Connect with us

GÜNDEM

FED’in tonu şahin ama iletişimi hayal kırıklığı yarattı. Gözler bugün TCMB’de

Yayınlanma:

|

FED dün sonuçlanan 2 günlük olağan eylül ayı FOMC toplantısında beklentilere paralel politika faizini %5,25 – %5,50 bandında sabit tuttu. Para politikası duruşu sertleşirken, üyelerin projeksiyonları da benzer bir şekilde şahince bir duruşa işaret etti. FED’in politika yapıcıları, ekonomiyi çok da durgunluğa sürüklemeden veya büyük iş kayıplarına yol açmadan enflasyonu düşürmenin başarılabileceğine giderek daha fazla inandığını da not edelim. Buna yumuşak iniş diyoruz!

FED üyelerinin güncellenen üç aylık tahminleri gösterge gecelik faiz oranının bu yıl bir kez daha 25 baz puan artırarak %5,50 – %5,75 aralığına yükseltilebileceğine işaret ederken, 2024 ve 2025 yılı boyunca faiz oranlarının önceden beklenenden önemli ölçüde daha sıkı tutuldu: 2024 sonu faiz tahmini %4,6’dan %5,1’e; 2025 sonu tahmini ise %3,4’ten %3,9’a güncellendi. Enflasyon başlığına yönelik tahminlerinde majör olmasa da manşet enflasyonda yukarı, çekirdek enflasyonda ise aşağı; büyüme tahminlerinde ise yukarı, işsizlik oranı tahminlerinde ise aşağı yönlü güncellemeler gördük.

FED üyelerinin projeksiyonlarının daha şahin bir duruş sergilemesini anlayarak yorumlayabilsek de, Başkan Powell’ın dün akşam mikrofon karşısına geçerek ne anlatmak istediğini tam olarak çözemedik. Peşinen Başkan Powell’ın konuşmasının da şahin bir üslup içerdiğini söyleyebilirim lâkin iletişiminin başarılı olduğunu söylemek çok zor. Net bir şekilde şunu söyleyebilirim ki Powell ‘sinyal’ vermekten imtina etti!

Kullandığı cümleleri FED’in de tam olarak kafasının net olmadığını şeklinde yorumladım. Mesela “Para politikasının yeterince sıkılaştırıcı olduğunu, oraya ulaştığımızda fark edeceğiz” dedi. Ekonomiye dair pek çok belirsizliğin olduğuna defalarca vurgulayan Powell, “Durabileceğimiz nihai seviyeyi bulmaya çalışıyoruz” diyerek FED’in faizi %0 – 0,25 aralığından süratale %5,25 – 5,50 bandına çekerek acaba aşırıya mı kaçtık endişesi yaşarken, diğer taraftan da enflasyonla savaşlarında dizginleri de gevşek tutmak istemediklerini anlıyoruz. Powell ayrıca “Uygun görüldüğü takdirde oranları daha da artırmaya hazırız” diyerek faizlerin zirveye ulaşıp ulaşmadığına karar verilmediğini söyledi. Piyasalar bu sabah itibariyle bir faiz artırımına daha %31 ihtimal tanıyor.

Hülâsa, piyasalar kararı sınırlı da olsa olumsuz bir tepki göstererek karşıladı. 2024 ve 2025 faiz beklentilerinin 50 baz puan yukarı çekilmesi, faiz indirimi ümit eden piyasalar cephesinde hayal kırıklığı yarattı. FED yetkililerinin, resesyon veya işsizlikte keskin bir artış olmadan enflasyonun düşürülebileceği konusunda her zamankinden daha fazla güven veren açıklamaları (yumuşak iniş) ilk nazardan emtia fiyatlarına itici bir güç olsa da, Powell’ın anlamlandırılmakta zorluk çeken muğlak cümleleri sonrasında satış baskısı kendisini daha fazla hissettirdi. Altının ons fiyatı, gecenin heyecanlı bölümünde 1,947 dolar seviyesine kadar yükselmesi ardından soluğu 1,925 dolar seviyesinde aldı. İlk nazarda yükselen ABD borsaları geceyi kırmızıda kapatırken, risk iştahının göstergesi konumunda Nasdaq endeksi %1,5 geriledi. Doların piyasa kuru olan sepet bazında DXY 105,7 seviyesine yükselerek 10. haftayı da yükselişle tamamlama konusunda kararlı bir görünüm sergiledi. ABD dolarının piyasa faizi olan 2 ve 10 yıllık gösterge tahviller ise neredeyse son 17 yılın zirvesine yükselerek sırası ile %5,12 ve %4,41 seviyesini test etti.

