Connect with us

BORSA

Finans Yatırımcısının bilmesi gereken 50 terim

Yayınlanma:

|

Daha iyi bir yatırımcı olmak için bilinmesi gereken 50 terim:

  1. Piyasa Değeri Ağırlıklı Endeks – Bir hisse senedi verilerinin, toplam piyasa verilerinin ağırlıklandırılması yöntemi.

  2. Beklenmedik Kazanç (Earnings Surprise) – Bir şirketin kattığı kazançlarının, analistlerin tahminlerinden önemli ölçüde farklı olması.

  3. Alım Tarafı Analisti (Alım Tarafı Analisti) – Yatırım fonları veya hedge fonları gibi menkul kıymetleri satın alan ve elinde tutan kurumlar için çalışan analist.

  4. Satış Tarafı Analisti (Satış Tarafı Analisti) – aracı kurumlar veya finansal kuruluşlarda kullanılana menkul kıymet satan analist.

  5. Defter Değeri (Defter Değeri) – Bir şirketin varlıklarından borçlarının çıkarılmasıyla hesaplanan net varlık değeri.

  6. SEC (ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu) – ABD’deki menkul kıymet piyasalarını denetleyen ortak kurum.

  7. Borçlar (Yükümlülükler) – Bir şirketin mali yükümlülükleri, borçlar ve diğer finansal tutarlılıkları.

  8. Özkaynak (Equity) – Bir şirkette hisse senediyle temsil edilen mülkiyet hakkı.

  9. Getiri Eğrisi (Getiri Eğrisi) – Tahvil getirileri ile vadeleri arasındaki mesafeyi grafiksel olarak gösteren, genellikle ekonomik koşullarda kullanabileceğiniz için kullanılır.

  10. Mali İşler Müdürü (CFO – Mali İşler Direktörü) – Bir şirketin finansal operasyonlarından sorumlu üst düzey yönetici.

  11. FVÖK Marjı (Faiz ve Vergi Öncesi Kâr Marjı) – Gelirin ne kadarının işletme kârına (EBIT) dönüştüğünü gösteren oran.

  12. Birleşme ve Satın Almalar (Birleşme ve Satın Almalar – Birleşme ve Devralmalar) – İki veya daha fazla şirketin finansal işlemleri yoluyla birleşmesi veya satın alma süreci.

  13. Kazanç Tahmini (Earnings Estimate) – Bir analistin, şirketin kazancının tahmini.

  14. Sermaye Tahsisi (Sermaye Tahsisi) – Bir şirketin kaynaklarını elde etmek için nasıl yatırılacağını belirleme süreci.

  15. Beta Katsayısı (Beta Katsayısı) – Bir hisse senedi piyasasının hareketlerine bakışını ölçen oran.

  16. Likidite Riski (Likidite Riski) – Bir varlığın hızlı bir şekilde satılamaması nedeniyle değer kaybetme riski.

  17. Fiyat Hedefi (Fiyat Hedefi) – Bir analistin, belirli bir menkul değer için belirlenen fiyat belirlenir.

  18. Piyasa Risk Primi (Piyasa Riski Primi) – Yatırımcıların, risksiz varlıkların yerine kendi hisselerine yatırım yaparken beklediği ek getiriler.

  19. Hisse Başına Nakit Akışı (Pay Başına Nakit Akışı) – Bir şirketin operasyonlarından elde ettiği nakit kazancın, toplam his rezervinin mevcut olmasıyla elde edilen değer.

  20. Sermaye Getirisi (Sermaye Getirisi – ROC) – Bir şirketin sermayesini verimli bir şekilde kullanarak ne kadar getiri izleme ölçer veya.

  21. Şirket Değeri (Kurumsal Değer – EV) – Bir şirketin toplam değeri; özkaynak, borç ve nakit ödeme toplamı ile hesaplanır.

  22. Teknik Gösterge (Teknik Gösterge) – Hisse senetleri fiyatlarına veya işlem hacmine yerleştirilmiş programlamalarla değiştirilen trendleri tahmin etmeye yardımcı olan araçlar.

