Yıllar önce hizmetli kadroyu ve Güvenlik Görevlilerini Taşeronun insafına bıraka yerli banka ( 2019’da taşeron firma batmasına rağmen personeli tazminat alamadı banka + taşeron ile hala mahkemelik ) kalan personelde de Kayseri zekası ile azaltmaya gidiyor. Yerli Sermayeli büyük banka 2020 bitmeden fazlalık ve maliyet olarak gördüğü personeli İKALE yöntemi ile görüşmelere çağırarak İSTAFA etmesi için teklifler sunmaya başladı.
Pandemi sürecinde işçi çıkarmanın yasaklanması nedeni ile son aylarda özellikle Bankacılık Sektöründe İŞ BARIŞINI BOZAN taraf olarak tarihteki yerini almaya hazırlanıyor.
Neler teklif ediliyor : Bir çok personel bugün telefon ile aranarak Pazartesine kadar düşünmeleri için 3 günlük süre verdiklerini, İstifa etmeleri halinde 6-8 maaş, son 5 yıllık izin parası, tazminat ödemesini yapılacağı belirtildi. Birçoğu evde çalışmaya başlayan personelin ailesinin yanında bankada çalışamayacağını öğrenmesi ikinci yıkım oldu.
Sendika sessiz
Kanun tanımaz teklife banka sendikası sessiz kalırken önümüzdeki günlerde ne gibi eylem yapmaya hazırlığı içinde oldukları ise merak konusu oldu.
Körfez Sermayeli Banka örnek olmuştu
İşten çıkarma yasağını delerek hukuksuz bir şekilde personeli istifaya zorlayan ilk banka olan Körfez Sermayeli Banka Çalışma Bankalığından ve BDDK’dan tepki gelmeyince yoluna devam etmesi diğer bankaları da cesaretlendirdi. Körfez Sermayeli Banka ne önermişti, yerli banka ne öneriyor bakalım:
HESAP HEP FARKLI !
Yerli bankanın diğer bir mağduriyeti ise 16 maaş vermesine rağmen 4 maaşı ikramiye gibi gösterip hesaplama dışı bırakması. Oysa çalışan personele istinasız 3’er ayda bir ikramiye veriliyor. Sıra dışı değil veya bir defaya mahsus değil. Hesaplamalar yıllık ödenen ücret ve hak ediş üzerinden olmalı.
Yapılan Hukuk Dışı :Bu bir Toplu İşten Çıkarmadır!
İş Sözleşmesinde, Sendika ile yapılan anlaşmada olmamasına rağmen Banka ısrarla personeli istifaya zorlaması İŞ BARIŞI BOZUCU, Toplu İşten Çıkarma bir davranış olarak direkt ÇALIŞMA BAKANLIĞI’nı ilgilendiriyor aslında. Çalışma Banaklığı İş Müfettişlerin Bankanın Bölge Müdürlüklerinde denetim yapıp yapmayacağı önümüzdeki günlerde netleşmiş olacak. Sendika sözleşmede olmayan İKALE yönteminin uygulanarak toplu işten çıkarmayı mahkemeye götürüp götürmeyeceği ise merak konusu oldu.
BÖLGE MÜDÜRLERİ SUÇ İŞLİYOR
Bankanın İK sorumlu GMY başta olmak üzere, hukuksuz emri yerine getiren Bölge Müdürleri be Bölge Müdürlüğündeki İK personeli hukuksuz süreci yönetmek ve personel üzerinde Mobbing uygulayarak istifaya zorlaması kişisel anlamda suç da teşkil ediyor.
Personel ne yapıyor
psikolojisi bozulan bazı personelde fiziki rahatsızlıklar da gösterdiğinde hastane raporları alındığı; bazı personelin körfez sermayeli bankanın verdiği gibi ek ödemeler istediği, bazılarının ise Sendikanın yönlendirmesi ile hareket edeceğinden Sendikadan görüş beklediği sahadan gelen bilgiler. Çoğu personel zaten zor koşullarda az personel ile çalışmaktan iki kat iş yükü taşıdıkları buna rağmen kapı önüne konmanın adı büyük bankaya yakışmadığını ve banka tarihine KARA leke olarak geçeceğini belirterek siyan etti. Diğer taraftan, çalışan personel arasında “sıra ne zaman bana gelecek” psikolojisi oluşmuş durumda. Bankanın 2021’de kalan personeli kazanması için baya bir aidiyetlik eğitim programına ihtiyaç olacak gibi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bugün (15.06.2025) yayınladığı veriler baz alınarak Merkezi Yönetimin 2024 Mayıs ayı sonu (önceki dönem) ile 2025 Mayıs ayı sonu (cari dönem) kıyaslanarak değerlendirme yapılmıştır. Açıklanan verilerden hazırladığımız tablo aşağıda sunulmuştur.