ABD dolarının piyasa faizlerinin yükselmesi ve doların elinin güçlenmesi, dolara karşı fiyatlanan pek çok enstrümanın da boynunun bükülmesine neden oldu. Mesela GBPUSD paritesi bu sabah 1,23 seviyesine gerileyerek son 6 ayın en düşük seviyesini test etti. 1,30 seviyesinin üzerinden açmış olduğumuz sterlin kısa pozisyonumuzu korumaya devam ediyoruz. Benzer bir şekilde, ortak para birimi EUR son 6 ayın en düşük seviyesi olan 1,0615’e kadar gerilerken, DXY’nin haftayı 105,3 seviyesinin üzerinde kapatması durumunda, doların güçlü duruşunu daha artıracağını düşünmeye devam ediyoruz!

Heyecan yaratamayan FED toplantısını bir kenara bırakarak TCMB’nin bugün 14:00’da sonuçlanacak eylül ayı olağan Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısına dönelim. Anketler, medyan bazda 500 baz puan faiz artırımına işaret ederken, TCMB’nin bugün ‘jumbo’ bir faiz artışına giderek sürpriz yapabilme ihtimalinin küçümsenmemesi gerektiğini düşünüyoruz. Böyle bir durumda, USDTRY kurunda, tıpkı geçen ay sonuçlanan PPK toplantısı ardından olduğu üzere sert bir geri çekilme ihtimali göz ardı edilmemelidir. Lâkin, kur cephesinde yaşanacak düşüş, döviz alım ihtiyacı içinde olan yurtiçi yerleşikler tarafından fırsat olarak görüleceğini düşünüyoruz.

TCMB PPK kararı öncesinde dün Borsa İstanbul ana endeksi satış baskısına boyun eğerken, bankacılık endeksi (XBANK) faiz oranlarına yönelik malûm beklentilere rağmen günü ilginç bir şekilde %2,2 artışa tamamladı. USDTRY kuru ve Türkiye’nin yabancı indinde risklerini gösteren 5 yıl vadeli CDS risk primi önemli bir değişim göstermeden yeni güne sırası ile 27,0300 ve 380 baz puan seviyesinden başlıyor. Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ziyareti devam ederken, dün de çok sayıda liderle bir araya geldiğini gördük. Ekonomi yönetiminin temaslarından somut anlamda bir haber gelmese de, genel kanı başarılı geçtiği yönünde.

Bugün ayrıca İngiltere Merkez Bankası’nın da faiz kararı önemle takip edilecektir. Piyasa beklentisi 25 baz puan artırıma bu sabah itibariyle %50 ihtimal tanıyor. Dün İngiltere’de açıklanan ve %7 beklentiye karşı %6,7 olarak sonuçlanan manşet TÜFE enflasyonu ardından bugün atılacak adımını son artırım olabileceği de düşünülüyor.

Yeni gün başlangıcında Asya piyasalarında hâkim renk kırmızı. Gösterge endeks Tokyo borsası %1,25 aşağıda işlem görüyor. Dolar, Japon Yeni karşısında bu sabah 148,30 seviyesine yükselerek Ekim 2022’de test etmiş olduğu en yüksek seviyeye dayandı! Japon Yenine yönelik endişemiz çok büyük! Parite 150 seviyesine yaklaşmasına paralel yetkililer sözlü müdahale ile tüm seçeneklerin masada olduğunu söyledi. Bu arada 10 yıllık Japon Devlet Tahvili de %0,745 ile Eylül 2013’ten bu yana en yüksek seviyesine yükseldi.