  23. Birinci Piyasa (Birincil Piyasa) – Yeni menkul değerlerin ilk kez piyasaya sürüldüğü piyasada satılmıştır.

  24. İkincil Piyasa (İkincil Piyasa) – Halihazırda ihraç edilmiş menkul kıymetlerin değerleri arasında alınıp satıldığı piyasa.

  25. İçsel Değer (İçsel Değer) – Bir menkul değerin temel özellikleri hesaplanan değere dayanmaktadır.

  26. Alfa Üretimi (Alpha Generation) – Bir yatırımcının, piyasa takvimine göre ekstra getiri elde etme süreci.

  27. Halka Arz (İlk Halka Arz – Halka Arz) – Bir şirketin hislerini halka ilk kez sunması.

  28. Fon Yöneticisi (Fon Yöneticisi) – Bir yatırım fonunun veya benzer yatırım aracının yatırım kararlarını yöneten kişi.

  29. Piyasa Verimliliği (Piyasa Etkinliği) – Hisse senedi fiyatlarının mevcut tüm bilgileri ne kadar doğru yansıttığını gösteren kavram.

  30. R-Kare (R-Squared) – Bir menkul kıymet kıymetinin fiyatlarının hareketlerinin, belirli bir endeksin hareketleriyle ne kadar açıklanabildiğini gösteren ölçüm ölçümü.

  31. Hazine Hissesi (Hazine Hisse Senedi) – Bir şirketin kendi hisselerini geri satın alarak bünyesinde barındırdığı hisler.

  32. Teknik Direnç Seviyesi (Teknik Direnç Seviyesi) – Bir hisse senedi fiyatının yükselmeyi engellemediği fiyat seviyesi.

  33. Teknik Destek Seviyesi (Teknik Destek Seviyesi) – Bir hisse senedi fiyatının düşmeyi kesmeyi bıraktığı fiyat seviyesi.

  34. F/E-Büyüme Oranı (F/E-Büyüme Oranı) – Bir his verilerinin değerinin, büyüme açısından karşılaştırmalı olarak ölçen oran.

  35. Karanlık Havuzlar (Dark Pools) – Büyük kurumsal reklamlar tarafından kullanılan özel elektronik alım satım platformları.

  36. Yatırım Getirisi (Yatırım Getirisi – ROI) – Bir yatırımın kârlılığını gösteren ve genellikle yüzde olarak ifade edilen oran.

  37. Portföy Çeşitlendirmesi (Portföy Çeşitlendirmesi) – Riskleri en aza indirmek amacıyla yatırımları farklı varlık türlerine dağıtma stratejisi.

  38. Vade Sonu Getirisi (Vadeye Kadar Getiri – YTM) – Bir kredinin vadesine kadar yırtılma durumunda sağlanacak toplam getiri.

  39. Değer Yatırımı (Value Investing) – Piyasa fiyatına göre düşük değerli hisleri belirleyerek yatırım yapmayı amaçlayan strateji.

  40. Büyüme Yatırımı (Büyüme Yatırımı) – Güçlü büyüme potansiyeline sahip hislere yatırım yapmayı amaçlayan strateji.

  41. Fiyat Momentum (Price Momentum) – Bir hisse senedi fiyatının mevcut etiketinin korunması.

  42. Satış Getirisi (Return on Sales – ROS) – Bir şirketin net gelirinin toplam gelir oranı olarak hesaplanan kârlılık oranı.

  43. Dönüştürülebilir Tahvil (Dönüştürülebilir Tahvil) – esnek bir sayıda şirket hissine dönüştürülebilen dönüştürme türü.

  44. Stokastik Osilatör (Stokastik Osilatör) – Bir his kaydının devam eden fiyatını belirli bir dönem içindeki fiyat aralığıyla karşılaştıran teknik gösterge.

  45. İşlem Hacmi (İşlem Hacmi) – esnek bir dönemdeki bir menkul kıymet kıymeti veya yapılan toplam işlem sayısı.

  46. Kapsama Oranı (Kapsam Oranı) – Bir şirketin mali sorumluluklarını karşılama yeteneklerini ölçen finansal metrik.

  1. Net Varlık Değeri (NAV – Net Varlık Değeri) – Bir yatırım fonunun veya borsa yatırım fonunun (ETF) hisse başına düşen varlık değeri.

