviye olan %4,0′ çıkması demek! Sadece 14 ay önce bu oran eksi %0,5 gibi rekor düşük bir seviyedeydi, bu da bankaların nakitlerini merkez bankasına güvenli bir şekilde park etmek için para ödemeleri gerektiği anlamına geliyordu! Nereden nereye…

169467626815cda18684662112e7606292231f4c56_1_1200.jpg

ABD Enflasyon

1694676269abaa2139023e802a95879444ae6f25bd_2_1200.jpg

İktisatbank

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

Finansal Çöküşe Giden Yol: Bu 5 Riski Tanıyor musunuz?

Riskleri yok etmek mümkün değildir ama yönetilebilir.
Her kurumun bir risk yönetimi politikası olmalıdır.
Riskler arasında etkileşim olabilir: Örn. likidite krizi sistemik krize dönüşebilir.
Finansal tablolarla ve rasyolarla bu riskler düzenli izlenmelidir.

Yayınlanma:

|

Finans dünyası büyük kazançlar kadar büyük tehlikeleri de içinde barındırır. Bu tehlikeler çoğu zaman görünmezdir ve çoğu yatırımcı, girişimci ya da yönetici fark ettiğinde çok geç olabilir. Oysa bu riskleri önceden tanımak, finansal krizlerden korunmak için en büyük silahtır.

İşte bilmeniz gereken 5 temel finansal risk türü:

1. Kredi Riski: Güvendiğiniz Dağlara Kar Yağabilir

Bir kişi, kurum ya da devlet, size olan borcunu geri ödemezse ne olur? İşte bu durum kredi riskidir.
Bankaların kredi verirken uyguladığı uzun analizler, tahvil alan yatırımcıların yaptığı araştırmalar hep bu riski azaltmak içindir.

📌 Örnek: Bir şirketin vadeli satış yaptığı müşteri iflas ederse, o satış doğrudan zarara dönüşür.

2. Piyasa Riski: Dalgalı Denizde Sabit Duramazsınız

Döviz kurları, faiz oranları, hisse senedi fiyatları ve emtia değerleri sürekli değişir. Bu değişimler, yatırımcılar için kazanç fırsatı olduğu kadar büyük kayıplar da yaratabilir.
İşte bu dalgalanmalardan kaynaklanan zarar riski, piyasa riski olarak adlandırılır.

📌 Örnek: Dolar borcu olan bir şirket, kurun hızla artmasıyla maliyetlerini karşılayamaz hale gelir.

3. Likidite Riski: Elinizde Varlık Var Ama Nakit Yok

Bazı varlıklar vardır ki elinizde olsa bile, anında satılamaz. Satılsa da ciddi değer kaybı yaşanabilir.
Bu durumda karşımıza çıkan risk “likidite riski”dir.
Likidite, bir varlığın ya da şirketin nakde kolay çevrilebilmesiyle ilgilidir.

📌 Örnek: Elinizde milyonluk bir gayrimenkul vardır ama kısa vadede borç ödemeniz gerekiyordur. Satmaya kalktığınızda alıcı bulamazsanız, likidite sorunu yaşarsınız.

4. Sistemik Risk: Zincirleme Çöküş Riski

Finansal sistem iç içe geçmiş bir yapıya sahiptir. Bir kurumun batması, diğerlerini de sürükleyebilir. Bu yayılma etkisi sistemik risk olarak adlandırılır.

📌 Örnek: 2008’de ABD’deki Lehman Brothers’ın iflası, tüm dünyadaki bankacılık sistemini etkiledi ve küresel krizi tetikledi.

5. Temerrüt Riski: Gecikme, Belki de Hiç Ödeme Yok

Kredi riskiyle yakın olan bu kavram, özellikle sabit vadeli ödemelerde ortaya çıkar. Bir borcun vadesinde ödenmemesi ya da hiç ödenmeyeceği endişesi temerrüt riskidir.

📌 Örnek: Bir devlet, ekonomik kriz nedeniyle dış borç faizini ödeyemeyeceğini ilan ederse, yatırımcılar için bu ciddi bir temerrüt riskidir.