TESPİTLERİMİZ
1- Toplam gelirler içinde en yüksek tutarlı kalemler: Gelir Vergisi, Özel Tüketim Vergisi, İthalde ve Dahilde Alınan KDV’dir. Cari dönemde bu 4 vergi türünün toplamı, toplam vergi gelirlerinin %70,7’sini oluşturmaktadır.
2- Toplam vergi gelirlerinin önceki dönemde %17,’4’ü, cari dönemde ise %20,9’u faiz ödemelerine gitmiştir..
3- Sosyal Güvenlik Kurumlarına (SGK) Görevlendirme Giderleri ile Hazine Yardımları adı altında yapılan ödemelerde önemli artış olmuştur. SGK’ya bir önceki dönemde 593,8 milyar TL aktarılırken, bu tutar cari dönemde 891,4 milyar TL olmuştur.
4- Bütçe açığı diğer kalemlere kıyasen daha düşük artış göstermiştir. Ancak yaptığımız araştırmalarda yılların son ayındaki bütçe açığı önceki aylara göre inanılmaz artmaktadır. Örneğin yılların ilk 11aylık bütçe açıkları toplamı (milyar TL); 2022’de 20,4; 2023’te 532,4; 2024’te 1.226,9 iken Aralık aylarındaki (tek aylık) bütçe açığı 2022’de 122,2; 2023’te 848, 2024’te ise 829,2 olmuştur. Sebebini bilmiyoruz. Ancak bu bağlamda yılın bütçe açığı sene sonunda netleşmektedir.
SONUÇ
Cari dönemde, personel giderleri+SGK’ya aktarılan tutar+faiz giderleri, toplam harcamaların %54,3’ünü oluşturmaktadır. Bu harcama kalemleri ve diğer harcama kalemleri dikkate alınınca gider tarafında harcamaları azaltacak tedbirlerin alınması zor görünmektedir. Sıklıkla gündeme getirilen tasarruf tedbirlerinin de bu büyüklükteki bütçede önemli bir sonuç sağlamayacağı görüşündeyiz. Bu nedenle Merkezi Yönetimin gelirleri arttırıcı (vergi oranlarını arttırma, yeni vergiler koyma, muafiyetleri ve istisnaları kaldırma gibi) uygulamalara gideceği kanaatindeyiz.
İSO 500’de 304. sıradaydı, 6,8 milyar TL ciroya rağmen konkordatoya başvurdu!
1976 yılında kurulan ve Türkiye çelik sanayisinin köklü firmalarından biri olan Sıddık Kardeşler Haddecilik Sanayi Ticaret Ltd. Şti., konkordato başvurusunda bulundu. 2024 yılı itibarıyla 6,8 milyar TL ciroya ulaşan şirket, İSO 500 listesinde 304. sırada yer almasına rağmen mali darboğazdan kurtulamayarak mahkemeye başvurdu.
Sektörde Şok Etkisi Yarattı
Sıddık Kardeşler’in konkordato kararı, demir-çelik sektöründe yankı uyandırdı. Yüksek cirosuna ve sektördeki güçlü konumuna rağmen böyle bir adım atılması, finansal risklerin ne kadar derinleştiğini gözler önüne serdi. Şirketin konkordato talebiyle birlikte mahkemeden süre talep ettiği ve borç yapılandırması sürecine girmeyi hedeflediği öğrenildi.
Konkordato Nedir, Ne Sağlar?
Konkordato, borçlarını vadesinde ödeyemeyen firmaların, alacaklılarıyla uzlaşarak faaliyetlerine devam etmesini sağlayan yasal bir süreçtir. Bu süreçte şirketin mal varlıkları koruma altına alınır ve mahkemenin onayı ile borç ödeme planı devreye girer. Amaç, iflasın önüne geçerek şirketin faaliyetlerini sürdürebilmesidir.