  2. Piotroski Skoru – Bir şirketin finansal gücünü dokuz kriter üzerinden değerlendiren bir özet sistemi.

  3. Temettü Dağıtım Oranı (Temettü Ödeme Oranı) – Bir şirketin kazancının ne kadarını temettü olarak hissedarlarına ödediğini gösteren oran.

  4. Yatırım Sermayesi Getirisi (ROIC – Yatırılan Sermayenin Getirisi) – Bir şirketin yatırdığı sermayeden ne kadar finansal sonuçların ölçüldüğü veya ölçüldüğü.

Okumaya devam et
Yorum Yazın

Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

BORSA

BİST PAZAR DÜZENLEMESİ: YILDIZ, ANA, ALT PAZAR

Yayınlanma:

|

Yazan:

Borsa İstanbul Pay Piyasasında Pazar kriterleri güncelleniyor. Mevcut Yıldız Pazar ve Ana Pazar yapısı Yıldız 1 ve Yıldız 2, Ana 1 ve Ana 2 şeklinde kendi içinde ikişer gruba ayrılıyor.

Borsa İstanbul Pay Piyasasında Pazar kriterleri güncelleniyor. Mevcut Yıldız Pazar ve Ana Pazar yapısı Yıldız 1 ve Yıldız 2, Ana 1 ve Ana 2 şeklinde kendi içinde ikişer gruba ayrılıyor. Yine bu kapsamda Kolektif Yatırım Ürünleri ve Yapılandırılmış Ürünler Pazarı’nda yer alan gayrimenkul yatırım ortaklıkları, girişim sermayesi yatırım ortaklıkları ve menkul kıymet yatırım ortaklıkları da Yıldız ve Ana Pazara alınıyor. Bu şekilde Pay Piyasasının daha bütüncül bir yapıya ulaşması hedefleniyor.

Yapılan bilgilendirmede; daha önce pazarlar oluşturulurken sadece halka açık piyasa değeri dikkate alınırken, yeni uygulamada Pazar/Grup seçiminde toplam piyasa değeri, halka açıklık oranı, bireysel yatırımcı sayısı, kurumsal fon yatırım tutarı ve likidite kriterlerine de bakılacak. Yeni uygulama ile benzer büyüklük, derinlik ve likidite seviyesindeki payların aynı pazar ve grup içinde yer alması hedefleniyor. Bu şekilde BİST en uygun işlem esaslarını genel kurallarla grup bazında belirleme esnekliğine kavuşacak. Düzenlemenin yürürlüğe girmesiyle birlikte SPK’nın paylara yönelik ABCD gruplandırma düzenlemesi yürürlükten kalkacak.

Borsada Yıldız ve Ana pazarlarda işlem gören 352 şirketi kapsayan çalışmada Yıldız 1 grubunda halka açık piyasa değeri 750 milyon liradan büyük, uluslararası seviyede piyasa likiditesine sahip şirketler yer alıyor. Yıldız 2’de belirlenen tüm kriterlerde eşik değerlerin üstünde yer alan şirketler bulunuyor. Çalışma kapsamındaki şirketlerin 172’si Ana 1’de yer alarak Borsa İstanbul’un gövdesini oluşturuyor. Yıldız Pazarlar ve Ana Pazar 1 için gerekli kriterleri karşılayamayan şirketler ise Ana 2’de gruplanıyor.

Şirketlerin içinde bulundukları pazar grubunun tüm kriterlerini yerine getirmesi gerekiyor. Uygulamanın sadece 2 istisnası var: Fiili dolaşımdaki paylarının piyasa değeri 500 milyon liranın üzerinde olan şirketler Yıldız Pazar Grup 1’de yer almıyorsa, diğer kriterlere bakılmaksızın büyüklük itibariyle Yıldız Pazar Grup 2’ye alınıyor. Ve Ana Pazar Grup 2’de yer alan paylardan fiili dolaşımdaki paylarının piyasa değeri 15 milyon liradan ve son 3 yıllık toplam net temettü getirisi yüzde 15’ten büyük olanlar Ana Pazar Grup 1’de sınıflanıyor. Hesaplamalarda son bir yıllık ortalama değerler kullanılıyor. Çalışma Aralık ayında endekslerle birlikte tekrar güncellenecek. Sonrasında da endeks dönemleriyle uyumlu şekilde güncellemeler yapılarak şirketlerin gruplar arası geçişlerine imkan tanınacak.

