Yıllar ön  Konut Kredisi ve Tüketici Kredisi dosyalarını simsarları toplar; giderdi Bankaya sonra kafalardı Bankacıyı hadi bakalım kredi çıkartalım, ee hedef de var “kör noktayı” göremezdi bankacı, verirdi krediyi. Çıkan her kredinin %10’unu “simsar” alırdı. Bankacı bunu bilmezdi fakat bilenler hatta ortak çalışanlar vardı zaten onlar yakalandı hatta hakim karşısına çıkanlar boy boy gazeteye manşet olanlar oldu, banka Teftiş Kurulu tarafınca tespit edilip işinden olanlar oldu

Simsarlar da kurumsallaştı

Peki bugün ne değişti, aslında pek bir şey değişmedi, piyasada simsar yine var, eskisi gibi çanta dolusu evrak yok artık, KOBİ / Ticari firmalarda kurumsallaştılar. Bazıları firma kurum Danışman kılıfına büründü!

Bazı Bankalarda tanıdık Portföy ve Müdürleri var evrakları mail atıyor hesaplar açılıyor, hedef baskıları o biçim, göz bir şey görmüyor, firma üç kuruşluk yer kiralamış yerini bilen bile yok. Bankacı POS verecek, çek verecek, KMH Kredi hazır tabi olmaz ise olmaz Kredi Kartı verecek; Sigorta satacak. Masrafsızlık paketi satacak vs vs hele ki şube yetkisinde biterse işte bu süpeeer, eee gelelim işin ödülüne, yani tarifeye,

Çeklere dikkat edin

Çek karnesi nakit bloke karşılığı verilirse 10.000 TL birilerinin cebine gidiyor. Burada Teftiş Kurulu ve Banka BDDK Murakıpları için ipucu veriyoruz: “nakit bloke karşılığı çek karnesi yoğun olarak hangi şubede var”, bu müşteriler takip edin neredeyse birçoğu bu çeklerle piyasayı patlatıyor. Aslında şu soruyu sormak lazım; Banka çek karnesi satar mı? Skor iyi olandan bloke almayıp skor dip yapana neden nakit karşılıklı verilir, skor kötü olana bazı Bankalar POS bile vermezken bazıları neden nakit bloke ile çek verir?

10’luk çek karnesi nakit blokesiz verilirse 25.000 TL birilerinin cebine gidiyor;

Diğer kart, KMH, nakit, gayri nakit Genel Limit üzerinden % 10 pay alınıyor;

Hesap ortada bunu kim alıyor? sadece simsar mı tabi ki hayır!

Hiç unutmam bankacılık hayatımda hesap açmaya gelen müşterinin şahıs firması vergi levhasında faaliyet alanında “danışmanlık ve simsar” ibaresi vardı çok şaşırmıştım sorduğumda resmi olarak danışmanlık yapıyorum faturamı kesiyorum demişti o hesabı açmamıştım, sanırım başka bir şubede açıldı.

Banka atılanların ilişkileri bitmez

Ayrıca, bankacılıkta olmayacak “İllegal işlerden” dolayı Bankalardan ayrılmak zorunda kalan Müdürler ve Portföyler var, bunlar ayrılmış olduğu Bankadaki eski arkadaşlarını halen kullanıyor isim veremiyorum fakat iş pasladığı Müdürler ve portföylerle  bazen dışarda görüşüyorlar  ve hayretler içindeyim, bunların gönderdiği dosyalar değerlendirmeye alınabiliyor. O zaman aklıma kocaman bir “acaba!” geliyor bu da ayrıca sorgulanması gereken bir durum

Hesaplar açıldı, limitler ya şubede bitti ya da kredi tahsis tarafından onaylandı; artık firmalar ilgili  şubelerle çalışmaya başladı, herkes payını aldı artık şube firma baş başa; peki bu firmalar sonraki aylarda neler yapacak dersiniz?

İlerleyen günlerde piyasa ve Bankacı nasıl ikna edilir? Banka dolandırıcılığı ve piyasa nasıl çarpılır; kaleme alacağım, ayrıca bu tip illegal işlerle ilgilenen varsa(!) yol yakınken dönsünler, çünkü zaman zaman burdaki yazılarımda direkt adres göstermesemde dolaylı olarak yakayı ele verebilir, tarif tam da üzerine yakışır bulacaklar kendilerini. Kredi batar Bankaya zarar yazar fakat karşılıksız çekler sadece bankanın itibarına değil piyasaya da zarar verir. Bilmem mesaj alındı mı?

Not : Konumuz gerekliliğine inandığım Banka kökenli işini düzgün yapan ve müşterilerini bankalar karşısında doğru pozisyon almasını sağlayan “Danışmanlar” tabi ki değil. Önümüzdeki süreçte bu alanda firmaların profesyonel destek alması kaçınılmaz bir süreç olduğunu sektörde olan herkes tabi ki kabul ediyor. Firmalar da doğru danışman ile çalışmanın gerekliliğini ve işlerinin ne kadar kolaylaştığını zamanla anlayacakları gibi önümüzdeki süreçte BDDK’nın başta Ticaret ve Sanayi Odaları ile OSB’ler başta olmak üzere, belli bir kredi üzerinde hacim kredi taşıyan firmalara Banka Kökenli Danışman Hizmeti almayı zorunlu hale getirme olasılığı da yüksek ve verimli olacağına inanıyorum. Danışmanlar hiç kuşkusuz firmalar ile Bankalar arasında aynı dili konuşan köprüyü kuran, kaçınılmaz kurumsal yapı olarak önümüzdeki süreçte daha fazla yaygınlaşacak.

Tungay DEDE