Mali piyasaların gündeminde, önde gelen merkez bankalarının kararlarının yanı sıra, Türkiye cephesinde tüketici güven endeksi, her hafta perşembe günü olduğu üzere ABD’de haftalık işsizlik maaşı başvuruları ve ikinci el konut satışları takip edilebilir. Ayrıca, TCMB ve BDDK haftalık bültenlerini de enine boyuna irdeleyeceğiz.

İktisatbank

Okumaya devam et

GÜNCEL

BİLANÇO NEYİ ANLATIR NASIL OKUNMALI?

Yayınlanma:

|

Yazan:

Finansal tablolar, bir şirketin performansını değerlendirmenin temel yollarından biridir. Bu tabloların en önemlilerinden biri de bilançodur. Peki, bilanço nedir, neyi anlatır ve nasıl okunmalı?

Bilanço Nedir?

Bilanço, bir şirketin belirli bir tarihteki mali durumunu özetleyen mali tablodur. Şirketin neye sahip olduğunu (varlıklar), ne kadar borcu olduğunu (yükümlülükler) ve bu borçlar çıktıktan sonra ortaklara kalan kısmı (özkaynak) gösterir.

Bilanço denkliği şu temel formüle dayanır:

Varlıklar = Yükümlülükler + Özkaynaklar

Bu formül, bir şirketin tüm kaynaklarının nasıl finanse edildiğini gösterir: ya borç alınarak ya da özkaynaklarla.

Varlıkları Anlamak

Varlıklar, şirketin sahip olduğu her türlü ekonomik değeri ifade eder. İki ana gruba ayrılır:

  • Dönen Varlıklar: Nakit, alacaklar, stoklar gibi kısa sürede paraya çevrilebilen kalemler.

  • Duran Varlıklar: Makine, bina, taşıt gibi uzun vadeli ve işletmenin üretim kapasitesini artıran yatırımlar.

Varlıkların dağılımı, şirketin likidite durumu ve yatırım stratejileri hakkında fikir verir.

Ödenmemiş Yükümlülükler

Yükümlülükler, şirketin dış kaynaklardan sağladığı finansal yükümlülüklerdir.

  • Kısa Vadeli Yükümlülükler: 1 yıl içinde ödenmesi gereken borçlar (ticari borçlar, banka kredi taksitleri).

  • Uzun Vadeli Yükümlülükler: 1 yıldan uzun sürede ödenecek borçlar (tahviller, uzun vadeli krediler).

Şirketin borç yapısı, finansal risk düzeyi hakkında önemli ipuçları sunar.

Eşitliği Anlamak

Bilançodaki “eşitlik” ilkesi, şirketin varlıklarının tamamının bir kaynağı olduğunu ifade eder:

Varlıklar = Borçlar + Özkaynak

Bu, şirketin tüm mal varlığının ya dış borçlarla (yükümlülükler) ya da ortakların yatırımlarıyla (özkaynaklar) finanse edildiği anlamına gelir.

Anahtar Bilanço Oranları

Bilançoyu daha anlamlı kılmak için bazı finansal oranlara bakmak gerekir. İşte en çok kullanılanlar:

  • Cari Oran
    = Dönen Varlıklar / Kısa Vadeli Borçlar
    🔹 Şirketin kısa vadeli borçlarını ödeme kapasitesini gösterir.

  • Borç / Özkaynak Oranı
    = Toplam Yükümlülükler / Özkaynak
    🔹 Şirketin borçla mı, özkaynakla mı finanse edildiğini gösterir. Risk düzeyini anlamak için önemlidir.