Borsa İstanbul Genel Müdür Vekili Mehmet Gönen, İstanbul Finans Merkezi hedefleri doğrultusunda daha derin ve likit piyasalar oluşturmak için yatırımcı sayısını ve çeşitliliğini artırmanın önemli olduğunu söyledi.

Gönen, “Yeni pazar düzenlemesinin şirketleri kendilerini yatırımcılara daha iyi anlatmaya teşvik etmesini bekliyoruz. Çalışma süresi boyunca SPK, Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği ve Şirketler ile toplantılar yapılarak tüm paydaşların görüşlerini aldık. Daha fazla yatırımcının güvenini kazanmak hedefiyle çalışmalarımız devam edecek” dedi.

Yeni Pay Piyasası Pazar yapısı, ilişkili tüm işlem esasları ile birlikte 4 Kasım’da devreye alınacak.

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

Altın yeni rekora koşarken, içeride hisse senetlerine ilgi büyüyor!

Yayınlanma:

|

Yazan:

Piyasaların ana konsantrasyonu her ne kadar tarife savaşlarında olsa da, dün gözler FED’in faiz politikasına ışık tutan kritik öneme haiz TÜFE enflasyonu çevrildi. Şubat ayında TÜFE piyasa beklentilerinin bir çıt da olsa altında kaldı. Detaylara bakarsak, yıllık bazda manşet TÜFE artışı %2,9 olan beklentiye karşı %2,8 olarak gerçekleşirken, çekirdek gösterge de benzer bir şekilde %3,2 olan beklentiye karşılık %3,1 olarak gerçekleşti. Alt kalemlerde enflasyon üzerinde artırıcı yönde en büyük etkinin tıpkı Türkiye’de olduğu üzere barınma harcama grubundan geldiğini görüyoruz! Her yerde arz sorunu var!

ABD’de açıklanan Şubat ayı TÜFE enflasyonunun tahminlerin altında kalması ile son günlerde tarife savaşları kaynaklı başlayan ve ürkütücü ekonomik terimler ile birleşen (resesyon, stagflasyon) beklenti seti, risk iştahını azaltmış, hisse senetleri ve kripto varlıklar ağır satışlara sahne olmuştu. Bu süreçte altın ve gümüş sakin ve göreceli olarak yatay bir seyir izlerken, dolar ise ezber bozarcasına değer kaybetmişti. Dolar konusu biraz açmak hatta hatırlamak gerekirse, Trump’ın izlediği politikaların temelinde ABD’nin bütçe açıklarını içeride DOGE, cari açığını ise dışarıda tarife kartı ile kapatmanın yattığını unutmamak gerekiyor. Özetle, Trump politikalarının doları zayıflatmak üzerine kurgulandığını söylememiz pek de yanlış olmayacaktır. Bu bağlamda Kıta Avrupası’nın savunma ve altyapı harcamalarını artırma vaadiyle birlikte Ukrayna savaşında ateşkese yönelik ilerlemenin de kaydedileceği beklentisi ile ortak para birimi EUR 1,09’lu seviyelere yükselerek kısa vadede adeta kükrediğine hep birlikte şahit olduk!