Ekonomik Dalgalanma ve Sektörel Zorluklar
Son yıllarda artan enerji maliyetleri, kur dalgalanmaları ve iç piyasada yaşanan tahsilat problemleri; birçok sanayi şirketi gibi Sıddık Kardeşler’i de zora soktu. Özellikle çelik sektöründe rekabetin giderek arttığı ve marjların daraldığı bir dönemde, finansal yönetim becerileri daha da kritik hâle geldi.
Gözler Mahkeme Sürecinde
Şirketin konkordato başvurusunun kabul edilip edilmeyeceği ve geçici mühlet kararı verilip verilmeyeceği önümüzdeki günlerde netleşecek. Sektör temsilcileri ise bu gelişmeyi sadece tekil bir iflas belirtisi değil, çelik sektörünün alarm veren yapısal sorunları olarak değerlendiriyor.
İş Bankası Türkiye’de ve gelişmekte olan piyasalarda özel banka tarafından blokzincir teknolojisi kullanılarak yapılan ilk dijital Eurotahvil ihracını gerçekleştirdi.
Euroclear tarafından işletilen Dijital Finansal Piyasa Platformu (D-FMI) kullanılarak ihraç edilen Eurotahvil, 6 Şubat 2023 tarihinde ülkemizde meydana gelen deprem felaketlerinden etkilenen illerdeki kişilerin, çiftçilerin, mikro ve küçük işletmelerin finansmanı için kullanılacak. İşlemde Citigroup Global Piyasalar ile Citibank Londra Şubesi dealer ve ajan banka rolleriyle görev aldı.
“Dijitalde doğmuş tahvil” (Digitally Native Note) olarak adlandırılan tahvil, Dağıtık Defter Teknolojisi (DLT) kullanılarak ihraç edildi. Söz konusu teknoloji; güvenli ve merkezi olmayan kayıt tutmayı sağlıyor; tahvillerin ihraç edilmesini ve takasını da kolaylaştırıyor. Bu sayede ihraç edilen Eurotahvilin takası da işlemin fiyatlandırıldığı gün içerisinde sonuçlandırıldı.
Türkiye’de ve gelişmekte olan bir piyasada özel bir banka tarafından blokzincir teknolojisi kullanılarak yapılan ilk Eurotahvil ihracı
İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, konuya ilişkin değerlendirmesinde, ikinci yüzyılına adım attıkları 2025 yılında, Türkiye’de ve gelişmekte olan piyasalarda özel bir banka tarafından ilk dijitalde doğmuş Eurotahvil ihracını gerçekleştirmekten duydukları memnuniyeti vurgulayarak şunları söyledi:
“Türk bankacılık sektörünün uluslararası finansal piyasalarına erişim gücü, gelişmişlik düzeyi ve yeni teknolojilere hızlı adaptasyonunun teyidi niteliğindeki bu işlem, İş Bankası’nın dünyadaki yeni teknolojileri hayata geçirmedeki öncü rolünü bir kez daha ortaya koyuyor. Bu ihracımızı, blokzincir teknolojisinin sermaye piyasaları işlemlerinde kullanımına örnek oluşturması açısından kıymetli buluyorum. Finansal piyasa enstrümanlarının sürekli gelişen teknolojilerle çeşitlenmesinde öncü rol oynamaktan da ayrıca gurur duyuyoruz. İşlemin dayandığı teknolojinin yanı sıra elde edilecek kaynakların deprem bölgesindeki üretici kesimlerce kullanılması ise işlemin önemini artıran bir diğer temel unsur.”
IFC Genel Müdürü Makhtar Diop da şöyle konuştu:
“Bu yatırım, finansal inovasyon alanında önemli bir dönüm noktası olup, Türkiye’nin ilk dijital tahvili olma niteliğini taşıyor. Bir blokzinciri platformunda ihraç edilen söz konusu tahvil, Türkiye’de depremden etkilenen işletmelerin finansmana erişmesine yardımcı olacak. Bu işlemle tahvil piyasasında yeni dijital teknolojileri kullanarak finansmanı daha erişilebilir hale getiriyor ve en çok ihtiyaç duyan taraflara kritik önemi haiz sermayeyi yönlendirerek depremden etkilenen bölgenin yeniden inşa ve toparlanma süreçlerini destekliyoruz.”