  • Aktif Karlılık Oranı
    = Net Kâr / Toplam Varlıklar
    🔹 Şirketin sahip olduğu varlıkları ne kadar verimli kullandığını gösterir.

Bilanço; yatırımcılar, yöneticiler ve kredi verenler için kritik bilgiler sunar. Şirketin sağlığını, borçlarını, likiditesini ve büyüme potansiyelini anlamanın en güçlü yoludur.

Bilançoyu sadece rakamlar yığını olarak değil; şirketin mali fotoğrafı olarak görmek gerekir.

Okumaya devam et

GÜNCEL

Faizde geri sayım: Rezervler güçleniyor, TL ilgisi artarken gözler TÜFE’de

Yayınlanma:

|

Yazan:

Türk mali piyasalarında CHP davası sonrası olumlu hava dün de korundu. TL ve TL cinsi finansal varlıkların büyük bir kısmı, Türkiye’de siyasi iklimin değiştiği 19 Mart öncesi döneme geri döndü. Borsa İstanbul haftanın ilk üç gününde %8,4 yükselirken, iki yıl vadeli gösterge tahvilin bileşik faizi de %39,3 seviyesine kadar geriledi. TCMB’nin yaklaşık iki hafta sonra düzenleyeceği olağan PPK toplantısında anlamlı bir faiz indirimine soyunacağı yönünde beklenti -bizler 350 baz puan indirimle politika faizinin %42,50 seviyesine geleceğini ve koridorun daha simetrik bir görünüm kazanacağını düşünüyoruz- hisse senetlerine de alım getirdi. Faizin gerilemesinin sanıldığının aksine bankacılık sektörü için iyi bir şey olmasının da yardımı ile, Borsa İstanbul bankacılık endeksi geride bıraktığımız haftayı da dikkate alırsak %20 yükseldi.

Türkiye’nin yabancı indinde risklerini yansıtan CDS primi 285 baz puan ile 20 Mart’tan bu yana en düşük seviyeye gerilerken, USDTRY kuru da dün 39,80 seviyesinin altına gerileyerek TL ilgisini teyit etti. Her ne kadar siyasi cepheden gelen kafa karıştırıcı minvalde haberler gündemde yer tutsa da, genel hatları ile yurt içi siyasi risklerin azalmaya meyil tutması ile TCMB’nin de net yabancı para pozisyonu ciddi anlamda iyileşti. Sayıların dili ile konuşursak, 1 Temmuz valörlü işlemlerde, net yabancı para pozisyonu 7,6 milyar dolar artarken, manşet rakam da 28,1 milyar dolar seviyesine yükselerek son dönemlerin zirvesini test etti. Hatırlanacağı üzere, 19 Mart’tan hemen önce 61 milyar doları aşan manşet rakam, 28 Nisan tarihinde, TL’den uzaklaşan yatırımcıların döviz talebi ile 7,6 milyar dolar seviyesine kadar gerilemişti. TCMB’nin döviz rezervlerini güçlendirmesini, tıpkı bir ordunun silah envanterini güçlendirmesi olarak yorumlayabiliriz. Pazartesi günü TCMB’nin olumlu hava ile birlikte döviz alımına aniden başlaması, piyasada TL fazlalığına da sebebiyet verdi. Bankalar bir hafta vadeli %46 faizle repoya yüklendikleri bir ortamda, döviz satışı sonrasında ellerinde fazla TL kalınca, TL REF geçici de olsa %46 seviyesinin altına indi!