Hafta başı oldukça sert satışlara sahne olan hisse senetleri ve daha büyük resimde küresel mali piyasalar, dün ABD TÜFE enflasyonunun da desteği ile adeta soluklandı. Öte yandan, Rusya-Ukrayna savaşında ateşkes ihtimâlinin de artması, piyasaları destelemeye başladığını görüyoruz. Dün de bültenimizde dile getirdiğimiz üzere, Ukrayna, ABD’nin önerdiği otuz günlük ateşkes antlaşmasını kabul ederken, ABD heyetinin Rusya’ya yapacağı ziyaret ardından Rusya’nın da koşullarının anlaşılması ile sürecin olumlu olarak ilerleyeceğini düşünüyoruz. Kremlin cephesinden gelen açıklamada, Ukrayna’da otuz günlük bir ateşkes önerisine ilişkin Washington’dan gelen ayrıntıları inceleyeceklerini, ardından da yanıt vereceklerini okuyoruz. Bu arada, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, anlaşmanın birkaç gün içinde sağlanmasını umduğunu söyledi.

Zor günler geçiren teknoloji hisseleri, ABD ve Asya’da toparlanmaya öncülük etmeye çalışırken, Trump’ın gümrük tarifeleri konusundaki tutarsız tutumu piyasa duyarlılığını ister istemez baskılıyor. Bu bağlamda, son günlerde ağır satışlara sahne olan teknoloji hisselerinin işlem gördüğü Nasdaq endeksi ateşkes umutları ve ABD enflasyon verisinin yardımı ile geceyi %1,2 yükselişle tamamlasa da, yeni gün başlangıcında pasifiği diğer ucunda karmaşık bir seyrin hâkim olduğunu görüyoruz. Teknoloji hisselerinin öncülüğünde gösterge endeks Tokyo borsası her ne kadar %0,5 yükselse de, Şangay ve Hong Kong tarafında satıcılı seyrin korunmaya devam ettiğini, ABD borsalarının vadeli işlemlerinde yeniden kırmızı rengin hâkim olduğunu görüyoruz. Mesela Nasdaq vadeli %0,7 aşağıda işlem görüyor!

Kafaların net olmaması ve bu belirsizlik ortamında bir numaralı yatırım aracı olarak gördüğümüz altının bu sabah tüm zamanların rekor seviyesinden sadece 10 dolar uzakta olduğunun altını kalınca çizelim. Altının ons fiyatının yeniden 2,950 dolar seviyesine dayandığı günde, gümüşün de 33 dolar seviyesinin üzerine yerleşme çabalarını dikkatle takip ediyoruz. Ukrayna ve Rusya arasındaki barış görüşmelerindeki ilerlemenın yanı sıra ABD’de petrol stoklarının da beklenenden az artması ile Brent cinsi ham petrolün varil fiyatı yeniden 71 dolar seviyesine toparladığını not edelim. Değer saklama araçları arasında altın sonrası en çok inandığımız enstrüman olan Bitcoin ise yeniden 84bin dolar seviyelerine toparlanarak kayıplarını telafi etmeye çalıştığını görüyoruz.

Hazır altından söz etmişken, Türk insanın bir numaralı yatırım aracı olan altının rekor kırması ile talebin de Kapalıçarşı’da yeniden artacağını düşünüyoruz. Bu sabah gram altın 3,465 TL ile rekor seviyeye yükselirken, altın talep etmenin aynı zamanda dolar talebi doğurduğunun da göz ardı etmemek gerekiyor! Bu bağlamda, Kapalıçarşı’da döviz kurlarının yeniden hareketlenmesi bizler pek de şaşırtmayacaktır. USDTRY bu sabah 36,60 seviyesine yakın işlem görürken, Türk hisse senetlerine yönelik talebin de artmaya başladığını görüyoruz! Piyasa kulislerinden edindiğimiz izlenim, Türk hisse senetlerinde yönelik yabancı ilgisinin arttığı yönünde. Bu bağlamda, BIST100 ana endeksi dün günü %1,4 artışla son yedi ayın zirvesinden tamamlarken, lokomotif bankacılık endeksi ise %3’e yakın yükselişle 16,520 puandan kapanmak suretiyle dikkat çekti. Bültenimizi yakından takip eden okurlarımız, 14,100 seviyesinin üzerinde teknik bir bakış açısı ile yükseliş isteğinin artacağını, temel olarak da faiz indirim ‘hikâyesinin’ bankacılık sektörüne yarayacağını hatırlayacaklardır.

