Connect with us

GÜNDEM

GÜNDEM : Ruble ile kısmi doğalgaz ticareti… Mümkün mü?

Yayınlanma:

|

  • Türkiye kullandığı gazın yaklaşık yarısını Rusya’dan ithal ettiğini peşinen belirterek başlayalım. Ticaret Bakanlığı verilerine göre, Rusya’dan 2021 yılında 28,9 milyar dolar ithalat yapan Türkiye, Rusya’ya 5,8 milyar dolar ihracat yapmış. Bu rakamların 2022 yılının ilk 7 ayına tekabül eden karşılığı 32,1 milyar dolar ithalat ve 3,6 milyar dolar ihracat şeklinde. Demek ki, Rusya’ya dış ticaret açığı veriyoruz. Bu rakamların ışığında, ticaretin kabaca 6 milyar dolarlık kısmının TL ve Ruble ile olabileceğini düşünüyoruz. Geri kalan kısmına ise, iki ülke arasında FX swap anlaşması yapılmadan çok da fazla bir anlam yüklemek istemiyoruz (özetle dolar ile olmak zorunda).
  • Rusya’nın gazı Ruble ile satması, Batının uyguladığı Ukrayna kapsamında ambargoların altında Rusya’nın menfaatine olacağını düşünüyoruz. Ticaretin tümünün Ruble ile ödenmesi neredeyse (swap olmaksızın) imkansız keza o kadar çok Ruble’yi nereden bulacağımız ve karşısında ne vereceğimiz şimdilik meçhul. Zaten varılan mutabakatta, Rus doğalgazının ‘kısmen’ Ruble ile alınacağına da yer verilmiş. Eğer gaz faturası TL üzerinden ödenecek olsaydı, yani basabileceğimiz veya fonksiyonel milli paramız ile, bunun etkisinin (döviz talebi yaratmayacağından) çok daha anlamlı olabileceğini düşünüyoruz. Hülâsa, Ruble ile ‘kısmi’ ödeme yapmak Türkiye açısından çok da bir şey değiştirmeyecektir.
  • Bu arada, Akkuyu santrali için Rusya’dan geldiği yönünde iddia edilen paralar sonrası eurobond faizlerinde geçen haftalarda ciddi düşüşler yaşanmış, Türkiye’nin yabancı indinde risklerini yansıtan 5 yıl vadeli CDS risk primi de 900 seviyelerinden 730 seviyesine kadar gerilemişti. Bu minvalde, Türkiye ile Rusya arasındaki yeniden başlayan yakınlaşmaya Batı’nın da tepkisi gecikmedi. Financial Times haberlerine göre, iki ülke arasındaki artan dirsek temasına karşı Batı cephesinde olası bir yaptırımın da telaffuz edilmeye başlandığını okuyoruz!
  • USDTRY kuru haftanın büyük bir kısmını psikolojik 18 seviyesinin hemen altında büyük ölçüde 17,96 seviyelerinin etrafında kamunun da desteği ile tamamlarken, Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Soçi dönüşü Rusya’dan gaz alımlarını Ruble ile ödenmesi konusunda mutabık kaldık açıklaması ardından haftanın kapanışının da 17,90 seviyesinin kıyısında gerçekleştiğini görüyoruz. Borsa İstanbul 100 endeksi ise haftayı 2,750 puandan ve tüm zamanların zirvesinden tamamlarken, teknik bir bakış açısı ile, Borsa İstanbul’da grafiğinde negatif uyumsuzluk yaşandığını görüyoruz. Fiyat yeni zirveye giderken, güç göstergelerinin bunu desteklememesi, yükseliş eğiliminin sağlık olmadığını düşündürüyor. Öte yandan, USDTRY kurunda, büyük çoğunluk geminin tek tarafına yaslanırken, biz aysonu 17,88 seviyesinden kâr al çalıştırarak uzun pozisyonlarımızdan çıkmış ve gelişmeleri takip etmek için kenara çekilmiştik. Yeni haftanın kapanışının da 17,90 seviyesinin altında olması, aşağı yönlü bir hareketin ivme kazanmasına sebebiyet verebilir (bakınız grafik).