Büyük resmi konuşmak gerekirse, her ne kadar siyasi cephede belirsizlikler hâkim olsa da, 8 Eylül tarihine kadar önümüzde yaz dönemi ve büyük bir zaman dilimi olduğunu göz ardı etmemek gerekiyor. TCMB’den yıl sonuna kadar düzenlenecek dört olağan toplantıdan beklenen 1100 baz puan faiz indirimi, enflasyonun %30 seviyesinin hemen altına inme ihtimali, TL tahvillere yönelik alım iştahını desteklerken, uzun bir süredir oldukça negatif ayrışan hisse senetlerine de alım getirdi. Türk Lirası faizin (USDTRY kuru ile karşılaştırıldığında) yatırımcısına reel getiri sunmaya yaz ayları boyunca devam edeceğini düşünüyoruz. Lâkin, dün Ticaret Bakanlığı’nın açıkladığı öncü verilere göre, Haziran ayında dış ticaret açığı geçen yılın aynı dönemine göre %38,8 artarak 8,2 milyar dolar oldu. Bu bozulmada yaşanan jeopolitik gelişmelerin enerji fiyatları üzerinden rol oynadığını düşünüyoruz. Reel değerlenme politikası ile dezenflasyon sürecine destek verilmek istense de, son üç ayın ortalaması 9 milyar dolar açığa işaret ederek rekabet gücünde ciddi bir aşınma yaratarak dış ticaret açığını da anlamlı düzeyde artırdığını göz ardı etmemek gerekiyor!

TL ve TL cinsi varlıklara yönelik olumlu tonumuzu yine de korumaya devam ediyoruz. Hisse senetlerinde pozisyon artırılabileceğini düşünüyoruz. Bankacılık hisseleri ve inşaat sektörü ile ilintili hisselere alıcı gözle bakılması gerektiğini düşünüyoruz. CHP davası sonrası olumlu havanın yarattığı iyimserliğe dem vurarak salı günü bültenimizin manşetini  “Ankara’dan abim geldi evde bir ‘bayram’ havası” diyerek hisse senetlerinde var olan coşkuya işaret etmek suretiyle piyasaların Ankara’yı yani TCMB’ye beklediğinin altını çizmiştik. Bugün TL faizlerin geleceğine yönelik önemli bir veriyi birazdan hep birlikte göreceğiz. TÜİK, saat 10.00’da Haziran ayı enflasyon oranları açıklanacak. Piyasaların medyan tahmini TÜFE’nin aylık bazda %1,6 artış kaydetmesi, yıllık rakamın da %35,4 seviyelerinde yatay kalması yönünde. Olumlu bir sürpriz ihtimalini de göz ardı etmiyoruz.

Dönelim yurt dışına… ABD Başkanı Trump, 9 Temmuz tarihinde tarifelerin devreye girmesinden önce Vietnam ile ticaret anlaşması yapıldığını duyurarak, Vietnam menşeli birçok ürüne uygulanacak gümrüğü %46 yerine %20 olarak belirledi. Çin menşeli ürünlerin Vietnam üzerinden geçişi ise %40 vergiye tabi tutulacak. Anlaşma kapsamında ABD, Vietnam’a sıfır gümrükle ihracat yapabilecek ve özellikle büyük motorlu araçlara öncelik tanınacak. Ancak detaylar belirsizliğini koruyor. Bu adımın Vietnam’ın Çin’e karşı denge arayışında ABD ile ilişkilerini sürdürme stratejisine de katkı sağladığını düşünüyoruz.

Temsilciler Meclisi’ndeki Cumhuriyetçiler, Trump’ın kapsamlı vergi indirimi ve harcama paketini 4 Temmuz’a kadar yasalaştırmak amacıyla son oylamaya yaklaşıyor. Yaklaşık 3,4 trilyon dolarlık maliyetiyle borcu büyütecek yasa tasarısı, Cumhuriyetçiler içindeki bazı muhafazakâr isimlerin itirazlarına rağmen, Trump’ın baskısıyla kritik önemdeki prosedürel oylama 220-212 ile geçti. Yasa tasarısı, Trump’ın 2017’de başlattığı vergi indirimlerini uzatıyor, göçmenlik denetimlerini sıkılaştırıyor ve yeşil enerji teşviklerini kaldırıyor. Tasarının geçmesi Trump için büyük bir iç politika zaferi anlamına gelecek.