Hisse senetlerinde ağırlık artırılabileceğini düşünüyoruz. Büyük resimde, USDTRY kurunda bebek adımları ile yükselişin sürmesini, TL’nin reel mânâda değerlenme oranının ise her geçen gün azalmaya devam edeceğini düşünüyoruz. Ons altında ise yönün yukarıya görünmesi nedeniyle, gram altında tek bir istikâmetin olduğunu, anlamlı her düşüşte ise bitcoin biriktirmenin akıllıca bir yatırım davranışı olacağını düşünüyoruz.

Emre Değirmencioğlu

Okumaya devam et

ALTIN - DÖVİZ - KRIPTO PARA

Trump tarifeleri ve resesyon endişesi: Wall Street sarsıldı!

Yayınlanma:

|

Yazan:

ABD Başkanı Trump’ın uyguladığı gümrük tarifelerinin yarattığı belirsizlik ve Washington’daki siyasi kaosun resesyon korkularını körüklemesi ile hisse senetleri dün geceyi sert satışların gölgesinde tamamladı. Nasdaq %4 kayıpla Eylül 2022’den bu yana en büyük günlük düşüşünü yaşarken, S&P500  Şubat ortası kaydettiği zirvesinden %9 geriledi. En büyük 500 şirketin işlem gördüğü S&P500 endeksi son zirvesinden bu yana 4 trilyon dolarlık değer kaybederken, dün geceyi de %2,7 düşüşle yılın en büyük günlük kaybını yaşayarak tamamladı. Tesla hisseleri, milyarder CEO Musk’ın agresif işten çıkarmaları ve Avrupa’daki aşırı sağcı siyasi partilere verdiği destek nedeniyle ortaya çıkan protestoların ardından dün gece %15’ten fazla gerileyerek son üç ayda neredeyse hisse fiyatı yarı yarıya geriledi. X’e siber saldırı dün manşetleri süslerken, Coinbase ve Microstrategy ise Bitcoin’deki zayıflık nedeniyle sırasıyla %18 ve %17 değer kaybetti. Pek çok enstrümanın fiyatı Trump kazanımlarını geri verirken, Bitcoin 80bin doların altına gerileyerek Kasım 2024’te bu yana en düşük seviyesini test etti.

Nasdaq geçen hafta Aralık’taki zirvesinden %10 düşüşle teknik olarak düzeltmeye geçtiğini teyit ederken, 2023 ve 2024 yıllarında teknoloji devlerinin öncülüğünde güçlü yükselişler kaydeden endeksler, 2025’te megacap hisselerdeki sert düşüşler nedeniyle baskı altında kaldı. Trump yönetiminin belirsiz gümrük tarifesi politikaları ve ekonomik yavaşlama korkuları yatırımcıları riskten kaçmaya iterken, piyasa oynaklık endeksi (VIX) son yedi ayın en yüksek seviyesine ulaştı. Hisse senetlerinde sert satışların gölgesinde piyasalar ABD’de yarın açıklanacak TÜFE enflasyonunu ve hükûmetin olası kapanması gibi kritik gelişmeleri dikkatle izliyor. Trump yönetiminin piyasanın düşüşünü ve hatta olası bir durgunluğu, daha geniş çaplı hedeflerini gerçekleştirmek adına kabullenmiş göründüğünü okurken, yaşananları geçiş dönemi olarak belirtmesi, düşüşlere karşı toleranslı olacağı izlenimini de pekiştiriyor. Bu durumu Wall Street için ‘büyük bir uyarı’ niteliğinde okuyoruz.

Bu gelişmeler karşısında, risk off modunda olsak da, ABD Dolarının değer kaybettiğini görüyoruz. Trump’ın politikalarının Almanya’yı yeniden büyük yap sloganına dönüşmesi ile tahminlerimizin ötesinde seyreden EURUSD paritesi, teknik mânâda ön plana çıkardığımız 1,0810 seviyesinin üzerinde yerleşerek ikinci hedef seviye olan 1,0990’a doğru ilerleme isteği gösteriyor. Bu seviyeler, 1,1215 zirvesi ile 1,0145 dibinin Fibonacci düzeltme seviyeleri olarak okunmalıdır.