  • Her ayın ilk Cuması olduğu, ABD Çalışma Bakanlığı tarafından açıklanan resmî istihdam raporu berberinde güçlü sinyaller verdi. Ne demek istiyorum biraz açalım. İlk önce rapor öncesi anketlere bakalım: tarım dışı istihdamın 250bin kişi artması, işsizlik oranının %3,6’da sabit kalması ve yıllık maaş artışının ise %4,9’a gerilemesi bekleniyordu. Demek ki veri beraberinde 2 alt ana başlığı da içeriyor: biri istihdam (ekonomi ne kadar dinamik) ikinci kısmı maaş düzeyi yani enflasyonist dinamikler.
  • Rapor, piyasaların tam olarak arzu ettiği düzlemde açıklanmadı. İstihdam verisi 528bin kişi (beklentinin iki katı) artarak güçlü büyüme sinyali sunarken, gelirlerde yıllık bazda artış %5,2 ile beklentinin üzerinde sonuçlanarak enflasyonun hâlen daha güçlü olduğu sinyalini verdi. Elbette, FED’in faiz artırımlarının yarattı resesyon kaygıları da bu veriler ile geride kalırken, FED’in bir sonraki toplantısında da 75 baz puan faiz artırma ihtimalinin yüksek olduğu görüşünü de destekledi.
  • Piyasaların veriye olan tepkisi hâliyle ilk etapa negatif olsa da, haftanın son işlem saatlerinde olumsuz havanın törpülendiğine şahit olduk. Keza, piyasaların ana kaygısı olan resesyonun şimdilik gündemin ilk sırasında düşmesi daha bir ön planda kaldı. ABD borsaları geceyi karmaşık bir seyrile tamamlarken,  Amerikan 10 yıllık tahvil faizinin %2,82 seviyesinden haftayı tamamlaması ile doların elini kuvvetlendi: EURUSD paritesi 1,0180 seviyesine çekilirken, altın ve gümüş kazanımlarını bir kısmı geri vererek haftayı sırası ile 1,775 ve 19,88 dolar seviyesinden tamamladı. Yeni hafta başlangıcında da mevcut seviyelerin korunduğunu not edelim.
  • Hazır pariteden söz etmişken, Euro bölgesinin enerji konusunda ‘göbekten’ Rusya’ya bağlılığı ve enflasyonla mücadele için faiz artırımlarına başlamasına paralel resesyona kaygıları da artmış durumda. Öte yandan,  ABD’de devam eden sağlam büyüme ve istihdam güçlü dolar döngüsü içinde, EUR’yu yeniden ‘parite’ seviyesinin aşağısına doğru itme potansiyeli taşıdığına neredeyse kesin gözüyle bakıyoruz. İngiltere Merkez Bankası, ilk faiz artıran ülke olmasına rağmen, enflasyonun %13 seviyesine doğru ilerlediği tahminine paralel, geçen hafta 27 yılın en büyük faiz artırımını yapması (devamının da geleceği beklentisi ile) ardından bir yıldan fazla sürecek bir ekonomik durgunluk uyarısında bulundu. GBPUSD paritesinde de riski aşağı yönlü görüyoruz. Radar menzilimizde 1,1450 seviyesi bulunuyor.
  • ABD güçlü sonuçlar üreten istihdam raporu ardından gözler Çarşamba günü yine ABD’de açıklanacak Temmuz ayı enflasyon verilerinde olacak. Nasdaq’ın son 34 iş gününde kaydettiği %20 yükselişin arkasında, FED’in beklenenden önce faiz artırımlarına son vereceğinin yattığını düşünüyoruz. İstihdam raporunun sergilediği ipuçlarına bakılırsa, piyasaların umudu kısa vadede pek de gerçekleşmeyebilir! Bu minvalde, Çarşamba günü çekirdek enflasyonun aylık %0,5 yıllık ise %6,1 artması beklenirken, manşet TÜFE enflasyonun aylık %0,2 yıllık ise %8,7 artması bekleniyor (Haziran %9,1 ; sene 1981 sonrası en yüksek enflasyon). İçeride ise Perşembe günü açıklanacak ödemeler dengesi istatistikleri ve hafta boyunca yapılacak tahvil ihraçları önem arz edecektir.