Risk Kaçınılmaz Ama Yönetilebilir

Risk olmadan kazanç olmaz. Ancak riskleri tanımadan yapılan her yatırım bir kumardır.
Kurumsal finans, bireysel yatırım ve şirket yönetimi gibi tüm alanlarda, bu 5 riski yönetebilmek hayati önem taşır.

Unutmayın:
🔹 Her risk ölçülebilir.
🔹 Her risk kontrol altına alınabilir.
🔹 Riskin farkında olan, kayıplarını azaltır.

www.bankavitrini.com

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

AKBANK’TA ŞOK AYRILIK, ING’YE GEÇİYOR

Yayınlanma:

|

Yazan:

AKBANK’ta şok ayrılık:

Banka “Bireysel Bankacılık ve Dijital Çözümler İş Birimi’nden sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan Burcu Civelek Yüce, bu görevinden, 04.07.2025 tarihinden geçerli olmak üzere ayrılacaktır” açıklaması yaptı.

Burcu Civelek YÜCE, bankanın Dijitalleşme sürecinde ekibi ile dizayn etmiş ana yönetici konumundaydı. Banka sistemlerinin sık sık çökmesinde eleştirilerin hedefinde olan isimlerin başında yer alıyordu.

ING BANK’a geçiyor

ING BANK Burcu Civelek Yüce’nin kendi bünyelerinde geçeceğini duyurdu. Uzun yıllar AKBANK’ta görev yapan ve mental olarak yıpranan Yüce bu şekilde kendini yeniden kanıtlama fırsatı da yakalamış olacak.

 

 

Okumaya devam et

BANKA HABERLERİ

MERKEZİ YÖNETİMİN 2025 MAYIS AYI GELİR GİDER ANALİZİ

Yayınlanma:

|

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bugün (15.06.2025) yayınladığı veriler baz alınarak Merkezi Yönetimin 2024 Mayıs ayı sonu (önceki dönem) ile 2025 Mayıs ayı sonu (cari dönem) kıyaslanarak değerlendirme yapılmıştır. Açıklanan verilerden hazırladığımız tablo aşağıda sunulmuştur.

TESPİTLERİMİZ

1- Toplam gelirler içinde en yüksek tutarlı kalemler: Gelir Vergisi, Özel Tüketim Vergisi, İthalde ve Dahilde Alınan KDV’dir. Cari dönemde bu 4 vergi türünün toplamı, toplam vergi gelirlerinin %70,7’sini oluşturmaktadır.
2- Toplam vergi gelirlerinin önceki dönemde %17,’4’ü, cari dönemde ise %20,9’u faiz ödemelerine gitmiştir..
3- Sosyal Güvenlik Kurumlarına (SGK) Görevlendirme Giderleri ile Hazine Yardımları adı altında yapılan ödemelerde önemli artış olmuştur. SGK’ya bir önceki dönemde 593,8 milyar TL aktarılırken, bu tutar cari dönemde 891,4 milyar TL olmuştur.
4- Bütçe açığı diğer kalemlere kıyasen daha düşük artış göstermiştir. Ancak yaptığımız araştırmalarda yılların son ayındaki bütçe açığı önceki aylara göre inanılmaz artmaktadır. Örneğin yılların ilk 11aylık bütçe açıkları toplamı (milyar TL); 2022’de 20,4; 2023’te 532,4; 2024’te 1.226,9 iken Aralık aylarındaki (tek aylık) bütçe açığı 2022’de 122,2; 2023’te 848, 2024’te ise 829,2 olmuştur. Sebebini bilmiyoruz. Ancak bu bağlamda yılın bütçe açığı sene sonunda netleşmektedir.


SONUÇ

Cari dönemde, personel giderleri+SGK’ya aktarılan tutar+faiz giderleri, toplam harcamaların %54,3’ünü oluşturmaktadır. Bu harcama kalemleri ve diğer harcama kalemleri dikkate alınınca gider tarafında harcamaları azaltacak tedbirlerin alınması zor görünmektedir. Sıklıkla gündeme getirilen tasarruf tedbirlerinin de bu büyüklükteki bütçede önemli bir sonuç sağlamayacağı görüşündeyiz. Bu nedenle Merkezi Yönetimin gelirleri arttırıcı (vergi oranlarını arttırma, yeni vergiler koyma, muafiyetleri ve istisnaları kaldırma gibi) uygulamalara gideceği kanaatindeyiz.

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.