Hazır Almanya’dan söz etmişken, dün Almanya’da Yeşiller Başbakan Merz’in borç paketine destek sunmadığını gördük! Piyasanın tepkisinin ise sert olmaması, herhâlde borç paketinin bir türlü de olsa geçeceğini düşündürüyor. EURUSD paritesi 1,0860 seviyesine gelirken, doların piyasa kuru olan DXY ise risk off modunda bile satışlara sahne olarak Kasım 2024’ten bu yana en düşük seviyesini test etti: 2025 performansı şimdilik %4 düşüş oldu. Bir diğer güvenli liman olarak görülen altının ons fiyatı gelişmelere pek de tepki vermeyerek hatta dün bir ara 2,880 dolar seviyesine kadar gerilemesi ardından bu sabah yeniden 2,900 dolar seviyesine toparlandığını gördük. Altın, 2025 yılında şu ana kadar %10 değer kazanırken, geçen yıl %27 yükseldiğini hatırlamamız gerekiyor. Büyük resimde, altın ve bitcoin gibi arz sınırlı enstrümanların portföylerde yer almaya devam etmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Türk mali piyasalarında ise genel hatları ile iyimser hava devam ederken, geride bıraktığımız hafta güçlü bir performans sergileyen Borsa İstanbul 100 endeksi dün günü %0,8 düşüşle tamamladı. TCMB’nin net döviz pozisyonu Şubat ayının üçüncü haftası dedikodu mekanizması kaynaklı alevlenen döviz talebi ile 10 milyar dolar gerilemesi ardından son dört iş gününde 5,8 milyar iyileşme kaydetti. Swap hâriç net rezervlerde yaşanan iyileşme sonrası kırılganlığın azalmasını olumlu bir gelişme olarak okuyoruz. Dışarıda yaşanan yangının aksine, TL varlıklara yönelik olumlu hikâyenin de yardımı ile USDTRY kuru bebek adımları ile 35,50’li seviyelerine yükselirken, CDS risk primi ise son dönemde yataylaştığı 255-260 puan civarında salınmaya devam etti. Almanya tahvil faizlerinde yaşanan sert yükselişin tetiklediği tahvil faizlerinde yükselişin gölgesinde, iki yıl vadeli gösterge tahvilin de bileşik faizinin 20 baz puan yükseldiğini gördük.

Yeni gün başlangıcında havanın pasifiğin diğer ucunda da pek de iyimser olmadığını görüyoruz. Asya borsaları, küresel ticaret savaşı korkularının artmasıyla birlikte keskin düşüşler yaşadı. Tarifelerin resesyona yol açabileceği yönündeki endişeler yatırımcı güvenini sarsarken, hâliyle risk iştahı da  azaldı. Gösterge endeks Tokyo ve Tayvan borsaları, ilk işlem saatlerinde %3’e varan satışların bir kısmını telafi ederken, Hong Kong ve Çin borsaları da değer kaybetti. Yatırımcılar güvenli limanlara yönelirken, Japon yeni ve İsviçre frangının değer kazandığını görüyoruz. Petrol fiyatları küresel ekonomik yavaşlama endişeleriyle düşüşünü sürdürürken, brent cinsi ham petrolün varil fiyatı yeniden 70 dolar seviyesinin altına sarktı.

ABD tahvil getirileri gerilerken, piyasalar FED’den yıl içerisinde 85 baz puan faiz indirimi beklemeye başladı. Bu minvalde, ABD’de yarın açıklanacak TÜFE verisinin kritik öneme sahip olacağının altını tekrar çizmek isteriz. Enflasyon verisi, FED’in 18-19 Mart toplantısı öncesinde açıklanacak son kritik göstergelerden biri olacak. FED’in faizleri sabit tutması ön görülse de, ilk faiz indirimi beklentisinin Haziran ayına çekildiğini hatırlatalım. Öte yandan, enflasyonun yüksek gelmesi hâlinde stagflasyon korkuları (yüksek enflasyon, düşük büyüme) faiz indirim beklentilerini zayıflatarak piyasalarda ‘ilave’ dalgalanmalara yol açabileceğini de göz ardı etmiyoruz.

Emre Değirmencioğlu

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.