>Rusya ile dış ticaret

Rusya’dan 2021 yılında 28,9 milyar dolar ithalat yapan Türkiye, Rusya’ya 5,8 milyar dolar ihracat yapmış. Bu rakamların 2022 yılının ilk 7 ayına tekabül eden karşılığı 32,1 milyar dolar ithalat ve 3,6 milyar dolar ihracat. Demek ki, Rusya’ya dış ticaret açığı veriyoruz. Bu ilişkinin kabaca 6 milyar dolarlık kısmının TL ve Ruble ile olabileceğini düşünüyoruz. Geri kalanı ise (swap olmaksızın) dolar ile olmak zorunda.

16599323114d39a7f89c1546c727e4612274cc3c8f_1_1200.jpg

>BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO)

Temmuz’da gıda fiyat endeksi %8,6 düşerken, yıllık bazda %13,1 artış kaydetti. Türkiye’de Temmuz’da gıda fiyatları sırası ile aylık %3,15 ; yıllık %94,65 artış kaydederken, bu rakamların KKTC’de karşılığı %2,75 ve %124,88! Küresel gıda fiyatları düşerken, Türkiye ve KKTC’de artmaya devam ediyor.

1659932311d7fcf00be700f16822e1533ba75bff5c_2_1200.jpg

>Gram Altın

Gram altın yeniden 1,023 TL seviyesini test ederek haftayı tamamladı. 1,023 seviyesini uzun bir süredir telaffuz ediyoruz. Henüz üzerinde kapanış göremedik. 1,023 seviyesinden kurtulması durumunda daha da yukarıda 1,065 seviyesini takip edeceğiz.

16599323122fc38145583f92440f304b4febd3913a_3_1200.jpg

>Borsa İstanbul

Borsa haftayı yeni bir zirve seviyesinden tamamladı. Lâkin, teknik mânâda, fiyat haftayı zirvede tamamlarken, güç göstergelerinden RSI bunu teyit etmediğini görüyoruz. Teknik analizde bu duruma negatif uyumsuzluk deniyor (fiyatı tepe noktasına ulaşırken teknik gösterge tepe noktasının aşağıda olması) ve yükselişin sağlıklı olmadığını düşündürüyor.

165993231224a305a93783efcb1c09d1106cbcd791_4_1200.jpg

>USDTRY

Geride bıraktığımız haftanın büyük bir kısmını psikolojik 18 seviyesinin hemen altında geçirirken, haftayı 17,90 seviyesinin diplerinde tamamladı. Herkes geminin tek tarafına yaslanırken, biz aysonu 17,88 seviyesinden kâr al çalıştırarak uzun pozisyonlarımızdan çıkmıştık. Yeni haftanın da kapanışının 17,90 seviyesinin altında olması, aşağı yönlü isteği canlı tutabilir.

165993231262d086e9b6c83d5fab8efb30830e1241_5_1200.jpg
>Ethereum

Geride bıraktığımız hafta, 1,695 dolar yatay direnç seviyesine işaret ederek üzerinde haftalık kapanışın ilk etapta 1,824 dolar seviyesine doğru bir isteği artıracağını paylaşmıştık. Bu haftayı da 1,695 dolar seviyesinin hemen üzerinde kapatan Ethereum’da, yukarı yönlü isteğin korunabileceğini düşünüyoruz.

165993231350bf5cd6cbf2167a22d8658a683ae1aa_6_1200.jpg
İKTİSATBANK

Okumaya devam et

GÜNCEL

BİLANÇO NEYİ ANLATIR NASIL OKUNMALI?