Trump ile Elon Musk arasında kılıçların yeniden çekilmesi sonrasında, dün Tesla’nın ikinci çeyrek sonuçların farklı bir gözle takip edildi. Teslimatlarının %13,5 düşerek analist beklentilerinin altında kaldığını ve şirketin üst üste ikinci yılda da satış düşüşü yaşama ihtimalini artırdığını gördük. Yılın ikinci yarısında büyüme hedefini tutturmak için 1 milyondan fazla araç teslim etmesi gereken Tesla, Çin’de yenilenen Model Y ile toparlanma sinyalleri verse de, Trump’ın vergi reformu kapsamında elektrikli araç teşviklerinin kaldırılması riski ve Elon Musk’ın sağ eğilimli siyasi duruşu, özellikle ABD ve Avrupa’daki talebi olumsuz etkiliyor. Hisseler yılbaşından bu yana %20 düşüş kaydetti.

Trump politikaları nedeniyle doların değer kaybı özellikle EUR’ya karşı devam ederken, dün İngiltere Maliye Bakanı Reeves’in parlamento oturumunda gözyaşlarını tutamaması, kraliyet aslanı Sterlin üzerinde baskı yarattı. Başbakan Starmer, Reeves’e tam destek verirken, Reeves’in duygusal tepkisi, bir gün önce hükûmetin sosyal yardım reformlarında geri adım atmasıyla bütçede oluşan açık nedeniyle yaşanan siyasi gerilimin ardından geldi. Piyasalar, Reeves’in görevden alınabileceği endişesiyle sterlini ve tahvilleri sert şekilde sattı. Bir önceki gün dolar karşısında 1,38 seviyesine dayanarak son dört yılın zirvesini test eden GBPUSD paritesi, 1,36 seviyesinin altına gerilerken, uzun vadeli tahviller sert sayılabilecek bir satış baskısı ile karşı karşıya kaldı. Mali disiplin vurgusuyla tanınan Reeves, bütçedeki açığın alternatif vergi artışı veya harcama kesintileriyle kapatılmak zorunda kalabileceği eleştirileriyle karşı karşıya kalırken, Reeves’in görevine devam edeceği vurguladı. İngiltere Maliye Bakanı Liz Truss benzeri yaşanan dünkü gelişmeleri yakından takip edeceğiz. GBPUSD paritesinde sert geri çekilme ile GBPTRY kuru da dün 54 seviyesinin hemen altını test etti.

ABD borsaları geceyi yükselişle tamamlarken, yeni günün veri takvimi oldukça yoğun görünüyor. ABD piyasalarının yarın tatil nedeniyle kapalı konumda olmasına paralel, her ayın ilk cuması açıklanan ve ABD ekonomisinin gidişatı hakkında en önemli bilgileri sunduğuna inanılan tarım dışı istihdam verisi bugün KKTC saati ile 15.30’da açıklanacak. Öncesinde dün açıklanan özel sektör istihdamı pandemiden sonra sonra ilk kez azalma kaydetti! FED’in görev tanımında fiyat istikrarının yanı sıra tam istihdam görevi de olduğunu düşünürsek, bugün açıklanacak verinin önem arz edeceğini düşünüyoruz. Vadeli kontratlara göre, yıl sonuna kadar FED’den beklenen faiz indirimi 67 baz puan. FED’in bu ay faiz indirimi yapma ihtimali piyasa fiyatlamalarında %25 seviyesinde kalırken, zayıf bir istihdam verisi ile bu oran hızla yükselebilir!