Yayınlanma:

|

Yazan:

Finansal tablolar, bir şirketin performansını değerlendirmenin temel yollarından biridir. Bu tabloların en önemlilerinden biri de bilançodur. Peki, bilanço nedir, neyi anlatır ve nasıl okunmalı?

Bilanço Nedir?

Bilanço, bir şirketin belirli bir tarihteki mali durumunu özetleyen mali tablodur. Şirketin neye sahip olduğunu (varlıklar), ne kadar borcu olduğunu (yükümlülükler) ve bu borçlar çıktıktan sonra ortaklara kalan kısmı (özkaynak) gösterir.

Bilanço denkliği şu temel formüle dayanır:

Varlıklar = Yükümlülükler + Özkaynaklar

Bu formül, bir şirketin tüm kaynaklarının nasıl finanse edildiğini gösterir: ya borç alınarak ya da özkaynaklarla.

Varlıkları Anlamak

Varlıklar, şirketin sahip olduğu her türlü ekonomik değeri ifade eder. İki ana gruba ayrılır:

  • Dönen Varlıklar: Nakit, alacaklar, stoklar gibi kısa sürede paraya çevrilebilen kalemler.

  • Duran Varlıklar: Makine, bina, taşıt gibi uzun vadeli ve işletmenin üretim kapasitesini artıran yatırımlar.

Varlıkların dağılımı, şirketin likidite durumu ve yatırım stratejileri hakkında fikir verir.

Ödenmemiş Yükümlülükler

Yükümlülükler, şirketin dış kaynaklardan sağladığı finansal yükümlülüklerdir.

  • Kısa Vadeli Yükümlülükler: 1 yıl içinde ödenmesi gereken borçlar (ticari borçlar, banka kredi taksitleri).

  • Uzun Vadeli Yükümlülükler: 1 yıldan uzun sürede ödenecek borçlar (tahviller, uzun vadeli krediler).

Şirketin borç yapısı, finansal risk düzeyi hakkında önemli ipuçları sunar.

Eşitliği Anlamak

Bilançodaki “eşitlik” ilkesi, şirketin varlıklarının tamamının bir kaynağı olduğunu ifade eder:

Varlıklar = Borçlar + Özkaynak

Bu, şirketin tüm mal varlığının ya dış borçlarla (yükümlülükler) ya da ortakların yatırımlarıyla (özkaynaklar) finanse edildiği anlamına gelir.

Anahtar Bilanço Oranları

Bilançoyu daha anlamlı kılmak için bazı finansal oranlara bakmak gerekir. İşte en çok kullanılanlar:

  • Cari Oran
    = Dönen Varlıklar / Kısa Vadeli Borçlar
    🔹 Şirketin kısa vadeli borçlarını ödeme kapasitesini gösterir.

  • Borç / Özkaynak Oranı
    = Toplam Yükümlülükler / Özkaynak
    🔹 Şirketin borçla mı, özkaynakla mı finanse edildiğini gösterir. Risk düzeyini anlamak için önemlidir.

  • Aktif Karlılık Oranı
    = Net Kâr / Toplam Varlıklar
    🔹 Şirketin sahip olduğu varlıkları ne kadar verimli kullandığını gösterir.

Bilanço; yatırımcılar, yöneticiler ve kredi verenler için kritik bilgiler sunar. Şirketin sağlığını, borçlarını, likiditesini ve büyüme potansiyelini anlamanın en güçlü yoludur.

Bilançoyu sadece rakamlar yığını olarak değil; şirketin mali fotoğrafı olarak görmek gerekir.

Okumaya devam et

GÜNCEL

Faizde geri sayım: Rezervler güçleniyor, TL ilgisi artarken gözler TÜFE’de

Yayınlanma:

|

Yazan:

Türk mali piyasalarında CHP davası sonrası olumlu hava dün de korundu. TL ve TL cinsi finansal varlıkların büyük bir kısmı, Türkiye’de siyasi iklimin değiştiği 19 Mart öncesi döneme geri döndü. Borsa İstanbul haftanın ilk üç gününde %8,4 yükselirken, iki yıl vadeli gösterge tahvilin bileşik faizi de %39,3 seviyesine kadar geriledi. TCMB’nin yaklaşık iki hafta sonra düzenleyeceği olağan PPK toplantısında anlamlı bir faiz indirimine soyunacağı yönünde beklenti -bizler 350 baz puan indirimle politika faizinin %42,50 seviyesine geleceğini ve koridorun daha simetrik bir görünüm kazanacağını düşünüyoruz- hisse senetlerine de alım getirdi. Faizin gerilemesinin sanıldığının aksine bankacılık sektörü için iyi bir şey olmasının da yardımı ile, Borsa İstanbul bankacılık endeksi geride bıraktığımız haftayı da dikkate alırsak %20 yükseldi.

Türkiye’nin yabancı indinde risklerini yansıtan CDS primi 285 baz puan ile 20 Mart’tan bu yana en düşük seviyeye gerilerken, USDTRY kuru da dün 39,80 seviyesinin altına gerileyerek TL ilgisini teyit etti. Her ne kadar siyasi cepheden gelen kafa karıştırıcı minvalde haberler gündemde yer tutsa da, genel hatları ile yurt içi siyasi risklerin azalmaya meyil tutması ile TCMB’nin de net yabancı para pozisyonu ciddi anlamda iyileşti. Sayıların dili ile konuşursak, 1 Temmuz valörlü işlemlerde, net yabancı para pozisyonu 7,6 milyar dolar artarken, manşet rakam da 28,1 milyar dolar seviyesine yükselerek son dönemlerin zirvesini test etti. Hatırlanacağı üzere, 19 Mart’tan hemen önce 61 milyar doları aşan manşet rakam, 28 Nisan tarihinde, TL’den uzaklaşan yatırımcıların döviz talebi ile 7,6 milyar dolar seviyesine kadar gerilemişti. TCMB’nin döviz rezervlerini güçlendirmesini, tıpkı bir ordunun silah envanterini güçlendirmesi olarak yorumlayabiliriz. Pazartesi günü TCMB’nin olumlu hava ile birlikte döviz alımına aniden başlaması, piyasada TL fazlalığına da sebebiyet verdi. Bankalar bir hafta vadeli %46 faizle repoya yüklendikleri bir ortamda, döviz satışı sonrasında ellerinde fazla TL kalınca, TL REF geçici de olsa %46 seviyesinin altına indi!

Büyük resmi konuşmak gerekirse, her ne kadar siyasi cephede belirsizlikler hâkim olsa da, 8 Eylül tarihine kadar önümüzde yaz dönemi ve büyük bir zaman dilimi olduğunu göz ardı etmemek gerekiyor. TCMB’den yıl sonuna kadar düzenlenecek dört olağan toplantıdan beklenen 1100 baz puan faiz indirimi, enflasyonun %30 seviyesinin hemen altına inme ihtimali, TL tahvillere yönelik alım iştahını desteklerken, uzun bir süredir oldukça negatif ayrışan hisse senetlerine de alım getirdi. Türk Lirası faizin (USDTRY kuru ile karşılaştırıldığında) yatırımcısına reel getiri sunmaya yaz ayları boyunca devam edeceğini düşünüyoruz. Lâkin, dün Ticaret Bakanlığı’nın açıkladığı öncü verilere göre, Haziran ayında dış ticaret açığı geçen yılın aynı dönemine göre %38,8 artarak 8,2 milyar dolar oldu. Bu bozulmada yaşanan jeopolitik gelişmelerin enerji fiyatları üzerinden rol oynadığını düşünüyoruz. Reel değerlenme politikası ile dezenflasyon sürecine destek verilmek istense de, son üç ayın ortalaması 9 milyar dolar açığa işaret ederek rekabet gücünde ciddi bir aşınma yaratarak dış ticaret açığını da anlamlı düzeyde artırdığını göz ardı etmemek gerekiyor!