ABD istihdam raporunun yanı sıra, gözler yukarıda da değindiğim üzere Trump’ın büyük vergi indirimi ve harcama paketinin Temsilciler Meclisinden geçip geçmeyeceğinde olacak. Çin’in hizmet sektörü aktivitesi, Haziran ayında zayıflayan talep ve ihracat siparişlerindeki düşüşle birlikte son dokuz ayın en yavaş büyümesini kaydetti. ABD ile geçici ticaret ateşkesi sürse de yüksek tarifelerin Çin’in ihracat baskısını artırdığını ve iç talep yetersizliğinin büyüme üzerinde temel bir engel olmaya devam ettiğini görüyoruz. Asya borsaları da yoğun gündem nedeniyle bu sabah karışık bir seyir izliyor. Hong Kong borsası zayıf verilerin gölgesinde %1 gerilerken, YEN’in değer kazanıma paralel Tokyo borsası Nikkei önemli bir değişim kaydedemedi. Altının ons fiyatı 3,350 dolar seviyelerinde yatay bir seyir izlerken, gümüş 36,50 dolar seviyesine toparlandı. Direnişin parası bitcoin ise yeniden 109bin dolar seviyesine yaklaştığını görüyoruz. Bitcoin cephesinde ilk nazarda 109bin dolar üzerinde haftalık kapanış, akabinde de 113bin doların aşılması ile asıl hareketin başlayacağını düşünüyoruz. Fiat para sistemine yönelik güven bunalımı ile arzı sabit fiziki enstrümanlara yönelik olumlu tonumuzu koruyoruz.

Emre Değirmencioğlu

Okumaya devam et

GÜNCEL

Hazır Beton Sektöründe Sarsıntı: Teknik Beton Konkordato İlan Etti

Yayınlanma:

|

Yazan:

Türkiye’nin hazır beton, çimento, alçı ve kireç üretiminde faaliyet gösteren önemli oyuncularından biri olan TEKNİK BETON TURİZM İNŞAAT MADENCİLİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş., yaşadığı mali darboğaz nedeniyle konkordato talebinde bulundu. Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi, 30 Haziran 2025 tarihli kararıyla şirkete 3 aylık geçici mühlet tanıdı.

Mahkeme Kararı ve Sürecin Özeti

  • Mahkeme: Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi

  • Esas No: 2025/782

  • Karar Tarihi: 30/06/2025

  • Geçici Mühlet Süresi: 3 Ay

  • Konkordato Komiserleri:

    • Engin Dinçeli (mali konular uzmanı)

    • Deniz Çalışkan

    • Av. Şeyma Nur Kıhtır

Karar kapsamında, borçlu şirketin taşınır ve taşınmaz tüm mal varlıklarının üçüncü kişilere devri yasaklandı. Mahkeme izni olmaksızın rehin tesis edilemeyecek, kefil olunamayacak ve ücretsiz tasarruf işlemleri yapılamayacak.

Geçici Mühletin Hukuki Sonuçları

İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 288. maddesi gereğince, geçici mühlet kesin mühletin sonuçlarını doğurur. Bu kapsamda:

  • 6183 sayılı yasa kapsamında yapılan takipler dahil olmak üzere tüm takip işlemleri durduruldu.

  • Yeni icra ve iflas takipleri başlatılamayacak.

  • Bu tedbirler, yalnızca rehinli ve İİK 206/1 kapsamındaki imtiyazlı alacakları kapsamaz.

Sektörün Genel Görünümü

İnşaat sektöründeki durgunluk, artan hammadde maliyetleri, yüksek faiz oranları ve kamu ihalelerinde yaşanan yavaşlama; özellikle hazır beton ve yapı malzemeleri üreten firmalar üzerinde baskı oluşturmaktadır. Enerji maliyetlerindeki artışlar ve kur dalgalanmaları da finansal yükü artırmıştır. Bu nedenlerle Teknik Beton’un konkordato süreci, sektör geneline dair önemli bir işarettir.

Alacaklılara Duyuru

Şirketten alacaklı olduğunu iddia eden kişi ve kuruluşlar, ilan tarihinden itibaren 7 gün içinde itiraz dilekçesiyle birlikte mahkemeye başvurabilir. Bu süre zarfında konkordato koşullarının oluşmadığı yönündeki deliller de sunulabilir.

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.