TL ve TL cinsi varlıklara yönelik olumlu tonumuzu yine de korumaya devam ediyoruz. Hisse senetlerinde pozisyon artırılabileceğini düşünüyoruz. Bankacılık hisseleri ve inşaat sektörü ile ilintili hisselere alıcı gözle bakılması gerektiğini düşünüyoruz. CHP davası sonrası olumlu havanın yarattığı iyimserliğe dem vurarak salı günü bültenimizin manşetini  “Ankara’dan abim geldi evde bir ‘bayram’ havası” diyerek hisse senetlerinde var olan coşkuya işaret etmek suretiyle piyasaların Ankara’yı yani TCMB’ye beklediğinin altını çizmiştik. Bugün TL faizlerin geleceğine yönelik önemli bir veriyi birazdan hep birlikte göreceğiz. TÜİK, saat 10.00’da Haziran ayı enflasyon oranları açıklanacak. Piyasaların medyan tahmini TÜFE’nin aylık bazda %1,6 artış kaydetmesi, yıllık rakamın da %35,4 seviyelerinde yatay kalması yönünde. Olumlu bir sürpriz ihtimalini de göz ardı etmiyoruz.

Dönelim yurt dışına… ABD Başkanı Trump, 9 Temmuz tarihinde tarifelerin devreye girmesinden önce Vietnam ile ticaret anlaşması yapıldığını duyurarak, Vietnam menşeli birçok ürüne uygulanacak gümrüğü %46 yerine %20 olarak belirledi. Çin menşeli ürünlerin Vietnam üzerinden geçişi ise %40 vergiye tabi tutulacak. Anlaşma kapsamında ABD, Vietnam’a sıfır gümrükle ihracat yapabilecek ve özellikle büyük motorlu araçlara öncelik tanınacak. Ancak detaylar belirsizliğini koruyor. Bu adımın Vietnam’ın Çin’e karşı denge arayışında ABD ile ilişkilerini sürdürme stratejisine de katkı sağladığını düşünüyoruz.

Temsilciler Meclisi’ndeki Cumhuriyetçiler, Trump’ın kapsamlı vergi indirimi ve harcama paketini 4 Temmuz’a kadar yasalaştırmak amacıyla son oylamaya yaklaşıyor. Yaklaşık 3,4 trilyon dolarlık maliyetiyle borcu büyütecek yasa tasarısı, Cumhuriyetçiler içindeki bazı muhafazakâr isimlerin itirazlarına rağmen, Trump’ın baskısıyla kritik önemdeki prosedürel oylama 220-212 ile geçti. Yasa tasarısı, Trump’ın 2017’de başlattığı vergi indirimlerini uzatıyor, göçmenlik denetimlerini sıkılaştırıyor ve yeşil enerji teşviklerini kaldırıyor. Tasarının geçmesi Trump için büyük bir iç politika zaferi anlamına gelecek.

Trump ile Elon Musk arasında kılıçların yeniden çekilmesi sonrasında, dün Tesla’nın ikinci çeyrek sonuçların farklı bir gözle takip edildi. Teslimatlarının %13,5 düşerek analist beklentilerinin altında kaldığını ve şirketin üst üste ikinci yılda da satış düşüşü yaşama ihtimalini artırdığını gördük. Yılın ikinci yarısında büyüme hedefini tutturmak için 1 milyondan fazla araç teslim etmesi gereken Tesla, Çin’de yenilenen Model Y ile toparlanma sinyalleri verse de, Trump’ın vergi reformu kapsamında elektrikli araç teşviklerinin kaldırılması riski ve Elon Musk’ın sağ eğilimli siyasi duruşu, özellikle ABD ve Avrupa’daki talebi olumsuz etkiliyor. Hisseler yılbaşından bu yana %20 düşüş kaydetti.

Trump politikaları nedeniyle doların değer kaybı özellikle EUR’ya karşı devam ederken, dün İngiltere Maliye Bakanı Reeves’in parlamento oturumunda gözyaşlarını tutamaması, kraliyet aslanı Sterlin üzerinde baskı yarattı. Başbakan Starmer, Reeves’e tam destek verirken, Reeves’in duygusal tepkisi, bir gün önce hükûmetin sosyal yardım reformlarında geri adım atmasıyla bütçede oluşan açık nedeniyle yaşanan siyasi gerilimin ardından geldi. Piyasalar, Reeves’in görevden alınabileceği endişesiyle sterlini ve tahvilleri sert şekilde sattı. Bir önceki gün dolar karşısında 1,38 seviyesine dayanarak son dört yılın zirvesini test eden GBPUSD paritesi, 1,36 seviyesinin altına gerilerken, uzun vadeli tahviller sert sayılabilecek bir satış baskısı ile karşı karşıya kaldı. Mali disiplin vurgusuyla tanınan Reeves, bütçedeki açığın alternatif vergi artışı veya harcama kesintileriyle kapatılmak zorunda kalabileceği eleştirileriyle karşı karşıya kalırken, Reeves’in görevine devam edeceği vurguladı. İngiltere Maliye Bakanı Liz Truss benzeri yaşanan dünkü gelişmeleri yakından takip edeceğiz. GBPUSD paritesinde sert geri çekilme ile GBPTRY kuru da dün 54 seviyesinin hemen altını test etti.

ABD borsaları geceyi yükselişle tamamlarken, yeni günün veri takvimi oldukça yoğun görünüyor. ABD piyasalarının yarın tatil nedeniyle kapalı konumda olmasına paralel, her ayın ilk cuması açıklanan ve ABD ekonomisinin gidişatı hakkında en önemli bilgileri sunduğuna inanılan tarım dışı istihdam verisi bugün KKTC saati ile 15.30’da açıklanacak. Öncesinde dün açıklanan özel sektör istihdamı pandemiden sonra sonra ilk kez azalma kaydetti! FED’in görev tanımında fiyat istikrarının yanı sıra tam istihdam görevi de olduğunu düşünürsek, bugün açıklanacak verinin önem arz edeceğini düşünüyoruz. Vadeli kontratlara göre, yıl sonuna kadar FED’den beklenen faiz indirimi 67 baz puan. FED’in bu ay faiz indirimi yapma ihtimali piyasa fiyatlamalarında %25 seviyesinde kalırken, zayıf bir istihdam verisi ile bu oran hızla yükselebilir!

ABD istihdam raporunun yanı sıra, gözler yukarıda da değindiğim üzere Trump’ın büyük vergi indirimi ve harcama paketinin Temsilciler Meclisinden geçip geçmeyeceğinde olacak. Çin’in hizmet sektörü aktivitesi, Haziran ayında zayıflayan talep ve ihracat siparişlerindeki düşüşle birlikte son dokuz ayın en yavaş büyümesini kaydetti. ABD ile geçici ticaret ateşkesi sürse de yüksek tarifelerin Çin’in ihracat baskısını artırdığını ve iç talep yetersizliğinin büyüme üzerinde temel bir engel olmaya devam ettiğini görüyoruz. Asya borsaları da yoğun gündem nedeniyle bu sabah karışık bir seyir izliyor. Hong Kong borsası zayıf verilerin gölgesinde %1 gerilerken, YEN’in değer kazanıma paralel Tokyo borsası Nikkei önemli bir değişim kaydedemedi. Altının ons fiyatı 3,350 dolar seviyelerinde yatay bir seyir izlerken, gümüş 36,50 dolar seviyesine toparlandı. Direnişin parası bitcoin ise yeniden 109bin dolar seviyesine yaklaştığını görüyoruz. Bitcoin cephesinde ilk nazarda 109bin dolar üzerinde haftalık kapanış, akabinde de 113bin doların aşılması ile asıl hareketin başlayacağını düşünüyoruz. Fiat para sistemine yönelik güven bunalımı ile arzı sabit fiziki enstrümanlara yönelik olumlu tonumuzu koruyoruz.

Emre Değirmencioğlu

Okumaya devam et

GÜNCEL

Hazır Beton Sektöründe Sarsıntı: Teknik Beton Konkordato İlan Etti

Yayınlanma:

|

Yazan:

Türkiye’nin hazır beton, çimento, alçı ve kireç üretiminde faaliyet gösteren önemli oyuncularından biri olan TEKNİK BETON TURİZM İNŞAAT MADENCİLİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş., yaşadığı mali darboğaz nedeniyle konkordato talebinde bulundu. Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi, 30 Haziran 2025 tarihli kararıyla şirkete 3 aylık geçici mühlet tanıdı.

Mahkeme Kararı ve Sürecin Özeti

  • Mahkeme: Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi

  • Esas No: 2025/782

  • Karar Tarihi: 30/06/2025

  • Geçici Mühlet Süresi: 3 Ay

  • Konkordato Komiserleri:

    • Engin Dinçeli (mali konular uzmanı)

    • Deniz Çalışkan

    • Av. Şeyma Nur Kıhtır

Karar kapsamında, borçlu şirketin taşınır ve taşınmaz tüm mal varlıklarının üçüncü kişilere devri yasaklandı. Mahkeme izni olmaksızın rehin tesis edilemeyecek, kefil olunamayacak ve ücretsiz tasarruf işlemleri yapılamayacak.

Geçici Mühletin Hukuki Sonuçları

İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 288. maddesi gereğince, geçici mühlet kesin mühletin sonuçlarını doğurur. Bu kapsamda:

  • 6183 sayılı yasa kapsamında yapılan takipler dahil olmak üzere tüm takip işlemleri durduruldu.

  • Yeni icra ve iflas takipleri başlatılamayacak.

  • Bu tedbirler, yalnızca rehinli ve İİK 206/1 kapsamındaki imtiyazlı alacakları kapsamaz.

Sektörün Genel Görünümü

İnşaat sektöründeki durgunluk, artan hammadde maliyetleri, yüksek faiz oranları ve kamu ihalelerinde yaşanan yavaşlama; özellikle hazır beton ve yapı malzemeleri üreten firmalar üzerinde baskı oluşturmaktadır. Enerji maliyetlerindeki artışlar ve kur dalgalanmaları da finansal yükü artırmıştır. Bu nedenlerle Teknik Beton’un konkordato süreci, sektör geneline dair önemli bir işarettir.

Alacaklılara Duyuru

Şirketten alacaklı olduğunu iddia eden kişi ve kuruluşlar, ilan tarihinden itibaren 7 gün içinde itiraz dilekçesiyle birlikte mahkemeye başvurabilir. Bu süre zarfında konkordato koşullarının oluşmadığı yönündeki deliller de sunulabilir.

Okumaya devam et

FARK YARATANLAR

FARK YARATANLAR

KATEGORİ

ALTIN – DÖVİZ

Altın Fiyatları

BORSA

KRIPTO PARA PİYASASI

TANITIM

FACEBOOK

Popüler

www bankavitrini com © "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan, BANKA VİTRİNİ'nde yer alan yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. "BANKA VİTRİNİ Portal"da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur. www.bankavitrini.com'da yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Yer alan yazılarda herhangi bir yatırım aracı; Hisse Senedi, kripto para biriminin veya dijital varlığın alım veya satımını önermiyor. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Lütfen transferlerinizin ve işlemlerinizin kendi sorumluluğunuzda olduğunu ve uğrayabileceğiniz herhangi bir kaybın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. © www.bankavitrini.com Copyright © 2020 -UŞAK- Tüm hakları saklıdır. Özgün haber ve makaleler 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu korumasındadır.